Catalog

1 ŞUBAT 1996 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 13 KIM KIME DUM DUMA BEHIÇAK Tefc 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 En büyük gazeteci, başka biiyük yok K ardak kayalıklarındaki kriz bit- sin, ben yapacağımı biliyo- rum. Ortalığı birbirine katacak birkaç aşamalı bir planım var; Türkiye'nin altını üstüne getireceğim. Yer yerinden oynayacak... En büyük gazeteci ben olacağım! Yanıma bir kameramanla bir foto muhabiri arkadaş alacağım, doğruca Fenerbahçe'nin yolunu tutup, burun- daki kayalıklara çıkacağım ve kayalık- lardan birine Galatasaray bayrağı dike- ceğim! Poz vereceğim, fotoğraf çektirece- ğim; kameraya el sallayacağım. Sonra haberimi yazacağım: "Büyük kriz: Fenerbahçe burnunda- ki kayalıklara Galatasaray bayrağı di- kildi." Hemen ardından canlı yayına geçip, gelişmeleri an be an izleyeceğim: "Fenerbahçe yöneticileri olağanüs- tü toplantı halinde... Toplantının yapıl- dığı binada değil kuş, sarı-kanarya bi- le uçurtulmuyor. Bu arada kayalıkları ablukaya alan Sarı-Lacivertli taraftar- lar Galatasaray bayrağını indirdi, yeri- ne Fenerbahçe bayrağı çekti. Üst dü- zey bir orta saha oyuncusu, 'Kayalık- lar Fenerbahçe'nin birparçasıdır. Kim- seye verecek bir kanş kayamız yoktur' dedi. Şimdi Fenerbahçe otoparkına bağlanıyoruz; evet Necati, kriz hakkın- da otopark kahyası ne diyor, senden öğrenelim..." Herkesin dikkati Fenerbahçe bur- nundaki kayalıklara çevrilmişken, ben planımın ikinci bölümünü uygulamak üzere Kuruçeşme'ye gideceğim. Kıyı- daki sandallardan bırine atladığım gibi Galatasaray adasına çıkacağım. Nasıl da bildiniz... Galatasaray ada- sına Fenerbahçe bayrağı dikeceğim! Manşetleri şimdiden görür gibi olu- yorum: "Şok gelişme. Yeni bir kriz daha pat- ladı. Büyük misilleme: Galatasaray adasına Fenerbahçe bayrağı çekildi." Herkes Kuruçeşme sahiline yığıldı- ğında canlı yayın ekibimle birlikte ada- dan ayrılacağım ve Beşiktaş'a gidece- ğim. Beşiktaş ıskelesındeki vapurlardan birine bineceğim ve göndere Trab- zonspor bayrağı çekeceğim. Kaptana eylemci olduğumu söyleyip talimatıanı vereceğim: - Doğru Trabzon'a! Kararlıyım, en büyük gazeteci ben olacağım. Ortalığı birbirine katacağım. Herkesi atlatacağım. Boğaz'dan Karadeniz'e doğru yola- lırken, sahilde birıken halkın bağırışla- rını duyacağım: - En büyük gazeteci. başka büyük yok! Sarılık A tatürk Kültür Merkezi'nde sanatçılara ait tuvaletlerde bir temizlik sorunu vardı... Bir sanatçının bildirdiğine göre sorun, yeni yılla birlikte en kökten biçimde çözülmüş: "Temizlik şirketinin sözleşmesi bitmiş ve yenisi yapılmadığı için tuvaletler 1 Ocaktan beri temizlenmiyor. Öğrendiğimize göre yeni ihale en geç iki ay içinde gerçekleşecekmiş. Tuvaletler pislik içinde olduğundan sanlık endişesiyle kimse kullanmıyor ve böylece tuvalet sorunu ortadan kalkmış bulunuyor." Bu arada AKM'de çalışan personelin öğle yemeği sorunu da kökten çözümlenmiş: Ramazan münasebetiyle öğle yemeği iptal edilmiş! Mert Ali Başarır'dan SÖZDEYİŞLER Gece göruş alanı dar diye ancak sabaha karşı eve gidebiliyorum. Ankara'daki şarlatan baharatçının tuzağına düşünce G aziantep'ten yazıyor... Sağlık Bakanlığı'nca hakkında açıl- mış iki dava sürdüğü halde, halen Ankara'da hem de Sıh- hiye'de "of'larla şifa dağıtan ve şarla- tan olarak nitelenen Atabay Güveloğ- lu'nu anlatıyor mektubunda: "Küçük yeğenim altı aylıkken me- nenjit geçirdi. Bu hastalığın sonucun- da sol kolu ve sol ayağı tamamen ka- sıldı, kolunu hiç kullanamaz hale gel- di, ayağı ise içe kıvrıldı. Büyüdüğünde bacağını savurarak atıyor ve zorlukla yürüyordu. Bu arada sık sık havale geçiriyordu. L Cihcın Demirci 'den y-» A F O R İ Z M A L A I V Öküz trene bakmıyor artık. o bile trenden bakıyor olmalı! Prof.Dr. KalbiyeYalazınkontrolün- de tedaviye başlandı. Tedavısi sonunda artık havale geçir- mez olmuştu. Aradan yıllar geçti, yeğenim 14 ya- şına geldi. Kolu ve bacağı düzelme- mişti ve biz bu arada Atabay Güveloğ- lu'nun namını duyduk. O sırada Ada- na'daydı. Adana'ya gittik. Bekleme salonunda video gösterile- ri, Fransa'da kazandığı ödüller, tedavi edilen hastalar ve daha neler neler.. .Al- lah'ım tam yerine geldik, diye bizdeki sevinci görmelisiniz. Yeğenimi muayene etti ve muayene parası da almayınca gözümüzde daha bir yüceldi. 'Ben bu işi insanlık uğruna yapıyorum' demişti. Hacettepe'deki doktorun verdiği ilaçların tümünü atmamızı istedi. Ye- ğenimin kolunu bacağını da tamamıy- la iyileştireceğini söyledi. Çuvalla ot yazdı, hepsıni satın aldık. Dediğinı yaptık. Aradan 5-6 ay geçti, bir iyileşme ol- madığı gibi yeğenim hafif hafif yeniden havale geçirmeye başladı. Bizdeki umut yine de tükenmiyor, iyi- leşmesini bekliyorduk. Taki birakşam, yeğenim korkunç bir havale geçirince aklımız başımıza gel- di. Hemen Ankara'ya Hacettepe'ye git- tik. Tedavisine yeniden başlandı. Sonuç olarak, olan bizim paralarımı- za ve kırılan umutlarımıza oldu." Bu şarlatan, hakkında açılan dava- lar olduğu halde, yasal boşluklardan yararlanarak, Ankara'nın göbeğinde icra-i faaliyete devam ediyor. Başkala- rının paralarını ve umutlarını sömürme- ye devam ediyor. Ve bu şarlatana "dur" diyecek bir et- kili-yetkili ortaya çıkamıyor! Yeni toplantılar: Çanakkale, Tokat, Sakarya, Aydın umhuriyet okurlarının C toplantıları gerçekten bir çığ gibi büyüyor. Bu hafta ilk kez 1 toplanacak gruplara Aydın ve Sakarya'dan sonra Çanakkale ve Tokat da katıldı... Dilerseniz, bugüne dek oluşan Cumhuriyet okur gruplannı anımsayahm: Istanbul, Ankara, Bolu, Antalya, Mersin, Adana, Tarsus, Sıvas, Kayseri. Gaziantep, Trabzon, Giresun. Zonguldak, Bursa, Bodrum. Eskişehir, Kocaeli, Değirmendere, Bafra, Karabük, Aydın. Sakarya, Çanakkale, Tokat. Şimdilik 24 grup... Ve bu haftanın çağrılan: Çanakkale Çanakkale'den Feriha Balçık ve Abuzer inanmaz Çanakkale'deki Cumhuriyet okurlarını 3 Şubat Cumartesi günü saat 13.00'te Belediye Sosyal Tesisleri'ndeki ilk buluşmaya çağırıyor ve "Girişten sonra soldaki ilk masadayız. Yakın tarihimizin en aydınlık öğelerinden biri olan gazetemizin, bizi bir araya getirebilecek güçte bir ortaklık olduğunun bilincindeyiz" diyorlar. Tokat Tokat'tan Cumhuriyet okuru avukat Yusuf Işık, "Çağdaş yaşam ve Atatürk Türkiyesinin geleceği konusundaki umutsuzluğu giderme yolunda yakılan mumlara bir yenisini eklemek" üzere Tokat'taki Cumhuriyet okurlarını 3 Şubat Cumartesi günü saat 11 .OO'de Toptancılar Sitesi 12 numaradaki Pir Sultan Abdal Derneği lokaünde bekliyor. Sakarya Sakarya'dan 17 Cumhuriyet okuru adına Mustafa Gökkaya, ilk toplantıyı 3 Şubat Cumartesi günü saat 12.OO'de Sakarya Askerlik Şubesi karşısı Kamer işhanı 4. katta yapacaklarını duyuruyor. Aydm Aydın'daki Cumhuriyet okuru emekli öğretmen Nimet Enginsoy, Cumhuriyet okurlannı 2 Şubat Cuma günü saat 14.00':e Girne mahallesindeki Huzurevi'nde bekliyor. tzmir Izmir'de ilk toplantının ardından etkinliklerde görev almak isteyenler için çağrı yapan Vecdi Bozkurt, 287 okurdan başvuru geldiğini belirterek, çalışma grupları toplantısının 4 Şubat Pazar günü saat 13.00'te Bayraklı Nikah Dairesi salonunda düzenleneceğini bildiriyor. Bozkurt, salonun 300 kişilik olduğunu belirterek, "Bu toplantıya başvuruda bulunan okurlan bekliyoruz. Yoksa salon yine taşacak. Gruplar oluştuktan sonra tekrar genel bir toplantı düzenlemeyi düşünüyoruz" diyor. Bodrum Bodrum'daki Cumhuriyet okuru Alaattin Saydam. üçüncü toplantının 4 Şubat Pazar günü saat 14.00'te Bodrum Öğretmenevi'nde yapılacağını duyuruyor. Saydam. bu toplantıda somut adımlar atılıp görev dağılımı yapılacağını bildiriyor. Bir koca teşekkür de Mumcu dostu Abdullah Nefes'edalet ve Demokrasi Haftası boyunca Ankara'daki Uğur Mumcu'yu anma etkınliklerinde, perdenin arkasında duran bir isim daha: Abdullah Nefes... Türkiye Yazarlar Sendikası Ankara temsilsici. şair ve yazar ve de eski tüfek. llginçtir, Uğur Mumcu'yla dostluğu 24 Ocak 1993'ten sonra başlamış... Sağlığında tanış olmamışlar... Şimdi ise ayrılmıyorlar. Her yıl Ankara'daki tüm demokratik kitle örgütlerıni bir araya getiren, hafta boyunca oradan oraya koşuşturan Abdullah Nefes. sonunda bu yıl "Ben de bir şey söylemek istiyorum" demiş. Abdullah Nefes, geçen pazar Siyasal Bilgiler Fakültesi salonunda yapılan dinletide sahneye çıkmış ve Uğur Mumcu'nun Sesleniş yazısını okumuş... Fikret flkiz dostumuz anlattı: "Bir çocuk gibi heyecanlıydı. Yüreği elinde. gözü satırlarda, sesi titrek, gür ama heyecanlı. Koca bir ihtiyar çınar, genç bir delikanlı, Abdullah 'nefes' verdi. Onca hazırlanmasına karşın yalnış okudu, tekledi, heye'canlandı ama heyecanı bile insan yüreğinin cesaretiydi." Fikret Ilkiz, sahneden indiğinde Sesleniş'i yazdığı kâğıdı istemiş Abdullah Nefes'ten... Hem de imzalatıp almış... Bir büyük anı olarak... Uğur Mumcu dostlarından bir koca teşekkür de Abdullah Nefes'e... Ve yüreğini ortaya koyan herkese..., Gazeteler, Kardak kayalıklarından kaç kupona kaç kaya parçası verebilir? Mehınet T. Sucu ÇİZGİLİK K.ÂMİL MASARİCI HARBİ SEMİH POROY GADDAR DA\XTT MMKIRTCEBE BULLT BEBEK MIRMIRLAR VĞURDVRAK TARİHTE BIGUN «(ımz 4Ritı\ Şııbul EN KISA AY.. ÖNC£ 4-ff YlLIN- PAN B£Rl, 7XKWM/M EN KJSA AYf OLAN ŞUBAT YÜfiÛRUJK.TEPiR. ESKİ RO- MA'NJN TBMİZUK VE. SAFLIK SSM- 8OLÜ OLAN FE8GM1US 'UN AOl GRE- GORtEN T7HCVİMİNİN İKJNCİ 4YI\JA VE&İLMfŞr/'. SU MEPeULE, İTALYAN- CA "FSBSRAtO*, F&AMSI2CA */=ff(/- RIER", ALMAUCA "FEBRUAK" I/E İUGİ- LİZC£ "FEBKUAIS.Y" UEP AYAJ/ KÖKTEN GELMEKrED/R. ASTROLOJıPE, ŞUBAT AY(, 2O'ŞİNE OE< KOVA B DEtJ SON&A OA BAUK eugGUNUN 'OE tOJLLANILAN "ŞUBAT", SÜ&YANICE tCÖK&JLf &/# Ay AOlPIÜ. SÖZ. KONUSU 774KI//ME GÖR.E ŞUBAT, Y/LIK) 5. Bu Apı /ggAUf TAKl/ıMtNPE& "SEBAT* TAN AlMIŞTf. İ9Z£'OAN ÖNCE, TÜG.KlYE'PE KllLLAMILAN TAKJ/'UA 3S4 GUNPÜ VE AY- LAR Z8 -29 ÇEtC/YOlŞPU $/MI>i KUL- LANILAN M'LAPf' TAKVİME GÖRE, 26 GUNLUK TEK AY ŞUSAJTIIİ. AUCAK,VEK 4 YILPA Ste, 29 6ÜN OLMAKTAOIR... , FraHSa 'daki Antieus &ıteclnılı 'ude tsulü -