22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
23 EKİM 1996 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP'den araştırona komisyonu • A \ K A R A ( A A ) - C H P Gerel Merkezi'nin. FCuşadası Belediye Ba;»:anlığı hakkında D\T suredirbasında yeraian iddialan araştırmak uzere. komis\on oluşturduğj bçiklandı. Balıkesir Milletvekili Önder Kırlı. Malatya NfiJIetvekiIı Ayhân Fırat ve Kırklareli •Milletvekili Irfan jGürpınar'ın yer alaca|ı .komtsyonun iddialan araştırarak. sonuçlan J\arnuo\una açıklayacağı belinildi. Otoyol çalışanlarına gözaltı • BOLL (Cumhuriyet)- Bolu-K.a\na!s!ı otoyol _gışelennde çalışan 40 <işi Bolu emnıyetine bağlı Tterörle nıücadele şubesi tkıplerince gözaltına alrndı Eneıjı-Yapı Yol Sendikası Başkanı M. Cengiz Faydalı "'Birçok ilde kamu çalışanlan. sendika üye ve yönetıcilenne yönelik fiözaltıların sürdügü bugünlerde. BoluSa yaşananlar. sendikalanmıza yönelik planlı bir saldınnın parçası olduğunu göstermektedir" dedi. Faydalı olayın. "sendikalarına üye olan ç-ahşanların sicilleriyle oynanarak kadro boşaltma v e yeni kadro varafma" amacında olduâunu ifade etti. Faydalı. 40 kişinin hangi gerekçeyle gözaltına alındığının açıklanmadıgını kaydetîi. Sanık ifadeleri Sıvas'ta • SI\ÂS(AA)-Sıvas olaylanyla ilgili davada alınan karann Yargıtay tarafından bozulmasının ardından. Ankara 1 No'lu DGM. tutuksuz yargilanan 71 sanığın ifadelerinin Sıvas'ta ahnmasını istedi. Davanın Yargıtay tarafından bozulmasının ardından tiim sanıklann yeniden yarçılanacağına dikkati çekertvetkililer. sanıklann çogunfuğunun Sıvas'ta ikamet etmesi nedeniyle bu karann alındığını söyledıler. RP'ye hakaret davası • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Cumhuriyet Savcılığı. vazdığı bir kitapçıkta, RP'ye ve Başbakan Necmettin Erbakan'ın kişiük haklanna hakaret ettigi gerekçesiyle yazar Turhan Dilligil hakkında ceza davası açtı. "Iddia ediyorum: RP yasal bir parti değildir" adlı kitabında. Erbakan'ı ve RP'yi "yobaz. din bezirganı, din sömürücüsü' olarak nitelendıren jazar hakkında 3 aydan I yıla kadar hapis cezası isteminde bulunuldu. Basın yasası taslağı • AıNKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Basın ve enformasyondan sorumlu Devlet Bakanı Namık Kemal Zeybek, yeni basın yasası taslağıyla memurlara "basına bilgi verme görevi" getirdiklerini söylerken, "Halkın kendi adına ne yapıldığını bilmesi hakkıdır. bunun yolu da basındır" dedi. Devlet Bakanı Zeybek. dün Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık Muhabirleri Derneği(CBMD)ile Gazeteciler Cemiyeti 'ni ziyaret ederek hazırlanan basın yasası taslağı ile ilgili olarak bılgi verdi. Zeybek, 657 sayılı yasada değişiklik vaparak. memurlann basına bilgi ve demeç verme yasağını kaldıracaklannı açıkladı. • Akit'e dava • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Basın Cumhuriyet Savcılığı, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Teoman Koman"a hakaret edildiği gerekçesiyle. Akit gazetesi köşe yazan Yaşar Kaplan ile sorumlu yazıişleri müdürü Ali Hasan iKarahasanoğlu hakkında dava açtı. Kaplan'ın, 6 Nisan 1996 tarihli "ibadet, maneviyat ve ordu' başlıklı yazısında, Koman'ın kişilik haklanna ağır hakaret teşkil edecek nitelemelerde bulunduğu 5ne süriilürken sanıklar [ıakkında 4'er yıl ] 6'şar aya <adar hapis cezası isteniyor. DYP Genel İdare Kurulu, Kamhi ve Aloğlu'nun dinlenmesine karar verdi Göksoy, DYP'den atdıyorANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - DYP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Ekinci. hükümet hakkında verilen gensoru önergesinin oylanması sırasında grup karanna uymayan Manisa Miletvekiii Ays«liGökso\'un "disiplinsizlik" gerekçesiyle partiden ihraç edileceğini açıkiadı. DYP Grup Yönetim Kurulu (GYK). gensoru önergesinin gündeme alınıp alınmaması için yapılan oylamaya katılmayarak iktidara dolayiı destek sağladıklan gerekçesiyle İstanbul milletvekilleri Jefi Kamhi ve Sedat Aloğlu'nun "dintenilmesine" karar \erirken. ihracı beklenen Göksoy'dan önce savunma alınması taktiği uygulavacak. DYP Grup Sözcüsü Ahmet L'yanık. üç milletvekilinin yann saat 10.00'da savunmalannın alınmak uzere dınJenilecegini bıldirdı. • Genel Başkan Yardımcısı Ekincı. gensoru oylamasında ret oyu veren Manisa Milletvekili Ayseli Göksoy'un disiplinsizlik gerekçesiyle partiden ihraç edileceğini söyledi. Göksoy'un önce sa\ unmasına başvurulacak. DYP Genel Başkan Yardımcısı Ekinci. dün düzenlediği basın toplantısında. gensoru görüşmeleri sıra>ında grup karanna aykırı da\ranan Avselı Göksoy'un ""disiplinsizlik** nedenivle partiden atılacağını söjledi. Göksov 'un. gensoru görüşmeleri sırasinda grup karanna uvmavarak parti suçu işlediğini sövleven Ekinci, "Tüzüğe göre bunun vapfırııııı neyse o uvgulanacaknr. Tüzükte bunun karşılığı belli. Daha önce de hükümete güvenoyu vermemişsiniz. 2 kere grup karanna uvmamışsınız. tabii ki kapr öniinc konulursunuz' dedi. Girrikleri tünı illerde parti tabanının kendilerine "O hanımı partide nasıl tutuyorsunuz?" di\e baskı vaptıgını belirten Ekinci. "Bi/inı parti. tabandan ta\ana disiplinc bü\ iik önem verir. Sanki onlan seçen med>aymışgibi hareket ettiler. kendisini seçen seçmene göre hareket ctnıedi. Sanıvorum ihraç edilecek" dı\ e konuştu. Jef'ı Kamhi le Sedaî Aloğlu'nun >a\ unmalarının ıstendığinı anımsatan Ekinci. tüzüğe göre mazeretsiz ovlamava katılmavanlara da bir ceza verildiğmi. ancak bunun ihraç olmadığını .sösJedi. DYP'den ıstıfa eden İzmir Mılletvekılı GencayGürün'ün. ihraç edileceğini bıldiği için böyle bir karar aldığını da öne süren Ekinci. şunları söyledi: "Gencav Hanını İzmirii değiL socımnini tanımaz. Ama hanını seçmenleri temsiJen bu bü> ük ilimizden ada> vapıldı. Seçmeni bilmediği için, parti tabanından gclnıediği için, disiplini bilmediği için, disiplinsiz da\ randı. Parti tüzû'ğü gereği ihraç edileceğini bildiği için de isfifa etmiştir." DYP Grup Yönetim Kurulu dün saat 11.15'te toplanarak gensoru isyancılarının durumlannı ele aldı. \akla^ık 2 saat süren toplantının ardından grup sözcüsü Ahmet L'yanık. salt çoğunlukla millenekillerinin dinlenmesinin karara baglandığını söyledi. Karann. DYP Tüzüğü'nün. "bağiavıcı grup karanna aykın da\ranmak""b ilgili 50. maddesi uyannca alındığını kaydeden Uyanık. "Savunnıalardan sonra Disiplin Kurulu'na se\ k edecek misinû" sorusuna. "Veterli görüJürse s«?>k edJJmez" karşılığını verdi. Toplantıya katılan üyelere, gensoru o\ lamasından sonra Gökso>. Aloğlu. Kamhi hakkında basında çıkan haberlerir tbtokopilerı dağıtıldı. DYP Grup Yönetim Kurulu üvelerinden Demir Berberoğlu da toplantıya katılmadan önce yaptığı açıklamada. D\'P'nin. isyancılar hakkında gereğini \apmasının doğru olduğunu söyledi Berberoğlu, "îhraçlar partiyi küçültiir mü" sorusuna, "Geçmişte bir faydası olmadT vanıtını \erdı. Müslüman 8 ülke arasındaki 'Kalkınma ve İşbirliği' toplantısı dün yapıldı Erbakan'ın ıııııiHİu M-8İstanbul Haber Ser>isi - Başbakan Necmettin Er- bakan'ın. gelişmiş 7 Batı- lı ülkeyi birarava getiren G- 7'ye karşı 8 Müslüman ül- ke arasında oluşturmaya çalıştığı "•.M-8"modeli için hazırlık yapmak üzere dü- zenlenen •Kalkmmaveİj- biriiği' toplantısı dün ya- pıidı. Başbakan Erbakan başkanlığında yapılan top- lantıda. M-8 çatısı altında ulaşılacak hedefler ve bu hedeflere nasıl \arılacağı tartışıldı. Çırağan Sarayı "nda v apı- lan veTürkiye'yi Erbakan ile Dışişleri Bakanı Tansu Çüler'in temsil ettiği top- lantıda lran, Bangladeş. Mı- sır. Endonezya. Malezya ve Pakistan dışişleri veya dı- şişlerinden sorumlu bakan- lar düzeyinde temsil edil- dı. Toplantının açış konuş- masını yapan Başbakan Necmettin Erbakan. top- lantıya katılan bakanlann dünyanın en şerefli ülkele- rini temsil ettığıni belirte- Başbakan Erbakan, vardımcıst Tansu Çüler, Devlet Bakanı Abdutiah Gul. KaUvinmada İşbirliği Jvonferansı'nda katılan konuk bakanlaria birlikte Çırağan Sara>ı balkonunda basına poz verdi. (Fotoğraf: HATlCE TüNCER) rek "Gelişmiş kültürlerin mirasçıyız. ancak eli- mizde olmayan nedenlerie ülkelerimiz gelişmiş değildirier, dünya ekonomisinde potansiyelimi- ze ve güciimüzle orantılı ağırlığa sahip değitiz" dedi. Erbakan. toplantıda önce lıedef saptayacak- larını, sonra hedefler üzerinde duran engellerı belirleyeceklerini. daha sonra da bu engellenn nasıl birlikte aşılacağını konuşacaklannı ifade etti. Erbakan, oluşturmaya çalıştıklan M-8 mo- delinin dünyadan kopuş anlamına gelmeyece- ğini, üye ülkelerin üçüncü ülkelerlerle oluştur- dugudığerekonomık vesıvasi ışbırliklerıdeet- kilemeyeceğınıvurguladı Dışişlen Bakanı Tan- su Çiller de konuşmasiııda, toplantışa katılan ülkelerin dünva nüfusunun sekizde birini tem- sil ettiklerini xetoplam_iOOınılyardolarlıkdış ticaret hacmıne sahip olduklarını belirterek ka- tılımcı ülkelerin sahip olduğu potansıvele işa- ret etti. Çiller. ekonomik alanda yapılacak çok şeyler bulunduğunu vurgulavarak \eni pazar arayışı. malhe \e bankacılık, uluslararasi fuar- lara katılımda işbirliklerinin gelıştinlmesıni önerdi. Erbakan. daha sonra İran Dışişleri Bakanı- Ali Ekber Velayeti ile birgörüşme yaptı. Göriiş- nıeye Çiller \e Abdullah Gül de katıldı. Gö- rüşmevle ilgili açıklaına vapılmadı. M-8 toplatısından önce Türkiye ile Endonez- va arasında teknolojik \e uçak sana\iinde kar- şılıklı ı^birligıııı öıııjören iki anlaşma imzalan- dı. Erbakan ve Çiller'ındehazırbulunduğuim- za töreninde anla^maları Türkive adına Devlet Bakanı Sabri Tekir. Endonezva adına ise Tek- noloji Bakanı B. J. Habibi imzaladı. Kafkas Müslümanları İdaresi Başkanı Allah Şükür Paşazade 4 Siyaset ile dîn ayrı eyler ALİER Kafkas Müslümanlan İdaresi Başkanı (Şeyhülislamı). Azerbaycan Temsilcisi Allah Şükür Paşazade Türkiye'nin şûrajla ügili tutumunu eleştirerek "şûraya siyaset bulaştırüdığmı*' belirtti. Paşazade. İslamın bazı kişiler üzerinden tebliğ edilmesini yanlış bulduğunu vurgulayarak. "Tiirkıye kardeşlik yapmak isriyorsa, bize suflliği getirmesüı" dedi. 11. Avrasya Islam Şûrası toplantılan nedeniyle îstanbul'a gelen Kafkas Müslümanlan Şeyhülislamı. Azerbavcan Temsilcisi Allah Şükür Paşazade. gazetemize verdiği özd demecinde. BBP ve MHP temsilcilerinin konuşturulmasını eleştirerek şûraya siyaset bulaştınldığını söyledi. Paşazade şöyle de\am ett'i: "Sa\ın Erbakan, şûraya parti başkanı olarak değil başbakan olarak katıldı. Çiller de Dışişleri Bakanı. bunlar tamam. Ama diğer parti temsilcileri neden konuşruruldu. Şûra. sijaset dışı tutulnıalıdır." Allah Şükür Paşazade. çoğu konuşmacının sıkça Ahmet \eseviden örnekler vemıesini de eleştirerek şunlan söyledi: "So\yetler'in dağılmasından sonra çocuklara >erıi bir şe> ögretir gibi herkes bjze bir şej ler öğretme>e çalışıyor. İslam kişiler üzerinden tebliğ edilmez. İslamın kaynağı bellidir. Bu tür takJaşımlar avrılıklara neden olur. Türki>e kardeşlik \apmak istiyorsa, bize sufiliği gefirmesin. biz buna hazır değiliz." Paşazade. Azerbavcan \e dığer Nfüslüman Türk dev letlerinin. sadece külriirlerine saygı gösteren yaklaşımlan kabul edebileceğini v urgulav arak şöyle konuştu: "Her ülke ça> ı farkh bir kapta içi\or. biri fincanda. biri bardakta. Gittiğiniz ülke insanı ça>ı nasıl içivorsa s'u de ö\le içrrıek zorundasınız. Aksi halde girişimleriniz kabul görmez ve tepki\ le karşılaşırsınız." Allah Şükür Paşazade. laikliğin din düşmanlığı olmadığını. siyaset \e dinin ayrı tufulması gerektiği görüşünü sav unarak "Bir toplumda dindar ve ateist kişiler olabilir. Bu insanların hepsi o toplumun vatandaşlarıdır ve \iinetimine karılnıalıdırlar" dedi. IIFSO Sekreteri 'Türkiye lider ülke' DEVRİM SEVİMAV Uluslararası Islami Öğren- ci Organizasv onlan Federas- yonu'nun (11FSO) Genef Sek- reteri Dr. Syed Abdullah Ta- her. Islamivetın gittikçeart- tığını Türkive'nin (slam ül- kelerinin arasında lıder ülke konumunda olduğunu söy- ledi. Dr. Taher. Erbakan'ın RP'nin son kongresinde "Ben Atatürkçülüğün ve laikliğin teminatıyım" sözlerinin Is- lami çevrelerden tepkı aldı- ğını doğmladı. Taher sorula- nmızı yanıtladı: - IIFSOnun hedef kitlesi arasında sadece Müslüman gençlermivar? Taher. Ha> ır. Hınsnyan ya da Musevileri de hedefliyo- ruz. Biz biliyoruz ki. islami- yet sadece bir pu^uk milyar • insan için değil. - Bu hedefe nasıl ulaşacak- suıız? Taher: Bunun için gençler var. Onlann arasından önce- likle lider>etiştirmek istiyo- ruz. Bugünün gençleri varı- nın liderlen olacak. -Ö\levse sizeğitimden çok sivasi amaçlı bir örgütsünüz? Taher: Doğrudan hiçbırsı- yasi partiyebağlı değiliz. An- cak onlarla aramızda diya- log var. Gerekirse de hepsi- ni harekete geçirebilınz. -İslam dümasının Önünde- ki sorunlar sizce neler? Taher: Birincisi cehalet. Ikincisiekonomi. Üçüncüsü ise birliğin sağlanamaması. - Şeriat hakkında ne dü- şünüyorsunuz? Taher: Şeriat tüm dünyayı düzenleyebilir. Tanrı da böy- le olmasını istiyor. - Kongrenin acıhşında Nec- mettin Erbakan 'm İslam dün- yasının lideri olması istendi. Siz de böyle görüyor musu- nuz? Taher: Erbakan birçok > ol kat etmiş birisi. Hedefini ba- şarmıştır. Önemli bir lider o. - Atatürk'ü nasıl bir lider olarak görüyorsunuz? Taher: Cumhurivetin ku- rulması aşamasında Musta- fa Kemal Paşa'nın bazı faali- yetleri îslamla bağdaşmıyor. Bunu siz de biliyorsunuz. IRMIKIAYDIN ENGİrV e-mail: engin@planet.com.tr Başlık için hoşgörün. Denedim. Bu )af başka türtü söylenmıyor. Sabah ve akşam, Dolmabah- çe'den geçiyorum. Benım ıhtıyar Golf, gide gele yolu öğrendi. O yüzden kendi kendine gidebıli- yor. Ben de sağa sola bakınarak yürümeyen trafiği katlanılabılir kıl- maya çabalıyomm. Başlangıcı epey eskiye daya- nıyorolsa gerek. Ama kokusu ge- çen yıl çıktı. inönü Stadyumu'nun önünden başlıyor, taa Beşikfaş Akaretler sapağına kadar sürü- yor. Dayanılmaz bir koku. Bildiği- miz lağım kokusu. Otobüslere doluşup Dolma- bahçe Sarayı'nı görmeye gelen tu- ristlerin bir elleriyle fotoğraf ma- kinesini tutup. öteki ellerini aygı- tın deklanşordüğmesine koyduk- tan sonra burunlannı tıkamak için üçüncü bir el arayışlarına çok ta- nıkoldum. Önce Beşiktaş tarafından kaz- dılar. Eski askerlik şubesınin önün- de koca koca kanallaraçıldı. Es- ki borular çok daha kocaman ye- nileriyle değiştirildi. Üstü kapan- dı. B.ka Bakan Beş Adam Koku bitmedi. Arttı. Dolmabahçe'den Akaretler'e koca bir alan b.k kokuyor. HABITATkakjınmlan döşenırken burnunu tutarak çahşan yol ışçi- lerinden biri, Dolmabahçe Sara- yı'nın görkemli kapısında nöbet tu- tan askere yanaşıp sordu: - Yahu hemşenm haydı biz bir ikigünlüğüne burdayız. Yasızher Allah 'ın günü bu kokuya nasıl da- yanıyorsunuz? Asker omuz sılktı: - Haftaya tezkere alıyom dayı. Ben de gurtuluyom... • • • Kazmaya devam ettiler. Koca alan delik deşik oldu. Açılan çu- kurlardan koku şıddetfenerek ya- yıldı. Bızcıleyin alışmışlar bile tra- fiğin oralarda tıkanmaması için dua eder oldular. Çukurlaraçıldı. çukurlar kapan- dı. Koku kaldı. En son Dolma- bahçe Saat Kulesı'nın yak/nında- kı kaldırım kazıldı. Kocaman bir la- ğım çukuru açıldı. Anımsadığım son tablo da bu. Beş adam. Be- lediyenın ya da müteahhidin beş adamı. Köylü yüzlü, sakal tıraşı- nı dört günde bire indirmiş. yok- sul görunüşlü beş kanal işçısı. Çukurun basına toplanmışlar. Umutsuz. umarsız. çaresız. Ci- garalarını yakmışlar. gözlerinı dik- mişler çukura bakıyorlar. Bir fotoğraf: B.ka bakan beş adam! istanbul'un fotoğrafıdır bu. Çar- pık kentleşmeyi. salt kenti kuşa- tan gecekondularla: kenti tahrip eden hoyratlığı, salt kente doluş- muş köylü yığınlarıyla açıklayan kafanın takkesının düşüp kelınin göründüğü bir fotoğraf. Öyle ya, gecekondu semtlerı- nin sokakları çamurlu ve pistir. Binalar zevksizdir. Sokaklarında yalın ayak, başı kabak çocuk sü- rüleri dolanır. Semtte yaşayanlar arasında bir "beyaz Türk"e rast- layamazsınız. Ve lağımlar oralarda çoğu kez açıktan akar. Oysa... Oysa kentın içı öyle mi? Semtlerin sokakları asfalttır. te- miz ve bakımlıdır. Örneğin Dolma- bahçe. Binalar görkemli. zevkli. çağdaştır. Örneğin Svvissotel. Bu- raiarda yaşayanların hemen hep- sı sılme sıvama "beyaz Türkler"dir. Örneğin medyanın. reklam sek- törünün prens ve prensesleri. prensçik ve prensesçıkleri... Ve lağımlar oralarda hemen he- men hıç açıktan akmaz. • • • Güzelım Dolmabahçe Sara- yı'nın tepesıne çöken Svvissotel denen cam ve betondan kurulmuş "Beyaz TürklerAnıtı". sarayı ön- ce estetik olarak boğdu. Bununlakalmadı. Dolmabahçe sırtmda yükselen tonlarca ve ton- larca beton şimdi sarayı. sözcü- ğün gerçek anlamında boğuyor. Aylardır duyulan ve bir türlü önü almamayan b.k kokusu işte bun- dan. Belediyenin beş fukara ışçisi çukuru yanlış yerde kazdılar. Göz- lerini yanlış yere diktiler. Başlan- nı çukurdan kaldınp baksalar gö- recekler. Koku yukarıdan. yamaç- tan geliyor. Prenslerin, prenses- lerin sifonu çektikleri yerden. Eğergözünüzden kaçtıysadün- kü (22 ekim salı) Cumhuriyet'in ar- ka sayfasını bulup okuyun. Bir yurttaş. ama yurttaş gibi yurttaş. Yurttaşlığın ne olduğunu derinle- mesine kavramış bir yurttaş, Ce- vat Yattıraklı Cumhuriyet Savcı- lığı'na başvurarak dava açtı. Dilekçesinde "...istanbul'un ta- rih ve doğa değerleri üstündeki belde sakini hakkını" kullandığı- nı belirtti. Dolmabahçe Sarayı'nı boğan, tahrip eden Svvissotel yet- kilileri, sahipleri. müteahhidi, in- şaat ruhsatı vereni, ruhsatı imza- layanı. damgalayanı hakkında ce- za ve tazminat isteminde bulunu- yor. Her gün önünden geçip, her gün iki kez duyduğu b.k kokula- nna rağmen yurttaşlık refleksteri harekete geçmeyen Aydın En- gin'e de onunla aynı yolu payla- şan binlerce ve bınlerce istanbul- luya ders, yurttaşımız Cevat Yal- tıraklı'ya şan olsun. POLTIİKA GÜNLÜGÜ HİKMET ÇETİNKAYA Ümmet Bilinci!.. Tarih:21 Ekim 1996 Yer: Uluslararası Lütfü Kırdar Konferans Salonu Milli Gençlik yakfı'nın öncülüğünü yaptığı Ulus- lararası Islami Öğrenci Organizasyonları Federas- yonu'nun (IIFSO) toplantısından sonra Lütfü Kırdar Konferans Salonu'nda film gösterisi yapılıyor... Salon tıklım tıklım dolu... Başbakan Necmettin Erbakan, İstanbul Büyük- şehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan oradalar. O da ne? Ekranda bir dansöz görülüyor... İşte o zaman kıyamet kopuyor. Homurtular yük- seliyor. Topluluk ayağa kalkıp tekbir getiriyor: "Allahüekber!.. Allahüekber!.." Bunlar 1996 Türkiyesi'nde oluyor. Görüldüğü gi- bi atı alan Üsküdar'ı çoktan geçmiş bulunuyor... Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı, İslam Öğ- renci Organizasyonları Federasyonu toplantısında 'aranan İslam lideri1 olmaktan mutlu, yardımcısı Tansu Çiller, başörtüsüyle 'dini bütün kadın' fo- toğraf] vermekten hiç de sıkkın değil... Gerçekten Türkiye nereye gidiyor? istanbul'da bir günde uluslararası üç islami toplantının başlaması acaba nelerın habercısı? Her şey önceden hesaplanarak yapılıyor neden- se, Türkiye birden 'şeriatlayönetilen' ülkelerin ilgi odağı oluyor... IIFSO Genel Sekreteri Dr. Syed Abdullah Taher, Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanınaövgüleryağ- dırıyor... Diyor ki: "Erbakan, islam dünyası için aranan bir lider- dir..." Acaba Uluslararası Islami Öğrenci Organizas- yonları Federasyonu ne yapar? Ne yaptıklarını ABD'de okuyan bir Türk öğrenci- den öğrenelim? "İslam ülkelerinden gelen öğrencileri bu örgütün elemanlan karşılar. Onlara ev ayar/ar, parasal yar- dımda bulunur. Bu örgütün amacı şeriatı yaymak- tır. Islami siyasal araç olarak kullanırlar..." • • • 1970'li yıllarda kurulan, hiçbir uluslararası etkin- liği ve gücü olmayan, hatta dışlanan bir örgüt olan (IFSO, Türkiye'de böyle bir toplantıyı niye yapıyor? Refah Partisi'ne destek vermek için... Şeriatçı Akıt gazetesi ise IIFSO Konferansı'nı pek önemsememişti. iç sayfalarda verdiği haberin baş- lığı şöyleydi: "Ummet bilinci güçlendirilmeli..." Oysa o 'ümmet biiinci,' pazar günü yapılan ba- ro seçimlerinde ters tepmişti. Şeriatçılar, çağdaş ve demokrat hukukçuların karşısında ağır yenilgiye uğramışlardı. Bizım halim selım tosuncuk da sıkıntılıydı. Bir te- levizyon programında bir hayli hırpalanan 'şeriat pazarlamacısı'tosuncuk, IIFSO konferansını değil, İstanbul baro seçimlerini yazıyordu: "Biz sağ-sol ittifakı karşısında kaybettik..." Bu tosuncukta hiç utanma. sıkılma yok.' 7 bin oyun 6 bini çağdaş. demokrat adaylara gi- diyor, Yiicel Sayman 3 bin oyla baro başkanı se- çiliyor, şeriatçıların adayı Necati Ceylan ise ancak bin oy alabiliyor... Oturup konuşmasa. yazmasa "Akılları başlarına geldi" diyeceğim, ama o bunu yapmıyor... Diyor ki: "Aslında sandığa gitmeyen avukatları teşhir et- mek lazım. Elbette nıye gıtmediklerinin meşru bir gerekçesi olabilir. Onlan anlayışla karşılamak müm- kün, ama büyük bir kısmının sadece tembellik ve sorumluluk duygusu gelışmedıği için katılmadıkla- nnı düşünüyorum. Sağcılara söyleyecek bir sözüm yok. Onlar sol- cularla gizli bir koalısyon kurmaya devam etsinler. Bu rekabet burada bıtmeyecek. Ama umutlarbi- raz ertelenecek galiba. 2 yıl sonra rakamlara yeni- den bakmak gerek. Sonuç almak için belki 2000 yılını beklemek gerekecek." • * • İki gündür İstanbul'da üç 'Islami toplantı' yapılı- yor. Erbakan ile Çiller buralarda birbirleriyle yanş edi- yor... Hacı Erbakan diyor ki: "Bugünkü Batı modelinin temeli firavunluğa ka- dar gidiyor. Batı modeli hakkı değil, kaba kuvveti üstün tutan zihniyetin temeli..." 'Katıksız Atatürkçü' Tansu Hanım diyor ki: "Kullar, dine hızmet ettikleri takdirde Allah da onlann yardımcısı olacaktır..." Nasıl beğendinizmi REFAHYOL'un kahramanla- rını? Ikisi de Türkiye'yi ortaçağın karanlığına çekmek için ellerinden ne geliyorsa yapıyor... Bilumum takkeli ve takkesiz liboşlar da hacı ile bacıya destek veriyorlar... Aczmendilerin ellerinde asalarıyla Kocatepe Ca- mii'ne gitmelerinden korkan devlet, istanbul'un gö- beğinde 'ümmetbilincinin güçlendirilmesi' için şe- riatçılarla birlikte dua okuyorî.. Bizler de olup bitenleri hep birlikte izliyoruz... Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya <« Planet.com. TR BAŞSAGLIGI Değcrlı meslekta^ım \c arkada>ını. omck v'ovre dosiu. Prof. Dr. KRİTON CURİ'yi \mrdik Onsuz Soğjzıçı eskivı gıbı deöil. Bj>ımız saânKun Prof. Dr. CEM ALPTEKİN Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanlığı 3363110*3366716-3454827 Tursab 885 Üç; Taksit AYVALIK-FOÇA-BERGAMA I KAPADOKYA I AKÇAY-JUNDA AOASI- Ç. KALE I 26-29 EKİM 3 gece 4 gün I 8 BEFtK !•**,'ZEYTINCJ|***l - Sanmsakli da ozel plaı yuzme h açiKbufe f tcahvalîı akşam yemekteo korforfu odatar ıcaksu qe:ılerveg|»nt>dahıl 9.900.000 J URGUP • GOREME - IHLARA VAOISI - AVANOS HACIBEKTAŞ 26-29 i¥.r 3 gece 4 gun Epo* Ote! ( * * • / Aç'kbiHe kahvallı we akşam yemeWe fl kakıniçrfr kooforlu oda'ar duş İVC stcak su gırtş ûcretlen GEZILER ve ULASIM DA"!L 10.100.000
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear