25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
8 ŞUBAT 1995 ÇARŞAMSA CUMHURtYET SAYFA HABERLER Cüneyt Arcayürek'in 'Darbeler ve Gizli Servisler' kitabında, 'Eymür-Semra ÖzaF ilişkisi anlatılıyor Semra OzaL, Eymiir'ü tanıyorANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Eskı Emlak Bankası Genel Miidûrü En- gin Civan'ın v-urulmasıyla başlayan olay- lar zıncınnden kendısıni ve aılesini kur- tarmaya çalışan 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın eşı Semra Özal'ın, Mılli Istıhba- rat Teşkılatı daıre başkanlanndan Meh- met Eymür'ü tanımadığına ılışkrn açıkla- masmın gerçeğı yansıtmadığı ortaya çık- ti Halen Cumhurbaşkanlığı Başdanışma- nı olan gazeteci-yazar Cüneyt Arcayü- rek'ın 1989 yılında yayımlanan "Darte- ler ve Gizli Servisler" adlı kitabında, Ey- mür-Semra özal ilişkisi, Eymür'ün ağ- zından açık bir şekılde ortaya konuyor Gazeteci-yazar Arcayürek tarafindan kaleme alınan "Darbeler ve Gizli Servis- ler'' adlı kıtabm 260. sayfasında, Semra Özal-Eymür tanışıkjığı konusunda aynn- tılı bılgı veriliyor. Kitapta yer alan bılgı- ler, Özal'ın, "Eymür'ü tanımam. Birkaç resepsivonda bir araya gekJim. Sonra bir daha hiç gönnedim"sözlennın de gerçek payı taşımadıgını ortaya koydu. Arcayü- rek'in kitabında yer alan bılgılerde, Sem- ra Özal'ın, kızı Zeynep'ın, batenst Asun Ekren ıle evlerunemesı ıçın birtakım gın- şımlerde bulunduğu anlatılıyor. "Darbe- ler ve Gizii Servisler" adlı kıtabın 4. bası- mında Semra Ozal'ın, eski Kadıköy Be- lediye Başkanı Osman Hıztan aracılıgıy- la Eymür'ü arattığı belırtılerek şöyle de- nıyor "Acaba Eymür, Semra Ozal'la kı>- nuşabilir miydi? Eymür, Başbakan'ın sa- yın eşini tanımadığını ve doğnıdan ara- masjnın tıvgun olmavacagıru söyledi. Os- man Hızian, Ben bir şev ayarlanm' dedi ve konuttan teiefon geldfc 'Konuttan tele- fon geldı ve ben, MIT'tekı ışlenm bıttık- ten sonra akşamüzen konuta gelebılece- ğımı söyledim ve gıttım' dediEymür. Oto- ya ilk değinen gazeteci Ugur Mumcu'ydu. Zeynep'in evtüiğinin durdurabilmesi için bazı engeüemelerden söz eden y&nsına. ldarecikr Demegi'ıün açıhşında karşılaş- uldannda, Başbakan, "Yalan senaryolar' diye karşı çıkmıştL Mumcu ise 'ışının se- naryolar düzenlemek degıl, yazmak oldu- ğunu' Başbakan'ın yüzüne söylemişti. Oy- sa, 1988'de. sanınm 20 aralık günüydü, saat 14.10'du. Bazı noktalan açıklaması için Eymür'ün bürosuna uğradığınida, bana Semra Özal fle vapüğı görüşmevi ve sürgit gelişmeleri -ısrarü sorulanmm üze- rine- anlarn." Eymür, Arcayürek'in kitabında, Özal ve terzısı Mfiberra ıle sekreteri Sevinç'ın bulunduğu bir odada görüştüğünü anlatı- yor. Kitapta, Eymür'ün Semra özal'ın ıs- •Semra Özal'ın, MÎT daire başkanlanndan Mehmet Eymür'le hiçbir zaman karşılıkh görüşmediğini açıklamasının, gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı. Halen Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı olan gazeteci-yazar Cüneyt Arcayürek, 1989 yılında yayımlanan 'Darbeler ve Gizli Servisler' adlı kitabında, Eymür-Semra Özal ilişkisini, bazı bölümleri Eymür'ün ağzından olmak üzere gözler önüne sermişti. temi üzerine "vapacak fazJa bir şey ohna- dıgını ve durumu üst düzeye yansıtacağı- m" söyledığı belırtılıyor. Eymür, Semra özal'ın, görüşme sıra- sında Zeynep-Asım birlıktelığınden duy- duğu kaygılan dıle getırdigını kitapta ken- dı ifadeleriyle anlatıyor. Semra Özal'ın görüşme sırasmda aktardığı bazı görüşler. Eymür'ün anlatımlanna göre şöyle' "Bizim tereddüdümüz. evfenmeyi dü- şündüğü bateristin sosval durumu değiL Asım Ekren'in çevresinde bulunanlar. Zevnep'i Asım'la tanıştıranlar. Yüksel L'zei ve Atik Berberoğlu, bir de müzisyen GarpMafvan vnr. Asım'ın ilkkansı daEr- merd. Nereli büemivoruz. Mali durumu iyi değOmiş. Geçen gün Zeynep'i meşhur bir Ermeni kuyumcunun dükkânına götfir- Başbakan'ın da\ raruşındaailevi bir ko- nuyla MİT'in ilgilenmesini dogrudan bu- yuran hiçbir şev yoktu. Olsa olsa Mehmet Eymür, konunun incelenmesinin yararb oiacağına Başbakan'ın inandtğı iztenimi- ni almış olabilirdL" Kitapta, Eymür ile Semra Özal'ın, ara- lannda "Asım Ekren'in evtenmekten vaz- geçmesi için gazinocu babaiardan ricada bulunuunasının" da olduğu bir dızı for- mül üzennde konuştuklan, ancak Zeynep özal'ın, sonradan aynldığı Ekren ıle ev- lenmesine engel olunamadığı ifade edili- yor. Cüneyt Arcayürek, Cumhuriyet'm, ki- tabında aktanlan Semra Özal-Mehmet Eymür görüşmelerine ılışkın sorusu üze- nne. "Hepsini, bana Mehmet Eymfir ao- lattT açıklamasını yaptı. Semra Ozal'a stres sakıncalı müş. Zeynep'e 1.5 mihon liralık Caran D'ash takım almış. Merak ediyoruz. Her- hangi bir şekilde baskı m> yapıvorlar?" Kitapta, Semra Özal'ın açı'klamalan- nın hemen ardmdan Başbakan Özal'ın odaya gırdiğı, ancak bu konuya değinme- yerek kacakçılıkla ılgılı bazı görüşlennı aktardığı kaydedilıyor. Turgut özal'ın Eymür'e talımat veriş yöntemı de ayn bir görüşmeye dayanıla- rak şu ıfadelerle anlatıhyor: "Özal'a göreMİT Vfüsteşarhgı devietin ulvi ve önemli bir organı\dı. Bu sebeple. bu teşkilata hiçbir şekilde sivasal tcsir \a- pılmamasına azami dikkat gösteriliyordu. Bazı nedenler dolavısıvla teşkilaü riyaret programını ertelemişti, ihmaj eüniştL En kısa zamanda ziyareti gerçeldeştirecekti. Öte yandan Internatıonal Hospıtal Kardı\;olojı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Onal Ozsaruhan, Semra Özal'da uygu- lanan "Eforv'um Taryuın*' testı sonrasında cıddı koroneryetersızhgı görüldüğünü ve bu nedenJe kendisine anjıyografı yapılması gerekti|ını söyledı. Semra Özal' ın "rfek yönünden zengin bir hasta" oldugunu vnırgulayan Özsaruhan, taburcu oluncaya kadar ilaç tedavısıne devam ede- ceklenni belırttı. özsaruhan, gazeteci- ienn, Semra Özal'ın "CKan-Edes Rûşvet Davasırl nın 13 şubatta yapılacak duruşmasına katılıp katılmayacağı" yönündekı bir soruya, •"Hastamızın sağlığı açısından stresli olaviardan kaçınması gerekryor. Vaşayacağı streskr onu daha kotii duruma götüriır. Biz ancak übbi yönden kendisine tavsiveierde bu- lunabfliriz" yanıtını verdı. Yargıtay'dan toplu pazarlığa darbe ŞÜKRANSONER Yargıtay 9 HukukDaıresı'nın, toplu pazarlık hakkına darbe ni- telığındekı tartışmalı kararı, yazı- larak ışleme gırdı. 600 bın kamu ışçısının toplu- sözieşme hükmünü çığneyen hü- kümet uygulamasına karşı, geci- ken işçı alacaklannui banka faizı ile bırlikte ödenmesını öngören ış mahkemesı kararlanndan bin- nı bozan Yargıtay karan, 2'ye kar- şı 3 oyla alındı. Toplusözleşme hakkının tartışılmazlığını ortadan kaldıran Yargıtay 9. Hukuk Da- iresı karannda da noımal koşul- • Kamu işçilerinin ücret alacaklanna ilişkin hükmü 'olağanüstü koşullar' gerekçesi ile bozan Yargıtay, karanna Türk-Iş'in hükümetle yaptığı protokolü dayanak yaptı. Karar gerekçesinde "Memleket gerçeğinin, işçi konfederasyonu tarafindan da benimsendiğini gösterir" denildi. • îkiye karşı üç oyla alınan ve toplusözleşme hakkının tartışılmazlığını ortadan kaldıran Yargıtay karanna karşı oy yazısında ise toplusözleşme hakkına dışandan müdahale edilemeyeceği, işçi alacağının faizi ile ödenmesini öngören iş mahkemesi karannın onanması gerektiği belirtildi. larda toplusözleşmelere yargı müdahalesınden söz edilemeye- ceği de kabul edildi. Ancak bek- lenmeyen koşullann getirdiğı yüklerin paylaşılmasının toplu- sözleşmeler için de geçerli olaca- ğı savunuldu. Yargıtay, karannda. hükümet ile Türk-Iş arasında yapılan pro- tokolü kendine dayanak yaptı. Davalı işverenin işçiye borcunu inkâr etmediği, ancak ödeme im- kânsızlıklan nedeni ile hüküme- tin taksitli ödemeyi gündeme ge- tirdiğı belırtilerek özetle şöyle de- nildi: "Bu öneri, davacı işçinm üyesi bulundugu sendikanın bağ- h otduğu işçi konfederasvonu ta- rafindan, hükümet vetkilileriyle düzenledikleri protokolde de av- nen benimsenmiştir. Gerçi bu pro- tokolün da\ acı işçiyi bağiamasın- dan söz edilemezse de yukarıdan beri anlaülmaya çalışılan memle- ket gerçeğinin, işçi konfederasvt»- nu tarafindan da benimsendiğini gösterir." Yargıtay 9 Hukuk Da- ıresi'nın söz konusu karanna kar- şı oy kullanan Başkan S. Çetinel- li ile E. Serim'in karşı oy yazıla- nnda ise olağanüstü koşullann, içinde bulunulan ekonomik sıkın- tılann hükümete yürürlükteki bir toplusözleşme hükmünü tek ta- raflı bir genelge ile ortadan kal- dırma hakkını vermedığıne ışa- ret edıldı. Ilgılı anayasa ve yasa hükümlen gereği olağanüstü bir durum ve ağır ekonomık buna- lım halinin ortaya çıkardığı bir uygulamadan söz etme olanağı- nın bulunulmadığı belirtildi. Top- lusözleşme hakkına dışandan müdahalenin söz konusu olama- yacağı, bu nedenle işçınin gecık- me ile bağlantılı faız alacağına hükmeden iş mahkemesi karannın onanması zorunluluğu bulundugu açıklandı. 60 yıllık bayi Irfan Ağabey'i yitirdik İSTANBUL (UBA)- Babıali'nin en tecrübeli gazete başbayiı olan ve camiada 'ırfan Ağabey' olarak tanınan İrfan Bilgiç yaşamını yıtırdı. Yaşamını Marmara'daki Paşalımanı'nda sürdüren İrfan Bilgiç (86) ıki gün önce geçırdığı ani bir rahatsızlık sonucu yaşamını yıtirdi. Fenerbahçe Spor Kulubü'nün 300. üyesi olan Bilgiç 'ın cenazesı dün Fatıh Camıf nde kıhnan öğle namazından sonra toprağa venldı. 60yıl gazete baş bayiliği yapan İrfan Bilgiç, Türkiye'de ilk defa Kadıköy ve adalara özel sürat motoru ile gazete götüren loşi olarak tanınıyordu. Bilgiç, gazete dafıtım araçlannın giremedığı yerlere taksi tutarak se\kıyat yapıyordu. Mersin Sağanak yağış can aldıHaber Merkezi - Eiverişsiz ha^a koşuFan yurdun büyük birbölüminü etkisi altına alds. Mersn ve çevresini etkı al tma alan sağanak yağmur, birkişinınölûmüne, çok sajıda ev »e ışyennin sular altmda kabıasına neden olciu. Kon;a'da kar yağışı ne<ieniyle »ehır merkezi ve 4 ilçede okular ikı gün tatil edidi. Ko-ya, Samsun ve OrJu'ya bığlı toplam 810 kov yolu üaşıma kapandı. VScrsın'de kı gündür ardıksız s^en şiddetli yaonur. yjsamın durmasına neien olusen 500 dolayında c%> ve ışyeien sular altmda tuadı Tünalp Mahallesı'nde ftnnadantopan elektnk k2>losunaoasan Ali thsan Dhran yaamını yitırdı ICaıya'da 400 köy yolu uüişıma kioandı. Konya rrf»«rkezi ik Beyşehir, ÇTımra, Kjdmhanı, Sarayönü il'çlen veoağlı köylerinde d=«-slere iL gün ara verildi. Qvan davaları birleştirflîyor • Engin Civan'ın yaralanmasıyla ilgili davayı yürüten Istanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 'yaralama' ve 'rüşvet' davalannda 'neden- sonuç' ilişkisi bulunduğunu belirterek davalann birleştirilmesi gerektiğine karar verdi. İstanbul Haber Servisi- Eski Emlak- bank Genel Müdürü Engin Civan'ın ya- ralanmasi davasını yürüten îstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi, skandaiın ortaya çıkmasından sonra açılan '>-aralama' ve 'rüşvet' davalannın birleştirilmesi gerek- tiğine karar verdi. 'Rüşvet' davasının yü- rütüldüğu tstanbul 7 Ağır Ceza Mahke- mesi 'ne yazı gönderilmesme karar veren İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi, dava- lann ıki mahkemeden birinde birleştiril- mesi yönünde karar verihnesıni istedi. Engin Civan'ın yaralanması nedeniyle açılan ve Selim Edes'le tetıkçi Davut Yü- dız'ın tutuklu yargılandıği davaya, dün Istanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi 'nde de- vam edildi. Önceki duruşmada savcılıktan esas hakkmdaki görüşünü hazırlamasını ıste- yen mahkeme heyeti, duruşma savcısının değışmesı nedeniyle esas hakkında gö- rüş hazırlanıp hazırlanmadığını ve iki da- vanın birleştirilip bırleştinlmemesi hak- kindaki savcıhk görüşünü sordu. Duruş- ma savcısı ve avukatlar, bırleştirme kara- nnın davayı uzatacağını ve yarar sağla- mayacağını belirtirken mahkeme ara ka- rannı açıkladı. Selim Edes'in Engin Ci- van'a 'rüşvet' verdiğı iddiasıyla açılan davayı yürüten İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi 'ne yazı yazılmasına karar ve- ren mahkeme, iki dava arasında bazı sa- nıklar arasında 'irtibat' olduğuna dikkat çekti. 'Yaralama' ve 'rüşvet'olaylan ara- sında 'neden-sonuç'ılişkısınin söz konu- su olduğuna değinen mahkeme, 7. Ağır Ceza Mahkemesf ne gönderilecek yazı- da, kendilennin dava dosyaknnın birleş- tırilmesıne 'muvafakat ettikleri' ve bir- Engin Civan'a rüşvet vennekle suçlanan Sefim Edes ile tetikei Davut Yıldız'ın tutuklu olarak yargüandığı davaya İstan- bul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildL (Fotoğraf: UGLR GÜNYÜZ) leştırme yönünde karar venlmesı halin- de davznm hangi mahkemede görülece- ği konulannın da karara bağlanmasını is- tedi Davada Davut Yıldız, Engin Civan'ı 'öJdürmeyeteşebbüs', Selim Edes ise Yıl- dız'ı 'azmettirmek'ten tutuklu olarak yar- gılanırken Dündar Kıhç. 'azmettirmek'. Engin Civan'ın dayısı Savaş Karakava ise 'meskûn mahalde silah kullanmak'suç- lamalanndan tutuksuz yargılanıyorlar. Davanın sanıklan Alaattin Çakıcı, Tev- fik Ağansov, Haluk L'çar ve Ayhan Kamış ise 'azmettirmek ve adam öldürme>« te- şebtoüs' suçlanna katılmaktan aranıyorlar. Kıhç ailesının avukatı Cengiz Kayrt- mazer, Semra Özal'ın a Uğur Kılıç'uı öl- düğüne inanmryorum" iddialanna karşı- lık Bursa Adli Tıp Kurumu Başkanlığı ta- rafindan verilen otopsi tutanağı ve defın izin kâğıdını gazetecilere göstererek, "Uğur Kıhç, kesinlikk öldü" dedi. Kayımazer'in gösterdiği 20 Ocak 1995 tarihli otopsi tutanağında Uğur Kıliç'ın "Ateşli silaha bağh olarak sağ akctğer, mi- de, pankreas, dalak yaralanması ve iç ka- namadan öldüğü" belırlendi. Civan'a beraat karan bozuldu Civan hakkında yolsuzluk suçlamasıy- la açılan ilk davada Şişli Asliye Ceza Mahkemesi'nce verilen beraat karan, 9. Ceza Dairesi'nin onama karanna başsav- cılık tarafindan itiraz edjlmesı üzerine bu kez Ceza Genel Kurulu'nda görüşüldü. Genel kurul. beraat karannı onaylayan dairenin iki üyesinin karşı oy yazısında soruşturmanın genişletilmesini ıstedikle- rine dikkat çekti ve bu durumun dikkate almmasını istedi. Ceza Genel Kundu'nun iade karan üzerine dosya, önümüzdeki günlerde yeniden eski dairesi olan 9. Ce- za Dairesi'nde görüşülecek. Uludağ'da 20 ocakta 'Cîvan davası' ta- nıklanndan Uğur Kılıç'ın öldürülmesi olayıyla ilgili olarak tetikçi Abdurrah- man Keskin'in yargılanmasına 27 şubat- ta başlanacak. Bursa 1. Ağır Ceza Mah- kemesi'nde yapılacak duruşmada, Alaat- tin Çakıcı ve Abdurrahman Keskin, idam istemiyle yargılanacaklar. tlk duruşma- da, aralannda Fenerbahçe Kulübü Baş- kanı Ali Şen'in oğlu Adnan Şen'in de bulundugu 4 sahit dinlenecek. jfyduıE TipiCezaevi'ndeaçhkgrevi40. gününde tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Aydın E Tipi Ceza- evi'nde 89 hükümlünün açlık grevi 40. gününü doldururken eylemcilerin 26 maddeden olu- şan istemleri kabul edilmedi. Ey- lemciler, tecrit politikasma son verilmesi ve 3. kattaki koğuşla- nn açılmasını isterken, Aydın Cumhunyet Başsavcısı thsan Taşkın, cezaevinin 650 kişilik ol- duğunu, halen 150 hükümlü ve ruruklunun bulunduğunu belir- terek, 3. katlardaki koğuşlann açılmasının söz konusu olmadı- ğını söyledi. Eylemin sona ermesi için gi- rişimlerde bulunduğunu belirten lzmir Barosu avukatlanndan Ke- mal Bilgiç, eylemcilerin 26 mad- deden oluşan istemlerini içeren dilekçeyı cezavi yöneticilerine verdiklennı belırtti. Istemlerin bazılan şöyle: - Tecrit politikasuıa son veril- mesi ve3. kattaki koğuşlar kutta- nıma açılsın. - Koğuş temsilcilennin her gün koğuşlan gezmelerine izin verilmesi. - Ziyaret saarindeki tüm baskı ve sınıriamaiann kakunlmasL - Görüş günlerinin arttınlma- sı. Görüş süresinin uzatılması. -Basın, demokratik kuruluş ve partilerle her türlii vaaşmav la il- gUi kKitlamalann kakünlması. - Yasak olmayan tüm yayınla- nn ıçeri verilmesi. - Hastaneye geUş-gidişlerde jandarma basktsına son verilme- SL - Havalandırma saatleriyle il- gili keyfı uygulamaya son veril- mesi. - Avukat, revir, koğuşlar arası gehş-gidişlerdeki aramalara son verilmesL Avukat Kemal Bilgiç, eylem- cilerin 26 maddeden oluşan is- temlerinin ilk maddesinin kabul edilmesınde ısrarlı olduklanlan- nı belirterek, "Birinci madde üzerinde anlaşma sağlanamadı- ğ) için görüşmeler kilitlendi Bas- savcıİhsan Taşkın. birinci mad- de dışındaki maddelerde im- kânları dahilinde ivileştirme yapacağını sövledi. Fvlemciler ise birinci madde üzerinde an- laşma sağlanıncaya dek açlık grevini sürdüreceklerini be- lirttiler. Taşkın, sorunun çözü- mü için önümüzdeki günlerde yi- ne Aydın "a gideceğini söyledi'' dedi. Aydın Cumhuriyet Başsav- cısı,fhsan Taşkın, Aydın Devlet Hastanesi'ne sevk edilen 12 ey- lemcinin tedavısinın sürdüğünü, diğerlerinin ise koğuşlarda sağ- Iık kontrollerinin yapıldığmı açıkladı. Eylemci istemlerinin, Adalet Bakanlığı genelgesiyle çeliştiğını belirten başsavcı Taş- kın, şöyle konuştu: "Bir hukuk- çu olarak yayımlanan genelgeye uymak zorundavım. Cezaevinde kimseve faridı uygulama yapıl- mıyor. Burada hukuk ihlâli söz konusu değU." HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Biraz da Basketbol... Basketbolü de severim, futbolu da. Ama basketbolün daha zevkli oldugunu kabul etmek gerekir... Çok daha hızlı oynanır. Sonuç her an değişir. Futbolda 2 farkın üzerine yatabilirsiniz de basketbolde 15 farkın üzerine yatamazsınız. Bu nedenle de -eğer iki takım arasında çok büyük güç farkı yoksa- son ana kadar sonuçtan emin olmanız zor- dur. (Hele 3'lük atış kuralı geldikten sonra!..) Heyecanın hep dorukta kalması, futboldan çok daha ko- laydır. Basketbolde şampiyonluğa oynayanlar arasında ne Ga- latasaray var ne Beşiktaş. Ama Efes, kendi seyircisini ya- ratö. Ülker, yaratmayolunda. Fenerbahçe seyircisi iseftjt- bolda zaman zaman yitirdiği heyecanı basketbolde bul- du. Hem de henüz 'play-off' başlamadığı halde... Bu üçlünün arasına, Galatasaray'ın, Beşiktaş'ın ve hat- ta Trabzonspor'un da katıldığını düşünebiliyor musunuz? • • • • Fenerbahçe geçen yıl yıldızlar takımı idi. Milli takımın ilk beşinden dördünü kadrosunda bulunduruyordu. Ama bekleneni veremedi. Bu yıl milli takıma eleman vermekte zorlanıyor. Ama do- aık savaşından kopmadı. Maçlan çok daha zevkli geçi- yor. Geçen yılki gibi sadece beş oyuncu ile oynamıyor maç- lannı. Takımda hemen hemen vazgeçilmez kimse yok. Ama savaşan bir takım var. Eksiği? Hüsnü sakatlandığında, Ibrahim gününde olmadığın- da, takım gerilime girdiğınde havayı değiştirebilecek bir oyuncu... 'Fenerbahçeti' oldugunu hâlâ söyleyen bir Harun kaçı- nlmamalıydı!.. Efes'in Mirsad'ı gibi -gelecek vaat eden, iyi sıçrayan- bir uzun adam bulunmalıydı! 1907 Derneği ve Murat Didin yönetiminde, Fenerbah- çe iyi yolda... Istikrar sürer, bu eksiklikler de giderilirse ge- lecek yılın Fenerbahçesi çok daha gurur ve heyecan ve- recektir. Ama bunun bir de önkoşulu var. Sayın Ali Şen ve Fenerbahçe yönetiminin, 1907 Derne- ği'ni kıskanmaktan vazgeçmesi!.. Basında ileri geri laflar etmenin, derneğin heyecanını köreltmenin yanlışlığını an- laması!.. Kapalı kapılar ardında konuşulması gereken konulan basının önünde konuşmak neye yarar? Fenerbahçe'ye katkı yapan, hiç degilse basketbolde istikran ve uzun va- deli bakışı egemen kılmaya başlayan bir gücü küstürüp devre dışı bırakmak kimin çıkarınadır? ••• Türk basketbolü Türk futbolunun düzeyini epeyce aştı. Efes'in arkasından, Fenerbahçe ve Ülker de kendileri- ni Avrupa'ya kanıtlama yolundalar. Ama mıllı takım bir sı- nınn ötesine geçmekte zorlanıyor. Niçin? Çünkü büyük takımlar bu işi Amerıkalf pivotlarla götü- rüyorlar. Türkler arasında ise Tamer'ın seçenegi yok! Ne var kı Tamer de yeterince hareketli değil. Ozellıkle de hava toplannda çok etkili oldugunu söylemek zor... Genç Mirsad olmasaydı, Efes, Avrupa'da iki önemli ma- çını yitiriyordu. Oysa, boyu iki metreyi çok aşan gençler, artık bu top- raklardan da çıkıyor. Buna son yıllarda -tıpkı Mirsad gibl- Balkanlar'dan gelip Türk yurttaşlığına geçen çok sayıda genç de eklendi. Bu hamurdan nice Tamer'ler yetıştırmek çok mu zor? Fenerbahçe 1907 Derneği, Tamer'e 10 milyar önerip Ha- run gibi bir 'büyük yıldız'\ kaçırdı. O kaynak ile hem Ha- run'u korumak hem de Mirsad ve benzederini kazanmak daha akıllıca olmaz mrydı? • • • Kimse merak etmesin! Efes, önemli maçlan beş kişiyle oynamak sıkıntısını bu yıl aştı. Gelecek yıl daha güçlü olacak. Fenerbahçe, gelecek yıl daha büyüyecek. Galatasaray gelecek yıl, 'devre dışı' kalmamak için elinden geleni ya- pacak ve milli takım da -ister istemez- o düzeye giderek yaklaşacak. Geriye kalıyor Beşiktaş! Doğrusu, Siyah-Beyazlılann bir 'cimnastik kulübü' öl- maktan ne zaman vazgeçeceklerini merakla bekliyorum!.. Mümtaz Soysal, Hikmet Çetin ve -bir zamanlar Beşik- taşlı olan- Hıncal Uluç'un da merakla beklediklerini sa- nıyorum... Büyükçekmece Gölü kurtuldu • Çatalca Serbest Bölgesi olarak bilinen Îstanbul-Trakya Serbest Bölgesi kurulmasına ilişkin Bakanlar Kurulu karan, Danıştay tarafindan iptal edildi. MEHMET DEMİRKAYA Büyükçekmece Gölü, Danış- tay'ın Bakanlar Kurulu karan- nı iptal etmesiyle "serbest böl- ge" tehdidinden kurtuldu. Mi- marlarOdası, 1992'dedönemin Başbakanı Sûleyman Demirel tarafindan temelı atılan serbest bölgeye, İstanbul'un su gerek- sıniminm önemli bir bölümünü karşılayan Büyükçekmece gö- lünü kirleteceği gerekçesıyle karşı çıkıyordu. Çatalca Serbest Bölgesi ola- rak bilinen Îstanbul-Trakya Ser- best Bölgesi kurulmasına iliş- kin Bakanlar Kurulu karan,Yıl- dmm Akbulut'un Başbakan ol- duğu 31 Ekim 1990 tarihinde alındı. Özellikle ÇevTe Bakanlı- ğı 'nın yatınmın "yer seçimme" karşı çıkması, Devlet Planlama Teşkılatı 'nm da "Su havTası dı- şında daha uvgun bir ver bulun- ması''yönündekı yazılı görüş ve raporlan üzenne karar uzun sü- re uygulanamadı. Ancak yakJa- şık iki yıl sonra 19 Temmuz 1992 tarihinde dönemm Başba- kanı Sûleyman Demırel tarafin- dan serbest bölge tesıslerinın te- meli atıldı. Resmi törenle kurulmaya başlanan Çatalca Serbest Böl- gesi'ne, Mimarlar Odası, "Bü- yükçekmece su havzasının ko- ruma kuşagmda kaldığı. aJına- cak bütün tedbiıiere karşuı İs- tanbul'un su gereksinmesinin aloda birini karşıla>an Büyük- çekmece Gölü'nde kirlenmeye neden olacağı" gerekçesiyle karşı çıktı. Mimarlar Odası İs- tanbul Büyükkent Şubesi, idari vargıya başvurarak, serbest böl- geye dayanak oluşturan Bakan- lar Kurulu karannın iptalini is- tedi. ISKİ de bu davaya Mimar- lar Odası'nın yanında "müda- hü"olarak karjldı. Danıştay Altıncı Dairesi 18 Mayıs 1993'te serbest bölge ile ilgili yürütmeyi durdurma ka- ran verdi. Bunun üzerine Baş- bakanlık karara karşı çıkarak "yürütmenin durduruunası" karannın kaldmlmasını istedi. Başbakanlığın itirazı Danıştay Dava Daireleri Genel Kuru- lu'nda görüşüldü. Kurul, 2 Temmuz 1993'teBaşbakanlıgın ıtirazmı reddetti Başbakanlığın ikinci itirazı da 1 Ağustos 1994'te oybirliği ılereddedildi. Bugelişmelerden sonra Danıştay Altıncı Dairesi, bilirkişi inceleme raporunun gelmesi ve savunmalann yapıl- ması üzerine karannı açıkladı. Danıştay karannda, İstanbul gibi büyük metropolitan bir yer- leşim biriminde kıt olan ve git- tikçe azalan içme ve kullanma suyu potansiyelinin en verimli biçımde kullanılması veen has- sas biçimde konınmasının ya- şamsal öneminin tartışılmaz ol- duğu vurgulandı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear