Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 7 KASIM 1996 PERŞEMBE
12 DIZIYAZI
"YABANCI BASIN GOZUYLE
LAIK
CUMHURİYEü
DOĞUYOR
HA2IRLAYAN:
Müminlerin başı
Türkiye'den çıkanldı
• Dışişleri Bakanı İsmet Paşa Ankara'da Millet Meclisi'nde dünkü tartışma sırasında şu açıklamayı yaptı: "Hilafet kaldırılsa da
dinimiz bundan etkilenmeyecektir. İdeallerimiz o kadar yüce ilkelere oturmuştur ki, yöneldiğimiz amaçları halka, subaylara ve
askerlere açıkça söylemekte asla tereddüt etmedik. Hilafeti kaldırma yönündeki kararlılığımızı sonuna kadar götürmeye
kararlıyız ve gereken her türlü önlemi aldık. Istanbul bizim elimizde olacak, çünkü Yunanlılara ve halifeye karşı savaştık. Aynı
çabayı göstermeye devam edersek istanbul kesinlikle bizim elimizden çıkmayacak. Eğer öteki Müslümanlar bize dostluk
* gösterdiyse, bunun nedeni halifenin bizimle olması değil, güçlü olmamızdı." Mustafa Kemal'in, halifenin ailesindeki bayanların
sürgün karamamesinin dışında tutulması yolundaki önerisi sonunda reddedildi. Yasa bir bütün olarak oya sunuldu, kararın
uygulanması için İstanbul Valisi görevlendirildi.
Z
ondra. 4 mart - Halıte
Abdıilnıecid, bu sabah saat
2 de Istanbul'dan ozel bır
trenle kvıçre \e dogru \ola
çıktı Hanımlanndan ıkısı ve
oğlu Faruk kendısıne eşlık edıyordu
İstanbul, 4 mart - Millet Meclısı,
Şer ıve ve Evkat Vekaletı nın
kaldınlmasını ve Dıyanet lşlen
Başkanlığı nın kurulmasını ongoren
onergeyı tartışmjsız kabul ettı
Genelkurma\ Başkanı da artık Bakanlar
Kurulu na uveoiarak katılamayacak
Cumhurbaşkanı saltanat aıle;>ının
mensuplannın surgıın kapsamının
dışında bırakılmasinı isteyen bır
önergeyı Millet Meclısı'ne sundu Ateşlı
tartı^malardan sonra Meclıs. başkanlık
önergesını reddettı \e hılafetın
kaldırılması \e halifenin vesaltanat
aılesının uzaklaştınlması yonunde o>
kullandı
67 sehzade de Turkiye'yi
terk edecek
tstanbul 3 mart - Surgune vollanma
kararı halifevı \e halifenin aılesının \anı
s)ra 32 şehzadev ı ve 3^ prensesı
kapsıvor Millet Meclısı halıfeve
100 000 TL ve >ehzade ıle prenseslere
toplam 200 0(M) TL \ ermey ı. buna
karşıhk bu kışılerın bankadan para
çekmesinı vasaklamavı kararlaştırdı
bununla bırlıkte yanlarında goturduklen
kışısel eşyalan ve muı-evherlen satma
hakkı tanındı Saravlarve şehzadelerın
ıkamet ettıklen konutlar dev lete gerı
donu>or. eskı saray ulusal muzeler
yonetımıne bağlanacak
Hallfe tahttan indirildi
İstanbul. salı- Bu sabah saat 2'de.
İstanbul Valısi ve Enınıyet Genel
Muduru, vanlannda polıs oldugu haljie.
Dolmabahçe Sarav ı nageldılerve
burada halıfeve \urgun karamamesinin
aJtına ımzasını atmasını emrettıler
Bunun uzenne halıfeye tahttan
çekilmesı ve hemen vola çıkmak uzere
hazırlık yapması emredıldı
Abdulmecıd. bır saat sonra yanında ıkı
eşı ve oğlu olduğu halde bır otomobılle
ozel bır trenın tsv ıçre volculugu ıçın
kendısının bekledıgı Çatalta'va
goturuldu Dışışlerı Bakanı İsmet Paşa
Ankara'da Millet Meclisf nde dunku
tartışma sırasında şu açıklamavı vaptı
"Hilafet kaldınlsa da. dinimiz bundan
etkilenmevecektir. İdeallerimiz o kadar
yuce ilkelere otarnıuştur ki, > oneldığımız
amaçlan halka. suba>lara \e askerlere
açıkça soylemekte asla tereddüt etmedik.
Hilafeti kalduma yonundeki
kararlılığımızı sonuna kadar goturmeye
kararlıvız \e gereken her turlu onletni
aldık. İstanbul bızını elimizde olacak,
çunku Yunanlılara \e halıfeye karşı
savaştık. Aynı çabayı gostermeye devanı
edersek. İstanbul kesinlikle bizim
elimizden çıkmavacak. Eğer oteki
Muslunıanlar bize dostluk gosterdhse.
bunun nedeni halifenin bızımle olması
değil. guçlu olmamızdı.1
' Mustafa
Kemal'in. halifenin ailesindeki
ba>anlann surgun karanıamesinın
dışında tutulmasi yolundakı onerısı,
sonunda reddedildi Yasabır butun
olarak o\ a sunuldu kararın
uygulanması ıçın İstanbul Valisi
gore\lendınldı
5 Mart 1924 tarıhlı Daily VM-S 'ten
(Londra 'da y a\ ımlanan gazete)
alınmıştır.
Hindistan daki ettcileri
Hılafetın kaldınlmasi ve halıtenın
Turkıye Buyuk Millet Meclısı
tarafından sınırdişı edılmesı buradakı
Musluman çev relerde buy uk bır
şaşkınlık yarattı Aşirı Muslumanlann
goruşlennı temsıl eden "The Bombay
Chronicle" halifenin geleceğının karara
bağlanacağı bır Dun\a Islam
Konferansı nın toplanmasını talep
fcwa/Me»
edıyor Hılafetın kaldırılması
Hındistandakı sıvasal hareket uzennde
muazzam sonuçlar doğuracak. çunku
hilafet hareketının nıhaı çokuşunu de
kapsıvor
Halife İsviçre'ye doğru yola çıktı
İstanbul 4 mart - Millet Meclısı
tartışma vapmadan Evkaf ve Şer'ıye
Vekâletı'nı kaldırmayı ve kurulan
Dıyanet işlerı Başkanlığfnın
hukumeften çıkartılmasını kararlaştırdı
Meclıs egıtımın bırlığı doğrultusunda
adım attı, bu ıse dınsel okulların
kaldınlması ıle eşanlamlıdır
lstanbuldan bıldınldığıne gore. protokol
gorevlılen ve memurlar sultanın
sarav ını Meclıs karan daha sultana
bıldınlmeden terk ettıler Yanı son halıte
herkes tarafından terk edıldı
Abdulmecıd olaylann gelışımını
sukûnet ıçınde ve soğukkanlılıkla ızledı
Hanedanm butun mensuplannı bır
buyuk aıle toplantisi ıçın bır arava
getırdı Şehzadeler halifenin ve hanedan
aılesının ulkevı Millet Mechsı'nın
karanndan once terk etmesınde ısrarlı
oldular Gonullu olarak tahttan
çekılmeye herzaman kar^ı çıkmı^ olan
halıte, bu >onde karar aldı Turkıye'den
gelen ;>on haberlerden. Abdulmecıd'ın
sanıldıgı gıbı Mısır a değil İsvıçre've
gıtmek uzere Istanbul'dan aynldıgını
oğrenıyoruz
6 Mart 1924 tarihli Vlnformation
(Paris) gazetesmden alınmıştır.
Halifenin yola çıkışı
Halıfe.^anında e^lerınden ıkısi oğlu
prens Omer Faruk Efendi ve kuçuk kızı
oidugu halde dun ak^am, butun gun
bovunca bekletıldığı Çatalca da Sımplon
Ekspresfne bındı halife ve aılesi şımdı
Bern v olunda Ekselanslannın > ola
çıkışı ıle ılgılı genış aynntılar. dun geee
basına dagıtıldı Buvuk Millet
Meclısı nın karan kendısıne teblığ
edıldığınde halife bunu dıkkatle dınledı
ve bır an duşundukten sonra şu vanıtı
v erdı "Siz de \atanın iviliğı ıçın
çalışıvorsunuz. Allah size >ardımcı
oJsun." Halifenin yurdışına
vollanmasının bır anda vapılması buv uk
bır şaşkınhk yarattı ve halk uzennde
olumlu bıretkı u>andırdı Bununla
bırlıkte gazetelerın gosterdıSı dıkkat
goz onune alındığında, kamuovunun
genel eğıhmını olçmek ıçın ımkânların
sınırlı olduğunu sovlemek gerekır Ote
yandan "İstiklâl Mahkemesi"nın çoktan
Ankara'vı terk ettıgı \e Trabzon'da
memnunıvetsızlığın dışa vurulduğu
goiterılenn vapıldığı so>lentılen
dolaşıvor
6 Mart 1924 tarihli The Tımes 'tan
(Londra 'da yayımlanan ve bu\ uk
sermayenin sözcüİuğunu yapan gazete)
alınmıştır.
Halife ve ailesi isvicre'de
Brigue'de
L Onent-E\press yerel saatle ;>aat
18 58"de Bngue Gan nda duruvordu
Bırtelefon bıze halifenin veaılesinın
trende ver aldıöını bıldırdı Bununla
bırlıkte gınş formalıtelen vaklaşık
vanm saatalı>ordu Ve sonunda ızın
Sıon uzennden Bernden geldığı ıçın
L'Onent-Express yoluna devam
edebıldı
Montrea\'de
\anş saatını oğrenır oğrenmez II
Abdulmecıd ın trenden ıneceğı ver olan
Montreux've gıttık Grand Hotel'eve
Holet des 4lpes'e aıt uç otomobıl. gelıp
ıstasvonun onunde park etmıştı Tren
gannda adalet ve polıs departmanında
polıs şefı olan M. Jaquillard vanında
çavuş Pichard ve ozel olarak Lozan'a
gelen beş guvenlık gorev lısı olduğu
halde. guvenlık hızmetını duzenlemek
uzere onlemler alıyorlardı Bolşev ıkler
ne derse desın, konukseverlıgın
kesinlikle boş bır soz olmadığı bu
ulkede polısler eskı halıfenın herhangı
bır tehlıke ıle karşı karşıva kalması soz
konusu olmamasina rağmen. ozellikle
Abdulmecıd ın tıılen gereklı goreceğı
onlemlerı almak ıçın oradavdılar
ı\Iontreux\egeliş
Trenın gelışı garda anons edıldı Gar
neredev se ıssız bır durumdav dı.
valnızca bırkaç komı<er bovdan boya
\olta atıvorlardı. tek bırgazetecı bıle
gorunmuvordu çevrede Bırkaç volcu
orada burada haval meval seçılıyordu O
anda 1836 A nolu vataklı vagonun
bulundugu trenın gensine doğru
voneldık Geleneksel kırmızı fes gıvmış
Turkler trenden ınnıeye ba^lamışlardı ,
bıle Maıestelennın ozel kalem muduru
Salih Keramet Bev 'e doğru v öneldık
Keramet Bev gavet nazık bır bıçımde
yolculuğun kesıntıve uğramadığını ve
olavsız geçtığını belırttı fakat her şe>e
rağmen bu uzun volculuğun eskı
halıfevı sarstığını ve açıkça vorgun
duşurduğunu so> ledı Onunla sohbet
ederken Abdulmecıd trenden ındı
Kendısı de kırmızı fes gıyınmiş olan
eskı halıte nerdevse tumuyle
bevazlaşmış gn sakalı. canlı ve denn
bakışlan dık vuruvuşu ve ozellikle
çevreve vavdığı hava ıle "volunu
şaşırmış" bırı ızienımı verıvordu \aven
ıle gorıışen Jaquıllard a voneldı
Jaquıllard ne ona ne de çevresıne
vonelık herhangı bır tehlıke olmadığını
çok ıv ı bılmesıne rağmen ne gıbı bır
onlem alınmasını ıstedığını sorduğunda,
Abdulmecıd tebessum ederek Fransızca
konuşunca çevresınde bır şaşkınhk
doğdu Kendısıne kantonumuza hoş
geldınız dıven polıs ^eflenne teşekkur
ettı Sonra vagon-lı şırketının ^efıne
yoneldı, onunde defalarca eğılen şefın
omzuna. altını rahatlatmak ısteven bır
ustun babacan tavnyla ve aradakı
mesafey ı kaldırmak ıstercesıne, dostça
bırkaç kez v urdu Abdulmecıd
kadınlarından bın vanında olduğu halde
çıkışa yoneldı, ıkı kadın da arkasından
gelıyordu Her uç kadın da çarşafsizdı.
fakat çevrelerındekı kışılenn, yabancı
kışılerın bakışlanndan rahatsız
olmuşça>ına tedırgındıler Saçlanna
sıvah bırturban sarmışlardı ve tıpkı
Batılılargıbı. sıvah uzun manto
gıymışlerdı. ıçlennden bırı harıç En
vaşlı gorunenı bej bır manto gıvmıştı
Eskı halifenin vanında oğlu ve kızı da
vardı Ozellikle duşkun olduğu kuçuk
kızı daha henuz 12-14 vaşlannda
Sanva çalan. omuzlannın uzenne duşen
kahverengı saçlan bır kurdele ıle
toplanmiştı, başına bej rengı bır başlık
gıvmıştı Eskı halife once onu
otomobıle bındırdı sonra oğlunu da
yanına aldı, aynı otomobıle bındı Ikıncı
otomobıle kadınlar ve bır oda hızmetçısı
bındı
Grand Hotel De Territet'de
Halıfeve eşlık eden şahsıvetler
endışelennı gızlemeve çalışıyorlar ve
sovlu tavırlı ve fizığı ıle dıkkatı çeken
yaşlının çevresıriı şefkatle
kuşatıyorlardı Kadınlara gelınce. onlar.
sıyah mantolan ıçıde. kollanndakı
rengârenk eşarplarla
ve melankolık bakışları ıle Lotf nın bazı
savfalannı ve ozellikle
'Desenchentees'yı anımsatıyorlardı #
Dairesinde
Abdulmecıd daıresıne goturulduğunde
saat 21 4O'ı gostenvordu Ona Grand
Hotel'de bırdızı odaavnlmiştı Ozel
olarak duzenlenen salon, goge
bakıyordu, £skı hahfenıs odaJanna «•
gıden korıdoruri diTfîne geldığimızde
Jaquillanl'ın emırlennı bekleven
guvenlık gorev lılerının yanı sıra
gozumuze bu seçkın konuğun emırlennı
bekleven resepsıyon şefı de ılıştı
Jaquıİlard eskı halıtenın maıvetıne
kabul edıldı Ağır bavullarçıkageldı
Eskı halife ıle sempatık polıs şefı
arasında çok dostça bır Mjhbetın
gelı^tığı dişanva taşan seslerden
anlaşılıyordu Çıkışta eskı halıfeve
sorular sorduk Ilk kez gorduğu. ama
hakkında çok $ev duymuş olduğu bu
ulkede bulunmaktan duvduğu
mutluluğu dıle getırdı Polıs şefının
almak ıstedıgı onlemlen kabullendığını
soyledı Bununla bırlıkte sıvasetle
uğraşmadığı ıçın endrşelenecek bırşeyı
olmadığını hıssettırdı ve bunun
sonucunda katı bır gozetlemeyı yararsız
gorduğunu belırttı
Eski halifenin nhetleri
Eskı halife ozel kalem mudurunun
yardımı ıle, herhangı bırengelle
karşılaşmadan yolculuğun sonunu
getırmış olmaktan duvduğu
menınunıyetı belırttı "O kadar acele
vola çıktım ki. henuz bir şeve karar
vermedim. Nijetlerimi mi sordunuz?
Bilmivorum. Clkenizde mı kalınm yoksa
başka bir yere mı giderim. bilmıyorum.
\olculuk gayet kusursuz koşullarda
gerçekleştı. Şımdiük sov levebilecekJerim
tHinlar." \akıt geı, oldu Eskı halifenin
ve maıyetının yerleşmesı zorunlu bazı
başka duzeniemelere ıhtıyaç gostenyor
Uzatmıyoruz Eskı halifenin bılınen
koşullarda apar topar başlayan uzun bır
yolculuğun yorgunluğunu çıkarmak ıçın
burada bırkaç hafta geçırmesı guçlu
olasılıktır. Abdulmecıd ın bızden
konuksev erlık gormey ı beklemesı
hakkıdır ve her şey daha şımdıden
Türkıve'de unlenen ırmağın kıyısındakı
bu kuçuk kentte huzur ıçınde
dınlenebılecegını gostenyor
8 Mart 1924 tarihli Tribune de
Laussanne'dan (hvıçre'deyayımlanan
gtinluk gazete) alınmıştır.
BİTTİ
Ruanda da tarilıiıı getirdikleri
Ruanda ve Burundı nın ılk sakınlen. Tua olarak ad-
landınlan Pıgmelerdır Mılattan sonra lOOOyıllann-
dan ıtıbaren bolgeve gelmeve ba^lavan Huru kabılele-
n (Bantular) Tuaları yerlerınden uzaklaştınlmış veva
hâkımıvetlen altınaalmı^lardı Daha sonraları 15 ın-
cıyuzvıldan ıtıbaren kuzevden zengın hayvan surule-
nvlegelen Tutsı kabılelerı sa> ılannın azlığına rağmen
bölgede yerle>mı^ Hutu \ e Tualara hâkım olmuş v e bır
kıalıyet kurarak onları vonetmeve başlamı^lardır
1896'da bolgeve ılk Avıupahlar ( Almanlar) geldı-
ğınde Tutsi monarşısi aşağı vukan >ımdıkı Ruanda
ve Burundı topraklannı kapsavan "Ruanda-L rundi"
krallığınıvonetmektevdı AlmanlanngelmesıyleTut-
sı monarşiM Almanya nın somurgesı halıne geldı ve
durum Bırıncı Dun>a Sa\aşı"nın sonuna kadar surdu
I919'da Mılletler Cemıyetı Ruanda-Urundı'vı Bel-
çrıka nın hımavesine buaktı 1959 y ılına kadar, Belçı-
ka Kongosu nun bır parçası olarak kaldı 1959 da so-
murge vonetimıne karşı vapılan devrım sonucu
1960 ta "Ruanda-lrundi Krallıgı" Belçıka Kongo-
su'ndanavnldı 1960"Iarda tum Afrıka daesen bağım-
sızlık ruzgârlanna kapılarak 1961 de Ruanda ve Bu-
rundı avn ıkı cumhunyet olarak bağımsizlıklannı ılan
ettıler Alman ve Belçıka somurgecılığının başlama-
sından gunumuze kadar geçen sureç ıçerısınde Tutsı-
Hutu ılışkısı çeşıtlı nedenlerle. sosval uvuşmazlık se-
vıvesınden. vazgeçılmez bır etnık kın halıne gelmış-
tır Irkçılığın bu toplumlarda sosyolojık analızını vap-
mak tabıı kı burada mumkun degıldır fakat başlıca ne-
denlen arasında şu hususlar belırtılebılır Somurgecı-
lerın geleneksel Hutu-Tutsı toplumsal ılı^kılerının
denge \e ı^levışını doğru anlayamamaları kendıierı-
ne kola>lık sağladığı ıçın, ıktıdan hepellennde tutmuş
oian Tutsı soylulanna somurge yonetımmde onemlı
sorumluluklar vermelerı ve zamanla Tutsılerı -ustun
ırk- gıbı gosterecek yanlış bır tutum ıçınde olmaları
bağımsızlık sonrasında da, Hutulara karşı vaktıyle
vaptıkları haksızlığı telafı etme gavretıyle. Hutuları
gerçekleştırdıklerı katlıamlara rağmen "demokrasi
adına" Tutsılere karşı savunmalan
1994 Nısan-Vlayıs-Hazıran aylan toplu soykınm
olavlarından sonra toplam bır mılyona yakın ınsan
olmu> v e 4-5 mılvon kadan komşu ulkelere goç etmış-
lerdı BuınsanlarhâlaTanzanva Burundı veZaıre'nın
Ruanda ıle sınır bolgelennde acılen multecı kampla-
rında vaşamaktadırlar Çok az savıda Tutsı veva Hutu
bazı Avrupa ıılkelenne sığınma olanağını bulmuştur
Burada da "insan haklan sa\unucusu" Batı ulkelen-
nın genelde sav undukları ılkelerı aslında nufuz bol-
gelerıne gore nasıl degışMk değerlendırdıklennı Ruan-
da orneğı ıle apaçık gormek mumkundür 1991 'de I-
rak tan kaçan kurtlere (veva kaçmavan bolge Kurtle-
nne) kapılarını comertçe açan Amenka Bııeşık Dev-
letlen ve bazı gelışmı^ ulkeler katlıamdan kaçan Ru-
andalıların ıltıca ısteklerıne kesinlikle cevap verme-
mıştır 1994 vazından ben Bırleşmı> Mılletler Mul-
tecıler \ uksek Komıserlığı nın koruma \e vonetımı
altındakı kamplarda vaşavan mılvonlarca Ruandalı
multecı son derece guç şartlar altında yaşamlannı sur-
durmektedırler
Buyuk Goller Bolgesı'ndekı istıkrar çok buvük ol-
çude, halen Burundı'de gelışmekte olan olaylara bağ-
lı bulunmaktadır Bolgedekı Hutu-Tutsı etnık grupla-
nnın ıktıdardengesı, mevcut Ruanda ve Burundı cum-
hurıyetlen sınırlan çerçevesındehalledılemevecek ka-
dar karışık ve zor Ruanda nın çoğunluğu Hutu olan
halkı 3 yıldır komşu ulkelerde multecı kamplannda ya-
şamakta, azınlık Tutsıler ıse boş bır Ruanda"da. ıltıca-
cı Hutulanngen donmesını pek ıstemeden ıktıdarol-
makta. yanı başındakı Burundı'de ıse, azınlık Tutsıler,
hâlâ çoğunluk Hutulara hâkım olmaga çalışmakta,
1994 yazmdan ben 2 mılyon Hutuyu multecı olarak
banndıran Zaıre'nın Runada smınndakı Kıvu eyale-
tınde ıse, sıgınmacı asker ve mılısyenlenn kışkırtılma-
sı bıryandan ZaıredıktatöruGeneral Mobutu'nungıt-
tıkçe za>ıfla>an ıktıdan dığer yandan henuz ulusla-
rarası oneme gelmemış bır ıç savaş başlamış bulun-
makta Kısacası, en ufak bırkıv ılcım bu bolgede, ozel-
lıkleZaıre'dekokludeğışıklıklerenedenolabılır Esa-
sen son olaylar. bu koklu ve kanlı olacak defışıklık-
lenn başlangıcı savılabılır
BİTTİ
* Bııleşmtş MılletlerMultealer YüksekKomıserlı-
ğı 'nın Zaııe dekı Rııanda-Bunmdı ' Operas\ onu es-
kı (1994-1995) go,e\ lısı
ANKARA NOTLARI
MUSTAFA EKMEKÇİ
Yargıtay'da Yaşam
Seçîmle Geçer!
Yargıç guvencesını sağlıklı ırdeleyebılmek ıçın,
Yargıçlar-Savcılar Yuksek Kurulu'nun yapısını ınce-
lemek gerekıyor Yuksek Kurul yedı kışıden oluşu-
yor Bu yedı kışının bakan ıle musteşarçıktıktan son-
ra, kalan uyelerı, Yargıtay ıle Danıştay'dan gelıyor
Uç asıl, uç yedek Yargıtay'dan ıkı asıl ıkı yedek Da-
nıştay'dan, kendı genel kurullannca uç mıslı aday
seçılerek saptanıyor Cumhurbaşkanı bunların ara-
sından ıstedıklerını atıyor Cumhurbaşkanı da, en
yuksek oy alana filan bakmayabılıyor Uygun gor-
duğu uçten bırını atıyor Once, Yargıtay'ın yapısına
bakmak gerekıyor Hangı ortamda ne bıçım bır a-
day seçımı''
Bılenler bılır, bugun Yargıtay, kendı ışlevını buyuk
olçude askıya almış durumda Işlerını ınceleme yar-
gıçlarıyla (tetkık hâkımlerıyle) yurutuyor gıbı bır şey
Yuce Yargıtay a yılda ortalama 240 000-250 000
dava gelır bu davalara bakan, otuz daıre var, bun-
ların 20'sı Hukuk Daıresı 10'u da Ceza Daıresı ilk
derece mahkemelerıyle Yargıtay arasında eskıden
olduğu gıbı ' Istınaf Mahkemelerı benzerı mahke-
meler olmadığı ıçın butun ışlerı buyuk oranda Yar-
gıtay'dan geçer Bundan başka Yargıtay'a, kendf
gorevlerının dışında bırçok gorevler de yuklenmış-
tır Yargıtay yılın buyuk bolumunu seçımlerle geçı-
rır Bunlardan kımılen şoyledır
1 - Yargıçlar-Savcılar Yuksek Kurulu'nun asıl uye-
lerıyle, yedek uyelerının seçımı 2- Kendı daırelerı-
nın dort yılda bır başkanlarının değışımı olur onla-
nn seçımını yapar 3- Yargıtay başkanının seçımı, 4-
Yargıtay başsavcısınm seçımı 5- Uyuşmazlık Mah-
kemesı'nın seçımı 6- Anayasa Mahkemesı'ne gıde-
cek uyelenn seçımı 7- Yuksek Seçım Kurulu seçı-
mı
Seçımlersureklı olduğu ıçın gundemeçı (takvımı)
de bellı Bu durumda. Yargıtay uyelerı, surecın bu-
yuk bolumunu seçımle geçırırler Seçım demek, ay-
nı zamanda bır kulıs çalışması demek değil mıdır''
Abartma sayılmazsa, sureklı olarak Yargıtay'da uy-
gulanan polıtıka, hıçbır partıde yoktur, denılebılır
Bunlar bır yandan bolgecılık esaslarına gore, bır
yandan laıklık ılkesıne daha pek çok esaslar goz
onune alındığında, çok değışık gruplara ayrılmışlar-
dır
Yargıtay'a uye olan bır kışı, ılk ağızda ılenye do-
npk olarak
- Ben buraya geldım, 65 yaşına dek buradayım
Burada uye olarak kalmayıp, hıç olmazsa bıryerte-
re ulaşmalıyım
1
hesabıyla ılenye donuk olarak ılış-
kılerını lyı tutma, butun gruplarla "dırsek temasın-
da" bulunma zorunda kalabılıyor Bunların ıçınde
her şey var, bolgecıler, dıncıler vb de var Tam ku-
lıs ıçın bırçalışmanın, polıtık davranmanın bıçımlen-
mesıne gınyor Yargıtay a gerçekte çok ıdealıst ıl-
kelı kışıler gelıyor, ancak kısa sure ıçınde butun ılış-
kılerını koparmış, o çarkın ıçerısınde ılenye donuk
olarak, "Bana, şu belkı ılerıde bır ış ıçın gerekebı-
lır
1
" dıyenler de çıkmaya başlar
Bunların arasında şunlar da gozlenır Bır yerde
çalışmıştır, dunyalarca çevresı vardır dostları vardır,
onların ışlerıyle ılgılenmek zorunluluğu vardır Bırde
bunlar eklenınce, sureklı olarak bır etkıleşım ıçerı-
sınde bulurlar uyelar.kendılennı. Yanı, arbk Yargı-
tay'dakıçalışmalartömüyle kendı bılımsel yetenek-
lerını yıtınyor, bu tur ılışkıler bırçok ınsanı "al gulum
vergulum" havasında bır çalışmaya surukluyor
Duşununce kışı şaşırıyor Uye 'merhaba' deme-
dığı bır kışının odasına gırıyor, saygılarını sunuyor
- Şu konuda aday oldum, bana oy vermenı nca
edıyorum dıyor
Ayrıca kendısıne gıdılenler bır kez gıtmeyı de ka-
bul etmemekteler Kız evı gıbı nazlanırlar, yanlarına
bırkaç kez gıtme zorunluluğu vardır sankı Aksı hal-
de, anında aleyhte bır ortam hazırianıverır Bır soy-
lentı ama, şoyle anlatılır
Ortan Sungurlu Adalet Bakanı olduktan sonra
Yargıçlar-Savcılar Yuksek Kurulu'na gırıp çıkmaya
başlar Bır ara şoyle der
- Yahu, ben buraya gelmeden once yıllarca polı-
tıka yaptım, ama ben polıtıkayı hıç oğrenememışım
Ben, Yargıçlar-Savcılar Yuksek Kurulu'na gırdıkten
sonra polıtıkayı oğrendım'
Değındığımız gıbı, Yargıtay bu durumuyla sureklı
ılenye donuk olarak, karşılıklı ıletışım, karşılıklı çıkar
ışbırlığı ıçıne gırıyor Boyle olunca da, kurum, ken-
dılığınden çurumeye başlıyor Bu ortam ıçınde se-
çıme gırıyor uyeler, kımlerle ışbırlığı yapacak, kım-
lerden oy ısteyecek'' Hepsı, taa onceden tasarlan-
mış bunların Uç tane uye seçılecek bu ortam ıçın-
de Bu bıçımde değışık ınsanlann çıkarları ıle de
uyuşabılme yeteneğı kazanmış kışıler Kurul'a gırı-
yor Yargıçlık kursusundekı, o sırf hakkı adaletı du-
şunme yeteneğı, buyuk oranda yumuşamış, sıvnlık-;
len torpulenmış, Yargıtay'a gıttıkten sonra, oranın bu
polıtık sayılabılecek kulıs çalışmaları ıçerısınde, bu-
yuk oranda yenı bır bıçımlenmeye gırmış olan ınsan->
larıduşunmekılgınçtır Bunlar her çeşıt gruplarla ış-.
bırlığı yapacak duruma gelıyorlar Bu ortamda seçı-,'
lıp, Yuksek Kurul'a gınyorlar
BUL31ACA SED4T Y4Ş4\4\
7 8 9SOLDANSAĞA:
1/ Hıtıtler ın gelı-
»ınden once Orta
Anadoluda vaşa-
van halk 2/ Muğ-
İa nın bır ılçesı
Agırba>lı uslu 3/
Dans etmeyı mes-
lek edınmış kadın
4/ Zehır Tıcaret
e^vası 5/Halojen- "
ler grubunun dor-
duncu ametalı olan
valın cısım Gü- 8
ze\ oruşlu kuçuk
bır kuş (tl Yapağı-
dan elde edılerek eczacı-
lıktaveparfümendekulla-
nılan sanmtırak renkte bır
yag II Sıcağa ve soğuğa
karşı davanaklılığıkukurt- 3
le arttınlmış kauçuk Es- 4
kıdıideavak 8/"'\eyalnız
kalmada bır vaza — olan
sahıl Lçu^mada gökyu- "
zundebırsuruebabıl' (Ör-
han Velı) Ince bulgur 9/ g
Bır>e>ınsayılabılen, olçu- g
lebılen durumu
V LICARIDAN AŞAĞIVA:
I/MOII bınvılın başlannda Anadolu'nun guneydoğusun-
daveMezopotamyadayaşamışhalk 2/Karnıkrenklı Va-
kupKadn'Karaosmanoğlu'nun bırromanı 3/Canlılan ben-
zerlık ve farklılıklanna gore Mnıflandıran bılım 4/Hıdro-
karbonlardan tureyen orgarrrk bır bıle^ık 5/01um cezası
Bıroğrenımkurumu 6/K.ıl ve kum kanşımı san renklı ve-i
rımlı balçıl<,^Büyukbakraç 7/Bır topluluktaçalışan ınsan-
lann hermrı Bır nota 8/ Renyum elementının sımgesı
Bırrenk fskambıldekı maça rengıne verılen bırbaşİca ad
9/Gemının kaplama tahtalan arasını ustupu ıledoldurup zıft-^
leyerek su geçırmez duruma getırme ışı ,