Catalog

Cumhuriyet tmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç # Genel Yayın Koordinatörü: Hikmet Çetinkaya 0 Yazuşlen Müdürlerı. lbrahim"\ ıldız (Sorumlu). Dinç Tavanç 9 Haber Merkezı Müdürü: Hakan feara # Görse! Yönetmen: Fikret Eser # Dış Haberler Ergun Balcı # Istıhbarat. Yalçın Çakır 0 Ekonomı Biilenl Kı/anhk # Radyo-TV Uygar Eremektar 9 Kultur: Handan Şenköken 9 Spor Abdülkadir Yücelman 9 Yurt Haberler Mehmet Saraç 9 Makaleler Sami Karaören 9 Çe\ın: Sevfettin Turhan 9 Düzeltme Abdullah Yazıcı 9 Yayın Kurulu llhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktaj Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, Ergun Balcı, Dinç Tavanç, Ibrahim V ıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay. Ankara TemMİcısı Mustafa Balbav 9 Haber Müdürü. Dogan Akın Ataturk Bulvan No 125, Kat:4, Bakanlıklar-Ankara Tel. 4195020(7 hat), Tcleks. 42344, Faks 4195027 9 Izmır Temsılcısi. SerdarKızık,H Zı>aBlv 1352 S 2 3Tel 4411220Teleks 52359, Faks- 44191 17 9 Adana Temsılcisi- Çetin Yiğenoğlu, Inönû Cd. 119 S Nol Kati.Te! 3522550. Teleks 62155, Faks 3522570 9 Müessese Müdürü Erol Erkut # Koordinatör: Ahmet Korulsan # Muhasebe Bûlent Yener # Idare Hüse>in Gûrer • Işletme Önder Çelik • Bılgı- içJem- Nail İnal 9 Bılgisayar Sıstem. Mürüvet Çiler • Reklam. Reha Işıtman y D *e Basan: Yem Gun Haber Ajansı, Basın \e Yayıncılık A 5 Tûrkocağı cad 39 41 Cagaloğlu 34334 îst PK 246 tstanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Teleks 22246, Faks (0 212)513 85 95 4 EYLÜL 1994 İmsak:4.56 Giineş: 6.26 Öğle: 13.08 Ikindi: 16.47 Akşam: 19.39 Yatsı: 21.04 Gazi Dede •ANKARA (AA) - Balkan, Çanakkale ve Kurtuluş savaşlannda çarpışan 106 yaşındaki Hüseyin Kaçmaz, 1.5 milyon lirahk gazilik maaşının yansını, geçen ay çıkan yangında kül olan Gelibolu ormanlan için açılan hesaba bağışladı. Karadeniz Ereğlisi'nde oturan Kaçmaz, halen, ayağından tedavi gördüğü Gülhane Askeri Tıp Akademisf nde, kendisine aynlan general odasında kalıyor. (Fotoğraf: AA/SELFETGÜNER) Yargıdan hissi ilişki hoşgöPösû • ANKARA (ANKA). Askeri yargı, askeri öğrencilerin hissi ilişkilerine hoşgörü istedi. Okuldaki kız öğrenciyle hissi ilişkiye girdiği gerekçesiyle Deniz Harpokulu'ndan atılan öğrenci Askeri Yükşek tdare Mahkemesi"ne(AYİM)açüğı davayı kazandı. Kararda, öğrencınin sa\ unmasının alınmayışı eleştınldi. ÖZÜPIÖ Alman konuklar • İSTANBL L (AA) - Fatih Özürlüler DerneğTnin davetlisi olarak İstanbul'a gelen 1 l'i öziirlü 17 Alman, "'İstanburu gezebilmek için geceleri dahı uyumak istemiyoruz"dedi. lOgünlük bir süre için İstanbul'a gelen ve Fatih Özürlüler DerneğTne hediye olarak tanesi 120 milyon değerinde 4 tekerlekli sandalye getiren Alman misafırler, çarşamba günü ülkelerine dönecekler. İETT'nin en iyi şoföpleri • tstanbul Haber Servisi - İETTGene! Müdürlüğü'nün temmuz ayı için düzenlediği "Altın Şoför" yanşmasının ödül töreni önceki gün yapıldı. Altın şoförler Rahim Esmer, İbrahim Budaker, Kamil Kaplan ve Ahmet Terzi, plaket ve başan belgeleri yanında 3'er Cumhuriyet Altını ile ödülendirildi. Kültün işbirligi • ANKARA (Cumhuriyet BÛTOSU)- Türk Kültür ve Sanatlan Ortak Yönetimi'nin (TÜRKSOY) merkezinin Ankara'da kurulmasına ilişkin protokol, Dışişleri Bakanı Mümtaz Soysal ile TÜRKSOY Genel Müdürü ve Azerbaycan Kültür Bakanı Pulat Bülbüloğlu tarafından bugün imzalanıyor. Türk kökenli ülkeler arasında kültürel işbirliginin geliştirilmesi amacı ile 1992'de ortaya atılan TÜRKSOY fıkri Temmuz 1993'teanlaşma halini almış ancak. TBMM tarafından onaylanması Haziran 1994'übulmuştu. Temmuz ayının başında yapılan Türk Dili Konuşan Ülkeler Kültür Bakanlan Toplantılan'nda TÜRKSOY'un merkezinin Ankara'da olması kararlaşürılmış ve genel müdürlüğüne de Azerbaycan Kültür Bakanı atanmıştı. Mayo güzeli yarısması • IstanBul Haber Servisi - Türkiye'nin önde gelen mayo fırmalanndan Nelson'un 1995 modellerinin yeralacağı katalogçekimleri 5-8 eylül tarihleri arasında, Kemer ve Olimpos sahillerinde gerçekleştirilecek. Çekimler, Güney Afrikah manken Tanya ve İtalyan Dale ile yapılacak. Nelson'un gelenekselleştirdiği, "Nelson Mayo Güzeli" yanşmasının 3.'sü ise 7 eylülde, Antalya Kemer'deki Kiris World Otel'de yapılacak. Yanşmaya Türkiye'nin yanısıra Rusya. AJmanya, Belçika, tsrail ve ttalya'dan adaylar katılacak. Ozel Çevre Koruma Kurulu'nun hazırladığı'Azmak boyu rekreasyon planlaması' uygulanamıyor GökovasazlıklarıbetonlaşıyorÖZCANÖZGÜR MUĞLA - Çevrecilerin uğru- na büyük kavgalar verdiği Gö- kova'yı Gökova yapan azmak- lann tamamı işgal altında. Böl- geyi koruma altına alan Özel Çevre Koruma Kurumu'nun hazırladığı "azmak boyu rekre- asyon planlamasr ise bir türlü uygulamaya konulamıyor. Daha önce Akyaka muhtarlığı sırasında başlayan azmaklann işgali ve talanı, belediye kurul- duktan sonra da sürüyor. Akarsulann ve azmaklann. uzun yıllar getirdıği alüvyonla nn dolgusuyla oluşan Gökova için Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı "Deniz gibi ova, ova gjbi deniz" diyor. Günümüzde bu yaşanılası cenneti cennet yapan azmaklar ise artık halktan kopanlmış du- rumda. Gökova'daki üç büyük azmaktan birisi Maliye kampı- nın, birisi Y'ücelen Dınlenme Tesisleri'nin, birisi de "Halil'in Yeri","Şaban'uı Yeri","Nadir'- Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı'nın "Deniz gibi ova, o\a gibi deniz"dediği Gökova'yı cennet >apan azmaklar halktan kopanlmış durumda... Muhtarlık sırasında başlayan işgal belediye döneminde de sürüvor. • Gökova'yı Gökova yapan azmaklar Maliye, Özel İdare ve özel kişilere ait tesislerce işgal altında. Hazine arazisi üzerindeki masasayısıheryıl artıyor. Olup bitenlere yetkililer sessiz kalırken Akyaka Belediye Başkanı İsmail Akkaya, azmaklarda kendi zamanında yanlış bir uygulama olmadığını söylemekle yetiniyor in Yeri" ve "Cennet" restoran- mak için deya Maliyemensubu len'in elindeki azmaklar için bir olarak anılan, büyük bölümü lannın işgali altında. Gökova ya Yücelen müşterisi ya da res- şey yapmak artık mümkün dc- Hazine'ye ve 11 Özel İdaresi'ne cennetini yaşamak için. bu az- toranlann müşterisi olmanız ğil. Üzerinde restoranlann ku- aıt azmağa ise hala bir çekidü- maklan; bu azmaklan yaşa- gerekiyor. Maliye'nin ve Yüce- rulu olduğu ve "kadm azmağı" zen verilebilir. Bu yüzden Çevre Koruma Kurumu da bu azmak için "planlama" yapmış. Azma- ğın korunamadığını belirten çevrecilerden mimar Eniz Çıra- lı. "Çevre Koruma Kurumu'nun planlaması çok güzel bir planla- ma değil, ama hiç değilse bir kurtuluş yolu" diyerek şöyle ko- nuşuyor: " Azmağın müdavimleri her yıl burada yaşanan değişimi fark edebilirler. Gökova azmakları. pek çok koruma önlemirte karşın giderek betonlaşıyor, dolgularla dengesi bozuluyor. Adeta binilen dal kesiliyor. Dört dörtlük bir planlama olmasa da Özel Çevre Koruma Kurumu'nun azmağa yeni bir düzen getiren planlama- sının bir an önce ıngulanmasın- da yarar var. Ne kurtarıLsa kâr- Özel İdare'nin mülkü olan Cennet Restoran, her geçen yıl yemyeşil sazlıklann arasında betonlaşarak genişliyor. Hazi- ne arazisi üzerinde her yıl azma- ğı santim santim toprakla dol- durup masa sayısını arttınyor. Bütün bu olup bitenlere yetkili- ler sessiz kalırken Akyaka Bele- diye Başkanı İsmail Akkaya, azmaklarda kendi zamanında yanlış bir uygulama olmadığını belirterek şöyle diyor: "Cennet Restoran özel idare- ye ait. Oraya vali kanşır. Diğer yerlerde de azmağın dolduruldu- ğunu sanmıyorum. Halil'in Ye- ri'ndeki mutfak daha önce de vardı. Tahta barakaydı. Şimdi beton olmuş. Bu benim zama- nımda yapılmadı ki. Üstelik yer Hazine'nJn. Beni azmaklann te- mizliği ilgilendirir. Hepsinin fo- sepriği sızdırmasız. Foseptikler düzenli olarak vidanjörle boşal- tılıyor. Oradaki insanlar bindik- leri dalı niye kessinler?" Belediye Başkanı İsmail Ak- kaya, "Bu restoranlann her yıl masa sayüan artıyor. Bu masa- lar nereye koraıluyor?" şeklin- deki sorumuza ise "Buradaki azmakJann kirlenmesi, kaçak yapüaşma söz konusu değil. İş- gal varsa, yer Hazine'nin" diye yanıt vermekle yetiniyor. Prensesde bir sekreterkadar özgür • Zaman, rahatbk ve özgürlük zamanı.. Bir blucin.birtişört... Birsüveter, biretek... Yıldızı da, en ünlü rnankeni de aynı şeyi giyiyor... Ferre'den bir model. Ateş alı bir mini. Ünlü bir modacı olmayıp, ucuz bir butik de oLsa oluyor bugün bir ünlü manken, bir ünlü yüdız için... NECLA SEYHUN Bir blucin, bir tişört... Bir süveter, bir etek... Mankeni de bunu giyiyor, yıldızı da bunu gijiyor. Sekreteri de, öğrencisi de, prensesi de... Zaman, bu zaman. Rahatlık, özgürlük zamanı. Yaşamak zamanı. Kurallara, kısıtlamalara son!.. Bir zamanlarmış o, bir yıldızın herkesten başka giyindiği. Bir mankenin giysileri ile hemen seçildiği... Bir prensesin özel gardrobu olduğu \ ıllar... Farah Diba'ya özel modeller çizerdi Yves Saint Laurent. Her mevsim Paris'ten Tahran'a dünyanın en şık elbiseleri, şapkalan, pabuçları taşınırdı. Bir Gloria Swanson, Bir YVindsor Düşesi. Bir Praline... Böyle mi geçerdi sokaklardan; sıradan, fark edilmeden, herkesle beraber?.. Sırtında bir tişört, bir blucin?.. Zaman, o zaman değil!.. Yıldızlar servetler yatırırlardı kıyafetlerine o yıllarda. Gloria Swanson 1925'te elbise ve kürkleri için Patou'ya tam yanm milyon dolara yakın para ödemişti. \ anm milyon dolar!.. 1925'te... Fark edilmek, başkalanndan farklı olmak için. Bir Pola Negri için kişiye özel kıyafetler hazırlardı o yüların ünlü modactsı Patou. Bugün hangi ünlü \ ıldız için özel gardrop hazırlıyor bir ünlü modacı?.. O zamanlar mankenler modaevleri tarafından giydirilir. günün 24 saati o modaevinin reklamını yaparlardı. Son yıllarda, o günlerden kalma bir gelenek olarak Ines de Fressange söylenebilir. Ines, (bugün kendi adına modaevi var) Chanel'in simge mankeniydi. Chanel'den gayri bir kıyafet giymesi yasaktı. Yıllarca da uydu bu yasağa. Ama modaevinin stilisti Karl Lagerfeld'le kapışınca bu öykü de birti. Şimdi dikdiğince tişört ve blucinle gezebiliyor artık. En ünlü yıldızlar da öyle... Harlon gibi satenlere, kürklere bürünmeye; dizi dizi incik boncuklar takmaya, geniş kloş şapkalann altından aygın bayguı bakmaya hiç gerekyok!.. Prensesi de, yıldızı da, en ünlü mankeni de artık bir öğrenci, bir sekreter kadar özgür. Kıyafetini seçmekte özgür, dilediğince yaşamakta özgür. Çünkü en geçerli moda; yaşamak! Hiçbir kayda uymadan, Özgürce, Keyfince, Doya doya yaşamak!.. Montana!.. Moda dünyasuun dev ismi. Ama kaç kişi giyebiliyor, kaç kişi giymek istiyor böyle bir modeli; bir blucin, bir süveter varken?.. Kozakcıoğlu îstanbul'un içme suyu kirli değil tstanbul Haber Servisi- Îstanbul'un içme ve kullanma suyu sorunuyla ilgili olarak, Vali Hayri Kozakcıoğlu ve İl Sağlık Müdürlüğü ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağbk Işlen Dairesi yetkihlerinden oluşan bir heyet dün valilikte basın toplanüsı yaptı. İstanbul Valisi Kozakcıoğlu, her yıl yaz aylannda Istanbul'da baa hastahklardan dolayı sıkıntılar yaşandığını, ancak şu an tehlikeli boyutta bir salgın hastabğın söz konusu olmadığıru söyledi. Gebze'nin Dilovası Kasabası'nda ortaya çıktıktan sonra kamuoyunun gündemine giren akut bağırsak enfeksiyonundan şu ana kadar 162 hastarun tedavi gördüğünü belirten Kozakcıoğlu, uygulanan . tedavi sonunda bu hastalann çoğunun taburcu olduğunu, tedavi görmekte olan 46 hastanın bulunduğunu sözlerineekledi. Yapılan incelemelerde Küçükçekmece. Bağcılar, Fatih, Kağıthane ve Güngören'de diğer ilçelere göre daha fazla hastanın bulunduğuna dikkat çeken Kozakcıoğlu, vatandaşlan ruhsatsız su satışı yapan istasyonlardan ve tankerlerden sualmamayaçağırdı. Valilikçe oluşturulan birheyetin, her gün su numuneleri alarak tahüller yaptırdığını ve şu ana kadar sağlığa elverişsiz bir durumla karşılaşılmadığını vurgulayan Hayri Kozakcıoğlu, şöyle konuştu: "Vatandaşlanmız içme ve kullanma sularına karşı dikkatli olmalıdır. Bugüne kadar ruhsatsız olduğu belirlenen 193 tanker trafikten men edilirken 59 tankere de mhsat >erildi. Valiliğin nıhsat verdiği yerier sağlığa elverişlidir. Ancak diğerieri için gönül rahathğıyla su alınabilir diyemeyeceğini. Halkımızın öncelikle temizlik kurallarına ve denetimsiz su istasyonlanna karşı dikkatli ounalannı istiyorum. Îstanbul'un içme suyunda herhangi bir proUem yoktur. Ancak su evlerimize ulaşana kadar kirlenebiür? Çok sayıda sanatçının katıldığışenlik, beyaz güvercinlerin uçurulmasıylason buldu Banş ŞenHği'ndeüç binyürek, tek ses oldu tstanbul Haber Servisi - Yaz mevsimini geride bırakan İstanbul'un Kadıköyü'nde dün, banşa nazar değmedi. Çünkü "umu- du" simgeleyen gökyüzü masmaviydı! Hava ise "banş" kokuyordu. Evrensel ba- nşa özlem duyan, çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu 3 bine yakın kişi, yeşil çimen- lerin üzerinde kitaplarla buluştu, hep bir ağızdan şarkılar söyledi... "1 Eylül Dünya Banş Günü" nedeniyle, 7 eylüle kadar kutlanacak olan "Banş Haftası" etkinlikleri kapsamında, Birleşik Sosyalist Parti'nin düzenlediği "Banş Şen- Hği" dün Kadıköy tskele Meydanı'nın yanındaki otopark alanında gerçekleştiril- di. Katılımın yüksek olduğu şenlik nede- niyle polis, çevrede, aşın güvenlik tedbirle- ri aldı. Polisin, şenliği izlemek ısteyen askeri öğrencileri barikatlardan içeriye al- madığı dikkat çekti. Yazar Aziz Nesin, sıkı koruma ve alkış- lar arasmda çıktığı sahnede, insanlık tarihi boyunca yaşanan savaşlann nedenleriyle banşın anlamı ve gerekliligj üzerine bir konuşma yapü. Nesin, sık sık "Srvas'ın be- sabı soralacak", "Savaş istemiyoruz", "Kirli savaşa son", "Savaşlar dursun, banş olsun" sloganlanyla kesilen konuşmasın- da görüşlerini şöyle dile getirdi: "Dünyada bugüne kadar yaşanan savaş- lann çoğu, din ayrılıklanndan çıknuştır. Şimdiki savaşlarda ise stratejik çıkarlar ağır basıyor. Adı konmamış ve numaralan- manuş savaşlarda bugüne kadar 60 milyon insan öldü. Çünkü, insanın doğasında şidde- te da>alı bir savaşma isteği ve içinde hay- vansı beortiler var." Azdz Nesin aynca, Türk kimliğinden değil, Türk kişiliğinden söz edilmesi ge- Masmavi gökyüzünün altında gerçekleşen şenlikte kitaplar, şarkılar, insanlar ve güvercinler, 'banş' için bir araya geldi. (Fotoğraf: Meltem Fıratlı) rektini belirterek. "Türk milletinin savaşı sevdiği >e savaştan korkmadığı sövleniyor. Bu da kahramanlık say ılıvor. Ancak savaş yerine barışı istevenler de korkak değildir. Çünkü silahların üzerine körü körüne git- menin mantıkla ilişkisi > ok. Eğer barışı isti- yorsak, çok aküUı ve dengeli olmamız gere- kiyor. Neyin uğruna savaştığunızı bilmeli- yiz. Her üîkede banş > anlısı insanlar >ardır. Biz de onlarla yan yana olmalıyız ve banşa sahip çıkacağız" dedi. Şenlik kapsamında Aziz Nesin'in yanı sıra. Ataol Behramoğlu, Neşe ^ aşin. Ke- mal Özer, Oral Çalışlar, Emin Karaca, Aslan Başer Kafaoğlu, Cemile Çakır, Nil Gün, Orhan Alkaja, Müştak Eranus ve Cezmi Ersöz'ün de aralannda bulunduğu çok sayıda yazar-gazeteci ve şair kitaplan- nı imzaladı, şiirler okudu, görüşlerini şen- liği izleyen gençlere aktardı. Banş Şenliği'nde daha sonra. Ezginin Günlüğü, Bulutsuzluk Özlemi^ Zugaşi Be- repe. BÜFOK (Boğaziçi Üniversitesi Folklor Müzik Topluluğu). Gulan Mezra Botan. Grup Göçebe gibi gruplar müzik dinletisi ve folklor göstensi sundular. Şen- lik, katıhmcılann oluşturduğu çemberden gökyüzüne beyaz güvencınlerin uçurul- masıyla son buldu.