Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Çumhuriyetİmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç #
Genel Yavın Koordınatörü: Hikmet
Çetinkava# Yazıışlerı Müdürlerı.
lbrahim Vüdız. Dinç Tayanç (Sorumlu)
# Haber MeTkezı Müdurii. Hakan Kara
# Görsel Yönetmen- Fikret Eser
DışHaberler Ergun Balcı • lstıhbarat YalçınÇakır
0 Ekonomr Bülent Kızanhk • Rad>o-TV Uygar
Eremektar • Külrür Handan Şenköken 0 Spor
Abdülkadir Yüceltnan 0 Yurt Haberler: Mehmet
Saraç 0 Makaleler. Sami Karaören 0 Çevıri
Sevfettin Turhan 0 Düzeltme Abdnllah Yazıcı
Ya>ın K u r u l u . l l h a n S e l ç u k
(Başkan). Orhan Erinç, Oktay
Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet
Çetinkaya. Şükrao Soner, Ergun
Balcı, Dinç Tayanç, tbrahim Yıldız.
Orhan Bursalı, Mustafa Balbay.
Ankara Terasılcısr Mustafa Balbav 0 Haber Müdürir Doğaa
Akın Atatûrk BuKan No. 125, Kat:4. Bakanlıklar-Ankara Tel:
4195020(7hat), Faks 4195027 0 Izmır Temsılcısi SerdarKızık,
H. Ziya Blv 1352 S. 23 Tel. 4411220, Faks 4419117 0 Adana
Temsılcisı: Çetin Yiğenoğlu. inönüCd. 119 S N o l Kaf.l, Tel-
3522550, Faks-3522570
Müessese Müdurii. Erot Erkut 9 Koordınatör
AhroetKorulsan#V[uhasebe Bülent Yener
0 ldare Hüseviıı Gürer 0 lşletme. Önder
Çeük • Bügı-lşlem. Nafl tnal • Bılasayar
Sıstem- Mürüvet Çiler • Reklam: Reh»
Iytman • Halkla llışkılcr Nurten Berksoy
YayımlayaD ve Basan: Yenı Gün Haber Ajansı, Basm ve Yayıncılık A Ş
Tûrkocagı cad 39 41 Cagaloglu 34334 Ist PK 246 tstanbul Tel (0212ı 512 05 05 (20 hat). Faks (0'212> 513 85 95 28OCAK1995 lmsak: 5.44 Güneş:7.12 Öğle: 12.24 tkindil4.58 Akşam: 17.22 Yatsı: 18.45
Lapidus'un «
hatlara bakışı
• Haber Merkezi - Pans'te
arka arkaya düzenlenen
defilelerle ünlü modacılann
ılkbahar, yaz modelleri
tanıtjlmaya devam edıyor.
Fransız modacı Olıver
Lapidus'un ilkbahar, yaz
koîeksıyonu da bu defileler
dızısinin bır parçasıydı.
Lapidus'un tasarladığı
gıysiler önümüzdeki
mevsime damgasını vuracak
gibi görünüyor. Lapidus'un
tasanmlannda kadın
hatlannı ağrr başlı bır
şekılde ortaya çıkarması
dikkat çekti. (Fotoğraf:
REUTER)
Aksigorta'dan
egitim programı
• tstanbul Haber Servisi -
Aksigorta'nın ılk ve orta
derecelı okullardaki
öğrencılere yönelık, yangın
güvenlığı ve depremden
korunma konusunda
başlatacağı egıtım programı
dün Sabancı Centerda
düzenlenen bır toplantıda
tanıtıldı. Toplantıda, Sabancı
Holdıng Yönetim Kurulu
Başkanı Sakıp Sabancı ile
Aksigorta Genel Müdürü
Ercan Mutlu ve murahhas
aza Emıne Kamışlı hazır
bulundu
Cardura
tanmiıyor
• Haber Merkezi - Pnzer
ılaç firması, doksazosin
etken maddeli yüksek
tansiyon ilacı Cardura'yı 12
ilde düzenlediği
'Hıpertansiyon ve Kroner
Risk Faktörlerinden
Korunma ve Tedavide
Doksazosin' başlıklı
sempozyumlarla hekimlere
tanıtıyor. Türkıye çapında
1700'hekimın katılacağı 20
sempozyum 30 ocak tanhine
kadar sürecek.
ISSOS'95
Fuarı
• Haber Merkezi-2.
Uluslararası Isıtma,
Soğutma, Havalandırma,
Doğalgaz ve Tesisat
Sistemleri Fuan ISSOS'95,
açıldı. Açılışı. Beyoğlu
Belediye Başkanı Nusret
Bayraktar \e İstanbul Vali
Yardımcısı Osman Demir
tarafmdan gerçekleştinlen
fiıar büyük ilgi görüyor.
Almanya, Polonya, Belçika
başta olmak üzere pek çok
ülkeden katılımla firma
sayısı 100'ü astı. 'S.O.S
panel ve seminerleri'
ISSOS'95'in ilk günü
İstanbul Büyükşehir
Belediyesi Genel Sekreteri
Prof. Dr. Kahraman
Emmioğlu'nun yaptığı açılış
ile başladı.
JL aı
Okullara başvuru için gerekli not ortalaması 3.5'ten, 4.5'e çıkanlacak
Süper lise barajı yükseliyor
EMtNEKAPLAN
ANKARA - Mıllı Eğitim Bakanlığı,
eğitim kalitesini yükseltmek ve siyasi
baskılarla sayılannın süreklı arttınlması-
nı engellemek için süper liselerde "not or-
talaması barajını" 3.5'ten 4.5'e çıkarma-
yı amaçlıyor. 1992 -1993 yılmda28 okul-
da pilot uygulamayla başlatılan süper li-
seler, veli ve öğrencilerin yoğun ısteği ve
siyasi baskılarla son 3 yıl içerisinde 9-10
kat arttınldı.
Yabancı dıl öğreniminde tercıh edilen
okullar sıralamasında üst sıralarda yer
alan ve halk dilınde "süper Hseler" olarak
bılinen yabancı dıl ağırlıklı liselerin "ka-
yrt ve kabul koşullan" yenıden düzenle-
nıyor. Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğre-
tım Genel Müdürlüğü'nce Yabancı Dil
Ağırlıklı Lıseler Yönetmeliği'nde değı-
şiklik yapılmasına yönelık hazırlanan tas-
•Son 3 yıl içerisinde süper lise sayısının 28'den 247'ye, öğrenci
sayısının da 5 binden 51 bine çıktığını vurgulayan Milli Eğitim
Bakanlığı yetkilileri, velilerin ve siyasi çevrelerin baskısıyla okul
sayısının olanaklann üzerinde arttmlmasının eğitim kalitesini
düşürdüğünü, bunun için de barajı yükseltme yoluna girtiklerini
belirttiler.
lak Talim ve Terbiye Kurulu'na sunuldu.
Yönetmelikte değiştirilmesi öngörülen
maddelerin basında "kayrt ve kabul koşul-
lan"nı düzenleyen 8. madde geliyor. Sü-
per liselere başvuracak öğrencilerin dip-
loma notlannın en az 3.5 olması gerekti-
ği belirtılen 8. maddenın şu biçımde de-
ğiştirilmesi öngörülüyor:
"Bu okullann hazırlık suııflanna orta-
okuL ilköğretim okulu ile liselerin orta kı-
sımlanndan mezun olan ve diploma notu
en az 4.50'den yukan olan öğrencüer ön
kayıt için başvurabilir. Başvurular. diplo-
ma veya mezuniyet belgesinin asdlanyla
okul müdürlûğüne yapüır."
Yönetmelikte yapılacak yeni düzenle-
meyle, süper liseler arasında öğrenci na-
killerine kolaylık getirileceği belirtildı.
Bakanlık yetkilileri, yeni düzenleme ya-
pılmadan önce okullarda ön araştırma ya-
pılacağını belirterek not ortalaması
4.5 'ten yüksek olan öğrencılenn sayısının
belirleneceğıni kaydettiler. Yetkililer. şu
görüşleri dile getirdiler:
"Okullardan gelecek araştırma rapor-
lanna göre not ortalamasının sının belir-
lenecek. Not ortalamasının en az45 yapıl-
ması planlanıyor. Öneri değerlendiriİecek.
