Catalog

21NİSAN1995CUMA CUMHURİYET SAYFA 13 Tet 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.513 90 98 Samsun'da üç doktor smıfta kaldı! amsun'da Milli Eğitim Mü- dürlüğü, üç doktoru sınıfta bıraktı! Hem de 10 "ders"ten birden başarısız bularak! Tıp Fakültesi'ni bitirmiş doktorlann, Milli Eğitim'den sınıfta kalmaları da ne- yin nesi demeyin... Çünkü bu doktor- lar Samsun Milli Eğitim Müdürlüğü Sağlık Eğitim Merkezi'ndegörevli... Doktorlan sınıfta bırakan da, Sağlık Eğitim Merkezi Baştabibi Dr. Yıldız Sargın. . Samsun'dâki arkadaşımız Cernil Ci- ğerim'in bildirdiğine göre, Dr. Özgül Ozsoylu, Dr. Sami Demirtürk ve Dr. Şakire Şahin'e Baştabip Sargın, "bo- zuk sicil" verdi. Doktorlar, 10 madde- lik sicil notunun 10'ununda da başarı- sız sayıldı... Üç doktor, sorumsuzluktan tutun da mesleki yetersizliğe, tembellikten dik- katsizliğe kadar bir dizi "kınk not" al- dı... Kırıklann arasındaki en "kötü" not Oymapınar anavgat'ın suyunu dizgınle- yen Oymapınar Barajı, ya- bancı turistlerin oldukça il- gisini çekiyor... Manavgat'a gelen birçok yabancı, Oymapınar'a da gidiyor... Baraj sahasına girişte. DSl'nin bir görevlisi kimlik alıp, ziya- retçi kartı veriyor... Olağan bir güven- lik önlemi uygulanıyor... Ancak, kimlik alıp kart verilirken tu- ristlerden 30 bin lira da para isteniyor ve karşılığında makbuz veriliyor... Turistlerin hemen tümü bu parayı, baraj sahasına giriş ücreti sanıyor... Oysa, DSl'nin Oymapınar Baraj'ına giriş paralı değil! Ya bu para neyin nesi? Bu para, baraj gölünün kıyısın- da hakim bir yere kondurulmuş cami inşaatı için toplanıyor... Yani camiye yardım parası! "Gâvur" parasıyla inşa edilmekte olan tek cami bu olsa gerek... Bu arada, baraj gölü çevresinde herhangi bir yerleşim olmadığını da belirtelim... Cemaat, camiden epey uzaktaki lojmanda kalan baraj görev- lileri olacak.. Çocııklıık r eni Demokrasi Hareketi'nin li- deri Cem Boyner, Türki- ye'deki "değişimin hızı"ndan hızını alamayıp, eşi Ümit Boyner in seçmen yaşının 12'ye indi- rilmesi durumunda iktidara gelecekle- rinden emin olduğunu açıkladı. Bu açıklamaya Istanbul'dan Yücel Dik- baş "açıklık" getırdı: -Çocuk aklı! ise şöyle verildi: "Görevlerini yerine getirirken dil, ırk, cins, siyasi düşünce, felsefi inanç. din. mezhep ayrılıklanndan etkilenerek ta- rafsız davranmadıkları..." Baştabip tarafından mesleki bakım- dan yetersiz görülen ve hatta mesleki bilgisini ifade kabiliyetinin bile olmadı- ğı "saptanan" doktorlann hangi "gö- rev"lerini yerine getirirken "taraflı" dav- randıkları bilinmemekle birlikte, bilinen bu sicil notu ile uzmanlık sınavına gir- melerinin engellendiği oldu... Altı yıl tıp eğitimi gördükten sonra mezun olup ardından böylesine başa- nsız sayılan doktorlann durumu önce- likli olarak Samsun-Sinop Tabip Oda- sı'nın dikkatini çekti. Tabip Odası Başkanı Disiplin Kurulu toplanarak, konuyu incelemeye aldı. Oda Başkanı Dr. M.Emin Dinççağ, "Üç doktorun uzmanlık sınavına gir- meleri engellenerek gelecekleri ipotek altına alınmak isteniyor" dedi. Tabip Odası Başkanı aynca dil, din, ıri< vesa- ireler konusundaki "taraflılık" suçlama- sına da dikkat çekerek, "Arkadaşları- mız anayasaya karşı suç işlemekle it- ham ediliyorlar" şeklinde konuştu... Evet, gerçekten ciddi bir suçlama söz konusu... Samsun Milli Eğitim Mü- dürlüğü Sağlık Eğitim Merkezi Başta- bibi Dr.Yıldız Sargın'ın verdiği "kınk"lar, üç doktorun meslekten ihracını gerek- tirecek boyutta... Bu konunun Sam- sun-Sinop Tabip Odasi Disiplin Kuru- lu'nun yanı sıra Türk Tabibler Birliği Merkez Konseyi'nce de ele alınmalı... Hatta YÖK de konuyu incelemeli... Öy- le ya "mesleki bilgisi" olmayan bu dok- torlar hangi tıp fakültesinden nasıl me- zun edilmiş... Ya da Sağlık Eğitim Merkezi Başta- bibi Dr.Yıldız Sargın'ın dosyası incele- meye alınmalı... Baştabip Hanım'ın, üç meslektaşı ile arasındaki "siyasi husumet"in ne ol- duğu ortaya çıkanlmalı... Tansu cumhurbaşkanı olabilir. Özer Uçuran UBo? Doğalgaz kullanma zorunluluğu_. V Y akti zamanında Petrol Ofisi işçileri için Levent'te yapılmış siteydi... Dairelerde kalorifer yerine soba vardı.. Gel zaman git zaman Levent, Istanbul'un dışındaki sakin bir mahalle olmaktan çıktı, kentin göbeğindeki yerleşim ve iş merkezine dönüştü... Evler el değiştirdi, çoğu işyeri oldu... Petrol Ofisi işçilerinin sobalı evlerinin çoğu da yeni sahipleri tarafından kat kaloriferii daireler haline getirildi. Emekli banka müdürünün dul eşi Suzan Günüşen ıse vakti zamanında Petrol Ofisi işçilerinin sitesinden aldıklan dairesinde sessiz-sakin, lüksten uzak sobalı yaşamına devam ediyordu... Ama, geçenlerde kapısına dayandılar: -Doğalgaz kullanılacak! Dairelerinde kat kaloriferi kullananlann canına minnet... Hemen dönüşümü yaptılar... Ya Suzan Hanım? O henüz odun sobasını sokağa koyamadı. Çünkü, 7 milyon emekli maaşı ile geçiniyor ve doğalgazlı bir kaloriferi olması için 150 milyon liradan fazla harcama yapması gerekiyordu... Hangi emekli maaşı ile bu masrafı yapacaktı? Üstelik doğalgaz kullanmamanın ağır para cezası da vardı... Suzan Hanım sormadan edemedi: "Bu nasıl insan haklan? Nasıl eşitlik? Nasıl mecburiyet?" İnsan haklan değil, paralı insanların hakları! Eşitlik değil, paralıiarın eşitliği! Mecburiyet... Evet! Parası olmayanların sermaye karşısındaki mecburiyeti! Mert Ali Başanr'dan SÖZDEYİŞLER Düşünceyi duyabildiğiniz sürece o sesini yükseltmez. Bir opera sanatçısından AKM'nin perde arkası p iyanist Fazlı Say'ın "kendi ko- şullanna uyulmasını istemek" adına Berlin'de yaşamasını, Tahsin Yücel'in "belki saygı- ya değer kişisel bir seçim ama örnek bir seçim değil" şeklinde değerlendir- mesi üzerine Istanbul Devlet Opera- sı'ndan bir bayan sanatçı aradı... "Siz hiç Atatürk Kültür Merkezi'nin sahne arkasını gördünüz mü?" diye sordu... Doğrusu görmemiştik... Opera sanatçısı, Fazlı Say'a yurtdı- şında yaşamakta hak verdiğini belirte- rek anlattı: "Bizim Kültür Sarayı dediğimiz Ata- türk Kültür Merkezi'nin tuvaletine girse, pislik ve kokudan dolayı sahneye çık- tığında do yerine re basar." Bilmiyorum, abarttı mı ama, "Yılda bir kez bile tuvaletler temizlenmiyor. Sanatçılar ne koşullarda çalışıyor, bir bilseniz" dedi... Medar-ı iftihanmız, hem deyeni ona- nlmış AKM'miz nasıl bu halde olurdu? Opera sanatçısı. anlattı: "Ajda Pekkan gibi süperstariar sah- neye çıkacağı zaman onlara özel tefriş edilmiş oda açılır... Ama biz opera sa- natçılan, aynı odada soyunur, aynı oda- da çalışınz. Ben, odalardaki perdeyi ka- ğıtla tutup açarım, o kadar pislik için- dedir... Iki yıl öncesine kadar, korodaki sa- natçılann odası yoktu. Merdivendeotu- rur beklerierdi. Sonunda onlara bir oda verildi. Ama, tamirat işleri başlayınca odaları geri alındı. Odaları, tamirat işi- ni yapan şirkete tahsis edildi. Halen de bu şirketin elemanlan kullanıyor. Koro sanatçıları yine merdivenlerde oturu- yor. AKM'de oda mı yok? Var. Hem öy- le odalar var ki... Bina müdürünün oda- sı, koskocaman bir salon. Masası, sa- lonun içinde bir nokta gibi kalıyor... ida- redekilerin hepsinin odasında birer te- levizyon, sabahtan akşama kadar tele- vizyon seyrediyorlar... Biz sanatçılar ise tam bir pislik içinde çalışıyor ve sahne- ye çıkıyoruz..." Inanılır gibi değil ama, bir sanatçı da durup dururken neden böyle konuş- sun? Kültür Bakanı Ercan Karakaş'tan ri- ca etsek, bir izlence arasında fuaye ye- rine zahmet edip perdenin arkasına ge- çer mi acaba? AKDAĞMADENİ KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 1994-65 Esas Davacı mal müdürlüğü tarafından davalılar Hüseyin Benice ve arkadaşlan aleyhine açılan kadastro tespitinin iptalı davasının mahkeme- mizde yapılan yargılaması sırasında verilen ara karan gereğince; Akdagmadeni ilçesi Abdur- rahmanlı Köyü'nde yapılan kadastro çalışma- lan sırasında' 120 ada. 13 (Nazarhöyüğü me\ - kiinde) no'lu parselin davalılar adına tespit gör- düğünü, yapılan tespıtın iptali ile Hazine adı- na tescıli talep edilmiş, adresleri tespit edile- meyen ve dava dilekçesi tebliğ edilemeyen Av- şe Benice ve Şevket Benice adına ilanen tebfi- gat yapılmasına karar verilmiştir. Davalılann 4.5.1995 günü saat 09.00'da müsadif bulunan duruşmaya gelmedikleri veya kendilerini bir vekil ile temsil ettirmedikleri takdirde tahkikat ve yargılamaya yokluklannda bakılarak hü- küm kurulacağı ilanen tebliğ olunur. Basın: 17775 ACI KAYBIMIZ 9 Ekim 1985 - 12 Eylül 1990 tarihleri arasında Milas Kaymakamı olarak Milas ve 118 köyünde unutulmaz eserler yaratan, Gerçekleştirdiği üstün hizmetler nedeniyle 1989 yılında tüm Türkiye'de "YILIN YÖNETlCİSr- seçilen. Milas'a verdiği büyûk hizmetler nedeniyle Belediye Meclisi karanyla "Milas'ın Fahri Hemşerisi" olan Değerli Yönetici Atatürkçü ve Laik Devlet Adamı, Dost ve Büyük İnsan, Bitlis Valisi OSMAN BADRASLI'yı yitirdik. Acımızsonsuz... Anısmı, tüm Milashlar olarak sonsuza dek gönlümüzde yaşatacağız. Kederli ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı dileriz. Tüm Milas Halkı Adına MİLAS KAYTV1AKAMLIĞI İŞİMİZİ İYİ YAPMAK ESKİ BEYOĞLU'NU YAŞATMAK İLKEMİZDİR. ÖĞLENLERİDE TOPLU YEMEK HİZMETİ SUNUYORUZ GTTIRestaurant Cafe - Bar Td.: 2510000 F«x:2527580 SATILIK Sahibinden işyeri 1. kat, yeni boş bina 220 m2, 160.000 DM. Merter yanı. 557 04 95 Öğrenci kimliğimi ve pasomu kaybettim. Hükümsüzdür. NEZAKETAKAY Atatürk Havalimanı Apron kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. tNCt KARAMETE TEŞEKKUR Annemiz LÜTFİYE ALPAGUT'un ameliyatmı başanyla gerçekleştiren mümtaz insan. Gülhane Askeri Tıp Akademisi Kadın Hastalıklan - Doğum Anabilün Dalı Başkanı Prof. Dr. İNAL ÜLGENALP'e Narkozitör Prof. Dr. HİKMET SÜER Yard.Doç.Dr. ALİ ERGÜN Asist.Dr. MURAT DEDE Asist.Dr. AYTEKtN AYDIN Asist.Dr. SAADETTÎN GÜNGÖR Asist.Dr. ÜMİT GÖKTOLGA'ya ve aynca yakın ilgilerini esirgemeyen tüm hastane personeline sonsuz şükranlanmızı sunanz. Kızlan: BFLGE ALPAGUT - GÜLÇİN KORU KİM KİME DUM DUMA BEHÎÇAK ÇİZGİLİK KÂMtLMASARACI BLXUT BEBEK MRAYÇtnrçt &enı dedikleri lcadar cok. seviyolarsa TARİHTE BUGUN MÜMTAZ ARIKAN 21 Nisan 20. YUZYILDA BIR KRAUÇE.. 1926'M 6UGÛN, G£L£C£ĞM /AJG/L7E&G K&U.İÇE- St JT. £LtZA8eTH, YORK DUKÜ V£ DÜŞ.E.Si'MİU BÜYÛK. KIZI OLs4&IK POeuuŞTZJ. 1336 'OA, AMG4 - sı M' eou/Aeo v<v MAMM SHUPSOA/ içiu TMHTI TE&cE7X4e&'AlİA/ 4/eO/A/OAA/, SAgASf, W. GEOR- ee iNGicrE&e ^e/ttf OLAAUŞTU. BU DURUMPA, e&££jc A^eûef/ SULUNMAYAM ELIZABETH TAHTfN GeLECEKTEtZi SAH/8İ SAyfUYORPU., 13SZ'Oe,BABAS(A!ltJ 6LÜİAÜ üZ£&iNe AXA- LtÇB OLAA/ 6£MÇ PRÇUSEV, 27- YAÇlAJMYDI. TlEÜZASETH'iN ÜLKE YÖMETİMfupEICİ KOLÛ, YOK DENECEK fO4C*ej>IK. VE SEMgoUK S/g. KİŞipiZ... ÖZEL yAŞAHTlSrNDA 'SE,AİL£.S/n£ İLGİLEM- FK PlÇrNOA EN SÜYÜK. MEISAKLAejNDAU SİRİ- NfN CAZ PiAKCA/e/ OLPUĞUUU PEIçAZ fciçi 8İLİR... VEFAT Sevgili annemiz, emekli öğretmen RABİA AK'I kaybettik. Acımız sonsuzdur. Cenazesi 21.4.1995 günü (bugün) Kuzguncuk Camii'nde kılınacak ikindi namazından sonra Nakkaştepe Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. SEVİM AK, BEHİÇ AK FERHAT AK GİRAY KARANLIK LEYLA ÖZALP BAŞSAGLIGI Arkadaşımız BEHİÇ AK'ın annesi RABİA AK ın vefatını üzüntüyle öğrendik. Kendisine Tanrı'dan rahmet, ailesi ve yakınlanna başsağlığı dileriz. CUMHURİYET - MEDYA C ÇALIŞANLARI TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI OLAĞANÜSTÜ TÜZÜK GENEL KURULU ÇAĞRISI Odamız Olağanüstü Tüzük Genel Kurulu 22 - 23 Nisan 1995 tarihlerinde saat 10.00'da Ihlamur Sk. No: 10/1 Yenişehir/ANKARA adresinde yapılacak, çoğunluk sağlanamadığı takdirde Genel Kurul 29- 30 Nisan 1995 Cumartesi ve Pazar günleri saat 10.00'da Türk Standartları Enstitüsü Salonu ANKARA'da aşağıdaki gündemle çalışmalanna başlayacaktır. GÜNDEM: 1 - Açılış ve Başkanlık Divanının otuşumu, 2 - Saygı duruşu, 3 - Oda Başkanının konuşması, 4 - Komisyonlann oluşturulması, . 5 - Komisyon raporlannın görüşülmesi, 6 - Kapanış. Delegelerimizin katılımını rica ederiz. Saygılanmızla, YÖNETİM KURULU T.C. KARŞIYAKA 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ 1994/1399 Davacı Fazile lCöprülü tarafından davalılar Ramis Adıgüzel ve Cafer Himisli aleyhine ikame olunan ortaklığm giderilmesi da- vası nedeni ile; Davacı vekıli. Izmir ili, Çiğli ilçesi B. Çigli Mahallesi, &'10 pafta, 1096 ada, 7 parsel sayılı arsa vasfındaki 226 m2'lik taşın- mazdaki paydaşhğm satış yolu ile giderilmesini istemiştir. Tapu maliki olup davalı durumunda bulunan Mehmet oğlu Ca- fer Himisli'ye dava dilekçesi tebliğ edilememiş, adı geçene da- va dilekçesınin gazete ilanı suretiyle tebliğine karar verilmiştir. Karar gereğince adı geçen davalı Cafer Himisli'nin 25.4.1995 günü saat 10.45"te mahkememizde hazır bulunması veya kendi- sini bir vekille temsil ettirmesi, aksi takdirde kendisine MK'nin 377. maddesi gereğince bir kayyım tayin edileceği, davaya kay- yım aracılığı ile devam edileceği hususu dava dilekçesi yerine ge- çerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 8.3.1995 Basın: 17363 ATİLLA COŞKUN UĞUR MUMCU CİNAYETİ Uğur Mumcu'yu kim ya da kimler öldürdü? 180.000 TL./ 3. BASKI Ödeme// gönöer&myoruz. Lütfen ederi kadar posta pulu gönderiniz. Küçiıkparmakkapı Ipek Sokağ No. 11, 80060 Taksım-lst. 7e/: 243 05 5C- 243 20 33 • Faks. 244 15 33 T.C. AKDAĞMADENİ KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN 1994/372 Esas Davacı Orman lşletme Müdürlüğü tarafından davalı Celal Ak- dağ aleyhine açılan kadastro tespitinin iptali davasının mahkeme- mizde yapılan duruşrnasmda verilen ara karan gereğince; Karapınar Köyü'nde yapılan kadastro çalışmalan sırasında Düzağaç mevkiinde ada 113, parsel 12 olan taşınmazın davalı Ce- lal Akdağ adına tespit gördüğünü, yapılan tespitin iptali ile or- man adına tescılini talep etmiş, davalı Celal Akdağ adma çıkan- lan davetiyenin tebliğ edilemediği ve adresi de tespit edilemedi- ğinden dava dilekçesinin Basın Ilan Kurumu aracılığı ile ilanen tebliğine karar verilmiştir. Davalının 25.5.1995 günü saat 09.00'da müsadif bulunan du- ruşmaya gelmediği veya bir vekil ile temsil ettirilmediği, ibraz etmek istediği belgeleri ibraz etmediği takdirde, davaya yoklu- ğunda bakılarak hüküm kunılacağı ilanen tebliğ olunur. Basın: 17777