25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
6EVLÜL1994SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER SIDADüyeleri Taksim'de • İstanbul Haber Servisi - Sıvas Dayanışma Demeği (SİDAD) üyeleri. Sıvas Kongresi'nin 75. yıldönümünü kutlamak amacıyla Taksim Atatürk Anıü'na çelenk koydu. Denıek Başkanı Hüseyin özkahraman, kongrenin, emperyalizmin boyunduruğunda yaşayan bir ulusun yeniden doğuşunun başlangıç tarihi olduğunu söyledi. "4 Eylül 'Allah'ın egemenliğf yerine, ulusun egemenliğini savunan laik cumhuriyetin başlangıç tarihidir" diye konuşan Özkahraman, "Bugünkü ülkemizin durumu 4 Eylül Sıvas Kongresi ruhunun terk edilmesi, laikcumhuriyet ilkelerinden ödün vererek 'Atatürkçülük' adına şeriata teslim olmanın bir sonucudur" dedi. (Fotoğraf: HÜLYATOPCU) Günay: DSP'ye gitmiyopum • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CH P eski Genel Sekreteri Erluğrul Günay, DSP'ye geçeceğine ilişkin haberlerin gerçeği yansıtmadığını bildirdi ve Bülent Ecevit'in. genel başkanlığında CHP oluşumu için parti içinde mücadeleye devam edeceğini açıkladı. Gûnay, "Partim görüşlerimi reddedene kadar, mücadeleye devam etmeye kararhyım" dedi. Kişisel arayış peşinde olmadığını ve CHP'nin bugün yaşadığı tıkanıklığı aşmak için çaba harcadığını kaydeden Günay, "CHP ve DSP örgüt yapılannın bir araya gelmesinin ve Ecevit önderliğinde bütünleşmenin solu hızla kitleselleştireceğine ve hatta iktidar seçeneği yapacağına inanıyorum. Kişisel vegrupsal kaygılanmızı ve aynnüya inen bazı düşünsel aynlıklanmızı biryana bırakmalıyız" diye konuştu. DYP'den Sağlar'a tepki • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)-SHP Genel Sekreteri ve Devlet Bakanı Fikri Sağlar'ın terörle mücadele ve memur sendikalan yasalannın bu yıl sonuna kadar TBMM'den geçirilememesi halınde koalisyondan çekilecekleri yolundaki açıklaması ve " Ya çıkacak, ya çıkacak" diye rest çekmesi, koalisyon ortağı DYP'nin sert tepkisine neden oldu. DYP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Küçükel, Sağlar'ı "Veresiye kabadayılık yapmakla" suçlayarak "Sayın Sağlar'ın saydığı yasa tasanlan zaten DYP'ni'ndeöncelikli konulan arasında yer alıyor. Hal böyleyken rest çekmek, veresiye kabadayılıkür. Siyasetçilerin, konuşurken daha dikkatli olmalan gerekir. Restleşmelerle bir yere vanlamaz" diye konuştu. DYP Genel Başkan Yardımcısı Rıfat Serdaroğlu da. SHP'nin "hükümet içinde hükümet" gibi davrandığını söyledi. Karadayı'dan Gölhan'a ziyaret • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail HakkıKaradayı, Milli Savunma Bakanı Mehmet Gölhan'ı makamında ziyaret ederken "Hizmetimiz eskiden olduğu gibi devam ediyor" dedi. Milli Savunma BakanlığVna gelişinde Bakanlık Müsteşan Korgeneral Teoman Erkan tarafından askeri törenle karşılanan Orgeneral Karadayı, Bakan Gölhan'a iade-i ziyaret için geldiğini ve bir nezaket ziyareti yaptığını söyledi. Karadayı, "Hizmetimiz eskiden olduğu gibi devam ediyor" şeklinde konuştu. Gölhan da görüşmede. genel durum ve PKK ile ilgili gelişmeleri müzakere edeceklerini bildirdi. ANAP'tan Çiller'e destek Çark eden ana muhalefet partisi, Çiller'li bir seçim hükümetine 'evet' dedi. ANAP bu hükümete ya girecek ya da anayasa referandumu şartıyla dışardan destek verecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP, erken seçim koşuluyla Tansu Çiller başkanhğındaki bir hükümete 'evet' dedi. Çiller'li hükümete destek vermeme koşulunu kaldıran ANAP, Çiller başkanlıgındaki bir hükümete girecek ya da dışandan destek verecek. ANAP, erken seçimle birlikte anayasa değişiklikleri için referandum istedi. ANAP'ın seçim hükümeti ve anayasa değişiklikleri ile ilgili koşullan Grup Başkanvekili Hasan Korkmazcan tarafından açıklandı. Korkmazcan, dün düzenlediği basın toplanüsında. Türkiye'nin süratle seçim hükümeti kurması gerektiğini bildirerek Türkiye'yi 'kazasız- belasız' seçime götürmek için bunun zorunlu olduğunu savundu. Seçim hükümetinin önünde anayasa değişikliği, seçim ve siyasi partiler kanunlan bulunduğunu da • ANAP Grup Başkanvekili Hasan Korkmazcan, partisinin Çüler'in başkanlığmdaki bir hükümetle seçime gitmeyi ilke olarak kabul ettiğini açıkladı .Korkmazcan,erken seçimle birÜkte anayasa değişiklikleri için referandum istediklerini söyledi. vurgulayan Korkmazcan. şöyle konuştu: "Erken seçim sandığının yanına anayasa değişikliği için referandum sandığı da konulmalı. Seçime çifte sandıkla gidilmeli. Partilerarası komisvon oluşturulmalı. Bu komisv onda ana> asanın rümiiv le değiştirilmesi ele alınmalı. Anlaşma sağlanan maddeler referanduma götürülmeli. 20. dönemin önüne artık anayasa değişikliği sorunu geririlmemeli." Bugünkü hükümetin sorunlan küçültmeyip büyüttüğünü, bugünkü poÜtikalan uygulayanlann, ancak Türkiye'yi uçurma hayalleriyle avunabileceklerini kaydeden Korkmazcan. "Seçim hükümetine sizde katılır mtsınız" sorusuna da şu yanıtı verdi: "Seçim hükümetinin programı, öncelikle seçimie sınırlı olmalıdır. Azınlık hükümeti şeklinde olabilir. Gerekirse seçim hükümetinde yer alınz." Korkmazcan, "Bu hükümetin başkanı kim olmalı" sorusunu yanıtlarken ise, "Seçim hükümetinin başbakam tartışma yaratmaz. Başbakan olacak kişi elbette siyasi çekişmelerin dışında olmalıdır" dedi. Korkmazcan, "Çiller olabilir mi" sorusuna verdiği "Olabilir" yanıtıyla da bu konudaki yeni yaklaşımlannı ortaya koydu. Gazetecilerin, daha önce Çiller'li hükümete karşı çıktıklannı anımsattıklan Korkmazcan, "Bunda bir çeUşki yok. Bu, koalisyon hükümeti değil. Seçim hükümeti olacak tır. Programı belli olacaktır. O yüzdensorun yaratmaz" diye konuştu. Erken seçimin zamanı konusunda, "En kısa zaman, en iyi zamandır" diyen Korkmazcan, iki turlu seçim konusunda ise şunlan söyledi: "İki turlu seçim konusunda ilke anlaşması var. Ancak, bölgeler nasıl daraltılacak? İkinci turda oy dağdımı nasıl v apüacak? Bu sorular gündemde. İki turlu seçim sistemi bazı çevreleri korkutuyor. Korkulacak bir durum yok. İkinci tur nispi temsille değerlendirilebilir. Barajlar aşağıya çekilebilir. Bütün bu konular üzerinde durulacaktır." D YP'tileve seçim startı veriktt Başkanlık Divanı'nı toplayan Çiller, parti yöneticilerine 'Örgütümüz yılbaşından itibaren seçime hazır olsun' talimatı verdi. Bakanlar yeni seçim yasası için çalışacak. İstanbul Örgütü'nün tasfıyesi bekleniyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) • Başbakan Tansu Çiller DYP'ye erken seçim startını verdi ve kurmaylanna "Parti örgütümüzü yılbaşına kadar seçi- me hazır hale getirin" talimatını verdi. Kamu yatınmlarırun açılışlannı yap- mak üzere gittiği illerde, artık tüm çev- relerce 1995'te gerçekleşeceğine kesin gözüyle bakılan erken seçim için halkın nabzını tutmak amacıyla mitingler dü- zenleyen Başbakan Tansu Çiller, dün topladığı başkanlık divanının, DYP'li bakanlarla seçim yasası üzerinde çalış- malannı istedi. Çüler'in talimatı çerçe- vesinde, başta 27 mart yerel seçimlerin- de başansız olan iller olmak üzere DYP örgütlerinin tasfıyesi gündeme gelirken Başbakan'ın özellikle İstanbul il örgü- tünde geniş çaplı bir değişikliğe gitmeyi istediği öğrenildi. DYP Başkanlık Divanı. dün Çiller başkanlığında Başbakanlık Konutu'- nda toplandı. Yaklaşık 1.5 saat süren toplantıda, DYP'li milletvekilleri ve parti yöneticilerinin yaz boyunca ger- çekleştirdikleri örgüt teftişlerine ilişkin raporlar ele alındı. Söz konusu rapor- lardan, DYP'nin 27 marttaki oy kaybı- nın temelinde örgüt içi sorunlar ve mo- ral kaybırun yattığının anlaşılması üze- Yılmaz'dan Çiller'e: Çekgit! OSMANAYDOĞAN ALANYA - ANAP Genel Baş- kanı Mesut Ydmaz, Başbakan Tansu Çiller'e, Cumhurbaşkanı Süteyman Demirel'in 1991 genel secimlerinde kullandığı üslupla "Hükümetin başı, Başbakan" diye hitap etti ve "Çek git" cağnsı yaptı. Yılmaz, "Zamda, talanda, yalanda, bacı, babayı geçti" diye konuştu. ANAP'b belediyeleri ziyaret eden Yılmaz, dün Alanya'da hal- ka hitap etü. Konuşmasında Çil- ler'in ismini vermekten kaçınan Yılmaz, "Hükümetin başV'nın bol bol il vaatlerinde bu- lunduğunu ve futbol takımlannı birinci lige çıkarma sözü verdıği- ni anımsattı. Yılmaz, "Çek git de üçüncü lige düşürdüğün Türkiye'- yi yine birinci lige çıkaralım" dedî. Yılmaz, hükümeti eleştirir- ken şunlan söyledi: "Memleketin dunımuna bakın, bakan olmak için ya adanı döve- ceksin, ya şalvar giyeceksin. Baş- bakan, 'Ben tam Türkiye'yi uçu- racaktım, muhalefet engel oldu' diyor. Amerika'ya paralan uçur- muş zaten. Siz fedakarhk yapa- caksmız, o Amerika'da emlakçıuk yapacak. Sonra da gelip 'Ananıam, bacıruzım' diye rol yapacak. Artık bu oyuna bir son verin." Yılmaz, gazetecilerin, Conrad Oteli ile ilgüi partisine yöneltilen eleştirileri anımsatarak yönelttik- leri sorulan yanıtlamaktan kacı- narak "DeK saçması" demekle yetindi. ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART rine, Çiller. DYP yöneticilerine, "örgü- tümüz yılbaşına kadar seçime hazır ol- sun" talimatını verdi. Çüler'in talimatı doğnıltusunda, bundan sonra DYP Başkanlık Divanı'- nın haftada bir, DYP Genel İdare Ku- rulu'nun ise 15 günde bir mutlaka top- lanarak. "örgütlerin tasfiye, takviye ve vitrin değişikliklerinin" bu toplantılarda ele alınması kararlaştınldı. DYP yö- neticileri, örgütte yeniden yapı- lanma çalışmalan çerçevesinde, öncelikle kendi içinde anlaş- mazlığa düşen örgütlerde uzlaş- ma ortamının yaratılmasına çabşılacağını, ikinci adım ola- rak