23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 8 ŞUBAT 1996 PEBŞEMBE 10 DIŞ HABERLER Potonya'da yeni hükümet • VARŞOVA (AA) - Polonya'da, VVlodzimiers Cimoszewicz başkanlığındaki yeni hükümet. DevJet Başkanı Aleksander Kwasniewski'nin onayıru aldı. Bir önceki hükümetin koalisyon ortaklan SLD ve Köylü Partisi arasında, iki hafta süren görüşmelerden sonra belirlenen Bakanlar Kurulu listesı, clün Devlet Başkanı Kwasniewski tarafindan kabu! edildi. Yeni kurulan hükûmette, Içişleri, AdaJet ve fşçi bakanlan hariç, bakanlann çoğunun feshedilen bir önceki kabineden geldikleri belırtildi. Bir önceki koalisyon hükümetinin Başbakanı Jozef Oleksy, casusluk yaptığı gerekçesiyle hakkında savcılık soruşturması açılması üzerine görevinden istifa etmişti. ChiPistopher'm Ontadoğu turu • Dış Habeıier Servisi - Banş süreci dahilinde Or- tadoğu'ya yaptıgı 17. ziya- retinde ABD Dışişleri Ba- kanı VVarren Christopher, önceki gün Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad ile gö- riiştü. Christopher, görüş- mesinde, Israil ile sürdürii- len banş görüşmelerinin devam edeceğini garantiye aldıktan sonra, dün sabah Filistin Iideri Yaser Ara- fat'la buluştu. Daha sonra Tel Aviv'e geçen Christop- her, burada Israil Başbaka- nı Şimon Peres ile buluşup kendisine Damascus'ta ya- pılan görüşmelerle ilgili bilgi aktardı. deprem • MOSKOVA (AA)- Rusya'nın Sibırya bölgesinde, Richter ölçeğine göre 6 şiddetinde deprem oldu. Itar-Tass ajansı, geceyansı meydana gelen depremin merkezinin, BaykaJ Gölü'nün güney kısımlannda olduğunu, ilk belirlemelere göre depremde ölen ya da yaralanan olmadığını duyurdu. Asya'da güvenHk ve işbirligi • ALMATI(AA)- Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev tarafindan ortaya atılan ve bölgedeki birçok ülke tarafindan ilgiyle karşılanan Asya Güvenlik ve Işbirliği Konseyi lcurma çalışmaJan kapsamında, Asya ülkelerinden çeşitli temsilciler dün Almatı'da bir araya geldi. Dışişleri bakan yardımcılan düzeyınde gerçekleştirilen ve iki gün sürecek toplantıda öncelikle, bundan sonra bir araya gelecek olan dışişleri bakanlannın toplantı gündemi ele alınıyor. Nijerya'da menenjit salgmı • LAGOS(AA)- Nijerya'nın kuzeyinde 5 haftadan bu yana görülen menenjit salgınında 329 kişinın öldügü bildirildi. Resmi kaynaklardan edinilen bilgiye göre, menenjit salgınına özellilde ülkenin kuzeyındeki Bauchi, Sokoto ve Katsina eyaletlerinde yogun olarak rastlaruyor. Nijerya Sağlık Bakanlığı'nda çaîısan bir yetkili, Sokoto eyaletinde 52 kişinin öldügünü, 201 kişinin de tedavi görmekte olduğunu belirtti. Darbecüere hapis • BAKU(AA)- Azerbaycan'da 1994'teki darbe girişimine adı kanşan 25 kişi, 12-15 yıl arasında değişen ağır hapis cezasına çarptınldı. Azerbaycan Yüksek Mahkemesi, eski Başbakan Suret Hüseyinov'a bağlı birlikJerce 4 Ekim 1994'te gerçekleştirilen darbe girişiminin önceden planlandığına karar vererek, Hüseyinov'un yakınlanndan olaya adı kanşan 25 kişiyi, 12-15 yıl arasında değişen agır hapis cezasına mahkûm etti. 4 Ekim 1994'te eski Başbakan Suret Hüseyinov'a bağlı birlikJer, Gence'de yönetime karşı ayaklanmıştı. 