Ancak barajın 4'ten aşağı indirilmesi dü-
şünülmüyor. Velilerin yoğun istekleri so-
nucu çok büyük siyasi baskıiara maruz
kahyoruz. Bu nedenle de süper liselerin sa-
yısı sürekli arttınlıyor. Eğer not barajı
yükseltilirse, hem bu okullarda kalite da-
ha da artacak hem de başvuracak öğren-
ci sayısı azahrsa yeni şubelerin açümasına
gerek kalmayacak."
Eski Milli Eğitim Bakanı Köksal Top-
tan döneminde 1992 - 1993 öğretim yı-
lında uygulamaya konulan süper liseler,
ilk olarak 19 ilde 28 okulda 5 bin öğren-
ciyle eğitime başladı. Okul sayısı 1993 -
1994 öğretim yılında 123'e, 1994-1995
öğretim yılında da 247'ye çıktı. Öğrenci
sayısı ise 3 yıl içinde 5 binden 51 bine
ulaştı. Süper liselenn sayısında son 3 yıl
içinde 9 kat artış görüldü.
Ayvalık'ta
zeytinyağlı
yemek şöleni•Zeytin ve zeytinyağı Akdeniz bölgesi insanının
binlerce yıldır bildiği ve yararlandığı inanılmaz
bir hazine... Zeytini yiyorsunuz, yağ
çıkanyorsunuz, pirina adı verilen küspesinin
yağından sabun yapıyorsunuz, pirinayı ve zeytin
çekirdeğini yakacak olarak kullanıyorsunuz...
Kış ortasında, yaz esintisi
İstanbul Haber Servisi - Kış mevsuninin tam ortasında bulunmamıza karşıo. dondur-
ma üretici firmalan, 1995yaz mevsiminin hazırhklann] şimdiden tamamladı. Çorlu'da-
ki fabrikasuıda üretim yapan, Ünilever'in Türkive Temsilcisi Algida ise yeni dondur-
ma çeşitlerini dün Svvissotel'de düzenlediği basın toplanüsında tanıttı. Algida Pazarlama Müdürü Hakan Behlil. gcrcktiği kadar alındığında sağlığa faydalı olan
dondurmanın Türkiye'de de "4 mevsim boyunca" tüketilmesini amaçladıklarını söyledi. Algida'nın 1995 için pivasava sürdüğü yeni ürünler arasında, çocuklar
için "İbibik", "Tini Mini" her yaştan tüketici için ise ~Big Tofr", "Magnum Beyaz". "NVlnner Hindistan Cevizi'*. ev için "Carte D'or" ve toplu tüketim yerleri için
de "Catering" serisi yer alıyor. Algida'nın yeni ürünkrinin tanıtımı ise çocuklann yer aldığı ilginç bir show ile yapıldı. (Fotoğraf: KEREM ILGAZ)
Muğla Valisi, halkm 'bacalı sanayi'nin girmesini istemediğini söyledi
Aytaman'dan Akçalı'ya santral restiİZMİR (Çumhuriyet Ege Bürosu) -
Muğla Valisi Lale Aytaman, kendı ıl sı-
nırlan içindeki üç termik santralın yarat-
tığı kirlilikten yakınırken Gökova Santra-
h'na ilişkin Çevre Bakanı Rıza Akçalı'ya
rest çekti Aytaman, termik santrallann
bacalanndan çıkan duman "katbekatfaz-
layken' Muğlalılara kendı ev lennde kalı-
tesiz kömür kullanma yasağını uygulat-
makta zorluk çektiğini söyledi. Bu arada
deneme üretimi adı altında çalıştınlan
Kemerköy (Gökova) Termik Santralı'nın
çevreye yönelik etkilennın belırlenmesı
için bilimsel bır rapor hazırlanmasını is-
teyen Aytaman, bilimsel raponın kısa sü-
rede ellerine geçmemesi durumunda
santralı kapatmak durumunda kalabıle-
ceklenni bildirdi.
Çevre Bakanı Rıza Akçalı'mn Ege De-
nızi'ne kıyısı olan il ve ilçelenn yerel yö-
neticileri ile yaptığı 'Ege Kıyı BölgesiÇev-
re Sorunlan Toplantısı'nda Muğla Valisi
Lale Aytaman, Türkiye'nin en önemli tu-
rizm merkezlerinden birisi olmasına kar-
şın üç termik santralın birden çalıştınlma-
sına dikkat çekerek bu konudakı sıkıntı-
lannı dile getırdi. Aytaman, Muğla'nın
doğal ve arkeolojik değerlerinin korun-
•Muğla Valisi Lale Aytaman, termik santrallardan çıkan
duman kat be kat fazlayken, Muğlalılara kalitesiz kömür
yasağını uygulatmanın zor olduğunu belirterek, Çevre Bakanı
Akçah'yı uyardı.
ması gerektiğini vurgulayarak Muğla hal-
kının da artık il sınırlan içine 'bacab sa-
nayin'nın girmesini istemediğini, ancak
haİkın kirleticı sanayi istemediğı Muğ-
la'da bacalı sanayinin en kirleticisi olan
termik santrallann çevreyi kirlettiğini
kaydederek sözlenni şöyle sürdürdü:
"Muğla, üç termik santralı birden ba-
nndınyor. Belki 20 yıldır çalışan Vatağan
ve diğer iki santralın desiilfürizasyon üni-
teleri bulunmuvor. Vatağan için deşarj iz-
ni ve ruhsatı alindı. diğetieri için de yasal
bekçiliğimizi yapmaktayız. Ote yandan
Muğla'da hava kirliliğini önlemek amacıy-
la kaiheti kömür kullanımı konusunda ba-
zı önlemler aldık ve bu nedenle geçen yıla
göre hava kiriiliği ilimizde yüzde 50 ora-
nında azaldı. Ancak. kalitesiz kömür kul-
lanımına getdrdiğimiz yasaklann uygula-
tümasında bazı sıkıntüannuz var. Halk,
kendi evindekinden kat be kat üzerinde
duman çıkaran termik santrallara baka-
rak getirdiğimiz yasaklan anlamakta zor-
luk çekiyor. Biz. aldtğımız önlemlerin müs-
pet sonuçlannı halka anlatmaya çalışıyo-
ruz, Muğla gibi önemli bir turiznı merke-
zindebu üç tesisin kûietki unsurlarmı en-
geüeyecek tedbirlerin alınmaması çok
üzücü bir otay."
t<
Gökova'yı çalı^tırtmayız"
Bu arada Gökova Termik Santralı'na
ilişkin sorunlan da anlatan Vali Aytaman,
Kemerköy (Gökova) Termik Santralı'nın
deneme üretimi adı altında çalıştınldığı-
nı. ancak çevreye zarar verip vermediği-
nin bilinmediğinı belirterek bu konuda
bir bilimsel rapor hazırlanması içindefa-
larca ilgili kurumlara başvurmalanna kar-
şın bır yanıt alamadıklannı söyledi. Ay-
taman. böyle bır raporun hazırlanmama-
sı durumunda Mahalli İl Çevre Kurulu
olarak santralın çalışmasını engelleye-
ceklenni bildirdi. Aytaman bu konuda da
şöyle konuştu: "Deniz kirliliğivle bağlan-
tüı olarak şu anda en önemli sorunlardan
biri de Gökova Santralı. SantraL denizden
su alıp ısıtma sisteminden geçirerek deni-
ze deşarj ediyor. Biz Mahalli Çevre Kuru-
lu olarak santralın kirliliğc yol açıp açma-
dığmın betirlenmesi için bilimsel bir araş-
tırma yapılmasını talep ettik. Bu santra-
hn deneme üretimi bir yd sürecek ve bu sü-
re içerisinde o canun körfezin kirtenmesi
söz konusu. Körfez zarar görecek mi gör-
meyecek mi belli değil. Biz çok büyük bir
çıkinaz içerisindeyiz. Doğal dengeler üze-
rinde tahribat oluyor mu. en kısa zaman-
da tespit edilmesi lazım. Defalarca TEK
Genel Müdürlüğü, ÇevTe,Sağhk ve Ener-
ji bakannklanna bilimsel rapor hazırlan-
ması için başvurduk. Bize bir sürü pürüz
çıkardılar. Bir süre daha rapor gelmezse,
Mahalli Çevre Kurulu olarak santralın
çalışmasını engelleyeceğiz.''
Gökova Santralı konusunda turizm şir-
ketleri, çevTeciler ve Batı basınının bas-
kılan altında bulunduklannı vurgulayan
Vali Aytaman, santralın çevreye zarar ver-
meyeceğıne ilişkin ellerinde bir bilimsel
rapor bulunursa, bu baskılara rahatlıkla
yanıt verebileceklenni bildirdi.
LEYLA TAVŞANOĞLU
Eski bir Rum evi... Kapısının
üstünde yapıldığı tarih yazılı:
1908.. lçeri gıriyoruz.
Tavanda tahta kirişler. Taş
duvarlann sıvası yer yer
dökülmüş... Yayvan abajurlu
lambalar ölgün bir ışık
salıyor... Içeride mis gibi
zeytinyağı kokusu... Burun
delıkienmızı dolduran bu
kokunun kaynağına doğnı
yürüyoruz. Uzun, dikdörtgen,
tahta bir masanın üstünde
çeşit çeşit zeytinyağlılar...
Parmak inceliğinde sanlmış
yaprak, lahana dolmalan...
Börülce salatası... Ayşekadın
fasulye... Fava... Ispanakh kol
böreğı... Keşkek... (Bu son iki
yemek de zeytinyağlı. Yanılma
olmasın.) Ot salatalan...
Bıtişik masada dev bir trança
balığı... Zeytinyağında
buğulama yapmışlar...
Kocaman bır koyun budu
zeytinyağlı iç pilav yatağında
yatıyor...
Bir zeytinyağlı ayinine
benzeyen bu şöleni, Komili
şirketi Ayvalık'taki tarihi
fabnkasında düzenlemış.
tki gün boyunca Ayvalık'ı
gezen zeytinyağı ve
zeytınyagıseverler neler
yapmadılar ki...
Zeytin toplama yanşı
Sülüklü ya da Kilisetepe
mevkiinde 15 dönümlük bir
zeytin bahçesinde "dip
zeytin"(yere dökülmüş zeytin)
toplama yanşı... Yanşı yanda
bırakıp midesinin gurultusunu
dinleyerek odun ateşinde
pışirilen gözlemeleri yemeye
koşanlar... Yeni toplanan bir
avuç "dip zeytini" yıkayıp
üzerine zeytinyağı dökerek
"enfes sele zevtüü" diye
"gourmet" geçınenlere
yutturanlar... Sacta kızartılan
kara ekmeklen zeytinyağına
batınp bir lokmada "ham"
edenler...
Zeytin ve zeytinyağı Akdeniz
bölgesi insanının binlerce
yıldır bildiği ve yararlandığı
inanılmaz bir hazine... Zeytini
yiyorsunuz, yağ
çıkanyorsunuz, pirina adı
venlen küspesinin yağından
sabun yapıyorsunuz, pinnayı
ve zeytin çekirdeğini yakacak
olarak kullanıyorsunuz..
Zeytin ve zeytinyağı, sağlık
uzmanlanna göre insanm
günlük yemek listesinde
mutlaka bulunması gereken
besinler...
Sizmanın tadı
Ülkemiz dünyanın en büyük
beş zeytinyağı üreticisinden
birisi. Türkiye'de üretüen
zeytinyağı esas olarak üç çeşit.
"Naturd'' denilen zeytinyağı
yeşılımsı san, zeytin kokusu
ve tadı yoğun olan bir yağ.
Bunun en makbulu de 'sızma'
tabir edilen ve asit oranı en
çok yüzde bir olan zeytinyağı.
Ekstra olarak tanımlanan
ikinci kalite naturel
zeytinyağının asit oranı ise
yüzde 1 ila 1.5 arasında.
Bunun yanı sıra ikinci ve
üçüncü kalite naturel
zeytinyağı da var. Bunlann
asit oranlan yüzde 4.5'a kadar
yükseliyor. Asit oranlan
yüzde 4.5'un üzennde olan
zeytinyağı ise yenilebilirlikten
uzak olduğu için rafinasyon
işleminden geçirilmesi
zorunlu. Bir de 'riviera' adı
verilen zeytinyağı var. Bu da
rafıne ve naturel yağlann belli
oranlarda kanşımından elde
edıliyor. Rafine zeytinyağına
yüzde 20 sızma katıhnca
"riviera" oluyor.
Işte, bizler Ayvalık'ta iki gün
iki gece boyunca sızma
zeytinyağının tatlandırdığı
salatalan ve otlan, 'riviera'nın
katkılanyla da kızartma deniz
ürünlennı ve zeytinyağlılan
yedik. Aramızdaki bazı
'margarin' ve yeni yetme öbür
sıvıyağ severler bile
geleneksel zeytinyağının
çekiciliğine teslim oldu.
araf olmak' üzennde ko-
nuşmayı pek severiz. Aslında herke-
sin bildiği bılmediği bır tarafı vardır.
lyi tarafı, kötü tarafı, üstün tarafı.
huysuz tarafi üzerine de bir şeyler
söylenebilir. Sol taraftan olduğu ya da
sağ tarafa yakın olduğu üzerinde de
konuşulabilir. 'Taraf olmamak' da
anlaşılması güç biçımde erdem sayı-
labıhr. Biz de bugün biraz sıyasetin
dışındakı 'taraflar'dan söz açalım de-
dik. Bıraz 'bu tarafa' gelir misiniz?
Yol tarafı:
rafi'naattınız mı 'yolunu bulmuş' sa-
yılırsınız. Böylece yolunu bulanlann
işleri tıkınndadır. O yollarda neler
yoktur ki? Hemen iki adım ötenizde
ballı bir ihale sizi beklemektedir. Onu
göremeyip yürürseniz beş adım öte-
de yüklü bir kredi vardır. Gözünüz
kesmezse üzülmeyin, bacanağı yer-
leştireceğinız iyi bir iş az ötede dur-
maktadır. Yol tarafina yalpalayıp yo-
lunu bulanlann her sılûntısı hallolur.
Size büyük caddeler değil de yanyol-
lar kalmışsa onlar da işe yarar. Büyük
caddelere çıkıp da ne yapacaksmız?
MESELA DEDİK ERDAL ATABEK
Siz hangi taraflansınız?..
A.rsanın yerini tarif ederken
kullanılan deyimlerden birisi budur.
'Yol tarafı' deyince yola yakın taraf
olduğu anlaşılır. Öyle pek siyaset dı-
şı sayılmaz ama. biz gene öyle diye-
lim de kimseler gocunmasın. Şimdi
'yol tarafı' demek 'yolunu bulanlar
tarafı' demektir kı pek makbul sayı-
lır Uyanık vatandaşlar genellikle 'yol
taraff nı seçerler ki yollan açık olur.
Kendınızi sol tarafa değil de 'yol ta-
Oralarda ıtiş kakış çok olur. Siz şöy-
le kendınize sakin bir yol yaparsanız
rahat rahat yol alırsınız. Hayatta en
zor şey 'yolsuz kalmak'tır Yolsuz
kalmakla çulsuz kalmak kötü bir şey-
dir.
Yol tarafmı seçenler pek beğenilir.
pek övülür. 'Maşallah pek akılh, yo-
lunu güzel seçti' diye alkışlanır. Gö-
rüyorsunuz kı bunun da siyasetle pek
ilgi ve alakası yoktur.
Deniz tarafı:
kı düşer. Şöyle ufaktan bir şey alsak
da bahğa falan çıksak diye başladınız
mı zokayı yediniz demektir. Ufaktan
dediğiniz iş orasıydı burasıydı der-
ken cebınizi keminr durur. Gene de
*Aman ne yapayım, ölümlü dünya,
biraz da sefasını süreyim' diyorsa-
nız denız tarafi sızi bekliyor. Bunun
da siyasetle hiç ilgi ve alakası yoktur.
Bağ tarafı:
'B.
Ama pek de yorucu bir taraftır, sabah-
tan akşama çahşmak ister. Aduıız da
'bağcı'ya, 'pestilci'ye, 'sirkeci'ye
çıkar ya siz aldırmayın, herkeslerbağ
yetiştiremez.
Onun tadı başkadır. Bağlara biraz
it köpek dadanır, ayı mayı girerse de
aldırmayın. Onlara biraz yedirir, son-
ra da kovalarsınız. 'Bağ tarafı'nı se-
çenler artık 'bağlı' olurlar. Kolay ko-
lay bağlanndan uzaklaşamazlar. Bağ
ışİen her zaman tıkınnda gitmez,
yağmura güneşe bağlı bır iştir. Yağ-
mur yağmazsa dua etmek gerekir, gü-
neş yakarsa korunak yapmak gerekir.
Kanaat eden ınsanlar için pek uygun
bir taraftır.
Dağtarafı:
Kn
u taraf biraz netamelidır. De-
niz bu, belli olmaz. Bır gün sütlıman-
dır, ertesı gün dalgalı olur. Ama de-
niz tarafını seçenlerin her gün deği-
şen bir manzarası olur. Ev arayanlar
"deniz görür' yerleri pek isterler. Evin
balkonuna sandalyeyı atıp da gözünü-
zü ufuklara dikınce ne gam kalır ne
kasavet. Deniz tarafı serüvene açık-
tır. Sandala binip de açılırsınız, şöy-
le temız bır hava alırsınız. Isterseniz
bir gemiye binip uzak diyarlan gö-
rürsünüz. Meraklısı deniz ticareti bı-
le yapar. Yalnız dikkat etmek gere-
kir, deniz kıyısı iyidir hoştur ama, açı-
lırsanız başınıza nelerin geleceğinı
pek kestiremezsinız. Denız tarafını
seçmenin biraz masraflı olduğunu da
hesaba katmak gerekir. Zira denize
baka baka insanm içme tekne mera-
'ağ tarafı'nı seçiyorsu-
nuz; çok akıllısımz. Bağda üzüm olur
ki yemeye doyamazsınız. Efendim,
toplar, pekmez yaparsınız. Meşrebi-
niz uygunsa şarap yaparsınız. flle de
şarap şart değildir, şıra yaparsınız.
Kurutur, 'üzüm kurusu'nu İeblebiy-
le kanştınr, yersinız.
Üzüm pestili yaparsınız ki lezze-
tine doyamazsınız. Üzüm sirkesi de
erbabınca pek sevilir. Görüyorsunuz
ki 'bağ tarafi' pek verimli bir taraftır.
imileri de temiz dağ havası
almak için 'dağ tarafı'nı seçerler.
Dağdan dağa fark vardır. Dağına gö-
re kar yağar. En çok kar yüksek dağ-
lara yağar. Bu tarafi seçenlere 'dağ-
cı' denir ki özel teknikleri bilmeleri
gerekir. Sefalı dağlar vardır, karlann-
da kayılır, otellerinde kayılır. Cefalı
dağlar vardır ki inişli çıkışlıdır, pek
dikkat etmek gerekir. Bu işin en iyi-
si bağda oturup dağda sefa sürmek-
tir.
Kimi zaman da dağdan inip bağ-
dakini kovmaya gelenler olur, o za-
man da kavga çıkar. Dağ havası te-
mizdir, ama sadece havayla yasanma-
dığı için onlann da bağlara gelmesi,
deniz kıyısına inmesi, yolda yürüme-
si kaçınılmazdır. Dağ dağa kavuş-
maz, insan insana kavuşur. Dağ
tarafını seçenler de temiz havasını
ahr.