Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
8ARALIK1996PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
DSP'nin TBMM Başkanhğı'na verdiği önergede banka sistemindeki usulsüzlükler gündeme getirildi
'Mafya tehdMe kredi abyor'
Yeni bir iddia
• DSP'nin önergesinde,
"bankalann içinin yasal
boşluklardan yararlanılarak
usulsüz işlemlerle boşaltıldığı; geri
dönmeyeceği bilinen kredilerin
komisyon karşılığında dağıtıldığı;
yurtdışındaki hayali şirketlere para
pompalandığı" vurgulandı.
POĞA.N AKIN
AN'KARA - De\ let-mafya-sıvaset ilişkileri hükümeti
sarsacak boyutiara uiaşırken DSP tarafından TBMM
Başkanlığı'na \erilen araştırma önergesinde.
"mafyanın tehditle kredi aidıgı ve bazı tahsilatlan da
tehditle önlediği" bildirildi. DSP'nin önergesinde.
"bankaların içinin yasal boşluklardan yararlanılarak
usulsüz işlemlerle boşaltıldığı; geri dönmeyeceği
bilinen kredilerin komisyon karşılığında dağıtıldığı;
yurtdışındaki hayali şirketlere para pompalandığı"
vurgulandı. Önergede. bankacılık sistemindeki
usulsüzlüklerin. kaynagı belirsiz servetlerin önemli
dayanaklanndan birisi olduğunun altı çızildi. Kamu
bankaları ıle bazı gruplara bağlı özel bankaların
Bankalar Yasası'ndaki boşluklan kullanıp
me\duatların tümüne getirilen devlet güvencesıne
de dayanarak yaptıkları usulsüz işlemlenn Meclis
tarafından araştırılmasını ısteven DSP. son yıllarda
bazı grup ve kişilerın haksız kazançlarında
Cumhurbaşkanı Demirel, basına sansür için hazırlık yapan REFAHYOL hükümetini uyardı
'Demokrasiyi çirkinleştirmeyin'A.NKARA (Cumhurivet Bürosu) -
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, **te-
kelleşme. dev let itibannı zedeleme ve ya-
lan haber" gerekçesiyle basına kısıtla-
malar getinnek ısteyen hıikümeti uyar-
dı. U
2000'e üç kala Türkiye'nin yapaca-
ğı şe>, demokrasisini çirkinleştirmek de-
ğildir"dı\en Demirel. "Basınözgiirlüğü
olmayan verde demokrasi işlemez. Eğer
basının fonksiyonu kösteklenecekse bura-
da kay beden halktır. \leseleönüme gelin-
ce geregini yapanm" görüşünü vureula-
dı.
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC)
Başkanı NaliGüreli ve beraberindeki yö-
netim kurulu üyelerini dün Çankaya
Köşkü'nde kabııl etti. Cumhurbaşkanı
Demirel. konuşmasında. basın özgürlü-
ğünün demokrasinın vazgeçilmez koşu-
lu olduğunu kay dederek "Basınözgürlü-
ğü olmayan bir yerde demokrasinın işle-
mesi mümkiin değildir. O rejimin adı de-
mokrasi olmaz" dedı. Basın özgürlüğü-
nü kısıtlamanın. halkın aydınlatılmasına
engel olmak anlamına geldiğine dikkat
çeken Demirel, şunlan söyledi: "Bugün-
lerde Türkiye'de yapılan tartışmamn içe-
riğine iyi bakmak lazım. Gerçekten TB-
MM, Türk basınına birtakım engeller mi
getirmeve çalışıyor? Ne yapılmak isteni-
yor, iyi bakmak lazım. Siz de y asal dü/en-
lemeye taraftar olduğunuzu söylediniz.
Bu, basına karşı bir yasal düzenleme de-
ğiL basının daha iyi fonksivon \apması-
na yönelik olabilir. Bu konu. dünvanın
her tarafında tartışılıv or. Özelükle halkın
hür iradesiyle sec,ilmiş meclislerin, bası-
nı çalışamaz hale getirme gibi niyet ve ey-
lem içinde olması düşünülemez. Eğer ba-
sının fonksiyonu kösteklenecekse bura-
da kay beden halktır."
Gazetecılere. "Siz halkın emrinde ve
hizmetindesiniz. Siz demokrasinin çalı-
şanlan. işçilerisiniz"* dıyen Demirel. *Ço-
ğunluk aldanmaz" ılkesinin. ancak hal-
kın olup bitenleri özgürce öğrennıesi so-
nucu işleyebileceğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Demirel. basından da bazı şikâyetlerin
bulunduğunu. kalemin kılıç gibi kullanılmasını meslek
mensuplannın da istemeyeceğini belirterek hak ve özgür-
lükler kullanıltrken başka birine zarar verilmemesi gerek-
tiğine işaretettı. Demirel. "Sizin bana ileteceğinizkaygıla-
nnızı ilgili yerlere intikal ettiririm. Mesele önüme gelince
geregini y aparırn. Biz ülkede gerçek demokrasiyi istiy oruz.
Standart dışı bir demokrasi peşinde değiliz" dedi.
2000'e üç kala Türkiye'nin yapacaöı şe\ in, demokrasi-
sini çirkinleştirmekdeğil. iyileştirmekolduğunu söyleyen
Demirel. "Bunlann daha iyi işlemesini sağlamak varken
Ekşi: Basın özgürlüğü kısıthuuımaz
Istanbul Haber Senisi - Basın Konseyi
Başkanı Oktay Ekşi. "*Biz gazeteciler, halen
esasen kısıtlı bulunan özgüıiüklerimizin da-
ha da sınıriandırılnıası teşebbüslerine, vasal
yollardan ay rılmadan, ama her olanağı kul-
İanarak karşı çıkacağız" dedı.
Basın Konseyi Genişletilmiş Temsilciler
Kurulu Olağanüstü Toplantısı. Türkiye Spor
Yazarları Derneği Lokali'ndeyapıldı. Top-
lantının açılışında konuşan Basın Konseyi
Başkanı Oktay Ekşi. Basın Vasasfnda ya-
pılmak istenen değışiklıklerle ilgili olarak
Temsilciler Kurulu'nun göriişlerinı almayı
amaçladıklarını sö>ledi. Ekşi. şöyle konuş-
tu: "Siyasi iktidarların yeni hazırükları he-
nüz somut olarak ortaya çıknıış olnıasa da
verilen bilgiler, vayımlanan demeçler. temel
amacın değişmediğini. o nedenle göriişlerin
şu veya bu formül içinde karşımıza çıkaca-
ğınıgöstermekte. İletişimözgürlüğünü ülke-
mizde insanca v aşamanın. saydam bir y öne-
time kav uşmanın ve demokratik sistemin te-
mel koşulu sayan biz gazeteciler, halen esa-
sen kısıtlı bulunan özgürlüklerimizin daha
da sınırlandıntması teşebbüslerine, y asal vo(-
lardan a\ rılmadan. ama her olanağı kulla-
narak karşı çıkacağız, engel olacağız. Çün-
kü biz. halkın gerçekleri öğrenmesinin engel-
lendiği bir üikenin değil, herkesin öğrenebil-
diği bir ülkenin evlatları olarak yaşamak is-
tiyoruz."
Halkın gözü \e kulağı olan basından ra-
hatsız olmamak gerektiğini belirten Türk-iş
Genel Başkanı Bayranı Meral. sivasi ikti-
darların basına kısıtlamalar getirmek yeri-
ne. sorunlannı çözmesi gerektiğini söyledi.
Meral. "Eğer bu yasa çıkacaksa, düşünen.
konuşan bir toplumun duygulan ortadan
kaldırılacaksa, o zaman siz de kıymetli ka-
lemlerinizi çıkanp masaya koyun. Bakalını
hangi siyasi parti o vasayı çıkaracaktır" de-
di.
TlSK Başkanı Refik Baydurda konfede-
rasyon olarak basının hür olmasından yana
olduklarını \e bu konuda basını sonuna ka-
dardestekleyeceUerıni ifade etti.
CHP Ankara Milletvekili YılmazAteşde
yapılması planlanan değişıkliklerde basını
yok etme mantığının yattığını savunarak
" Bu sorun sadece basında çalışanlann değil,
65 mihon insanın sorunudur" dedi.
RTÛK üzman Denetçisi Cüngör Verdeş
kendı adınayaptıginı belirttiğı konuşmasın-
da. Türkiye"de kimsenin demokrasi isteme-
diğini öne sürerek "Başımızı kesmek isti-
yorlarsa bağırsak da çağırsak da bunu
yapacaklar" görüşünü dile getirdi.
bankaların payının büyükolduğuna dikkat çekti.
DSP'nin önergesinde. Bankacılık Yasası'nda
değışıklık yapan kararnamelerin ilgili yetki
yasasının iptal edilmesiyle dayanaksız kaldığına \e
yasal boşluğun sürdüğüne işaret edildi.
Hazırlanacak yasa değişiklıği ıçın öneri
getirilmesini sağlamanın da araştırma ısteminin
amaçlan arasmda olduğunu kaydeden DSP'nin
önergesınde. bankacılık sisteminde gözlenen şu
yasadışı işlemlere dikkat çekildi:
- Bazı bankalann içleri,
bankanın üyesi olduğu grup
şırketlerine Bankalar
Yasası'nın belirlediği
sınırlann çok üstünde ve
teminatsız krediler \erilerek
boşaltılmakta \e grup
şirketleri aracılığı ile de bu
kaynaklar grup ortaklanna.
bazı kişilere
aktanlmaktadır. Önergede
yeralan \e isim verilmeyen
bu örnek, özellıkle
faaliyetleri 1994 yılında
durdurulan TYT Bank'ın
baglı oldugu Lapıs
grubunda yaşandı. Bir
dönem gruba bağlı TYT
Bank ve Dışbank'tan
Lapis'in şırketlerine
aktanlan usulsüz kredilerle
bankalann içı boşaltıldı.
TYT Bank batarken
borçlannı ödemedigi
gerekçesiyle Iş Bankasf nca
Lapis'ten geri alınan
Dışbank'ta genel müdürlük
yapan Devlet Bakanı L'ftık
Söylemez. Maliye
Bakanlığı'nca usulsüzlükle
suçlandı.
- Kamu bankalan ile kamu
ve vakıf ortaklı bankalarca
bazı kişi \e gruplara geri
dönmesi olanaksız rayıf
teminatlı krediler açılmakta.
bu kredilerin bir kısmı da
bu kredilerin verilmesinde
aracılıkedenlere
aktanlmaktadır.
felç haline getirmek düşünülemez" dedi. Demirel. devlet-
mafva-aşıretüçgenindekikaranlıkbaglantılaradeğinirken
de dev let içinde suç işleyenler bulunabileceğini. ancak bu-
nun devlete mal edilmemesi gerektiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Demirel. "Eğer kişilerin işlediği suçu
de\ letc fatura edersek o zaman suçlu serbest kalır. Her gün
devleti suçlu çıkararak biryere varmak mümkün değildir.
Eninde sonunda bir şey beklediğimiz y ine dev lettir. Ne olu-
>orsa kendi sınırlarında. kendi ağırlığınca mütalaa etme-
miz lazım" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı. Ege Çağdaş Eğitim \'akfı Yönetim Ku-
rulu'nu kabulünde. cumhuriyetin en büyük başansının eği-
tim olduğunu söyledi. Demirel. "İlköğretimin 8yıla çıka-
rılnıası kâçınümazdır. Bazı tartışmalar, hür ve demokrat
ülkede olabilecek cinstendir" dedi.
Cumhurbaşkanı Süle\man Demirel, daha sonra Batı
Trakya Türkleri Dayanışma Derneği yöneticilerini kabul
etti. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Türkiye ile Yu-
nanistan arasındaki ilişkilere değinirken "Bugünküçağda
akıllı olan, zora başvurmadan sonınlan diyalogla çözmek-
tir. Lluslararası sorunlar iç siyasete alet edilmemeli"
görüşünü dile getirdi.
CHP'liler, Yüdız Sarayı Dış Karakol Binası önünde basın açıklaması \aptı. (Fotoğraf: MEHMET DEMİRK AY A)
Kültür Bakanlığı'nın 'hukuk dışı' uygulamasına tepkiler sürüyor
6
Miıııarlar Odası hedef seçildi'
İstanbulHaberServisi -Kültür Bakan-
lığı'nın. Mımarlar Odası'nı Yıldız Sara-
\ı Dış Karakol Binası'ndan durdurma
karanna karşın polıs zoruy la çıkartması-
na tepkıler sürü% or. CHP İstanbul Mi1let-
\ekih Mehmet Sevigen. Mımarlar Oda-
sı'nınenaz Kültür Bakanlığı kadarülke-
ve hizmet ettiğini sö\ ledi. Mımar Sinan
Ünnersitesı Mımarlık\e Felsefe Kulüp-
leri. odanın zorla boşaltılmasını topluma
yönelik birgözdağı olarak de-
âerlendırdı.
" CHP Istanbul milletvekılle-
ri \fehmet Sevigen. Ahmet
Güryüz Ketenci. partı meclısı
üyesi Bedri Baykam. İstanbul
İl Başkanı Mehmet Aü Özpo-
latile çeşıtlı ilçe yönetıcılerı-
nin katıldığı basın toplantısıy-
la. Mımarîar Odası'nın "hu-
kukdışı" bir uygulamay la yennden çıka-
nlması protesto edıld'ı. Çe\ık Kuv\et
ekiplen tarafından sanlı durumdakı bina
önünde basın açıklamasını îl Başkanı
Özpolat yaptı. Mımarlar Odası'nın Yıl-
dız Sara\ı Dış Karakol Bınasf ndaki ye-
rinın Kültür Bakanı'nın talimatı ile gasp
edilmesiyle ılgılı gelışrnelerı endişe ile
izledıklennı belirten Özpolat. "Kültür
Bakanlığı,olavın basından,gelinen bu son
noktava kadar hukuku. yargı karartan-
nı tanımadığını göstermiştir" dedı.
Resmı saldırının esas amacının de-
mokratik sivil inisivatıfleri susturmaar-
zusu olduğunu belirten Özpolat. şunîan
söyledi: "BugünkülrürBakanlığı'nıvö-
neten zihniyet. ciddi, çağdaş \e ilerici bir
meslek kuruluşu olan MimarlarOdası'nı
bilerek hedef seçmiştir. Saldınnın geri-
• CHP II Başkanı Özpolat, Mimarlar
Odası'nın Yıîdız Sarayı Dış Karakol
Binası'ndaki yerinin Kültür Bakam'nın
talimatı ile gasp edilmesiyle ilgili
gelişmeleri endişe ile izlediklerini belirtti.
sinde iınar mafyası ve dolavısıvla İstan-
bul'un istenildiği gibi yağmalanma ar/u-
lannın bulunması kuvvetle muhtemeldir.
Çünkü .Mimarlar Odası. çağdaş kentleş-
meye dönük ciddi çalışmaları olan ve ken-
tin yağmalanmasına karşı. anlamlı bir
mücadele içinde bulunan demokratik bir
sivil toplum örgütüdür. Kültür Baka-
nTnınikisecencği vardır: \a buavıbıder-
hal temizlevecek ve hukuk devletinden
özür dileyecek va da istifa edecektir."
Mehmet Se\ ıgen. yaptığı kısa açıkla-
mada. Kültür Bakanlığı'nın yerıni kulla-
nan bırçok kuruluş olmasına karşın Mi-
marlar Odası'nm seçılmesinın anlamlı
olduğunu \ urgulayarak u
Mimarlar Oda-
sı. en az Kültür Bakanlığı kadar bu ülke-
ye hizmetedivor"dedı. Sevıgen. Mimar-
lar Odası'nın yerine dönüşünün muhte-
şem olacağını da sözlerine ek-
ledı. Bedri Baykam ise yaptı-
ğı konuşmada. CHP olarak
haksız uygulamanın basından
berı üstüne gittıklenni belirte-
rek demokratik kitîe örgütlen
v e medyanın el ele vererek sin-
dirme girişimlerine karşı mü-
cadele etmesını ıstedi.
Mımarlar Odası İstanbul
Büyükkent Şube Başkanı Prof. Dr. Cen-
gizEruzun. bütün siyasi partılerden des-
tek beklediklenni \ urgulayarak yargı ka-
rarının. gündüz cesaret edilemediği için
gece çığnendığını söyledi.
Mımar Sınan Üniversitesi Mimarlık
Kulübü ve Felsefe Kulübü. Mimarlar
Odası'nın \erinden çıkanlması ıle ilgili
ortak bir basın açıklaması \apti.
DYP Genel Başkanı Ciller
4
Kimse devleti
yıpratmasın'
• DYP lideri Tansu Çiller, Mesut
Yılmaz'ın Susurluk'taki kazadan siyasi
çıkar elde etmek istediğini söyledi.
Haber Merkezi - Dışiş- miz bu konuda kararlıdır."
lerı Bakanı \e Başbakan
^'ardımcısı Tansu Çiller.
AN'AP Genel Başkanı .Me-
sut Yılmaz'ın. Susurluk ka-
zasını yeni hükümet for-
müllerı yönünde kullan-
mak istediğini. son geliş-
melerin bunu doğruladığı-
nı söyledi.
Türkiye'nin dış düşman-
larının yapamadığın! içeri-
de \apmaya kimsenin gü-
cünün yetmeyeceğini kay-
detti. Çiller "Kimse devleti
v ıpratmaya kalkmasın. Ev-
velaüah onu da hallederiz"
dedı.
İstanbul'dan Bursa'ya
giden Çiller Yenişehir As-
keri Havaalanı'nda basın
toplantısı düzenledı.
Susurluk olayında
AN'AP Genel Başkan'ı Me-
sut Yılmaz'ın 'elinde belge-
ler olduğu'na dair açıkla-
malar yaptığına değinen
Çiller şövie devam etti:
"Bu aşamada ana muha-
lefet partisinin lideri, birye-
ri göstermişrir. Demiştir ki
'Bilgilerim var. belgelerım
v ar." Sonra demiştir ki." Ha-
yırbunlarbendevok. İstan-
bul Emnı>etı'nde var.' İs-
tanbul Emniyeti'ne sorul-
muştur. 'Hayır bizde bö> le
bir şey yok' şeklinde resmi
cevapgelmiştir. "Hayır var'
iddialan devam etmiştir ve
bu çerçevede "baskı vapılı-
vor. konuşturulmuvor' izle-
ninıi kamuoyuna maledil-
miştir. Görülmektedir ki,
her şeyin üzerine cesaretle
gidilmektedir. Hükümeti-
Çiller. \'ılmaz'ın bu olayı
yeni hükümet arayışlanna
götürmek istediğini ifade
ederek. "Bu arada. koalis-
yon ortağımıza koalisyon
kurma gibi teklifler günde-
megelmiştirveolav bizegö-
re açığa çıkmıştır. İlk gün
de sövîedim. Susurluk'taki
trafik kazasından yola çı-
kılmıştır. 'Birarabanın hur-
dasından iktıdar postu çı-
karılmak isteniyor' demiş-
rim. Bütün bunlar açığa
çıkmıştır" dedı.
Sorumlular
cezalandınlnuvor
t
- Bankalann kredi
tahsilatlan, bazı mafya
gruplan vasıtasıyla
yönetımler tehdit edilerek
engellenmekte, harta bu
konularda işlem yaptığı
ögrenilen bazı banka
yönetimlerinden tehdit ile
kredi alınmaktadır.
- Bu tür uygulamalar
nedeniyle Türk bankacılığı
zaman zaman büyük
sorunlar yaşamakta ve
Bankalar Yasası'nın 68.
maddesi uyarınca bazı
bankaların faaliyetlerine
son verilebilmektedir.
Nitekim son yıllarda 7
bankanın faaliyetlerine son
verilmiş. buralarda paralan
bulunan on binlerce tasarruf
sahibi. perişanlık düzeyinde
mağdur olurken olayın
sorumluları hakkında
gerekenler yapılamadığı
gibi. bu şekilde kullanılan
kaynaklann geri dönüşü de
sağlanamamış ya da
enflasyona erittirilmiştır...
Devletin. özellikle tüm
mevduata sınırsız devlet
güvencesi sağlanmasından
sonra bazı bankalarda
sorumsuz davranışların
boyutu daha da artmıştır...
Bankalar üzerinde etkili bir
denetim
gerçekleştirilmemesinin ve
yasaya aykın davrananlar
hakkında da gerekli
yaptınmlann..
uygulanmamasının devletin
bile altmdan kalkmakta
zorlanacağı sonuçlar
doğurması olasılıği
bulunmaktadır. Tartışmaya
getirmek ıstediğımız konu.
Türk bankacılık sisteminde
yasa ve denetim
boşluklanndan yararlanarak
kamu güvencesinde olduğu
varsayılan kaynaklann
yukanda belirtilen usullerle
bazı kişi ve gruplara haksız
olarak aktanlması ve bunun
yükünün de devlet ve hiç
günahı olmayan kişilere
çektirilmesıdır.
V
Hande'nın kardeşi
Barış
dünyaya geldi.
Tüm sevenlerimize duyururuz.
BUKET-MEHMET SERMET
7
Burdur muhabırimiz
GÜLÇÎN ÎLCİ (Bozkurt) ile
İLHAN BOZKURT
evlendiler. Arkadaşuruzı ve eşini fcutJar.
mutluluklar dileriz.
Cumhuriyet çalışanları
'Çatlı Kıbns'ta
sorgu yaptı'
ÖZKANGİJVEN
Susurluk kazasıv la ortaya
çıkan kirli ilişkiler ıle ilgili
yeni bir iddia daha ortava
âtıldı. S.E.. 13 Ekim 1993 ta-
nhinde girtıği Kıbns'ta Gır-
ne'deki polıs merkezınde, In-
terpol tarafından kırmızı bül-
tenle aranan katliam sanığı
Abdullah Çatlı tarafından
sorgulandığını öne sürdü.
S.E.. o gün sorgulayan kişi-
nin Çatlı olduğunu bilmedı-
ğinı. Çatlı'yı. katıldığı birdü-
ğünde çekilen bir \ ideo kase-
tin televızyonlardayayımlan-
masından sonra tanıâını söy-
ledi.
S.E., yaşadıklanna kimse-
yi ınandıramadığını belirte-
rek basından geçenleri anlat-
maya başlıyor: •'Kıbns'ta o
dönemde Sahh Askeroğlu.
askerlik yapmavı reddettiği
için en önemli konu haline
gelmişti. Eşi Rumdu \e asker-
liği reddettiği için mahkeme-
vecıkanlacaktı. Ben de İnsan
Haklan Derneği'nin.aktifol-
masa da bir üyesi\dim ve As-
keroğlu'vla ilgili düzenlenen
bir paneie kahldım."
Lefkoşa'da Ögretmenler
Sendikası binasında gerçek-
leştinlen paneie Itah a. Is\ eç
ve Ingiltere'den gelen insan
haklan örgütiennin üyelerı
de katılır. Daha sonra Salıh
Askeroğlu'naaçılandavanın
duruşmasında vabancı ko-
nuklarla birlikte S.E. de var-
dır mahkeme salonunda. A\ -
rupa'dan gelen heyet. bir sü-
re sonra ülkelenne geri gön-
derilecektir.
S.E.. arka-
daşlarından
Kıbns'ta
birtakım
aızlı ışlerin
döndügünü
duvar. S.E.
adada bası-
nın derde
girmesmın
nedeninı
tam olarak
bilmemekle
birlikte bazı
tahminler
yürütüyor:
"Girdiğim
her ortam-
da Kıbns'ta
kontrgerilla
ile ilgili bir
şey lerduyuvordum. Burada-
ki insanlar her işin altında
Eyüp Zafer Gokbılen'in ol-
duğunu söylüyordu. Ben de
bu kişiyi merak ettim ve ne
vaptığını öğrenmeye çalış-
üm."
Ancak. doyurucu bılgive
sahip olamayan S.E.. bir sü-
re sonra Istanbul'a dönmek
için Girne'deki bir şırketten
uçağını onaylatır. Ancak. dı-
şanda kendisıni bekleyen 2
sivil polıs. S.E.'vibirotomo-
bile bindırerek aynı yerdekı 2
katlı siyasi şubeye getinr.
S.E., şubeye 7 gün boyun-
ca aralıklarİa getirildiğini.
ancak göres lilerin, kendisıni
sorgulayacak kişinin henüz
gelmediğini söylediğini an-
latıvor: "Saat 14.00su^lann-
da, bulunduğum odaya 2 kişi
girdi. Polislerden birinin ismi
Nafi'ydi. Bana bir sıkıntımın
olup ohnadığını sordu. Ben
de 'Pansivona peşin para
ödemıştım. ancak paramı
alamadım. Ben paramı istı-
yorum' dedim hiç düşünme-
den. Aslında amacım para fa-
lan değildi. Ancak iki dakika
sonra paramı getirdiler. Hat-
ta daha sonra pansiyon sahi-
bi. 'sen kimsin. bugüne ka-
dar pansiyonumda kalan
kimseve parasını iade etme-
dim' demiştL"
Polis. odadaki diger kişive
"şef" dive hitap eder. Ve şef.
gözleriyle bir işaret yaparak
polisin dışarı çıkmasını ister.
"Bu adamla baş başa kal-
dık. Üzerinde askeri yeşil bir
üniforma ve belindetabanca-
• insan Haklan
Derneği eski üyesi
S.E., 1993yıhnda
Girne Siyasi
Şube'nin ikinci
katında, belinde
tabanca, üzerinde
askeri üniforma ile
dolaşan ve bir
polisin kendisine
"şef" diye hitap
ettiği Abdullah
Çath'nm kendisini
sorguladığını iddia
etti.
sı vardı. Gözlüklüydü. Be-
nimle çok babacan konuşu-
yordu" diye devam edivor
S.E.. S.E.. Çatlı ile arasındâ
geçen konuşmalan şöyle sı-
ralıyor:
S.E.: Siz kimsınız?
Çatlı: Ben sizin a\ ukatını-
zım.
S.E.: Avukat tutmadım
ben. Ihtıyacım olursa ıstan-
bul'dan getırtebıiırim. Beni
sadece mahkemev ı ızlediğim
ıçın sorguluvorsunuz değil
mi'?
Çatlı: Bakalım sadece
mahkeme mi'.' Evüp Zafer
Gökbilen hakkında ne bili-
yorsun? \'e yapacaksın onu'.'
Neden buraya geldin. Gök-
bilen hakkında ne bıli>or-
sun'1
S.E.: Peki siz benı nıve sor-
guluvorsunuz'.1
Çatlı: Biz sızı koruyoruz.
Kıbnslılaragüvenme. Söyle-
diklerinın hepsıni bıze taşı-
van onlardır. Soracağın bir
şey olursa bıze sûr.
S.E.: Sızı nasil bulacağım.
Çatlı: Biz sızı buluruz.
S.E.: Ama buldunuz. O za-
man sorularıma ce\ap verın
S.E.. kontrgerilla ile ilgılı
sorusuna Çatlı'nın. "İnsan-
lan anlanııvorum" diye kar-
şılık verdıgını ıddıa edivor.
Çatlı, kontrgerilla ile ılgılı
şövie konuşuvor:
"Kontrgerillanın anlamı.
karşı gerilladır. Burada Rum
gerillası var. Herhangi bir ça-
tışma anında onlan püskürt-
mek için kurulan bir karşı ge-
rilladır kontrgerilla. İnsanlar
neden ürkü-
vor bundan
anlamıyo-
rum."
S E.. Çat-
lının bura-
da daha faz-
la konuşa-
mavacakla-
rını sövle-
dıkten son-
ra. kendisine
içinde 800
rakamının
geçtıgi bir
telefon nu-
marasi ver-
dıginısöylü-
yor. Bu nu-
marayı Kıb-
ns gazete-
sınde çalı-
şan arkadaji Ahmet Kahra-
man ile birlikte aradığını, an-
cak "Yanlış numara' denıl-
dıkten sonra kapatıldığını an-
latıyor.
"Istanbul'a döndüğümde
numarayı tekrar aradım, an-
cak telefon iptal edilmişti" di-
ye konuşuyor S.E..
O dönemde görüştüğü kı-
şının Çatlı olduğunu bılme-
diğını söylüyor S.E. ve eklı-
yor:
"Çatlı"vı Çatlı olarak ilk
kez televizyonda vayımlanan
düğün kasetinden tanıdım."
Kıbrıs'ta bir aylık bir ma-
ceradan sonra Istanbul'a dö-
ner S.E.. Gördüklerını. duy-
duklannı herkese anlattığını.
ancak kımsevi ınandıramadı-
ğını söv ler.
tstanbul'ageldiğinden be-
ri telefonlannın dırlendığini
anlatıvor. Telefonunu kapat-
mak ıstemesıne ragmen ka-
patamadıâını iddia edivor
S.E.-
"Gayrettepe'deki Telefon
Müdürlüğü'ne gittinı. Telefo-
numun kapatılması için baş-
vurdum. ancak onlar bana
'Biz sızın telefonunuzu ka-
patamayız dediler. Eve gelen
600 bin liralık telefon fatura-
sını uzun bir süre vatırma-
dını. Daha sonra vatırdım.
.Ancak normaide telefon pa-
rasını vatırmadığınızda belli
bir süre sonra o numara baş-
ka birine verilmesi için ihale-
ve çıkardır. Ancak benimki
aradan iki buçuk sene gectiği
halde kapatılmamıştı. Hâlâ
avnı telefonu kullanrvorum."
Kaniş-Terrier kırma
4 aylık yavrular
0 216 418 31 88
ACI KAYBIMIZ
Merhum Ali Rıza ve Nazime Erem'in kızları.
merhum Adil Gülçur"un eşi, Lamia
Gülçur'un sevgili annesi. Gülçur, Güney.
Horozpınar. Kiper. Kasal. Özpars, Tansu,
Turgut ve Şaylan ailelerinin kıymetli büyüğü
TURANN.
GÜLÇUR
vefat etmiştir. Cenazesi 9 Aralık Pazartesi
(yann) Şişli Camii'nde kılınacak öğle
namazından sonra Zincirlikuyu
Mezarhğı'nda toprağa verilecektir.
AİLESİ