'K. Irak'taki Şii ve Sünniler arasında mezhep kargaşası yarattığı' yolundaki duyumlar, ABD'yi harekete geçirdi îran, Halepçe'yikarıştırıyor• ABD'nin, Türkiye'nin de endişe duyduğu bu gelişmeler üzerine, ara verdiği rakip Kürt gruplan KDP ve KYB'i uzlaştırma girişimini yeniden başlatacağı ve bu çerçevede bir Amerikan heyetinin yakında bölgeye gideceği öğrenildi. LALE SARIÎBRAHİMOĞLU ANKARA - Iran'ın, gizli servisi SAVA- MA aracılığıyla, Irak içinde kalan sınırböl- gesindeki Halepçe'de Şii ve Sünniler ara- sında mezhep kargaşası yarattığı yolunda duyumlar alınması üzerine ABD harekete geçti. ABD'nin, Kuzey Irak'taki Kürtgrup- lan uzlaştırmayı amaçlayan, ancak bir sü- re ara verdiği banş girişimlerini yeniden başlatacağı öğrenildi. Bir yetkili "Kauiun- cı ülkelerin canlannı ortaya koyarak ger- cekJeştirdikieri ve pahalıya mal olan Çekiç Güç operasyonıınu, tran'uı böigede etnik kargaşa yaratmasuu sağlamasına gözyum- mak için kuHanamayız'' dedi. Türkiye'nin, aralannda ateşkese varan Kuzey Irak'taki rakip Kürt gruplanndan Mesud Barzani liderliğindeki Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) ile terör örgütü PKK arasında süren görüşmeler ile Iran'ın böigede nüfuzunu arttırmasından duyduğu endişeyi ilgili taraflara ilettiği belirtildi. KDP'nin rakibi CeJalTalabani liderliğinde- ki Kürdistan Yurtsever Bırliği'nin de (KYB) Türkiye ile ilişkileri düzeltmek amacıyla PKK'nin KYB'nin kuşatması al- tında bulunan Erbil kentindeki bürosunu kapartığı bildirildi. lran, ABD'nin, Türkiye ve tngiltere'nin deneriminde geçen yıl başlattığı ve KYB ile KDP arasındaki anlaşmazlıldann çözümü- nü öngören arabuluculuk girişimlerine kar- şı Talabani ve Barzani'ye kendi çözüm öne- rilerini götürerek Kuzey Irak'ta nüfuzunu arttırma politikası izliyor. Suriye ise PKK kartını oynayarak Türkiye sınınna yakın KDP'nin denetimindeki böigede terör ör- gütü militanlannın Barzani peşmergeleri ile çatışmalannı sağladı. Cumhuriyet'e bilgi veren Batılı diplo- matik kaynakJar, son olarak Iran'dan üst dü- zey bir heyetin Kuzey Irak'a gitmesiyle de- vam eden Tahran'ın böigede nüfuzunu art- tırma girişimlerinin boyutlannı aşarak böi- gede mezhepçatışması yararmaya yöneldi- ğinin belirlendiğini söylediler. lran gizli servisi SAVAMA ile milis kuv- veri niteliğindeki Iran Pastaranlannın, Ta- labani'nin karargâhının yer aldığı Süley- maniye kentinin güneyinde kalan ve Kürt- lerin de bulunduğu Halepçe'de Şii- Sünni kargaşası yaratarak böigede nüfiizunu art- tırmaya çalıştığına dikkat çekildi. Talabani ve Barzani'nin, kısa süre önce bölgeye giden tran heyerine yakın ilgi gös- termelerinden rahatsız olan ABD'nin, son olarak geçen yıl kasım ayında bölgeye ger- çekleştirdiği ve sonuç aşamasına gelen ba- nş görüşmelerini yinelemek için bir heye- ti 1 ay içinde Kuzey Irak'a göndermeye ka- rar verdiği bildirildi. KYB ve KDP arasındaki uzlaşma görüş- melerini sürdüren ABD Dışişleri Bakaniı- ğı Ortadoğu işlerinden sorumlu Daire Baş- kanı Robert Deutch'un yerine, bu kez yine aynı dûzeyde bir başka yetkilinin bölgeye gideceği bildirildi. New