popüler. dinamik isimlerle örgütlerin takviye edileceğini, ancak bunlardan bir sonuç alı- namaması halinde tasfıyelerin gündeme geleceğini söylediler. Diğer partilere mensup çok sayıda belediye başkanımn DYP'ye geçmek istediğini öne süren DYP yöneticileri, örgüt- lerdeki vitrin değişikliği kap- samında, bu isimlerden de ya- rarlanabileceklerini ifade etti- ler. Bakanlar toplanıyor Bu arada, DYP Başkanlık Divanı üyelerinin, DYP'li Dev- let Bakanlan Bekir Sami Daçe, Necmettin Cevheri, Esat Kıratl- •oğlu ve Orman Bakanı Hasan Ekinci ile yann saat 18.30'da bir toplantı yaparak, mevcut Seçim Yasası'nın değiştirilmesi konusundaki çalışmalan sür- dürecekleri öğrenildi. DYP Başkanlık Divanı top- lantısında, parti yöneticilerine "mülehekillerinin TBMM çah- şmalarına katılmalannı sağ- layın" taUmatını da veren Baş- bakan Çillerin, kendisinin de çarşamba ve perşembe günleri mutlaka genel kurul toplantı- lanna katılacağını ifade ettiği kaydedildi. DYP Genel Başkan Yardıması İsmail Köse'nin, ye- rel yönetimlere yetki devrini içeren yasa teklifi çahşması hakkında bilgi verdiği toplantı- da, Çüler'in, söz konusu çalı- şmanın en geç 10 kasıma kadar TBMM'ye sunulacak hale geti- nlmesini istediği de öğrenildi. Ecevit,ATye 'Hıristiyankulübü' dedi MERİHAK İZMİR - DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit. başta Başbakan Tansu Çiller ol- mak üzere hükümetin, özelleştırmeye 'bilinç altı bir karşı çıkışı' olduğunu öne sürdü. AT'yi 'Hıristiyan kulübü' diye ni- teleyen ve yakın dönemde Türkiye'nin topluluğa girmesini olanaklı görmeyen Ecevit, bu koşullarla gümriik birliğine katılmanın da "eli kolu bağb, denize atıl- mak' anlamına geldiğini savundu. Ece- vit. bu gidişle Türkiye'nin Avrupa Kon- seyi'nden atüma moktasına geleceğini öne sürdü. İzmir Ticaret Odası (İZTO) tarafı- ndan düzenlenen konferansa katılan Ecevit'e, partisinin üyeleri tarafından büyük ilgi gösterildi. IZTO'nun meclis salonu, DSP'liler tarafından dolduru- lurken işadamlan azınhktaydı. Ecevit, havaalamnda gazetecilerin solda son gelişmelerle ilgili sorulannı "Son 10 yıidır Türkiye'de denenen partiler ve ikti- dariar, Türk toplumunda büyük hayal kuıklığı yarattı. SHP'nin kuruluş aşa- masmdan kaynaklanan yığınak yanlışlığı, son ydlarda bütün sakıncala- nyla ortaya çıktı. DSP'ye bağlanan umutlar. bu ortamda giderek artıyor. Ya çok tehlikeli uç kesimlerde çare arayan- lar var -aslında bir çare değil, çaresizlik belirtisidir- ya da DSP'ye yöneliş var. " diye konuştu. Ecevit İZTO'ya geliş ve gidişinde büyük ilgi gördü. Konuşmasında daha çok özelleştirme ve gümriik birliğine deği- nen Ecevit'e, Kıbns, Güneydoğu konu- lannda izleyiciler soru sordu. Irak'a am- bargo y önünde kendisine yöneltilen so- ruyu Ecevit, "Ambargo devam etmeli di- yen ülkeler, Irak'a mal satıyor. Türkiye ise ambargo uyguluyor. Ambargo kalkmalıdır" diye yanıtladı. Genel Baskan'ın yanındayım' Karayalçın'a Inönü'den destek ASUMAN ABAC1OĞLU İZMİR - SHP Onursal Genel Baş- kanı Erdal İnönü, partinin olumsuz gıdi- şinden ötürü Genel Başkan Murat Ka- rayalçm'a tavır aldığı haberlerini yalan- larken "Böyle şey obnaz. Genel Baş- kan'a mualif olmam, destek olurum" dedi. înönü, seçim bölgesi İzmir'de örgüt zi- yaretlerine başladı. Seçim bölgesinde za- man zaman üyeler ve örgüt yöneticileriyle buluşan İnönü, SHP'deki mualif gruplar- la ilgili sorulan yanıtladı. Kendisinin de Karayalçın'a karşı muhalefette yer aldığı haberleriyle ilgili bir soruyu yanıtlayan İnönü, Karayalçın'a desteğinin sürdüğü- nü belirtti. İnönü bu konuyîa ilgili Helvacı Belediyesi'ni ziyareti sırasında. "Genel Başkan Murat Kara- yalçın'a destek veriyor musunuz" sorusuna "Tabii, tabii, tabii. Genel başkana muhalif ol- mam. Böyle şey olmaz. Şu anda değil, Genel Başkan'a ben her zaman destek olurum" yanıtını verdi. Bazı gazetelerde, Karayalçın'ın genel başkanlığına des- tek verdiğinden dolayı pışman olduğu- na ilişkin haberler çiktığırun anımsatı- Iması üzerine de İnönü, "Onu çok me- rak ediyorum. GazetecUer, hangi rönt- genle insanlann içini görüp de duygu- larını keşfediyorlar? Böyle bir alet yok dünyada. Ben öyle bir şey söylemedim. Genel Başkan'a vaziyet almam" yanıtını verdi. ARAYIŞ YOĞUNLAŞTI SHP üe CHP'nin birleşnıesi gündemde^ ^ ^^ ti i i h l f i ü üTÜREYKÖSE ^ ^ l< ^n ^c parti içi muhalefeti yürü- tenlerin bir bölümü DSP'ye yönelirken, ANKARA - DSP Genel Başkanı Bü- "partide kalıp, mücadeleye devam" di- tent Ecevit'in son günlerde, partisine yenler de solda birlik için kollan sıvadı. yeni katıhmlarla öne çıkması üzerine. Geçen hafta eski Adalet Bakanı Seyfi SHP ve CHP arasında bütünleşme ara- Oktay'ın bürosunda yapılan toplantıda yışlan da yoğunlaştı. SHP'de "durum- erken seçim olasılığına dikkat çekilerek dan memnun ohnayanlar" bugün, yeni- ivedilikle partinin toparlanması ve sol- den bir araya gelerek, partinin geleceği da birliğin sağlanmasına ilişkin görüşler ve solda birlik konulannı tartışacaklar. dile getirildi. SHP grubu, 8 eylül günü Toplantılar sonunda, SHP ve CHP'lile- toplanarak, grup yönetimi seçimleri rin bir deklarasyon yayımlayarak birlik yapılacak. Onümüzdeki dönemde, formülü ortaya koymalan ve liderlere SHP'den30, CHP'den lOmilletvekilive de bu formülün gerçekleştirilmesi için bazı bağımsız milletvekillerinin solda baskı yapılması bekleniyor. SHP kulis- birlik sürecini hızlandıracak, parti yö- lerinde, birlik sürecinde yeni lider ara- netimlerini zorlayacak somut adımlar yışlan da gündeme gelirken Erdal İnönü atmalan bekleniyor. Bu doğrultuda, ve Mümtaz Soysal'ın adlannın geçtiği bugün yapılacak toplantının ardından senaryolar üretiliyor. CHP'liler ile de görüşmeler yapılacak POUnKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Yarasalap... Anadolu üniversitelerinde olup bitenleri sık sık bu kö- şede yazıyoruz. Gelin görün ki YÖK bu olup bitenler karşısında suskunluk ve umursamazlık içinde. Ne yanıt veriyorlar ne de tepeden tırnağa örgütlenen karayobaz çetelerine "dur" diyorlar. Onlar da bu fırsattan yararla- nıp tepeden tırnağa örgütleniyorlar. Neler oluyor Anadolu üniversitelerinde? örneğin Urfa Harran Üniversitesi'ndeki şeriatçı örgütlenmenin bağ- lantıları nereye dayanıyor? Suudi Prens Muhammed Faisal Al Suud'a "fahri dok- tora"ver\\en Harran Üniversitesi'nde, daha önce Abdul- kadir Badıllı ve Halil Gönenç'in de "fahri doktora" ile ödüllendirildiğini yazmış ve sormuştuk: "YÖK Başkanı Prof. Dr. Mehmet Sağlam ne diyor bu olup bitenlere?" Yanıtı gelmedi... Çünkü Harran Üniversitesi, bir "ünlü tarikatşeyhinin" kurtarılmış üniversitesiydi. Kahramanmaraş Sütçü İmam, Kütahya Dumlupınar üniversiteleri gibi. Sihirli bir el bu üniversiteleri koruyup kolluyordu. Tarikat, ticaret ve siyaset ilişkilerinin "akraba yöneti- ci" işbirliğiyle yürütüldüğü Anadolu üniversitelerinde yaşanan karanlık giderek ülke geneline yayılırken bir kandırmaca da sürekli olarak gündemde kalıyor: "Anadolu üniversitelerinde çokseslilik ve hoşgörü egemen." Kim "dur" diyecek bu gidişe, karayobaz çetelerinin örgütlenmesine? Oğretim Üyeleri Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Altntaş bize gönderdiği üç sayfalık mektubun- da şöyle diyor: "Türkiye'deki gericiliğe ve yobazlığa, bunların devlet olanaklanndan yararlanarak hem toplum içinde ve hem de devlet kurumlarında örgütleşmelerine yönelik olarak yürütegeldiğiniz sürekli ve durma-dinlenme bilmez sa- vaşımınızı büyük bir takdirle, bazen, üzerimize düşen görevlerimizi yapamamanın verdiği utanç duygusu ile izlemekteyiz. Türkiye'de laik, demokratik ve sosyal hu- kuk devletine (Bu alandaki yetersizliklerimizi ve eksik- liklerimizi bilmemize karşın, bunun bilincinde olmamı- za karşın) yönelik eylemli ve sistemli saldırıların geri- sinde ulusal bağım'sızlığımızın, ulusal egemenliğimizin bulunduğu gerçeğini bilmekteyiz. Bu nedenle, sizin yü- reklice ortaya koyduğunuz direnme ve yarasaların giz- lendikleri karanlık odaklara yönelttiğiniz ışık, saltüç-beş meczuba, üç-beş şaşkına, üç-beş nanköre ya da üç-beş yobaza yönelik olmayıp, ulusal bağımsızlığına, in- sanımızın özgürleşmesine yönelik saldırıları hedef al- dığından, daha bir anlamlılık, daha bir değerlilik taşı- maktadır. Siyasetin ticaret ve tarikat ile örtüştürülmek istenmesinin yanı sıra uluslararası sömürünun, seksen- li yıllardan başlayarak aracı kılınan 'mikro-milliyetçilik', bulduğu dönme, dönek ve liboşlar ile büyük bir ivme ka- zanarak kendisine taban oluşturmuştur." Günümüzde "takkeli ve takkesiz liboşlar" her yerde ve her zaman aynı şeyleri yinelerler: "Demokrasi, insan hakları, barış, kardeşlik..." özel televizyon kanalları "anons yaparak" on binler- ce karayobazı Taksim ve Kızılay'a toplar. Orada ellerin- deyeşil bayraklar, ağızlarında "Kahrolsun laikler"s\o- ganıyla yürüyüp haykırırlar "Şeriat gelecek, laikler geberecek!'.." Takkeli ve takkesiz liboşlar susar... '." S Sanatçılar, yazarlar Beşiktaş iskelesinde "barış" de- dikleri için toplanıp gözaltına alınırlar. Takkeli ve takke- siz liboşlar yine susar... Ne diyor Prof. Dr. Mustafa Altıntaş: "Utancım, bir üniversiteli olarak, işlenen suçlara karşı yeterli karşı çıkmayı göstermeyen, yüreklilik taşımayan 'Bana dokunmayan yılan bin yaşasın' diyerek çıkarları- nı, dönme, döneklik ve uşaklık kimlikleri ile sağlamadan başka amaç gütmeyen meslektaşlarımın sayılarının anımsanmayacak ölçüde olmasından kaynaklanmakta- dır..." Prof. Dr. Altıntaş, tarikatçı örgütlenmenin de altını şöy- le çiziyor: "YÖK sistemini ortadan kaldırarak evrensel standart- ların kabul gördüğü, ülkemizin dünya ile bütünleşmesi- ne katkı getirecek, özgür, özerk bir üniversite anlayışını egemen kılmayı programma almış bulunan DYP-SHP hükümeti, 1992 yılında 23 yeni üniversite ve yüksek tek- noloji enstitüsünün kurulmasına olanak veren yasa ile üniversiter anlayışın yüreğine onulmaz bir hançer sap- layarak, yeni kurulan üniversiteleri, bütünüyle dinci- gerici kadroların ve odakların egemenlik alanına dönüş- türmüştür. Nasrettin Hoca'nın torunları olduklarından olacak, bir filden (YÖK) yakınan bizlere ikinci bir fil vere- rek, ülkenin de insanımızın da üniversite anlayışının da canına okumuşlardır. Sizin sıkça dile getirdiğiniz ve ör- neklediğiniz üniversitelerin çoğu, kurucu rektörleri, 1992 değişikliği ile Milli Eğitim Bakanı 'nın önerisi, Baş- bakan'ın oluru ve Cumhurbaşkanı'nın onayı ile atanmış bulunan üniversitelerde ortaya çıkmaktadır. Gerici kad- rolaşma, yasaların ve yönetmeliklerin ayaklar altına alı- nması, yolsuzluk ve usulsüzlükler buralarda kol gez- mektedir." Bilim yuvalarını karayobaz çeteleri" sarmış, YÖK ay- mazlık içinde sadece izliyor... Amaç, 9 eylüle grupla girmek CHP, sosyaldemokrot nülktveküipeşinde • 9 eylülde kuruluş yıldönümünü TBM M'de grup kurarak kutlama hazırhğı yapan CHP, gözünü SHP'lilerin yanı sıra bazı ANAP milletvekillerine de dikti. AYŞE SAYIN ANKARA - Erken seçim ve "solsuz Meclis" endişesinin, SHP ile CHP'de yarattığı "ya- kınlaşma" çabalan yoğunlaşır- ken 9 eylülde kuruluş yıldönü- münü TBMM'de grup kurarak kutlama hazırlığı yapan CHP yönetimi, bir yandan sayılan 30'a ulaşan SHP'li muhalif mil- letvekilinin tavırlannı netleştir- meleriıü beklerken bir yandan da DYP ile ANAP'tan aynlan sosyal demokrat kökenli millet- vekılleriyle temaslannı yoğun- laşürdı. CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK). dünkü top- lantısında, SHP'li muhaliflerin, "SHP-CHP kurumsal birliğiiH savunan çabalanna destek ohınmasmı" ilke olarak benim- sedi. CHP'liler grup kurmak için bazı SHP'lilerin yanı sıra DYP'den aynlan İzmir Mıllet- vekıli Nevzat Çobanoğlu, ANAP'tan aynlan İstanbul Milletvekili Bahattin Yücel. Ço- rum Milletvekili Ateş Amikü- oğlu, ANAP'tan Van Milletve- kili Şerif Bedirhanoğlu. İzmir Milletvekili İmren Aykut ve bir yıl süreyle geçici olarak ihraç edilen alan İstanbul Milletvekili Naci Ekşi ile temaslannı yoğun- laştırdılar. Bu milletvekillerinin, "Solda ciddi bir bütünleşme olursa getiriz" sözü verdikleri belirtildi. CHP'lıler, SHP'den ise Adnan Ekmen ve Abuzer Tannventi'ji ikna etmeye çahşı- yorlar. Bu milletvekillerinin CHP'ye gelme olasılığı nede- niyle daha önce CHP'ye geçe- ceğini açıklayan Hatay Millet- vekili Ali Uyar'ın, geçiş için ku- racağı "Aıîayasal Zorunluluk Partisi (AZAP)" adh hülle par- tisinin kuruluşu onümüzdeki haftaya bu-akıldı. CHP'nin, hem "grup kurma" telaşı, hem de SHP'li muhaliflerle bü- tünleşme arayışına gjrmesinde ana etken olarak olası bir erken seçim gösteriliyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear