23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
27MAYIS1994CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Tofaş ve Renault'da kadro daralması • BURSA (AA)-DİSKe bağlı Birleşik Metal Sendikası Bursa Şubesi'nce yapılan bir araşurma. Tofaş veO>ak Renault Otomobil Fabrikalan'nda düşünülen yüzde 30 üretim daralmasının. ana ve yan sanayide. yaklaşık 20 bin işçinin işsiz kalmasına yol açacağnı ortaya koydu. Otomobil fabrikalannda toplu işçi çıkışlan için hazırlık yapıldığının öne sürüldüğü araştırmada, üretim daralmasının. iki fabrika ile yalnızca Bursa'daki yan sanayide 20 bin işçinin işinden olmasına neden olacağı belirtildi. Ekonomik paket mutfağı vurdu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Ekonomik istikrar paketi. önce mutfağı vurdu. 5 Nisan Kararlan'ndan bu yana geçen sürede, ailelerin gıda harcamalan yüzde 39.4 oranında arttı. Bu artış, 4 kişilik bir ailenin mutfak harcamasına, l milyon 375 bin lira tutannda ek yük getirdi. Türk-tş Araştırma Merkezi"nin yapüğı piyasa belirlemelerine göre gıda harcamasındaki yıllık artış oranı yüzde 123'e ulaştı. Türk-Iş'ten yapılan açıklamaya göre, mayıs ayında yüzde I2'likfıyatartışı meydanageldi. Centilmenlik anlaşması sonuç vermedi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Bankalar Birliği'nin, piyasadaki yüksek faiz oranlanru düşürmek için centümenlik anlaşması yapma girişimleri Hazine'nin faizleri yıllık yüzde 406'ya yükseltmesiyle sonuç vermedi. Birbanka genel müdürü, faizleri düşürmek üzere Bankalar Birliği'nin toplandığmı, ancak hükümetin izlediği politika karşısında faizleri düşürmenin olanaksız olduğunu söyledi. İşadamlan DPT Müsteşan Necati Özfırat'ın açıklamalannı yanıtladı: 24Ocak5Nisanlakarşılaştırılamaz • İşadamlan, DPT Müsteşan Necati Özfirat'ın 5 Nisan kararlannın 24 Ocak shak Refik kararlanndan Alaton Baydur daha "radikal düzenlemeler" içerdiğini açıklamasını eleştirdi. Özfırat'ın 5 Nisan paketini kimsenin incelemediğini belirtmesi ise işadamlannca tebessümle karşılandı. İşadamlan, "Demek ki ya incelenecek karar yok, ya da kararlan anlatamadılar" yorumunu getirdi. YAKLP BİLGE İşadamlan, Devlet Planlama Teşkı- latı (DPT) Müsteşan Necati özfırat'ın 5 Nisan kararlannın 24 Ocak kararlan- ndan daha "radikal düzenlemeler" ıçer- diğini açıklamasını eleştirdi. Ozfırat'ın 5 Nisan paketini kimsenin incelemediğini belirttmesi ise işadam- lannca tebessümle karşılandı. İşadama- lan. "Demek ki ya incelenecek karar yok, ya da kararlan anlatamadılar" yo- rumunu getirdi. 24 Ocak karalan ile 5 Nisan kara- lannın karşılaştınlmasının yanhş oldu- ğunu vurgulayan işadamlan, 24 Ocak karalannın 60 yıllık yapıyı değiştirmeye çalıştığını, oysa 5 Nisan karalannın bir tamir paketi dışında birşey olmadı- klannıaçıkladı. Tamir paketinın de sulandınldığını belirten iş cevreleri, hükümetin ihtiyaç duyulan radikal bir vergi paketi ile özel- leştirme konusunda ise birşey yapa- madıklannı açıkladı. 24 Ocak karalannın katı bir siyasi ik- limde uygulamaya geçirildiğine dikkat çeken işadamlan. 5 Nisan kararlannın daha kolay uygulanması için bir par- Yalım Erez ekonomimizi değerlendirdi: 1993uçeüşkiügeçirdik ANKARA (AA) - Türkiye Odaiar ve Borsalar Birliğİ (TOBB) Başkanı Yalun Erez. Türk ekonomtsmin ge- cen yıl oJumlu ve olumsuz gelişmelen bir arada yaşadığını beiirtti, "Türk ekonomisi, 1993 yıJtada önemü öiçüde dış tkaret ve cari işlemler açjğı ile karşı karsıya kalauştırn dedi Erez, kamu kesirm açıguBn GSMH'ye oramrun yüzde 16.9 gibj çok yüksek bir seviyeye ulaşüğuu, bu arada 1993 yıhnda yüzde 7.3 gibi yüksek bir büyüroe hıanın gerçekfcştirildiği- ni belirtti. TOBB'un hafta so- nundaki 49. Gene! Kuru- fu'na sunulacak 'Ekono- mik Rapor-93' yayı- miandı. Odaiar Birfiği Başkanı Yalım Erez, rapora yazdığı önsözde, Tûrk ekonomisinde geçen yılii gelışmelere degındı. Erez, ekonomide 1993 yihnda olumlu ve olumsuz gelişmelerin bir TOBB Başkanı Erez arada yaşandığını beiirterek şdyte dedi: "Olumlu geüşmeterin başmda Tür- kiye'mn 1993 vıbnda yûzde 7 J gii»i yüksek bir bûyûroe hızını gerçekleştir- mtst gdmektedir. Alnıarna, İspanya ve Fransa gibi gelişnıîş iüketerin ekonomik durguniuk içincte olda- ğurtu göz önüne alırsak, Türkiye'nin gerçekleş- tirdiği hızlı ekonomik böyümenin önemi daha iyi anlaşılır. Türk eko- nomisindt 1993 ytiında ortaya çtkan önemli dV- ğer geiişme de özel sek- tör sabit sermaye yaonmlarmm yûzde 31 oramoda geoişieyerek toptanı saÜt serroaye yaörunfan içtndeki paytnm yüzde 7 2 3 oranına ulaşmasıdır. V'atırım ve üretimdeki hızlı genişfe- me. beraberinde yatırım realları ve hammadde ithalatmın bfiyûk ölcûde artmasuu getirmiştir." tinin veya aynı dünya görüşüne sahıp partilerin iktidarda olması gerektiğini vurgulavarak. gönüllerindeki iktidann hala ANAYOL fönnülü olduğunu ima etti. Hükümetin SHP ile devam etmesine Çok itirazlman olmayacağını da belirten işadamlan, bu durumda hükümetin ra- dikal karalan daha fazla ertelemeden alması gerekliğine dikkat çekti. Türkiye İşverenler Sendikası (TİSK) Başkanı Refik Baydur, 5 Nisan kara- lannın 24 Ocak karalan ile karşılaştı- rmanını yanhş olduğunu belirterek şöy- le dedi: "24 Ocak kararlan eski yapının riim- den değişririlmesini sağlayan çok radikal karalardı. Bunların başari) a ıılaşması ise ancak ihtilalin katı karalan sayesinde gerçekleşti. 5 Nisan kararlanndan bekle- nen radikal bir »ergi reformuvdu. Oysa hükümet bunu başarmış değil." Cumhuriyet'in 5 nisan karalannı uy- gulamak için nasıl bir siyasi iklime ihti- yaç duyulduğu konusundaki soruya ise Baydur, bu işin koalisyonlann işi ol- madığını. ancak mevcut hükümet ikti- darda kalmak istiyorsa artık radikal ka- ralar almak zorunda olduğunu söyledi. SHP'nin kendine ait hala bir dünya görüşüne sahip olmadığını vurgulayan Baydur, "Böyle olunca da planlamada ve karalann alınmasında sorunlar çı- kmakta"dedi. Baydur, ekonomik paket ılc de- mokratikleşmenin beraber yürütülebi- leceğini. ancak SHP'nin sunduğu de- mokratiklcşme paketinin flu bir fotoğ- rafa benzediğini belirterek şöyle konuş- tu: "İçinde ne olduğunun belli olmadığı