York'ta önceki gün başlayan gıda-petrol takası görüşmelerinin olumlu geçtiği bildiriliyor Saddam'la BM'nin petrol pazarbğı FUATKOZLUKLU WASHINGTON - Bağdat yö- netiminın insani amaçiar doğrul- rusunda kullanmak üzere 2 mılyar dolarhk petrol ihracatı planının aynnülannı görüşmek üzere salı günü masaya oturan Irak ile Bir- leşmiş Milletler'in delegeieri pa- zarlığı "umııtla" sürdürüyorlar. iki taraf da ilk iki buluşmada ne tür bir gelişme sağlandığına ilişkin açıkJama yapmazken, görüşmele- rin iki hafta içinde sonuçlandınla- cağı bildiriliyor. Cumhuriyet'e bilgi veren BM kaynaklan, büyükelçi Abdül Amir AJ-Anbari başkanlığındaki Irak heyeti, Birleşmiş Milletler (BM) Hukuk Danışmanı Hans Corel ile petrol ihracatının teknik aynntıla- n üzerinde görüştüklerini söyledi. Irak heyetinin başkanı Al-An- bari, gazetecilere yaptığı açıkla- mada. görüşmeler konusunda • BM kaynaklan, Irak ve BM heyetinin petrol ihracatının teknik aynntılan üzerinde görüştüklerini belirttiler. Irak heyetinin başkanı Al-Anbari, gazetecilere yaptığı açıklamada, görüşmeler konusunda umutJu olduğunu ifade ederken, BM Hukuk Danışmanı da mümkün olduğu ölçüde 'çok yol almaya çahşacaklannı' vurguladı. umutlu olduğunu ifade ederken, mümkün olduğu ölçüde "çok yol almaya çahşacaklannı" vurgula- yan BM hukuk danışmanı Corel ise "Göruşmeler teknik konular- da. Birçok proNem var. Şu anda yorum yapmak Lstemivorum" de- di. Körfez'in Suudi Arabistan'dan sonra "en çok petrol rezervine sa- hip ülke"olan Irak, BM'nin mev- cut planını, görüşmelere başlayin- caya kadar "kabul etmediğini"bil- diriyordu. Saddam yönetiminin sıkıntısı, daha çok, Birleşmiş Milletler pla- nındayeralan Kerkük-Yumurtalık petrol boru hattmın, Bağdat'a mu- halif Kürt grupiannın yaşadığı Kuzey Irak'tan geçmesinden kay- naklanıyor. Irak, boru hattının Türkiye top- raklanndan geçen bölümünü kont- rol edemeyeceği için de BM öne- risine soğuk bakıyor. BM planına göre petrol satışın- dan elde edilecek 130 ila 150 mil- yon dolar, Kuzey Irak'ta yaşayan- lar için harcanacak. Saddam yönetimi, söz konusu harcama önerisini "bunun aynlık- çı bir bölgevi ülkenin diğer kesim- lerini hiçe sayarak kayırmak* an- lamına geldiğini öne sürerek red- dediyor. New York'takı pazarlığın teknik boyutundan rahat.sızlık duyan yal- nızca Bağdat değil. Kuzey Irak'a yardım ulaştınlmasının son tahlil- de Irak yönetimiyle yapılacak iş- birliği sayesinde sağlanmasının öngörüldüğü BM teklifinin, ABD ile Güvenlik Konseyi'nin diğer bazı daimi üyelerini de memnun etmediği belirtiliyor. Itirazlarda BM insani yardım konvoylannın Türkiye veya Ürdün'den hareket edereİc Kuzey Irak'a ulaşması sı- rasında Irak'ın onayına başvurul- masının kabul edilemeyeceğinin dile getirildiği kaydediliyor. Birieşmiş Milletler(BM) heyet- lerinin ve aralannda Türkiye ile bazı Avrupa ülkelerinin baskısı so- nucu Irak'ın "suuriı ve kontrollü petrol saüşıyla" ilgili pazarlığa sı- cak bakan ABD. Saddam'ın ön- gördüğü çerçevede "ambargonun hafifkrilmcsine*' karşı olduğunu bildirdi. Diplomatik kaynaklar, Irak'ın silah programı ve Körfez Savaşı sonrasında girdiği yükümlülükle- nni yerine getirmediğine dikkat çeken Washington'ın " Bağdatyö- netimine nefes akJırmaktan" kay- gılandığını belirterek "BM'nin hazırladıgı önerileri kabul etme- mesi" durumunda Iraka "sııurb" da olsa petrol satış izni verilmeme- si için temaslarda bulunduğunu di- le getirdiler. Körfez Savaşı'ndan bu yana Birleşmiş Milletler'in (BM) uy- guladığı ambargonun kaldınlma- sı yönünde çaba gösteren Irak, "kontrollü petrol satışryla" ilgili pazarlık için geçen ay sonunda masaya oturmayı kabul etmişti. Çeçenya'nm başkcnfindeki „ gösterilere _arfıodakarılarj y ^ bff Çeçatfbk- eünde Dud^ev'in diğerindcyse şmat bavrağı sa0î>T>ri Türkiye - İsviçre PKK uyansına henüz yanıt yok • İki ülke arasındaki ilişkiler, 1993'te bölücü örgüt üyelerinin Türkiye'nin Bern Büyükelçiliği'ne saldınlan sonrasında gerginleşmiş; Türkiye ve îsviçre, büyükelçilerini karşılıkJı olarak çekmişlerdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-tsviçre'nin; Tür- kiye'nin PKK'nin buülke- deki faaliyetleri konusun- daki girişimlerine bir ya- nıt vermediği bildirildi. lkı ülke arasmdaki ilişkiler, 1993'te bölücü örgüt üye- lerinin Türkiye'nin Bern Büyükelçiliği'ne saldınla- n sonrasında gerginleş- miş; Türkiye ve tsviçre, büyükelçilerini karşılıklı olarak çekmişlerdi. Dışişleri Bakanlığı Söz- cüsü Büyükelçi Omcr Ak- bet, dün düzenledıği basın toplantısında, bir soru üze- rine, lsviçre'de yayımla- nan birdergide, bölücü ör- güt üyelerinin dağlık böl- gedeki birevde silahlı eği- tim yaptığı yolunda bir ha- ber yer aldığını anımsattı. Akbel, Türkiye'nin Bern Büyükelçısi Rıza Tiir- men'in, tsviçre Dışişleri Bakanlığı nezdinde birgi- rişimde bulunarak, konu- nun incelenmesi ve Türki- ye'ye bilgi verilmesini is- tediğini kaydetti* Türki- ye'nin, isviçre makamla- nna bu konuya olan ılgisı- ni bir kez daha vurguladı- ğını kaydeden Akbel, "Henüz bu girişimimize cev-aben bir bilgi almama- nuşür"dedi. 1993 yılının hazıran ayında, Türkiye'nin Bern Büyükelçiliği'ne bölücü- ler tarafindan yapılan sal- dın sonrasında, iki ülke arasındaki diplomatik iliş- kiler gerginleşmiş, Türki- ye ve Tsviçre karşılıklı ola- rak Bern ve Ankara'daki büyükelçilerini geri çek- mişlerdi. Bem hükümetinin daha sonra PKK've tavır alma- sı ve iki ülke yetkılileri arasında sürdürülen diplo- matik görüşmeler sonun- da. Türkiye ve isviçre kar- şılıklı olarak 1994 yılında tekrar büyükelçi atamayı kabul etmişlerdi. Bern Bü- yükelçiliği'ne yapılan sal- dın sonunda, bir gösterici yaşarrunı kaybetmişti. Is- vıçre hükümetinin büyü- kelçi Kaya Toperi ve üç diplomatın dokunulmaz- lıklannın kaldınlması yo- lunda ginşimde bulunma- sı üzerine, Türkiye bunu kabul etmeyeceğini belirt- miş ve aynı şekılde, Isviç- re'nin Ankara Büyükelçi- si ile üç diplomatın doku- nulmazlıklannın kaldınl- masını istemışti. ANKARA'DAN SU SORl M ÎVA TEPKİ: Şam ve Bağdat yapıcı değil Dış Haberfer Servisi - - Türkiye, Suriye ve Irak'ın siyasi baskı yollanna başvurarak su sonınuna çözüm sağlayamayacaklannı belirterek söz konusu ülkelerin Ankara'nın önerdiği biçimde yapıcı bir çaba içine girmelen gerektiğini kaydetti. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Ömer Akbel, dün düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin su konusundaki tutumunun bilindigini; bu tutumun gerek Irak, gerekse Suriye hükümetlerine tekrar anımsatıldığını vurguladı. Sorunun tek taraflı iddialarla değil, bilimsel esaslar çerçevesinde yapılacak değeıiendirmeierle çözüme ulaştınlabileceğini belirten Akbel, şu görüşleri iletti: * • Dışişlerİ &akanlığı Sözcüsü Büyükelçi Ömer Akbel, düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin taraflara daha önce 'üç aşamalı plan' önerdiklerini ammsatarak Irak ve Suriye'nin bu planı görüşmeye yanaşmadıklannı kaydetti. "Sryasi baskı yollanna tevessül ederek bu sorunun çözümünü veya bu konuda Uerieme kaydedilmesini saglamak, kanaarimizce mümkün degikiir. t'mit ve tahmin ederiz ki ilgili diğer taraflar da bu gerçeği görürler ve Türkiye'nin önerdiği biçimde yapıcı ve bir çabaya yönelirier." Akbel, Türkiye'nin taraflara daha önce "üç aşamalı plan " önerdiklerini ammsatarak Irak ve Suriye'nin bu planı görüşmeye yanaşmadıklannı kaydetti. Üç aşamalı plan; bölgedeki su envanterinin, toprak envanterinin çıkanlması ve sonuçlara göre yapılacak incelemeler ışığında hangi ülkenin ne kadar suya gerekesiniminin ortaya çıkanlması aşamalannı içeriyor. Irak ve Suriye'den üst düzey yetkililer ile uzmanlann katılacağı toplantı, 10 şubat cumartesi günü Şam'da başlayacak. Taraflann, toplantıda. Fırat'ın sulannın tahsisi konusundaki anlaşmazlığın çözümünde Türkiye'ye karşı ortak tavır sergilemeyi planladıklan bildirildi. Suriye'nin, Türkiye ile arasındaki su sorununu bir kez daha Arap Birliği'nin gündemine sokma girişımlennı sürdürdüğü belirtildi. Öte yandan, Türkiye ile Suriye, Irak, Mısır ve Ürdün arasında kurulacak enerji nakil hattı projesinin en önemli halkasını oluşruran Atatürk Barajı-Suriye hattmın yapımına ilişkin Avrupa Yatınm Bankası'ndan (AYB) kredi onayı çıktığı kaydedildi. "5'ii Enterkonnekte Sistem" adıyla bilinen sistem için AYB'nin 20 milyon dolarlık kredi anlaşmasının ilerikı günlerde imzalanacağı bildirildi. BİLİMSEL AMAÇLARLA KULLANILM1Ş ABD'den Türkiye'ye plutonyum Grozni'dedurum gergin HAKANAKSAY MOSKOVA - Rusya, Çeçenya'daki kitlesel gösterileri şiddet kullanarak durdurma yolunu seçti. Moskova yanlısı Çeçen yonetimine bağlı güvenlik güçleri ve Rusya asken birlikleri. dün başkent Grozni'deki göstericileri zor kullanarak dagıtma karan aldı. Göstericiler ise Rusya birlikleri Çeçenya'dan çıkanlmadan mitinglerine son vermeyeceklenni açıklayarak kent meydanında kendılerine geçıci bannma yerleri oluşturmaya başladılar. Bu arada Çeçenya'da dört gün süren kitle gösterileri, Moskova'da Doku Zavgayev yonetimine yönelik eleştirilerin yogunlaşmasına yoi açtı. Rusya hükümetinin Çeçenya'daki temsilcılcnnden Aleksandr Naçu>atov, bölgelerde gergınliğin artmasının nedenlennden birini de, "Zavgayev'in pasifligj" olarak açıkladı. Çeçenya'dakı kitlesel mıtıngler, pazar günü başlamıştı. Bazı kaynaklara göre, sayılan 10 bını geçen göstericiler. CanarDudayev'ın "Çecenya'ya yeniden ağıriığını kmma denemesi" olarak değerlendirildi. Gösterilerin başlatılmasının iki amacı vardı: Rusya birliklennın Çeçenya'dan geri cekilmesi ve Zavgayev'in istifa etmesi. Bu arada yakın zamana kadar Rusya birliklerinin aşamalı olarak Çeçenya'dan cekilmesi yolunda demeçler veren Moskova yanlısı Çeçenya liden Zavgayev, son mitinglerden sonra fikir değıştirdi ve hıçbir birliğın gen çekilmemesi kanısında olduğunu bildirdi. Aynı sıralarda bir kamuoyu açıklaması yapan Çeçen lider Dudayev, hıçbir şekilde Zavgayev 'le görüşme masasına oturmayacağını belirtti. Batılı ülkelerin Rusya'ya Çeçenya'daki savaşı sürdürmesi için 6.5 milyar dolar verdiğini iddia eden Dudayev, bu nedenle ABD Başkanı BiU Clintoo hakkında dava açacağını duyurdu. En başta ABD, Fransa, Ingiltere ve Belçıka yönetimlerini eleştiren Çeçen lider, terör eylemlerini -gerekirse BaO Avrupa ülketerinde de düzenle> ı ebileceklerini"söyledı. Öte yandan Moskova'da yoğunlaşan tartışmalardan bıri de savaş durdurulmadan Çeçenya'ya gönderilen ekonomik yardımla ilgili. Bazı Rusya yöneticilen, bölgeye giden yardımlann denetlenememesınden yakmıyorlar. Rusya Başsavcılığı. Çeçenya'ya göndenlen yardımlara yasadışı yöntemierle el İconduğu kuşkusuyla 12 soruşturma başlatmış durumda. Önümüzdeki nısan ayında Çeçenya parlamentosunun belirlenmesi için sandık başına gidilmesi gerekıyor. Eğer o zamana dek Çeçenya'daki gerginlik yatışmazsa, Moskova'nın Zavgayev'e karşı tavır değiştireceği sanılıyor. Üstelik Çeçenya üzennden Novorossiysk Limanı'na aktaniacak olan Azerbaycan erken üretim petrolünün de yıl sonuna kadar bölgeye ulaşması bekleniyor. Azeri petrol boru hattının sağlayacağı maddi gelir, yalnızca Moskova'daki ve Grozni'dekı resmi yetkilileri değil, Dudayev'i de yakından ıigıiendiriyor. Dudayev yanlısı yöneticılerden tsa Astamirov, boru hattına yönelik herhangı bir sabotaj yapmayacaklannı "yüzde 99.9" garantı ettiklerini vurgularken, bu gerçcğe dikkat çekiyordu. WASHINGTON (Cumhuriyet)- ABD'nin. I96I-I966 yıllan arasında Türkiye'ye 400 gram plutonyum ihraç ettiği açıklandı. BirnükJeer başlık üre- timi için 2 ila 4 kilogram plutonyum gerektiğini bildiren yetkililer, Türki- ye'ye giden miktann yalnızca bilim- sel amaçlarla kullanıldığım söyledi- ler. Türkiye'ye ihraç edilen plutonyum miktannın "çok az"olduğuna dikkat çeken ABD Enerji Bakanlığı ilgilile- ri, 400 gramın nükleer araştırmalarda veya radyasyon ölçüm cihazlannın ayarlanmasında kullanıldığım belirtti- ler. Cumhuriyet'e bilgi veren bakan- lık basın bürosu yetkilileri, Türki- ye'deki plutonyumun Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı 'mn konrrolün- de olduğunu da kaydettiler. ABD Enerji Bakanlığı, 50 yıl önce- si Eisenhower'in başkan olduğu dö- nemde başlatılan ve "Atoms For Pe- ace" adı verilen program çerçevesin- de toplam 39 ülkeye gönderilen "ihti- yaçfadası" plutonyum miktannın bin ton olduğunu açıkladı. Clinton yönetimi, soğuk savaşın bit- mesinden sonra her türlü nükleer mal- zemelerin satışı konusunda ABD'nin elindeki bilgileri kamuoyuna açıkla- yacağı yönünde daha önce verdiği "açıklık politikası vaadini" yerine ge- tirdi. ABD Enerji Bakanı HazelO'Larey, yasal plutonyum ihracatına ilişkin son 50 yı1da "Hangi ülkeye neoranda plu- tonyum ihraç edildiğini^açıklarken, nükleer silahlara sahıp ülkelerin hiç- bırisinin, bu konudaki bilgilerini "as- la açıklamadığuıa" dikkat çekti. Clinton yönetiminin radyoaktif bir • Türkiye'ye ihraç edilen plutonyum miktannın 'çok az' olduğuna dikkat çeken ABD Enerji Bakanlığı ilgilileri, 400 gramın nükleer araştırmalarda veya radyasyon ölçüm cihazlannın ayarlanmasında kullanıldığım belirttiler. Cumhuriyet'e bilgi veren bakanlık basın bürosu yetkilileri, Türkiye'deki plutonyumun Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın kontrolünde olduğunu da kaydettiler. madde olan plutonyum ihracatına iliş- kin kayıtlan gün ışığınaçıkarmasının. gerçekte nükleer cephaneliğe sahip ül- keler için "örnek teşkil etme" amacı- nı taşıdığı bildirildi. ABD'nin "nükleercephaneük"diye tanımlayarak "kaygı duyduğu" ülke- ler arasında ise ilk başta Rusya yer alı- yor. Kuzey Kore, Çin, Ukrayna ve Ka- zakistan, Rusya'nın ardmdan Was- hington'u "ürküten" ülkeler olarak sı- ralanıyor. Cumhuriyet'e bilgi veren bir yetkili, nükleer kaçakçılık olayla- nnın özcllikle son iki yılda arttığına dikkat çekerek, ABD'nin plutonyum ve Uranyum kaçakçılığı konusunda Rusya'nın yeterli güvenlik önlemlen- ni alamayışından kaygılandığını söy- ledi. Aynı kaynak, "nükleerterör kor- kusunun VVashington'un uykusunu kaçırdığuu" da kaydetti. Yönetim yetkilileri, nükleer silahla- nn yayılmasını önleme amaçlı politi- kalar çerçevesinde gerçekleştirilen söz konusu girişimde asıl hedefin Rusya olduğunu kaydediyor ve Moskova'yı ABD'nin izlediği politikalann yanına çekmck için bu türden "tarihi bir adun aüldığffii" dile getiriyorlar. Plutonyum ihraç edilen ülkeler ara- sında Aimanya 518 kilogramla ilk sı- radayeralıyor. Başkan Bill Clinton'ın "ihtiyaç faziası" oiarak gösterdiği 200 ton plutonyum ve uranyumun ABD toprakJan içinde muhafaza edildiği 9 eyalet ise şöyle sıralanıyor: Idaho, Nevv York, Washington, Colorado, Nevv Mexico, Ohio, Teksas, Tennessee ve Güney Carolina. ABD'de federal düzeyde her türiü nükleer malzeme üretimi, satışı, depo- lanması konulanndan enerji bakanlı- ğı sorumlu. Bakanlık. soğuk savaş dö- neminde yürütülen nükleer çahşmala- n gizleyen perdeyi aralamaya, Clinton göreve geldikten sonra başlamıştı. An- cak yine de bunun bir "göz boyama- ca" olduğu öne sürülüyor. ABD'nin "gizli nükleer denemele- ri"ne ilişkin bilgileri hatırlatan göz- lemciler ile nükleer karşıtı çevrecile- rin görüşleri özetle şöyle: "1990'hyıl- lara gelinceye kadarAmerika nükleer atıklara bulandı. Silah fabrikalann- dan ve nükleer santrallardan atılan tonlarca plutonyum, ülkenin çeşitli eyaletlerinde geÛşigüzel depolanıyor. Depolama işleminde güvenlik önlem- lerine dikkat edilmediğinden, işçilerin ve çevTede yasav-an yerel haikın sağlığı radytıaktif tehcût alrında. Şu anda bile kamuoyuna zehiıii atıklar konusunda yeterli bi^i veriimhor."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear