Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
23KASIM1996 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Bu yılın ilk çeyreğinde ihracatın ithalatı karşılama oranı son 10 yılın en düşük seviyesine indi
Dış ticaret alarm veıiyorVNKARA (Cumhuriyet Bii-
rosı) - Türkıye. 1996 yılının son
ayra girerken, dış ticarette 1994 ba-
şırda yaşanan ekonomik krizın ari-
fesmdeki tabloyu anımsatır geliş-
meler yaşıyor. Gecikmelı olarak
açıklanmakta olan dış ticaret veri-
lerıre göre. bu yılın ilk çeyreğin-
• de ırracatm ithalatı karşılama ora-
nı son 10 vılın en düşük seviyesi-
ne ır.di. îthalatın artış hızı, ihracat
artışının 2.5 katına ulaştı.
Ocak-mart dönemındeki üç ay-
Iık ıhracatın 5 milyar 501.7 milyon
dolar, ithalatın ise 9 milyar 45?
milyon 184 bın dolar düzeyinde
gerçekleştigı bıldirildi.
De\ let Jstatıstik Enstitüsü'nden
(DtE)vapılanaçıkJamayagöre. bu
yılın Ocak-Mart döneminde, ge-
çen yılın aynı dönemıne oranla.
ihracat yüzde 15.7 artarken, itha-
lattaki artış yüzde 37.9'a ulaştı.
Lç ayda. dış ticaret açıği ise ge-
çen yılın aynı dönemine göre yüz-
de 88.4 büyüyerek 2 milyar 97.4
milvon dolardan 3 milvar 951.4
• Gecikmeli olarak açıklanmakta olan
dış ticaret verileri uyannca 1996
yılının Ocak-Mart döneminde 5.5
milyar dolarlık ihracata karşılık 9.4
milyar dolar ithalat gerçekleşti. Aynı
dönemde ihracat yüzde 15.7 artarken,
ithalattaki tırmanış yüzde 37.9'a ulaştı.
Dış ticaret açığı yüzde 88 yükseldi.
İhracat
tthalat
TicAçjğı
Karştlama Oranı fh)
0
Dış ticaret verileri (miiyon $)
vm
1665.9
2473.9
-817.9
66.9
Mart
1996
1999,4
3643.6
1644.2
54.9
Değişim
yüzde
20.7
47.3
101.0
Ocak-Mart
1995
4756.3
6853.7
-2097.3
69.4
Ocak-Mart
1996
5501.7
9453.2
-3951.4
58.2
Değişim
yüzde
15.7
37.9
88.4
milyon dolara yükseldı. ithalatın ih-
racaftan daha fazla artması nede-
niyle. geçen yıl Ocak-Mart döne-
minde yüzde 69.4 olan ihracatın
ithalatı karşılama oranı, buyıl yüz-
de 58.2'ye genledi.
DtE verilerine göre, yüzde
58.2'lik ihracatın ithalatı karşılama
oranı. Ocak-Mart dönemleri itiba-
riyle 1987'den itibaren buyıla ka-
darki süre ıçınde en düşük düzey
oldu. 1987-1995 döneminde, Ocak-
Mart itibanyle ihracatın ithalatı
karştlama oranı, enyüksek yüzde
84.5 ile I989'da. en düşük yüzde
62.2 ile 1993 yılında gerçekleşti.
Ocak-Mart döneminde fınan-
sal kiralama yoluyla yapılan itha-
lat da, geçen yılın aynı dönemine
göre yüzde46.3 azalarak, 86.4 mil-
yon dolardan 46.4 milyon dolara
ındı.
DİE verilerine göre mart ayın-
da, I milyar999.4 milyon dolarlık
ihracat. 3 milyar643.6 milyon do-
larlık da ithalat yapıldı.
Martta. geçen yılın aynı ayına
göre ihracat yüzde 20.7 artarken,
ithalattaki artış yüzde 47.3 oldu. Söz
konusu ayda dış ticaret açığı yüz-
de 101 artarak 1 milyar644.2 mıl-
von dolara vükselırken. ihracatın it-
halatı karşılama oranı yüzde
66.9"dan yüzde 54.9'a ındı. Ocak-
Mart döneminde. geçen yılın aynı
dönemine göre yatınm maddeferi
ithalatı yüzde 71.6 artarak 2 mil-
yar 698.2 milyon dolara, tüketım
maddeleri ithalatı ise yüzde 53.1 ar-
tarak 1 milyar 316.5 milyon dola-
ra vükseldi.
DİE \enlerine göre. üç aylık it-
halat içınde, yatınm maddeleri-
nın payı yüzde22.9'dan 28.5'e, tü-
ketim maddelerinin payı ise yüz-
de 12.5 tlen 13.9"a çıktı.
Bu dönemde hammadde ithala-
tı \üzde 23 artarak. 4 milvar 422
milyon dolardan 5 milyar 438.4
milyon dolara çıktı. Hammadde it-
halatının geçen yıl y üzde 64.4 olan
toplam ithalat içındekı payı. bu
yıl yüzde 57.57'ye genledi.
Yatınm maddeien ithalatı ıçin-
de en fazla ithalat artışı. yüzde 2
bin 380.3 ile hayvancılıkta oldu.
Geçen yıl 3.9 milyon dolar olan
hay\ancılık ithalatı. bu yıl üç ay-
da 99.1 milyon dolara ulaştı.
Tüketım maddeleri ithalatı ise
859.6 milyon dolardan 1 milyar
316.5 milyon dolara çıktı.
DİE venlenne göre, Ocak-Mart
döneminde. AB'ye yapılan ihra-
cat y üzde 9.8 artarak 2 milyar 728.6
milyon dolara vükselırken. aynı
dönemde AB ülkelerinden ithala-
tın yüzde 59.2 artarak 4 milyar
866.5 milyon dolara ulaştığı belır-
lendi.
thracattaki yavaş artış nedeniy-
le AB'nin toplam ihracattaki payı
yüzde 52 2"den yüzde 49.6'ya ge-
rilerken. toplam ithalat içindeki
payı. y üzde 44.6'dan y üzde 51 5"e
çıktı. Geçen yılın Ocak-Mart dö-
neminde. AB'ye 2 milyar 484.2
milyon dolarlık ihracat. bu ülke-
lerden 3 milyar 56.2 milyon dolar-
lık ithalat yapılmışti. Geçen yıl
572 milyon dolar olan AB ile dış
ticarette \enlen açık. bu yıl yüz-
de273.7 büyüyerek2 milvar 137 9
milyon dolara ulaştı.
Ocak-Mart döneminde, OECD
üyesi olmayan ülkelere ihracat yüz-
de 21.6 artarak 2 milyar 126.9 mil-
yon dolara yökseldı. Bu ülkeler-
den ithalat ise. yüzde 15.1 arttı\e
2 milvar 939 milyon dolardüzeyin-
de gerçekleşti.
Yasanın ek geçici maddesindeki 2 yıllık süre sona erdi ve hazırlık bitirilmediği için satış hükmü geçerliliğini yitirdi
Kamu bankalarının satısı hayal olduEkonomi Servisi - Özelleştirme
uygulamalanna 1997 yılında
ağırlık veımeyı hedefleyen
REFAHYOL hükümeti.
Etibank, Denizbank ve Anadolu
Bankası dışında diğer kamu
bankalanna dokunamayacak.
27Kasım 1994 tarihınde
yürürlüğe gıren 4046 sayılı
Özelleştirme Yasası'yla "kamu
bankalarının özelleştirilmesi için
gerekli ha/ırlıkların iki y ıl içinde
tanıamlannıası gerektigini"
hükme bağlayan maddenın
ueçerlılıâi dün sona erdi.
REFAHYOL'un kamu
bankalannı özelleştirebilmesi
için yenı bır yasal dıizenleme
yapması gereğı doğdu.
Özelleştirme îdaresi'nden
alman bilgiye göre söz konusu
sürenın uzatılması ile ilgili
hazırlanan taslak ise halen
Meclis'te beklıyor. Kamu
bankalarının en kısa sürede
özelleştirilecegini ileri süren
REFAHYOUun önünde artık
yasal engel de var. 4046 sayılı
kanuna göre kamu bankalannın
özelleştirilmesi ile ilgili hazırlık
• 4046 sayılı kanunun
geçici ek maddesi. kamu
bankalan ile ilgili
özelleştirme hazırlığının
iki yıl içinde
tamamlanmasını
öngörüyordu ve bu süre
dün doldu.
• Etibank ve ondan
türetilen iki bankanın
dışında, hiçbir bankanın
satışı ile ilgili işlem
başlatılmadığı ve hatta
özelleştirme kapsamına
dahi alınmadığı için.
hükümetin gelecek yıl yeni
bir yasal düzenleme
olmaksızın başka bir kamu
bankasını özelleştirme
olanağı kalmıyor.
çalışmalannın kanunda tanınan
iki yıl içinde yapılamaması bir
yana, kamu bankalan
özelleştirme kapsamına dahi
ahnamadı. Yetkililer kamu
bankalannın özelleştirme
Kamu bankalarının özelleşfirilmesi bir başka bahara kaldı.
çalışmalannın artık söz konusu
yasaya göre yapılamayacagına
dikkat çekerken, özelleştirme
çalışmalarV için yeni t>ir kanun
ya da düzenlemeye gerek
olduğunu dıle getiriyorlar.
Hatırlanacağı üzere
Özelleştirme Kanunu'nun
geçici 3. maddesıyle birlikte
Merkez Bankası, Ziraat
Bankası. Halk Bankası %e
E\ımbank hanç diger kamu
bankalarının özelleştırilmeye
hazırlık işlemleri kanun
yüriirlüge gırdıği tarihten
itibaren, iki yıl içinde
tamamlanması hükmü
getırilmıştı. Buna göre kamu
bankalannın özelleştirilmesi
ıçın yapılması gereken hazırlık
çalışmalannın tamamlanması
için tanınan süre dün sona erdi.
Ancak halen 5 May ıs 1994
tarihınde Yüksek Planlama
Kurulu karan ile
özelleştirılmesine kararverilen
Etibank dışında özelleştirme
kapsamında başka bir kamu
bankası bulunmuyor. Bakanlar
Kurulu kararı ile geçen ay
Etibank'tan olusturulan
Anadolu \e Denizbank
özelleştirme kapsamındaki
Etibank ile birlikte 18 kasımda
ÖİB tarafından blok olarak
satışa çıkanldı. Bugüne kadar
yalnızca Sümerbankın
özdleştirilmesini gerçekleştiren
Özelleştirme tdaresi'nin de
kamu bankalan arasında
Etibank dışında herhangi bir
bankanın özelleştinlmesi için
bır çalışması bulunmuyor.
Özelleştirme Idaresi'nin yakın
dönemde özelleştirme
kapsamına almayı planladığı
kuruluşlar arasında ise hiçbir
kamu bankası yer almıyor.
İSO Meclisi'nde sanayiciler REFAHYOL'u eleştirirken, Yönetim Kurulu Başkanı Hüsamettin Kavi uyardı
6
Yıl somında Türkiye'nin başı ağrıyacak'
İSO Başkanı Kavi.
Ekonomi Servisi - lstanbul Sa-
nayi Odası'nın (İSO) kasım ayı mec-
lıs toplantısında toplam kaltteyöne-
timi ve sanayide kalite konusunu
ele alan sanayiciler. yine REFAH-
YOL hükümetınin yüzünü Doğu'-
ya ve Islam ülkelerine çeviren yak-
laşımını eleştrrdiler. 1996 yılı so-
nunda Türkiye'nin cıddi sorunlarla
karşılaşacağını savunan İSO Yöne-
tim Kurulu Başkanı Hüsamettin
Kavi, Avrupa Bırliği ile ilişkilerde
yetersiz kalındığını ve plansız-prog-
ramsız davranıldığını söyledi. İSO
Meclis üyelennden Atiİla Kuzu-
can ise. Iran Sanayi Bakanlığı yet-
kililennce kendısine ML'SlAD ka-
naiıyla Türkiye ile ortak oda kurma
ginşıminden sözedildiğini bildire-
rek. sanay ıcilen dıkkatli olmaya ça-
ğırdı. ML'SİAD yetkilileri iseaçık-
lamanın yanlış anlamadan kaynak-
landığını savundular.
İSO Yönetim Kurulu Başkanı
Hüsamettin Kavi, mecliste yaptığı
konuşmada. kalite yönetıminin bir
anlayış olduğunu. bu anlayışın yer-
leşebilmesı için de kaliteve inan-
mak gerektigini söyledi.
Kavi. "Kurtlar sofrasında re-
kabet edebilmek içı'n sanay ide ol-
duğu kadar toplumda da kalite
şart" dedı. Kav ı. bu konudakı şikâ-
yetlerinıde dile getırdı "Türkiye,
GB hedefi yerine AB'ye tanı üye-
liği hedefleyip mücadele etseydi
bugün AB'nin Türkiye'ye karşı
yerine getirmediği o sembolik ma-
liyardım yerine daha farklı şey -
ler konuşabilirdik" dıyen Kavi.
1996 sonunda Türkiye'nin çok cıd-
di sorunlarla karşı karşıya kalaca-
ğını söyledi. Hükümetin son kaynak
paketını de eleştiren Kavi. şunlan
söyledi:
"Biz Brükserin 24 genel müdür-
'Bedelsiz' 2. kez Danıştay'a gidiyor
Ali thsan tlkbahar.
Otomotiv Sanayi Derneğı ve Koç
Holding Otomobil Grubu Başkanı Ali
İhsan llkbahar;ağustosayındaçıkan
Bedelsiz İthalat Kararnamesi'nin yurt-
dışındakilerin yanı sıra yurtiçindeki
ki^ılere uygulanmasının iptali için de
ikinci kez Danıştay 'a itirazda buluna-
caklannı belirtti.
Ali İhsan llkbahar. hükümetin be-
delsiz ithalat karanndan sonra yerli üre-
ticileri \e yan sanayicileri hiçe saya-
rak yeni bir kararname çıkarmaküze-
re olduğunu söyledi.
Üçüncü Dünya ülkelerinden yapı-
lan ithalattaki yüzde 30'luk vergiyi,
yüzde 10 "a indırecek olan kararna-
menin Bakanlar Kurulu'nda bekle-
mekte olduğunu ifade eden Ali İhsan
llkbahar. "Hükiimet Güney Kore
firması Hyundai'nin montaj fab-
rikası için bu kararnameyi çıkar-
mak istiyor" diyerek kararnameyi.
yan sanay icileri felakete sürükleyecek
bir karar olarak niteledi.
lüğü ile i\i bir koordinasyon için-
de içli dışlı olacağımıza, vergi af-
(arıyla uğraşıyoruz. Toplam kali-
te anlayışında «öre\ vardır, yelki
vardır. sorumluluk \ardır, dene-
tim vardır. Haksız rekabete \ol
açacak uy gulamalara yer yoktur.
V'ergisini ödeyen dürüst mükelle-
fi mi koruyacağız, yoksa sistem
dışında kaİmayı adet haline ge-
tirmiş olanları mı?"
Toplantıyadavetlı olarak katılan
Netaş Genel Müdürü Tanju Argun
da toplam kalite yönetiminın bır ya-
şam bıçimi olduğunu belirterek. ka-
lıteyi yakalamak için bütün üretıci
güçlerin alınan kararlara dahil edil-
mesı gerektiğını söyledi.
İSCİNİN EVRENtVDEN
ŞÜKRAN SONER
Özelleştirilen Güvenlik
Çiller'in ilk sivrilmeye başladığı günlerde,
kendisini yakından tanıyan Boğazıçili arkadaşlannın
"Istedığini elde etmek için yapmayacağı yoktur"
tanımlamasının tam bilincine varamamış,
doyumsuzluğunun ne boyutlara varabileceğini
düşünememışız.
Çiller ve çevresi, yeri geldi mi önlerinin
kesilmesinden yeterince özelleştirme yapama-
maktan yakınırlar. Gözlerıni toprak doyursun.
Özelleştirmenın mimarı ülkelerin hangisınde devletin
silahlı savunma gücü boyiesine özelleştırilebılmiştir?
Çiller bir kolu ile Sedat Bucak'ın kımliğınde
aşiretleri, diğer kolu ile Abdullah ÇatJı'nın kimliğinde
ülkücü tosunları bağr/na basıyor. Devletin
güvenliğini, özelleştirilmış güçlere teslim ettiklerini
ilan ediyor. Dahası toplumdan bunun onaylanmasını
istiyor.
Dünyanın birçok yerinde, kimi çirkin işlerin
sorumluluğundan devleti uzak tutma adına, devlet
güçlerinin yanında yasadışı örgütlere başvurulduğu,
güvenliğin özel durumlarla sınırlı özelleştirildiği
olaylar yaşanmakta. Ancak devlet güvenliğinin
böylesine özelleştırilmesınin, yasadışı suç örgütlerine
teslim edilmesinin resmen savunulduğu bir başka
örneğının yaşandığını bılmıyor, yaşanabileceğine
de inanmak ıstemiyorum.
Çiller'e, onun dediklerını onaylamakla,
papağanlığını yapmakla sorumlu DYP'lilere, faili
meçhuller, çeşıtli katilamların sanığı olmak, mafya
ilişkileri, uyuşturucu kaçakçılığı sabıkaları.. vız
geliyor. "Millet uğruna, ülkeuğrvna, devlet uğruna
kurşun atan ya da yiyen herzaman saygıyla anılır;
onlar şereflidirler" fetvası veriliyor.
Eh zaten ülkücü tosunlarda hep "Kendimiziçin
bir şey istıyorsak namerdiz. Ne yaptıksa vatan,
millet, devlet aşkına yaptık" diyorlar.
Türkeş'ten Yazıcıoğlu'na, Ağca'ya kadar
uzanan bir halkada, ülkücülüğü yol seçmiş,
kendilerini "devlete, milleteadadıklannı" söyleyen
çok sayıda eski, yeni ülkücünün. biraz panik, biraz
da haksızlığa uğradıklan duygusu içinde söyledikleri,
anlattıklan ise Çiller'in bizden "saygıyla, şerefle"
anmamızı istediklerinin, devlet adına neleryapmış
oldukları ve hâlâ da yapmak ıstedikleri hakkında
yeterince kanıt sunuyor.
Eski MİT üst görevlileri bile televizyonlara çıkıp
işsizliğin kol gezdıği, açlığın egemen olduğu
Güneydogu'da, aştretlerin binlerce üyesıne "korucu"
sıfatı ile büyük paralar akıtılmasmın, çok büyük
ölçülere varan silah gücünün verilmesinin, barış
açısından tek başına çok büyük sakınca haline
dönüştüğünü anlatmayaçalışıyorlar. Kürt sorununun
çözümlenmesi, Güneydogu'da barışın
sağlanmasının, bu türden örgütlenmelerin çıkarları
ile çatıştığını, sonuç olarak bu güçlerin çözümü
engelleyecek eylemler ıçınde olacaklarını, çok
tehlikeli bir büyük güç haline geldiklerini açıklıyorlar.
Daha cesur olabilenler, halka yönelık terör,
düşmanlık, savaş kışkırtıcılığının, uyuşturucuya
kadar uzanan her tür kaçakçılığın, kirli iş\er ve
cinayetlerın bu gızli yasadışı, devlet içinde devlet
olmuş örgütlenmelerle ilişkilerini çeşitli örneklerle
anlatıyorlar.
Çok daha ilginci, en çok belge ve suç örgütlen-
melerine kanıt, ünlü ülkücü liderlerin
açıklamalarından çıkıyor. Dışlanmak, harcanmak
istenmenin öfkesi ve panığinde, postlarını ucuza
satmayacaklarını duyurmanın telaşında bol bol
konuşuyorlar.
Şu trajikomikliğe bakın ki Mesut Yılmaz
kendisine saldırı sırasında tek kelime Türkçe
konuşmayan, sadece mınldanan kişinin biryabancı
tetikçi olabileceği mantığını yürütürken, 40 kadar
ülkücü, pek çok yasa dışı eyleme bulaşık kışi,
"Ben yaptım" diye kendi kendisı için ihbarda
bulunuyor. Çatlı'dan hesap sormaya kalkışmasının,
süper kamyon çarpması ile patlayan çıbandan
akan cerahati temizleme eğiliminın bedelinin çok
ağır olacağı uluorta ilan edilıyor.
Mesut Yılmaz'ın burnunda patlayan yumrukla
uluorta bir ulus tehdit edilip şantajla sindirilmek,
susturulmak isteniyor. 60 küsur milyon insana
birden "Özelleştirilmiş güvenlik güçlerine, devlet
içindekiyasadışı örgütlenmeye, işlenen cinayetlere,
kirli işlere ve büyük çıkarlara.. karşı çıkmaya
kalkarsanız, devletin güvenliğinin yasal devlet
güçlerine teslim edileceği bir düzen için savaşım
vermeye çalışırsanızsizın ıçın iyiolmaz. Gözünüzün
yaşına bakmayız..." deniliyor.
Çiller-'in, Bucak'ın. ölen Çath'da simgeleşen
ülkücü tosunlann bu şantajlarına koskoca bir
devlet, 60 küsur milyon ınsan boyun eğecek mi?
Güvenlik güçlerinin böylesi özelleştirifmesine izin
verilecek mi?
YÜRTİÇİ-NDE VE D1ŞINDA TA1NIT1LACAK
Bedelsiz ithalatta
reklam kampanyası
!• Bedelsiz ithalata ilginin arttınlması amacıyla
. ;başlatılan reklam çalışmalan gazete, TV, broşür,
afiş ve bilboardları kapsıyor. Reklam
kampanyasının bütçesinin 200 milyar lira olarak
;öngörüldüğü belirtiliyor.
Ekonomi Senisi -
REFAHYOL hükümeti,
bedelsiz otomobil ithalatında
beklediği ılgiyi bulamayınca
büyük bır reklam kampanyası
başlattı. Yurtdışında yaşayan
Türkler ve yurtiçindeki döviz
tasarrufu sahıplerinden
kullanılmış otomobil ve
makıne ithalatı hakkı için
bugüne kadar Ziraat
Bankasf na toplam 3 bın
civannda 50 bın marklık hesap
açıldı.
Bırinci Kaynak Paketi'nin
açıklanmasının ardından
başlayan kararla. şımdiye
kadar ancak 162 milyon mark
toplanabildi.
Bedelsiz ithalata ilginin
arttınlması amacıyla başlatılan
reklam çalışmalan gazete. TV
broşür. afîş ve bilboardlan
kapsıyor.
Reklam kampanyasının
bütçesinin 200 milyar lira
olarak öngörüldüğü
belirtiliyor.
Yurtiçı ve yurtdışı olmak üzere
iki koldan yürürülen reklam
çalışmalan 15gün devam
edecek. Reklamlar Türkiye'de
dergi ve radyolar dışında
gazete ve televizyon
kanallannda yer alacak. Aynca
gazetelerin Avrupa
baskılanyla da anlaşmalar
yapıldı. Reklamlar ise tüm
ulusal televizyon kanallannda
yayımlanacak.
Almanya ağırlıkh
Yetkililer. yurtdışındakı
reklam çalışmalannda
Almanya'ya ağırlık verildiğini
fakat gazetelerin Avrupa
baskılan ve televizyon
yayınlannın uyduyla
izlenebilırliği nedeniyle
Avrupa'da yaşayan bütün
Türklere ulaşacaklannı ümit
ettiklerini ifade ediyorlar.
Aynca Ziraat Bankası'nın
yurtdışı temsilciliklerinde de
broşür ve afişlerle tanıtımlar
yapıldığı belirtiliyor.
Ekmek 66 yıl içinde
1.5 milyon kat zamlandı
Otomobiralmak ıstıyorsanız.
—*-—Esbank'a ğelın!
tSTANBUL (AA) - tstanbul'da
özellıkle dar gelirli sofralarının baş
tacı olan ekmeğin fiyatı tane olarak
66 yıl içinde 300 bin kat. kılogram
bazında ise yaklaşık 1.5 milyon kat
yükseldı.
Fınncılara yönelik olarak hazırla-
nan 'Ekmek' adlı aylık dergıde yer
alan verilere göre kenrte 1930 yılın-
da 1282 gram olarak tüketıcıye su-
nulan ekmek. sadece 6 kuruştan sa-
tılıyordu.
Günümüzde ise satış fiyatı tane
bazında 300 bın kat artan, gramajı ise
yaklaşık 5 te bırin altınadüşürülen ek-
mek. kentın büyük bölümünde tüke-
ticiye 18 bin liradan ulaşıyor. Ekme-
ğin fiy atındakı artış kılogram bazın-
da değerlendinldiğinde ise 66 y ıl ön-
cesınin yaklaşık 1.5 milyon katını
buluyor.
Bıîarada 1941 yılından 1959yılı-
na kadar geçen 18 yıl içinde ekme-
ğe hıç zam yapılmaması da günü-
müz ınsanı için inanılması zor bır
olay. Ekmekte son ıstikrarlı dönem.
1960-1970 yılında ise ekmek-lira'ile
tanıştı ve 400 gram ekmek 1 liradan
satılmaya başlandı. Bu tarihten iti-
baren ekmek. hemen her y 11 hatta ba-
zen yılda üç kez zamlandı.
Istanbul'da birsüredir 18 bin lira-
dan satılan 250 gram ekmeğin fiya-
tı, hükümetin isîemi doğruîtusunda
bazı fmnlarda 15 bin lıraya düşürü-
lürken. fınncılann büy ük çoğunluğu
maliyetı kurtarmadığı gerekçesıyle
îndirimde gramaj oyunu
CENGİZ DEMİREL
SİNOP- Başbakan Necmettin
Erbakan Sinopluların ekmeğıy-
leoynadı. Sınop'ta dün sabaha ka-
dar 400 gr. ekmek 20 bın liradan
satılırken fınncılar. kendi aralann-
da aldıklan bir kararla ekmek fi-
yatını 15 bın liraya. gramını da
250"ye düşürdüler Böylece Si-
noplulardüne kadar kilosunu 50
bın liradan yedikleri ekmeğı 60
bin liradan yemeye başladılar.
Fınncılar "Başbakan dedi, biz
yapük" şeklinde bır savunmaya sa-
nlırken Sinop Esnaf ve Sanatkâr-
lar Odası ise yetkinın kendilerin-
de olduğunu hatırlatarak 400 gr ek-
meğın 20 bin liradan satışına de-
vam için valilik ve belediyeyey a-
zı gönderdiklerıni söylüyor
Erbakan'ın bir süre önce "Tüm
yurtta ekmek 15 bin lira olacak"
şeklmdeki tutumunun. başkasın-
da olan yetkinin hukuk dışı kullanımı olduğu ortaya çıktı. 507 Sayılı Es-
naf veSanatkârlarKanunu uyannca illerde fiyat belırleme yetkisı Esnaf
ve Sanatkârlar Odaları Birliğı'nde bulunuyor. 507 sayılı yasaya ilişkın
Sanayı ve Ticaret Bakanlığf nın 11.6.1991 tarihınde hazırladığı yönet-
meliğın ikinci kısım 4. maddesi fiyatlann odalarca hazırlandıktan son-
ra odanın baglı bulundtığtı Başkanlar Kurulu'nun onayı ile fiyat tarife-
sinın yürürlüğe gıreceğıni hükme bağlıyor.
Başbakan, Sinop Beledivesi \e fi-
yat belirleme yetkisi olan esnaf
odasını karşı karşıya getirdi.
Dûşlediğiniz otomobile Esbank Express Taşıt Kredisi ile kavuşun.
Uygun ödeme koşullanndan siz de yararlanın.
üfet
3 a y
3S2.4D.2i;
6 a y
220.4312»
KtadMTMoı
9 ay
1S4.2S4.59S
tT«tariun(3
12 ay
137.02151)9
.000.000.»
18 ay
115.739.675
24 ay
1M.4&2N
Ayrıntılı bılgı Esbank Bıreysel Kredıler Bölûmû ((0212) 243 25 49] ve tüm Esbank şubelerınde.