bir paketle bir vere >arılmaz. Demokra- tikleşme isteniyorsa net bir paket hazır- lannıalıdır. Her şeye karşın biz işlerin bu hükümetle de yüriiyebilceğini düşünüyo- nız. Ancak bunun için de içindeki işe yarar kadroları tasviye etmeden iyi bir prog- ramla çıkmalı. Bu durumda diğer partile- rin de desteğini alacaktır. Koalisyonun başarısızlığı Refah Partisine iktidar kapısını da aralamış olacak." Nasıl bir siyasi iklim? Alarko Holding Başkanı tshak Ala- ton, 5 Nisan kararlannda birşey göre- medıklenni belirterek. "Belki de var, biz göremedik. İçinde nelerin olduğunu an- latmaları gerek" dedi. 5 Nisan karar- lannın en önemü ayağının özelleştirme olduğuna dikat çeken Alaton. hüküme- tin bu konuda hiçbir başan sağla- yamadığını vurguladı. SHP'nin koalisyondan çekilmesi durumunda sorunlann tümüyle çözül- meyeceğini de belirten Alaton. iş dün- yasının. kararlann nasıl bir siyasi yapı içinde başanya ulaşacağı konusunda hemfıkir olmadığma dikkat çekti. ABD'de, IMF ilepazarlığadevam FUAT KOZLUKLU VVASHINGTON - Başba- kan Tansu Çiller'ın 5 Nisan'da açıkladığı "istikrar kararlan" ardından "stand-by" anlaşması için masaya oturan Türkiye, anlaşmada ağır önlemler içeren ekler istenmemesi amacıyla IMF ve Dünya Bankası'nı sı- kıştınyor. Başbakan Tansu Çi- ller'in, oğlunun "mezuniyet tö- renine" katılmak ıçın berabe- rinde New York'a getirdiği ve dün de VVashington'a gönder- diği Başdanışmanı Büyükelçi Volkan Vural, Cumhurba- şkanı'nın Danışmanı Emre Gö- nensay ve Merkez Bankası Ba- şkan Yardımcısı Bilsel Alisba kapı kapı dolaşmaya başladı. IMF. Dünya Bankası ve Eximbank yönetimıyle görüş- meler yaptığı belirlenen üç kişi- lik heyetın. cuma günü New York'a geçeceğı \e pazar günü Boston'dan gelecek Başbakan Çiller'le buluşup Türkı_ve'\e döneceği bildirildı. Uluslararası Para Fonu"- ndan bir yetkıli. Türkiye'ye gi- den heyetin tahminlerin ötesin- de "uzunca bir süre" kaldığını belirterek şunlan söyledi: "Asıl rapor burada hazırlanı- yor. Ankara'da stand-by"in tek- nik altvapısıyla ilgili incelemeler gerçekleştirildi. Hükümetin almasını öngör- düğümüz ek tedbirler değerlen- dirildi. Şu an stand-bv'la Türki- ye'nin alacağı para miktanna değil, orta dönem planın ekono- mik darboğazdan çıkümasına ne denli \arar getireceği ve bu planın ne kadar süreceğine bakılnor. Ancak bir gerçek var ki, y arın biraz daha zor olacak. Türk halkı biraz daha sabırlı ol- malı" dedi MİKRO DİNÇ TAYANÇ Liberakokus Ciller'in 'mini kriz'i B aşbakan Tansu Çiller, "resmi" bir aile gezisi için gtttiği ABD'de, gazetecileri atlatıp gözden kaybolmadan önce bir açıklama yapmış. Tansu Çiller, özel sektörün haziranda bankalarafaiz ödemeleri bulunduğunu, bu nedenle "minikriz" yaşanabileceğtnısöylemiş. Başbakan, "mini /tr/z"çerçevesindedoların40binlira olabileceğini vurgulamadan da geçememiş. Büyük ilerlemedoğrusu.. Başbakan Çiller, hiç olmazsa krizi artık haber veriyor.''Ocak depremi"nde olduğu gibi, aylar öncesinden bıldiği çöküntüyü görmezden gelmiyor. Şimdi engel olamadığı krizi önceden haber veriyor. Sonrada, "Biz zaten böyle olacağını biliyorduk "diyecek. Başbakan'ın "/Ti/n/frnz/"nisandanbuyana "geliyorum" diyor. Bu krizi görmek için Başbakan olmaya da gerek yok. Ama Çiller ne yapıyor? Gelecek krizin nedenini hükümetin başarısı olarak gösteriyor Başbakan aynen şöyle diyor: ''Ekonomikpakettegeçen ay en kritik dönemdi ve bunu atlattık. Döviz fiyatlarının 90 binlere ve çok daha fazla çıkmam bekleniyordu. Sadece faizle denetledik. Pıyasanın faize cevap vermeyeceği ve enflasyon rakamlarının yüzde 130'lar içinde olacağı söyleniyordu, ama bu olmadı." Televizyonda hoş bir reklam var. Tonton bir büyükbaba elinde kraker paketiyle gülümsüyor, fondatorunununsesi: "Bukrakeri dedemdeyer!" Merkez Bankası gecelik yüzde 200-300 ve hatta 400'lük oranlarla faiz saçarken, finans kesiminin bu faizi reddetmesi mümkün mü? Faizleri böy lesine yükselttikten sonra dövizi kimolsafrenler. Sonra ne olur? Bankalar da kredi faizlerini yükseltir. Sanayi kesimi kredi kullanamaz. Kullansadaödeyemezdurumadüşer ve "mini kriz" gündeme gelir. Şimdi net yüzde 50faizli Hazine bonosu satışa sunularak, günlük vadeler üç aylık dönemlere uzatılmayaçalışılıyor. Hazine yineborcu borçla ödeyecek Çiller, haziran krizinden sonra gelecek temmuz, ağustos, eylül.krizlerınden ise şimdiliksözetmiyor. Krediler i büyükoranda geri dönmeyecek olan bankalar, 20 trilyon liranın üzerindekı mevduatahaftalık yüzde 130,140'lık faizleri nasıl verecekler? Sıkıntıdaki bankalarabirayda5,5trilyon lira kredi açan Merkez Bankası, banka kurtarmak için daha kaç trilyon lira basıpdağıtacak? Bankalar önümüzdeki dönem, borçlularının üzerine de gidecekler. Gecikme faizleriyle büsbütün ödenemez hale gelen krediler yüzünden iflaslar gündeme gelecek. Fabrıkalar kapanacak, binlerce işçi işsiz kalacak. Temmuzda başlayacak toplusözleşme maratonu, havayı dahada gerginleştirecek. Öyleyse ne yapmak lazım? Yapılması gerekeni bir zamanlar Başbakan da söylüyordu. Yaygın ve adıl bir vergi disiplini sağlayarak, hem başıboş parasal fonları kontrol altına alınacak, hem de yurt dışında aranan kaynak içeride yaratılacak. Bu sayede lüks tüketime kayan ithalat da frenlenecek. Diğer yandan sağlanan kaynaktan pay ayırarak, yatırım ve ihracat desteklenecek. Böylece Türkiye'nin döviz geliri artacakve "dolarpatlayacak mı?" korkusundan kurtulacağız. O zaman doları frenlemek için astronomikfaızlerede gerek kalmayacak. Türkiye'nin Başbakanı, ABD'de kapı kapı dolaşıpdolar pazarlığı yapmayacak Serbest piyasa ekonomisinin temel taşlarından biri olan Borsa'nın başkanı, "Doviz yasaklansın "diyeantiliberalfetvalar vermeyecek. ABD, Körfez Fonu'ndaki 1,5 milyardolarlıkyardımı vermek için "IMf'le stand-by imzalayın " diye dayatamayacak. Dünya Bankası, dünya standartlarını yakalayan milli havayolu şirketimizin hisselerini pazarlık masasına getiremeyecek. Çiller, ABD'de çözüm mü arıyor, huzur mu?.. • 'Zedeler' zedeleniyor T YT, Marmarabank ve lmpexbank'ta 50 bin civarında insanın parası battı. Turkınvest, bunlara6bin kişi daha ekledı. Ellerine 150milyon lira tutuşturulan bu insanlara kimse, paralannın kalanını kurtarmak için yol göstermiyor. Paraları batıranlar, ellerini kollarını sallayarak ortalıktadolaşıyorlar. Bunların mallarını mülkleriniyurtdışınakaçırdıklarısöylentileri, onlara para kaptıranları kahrediyor. Hazine, Merkez Bankası, SPK ve tasfiyeyi yürüten bankaların yetkilileri ise ağız birliği etmişçesine "incelemelerimiz sürüyor" dan başka laf etmiyorlar. Bu çaresizlik ve başıboşluk ise paraları batıranların işine yarıyor. Sözkonusu kuruluşların yetkilileri, parasını kaptıranlara, "Bizbatarsak, sizm paranızda batar. Bu alacağınızdan vazgeçip şirkete ortak olun... "diye başlayan olmadık dayatmalar içine giriyor ve kabul edilemez şartlar içeren taahhütnameler imzalatıyorlar. Finans gibi güvene dayalı sektörde, batan bir kuruluşun canlanması olanaksız. Sunulan bu cözüm önerileri de kafa karıştırmaktan ve kuruluşların yöneticilerine zaman kazandırmaktan başka işe yaramaz. Ancak ne yazık ki, devlet otoritesinin yarattığı boşluğu bunlar dolduruyor. Külffür • Sanat YILIN EN BUYUK FILMI I 993 CANNES SENLIGI BUYUK ODULU ] 994 OSCAR ADAYI l 994 ISTANBUL ULUSLARARASI FILM FtSTIVALI ACIÜS FILMI İLVEDA eARIYEİYONI Chen Kaıge Bilinmeyen dünya Çin'ın yanm yuryıllık mocerası içinde büyük bir dostfuğun, tultcunun nefes kesıci öyicüsü "Muthış surukleytcı bir fıirn Dunyanın Ker yanındo SeyirCI/l büyUİuyOf " V Conby The Ne~torVTım«i 'Muhte^em ve porıttılı bır destan " R CCX4IM TIM£ "•""IŞaS/rtlCl" B W,ll,ams<jr> PLAYSOY 5. HAFTA Sadece BEYOOLU A L K A Z A R ' d a SeonsloR 12.00-15.15-18.30-21.45 fel:245 7383 stmjıuı inwm.HiiiiwtPU.iMU!? Ferhan Şensoy'un FERHANGİ ŞEYLER PAZAR 15.30 A k b a n k K i i l t ü r S a n a t E g ı t ı m M e r k e z i AKSANATGlMERIı 31 MAYIS-4 HAZIRAN 94 CAFE-BAR EnHasyonu deldık P ICM ve Salı guı>kn%40 ındının 2000 -22.00 VATANLARI İÇİN ÖLDULER Yon. Serceı Moodarchuk 22.00 - 02 00 TANER (Turk P.ıp Muzığıı UlıUal Cjd Kırçiikpamukljm S<* NolOMBnosJu 232-»^ JT> IJ Sohbet w«ş İmza siinü <2& Mayıs t 99** 5aat 1 -• .30 (ÂpitOl-AGORA Tel 391 19 27 / 28 ,| ISTANBUL BELEDIYESI ^ ŞEHİR TİYATROLARI 10. GENÇLİK GÜNLERİ (27 Mayıs Cuma) Harbiye M. Ertuğrul Sahnesi 12.00: KISA METRAJLI FILMLER: Ana - PudovKın 15.00: SÖYLEŞhAvrupada Turk Imgesı Prof. RDr. Şara Sayın-Zehra Kurtekin 17.00: KONSER: Aryadan Müzıkale 19.30: TİYATRO: I U Devlet Konservatuan "Müzıkallere Devam" Kadıköy Haldun Taner Sahnesi 15.00: SÖYLEŞİ: Motorsıkletlı Yaşam 19.30: TİYATRO: Iskenduaın Kûlfür Sanat Tıyatrosu "Cryrano ve Nıkol" ETKİNLİKLER ÜCRETSİZDİR GÜNLÜK ETKİNIİKLER 31 MAYIS 1994, SAII Saafc 12.50 ve 18.00 (46 dakika) Laser-disc'ten büyük ekranda konser: ÇAYKOVSKİ "Senfoni No.6" (Karajan) 1 HAZİRAN 1994, ÇARŞAMBA Saat: 18.30 Oda Müzigi Dinletileri- ISTANBUL QUARTET DVORAK "Amerikan Dörtlüsü" WEBERN "Langsamer Satz" 2 HAZİRAN 1994, PERŞEMBE Saat; 18.00 Söyleşi: "AYVAIJKEVLERİ" Konuşmacı: Emre Argun 3 HAZİRAN 1994, CUMA Saat: 12.30 ve 18.00 (1 saat 30 dakika) Laser-disc'ten büyük ekranda: "STING" 4 HAZİRAN 1994, CUMARTESt Saat: 15.00 (1 saat 45 dakika) Video'dan büyük ekranda bale: HAÇATURYAN "Spartacus"Bolşoy Balesi CDDEN KENDİ SEÇTtKLERİNtZ Klasik müzik yapıtlanndan oluşan diskoteğimizden seçtiklerinizi, haftanın aşağıda belirtilen gün ve saatlerinde, özel kulaklıklarla dinleyebilirsıniz. Çarşamba, Perşembe ve Cumartesi günleri Saat 13-30 - 16.30 arası STÜDYO VE ATÖLYELER Özgün Baskı Atölyesi'nde : Tan Oral Mustafa Ayataç Türkan Stlay Rador Tum etkınhkler <m dav^-eler AKıANATlan safjtarahılır •AKSANAT. IsoklâJ Caddes 80080 Bevoghı • Isonbul Tel (0212) 252 35 00 - 01 • 02 fiücs (0212) 245 12 28 AKBANK Mevkutelere bakılacak olunursa, "insan hücreleriniyi- yen"yeni bir virüs çıkmış ortaya. "Yamyam" olarak nite- lenen Strepkokokus, aslında sadece boğaz ağrısınâ yol açan "iyihuylu" bir virüsmüş, ama bir kez z\vanadan çık- mayagörsün.Zamanında'7ar/(ed/7/rse"neâlâ,hücrelerini kemirdiği organı kestirip kurtuluyormuş insan... Ya fark edilemezse? O zaman da 24 saatte "götürüyormuş" in- sanı. insanlık, şimdilerde bu virüsle nasıl baş edeceğinin dehşetini yaşıyormuş. Bunları okuduktan sonra, küçümser bir ifadeyle "pöh!" diyorum kendi kendime. "Neresi yeni çıkmış bu yamyam virüsün? Biz Türkler, bu 'kokuslar'a nice yıldır alışığız. Yıllardır Türk toplumunu da, Türk insanını de kemire ke- mire ölüden beter ediyorlar." Örneğin bizim kokus 1950'li yıllarda "Adnanokokus" adıyla ortaya çtkıyor ve bünyesine girdiği ödemeler den- gesini, Türk Lirası'nı ve memur takımını yiyip tüketiyor. Sonra sanki bir "uyuma"dönemine girip "uysallaşıyor." Tam "iyi huyluluğuna" kanmaya oturuyoruz ki, 1970'- lerle birlikte bu kez "Süleymanokokus" olarak hortlayıve- riyor. Üstelik, eskisinden de yamyamlaşmış halde. Sade- ce ödemeler dengesini, TL'yi, memur takımını yemekle kalmıyor; işçi sınıfını da kötü fena "iyi ediyor". Sonunda da "postalokokus '1ar tarafından kendisi ryi ediliyor! Süleymanokokus gidiyor ama, onu 1980'lerin başında Türkiye'nin başına bela olan "Turgutokokus" izliyor. Hem de ne izleme.. Süleymanokokus'un "gidişinden" çıkardığı "derslerden" yararlanıp postalokokuslara ya- naşmacasına... Turgutokokus'un kemırgenliğinden hem Türk ekonomisinin hem de emekçilerin tümü "nasipleri- n;"alıyorlar. Turgutokokus'un "elde olmayan nedenlerle"ortalıktan çekilmesiyle birlikte, 199O'lı yıllarda Süleymanokokus ye- niden "arz-ı endam"ediyor, Ama, bu kez iyiden iyiye "iyi huylu" bir virüs görünümünü korumaya özen göstererek, "sureti" niteliğindeki güzeller güzeli, melekler meleği Tansuokokus'u Türkiye'nin başına sarıp, köşesine çekili- yor. O günden bu yana biz emekçiler, Tansuokokus tarafın- dan kemiriliyoruz. Aslına bakılacak olunursa, kemirilecek yanımız kalmadı. Kokusların atası kabul edilen Adam Smithokokus'tan bu yana kokus tarihini okudukça ayıyorum. Çünkü yüz küsur yıldır hep aynı gidiyor bu tarih. Smithokokus'un ya- rattığı "liberokokus", geleneksel olarak emekçileri kemi- riyor ve zaman zaman da yok etmekten beter ediyor. Za- man zaman "kapitokokus" ya da "emperyalokokus"ad- ları altında emekçileri, yoksulları kemiren bu kokuslar her nedense para babalarına, köşedönücülere, üçkâğıtçılara, zırtapoz ve hırtapozlara son derece "iyi huylu" davranı- yorlar. Öyle ki, ister istemez bendeniz "yahu, bu kokus makulesini bunlar mı besliyorlar acaba?" diye düşün- mekten alamıyorum kendimi... Bütün bunları düşündükten sonra, gözlerim gene mev- kute manşetlerine takılıyor ve kahkahalarla "Yahu, bu streptokokus dediklerinin ilacı bizde var" diye haykırıyo- rum kendi kendime. "Hem de kesin ilaç! Ama ne varki, bizim kokus makulesi ile adları sayılmakla bitmeyecek kadar hızlı türeyen uşak kokuslar öylesine unutturdular ki, kendimiz bile anımsamakta zorluk çekiyoruz..." Bunları haykırır haykırmaz, anımsadığım ilaçtan tüm ^ _ ^ _ ^ _ ^ _ ^ _ ^ _ insanlığın yararlanmasını istercesine telefonun başı- na oturup mevkuteleri ara- maya koyuluyorum. Kokus tarihini ve "//ac/m/"coşkuy- la anlatıyorum ama, mev- kute takımı da mı kokus- laşmış ne? Hiçbirine anla- tamıyorum. "Yok yok, olmaz öyle ilaç" deyip, telefonu yüzü- me kapatıyorlar birer birer. Ben de "ne haliniz varsa görün"deyip, ilacımı Gaze- te'nin emekçi okurlarına saklıyorum: Devletokokus! Ana fikir: İlaç elinin altı- ndayken, kullanıp da sağlığını kazanmayan has- ta, ölmeyi hak etmiş de- mektir. Ana fikrin ana fikri: Devle- tokokus, emekçi kitleleri canlandıracak, ekonomiyi ayağa kaldıracak türden sin" bir ilaçtır. Ancak, kul- lanırken dikkat edilmelidir. Çünkü doktor kılığında do- laşan bazı uşak kokuslar, bu ilacın piyasadan kaldırı- Imasını sağlayıp, kendileri- nin ve kuklası oldukları ko- kusların çıkarlarını sağla- maalmakkpinöldürücü "tak- litlerini" piyasaya sürebilir- ler... 293 89 78 ( 3 hat) İÇİNDEN DALGA GEÇEN TİYATRO Ferhan Şensoy Yer Fsnerbohfc Marina Pyramıd Kar>uı SEYİRCİLİ SEYİR DEFTERİ Deniz A>ırı Güldürü b P b C C l i 21.00 KIRKAMBAR GECE TIYATROSU ' ' rtfsı 24 OO Bılel Sah$: F. bahçe Monna W: 0216 -346 23 44/1007 Sa 1885 Ortomuncular »eyoğlu, M: 0212 - 251 18 65/66 Vokkoroma w Çooı Mağorolon ENTEL BAR Eğlenmek sizinde hakkınız gelin Entel Bar'ın mükemmel manzarası nefis atmosferi içinde her gece Grup EYLÜL ile çılgınca eğlenin Hem de bu fiyatlara Verli içkı: 65.OOO TL Yabancı ıçkı- 95 OOO TL- Solocok Sohil Yolu No: 1 ÜSKÜDAK REZ: Tel: 391 22 79 - 310 69 98 27 MAYIS'I KUTLAMA Bugün saat 18-20 arasında 68'liler Birliği Vakfı lokalinde 27 Mayıs Devrimi'ni ve 61 Anayasası'nı kutlamak amacıyla bir toplantı ve kokteyl düzenlenmiştir. Sevgi ve ilgi du- yanlaraaçıktır. Yer: İstiklal Cad. Odakule Karşısı Türhol Han 3. Kat, Daire 5. Değerli arkadaşımız MUSTAFA ÖZKAN'ın kaybından hepimiz üziıntülüyüz. Özkan Ailesi'nin acısını yürekten paylaşır, başsağlığı dileriz. YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ İ.İ.B.F.ELEMANLARI DINLENCE KULTUB • SANAT Çarşamba - Cuma EZGİNİN GÜNLÜĞÜ Perşembe - C. tesi FÂSIL KEMAL CANER ve Sürpriz Sanatçılar (Serin bir ortamda) Rez: 245 06 68 / 69 Bekar Sok. No:l4 Beyoğlı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear