Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 21 ARALIK 1995 PERŞEMBE
14 KULTUR
CRAMOFON İCNESİ / SEÜMİLERI
sanat ateşi hiç sönmedi'Çolpan İlhan'a dı\orum kı
"Sizın otekj sinema yıldızlanndan
farklı bir çızgıniz oldu. Çoğu kez a> kın
kadını. klasık de>işle kötu kadın ı can-
landırdınız. Izundonemleraraıerdiniz.
Ama sızin çok ozel ha\ ranlannız >ar. Bi-
ri de benım. Bizde Çolpan Ilhan sevgisi
hiç bitmedi. Bunu neye bağlıyorsunuz?'*
- Sınemada bır otuz beş \ılım geçtı
Ama son yılları saymamak gerekır
75"ten bu vana yalnızca ıkı dızı bır de
80'Jerde Seni Kalbime Gömdum. Yanı
faal bıroyuncu sayılmam
"Evet, kendinizi ozlettiniz. Deminki so-
ruya done>im; alısılmıs genç kız tıpinin
karşıti roller..."
-Obırtesadufherhalde 56 57'de ılk
film Kamelyalı Kadın olunca o> unculuk
hayatımda başkd bır çızgı belırdı Ka-
melyalı kadın başka bır ızlenım bıraktı
Hatırlıyorum \ onetmen Şakir Strma-
U'vdı, oneny ı alınca bu role uy ama> aca-
ğımı soy ledım Zaten aklım, arzum tıvat-
rodan yanaydı
ŞakırBey romanın MargueritteGauti-
ertasvırlennı okudu. ışte ınce uzun sı-
yah saçları olan ırıgozlubırgenç kadın
Ben kendımı o rol ıçın hem deneyımsız
hem çotuksu bulmuştum Sortra galıba
pek yadırganmadım
"\e yadırganması? Arkadan Zum-
rut teki.de\iş\erinde\se fernme tatale"
geldL ^alnızlar Rıhtımı'nın tangoşarkı-
cısı, Bır Şofbrun Gızlı Deften nde paşa
kızıÇıler
- Hayır arada başka tarz roller oyna-
dım Meselâ Vaşamak Hakkımdır'da
fabnka îşçısı, her gunku hayatın ıçınde
bırkızı oynadım Selım'cığım şımdı se-
nın anımsadığın roller. ı,ok genç va>ta
oynanacak roller değıldı \nıa ışte be-
nım de ho>uma gıtmıştı Masum kızda
pek bır derınlık bulamazdım O rollenn
kendıne ozgu adeta ısırgan bır çekıcılı-
ğı vardır
Sonra ben sinemanın sanat olduğuna
ınanıyordum o>uncunun değışık kım-
lıklere burunmesı gerektığıne ınanıvor-
dum Yaşanmıştıplerı oynamak hoşuma
gıdıvordu Ama bızım sınemamızın po-
lıtıkafan açısından v anhş bırta\ ırdı Ben
bunun sonra çok acısını çektım
"O> le divorsunu/ ama; se> ircı, Çolpan
İlhan'ın usta bir ovuncu olduğu fikrine
de o rollerle v armadı mı' Kendinizi iyiec
gerıye çekriğınız MİIarda bıle Çolpan İl-
han bır star. bır > ıldız olarak kaldı. O rol-
lerle degil mi?"
| Saygıyı kopumak
[ - Belkr Otabıhr Ben de bazdn hıs-
sederım gerı planda olmama rağmen.
bır Çolpan Ilhan ısmı \ıllar yılı surdu
Starlıktan çok oyunculuk >apmak ıste-
yen bır ınsan oluşum sevıldı galıba Sc
yırcıve saygı duydum benım ıçın önenı
lı olan canlandırdığım rolu sinema sey ır
cısıne etkılı kılmaktı Karşilıklı bırsay-
gı oluştu O savgıvı korumaya çalıştım
Sonra, başka bır >ev \ ar Sadri'v le ben-
berlığımızın de buyuk pa>ı \ar E\len-
dıkten sonra bırlıkte anıldık
"Geri plana çekilışte e\ lilik bir sebep
sayılabilir mi?"
- Aslında ev lenırken kendımı gen pla-
na çekecegım dı\e bırduşuncem yoktu
Bıroyuncuvlaevlenıvordum okendısa-
natını surdurecektı ben kendımınkını
Bırlıkte tartışma bırbmmızı zengınle^-
tırme tırsatlan doğacaktı Fakat evlılık
gerçeklen çok başka çıktı karşımıza
Şovle ozetleyebılınm
fstedığımızgıbıçalı>malar>apamadı-
ğımız donemler oldu Sadn"nın de be-
nım de Ikıneısı amıelıkdebırtakımça-
lışmalan durdurdu Bır ara Sadn'de bır
duraklama oldu
O sıralar ben sınemayla tıvatroyu bır-
lıkte yuruttum Sonra Sadn nın bır ko-
medyenkımlığıyleıkıncıdoğuşu.bılınç-
lı değıl belkı ama benım ona destek ol-
mamı zorunlu kıldı Bırdenbıre Sadrı
çok yoğun streslı bır çalışma oriamına
gırdı Evdeonahuzurverebılecek. onun-
la ılgılenecek bır ınsan gerekıyordu Ev -
Iılık de karşılıklı ozverı değıl 011° O za-
man otomatıkman kendımı gen çekmış
oldum
" Bunun alfında acaba Sadri Alışık'ın
başarısından duyduğunuz mutluluk. 0
mutluluğun sağladığı doy um da var mıv-
dı?"
- Çok Hele sonra sonra
O gunlenn sınemasının bambaşka bır
atmosfen \ardı Sev ılen bır oyuncu oy-
lesıneyoğun ^evılıyordu kı onunyarat-
tığı bu sevgıvı ızlemek korumak da bır
mutluluktu Ovlegalagecelerı hatırlanm
kı. Sadrı'nın alkışını bolmemek ıçın sak-
lanırdım Bunlarçokguzelanılardı Sad-
n'yeolan ilgıyı çok sevıyordum
| Önemsiz roller
"Belki bu yuzden sıze önerilen roller
üzerinde pek durmadını/..."
- E\et hıçbır polıtıkam olmadı Çok
yanlış ışlerde yaptım Oynamamam ge-
reken roller de oynadım Şımdı bunun
değışık sebeplen \ar Bır defa çalışkan
bır ınsanımdır Çalışmadığim \akıt bo>-
lukta hıssedıyorum kendımı Sonra ınsan
kıramam ın^anlar ı»rar edınce de oyna-
dım Bazılarının pışmanlıâını duydum
Ama 0 kadar da onemsemedım
"Chuncu olmak isteği ne zaman baş-
lamıştı? Bır durtu muydu?"
- İlk he\esım sinema değıldı Tıyatro
oyuncusu olmak ıstıvordum Bu arzu ıl-
kokuldabırtemsıllebaşladı Sındırgı ka-
zasında Ben o temsılde bırrol oynadım
benıçokalkışladılar Rolutamhatırlaya-
mıvorum bıle. Halke\ ı'nde oynandığını
hatırlıyorum
Sonra Kandıllı Kız Lısesı'nde doku-
zuncu sinıtta\ken bır tıyatro kolu oluv
turduk On be:? gunde bırtemsıl verırdik
Mesela Goldoni ovnardık Ben hem yo-
netır hem oynar. hatta erkek rollenne çı-
kardım Tıyatro bır ıdealdı benım ıçın
Guzel Sanatlar ^kademiM ne gıderk<.n
bırzamaıı konser\atıı\ara devam ettım
"İlk Akademi Tivatrosu galiba. Anti-
gone._"
- Konsenatuvara gırıs ıçın hazııladı-
ğım parçalar modern Antıgone la \o-
ra'ydı Sonra \edat Demircioğlu, Erol
Keskın tılan bır grup olııp modern \n-
tıgone u Anouılle'un t.sennı cmudık
Bo\lece ba^ladı
" Pekı, ressam olmak ıstegi >ok mu\ du *
Resim bolumunde>dını/ galiba."
- AçıkçaM ressam olmak ıstegi fazla
yoktu Fakat hep bır sanat muhıtının ıçın-
de olmakozlemı\ardı Bunda Attilâaga-
bey ımın de etkısı olmalı Soluk alıp ve-
rebıldığım ortamlar daıma sanat ortam-
larıvdı Ama Akademı yı. başladığım
egıtımı bıtırnıek kararında\dını
"Şimdi otuz kusur yıl oncesinden bu-
gune sıçramak i$ti\orum_."
- Otuz sekız Mİ
"... Sinema 1e tt\ atro \aşamınız. japtı-
ğınur ışler. çalışmalar sızt nıutlu etti mi?
Voksa mutsuz eden bır dunya mı oldu?"
- Herkes mutlu olduğunu soyler Ben
de mutsuz olmadım Fakat çok fazla ara-
ra, ağır tempolu o\unculuk rağbette\di.
Bu, hı/iıtı sınemamı/da çok u/un surdu.
Bakışmalar, nefes alışlar... Size gelince.
hep hızlı tempoluydunuz."
- lltnıiv bır !>eye temas ettın Şımdı
SahteDumalar'daçok scvdığımbır\o-
ııetmenımızvar Odaaynı şe\isO\luyor
"Bıra/dahaağıro>nasani7'"dıvor Tabıı
bunda Sjfıte Dunsalar ın bu televızyon
dızısı olmasının da etkısı \ar Ama ben
ağıraksak tempodan hiç ho^lanınam Bır
deta kendım se\ırcı olarak sikılmm
Şımdı ovunu beş metreye de uzatabılır-
sın bır metreye de toplayabılıısın Ben
bırmetre%e sigdırmak vanlisi'y ım galıbd
"Geçerii kur-jl. daha fa/la. ddlıa uzun
gorunebilmek değıl midir? Acaba ihti-
raslardan u/ak olusunu/.un da payı var
mı.""
- Oyle ıhtıraslı bır ınsan değıhm ken-
dıme aıt ıhtırjslannı pek yoktur Ba^ka-
sının ba>ansından mutlu olabılınm As-
lında kendımı heraçıdan kol.ıvca harca-
vabılen bır ınsanım Benı sanatta ve ha-
\attadaıma. ıhtırasdegıl bır ısındoğru-
su ılgılendırdı
Şımdı du^unuvorum o\le sohbetler
Doğrusu kendım de ^ııarak fark ettım
kı çalışma arzum sona ermemış
| Modacılık konusu
"Ama si/ çalışma hayatından hemen
hiçuzaklaşmadınu. Aradamodacılıkyıl-
ları var. atehe. bir başka yaratıcılık ala-
m..."
- Başlangıçta atelye kurma fıkn yok-
tu Bılıyorsun ovalanma ısteğıvle hazır
mal sattığımi7 kuçuk bır mağazav la baş-
ladı Belkı sonradan o yaratıulık durtu-
siıdevreyegırmistır \ırmıyıldırbu mo-
ddcilık mesleğındey ım insanlan çok se-
\ivorum lıısarları kılık kıyafetle olsa
bıle sevındırmck mutlu kılıyor Bu hal-
dekdrşimdakılcredegeçıyor Muşterıy-
learamdaçoksıcakbırdostluk kuruldu
Çunku sdiııımıyet dışı hıçbır şev aranıı-
za gırmedı \ ırmı vıl az bır zaman de-
ğıl
"Atelvedeçalışmanın a>n birduması
olmalı."
- Oluvor tabıı Renktı kumaştı elbı-
senın yakışmasıydı bunların hepsının
bıranlamı oluyor Sonra ınsan ılışkılen
en de bazen
hıssedcnm, geri
planda olmama
rağmen. bır Çolpan
Ilhan ısmı yıllaryılı surdü
Starlıktan çok oyunculuk
yapmak ısteyen bır ınsan
oluşum se\ ıldı galıba
Seyırcıye saygı duydum.
benım ıçın önemlı olan
canlandırdığım rolu sinema
seyırcısıne etkılı kılmaktı
Karşıhklı bır saygı oluştu. O
saygıyı korumaya çalıştım
Sonra, başka bır şe> var
Sadn'yle beraberlığımızın de
buyuk payı \ar Evlendıkten
sonra bırlıkte anıldık
YA. b
Fotoğraflar:
D E V R İ M B A R A N
dığımı da bulamadım Mesela sinema
çok tıcan bır bakı^ açısı ıçındeydı Ter-
cıh ımkanı voktu mecburdunuz o kalıp-
laşmış roller ıçınde bannmay a Oy sa da-
ha başka turlu tahayvul etmı^tım Nere-
ye kadar ne vapabıleceğımı hıçbır za-
man sınama tırsatınız olmu\ordu Bek-
lentıleraynıydı Tabıı bır sure sonra coş-
ku azalıyor Itıraf edeyım kı sınemada
ovnadığım hıçbır se\ yeterlı gelmedı
| Kopma duygusu
"Btrinı unutamadığımız rolleriııız için
de mi yaklaşımınız ay nı?"
- Bır ıkı tılm olabılır Ama ınsan sıne-
mada, sanatta bır yarışta olmalıdır ken-
dını yenıleme fırsatları bulmalıdır Ka-
lıplar ıçınde çalışmak bunu olanaksız-
laştınyor Bu yuzden de bır donem gel-
dı muthış bır kopma duygusu duvdum
O kalıp değerlenn ıçınde ya tekrarlaya-
çaktın kendım, ya kaybolacaktın. ya bel-
lı bırçızgıyı bılekoruyamayacaktın Ben
çekılmeyı tercıh ettım
"Öyle sanıyomnı ki oyunculuğunuz-
da da farklı bır tutum gosterdiniz. Demin
1956 tarihinı verdiniz. O MİIarda \e son-
olmuştur kı. sınemadan arkadaşiar ko-
nu^muşlar sankı ben hiç ovuncu olma-
mışım gıbı dınlemışımdır Kendımı yok
saymışımdır Ama bunu bır\akınma ola-
rak sovlemıyorum Bu benım mıza-
cım Sonra neyın ıhtırasını gudeceksı-
nız
1
Ortada oy le çok değer \enlecek sa-
nat açısından buvuk çaplı çalışmalar mı
oluyordu kı
Yanı ıhtırassızlığınaltındabırçokdu\-
gu. duşunce karmaşası var Uç yuzun us-
tunde fiim yaptım bunun yuzde yetmı-
şı başrol Ama çok şanslı olduğum soy-
leneınez. guzel fırsatlarçok çıkmadı kar-
şıma
"Şimdi Sahte Dumalaryeni bir televiz-
yon dizısi. Uzun bir aradan sonra donu-
\orsunuz. Haftada beş gun evlerin konu-
ğu olacaksınız. Ne hissediNorsunu/.'"
- Bu heyetanlandırıyor benı tabıı in-
sanın sanatına baglılıgı hıçbır şekılde
yaşlanmıyor Yanı o bağy aşla paralel gıt-
mıyor Eskıcoşkuyınedınlıvenyor Sah-
te Dunvalar'da çalışmaya başlar başla-
maz. aradakı yıllar çalışmadığım yıllar
hiç olmamış gıbı geldı bana Bu dızı ye-
nı kuşaklarla tanışmamı saglayacak
illann hukmünden
çok, ıçtekı sanat
arzusu etkı bırakıyor
belkı de Bır sanat
ateşı oluyor ınsanda O ateş
bende hiç sonmedı O ateş kı
ınsana her an hayata bır
yanından sığınabılmesını
sağhyor Bır yennden hayatı
yenıden yakalıyorsunuz,
yenıden başlıyorsunuz,
yenıden cesaret
bulabılı\orsunuz Yıllara da
oanlamvenyor Yılları,
değışen fızığı, değışen başan.
sükse grafığını kabul etmek
bızım meslekte zordur Ben
çoktan hallettım Sadece
ıçımden gelen bır duyguyla
sanata bağh> ım
Insan ılışkılen benım ıçın çok onemlı
Ben sinemada da e\de de, atelyede de
ınsanlarla bırlıkte olmaktan se\ ınç duy-
dum Dostlar arasında olmak çok guzel
geldı bana
"Şimdi e\ dediniz de, gerçekten hem
siz hem Sadri Bey, benzerlerinize kola>
rastlanma\acak e\ sahıplerı\diniz. Nıl-
larca konuklannızı ağırlamak için hiç
yuksunnıeden çaba gosterdıniz. Sonra
şunu da so\ lemek isterinı. Ha> atımda ta-
nıdığım en bonkor ınsanlar, okıırlanmı-
za bunu so> lemek isterim. Aynı tutum
Kerem'e de geçmış."
- Bu bende annemden aılemden gelı-
yor Ama Sadrı "ylede denkduştu Oda
dostlanıııağırlamaktanozelbırzevkdu-
yardı Bızımıçıııçok değerlıvdı Çocuk-
luğumda hiç tanımadığımız bın gırse ka-
pıdan. annem onu ağırlamak ıçın ne \a-
pacağını şaşınr, ıtıbargostenrdı Kahve-
ler pışırılır hatırlar sorulurdu Ne bıle-
yım, bız boyle gormu^tuk Evlendım.
Sadn'de de ay nı şey 1 gordum Galıba bız
bırbırımıze çarptık
"Şimdi si/ bir donem çok başka bir
dumanın ıçınde vaşadınız. Alaturka ga-
zıno dunvasL Yadırgadıni7 mı.'~
- Sadn o ı>ı ıstemıyordu Zaten hıçbır
zaman ıstemedı O zamankı şartlar ıçın-
de bır zorunluluktu Benım tek amacım
Sadn'yı rahatlatmaktı Dedığım gıbı
Sadn o ışı ıtıyor. kalben yapmak ıstemı-
yordu Sinema heı zamankı gıbı bır krı-
ze gırmı:>tı Seks fılmlen turku fılmlen
fılan \apılacak fı!m \oktu Antıpatık
olmak pahasına o gazıno ışınde Sadn 'ye
vardım etnieye çalışıyordum Kızdığı
bunaldığı çok ofkeledığı olurdu Nıha-
yet oyle bır donem geldı kı sona erdır-
dı Ikımız de buyuk savaş verdık Hu-
/ursuzluğıınuızu çogu zaman bırbınmız-
Lİensakladık Galıbabıronsenedayanıl-
l'Yıllarhükümsüz'
"Her ikinızde de mukemmelhetçi bir
.ırayış soz konusuydu. Nanılıyor mu-
\um?"
- Mukemmelıyet bır istek olarak bel-
kı \ardı Bıryandanda koşullara uymak
lurumu vardı Ama bır arzu hep de\am
imışolmalı kı Sahte Dunyalar'ınçekı-
mıne başladığım gun sankı dun başka
bırfılmden çıkmışyenı bır fılme gırmış
gıbıydım ^ ıllar sankı hukumsuzdu O
kadar \ıl geçmış gıbı gelmedı bana
"Banada ba/en oluyor. Yazarlık uğra-
şında yırmı sekı/ Mİ geçmemış gıbı geli-
*or. Daha dun gibı. lıpatıpanlaftığını/gi-
bi..."
- Belkı hep ıçınde olduğumuz ıçın hep
bırarayışınardınatakıldığımız ıçın Yıl-
ların hukmünden çok ıçtekı sanat arzu-
su etkı bırakıyor belkı de Bır sanat ate-
şı oluvor ınsanda O ateş bende hiç «on-
medı Saıuta hep bağlı kalmava çalış-
tım Dunyanın daha sanatkarane bırdun-
yaolmasını ısterdım Bu,yetışmeçağla-
nmdan ben boyleydı
"Acaba sı/in kuşağın, bizlerin \etişme
şartları daha mı farklıydı? Bugunku he-
\eskrden, değer sayılan şeylerden uzak
değil ıııadik.' Meselâ ben sızın radvoda
>e sinemada seslendirme sanatçılığınızı
hatırlıyorum. Ozellikle radyoda. Radyo
tiyatroları \ardu Colette in Gıgı sinde
vardım/...'
- Selım"cığım. o zaman para para
kazanma hırsı on planda değıldı Şımdı-
nın en buvuk değen en korkunç yanı pa-
ra Herşevdenonceparagelıyor Halbu-
kı bız para alacağımızın şııphelı olduğu
çalışmalarda bıle oynaNacağımız rolu
duşunuyorduk Oturupgeceleree rol ko-
nuşuluyor gecelerceçaîışılıyor bundan
da paranın asla saglayamavacağı bır haz
alınıvordu Sababjara lcadaf . Oynâdık-
ran sonra tartışmalar eleştırmeler gun-
lerce suruvordu Tıyatroda oyun çıka-
na kadar kendımızı olduruyorduk Şım-
dı bovle bır şey yok
"Belkı de kimse çok varlıklı, luks ha-
vat şartlan aramıyordu."
-Havır kıınse aramıyordu Zaten boy-
le tuhaf bırozlem yoktu kımsede Sade-
ce hayatımızı bellı şartlarda «urdurebıl-
mek ıçın ka?anç gereklıydı Oy le çok pa-
halı teklıf hatırlanm kı sanatçı haysıve-
tıne varaşmavacağı ıçın Sadn de. bende
reddederdık Bırçoğumuz reddetmıştır
Yanı kendımıze vdkıştıramayacağımız
her şevden uzak durulurdu Butun bu
ka\ramlarkalktı Gunumuzdeyapılan ış
değerlı kılmıyor sizı. o ışten aldığınız
paranın yukseklıgıçok tuhaf bıçımdede-
ğerlı olmanıza yetıyor
"Nasıl karşılıyon»unuz, nasıl yorumlu-
vorsunu/bunu.'"
- Sanatçının bır çızgısı. kışılığı olma-
sı gerektığını. onu koruması gerektığını
duşunuvorum Sanatçının seçımlen de
bırsanatıfadesıyansıtmalıdır Bunun da
parayla uzak yakın bır ılıntısı vok Mo-
dern zıhnıvetlıy ım ama. bazı şev lenn ko-
nınnıasi gerektıgıne ınanıvorum Bız sa-
natçıvız dedığınız zaman sanatçının ta-
şıması gereklı nıtelıklen vok sayamazsı-
nız Sanatçının havsıyetı dedığımız şey-
de bırçok >ev var her^ey var Onu koru-
madan sanatçı olamazsınız
| Attilâ Hhan
"Butunuyle kulture açık bir birikim-
den geliyorsunuz. Attilâ İlhan'ın kardeşi
olmak kurtur alış\enşinın sebeplen ara-
sında mı?"
- Elbette Mutlaka Ağabeyımyönlen-
dırırdı Daha ılkmektep sıralarındayken
benımle ılgılenırdı Sonra onun takıpçı-
lığını de ben vaptım Sanatçının bır te-
melı olması gerektığı fıknnı Attılâ ağa-
bey ım aşdadı
"Geçen zamanı nasıl ozetlhorsunuz
şimdi sevgılı Çolpan?"
- Bır havatın ıçınde bır koşuşturma-
nın ıçınde Zorlu gunler geçırdık Gu-
zel. tatlı gunler de geçırdık Her yaşadı-
ğımız anda meslek ağır bastı Çok mut-
lu. çok uzuntulu anları da oldu Meslekı
acılarçektık Zaman zaman haksızlıklar
oldu zaman zaman guzel şeyler oldu
Çok gunler geçtı O sınemalara fılmler
kondu sevılecek-sevılmeyecekkorkula-
nyaşandı Uzun mucadelelı hıçkuçum-
senmeyecek vıllargeçtı Şımdı benı hem
en çok mutlu kılan hetndeburuklukya-
ratan vaptığımızherşeyde ıvı bır şeyler
olsun dıye dıdınmış olmamız
"Biraz once sanat ateşi, bir sanat ateşi
dediniz..."
- Evet O kı ayakta tutuyor zaten O
ateş kı ınsana her an hay ata bır y anından
sığınabılmesını saglıyor Bır yennden
hayatı yenıden yakalıyorsunuz yenıden
başlıyorsunuz yenıden cesaret bulabılı-
yorsunuz Yıllara da o anlam venyor
Yılları. değışen fızığı değışen başarı
sukse gratığını kabul etmek bızım mes-
lekte zordur Ben çoktan hallettım Ama
çevremde sarsılan kışıler goruvorum
Sadece sanat ateşı bunlara ıvı gelır Yok-
sa bundan sonra ben ne şohret, ne ıddıa
ne muthış atılımlar, şıınlarbunlarbeklen-
tısı ıçındeyım Sadece ıçımden gelen bır
duyguyla sanata bağlıyım
"Size çok teşekkur ediyorunı Çolpan.-'
ODAK NOKTASI
AHMET CEMAL
Ben, Artık Bir
Avrupalıyım...
12-15 aralık gunlerını Anadolu Unıversıtesı'nde,
gorevımın başında geçırdığım ıçın, artık Avrupalı ol-
duğumuzu ancak cuma akşamı istanbul'a donduk-
ten sonra uç gunluk gazetelerı okuyunca haberala-
bıldım
içımde uyanan ılk duygu, çok guzel bır olayın ba-
şını kaçırmış olmaktan ya da yıne çok guzel bır ola-
yın ılk anlarının o çılgın başdondurucu sevıncını ya-
şayan kıtielere katılamamaktan kaynaklanan yazık-
lanma duygusu oldu Ama hemen ardından, yazık-
lanmayı bır yana bırakıp, bılınç duzlemımde -bır Av-
rupalj olduğumu haber alır almaz- kendım gosterme-
ye başlayan ve tadının tanımlanması olanaksız de-
ğışımierı yaşamaya koyuldum
Kısa sure sonra benlıgımde olup bıtenler ıçın "de-
ğışım" sozcuğunun de çok yetersız kaldıgının bılın-
cıne vardım Bundan boyle bır "Avrupalı 'olmak, be-
nım ıçın degışımın de otesınde, gerçek anlamda bır
donuşumdu, onyıllar boyunca yaşamımı yonlendır-
mış olan bır ezıklık belkı de br aşağılık duygusu, kım-
lığımın butun zerrecıklennden sılınıp gıtmış, yerını bır
zaferın haklı sarhoşluguna eteştırılemeyecek bır us-
tunluk kompleksıne bırakmıştı
Ote yandan içımde derınden derıne hafıf bır acı-
nın da kıpırdanmadıgını soyleyemem Bu onyıllar
boyunca zamanımı çabalanmı boşuna harcamış ve
"gerçeklen ' gorememış olmaktan kaynaklanan bır
acıydı
Avrupalı olmamız Avrupa kentlennden bırınde, bır
ıkı saatlık bır oylama sonucu hemen gerçekleşıver-
mıştı Bu oylamayla bırlıkte gumruk duvarlarının yı-
kılmasıyla hepımız bırer Avrupalı oluvermıştık Oy-
sa ben, gende kalan yıllarım boyunca Avrupa yı ve
Avrupalılığı hep yanlış yerlerde yanlış yollardan gı-
derek aramıştım
Orneğın bana gore asıl olunması gereken Avrupa
ılebızıayıranduvarlar gumruk duvarlan değıldı Ben,
elımden geldığınce butun çabamla hep başka du-
varlarasaldırmayaçalışmıştım Yazdıklanmla, çevır-
dıklerımle ve ogrencılerımle paylaştıklanmla, hep du-
şunce duzeyındekı bırtakım engellerle uğraşmış ay-
dınlığı hep once kavramlann ve bılgının dunyasında
aramıştım
Bana gore Avrupa nın yolu ancak bır Montaig-
ne ın "ben olabılmek' kavramından ve ınsanoglun-
dan once ıç dunyasında ozgurolabılmeyı başarma-
sı gerektığı ılkesınden bır Stefan Zvveıg'ın, "Tanhı
artık savaşlann oykusu olarak degıl fakat ınsanoğ-
lunun aklının zaferlerının geçmışı olarak almalıyız",
dıyen sesınden Goethe nın bıraz daha ışık ' ıste-
mınden bır Erasmus un "büımıenn ve sanatlann
egemenlığınde bır dunya" çagrısından bır Gılga-
mış ın olum sımgesınde degışmez yazgı duşunce-
sıne soylu başkaldırısından bır Rılke nın "Tanrtm,
ne yapardm sen eger ben olmasavdım?" sorusun-
dan, bır Camus'nun, bır Alman dostuna yazarken
kullandıgı "Bızlerın, yar» bu savaştan galıp çıkanla-
nn işı daha xja zot, çuriku blitşpyalnızca yenıden ya-
şamayı değıl ama sızlerden nefret etmemeyı de oğ-
renmek zorundayız ' cumlesınden ve benzen du-
raklardan geçebılırdı
Yıne bana gore Turkıye'den ıstenmeye değer bır
Avrupa ya kurulacak bır koprunun ayakları ancak ın-
sanın ınsana salt ınsan olduğu ıçın duyacağı duy-
ması gereken saygıdan, sılahla ozdeşleştırılme sa-
pıklığından esırgenmış duşunce ozgurluğunden,
toplum olarak butun geçmışını kendınden kılabılme
yureklılıgınden ve bılgısınden butun bır geçmışe bu-
gunun koşulu ve yannın temelı dıye bakabılmenın bıl-
gelığınden, yannın gençlenne dunun kalıplannı ez-
berletmek yenne yarının sorularının sordurtulabıldı-
ğı eğıtım kurumlarından oluşma bır zemınde sağlam
durabılırdı
Oysa gorunuşe bakılırsa, yanılmıştım
Bızler, butun bu omur tuketıcı çabalar ve duşun-
celer hiç gereksınılmeksızın bırkaç saatte sankı bır
dugmeye basılmışçasma Avrupalı oluvermıştık .
Ustelık butun bu olup bıtenler, Atatürk'un de ne
kadar yanılmış olduğunu gosterıyordu
O ulusuıçın "çağdaş medenıyet tfuzeyv "nı hedef-
lemış, bu hedefe varılabılmesı ıçın "fıkn hur, vıcdahı
hur" nesıllerın bılgt temelınde yetıştırılmesını onsuz
olunamaz koşul saymıştı Çağdaşlaşmanın butun
bu zahmetlı çabalara hiç gırışılmeksızın yalnızca
"mallara' vonelık duzenlemelerle gerçekleştırılebıle-
cegınııse. uzakgoruşlulugunekarşın, demekkı "go-
rememıştı"'
Evet ben geçen hafta Eskışehır'den donduğum
akşam bır yandan artık boyle bır Avrupalı olmanın
dayanılmaz hafıflığını -pardon1
pardon1
- zevkını ya-
şarken bır yandan da bunları duşundum
Bundan boyle ulkemdekı dukkânların vıtnnlerını
çok daha fazla susleyecek olan Avrupa "mallannı"
duşundum
Yıne bundan boyle ulkemden Avrupa ya belkı da-
ha çok gıdecek olan Turk "mallannı" duşundum
Ve nıye yalan soyleyeyım, onca sevıncımle bırlı-
ke, sanırım bıraz da gerçek Avrupalılığı bunca hafı-
fe alışın dayanılmaz utancını da yaşadım
DUZELTME:
Selım llen nın dun 12 say tamızda yeralan Bızı >.aran çem-
ber ba^Iıklı yazısmda "EveL bir iyi nıyet söz konusu. Hiçde-
ğilse Melih Cevdet'in nncmlı eserı sergilenıvor. Yine de unu-
tulmaz 'Anı şiınnın kılavuzluğıına keşke guvenilmeseydidi-
yorsunuz: Çagınııza vakı>an vakur bdde DavTdiıışınız gelı-
yor aklıma biçımindeyavıınlananparagrafta"gu>enılmesej-
dfsozcugu "guvenılseydi" olacaktır Duzeltır ozurdılenz
VEFAT
Baromuzun 2666 sıcıl sayısında kayıtlı,
Avukat . .«
FATMA BERIA KUR
vefat etmıştır
Azız meslektaşımızın cenazesı 21 12 1995
perşembe gunu (bugun) Levent Camıı'nde kılınacak
oğle namazını muteakıp Zıncırlıkuyu Mezarlığı'na
defnedılecektır
Merhumeye Tann'dan rahmet kederlı aılesıne ve
meslektaşlarımıza başsaglığı dıienz
İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI
SAP?M0