23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
22KASIM1996CUMA CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 Yeni bir yönetmeni haberleyen, son yıllann en başanlı Türk filmlerinden biri gösteriliyor Gerçek, çoğu kez hayali aşar... İşsız. çulsuz. ailesiz. e\ siz- barksız bır gariban adembaba Mahzun (Ahmet Lğurlu). Balıkçılara takılan. hem sulu- dan hem kurudan giden Reis'in (Tuncel Kurtiz,kol kanatgerdiği. çarptığı sokak köpeğini anında teda\i ettirmek üzere havvan hastanesine görürecek kadar in- san, parasız-pulsuz. feci voksul. ama ko- caman yürekli bir Rumelıhisan kloşarı. Sandal ya da inşaatlarda. gökyüzündeki yıldızlan sayarak uyuyan. kuru ekmeğe talim eden. Reis'in sayesinde adamdan "sayılan. rakılı-konyaklı arkadaş muhab- betlerınden nasiplenen, kadınsız bu vı- tik sokak çocuğunun belirgin özeliiğiy- se. zaman zaman nükseden araba mera- kı ve tutkusu. N'e zaman bu teknoloji se\dası ve bi- razcık sınıf atlama hev esi depreşse ya da şoğuktan koaınmak istese araba çalıvor Mahzun. Mercedes ya da belediye oto- büsü olsun fark etmez! Caddelerde dile- diğince fink atıp iliğini kemigini güzel- ce ısıttıktan sonra aldığı yere park edı- yor. gecelediğı otomobili genelde. Bu özelligiyle mimü Mahzun"u polis de sık sık karakola çekip falakalayarak ağırlıvor. zırt pırt. Çe\resinde yaşanan- ların "Hem içinde hem de dışında"ki. kahveciyebirikmiş yüklüçay borcundan polis dayağı ve sorgulamasına kadar. onu kuşatan zorlu koşullan çoktan "aşmış". adı otomobil hırsızına çıknuş. -.ıcak. ara- ba gezisi önerisini reddederek geceledi- ği kavıkta. muşamba altında. şoğuktan donmuş arkadaşı San'nın ölümüyle de •perişan olmuş. Rumelıhisarlı gariban Mahzun. \ ine de hayata sıkı sıkıya bağ- iı. onca yoksulluğa eziyete. kara kış a\ a- zına. polis baskısına. yersiz-vurtsuzluğa ve sevgisizliğe karşın. Rumelihisarlı gariban Mahzun Günün binnde. Irarı 'ın. Cumbaba De- mirel'e hediye eitıği. tıpkı Fatih Sultan Alehmet dönemindeki gıbi salınıp ge- zınsinlerdive Hisar'ın içinde sergilenen tavuskuşlannı kaleye gırip görmek istı- yor Mahzun. bir TV ekibinın Rumelıhı- san'ndakı çekimlerine tanık oiunca. Çünkü Osmanlı'da iviliğin timsali, bofluk-bereketin simgesi olagelmiş ta- vuskuşu. Mahzun için de kucağına alıp jcaçırarak doyasıya seveceği. sıkı sıkı sa- nlacağı. erişemediği güzelliklerin sem- bolii. bir bakıma. Olanaksızlıklar gere- ği. bırtavuskuşuçekimleriyleidareedil- miş bu tavuskuşu motifinın öyküye us- taca yedirildiği **Tabutta Rö\aşata w da e- sas güzellık. kahvede hep v alnız takılan. bir yerlere dalıp gitmiş. süreklı uçuşta- ki. saydam. "canki kız"la gelen aşk. Dizboyu yoksulluğun. çürümüşlüğün Tabutta Rövasata Yönetmen, Senaryo: Derviş Zaim/ Kamera: Mustafa Kuşçu / Müzik: Baba Zula, Yansımalar/Montaj: Mustafa Preşeva, Ses: Atilla Ertüz/ Oyuncular: Ahmet Uğurlu, Tuncel Kurtiz, Ayşen Aydemir, Fuat Onan, Şerif Erol, Ahmet Çadırcı, Nadir Güler, Hasan Uzma, Figen Evren/ 1996 (İFR), Şişli Kent, Beyoğlu Atlas, Bakırköy Avşar, Kadıköy As sinemalarında. G tehlıkeli sulannda bata çıka. zikzaklar çizerek seyreden Mahzunumuz. eroin bağımlısı kıza (Ayşen A>demir) gönül düşürünce görün seyreylevin neler olu- yor? Reis'in arka çıkmasıvla kahvenin tuvaletine bakma ışinı üstlenerek rahatı bozulan otuzbirci. genç garsonun düş- manca tavırlanna maruz kalsa da niha- yetdam altında uyuvabileceği birmekâ- na kavuşan, eroın bulup almak için be- denini satan ve Mahzun'un ilgisini sö- müren. i\ ice ruh ha- linegeçmişbeyazcı kıza odasını da açan. karşılıksiz bir se\danın yüreğinde fırtınalar estirdiği. sürekli sınırlarda. kıpır kıpır içe dönük yaşayan. Rumelihi- sarı ayakta takımın- dan. toplum dışı uç- ^ ^ — ^ ~ ^ - ^ ^ — beyi kahranıanızın. bir akşam \akti Ze- kı'nin kah\esinde. arkadaşlannca izle- nen televizvon haberlerıne konu olma- M>la. makul bır finale bağlanıyor Mah- zun'un hüzünlü öyküsü. En zorlu koşullara bile gıkı çıkmadan göğüs gererek altta kalanın canının çık- tığı ^u hayat mücadelesinde ayakta kal- maya. bir verlere tutunmaya çalışarak herdaimdirenenbirgaribanın hikâyesi- nı göriintüle>en ve ilk bakışta konusuy- la birebir örtüşen adıvla ilgı çeken "Ta- hutta Rövaşata" (futbola aşına olmav an- ların pek bılemeveceğı rövasata terimi. kaleve arkası dönükken >ere paralel bi- çimde yapılan. ayak topunun en zor ha- reketlerinden. makaslama vuruşu ifade eder) sinemamızı giderek iy ice ?.anp sar- malamış bütün olumsuzluklara karşı. beylik bir yakıştırmacayla. hatırı sayılır cınsten.okkalı bir rövaşata çekıvor. baş- tan belirtmek gerekırse. Boğaziçi ahalisine dahil olalıberi. uzun yıllardır vaşamımızda özel bir ve- re sahip. çoğu esrik anının kaynağı. züm- riidüankalann bannağı. yemveşil. mav ma\ı. ha\adar bir cennet köşesı divebi- leceöimiz, aüzelim Rumelilıi^arı >em- erçekle kurmacayı ustalıkla kaynaştırarak, amatör şevki ve yürütme azmiyle etkileyici bir profesyonel filme dönüştürülmüş, dayanışma içinde kotarılmış, ayrıksı bir film... tınde geçen \e kahramanlan. (bızım de tanıdığımız) kınıi eskı Hi;.arlılardan e^inlenilmiş "Tabutta Rinaşata," ger- çekle kurnıavaea\ ı uMalıkla kav na^tıran. acemi i>ı bır ilk filmden beklenme>ecek olgunluktaki. amatör ^e\kı \e vürütme azmi\ le etkileyici bir profesyonel çalış- maya dönüştürülmü^. son derece sinırlı olanakların sonuııa dek zorlandığı. el- birlığijle. daNanı^ma içinde kotarılmı»., sıradışi bir film. Rumelihisan'nda. denizkıyısındakio bi?im gençliğimizın uautulnıaz Ali Ba- ba K.ahvesi'nin,köşedönmezihnıvetınin pompalandığı.Özalyıllarındabetonla^a- rak bugünkü gıcık halini aldığı Deniz Çay Bahçesi. özel bir restoranda çe\ril- mi^. eski Hisar iskelesinin vanıba^ında- ki biifev le. ~hava,su,ateş\ealkole" iman eden. bitirimsı. avlak. ;>emt delikanlıla- rınıngüzel ha\alardademlendiğiaçıkha- \a nıuhabbet ycri \b gibi tanıdıT; nıekân- larda çekilmis bu filmin. siııemamıza ve- nı \e yetenekh genç bir yönetmeni ka- zandırdığı ileri siirülebilir rahatlıkla. 1992 \unus NadiÖdülü'nü almı^ ~Ares Harikalar Di>annda~ adlı bir romanı da bulunan DenişZaim'invazıpyönettiği, ı ^ ^ _ ^ _ Tuncel Kurtiz'le ^~"~"^~~~~^^~ Ahmet Uğur- lu'nun dışında amatör ovuncula- nn rol aldığı film, neyi. nasıl anlata- cağına kafa yor- muş, sağlam bir senaryodan çekil- miş. "kanlı canlı" •^—^—^——^ bir film. Malzeme- sınıya^adıklarından.günümüzünolayla- rından bulup çıkaran. gözlemlerine \a$- lanan \ e kamera^ını "sokağın renkli mal- /emesine" çe\ iren Der\ iş Zaım. 40 > ıl- lık dene\imîi bır yönetmen gibı kahra- manlannı ilk varım .saatte tanıtıpdrama- tik yapının çatısını çatarak Mahzun'un mücadelesindeki köşetaşı ilişkilcrin dü- ğümlennı iist üste atnor. ritmık, derin bir müzik oliğinde girdiğimiz fılmde. Dı\aloglann kulak tırmalamadığı. Şe- nolFiliz-Birol\'a>la'nın ^ansımaları'şla Bab-ı Esrar'ı \e Baba Zula'ni4»^asa\\uf tınılı. der\ış müziğiyle uyumlu. \alın. abartmaMZ. gerçekçi bir anlatımın öne çıktığı. ölçülü-bıçili çerçevelere sığdınl- mı^. parlak görüntii (Mustafa Kuşçu) ve işle\ sel bir montaj (Mustafa Preşeva) ça- lışmasıyla bezeli. gerçeği olanca sadeli- ğiyle yansıtan "Tabutta Rövaşataw aynn- tıları savsaklamayan. nesnel. dengeli \e mekânı- dekoru iyi değerlendiren. ger- çekçi yaklaşımıvla baştan sona göz dol- duruyor. gösteri^e kaçmaksızın ya da u- cuz numaralara ba^vurmaksızın. AntaKa'dan 4 altın portakal En ınanılmaz. fantastik sahnelerde bi- le "sahiciliğinr yitirmeyen bu insancıl. sıcak ve gerçekçi film. sinemamızda ta- ze birsoluk kuşkusuz. Hâlâ çürümemış, yozlaşmamış kimi değerleri de barındı- ran. yüreğe seslenen bu gerçekçi ilk film denemesi. kimı gereksiz tekrarlanna. Reis'in başıboş kalmış. ekmek teknesi- nin, Bebek açığındaki fenere çarpması gibi biraz hafif kaçmış bazı sahnelerine karşın. seyre. ılgiye ve alkışa değer. "is- tisnai" bir yapıt gerçekten. Mahzun rolünü üstüne cuk oturtmuş Ahmet Lğurlu'dan baba Tuncel Kurtiz'e. kriz halinde Mahzun'a sığınan eroin ba- ğımlısı kızdaki Ayşen Aydemir'e \e tüm öteki oyunculanna kadar herke;>in kut- lanması gereken bu imece usulü. özve- riylegerçekleştirilmiş, avnksı filme, bü- tün sinemaseverlerin sahıp çıkması ge- rekir sanırız. Der\ ıs.'ın fikri neyze zikri de o muymuş. bır görün seyreyleyin ba- kalım... Gerçeğin giderek hayali aştığı "Tabut- ta Rövasata". Antalya'dan aldığı (en i\ i film, senaryo, erkek oyuncu ve montaj) Altın Portakallann boşuna \erilmediğini örnekleyen. şa^ırtıcı. özgün ve ilginç bir ilk film denemesi özetle. Y E N İ B A Ş L A Y A N L A R KURTLARŞEHRİrLos Angeles polis örgütünde göre\ yapan polislerden dördü. İ950'li yıllann ba- şında dört kışilik bir ekip kurar \e kendilerine - Şap- kahlar Ekibi' (Hat Squad) adını verirler. Ancak ılkba- kışta sıradan bir soruşturma gibi görünen bir cinayet so- ruşrurmasının kendi içlerin- den birine yönelmesiyle du- rum değişmeye başlar. 'Şapkalılar' artık organize suç örgütlerinden bile çok daha büyük boyutlarda bir şüç odağıvla mücadele et- mek zorundadırlar. Bu mü- cadelenin sonunda ekibin <lannadağın olma tehlikesı (Şrtaya çıkar. îlk filmı 'On- te VVere V\arriors' ile ulus- Iararası çapta başarı kaza- nan Lee Tamahori'nin yö- öetmenliğini üstlendiği fil- minbaşrollerindeNickNol- te, Melanie Griffîth, Chazz Palmieri, Chris Penn \er alı- yor. Görünrü yönetmenliği ise iki Oscar ödüllü Haskcll \Vexlerin. , PHENOMENON: Har- Inon adındaki küçük kasa- bada vaşayan George Mal- je> (John Travolta) iyi bir İnsan. iyi bir oto tamircisi ve güvenilir bir arkadaştır. y ıllar yılı bu özellikleri ser- ğileyen George. 37. >aşgü- pünde birdenbire değişme- ye başlar. Meydana gelen olağanüstü bır durum sonu- cunda George'un o sıradan görünen hayatında esraren- ğız birtakım dönüşümler Ansızın öğrenmeye karşı önlenemez derecede büyük biraçlıkduyan George. san- ki tüm evrenin bütün bilgi- lerini ve güzelliklerini ka\- favıp anlamaya istek duyar. Ancak George'un bir anda ulaştığı bu olağanüstü be- yinsel güçten endişe du>- ma\a başlayan eski arka- daşlan ondan uzaklaşmaya başlarlar... Bir Touchstones vapımı olan 'Phenomenon'u John Turteltaub \önetti. Senar- \osunu Gerald Di Pegoyaz- dı. Barbara Boyle ıle Mic- hael Taylor ise prodüktör- lükleri üstlendiler. Filmde George Malley'i canlandıran Tra\ oita. şun'la- rı sövlüvor: "Toplumlarda zeki insanlara genelh'kle so- ğuk \e hesaplı bir biçimde yaklaşılır. Bu nimde zekâ ka\ ranıına daha farklı >ak- laşılıyor". SLEEPERS: 1960'ların ortasında Neu York Hud- son ırmağına uzanan cadde- lerınde bü\üven 4 çocuk için Hell's k'itchen kargaşay- la vönetilen bır masumiyet bölgesiydi. Rahipler \ e gangsterlerın yol göstericilığı eşligınde keviflı \azlar geçirmektey- diler. Kutsal bir sos\ al kural belleklerine kazınmıştı: 'Komşulara karşı \apilan suçiara izin yoktur. Böyie bir suç işlendiğinde cezası çok ağır olur bazı durumlarda ise son". 'Sleepers', Lorenzo Carcaterra'nın avnı adlı ro- manından Barn Levinson tarafından sinemava aktani- dı \e yönetildi. 4 erkek çocuğun birdenbire çocuk- luk hayatlarını sone erdiren \e onları şiddet \e tacizle dolu bir yaşantiya iten ola>- ların öyküsünü anlatıyor film. Film ay ncalıklı bir aktör kadrosuna sahıp. Kevin Ba- con, BiJlj Crudup, Robert de Niro, IVIinnie Driver, Dus- tin Hoffman, Tern Kinney veBradPitt. Quentin Tarantino-Robert Rodriguez ikilisinden dehşetengiz bir türler bulamacı Seriyal katfller, vampirlere karşıGünbatımından Şafağa / From Dusk Till Dawn / Yönetmen: Robert Rodriguez / Senaryo: Ouentin Tarantino, Robert Kurtzman'ın kısa öyküsünden / Kamera: Guillermo Navarro / Müzik: Graeme Revell / Oyuncular: George Clooney, Ouentin Tarantino, Harvey Keitel, Juliette Levvis, Cheech Marin, Fred Williamson, Salma Hayek, Tom Salvini, John Saxon / 1995 ABD. Banka soymuş. kıllannı kıpırdat- madan önlerine çıkanı \ urup zaval- lı bır banka menıuresini de rehin alarak dolu dizgin Meksika'ya doğ- ru kaçan. gözü dönmüş. katil, çat- lak v e son derece tehlıkeli. 2 gangs- ter kardeş (George Cloonej, Quen- tin Tarantino). Arkalarında(şimdı- lık) 16 leşlernar. Lolita'nınbıleelı- ne su dökemeyeceği bır dilberliğe sahip. masum ve baştan çıkarıcı genç kızı (Juliette Levvis) \ e oğluv - la tatıle çıkmış. kansının ö!ümü\ le tannya olan inancı sarsılmış bir ra- hibin (Hane> Keitel) karavanına el kovuyorlar. derken. paçavı kurtar- makiçin. Bütün Amerikanpolisıde peşlerinde. Sonunda Meksika sını- rını geçerek deri givsili, metalci. motosıklet ve kamvon sürücüleri- nin müdavımı olduğu, günbatımın- dan şafağa kadar açık. ba\ağı bir seks. şehvet ve dans panavınnı an- dıran, randev u veri Titn Tvvister(ıs- me dikkat!) barına v anvorlar sağsa- lım. Ne \ar ki bu kaçan 'kötü'. ka- çırılan •i>i* kahramanlanmız tam fe- raha çıktık diye. latın striptizcinın (Salma Hayek) avağından İıkır iıkır ıçkıleri yudumlarken bann korkunç vampır ahalisiyle dehşetengiz bır ölüm kalım mücadelesine tutuşa- caklardır... Günümüzde Hollyvvood'un sü- perstar yönetmeni. 1990'ların 'Pulp' kralı. her filmi para getiren. medva karşısında 'dahi palyaço'vu oynayan. ünlü Quentin Taranti- no'yla avanesınden. 2-3 ay kadar önce seyrettığımız "DörtÖda"dan sonra bu mevsim karşımıza gelen, yeni bir fûm daha: "From Dusk Till Da>vn -Günbatımından Şafağa Ka- dar." Gencecik Quentın Taranti- no'nun. sinema eğitimını yaptığı. malum v ideo dükkânında çalışırken Robert Kurtzman'ın hikâyesınden yola çıkarak \azdığı, ilk senaryo- sundan çekilen "Günbatımından Şafağa". cehennemi bir trip'e da- vetive çıkararak se\ irciyi şiddet, şa- mata. dehşet. gerilım ve humorara- sında pek sınır tanımavan. hareket- lı. delıdolu. abuk sabuk. ama gitgi- de hızianan. çılgınca bir tempoda se> reden. son derece sürüklev ici \ e ver \er nksındiricı bir "kan şöleni' sevırliğine çeken. bır kaçmaca-ko- valamaca serüvenı. Özellikle ikin- mış. şu sıralardabavağı itibar gören ısmi. Meksika asıllı Robert(o) Rod- riguez vönetmiş. tabiı ustasımn yönlendirmelerıvle. "From DuskTill Dawn"ın ilkya- rısı. birı ıçeriden yeni kaç(ınl)mış. azılı bır hırsız. ötekı ne zaman, ne vapacağı belirsiz. tam bır mamak ve psikopat olan 2 kardeş gangste- rın kaçışı üstüne gelişen. bev lik bir //a arvey Keitel. Juliette Le\vis. George A. Romero filmlerinin aktörü Tom Savini (Seks Makinesi rolündeki) \e üç ayn kompozisyonu canlandıran Cheech Marin gibi sıradışı oyunculann çeşni kattığı bu filmi, Tarantino hayranları nasılsa es geçmez zaten. cı vansında. mezbahavı çağnştıra- cak bıçınıde, tepeden tırnağa kan revan ıçinde kaldığımız. bır çeşit türler (ve alt-türler) bulamaeı nite- liğinde. kan v e sjddetın a\ yuka çık- tığı. sadistçe mızahlı. tipik Taranti- no usulü. "gore" fılmlerıne gönder- melerde bulunan. gitgıde korku ve yılgı sırkine dönüşen. tam kıtseh çorbası divebıleceğımız. zehirzem- berek ve zıpır bir deneme. ABD'de çok iyi çalışmış. bu y ılın Berlin Fes- tivali'nde gösterildiğinde de hayli ses getinniş "Günbatımından Şafa- ğa"yı. sinemanın geçer akçe kimi türleriyle iyice dalgalarını geçen Tarantino ve şürekâsının. son dö- nemde "El Mariachi" v e "Despera- do"\la adını duvurmuş. Tarantino hazretleri tarafından hımaveve alın- •yol filmi" hava.sında sürerken kah- ramanlanmızın gerçekten süper bır bordel izlenimi veren. Meksika'da- kı Tıtrv Tvv ıster barına v arışlanndan ıtıbaren v ites ve tür değıştirerek 180 derecelık keskin bir dönüşle. korku- dan çok dehşet sinemasına yakışan, alabildığine kanlı bir vampir-zom- bı t'ilmleri antolojısıne dönüşüvor. Türün namlı ustalarına, George A.Romero'dan \\es Craven'e Tobe Hooper'dan Mario Bava va da Da- rio Argento. vb İtaKanlarca temsil edilen "spagetti kanlı sinema' üstat- larına selam sarkıtılan film. gide- rek iyice zembereğinden boşanmış. dehşetle mızalı arasında gidip ge- len. matrak bır tempoya oturuyor gün ışığının tüm vampırleri patlat- tıâı finale kadar. Yollarda. cafelerde. motel odala- nnda geçen ilk vannın ardından an- sızın sökün eden ürkünç vampirtay- fasının kan gölüne çev ırdiği "Gün- batımından Şafağa",seriyal katil. 2 gangster kardeşle, rehin aldıklan ra- hip ve çocuklarının hep birlikte vampirlere karşı ölümüne savaşımı görüntülerken malum dehşet-korku sinemasıyla action'u. \alap şalap harmanlıyor. hepsi birbirinden tik- sinç. birtakım kanlı sahnelerle. İkinci sınıf karate filmlerini. ac- tion-macera sev ırlıklennı, çizgi ro- manlan. underground kahramanla- rı hatmetmış. seks ve şıddetle des- tekli.Amerikanpatentlıpopülerkit- le kültürünün günümüzdeki en ün- lü sinema > aratıcısı konumuna eriş- mış Quentin Tarantino'vla genç gözdesı Robert Rodriguez'in ortak- laşa tezgâhladığı. teknik perfor- mansına ve sürüklev ici temposuna bir şey diyemeyeceğimiz "Günba- tımından Şafağa". geniş seyirci yı- ğınlanna çekici gelebilecek Ikuş- kusuz iyi gişe yapması değerli ve önemli kılmaz bır iş filmini) cins- ten. alacalı bulacah. süper eğlence- lik bir 'kitsch'. Ama çok da önem- senecek. büyük bir film değil kesin- likle. Dengesiz. psikopat rolüne ol- dukça yakışmış Quentin Taranti- no'nun oyunculuğu göz doldurur- ken filmin asıl sürprizi. hırsız kar- deşı oynayan. Amerikan telev ızvon- lannda "ER" adlı dızıyie ünlenen vebize Burt Lancaster'ıngençlıği- ni hatırlatan. vakışıklı George Clo- oney. KEDİ GÖZÜ VECDİ SAYAR Zopdun İnsanı Anlamak Anlatmak Daha da Zor Bugünlerde Fransa'rm hangi köşesine gıderseniz gidın, karşınızaAndretfalrauxçıkıyor. Kulturmerke- zlerinde anma toplantıiarı, televizyonlarda özel pro- gramlar, gazetelerde ö:el ekler, sergıler. film gösterı- leri... Fransız direnişinden. ispanyol ıç savaşına kadar pek çok siyasal eylerne aktif olarak katılmış bır asker ve siyaset adamı, Fransa'nın ilk Kültür Bakanı, ro- mancı. sinemacı, filozo'••• Tüm yaşamı boyunca 'ınsanlık durumu ustune düşünmüş, insandan yana 'umuf'unu hiç yıtırmemış Andre Malraux'nun sıfatları saymakla tükenmez: Fransa'nın dunyaya ornek olan kultür politikasının mi- marı. Kültürde merkeziyetçiliğe karşı. yerınden yöne- timi savunmuş, hayata geçirmış bir devlet adamı. In- sanhğın devrimcı atılımlarına, Doğu kültürlerinın gizemıne duyduğu saygıyı yap/tları ile anıtlaştırmış bir yazar. Gençliğini hiç yitırmemiş, 'serüvena estetız- minden' bir gün olsun tavız vermemiş bır büyük m- san. Malraux, gençlik yıllarında ınandığı sol görüşlerden uzaklaşmış, De Gaulle çizgisi ile bütünleşmış bır poli- tikacı idi. Bugün hükümette olan aynı çızgıdekı RPR, onu Pantheon'a naklederken yalnızca kendi partisinın değil, tüm Fransa'nın afkışmı alıyor. (Doğulu kedileri hasetten çatlatacak bır duaım tabıi ki... "Ah, böylebır sağ politika, böyle polıtıkacılar bıze ne zaman nasıp o/acak?" diye dövünüp duruyorlar.) Malraux'nun mezarı ölümünün yırminci yıldönümünde Fransa'nın anıtkabirı Pantheon'a naklediliyor. Direniş kahramanı Jean Moulin'in. bılım kahramanlan Pierre ve Marie Curie'nın yanına. Fransa'da metro duraklan, otobüsleronun özdeyışleri ile bezenmiş. Millıyetçi geçınen yazarlarımızın poli- tikacılarımızın okumasını ne çok isterdim. Ülkesıne olan sevgisi ile tüm dünya uluslarının bağımsızlıgına duydugu saygıyı bütünleştiren bu insana Fransa'nın sağı kadar solu da sahip çıkıyor. Tum bır ulus onu yeniden saygıyla anıyor. Yalnızca Fransa mı? Birlikte savaştığı Ispanyollar, Hindiçinı'deşimdı bağımsızlığını kazanmış uluslar. küttürlerinın en guzel anlatımını Mal- raux'da bulan Çınliler, faşızme karşı savaşmış tüm in- sanlık ailesi... Bu sevgi selinin gerisındeki temel öğe, hiç kuşkusuz Mafraux'nun ınsanı anlamaktakı ve an- latmaktaki başarısı. Fransız dırenışıni. birlikte çarpıştığı İspanyol Cumhuriyetçılerini, Uzakdoğu'da bağımsızlık için savaşanları aynı içtenlikle, aynı gö- zlem gücüyle yansıtıyor. Çünkü onları çok yakından tanıyor ve kahramanlıklanyla, zaaflanyla, kısaca tum insani yanlarıyla anlatmayı başarıyor. Aklımda kaldığı kadarıyla şöyle diyordu Malraux: "Biryapıtı anlamak, bir insanı anlamak kadarzordur. Onu zihınsel olarak algılamak yetmez, özümsemek gerekir." işte. Malraux'nun ve tüm büyük sanatçıların başarısı burada yatıyor. İnsanı tüm çelişkılerı ıle kavra- mak ve yansıtmakta... • • • Bu hafta Strasbourg'dagerçekleşen 'Avrupa Sine- ma Forumu 'nda ızlediğim bırkaç film bana bu sozleri ar.ımsattı. Arnavut yönetmen Kutjim Cashku, 'Al- bay Bunker' adlı filminde. Enver Hoca dönemınin i- nançlı bir askerinin tükenişinı anlatıyordu. Sergey Bo- drov'un yönettiğı Rus-Kazak ortak yapımı 'Kafkas Tutsağı', Dağıstan'da köylulerın tutsak atdığı ıki Rus askerinin köylülerle ilişkisini konu almıştı. Iki fdmde de tüm boyutları ile gerçek insanlar vardı. Kişilerden. basmakalıp sözlerden uzak bır anlatımla hızlı bır değişimi yaşamakta olan toplumlarda yaşanan ın- sanlık dramı sergilenıyordu. Bu filmleri görünce ister istemez Jürkiye'de yapılan bazı işler gözümün önüne geldı. Örneğin, son gun- lerde Türkiye'de çok iş yaptığı söylenen 'IşıklarSon- mesin'. Bir Türk subayı ile bir Kürt gerıllayı karşı karşıya getirip iki tarafın sloganlarını art arda sıral- adığınızda, birsorunu irdelemiş olmuyorsunuz. Basit ve popülist bir mesajla filmı noktalayarak bu sorun üz- erine kafa yormamayı yeğleyen, resmı söylemin 'banşçı' mesajlarına kulağı epeyce aşına seyirci yığın- larından alkış olabilirsıniz; ama bu, yaptığınız işın bır sanat yapıtı olmasına yetmiyor. Bilmem anlatabiliyor muyum? Sinema Gazetesi yenilendi Kültür Servisi - Yıllardır Antrakt ekıbı tarafından si- nemaseverlere kılav uz nite- lığınde hazırlanan ve sivah beyaz görmeve alı^tığımız haftalık 'Sinema Gazetesi' artık renklendı. Gösterim- dekı ve göstenme girecek olan fılmlerın aynntılı ola- rak tanıtıldığı dergide bu hafta. •Jenerik"adlı töşesin- den sinemaseverlere sesle- nen Hüse>in Kuzu. yorum- lanv la Sadi Çilingir ve film müziklerı üzerıne vazılar ver alnor. Sinema Gazete- si 'ndegöstenmdeolan film- lerın hasılatları da Bo.\ Ot- fice köşesmde ılgılilerı bek- lıvor. Avrıca Ali L'Ki L>a- nık, Alin Taşçı>an. Atilla Dorsav HüKa Arslanbav. Mehmet Açar. Murat Özer. Sadı Çılıngır. Savin Ok\a\. Sungu Çapan. Tunea Ârs- lan. Iğur \ardan ve L\gar Şahin'den olu^an seçıei Vu- rul. gösterimdekı fılnıler arasından en ıvılerı Yıldız Tablosu'nda belırlıvor. YAŞAYAN ÇİZGİLER' SANT' ANTONIO KİLİSESİ MİMARİ ÇİZİMLER SERGİSİ 2 2 K A S I M - 2 8 A R A L I K 1 9 9 6 YAPI KREDİ K f LTL K MKRKTZİ Yapı Kredi Vedat «edim Tör Mûzesl 'st;Wâ! Caddesf 285 Bev 331 „ 8&05Ö isrann. "eıe-T 0212 245 2D -11 25Z - ^ DC 259 KREDi
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear