25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 18 MART 1996 PAZARTESİ 10 DIŞ HABERLER Sembolik karar, BDT'yi kanştırdı Sovyetler Birliği hortluyor mu? Geçen haftaki BDT dos- yasında işaret ettiğimiz gibi Rusya Parlamentosu alt mec- lisi Duma'da, SŞCB'yi dağıtan karann iptal edilmesiyle Sov- yetler yeniden gündeme geldı. Ajanslardan gazetelere ve te- levizyonlara yayılan heyecan, bir dizi 'acaba' sorusunu tar- tışmaya açtı. Bazı BDT liderle- ri, Rusya'nın tek yanlı olarak attığı bu adımın, kendilerine ve ülkelerinin sınırlarına yönelik ciddi bir tehlike anlamına ge- lebileceğini düşünerek açıkla- malaryaptılar. Herşeyden ön- ce, kendi ülkelerindeki Sov- yetler'i özleyen çoğunluğun ve komünist mu- halefetin, Rusya Duması'nın kararından yürek- lenerek hareketlenmesinden çekindiler. V ladimir Jirinovski Bu durum, Moskoya'ya kar- şı çeşitli bölgesel, siyasal ve dinsel tepkilerin yoğunlaşma- sını kolaylaştırdı. Duma'nın 15 martta aldığı karann sembolik olduğu ve ya- sal açıdan hiçbir sonuç yarat- madığı ortada. Kimsenin gü- cünün, Ukrayna'yı, Litvanya'yı, Azerbaycan'ı ve öteki eski Sovyet cumhuriyetlerini bir çır- pıda bir araya getirmeye yet- meyeceği açık. Ayrıca BDT'nin egemen ülkelerinin yönetimle- rinın, yeniden Moskova'nın güdümüne girmemek içjn her seyi yapacakları da kuşku qö- Rusya Komünist Partisi, bütünleşmentn, an- cak bunu isteyen devletler arasında, uzun bir süreç içinde, gönüllülük temelinde ve esnek yöntemleriegerçekleştirileceğini belirtiyor. I yolda, komünist lider Gennadiy Zyuganov' 16 haziran devlet başkanlığı seçimlerini ka- zanmasına ve öteki BDT ülkelerinde bütünleş- me yanlısı çevrelerin güçlenmesine umut bağ- lanıyor. Rusya da dahil bütün BDT'de, gele- cekle ilgili üzerinde en fazla durulan birleşme biçimi olarak konfederasyondan söz ediliyor. Aynca bir avuç radikal sol örgüt ve Rus Impa- ratorluğu kurmayı düşleyen aşın sağcı Vladi- mir Jirinovski dışında kimse, Baltık ülkeleri- nin bu birieşrneye katılmasını amaç edinmiyor. Gerçek şu: Rusya halkının, yani seçmenle- rin ezici çoğunluğu, Sovyetler'in yıkılmasından sonraki gelişmelerden hoşnut değil; öteki es- ki Sovyet cumhuriyetleriyle koparılan bağlann yeniden kurulmasını istiyor. Başkanlık seçim- lerine 3 aydan kısa süre kala, bütünleşme he- defı adaylara büyük puan kazandırıyor. Komünistler söz konusu parlamento kara- nyla öne çıktılar. Başkan Boris Yeltsin ise, muhtemelen 29 martta karşı adım atmaya ha- zırlanıyor. Beyaz Rusya ile yapılacak bütün- leşme anlaşmasına, Kazakistan'ı ve Kırgızis- tan'ı da dahil ederek inisiyatifi ele geçirmeyi planlıyor. Rusya komünistleri, Sovyetler'i da- ğıtan 12 Aralık 1991 tarihli Sovyet Rusya Par- lamentosu'nun kararını geçersiz kılmak için bundan önce tam 36 kez girişimde bulunmuş, ancak başaramamışlardı. Şimdi bir yanıyla seçimler arifesinde önem- li bir zafer kazandılar. Bir yanıyla da özeleştıri yapmış oldular. Çünkü 5 yıl önce Sovyetler'i dağıtan karar, o dönemin -Zyuganov'un deyı- şiyle 'aslı karıştırılmış'- komünist milletvekille- rinin oylanyla kabul edilmişti. RUSYA-TÜRKİYE ORTA ASYA Kızıllar ve Yeşiller Tahran'dan BDT atağıTürkiye ile Rusya arasındaki ilişkile- rin temelinı atan 16 Mart 1921 Mosko- va Anlaşması, önceki gün 75. yaşını bi- tirdi. Bu arada Rusya basınında Türki- ye ile ılgilı haberlerın ve yorumların sa- yısı çıö gibi büyüdü. Haftalık Moskovs- kiye Novosti gazetesinde yazar Radiy Fış, ikı ülkenin dünü ve bugünü arasın- da bir dızı paralellik kurdu. imparator- luk geçmişının, tek partili dönemin ve reform yıllannın, ilginç benzerliklertaşı- dığını yurguladı. Her iki ülkede de Batı tarafından des- teklenen çevrelerin son zamanlarda ciddi sorunlar yaşadığını, tepki hare- ketlerinin güçlendiğını kaydetti. "Sizde 'Yeşiller' (Islamcılar), bizde Kızıllar' (komünistler)". dedıkten sonra, başka ortak yanlara dikkat çekti: Enfiasyon, iş- sizlik, yoksulluk ve nihayet etnik sorun- lar. Fiş, Rusya'nın başını Kafkasya'nın, Türkiye'nin ise Kürdistan'ın ağnttığını belirtti ve her iki ülke reformculannın, 'Yeşil' ve 'KJZII' güçlere karşı üstün gel- mesinin, Kürt ve Çeçen sorunlarını ba- nşçı olarak çözmesine bağlı olduğunu savundu. Cuma günkü Nevavisimaya gazete- sinde Matvey Gisarov ise, petrol ve gaz boru hatlarının Türkiye'den, 'Kür- distan üzerınden' geçmesinin sakınca- lı olduğunu yazdı. Kürt örgütlerinin, 1993 yılında Mobil şirketinin Batman'da çalışmasına izin vermediğini, aynı şeyin boru hatlanyla ilgili olarak yinelenebile- ceğini, PKK'nin kazançtan pay isteye- ceğini ya da sorun yaratacağını ıma et- ti. Iran kendine yeni ekonomik ve si- yasal ortaklar anyor. Dışişleri Baka- nı Ali Ekber Velayeti'nın Orta As- ya, Kafkasya, Kiev ve Moskova'yı kapsayan uzun ziyareti, Tahran'ın özellikle BDT'yle ilişkileri geliştirme hedefine yönelik cıddı çaba harca- dığını ortaya koydu. BaştaTürkmenistan ve Ermenis- tan olmak üzere, Orta Asya ve Kaf- kasya'daki BDT ülkeleriyle iran ara- sındaki bağlar güçleniyor. Ukrayna, Rusya'ya karşı enerji bağımlılığını azaltmak için Iran'dan yararlanmak istiyor. Moskova-Tah- ran ilışkilennde, siyasal, ekonomik ve dinsel nedenlerle çeşitli çelişki- ler gözlenryorsa da, Batı ya karşı iş- bitiiğt olanaklanndan Tacıkıstan so- Dışişleri Bakanı Vetaveti rununa kadar bir dizi kesişme nok- tasının varlığı reddedilemez. iran'ın BDT içinde en çok zorlan- dığı ülke Azerbaycan. Karşıhklı ti- caretın hızla gelişmesıne karşın Azerbaycan yonetımi, Batı'yla bir- likte davranarak Tahran'ın uluslara- rası petrol anlaşmasından dışlan- ması yolunda tavır koyuyor. Türkmenıstan'ı iran'la birleştıren demiryolu hattı 13 mayısta açıla- cak. Kimilennin 'yenı ıpek yolu' de- dikleri bu hat, bir yandan, Orta As- ya'nın -Rusya'dan geçmeksızın- Iran Korfezi üzerinden güney deniz- lerine ve Batı Avrupa'ya bağlanma- sı ve öte yandan da Çın'den Istan- bul'a kadar uzanan bir demiryolu ağının tamamlanması anlamına ge- lecek. Bu ise, ilgili butün ülkelerin gözünde Tahran'ın önemini art- tıracak. KJÖR ÜŞ/TÜRKKAYA ATAÖV Amerika, BM'deki temsilcisinin Güvenlik Kurulu Başkanı olduğu şu sırada, Küba'nın düşürdüğü iki uçak olayını kendi yorum ve çıkartanna uygun bi- çimde yansıtmakta önemli ölçüde başan da sağ- lamaktadır. Oysa bu olayla ılgilı devletler hukuku, bazı Amerikan yasalan ve Küba'nın egemenliği açı- lanndan sorulması gereken sorular var. Önce Küba'nın düşürdüğü sıvil uçaklar mıydı? Amerika böyle olduğunu savunuyor ve Küba'nın Şi- kago Sözleşmesi'ni ve ona ek 1984 değiştirgesini çiğnediğini ileri sürüyor. Öte yandan bir uçağın ne olduğunun tek geçeriı ölçüsü, görünümüyie kaydı ne olursa olsun hangı amaçla kullanıldığıdır. Ömek olarak tam benzememekle birlikte II. Cihan Sava- şı sırasında sılahlarını Brendısı LJmanı'nda söküp sonra Köstence'de takmayı tasarlayan birkaç Al- man ve Italyan gemisi, Türk boğazlanndan sivil gö- rünümKi dtye geçirdiğimizden müttefrk tepkisiyle karşılaşmış ve sonraki geçişlennı yasaklamıştık. Bu olay 1945'i izleyen yıllarda üç devletin notasına yol Uçak Olayında Bazı Gerçekler açmışti. Şıkago Sözleşmesi yalnız sivil havacılıkla ilgilidir. Söz konusu iki uçak gerçekten sivil nitelikte miy- di? Buna olumlu yanıt vermek çok güç. Ortada uçak sahiplerinin oluşturduklan örgütün silahlı ol- duğu, casus uçuşlaryaptıklan, sabotajlara kanştık- lan, Amerikan Yansızlık Yasası'nı (1974) hiçe say- dıklan, siyasal amaçlarla hareket ettikleri ve Küba hava egemenlığıni ihtariara karşın geçmişte sık sık çiğnediklerine ilişkin kanıtlar var. Bu uçaklar Küba yönetimine karşj ve ABD tarafından desteklenen sı- ğınmacılann oluşturduklan örgütün siyasal uygula- ma araçlanndan biriyse, bu işlevleriyle masum si- vil uçak sayılmalan çok şüpheli. Kaldı ki sivil uçak- lara, hava sahasını çiğnediklerinde müdahale edi- lemeyeceğinı gösteren bir belge de yok. Ameri- ka'nın sözünü ettiği 1984 değiştirgesi yürüriükte bile değil. önce en az 102 devletçe usulüne uygun biçimde onaylanması gerek. Bugüne değın, ancak 84'ü onayiamış. Üstelik onların arasında ABD yok bile. Amerikan hükümeti, söz konusu siyasi goçmen- ler örgütünün tehlikeli uçuşlanndan haberlidir. On- lan sık sık desteklemiş, zaman zaman da çok ileri gittiklerini hatırlatmıştır. Öte yandan Amerikan Yan- sızlık Yasası bu devletin savaşta olmadığı ülkelere karşı kendi topraklarından kaynaklanan düşman- ca eyjemleri "federal suç" kapsarruna sokmakta- dır. Türkiye'nin de bazı komşuiarından PKK ile ilgi- li olarak benzen şikâyetı yok muydu? Amerikan Başkanı söz konusu yasayı, kendi yetkilerine da- yanarak çiğneyemez. ABD ile Küba arasında birsa- vaş yok. Savaşa ancak ABD Kongresı karar vere- bılir. Amenka, Kübalı sığınmacılar örgütü mensup- lannın kıyı koruma eylemlerine bile kanşmalannın yasalara aykın olduğunu bılmelıdir. Kubalılara ait bu uçaklann Şikago Sözleşmesi kapsamına sokulabil- mesı güç görünüyor. Bu durumda uçaklann düşürülmesinde Amen- ka'nın da buyük sorumluluğu var. 1984 değiştirge- si de toprağın sahıbi olan ülkenin kendi üssünden havalanan uçaklann sivil hedefler dışında başka amaçlar uğruna eylemlere kanşmamalan zorunlu- luğunu da getırmektedır. ABD'nin bu anlayışa uy- duğu söylenemez. 1995 yılında ABD'nin Küba'ya üç kez ulaştırdığı resmı notalar, Küba örgütünün suç işlediklerinı de kabul etmekteydi. Ne var ki bu suç- lamalar doğal ve hukuksal sonuçlanna vardınlma- dı. Nedeni herhalde şu: Güçlü kuzey komşu Ame- nka, Küba'ya, şımdiki rejimden önce olduğu gibi ye- niden sahip olmak istiyor. Uçak eylemlen de bu geleneksel, ama haksız tavnn bir parçasıydı. TURNIKE SEMIH GUNVER A La Luna A La Luna, bu haftaki yazımın başlığı. Geçen haf- ta teknik bir yanlışlık olmuş. "Birleşik Ikizler" olan ya- zımın başlığı düşmüş, yerine makalenin ilk cümlesi başlık olarak yer almış. Okuyucularım, zihni yetenek- lerim hakkında belki de şüpheye düşmüşlerdir. Bu defa, Gülriz Sururi'nın Interstar'daki "A La Luna" programından söz etmek istiyorum. Gülriz, kayısılı pudding'in tarifini konu almış. biraz da zor- layarak bu hafif tatlıya az miktarda La Luna bulaş- tırmış. Önemli olan Gülriz'ın bu haftaki konuğu: Gen- cay Gürün. Gencay Gürün, eski diplomat, çok değerli bir bü- yükelçinin eşi, tiyatrocu, yazar, idareci ve sanatkâr. Tiyatroya âşık ve mücadeleden yılmayan bir aydın. Gencay Gürün, şimdi, DYP'den Izmir Milletvekili. Aynı zamanda Istanbul'daözel birtiyatrosu var. Önü- müzdeki mevsıme yeni iki piyes hazırlıyor. Dün ge- ce, geç saatlere kadar istanbul'da Show TV'nin Miss Turkey seçimlerinde jüri üyesiydi. Bu sabah ilk uçak- la Ankara'ya gelmiş. Saat 11,00'de başlayan güve- noyuna katılmış. Gülriz ile ne zaman vakit bulup bu konuşmayı araya sıkıştırmış? Gencay, milletvekilliğinin kendisi için büyük bir sürpriz olduğunu, Başbakan Çiller den teklif alma- mış olsaydı iç politikaya atılmanın aklına bile gelme- yeceğini anlattı. İlk defa bir sanatçıya siyasi hayat- ta rol verılmesının önemıne değındi. Tiyatroyu ve ge- nelde güzel sanat konulannı geliştirmeyi TBMM'de, bütün partilerle temas kurarak gerçekleştirmeye ça- lışacağını, Kültür Bakanlığı'nın genel bütçenin yüz- de 0.5 tutarında bir bütçeye sahip olduğunu, Istan- bul ŞehirTiyatrolan'nın, Istanbul Devlet Senfoni Or- kestrası'nın kuruluş kanunlarının olmadığını, Devlet Tıyatroları'nı kuran kanunun çok eskidiğini ve yeni- lenmesine bugüne kadar olanak bulunmadığını söy- ledi. Tıyatro sevgısınin artması ile kültür düzeyinin de yükseleceğini, kadınların TBMM'deki sayılarının ile- nde çoğalması halinde kadınları ilgilendiren sorun- ların da çözümü için yapılan mücadelenin daha ve- rimli olacağmı izah etti. Konuşmasını zevkle dinle- dik. Konulara hâkimdi. Iddialarında ikna edici ve yu- muşaktı. Her sözüyle için için sanat aşkıyla yandığı anlaşılıyordu. Sevıyelı birkonuşmaydı. Bravo Gencay. Bravo Gülriz. TV kanallanmız için ne kadar anlamlı ve öğretici bir örnek. TV'lerde ve basında sansasyonel haberiere önce- likle yer veriliyor. Promosyonla sansasyon baş ba- şa yanşıyorlar. KKTC'nin Beşparmak uçağının kaçı- rılması olayı ne garip bir habercilik zihniyeti ile ger- çekleştirildi. Önce, uçağın Ingıliz pasaportu taşıyan Rumlar tarafından ele geçirildiği öne sürüldü. Son- ra, korsanlann, ıkısi erkek ikisi kadın dört Çeçen ol- duğu bildirildi. Sonunda, yıne bir Ingiliz kızına âşık Düzceli bir garsonun oyuncak bir tabanca ile uçağı Londra'ya götürmek ıstediği anlaşıldı. Fiyasko ile sonuçlanan bu habercilik yarışı tam bir rezaletti. Şimdi, Çetin Emeç'in katil zanlısı Irfan Çağın- cı'nın ıtiraf ve iddiaları ilk sayfalarda yayımlanıyor. Ağır suçlamalar yapılıyor. Dışişlen ihtiyatlı bir bekle- mede. Ankara daki Iran Büyükelçiliği ateş püskürü- yor. İran'la aramızdaki uçurumlar biraz daha denn- leşiyor. Demirel, Israil, Şarm el-Şeyh ve Gazze'de yanın- da Dışışleri Bakanı, teronzme karşı mücadelede baş- rollere çıktı. Meclis'ten güvenoyunu alan Mesut Yıl- • Arkasi 6. Sayfada 293 89 78 (3H»TJ ADALDAOSCARADAYIim • ı\ m WM\ • is nı tuı> etuscıı • ts m»w omvca • n m H\U>Ç fm • ı\ m w.Tniv • is ııı t u a oıuvcii • ı\ m >uıs omvca • ts m H\U>Ç t% 4 DALDA 2O ÖDÜL > ı ı I N r \ m H I . M I . I : K I N İ ) [ : . N H I R I ;•• ].•..• . . . J . J . , - -~:-^ • Isll I M I H l k ^ V U I S I R V r „ , u«. --' " " N I C O L A S C A G E ' — E L I S A B E T H S H U E ELVEDA BİR MIKE FIGGIS FİLMİ HER SALI 21.00 DE DİKKAT!... YALÇIN MENTEŞGünluk. Mustakıl, Müzıklı Kabare 2 Bölûm Yaıanlar : Hakan / Utku Sıslı. Gsanter Ibcan Eontl H Ttvaîrosu lel: 231 21 00 AÖAM ADAMDIR IUJI: Mahir Günşiray Dnnutur|i Çetin Sankartal Huzft: Turgay Erdener, Paul Dcssau Martı Sanatevi (Boro Hon Istiklal Co<t 330 Tüntl) fur 1100 Pmmır »30 : (0212) 2SI S2 30: (0212) 2SI M 20 xi 4.IIUIM S A N A T M E R K E 2 İ Reslm-Seramik Heykel-Gravür Karma Sergi ZeytMk Mah. Sporcu Sk. No: 12 Balurk6yTe<: 571 60 16 4 Mart 23 Mart Cavit Atmaca Nihat Darcan Zeki Serbest Resim Sergtsi Haridyt Kougı Sot Sağlık AptMo: 1 T*amT«l: 0212-2*9 92 02 ATUUrTİaVt (418 26 561 U0C-'4 15-16 30-»BOO-îi 30 Cunw-C iMt 23 X \ ŞEHIR TİYATROLARI H A R B I Y E M U H S I N E R T U Ğ R U L S A H N E S I 1240 77 201 SAVAŞ DİNÇEL GÜRÜLTÜLÜ PATIRTIU BİR HİKAYE "JCi. HAKAMALTIfCII 20, 21,22,23,24 M«T ARSLAN KACAR KRAL'A OYUN 'CNTP. AHSUNOCU 23,24IWT(SAAT IIÜO) MEUH CP.CET ANDAY MİKADONUN ÇÖPLERİ *a«T!N EKO. «ESHN 20. (20JO) 21.22.23,24 MART SEMA-ERBIL GOlCTAŞ BUYULU GOL rONFffJ CANBOĞAN U24MMT(5WTII0O) F A T I H RESAT N U R I SAHNESI (526 53 80) FEDERJCO GAROA LORCA KANLI DÜĞÜN 20.21,2i 13.24 MMT vV SHAKESPEARE / NEŞE ERÇETIN BİR GECE MASALI USKUDAR MUZAHIPZADE CELAL SAHNESI (ÎÎ3 Oî 97\ EMMANUEL ROBLES BİR UMUT İÇİN (Montserrat) 20, 21.22,23.24 MART HEINR:CH S Ö L U C E N I Z U Y G U N E R BİRLİKTE OYNAYAUM r O C ^ . DEN&UTGUN» 23 24HART(5MT 1100) GAZIOSMANPASA SAHNESI 1578 60 67) SAYIN TİYATROSEVERLER SAHNEMİZ TADİLAT DOLAYISIYLA KAPALIDIR. HARBIYE CEP TIYATROSU (240 77 20) FRANCA RAME-DARIO FO AÇIK EVLİLİK YONETEN MAZLUMKİKR/TCMCÇES FÛSUNDEMtffiL 19 MART (18 00-20.30). 22, 23 MART (SAAT IS 00) OYUNGUNLERI CAR İS Oü. 30 !0 PER 10 )0 CUMA 20 !0 C TESI 15 00 Î0 İO PAZAR I S 00.18 30 BILETLER. JEHIR TİYATROLARI GIŞELERI İLE KADIKOY HALDUN TANER (MERKEZ G1SESİI ndc SATILMAKTADIR Galeri Atölye ilanlarınız için: 293 89 78 (3 hat) AST ANAD OLU 'DA AST "KARDEŞ SOFRASI" (11 Mart - 18 Nisan) TURNE PROGRAMI 13 Mart 14 Mart 18 Mart 19 Mart 20 Mart 21 Mart 25 Mart 26 Mart 27 Mart 28 Mart 1 Nisan 2 Nisan 3 Nisan 4 Nisan 8 Nisan 9 Nisan 10 Nisan 11 Nisan 15 Nisan 16 Nisan 17 Nisan 18 Nisan Çarşamba Perşembe Pazartesi Sah Çarşamba Perşembe Pazartesi Sah Çarşamba Perşembe Pazartesi Sah Çarşamba Perşembe Pazartesi Sah Çarşamba Perşembe Pazartesi Sah Çarşamba Perşembe KARABÜK ZONGULDAK GÎRESUN TRABZON ORDU SAMSUN ÎZMÎR ÎZMİR ÎZMÎR AYDIN MERSÎN GAZÎANTEP ANTAKYA ADANA BURSA BALIKESÎR ÎZMÎT KARADENÎZ EREĞLÎ ANTALYA KONYA DENÎZLÎ MUĞLA Bu tarihler arasındaki cuma, cumartesi ve pazar günleh AST etkinliklerinı Ankara 'da sürdürecektir. E F E S PilSCri'in kültür ve sanata katkıları artarak sürecek. BULUNMAZ KULTUR MERKEZI Pazartesi Söyleşisi KİŞİLİKLER ÜZERİNE Kaan Anlanoglu 18 Mart '96 Saat: 19.00 KENT OYUINCULARI 246 35 89-247 36 34 RAMIZ ile JULIDE23-30 Man sait: 15.00 yt 21 00 _ 28-29 Mart iiat: 21.00 <C D/n/ePiferi erkan oğur 19 Mart Salı Saat. 21 30 CABARET CİNE Yeşılpmar Sok. So 2 Vnjvutkav EVLENİR MISINIZ? 2İ Mort Soal 15.00 21 ve 22 Mart s»at î l .00 ÇOCUK OYUNU Cengiz Ozck Dünyayı Sev, Yeşili Koru S E M ORTAOYUNCULAR Anca Visdei - Ferhan Şensoy APTALLARA GÜZEL GELEN TELEVİZYON DİZİLERİ Derya Baykal - Ferhan Şensoy - Rasim Oztekin Salı - Çarşamba 21.00 / Pazar 15.30 -18.30 "Kûttür Bakanlığı nın Katlularıyta" Ferhan Şensoy ÜÇ KURŞUNLUK OPERA Perşembe 21.00 'Kültür BafcanJı^rnın Katkılarıyla- Ferhan Şensoy FELEK BİR GÜN SALAKKEN Cumartesi 15.30-21.00 Ferhan Şensoy FERHANGİ ŞEYLER Cuma 21.00 « I Bilet Satıs Yerleri: SES-1885 Ortaoyuncular Tel: 25118 65-66 kTköy corousd 570 M 34 Majüzaiünndo Htdn«kiod,r. I T ü m VAKKORAMA Mağazaları.CARSI Capitol-Maslak-Bakırköy Mağazaları Elveda Las Vegas Ben, (Nicolas Cage), kendi kendını hızla yok etmekte olan bir alkolıktir bir Hollyvvo- od stüdyosundaki ışi- nı kaybettikten sonra herşeyı muhteşem bir finalle bitirmeye karar verir ve Las Vegas'ın parlak ışıklarıyla bar- larına ulaşmak üzere çöle açılır. Orada Se- ra adlı güzel bir fahı- şeyle tanışır. Sevgıyi arayan Sera da peşın- dekı kadın tüccarın- dan kaçmaktadır. Ve böylelikle geleneklere meydan okuyan ve hayatlannı baştanba- şa degıştırecek bir aşk öykjsü başlar. BASAKSİGORTA SANAT GALERİSİ MÜNİR YÜCEL RESİM SERGİSİ 15 Mart - 4 Nisan 1996 Şair Eşref Bulvan 19 35210 lZMtR Başak Sigorta Sanat Calensı. Başak Sigorta'nın bir kulıur hizmetıdır August Strindbcrg Tönetmen: MARIAFRIEDH ZEUHABDUCSOY RAGIP SAVAŞ SEVALGÖKÇE (JUatüık Kittür Merkeri) Pazaı-15 00-19.30, Pazartea: 19.30 Tteleion: (0-212) 25156 00/254 ibpluSaös: (0-212) 24901 92 SANAT VE KULTUR GEZILERI BARSELONA•LONDRA 4 - 8 NİSAN 27 NİSAN - 4 MAYIS istasyon sanat merkezi I aksim: 252 92 22 - 2.S KrenkfM : 3X5 41 31 13 hatl Kültür Sanat ilanlarınız için: 293 89 78 (3 hat) i SEHIR TİYATROLARI 20 MART 1996 TARİHİNDEN BAŞLAYARAK KADIKÖY HALDUN TANER SAHNESI (349 04 63) MELİH CEVDET ANDAY MİKADONUN ÇÖPLERİ YÖNETEN; EROL KESKİN SAHNE - GIYSI TASARIMI EROL KESKİN 20 MART (20:30). 21, 22, 23, 24 MART
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear