Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
16 ŞUBAT 1995 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Sümerbank ve
HAVAŞ'ta pazarhk
• A>'KARA (.\A) -
Özelleştınlmek üzere satışa
çıkanlan Havaalanlan Yer
Hizmetleri AŞ (HAVAŞ) ile
Sümerbank AŞ'ye teklif
veren yaıınmcılarla
görüşmelerin sürdüğü
bildirildı. Hisselerinin yüzde
60'lık bölümü blok olarak
satışa çıkanlan HAVAŞ için
toplam 14 kuruluştan teklif
teklif gelmişti. Sümerbank
AŞ'deki kamu hisselerinin
ise yüzde 60"a kadar olan
bölümü satışa çıkanlmış ve
6 yatınmcı teklif vermişti.
Sümerbank'a talip olanlarla
şımdiye kadar iki tur
görüşme yapıldı.
KOSGEB'den finma
envanteni
• ANKARA (AA) - Sanayi
ve Ticaret Bakaniığı ile
Küçük ve Orta Ölcekli
Sanayi Geliştırme ve
Destekleme ldaresi
Başkanhğı(KOSGEB),
Türkiye'de çeşitli alanlarda
faaliyet gösteren fırmalara
ilışkin bilgılen derlemek
amacıyla. "firma envanteri"
çıkaracak. Türkiye'de 200
bini sanayide olmak üzere
yaklaşık 4 milyon
cıvanndaki işletme hakkında
sağlıklı bilgi toplamak
amacıyla hazırlanan KOS-
BlLTÖP(BıIgıToplama)
projesi. yakında hayata
geçirilecek
Şubat enflasyonu
yüzde 9.9
• ANKARA(ANKA)-
Mutfak gıderlennde 15 ocak
- 15 şubat arasındaki bir
aylık dönemde 9.9 oranında
artış yaşandı Hak-lş
Istatistik Bürosu'nun dört
kışilık bıraılenın dengeli
beslenebilmesı için gerekli
olan besinı dikkate alarak
vaptıgı hesaplamaya göre
son bir aylık sürede zorunlu
mutfak harcamalan 707 bin
610 lıra artarak 7 milyon
816 bin 140lirayayükseldı.
15 Mart Dünya
Tüketici Günü
• İZMİT(AA)-fzmit
Ticaret Odası'na kayıtlı
işyerlerinın 15 Mart "Dünya
Tüketici Günü" nedeniyle. 1
hafta süreyle indirimli satış
yapacaklan bildirildi. Oda
Başkanı Yüksel Başer,
"Dünya Tüketici Günü"
nedeniyle başta konfeksiyon
olmak üzere beyaz eşya ve
züccaciye satan oda üyesi
işyerlerinın. 15 marttan
itibaren indirimli satış
yapacaklannı söyledı.
Emisyonda rekor:
134 trilyon lira
•ANKARA (AA) -
Dolaşımdakı kâğıt para
miktan. 134 trilyon liraya
tırmanarak rekor kırdı.
Merkez Bankası venlenne
dayanarak yapılan
hesaplamalara göre şubat
ayının ılk yansında 14
tnlyon 104.4 milyar lira
genışleyen emisyon hacmi,
dün 134 trilyon 96.4 milyar
Iıraya ulaştı. Emisyon
hacmı. ocak ayı sonunda 119
tnlyon 992 milyar lira
düzeyınde bulunuyordu.
Finansbank'tan
tpüyonluk kâr
•ANKARA (ANKA)-
Geçen yıl net 1 trilyon 63
milyar lira kâr ettığini
açıklayan Finansbank.
kânndan >üzde 80 oranında
kâr payı dağıtacak.
Finansbank'ın geçen yıl faiz
gelirlen 1993 yılına göre
yüzde 173.2 oranında
artarak 5.9 tnlyon liraya
yükseldi. Yüzde 152.2
oranında büyüyen faiz
giderleri ise 4.1 trilyon
lira olarak gerçekleşti.
Karşılık ayırdıktan sonra
1.7 trilyon lıra net faiz
geliri elde eden
Finansbank'ın faiz dışı
gelirlen 596 milyar faiz dışı
giderleri ise 896 miKar lira
olarak gerçekleşti.
Para, Hazine'ye
koşuyor
•Ekonomi Servisi- Hazine
ihalelennde rekorlar üst
üste kınlıyor Dünkü 6
aylık ıhalede ortalama
yillık yüzde 113.36 faizle
29.8 trilyon liralık satış
yapan Hazine, bankalann
hücumuna uğradı. Toplam
120.9 trilyon'liralık taleple
bugüne kadarki en yüksek
rakama ulaşılırken
maksımum faiz oranının
yüzde 114.99"da kaldığı
gözlendi.Parasını kapan
Hazine'ye koşuyor. 1995
yılının ilk iki ayında para
piyasalan Hazine'nin
yüksek faızlerinin >anı sıra
tarihi satış. ve talep
rekorlarına da tanık
oluyor.
Nadir İmpex'in teklifini güçlü kılan hükümlerin, ÖYK karannda yer almaması dikkat çekti
Petlas'ta ihale bîlmecesiBÜLENTSARIOĞLL
AN'KARA - Türk ışadamı Abdûlcemal
Taşçıiar. Iran asıîlı ışadamı Muhtar Pen-
cebendpur'a. 1 yıl vadeyle 65 milyon do-
lara satılan Petlas için yapılan ıhalede,
verdıği daha yüksek teklifın gözardı edil-
dığını öne sürdü. Petlas'a 125 milyon do-
lar öneren Taşçılar. teminat mektubu ye-
rine fabnkaya devlet ıpoteğı konulması-
nı ve 60 milyar liralık malvarlığını gös-
terdı Özelleştırme tdaresı 'ne iletılen öne-
nlerde. Taşçılar'ın taksıtlerden düşmeyı
önerdiği borçlar dışmda, Özelleştirme Fo-
nu'na net 89.2 milyon dolar ödemeyı ve
35 milyon dolarlık yatınm yapmayı ön-
gördüğü belirlendı. Nadır tmpex'ın, tek-
lifinı güçlü konuma getıren bazı hüküm-
lerin. Resmı Gazete'de yay ımlanan Özel-
leştirme Yüksek Kurulu karannda yer al-
maması dikkat çekti.
Özelleştirme ldaresi'ne verilen teklıf-
lere göre. Taşçılar fırması. 125 milyon
• Petlas'ın Nadir împex'e satış koşulu olarak kamuoyuna
duyurulmasına karşm, 30 milyon dolarlık işletme sermayesi,
ıstihdamın 5 yıl içinde 3 bin kişiye çıkanlması ve toplam
üretimin yüzde 75'inin ihraç edilmesi yönündeki koşullar Resmi
Gazete'de yayımlanmadı.
mek üzere 65 milyon dolara alan Nadir
tmpex, bin kişiyi istihdam eime. bütün
borçlan üstlenme, 5 yıl içinde 8 milyon
dolar yatınm yapma güvencesi verdi. Na-
dir lmpex'in, 30 milyon dolarlık işletme
sermayesi koyacağı, istihdamı 5 yılda 3
bin kişiye çıkaracağı ve ürerimin yüzde
75 'ini ihraç edeceği yönündeki hükümler
Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun kara-
nnda yer almasına karşm Resmi Gaze-
te'de yayımlanmadı.
Nadir lmpex'in, Resmi Gazete'de
yer verilmeyen güvencelerinın satış söz-
leşmesıne de alınmaması durumunda di-
ğer tekliflere göre avantajlı bulunmayaca-
ğı belirtiliyor.
dolarlık teklifi; faizsiz olarak 15 milyon
dolar. 30 milyon dolar, 40 milyon dolar ve
40 milyon dolarlık taksitlerle 4 yılda öde-
meyı önerdi. 1241 kişinin çalıştığı Pet-
las'ta 750 kişi çalıştırma güvencesi veren
Taşçılar, yasal borçlan üstlenirken. 12.5
milyon dolarlık dıger borçlan dataksitten
düşmeyı teklif ettı. Özelleştirme Fonu'na
89.2 milyon dolarlık net ödeme yapacak
olan fırma. banka kesin teminat mektubu
yerine fabrikanın tümüne ve 60 milyar li-
ralık malvarlığına ipotek konulmasını is-
tedi. Taşçılar 35 milyon dolarlık yatınm
taahhüdünde bulunurken 140 milyar lira-
lık işletme sermayesi ıstedi.
Petlas'ı, 7 yılda yüzde 8 faiziyle öde-
Taşçılar. fabrikayı, çalışanlann da ka-
tılımıyla en kârlı biçimde işleteceğine iliş-
kin projelerini Özelleştirme ldaresi'ne
ilettiğinı belirterek. şunlan söyledi:
"Türkiye'de hiç lastik pazannı tanıma-
yan, yeterü tecrübesi bulunmavan. başka
bir marifeti olma> an, tran'da iki şirket ka-
patan,Türkiye'deinşaatsektöründezarar
ettiğini kendki söyleven ve en kalhesiz Bul-
gar lastiğini Türk milletine satanlann ne
kadar da bilgi birikimli ve ckklivetli okJu-
ğu tartışılır. Kırşehir topraklannda ka-
uçuk ağacı yetiştiririm deyip, Türkive'de
kauçuk ağacının yetişmeyeceğinden bile
habersiz bir firma özellikle mi seçilmiş-
tir? Acaba uluslararası bankalar bö>le bir
yeni fabrikayı ucuza kapafmak için mi Na-
dir İmpex'i ileri sürdüler? Nadir lmpex
firmasının sahibinin SHP Kırşehir Mil-
letvekili Sabrı Yavuz'a sarfettiği, Ben
Amerika'dan bastınryine Petlas'ı alınm'
sözJeri bu işin altında yabancı güçler mi
var sonısunu gündeme getiriyor."
Erdemir'in
satışına
imzalı
protesto
Haber Merkeri- Ereğlı
Demır-Çelik fabrikalarının
(ERDEMlR)satılmasını
protesto etmek amacıyla
Zonguldak'ın Ereğli ilçesınde
"imza kampanvası ve
dilekçe" eylemı düzenlendı.
Ereğlı Temsılciler Kurulu'nun
hükümet meydanındakı
Atatürk Anıtı önünde
düzenlediğı eylemde. 20 bin
ımzadan oluşan 700 metre
uzunluğundaki protesto
dilekçesıni. bınden fazla kışı
taşıdı. Beledıye Başkanı ve
Temsilciler Kurulu sözcüsü
Halil Posbıyık. ılçe \e bölge
halkının ERDEMlR'in
satılmasını ıstemedığını
söyledi. (Fotoğraf: AA)
Birleşik Metal ve Türk Metal'in
yetki savaşında kaybeden, işçi
Erdemir işçisi
üvey evlat gibi
AH.MET ÇELİK
Özelleştırilmeden cezalandın-
lan Erdemir işçisi. Türk Metal ve
Birleşik Metal sendikalannın yet-
ki savaşı nedeniyle hâlâ ortada.
Erdemir'in satışına en gözde özel-
leştirmelerden biri gözüyle bakan
hükümet ise 4 bin 500 ışçiye âde-
ta üvey evlat gibi davranıyor. Enflasyonun yüzde
150'lere dayandığı Türkiye'de MESS, grup sözleş-
melerinde zam oranlan belirlenmesine rağmen işçi
hakkını koruyacak sendika bulamadığından toplu-
sözleşme görüşmesini yapamadı Sendika kapsamı
dışında çalışan 2 bin 500 kişinin maaşlanna yüzde
50 zam yapan ışveren de işçi için hıçbır şey yapmı-
yor.
1994 yılının şubat ayında üye çoğunluğunu kay-
bederek yetkısi düşen Türk-lş'e bağlı Türk Metal
Sendikası ile aynı dönemlerdeörgütlenmek amacıy-
la fabrikaya giren DlSK'e bağlı Birleşik Metal-Iş
Sendikası arasındaki yetki sorunu bir türlü çözüle-
miyor. Birleşik Metal uzun süreden beri referan-
dum ısterken Türk Metal ise gerekh yasal prosedü-
rün devam etmesinde ısrarlı bir tutum sergiliyor.
Sendıkalardan bıri özelleştirme gerçekleştirilene
kadar toplam çalışan sayısının yüzde 51 çoğunlu-
ğunu elde edemezse Erdemir âdeta dikensiz gül
bahçesi olarak yenı sahibine de\ redilecek. Sendika
yetkilileri işçi haklannın özelleştirmeden sonra da
korunacağı yönünde açıklamalaryaparken. uzman-
lar ise zaten yüksek olarak değerlendırilen işçi üc-
retleri nedeniyle fabrikayı alanlann rahat rahat işçi
çıkaracaklannı belirtiyorlar. Bu arada kurumda sen-
dika kapsamı dışında çalışan 2 bin 500 personelin
ücretlerine geçen ay Erdemir Idare Meclisı tarafın-
dan alınan bir kararla yüzde 50 zam yapıldı.
Yetki konusunda anlaşma sağlamak için referan-
dum önerdiklerini belirten Öz Çehk-Iş Ereğli Şu-
besi Başkanı Eşref Demircan, Türk Metal'in bunu
kabul etmediğinı söyledi. Türk Metal Ereğli Şube-
si Sekreteri'nin ilk aşamada referandum konusunu
kabul ettiğini belirten Demircan, "Fakat Çauşma
BakanbgVnda "Benim anlaşmam yok' dedi. Refe-
randum konusunda yasada bir madde yok. Ancak
bunu engeüeyecek bir madde de yok. Fakat iki sen-
dikanın da oluru olmadan referandum yapılamt-
yor" diye konuştu.
TDÇl eski Genel Müdürü Imer'e göre Erdemir'in satışı sanayileşmeye darbe:
Türkiye'nin kaderiyle oynanıyor
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Türkiye Demir- Çelık Işletmelen
eski Genel Müdürü Sencer tmer. Tür-
kiye'nin, alanındaki en büyük tesısı
ve tek yassı çelik üreticisı olan Ereğ-
li Demir Çelik Fabrikası'ndakı (Er-
demir) yüzde 30 kamu hissesini blok
olarak satışa çıkaran hükümetın, ülke-
nin kaderiyle oynadığını söyledi. Tür-
kiye'de, savunma üretimi ve sanayi-
leşmenin temel kaynağı olan Erde-
mir'in satışına karşı, ancak "ekono-
minin iflas ettiği" gerekçesinin ilen
sürülebıleceğini belirten Imer. "Hü-
kümet iflas ediyorsa söylesin. fabrika-
yı fonlar aracılıgıvla kendi ülkcnıi/in
kumluşlan alsın. İ lke, empervaliz-
min kontrolüne bırakılmasın. Türki-
ye, sana>ilcşnıcsini önleyen kesimin
çabalanna engel olmalıdır" dedi.
TDÇl eski Genel Müdürü Sencer
tmer, Cumhuriyet'in konuya ilişkın
sorulan üzerine, Türkiye'nin 2000 yı-
lında 7.5 milyon ton, 2015 yılında 15
milyon ton "yassı mamule" gereksi-
nim duyacağını belirterek, "YaniTür-
Idye'nin4tanedaha Erdemir'e ihti>a-
cı var. Bunun için de her sene \2 mil-
yar dolar vannm yapmak kaçınılmaz-
dır" dedi"
Demir-çelik sektörüne yatınm
yapmanın
büyük malı-
yet gerektır-
dığını ve pa-
ranın gerı
dönüş süre-
ci çok uzun
olduğu için
yabancı ve
ozel serma-
yenin böyle
bir girişim-
de bulunmayacağını vurgulayan Imer,
şunlan söyledi:
"Yabancı sermayeye 300 mihon do-
lara Erdemir'i kontrol hakkı verdik-
ten sonra. onlardan yatınm yapmayı
daha az beklersiniz. Bir işletme, daha
kârlı ve \erimli hak getirilmek için sa-
tılır. Erdemir başanlı olduğuna göre,
satış gerekçesi ne olabilir? Devletin,
Erdemir'deki yüzde 30 hisselik para-
ya mı ihtiyacı var? Devlet, evinin için-
deki eşyalan sabyor. Durum böyleyse,
iflas ettik demektir. Eğer gerekçe bu\-
sa, hükümet açık açık söylesin, Erde-
mir için bir formül düşünelim. Bunun
için fonlar kullanılabilir. Sendikalar
biriken tasarruflannı ortak bir fonda
toplayabilirler.
r
Imer. 1982 yılındaki 750 bin tonluk
üretimını yatınmlar sonucu 2 milyon
tona çıkaran Erdemir'in bu süreç için-
de devletten hıçbır yardım almadığı-
nı ve yüzde 51 66'lık kamu hıssesine
düşen kâr payının kısa sürede yeni bir
Erdemir yaratmaya yeteceğini kay-
detti. Hükümetin, satış olayına genış
perspektifle bakmadığını ve çelik po-
litikası bulunmadığını bildıren Imer,
şöyle devam etti:
"Kâr yatınmın düşmanıdır. Erde-
mir'i satan alacak şirketin yatınm va-
pacağından nasıl emin olabilirsiniz?
Erdemir'in kurulduğu dönemde dev-
lete ait hisselere düşen kânn yatınm
için kurulması öngörülmüş. O dönem-
den beri diğer ortaklar hep kâr alır,
devlet \ atınm yapar. O zaman bu ya-
Onmı diişünenler ahmak mıydı? Ya-
tınm olmazsa, 750 bin tonluk üretim
2 mihon tona çıkamazdı. Şu halde de
yatınm yapmak laam. Demir-çelik ih-
tiyaana göre yeni Erdemirier yapıla-
cagına, ekkki sa&lıyor. Tam bir yanıi-
gı. Acaba bundan sonra nrhlı aracu
gemivi hangi sacla yapacaksımz? Sa-
\iınmanızı her türlü riskten. ülkenLzi
düşmanlardan nasıl koruyacaksınız?
Davanıklı tüketim mallan sektörün-
deki son yıllarda görünen geUşme de
Erdemir sayesinde olmuştur."
Kardemir AŞ'nin yönetimi onaylanmasına karşm Öz-Çelik-lş tepkili:
Şardanmız reddedilirse almayız
IŞIKKANSL
ANKARA : Özelleştirme ldaresi
Başkanlığı. Özçelik-tş'in baskısı
üzerine. daha önce reddettıği Kara-
bük Demir Çelik İşletmesi'nın (Kar-
demir) yeni yönetımini onayladı. Öz-
çelik-tş Sendikası Genel Başkanı
Metin Türker, "İstekkrimizin tümü
kabul edilmezse, Kardemir'i devral-
mayız" dedi. Sendikacıhğa halel ge-
tırmediklerini savunan Türker, amaç-
lannın Kardemir'in 31 Aralık 1994
tanhinde kapanmasını önlemek ol-
duğunu dile getirdı. Türker. istekle-
rinin garanti altına alınma-
ması durumunda, Karde-
mir'in kucaklannda kapa-
nacağına dikkat çekerek.
böyle bir riske girmeyecek-
lerinı vurguladı.
Özçelik-lş Sendikası,
Kardemir'in özelleştirme-
sinı gerçekleştirecek yenı anonim şir-
ketinın kuruculannı. geçtığimiz haf-
talarda Özelleştirme ldaresi Başkan-
lığı'na (ÖİB) sundu. Anonim şirket
kuruculannı. ÖİB. Kardemir'in özel-
leştirilmesine ilişkin protokole aykı-
n bularak kabul etmedi
ÖlB, kurucular arasında "çahşan-
lar" bulunmadıgına iriraz ettiğini bil-
dirdi. Özçelik-lş Sendikası ise, sen-
dika ve çalışanlar olarak Kardemir'i
üstlenmek istemedıklennı, işletme-
nin bir "profesyonel'' kadro tarafın-
dan yönetilmesı gerektığinj vurgula-
yarak. ÖlB'e yazı yazdı. ÖtB. dün
sendıkaya gönderdiği bir yazı ile ano-
nim şirketinin oluşturulmasına onay
\erdi. Türker, Kardemir AŞ'nin önü-
müzdeki günlerde yasal gerekleri ye-
rine getirdikten sonra ÖlB ile sözleş-
meyi imzalamak ıçın görüşmelere
başlayacaklannı belırtti.
TÜGÎAD raporunda, özelleştirme ve gümrük birliğinin, işsizlik oranını arttıracağı belirtildi
Işsizler beklemeye devam edecekEkonomi Servisi- Türkiye
Genç Işadamlan Derneği'nın
(TÜGİAD). işsizlik ve istihdam
sorunlannı ele alan raporunda,
özelleştirme ve gümrük birliği-
nin, zaten yüksek olan işsizlik
oranını uzunca bir süre için da-
ha da arttıracağına dikkat çekil-
dı.
TÜGÎAD. "2000/ü Yıllara
Doğru Türkiye'nin Önde Gelen
Sonınianna YakJaşımlar" ko-
nulu raporlann sekizincisinde.
gelişmiş ülkeler dahil tüm dün-
yanın en önemlı sorunlan ara-
sında yer alan işsizlik ve istih-
dam konulanna değindi. Rapor-
da. tüm ülkelenn arayış içinde
olduğu belirtilerek, Türkiye'nin
de, tüm boyutlanyla yaşadığı iş-
sizlik ve istihdam sorununu ive-
•Raporda. tüm
dünyada istihdam
yaratan
işletmelerin
desteklenmesine
karşın.
Türkiye'deki
uygulamalann
istihdam
yaratmayı
engelleyici
nitelikle olduğu
ileri sürûldü.
Türkiye'de İşsizlik Oranlan (1978-1994)
M 87 88 89 90 91 17 93 94'
ISyaşustii ' Nisaa hanehdltı mketkri
Kaynok Kison 1994 HaneMı Anketkrı 0IF, fo YMPkmkı m
dilikle gündemine alması ge-
rektıği vurgulandı. tstihdamda-
ki yapısal bozulmanın ve ışsiz-
liğin hızla artan nüfus nedeniy-
le gıderek çözümsüzlüğe doğru
gıttığinin ileri sürüldüğü rapor-
da. "Özelleştirme ve gümrük
birliğinin eni i> imser tahminler-
le bile geçici de olsa uzun bir sü-
re işsizlik oranını yükselteceği
açıktır" denildi.
fstihdamın geçici çözümler
değil. kalıcı polıtıkalarçerçeve-
sınde ele alınması gerektığı gö-
rüşüne yer venlen raporda. dü-
şük doğurganlığın hedeflendiği
bir nüfus politikasının dev letçe
desteklenmesı gerektiği ileri sü-
rüldü.
TÜGtAD'in hazırladığı sek-
ızinci raporda aynca eğitim sis-
temınin de. işgücü talebı doğ-
rultusunda yenıden yapılandı-
nlması gerektiği belirtildi.
Raporda şu görüşe yer veril-
di: "Eğitim kurumları ile sana-
yi arasındaki yok denecek dü-
zeyde olan işbirliği geliştirilir-
ken, insangücü planlamasına
bağlı olarak arz \e talebin den-
gelenmesi yoluna gidilmelidir.
Meslek sahibi olmayanlara >ö-
nelik okul sonrası mesleki eği-
tim programlan \aygınlaştınla-
rak, niteliksiz işgücünün meslek
edmmesi sağlannıalıdır"
ÎŞÇÎNİN EVRENtNDEN
ŞUKRAN SONER
Bakan Hukuku Çiğnerse?
Evet, iddia etmiyor, polemik yapmaya çalışmıyoruz.
Yazılı belgeler ve hukukun asgari ilkelerine dayanarak
Milli Savunma Bakanı Mehmet Gölhan'ın hukuku çiğ-
nediğini, askeri işyerlerinde çalışan Harb-lş üyesi işçile-
re yasa ve hukuk dışı baskı yaptırdığını, sizlere duyur-
mak istiyoruz.
llginizi çekmemiş ya da hiç duymamış olabilirsiniz.
Medyamız, işçi ücretlerine saldırı gündemde olduğunda
günlerce her aynntıyı tartışıyor, ancak işçi hakkının gaspı
gündeme geldiğinde (büyük bir patlama söz konusu de-
ğilse) genelde teğet geçiyor, olayı yok sayıyor...
Hükümet. ekonomik krizi gerekçe göstererek 600 bin
kamu işçisinin sözleşme farklarını ödememek istediğin-
de, konu bol bol tartışılmıştı. Türk-lş'e işçi alacağından
vazgeçmesi için kapı açılmış, işçiye gereken moral bas-
kı fazlası ile yapılmıştı. Sonucunda da kesinleşmiş yasal
işçi alacağı ortadan kaldınlamadığından, 6 ay gecikmeli
olarak taksitlerle ödeme yapılması için sözlü anlaşmaya
varılmış, uygulama konusunda Başbakanlık bir genelge
yayımlamıştı.
Tabii ki bu sözle uzlaşma da buna dayandınlan hükü-
met genelgesi de ışçinin kazanılmış, kesinleşmiş hakkını
gaspetme niteliğini taşıdığı için hukuka aykırı idi. Ancak
karşı çıkışlara. uyarılara kulak asan olmadı. Medyamız,
uzlaşan Türk-lş yönetimini, sağduyusu nedeniyle kutla-
dı. Olay, bir oldubitti ile kapanmış kabul edildi. Bir yan-
dan da işçinin 6 ay gecikmeli ödemeden doğan faiz
hakkının dava yolu ile aranmaması için yasadışı ikinci bir
uygulamayla tek tek işçilere baskı yapılarak ellerinden
'feragatname' alındı.
Ancak yargıyla hak aranması yolu tümüyle kesilemedi.
Hak-lş'in yasa ve hukuka aykırı olduğu gerekçesiy'le
Başbakanlık genelgesinin iptali için açtığı davada Da-
nıştay, 27 Aralık 1994 tarihli karannda, oybiriiğiyle yürüt-
menin durdurulmasını istedi.
Danıştay, medyada doğru dürüst haber bile olmayan
karannda, Başbakanlık genelgesinin yürürlülüğünü hu-
kuken ortadan kaldırryor ve gerekçesinde;
"Toplu iş sözleşmesinde taraf olmayan üçüncü şahıs-
lara da toplu iş sözleşmesi hükümlerine müdahale ola-
nağı veren herhangi bir yasal düzenleme bulunmamak-
tadır. Bu durumda, kamu işyerlerinde uygulanacak top-
lu iş sözleşmelerine göre, işçilere ödenmesi gereken 4.
ve 5. dilim ücret zamlannın ödeme tarihlerinin ertelen-
mesi yolunda çıkanlan Başbakanlık genelgeleri, toplu iş
sözleşmesine müdahale anlamında olup hukuka aykın
bulunduğundan, dava konusu genelgelerin yürütmesi-
nin durdurulmasına" deniliyordu.
Danıştay, anayasanın 125. maddesi 4. fıkrasında yer
alan, "Idarı işlemin uygulanması halinde telafisi güç ve-
ya imkânsız zarahann doğması ve idari işlemin açıkça
hukuka aykın olması şartlannın birlikte gerçekleşmesi
durumunda, gerekçe gösterilerek yürütmenin durdurul-
masına karar verilebilir" hükmüne dayanarak söz konu-
su karannı verebiliyordu.
Buna göre de Danıştay kararının geriye dönük işleme-
si ve önceki haksız durumu düzeltmesi gerekiyordu.
Anayasanın 138. maddesinin son fıkrasına göre de "Ya-
sama, yürütme organlan ve idare, mahkeme kararlannı
hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilme-
sini geciktiremez"d\.
Dava konusu olayımızda, söz konusu Danıştay kararı,
işçılerin toplusözleşmeden doğan ücret alacaklannın 6
aylık gecıkmeyle ödenmesini öngören Başbakanlık ge-
nelgesini durdurarak işçilerin hak edilmiş alacaklarının
işyerlerinde ödenmesi ve zararlarının giderilmesıni ge-
rekli kılıyor.
Öncelikle hükümet, Danıştay karan yokmuş ve genel-
genin yürütrnesi durdurulmamış gibi genelgeye göre, 6
ay gecikmeli olarak ödeme yapmayı sürdürüyor. Milli
Savunma Bakaniığı, bu kadarîa da yetinmiyor. 27 aralık
tarihli Danıştay kararının sonrasında, Mehmet Gölhan
imzalı 6 Şubat 1995 tarihinı taşıyan yenı bir genelge da-
ha yayımlanıyor. Milli Savunma Bakanlığı'na bağlı işyer-
lerinde çalışan Harb-lş sendikası üyesi işçilerin, 1 eylül-
de doğan hak edilmiş alacaklarının 20 şubatta ödenme-
si öngörülüyor. Ancak söz konusu ödemenin de yapıta-
bilmesi için işçilerin davadan vazgeçtiklerine ilişkin ibra-
name imzalamaları koşulu getiriliyor.
Milli Savunma Bakanı Mehmet Gölhan, Danıştay ka-
rarının gereğini yerine getirmemekle kalmıyor, yeni bir
genelgeyle yürürlükten kalkmış genelgeyi kendine daya-
nak yaparak hukuku 'katmertenmiş' olarak çiğniyor. Iş-
çinin hak edilmiş alacağı için yargıya başvurma hakkını
da gaspederek bir suç daha işlemiş oluyor.
Suçu işleyen, Danıştay kararına uymayan, hak ve hu-
kuku gaspeden bakan olunca ne olur? Hukuka göre, en
azından, doğacak maddi ve manevi zarann tazmininden
hükümet sorumludur. Tabii ki hak ve hukukun işlediği,
işletilebildiği bir düzende. Hükümet ve Sayın Gölhan,
herhalde işçinin çaresizliği ve -gecikmeli de olsa eline
bir para geçmesi halinde- teslim olup dava hakkından
vazgeçeceğine güveniyorlar.
Demokrasimiz, hukuk düzenı, yargı güvencesi, insan
haklan için ne hazin bir tablo değil mi?..
ACI KAYBIMIZ
Merhum Mehmet Tahir ve merhume Kadriye
Tahiroğlu'nun oğullan. merhum Sıddık ve merhume
Rahime Maksude Özpetek'in damatlan. merhum Neşat
Tahiroğlu'nun ağabeyi, Selma Tahiroğlu'nun
kayınbiraden, Ander, Batur, Boysan ve Bayraktar
ailelerinın teyzezadeleri, lşeri, Cenger, Hadımlı,
Özpetek, Çulha ailelerinin enişteleri, Tahir ve Kemal'in
amcası, Bülent ve Ercüment'in sevgili babalan, Aynur
\e Gülçin'in kayınpederi, Ipek, Çağlar. Pınar ve
Yeşim'in büyükbabası, merhume Natıka Tahiroğlu'nun
sevgili eşi,
îstanbul Emekli Vali Yardrmcısı
(1938 Galatasaray lasesi mezunu)
NİHAD TAHİROĞLU
vefat etmiştir. Cenazesi 16 Ocak 1995 Perşembe günü
(bugün) öğle namazından sonra Üsküdar Yenicami'den
kaldınlarak, Karacaahmet Mezarlığı'nda aile
kabristanına defhedilecektir.
AİLESİ
VEFAT
Baromuzun 11294 sicil sayısında kayıtlı Avukat
NtHAD TAHİROĞLU
vefat etmiştir.
Aziz meslektaşımızın cenazesi 16.2.1995 Perşembe
günü (bugün) Usküdar Yeni Cami'de kıhnacak öğle
namazını müteakip ebedi istirahatgâhına
defhedilecektir.
Merhuma Tann'dan rahmet, kederli ailesine ve
meslektaşlanmıza başsağhğı dileriz.
tSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI