Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
60CAK1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLEREVDEVAMI 15
OLAYLAKEV
ARDINDAKI
GERÇEK
UBaştarafi 1. Sayfada
fanna zaman zaman kapıl-
maktan kendisini alamadı;
yerli yersiz açıklamalarıyla
olumlu bir izlenim yaratma-
dı. Adalet adamlannın, k o
nuşmaktan çok, görevlerinin
gereğini hiçbir etkiye ve
güncel rüzgarlara kapılma-
dan yerine getirmelerinin
yargıda ternel kural olduğu
tartışma götürmez bir ger-
çektir.
/stanbul 10 milyonluk bir
ülke sayılabilir; Büyükşehir
Belediyesi'ne bağlı sayısı
çok şirketin birisinde yaşa-
nan yolsuzluk, yargıda hesa-
bı görülecek bir sorun yara-
tır. Bu o/ayı çerçevesinden
ıkararak yorumlamaya kal-
kışmak, elbette akla başka
sorular getirecektir,
Bugün eski iktidar döne-
mine ilişkin 130 yolsuzluk
dosyasının ve davasının so-
ruşturma, kovuşturma ve
yargılama aşamalarında ol-
duğunu basınımız biliyor. Bu
dosyaların içinde çap bakı-
mından İSKl'yi kat kat aşan-
lar pek çoktur; ama, neden-
se pek ilgi çekmiyorlar.
Yerel seçimler yaklaşır-
ken İstanbul Büyükşehir Be-
lediyesi'ne ve özellikle Baş-
kan Sözen'e yönelik "med-
yatik seferberlik" gerçekten
planlı bir politikanın ürünü
müydü?
Bu soruya olumlu ya da
olumsuz bir yanıt vermek is-
temiyoruz. Ancak yargının
kararına saygı duymak ge-
reğirtin bi/incini bile hiçe
sayabilecek bir medyanın
sakıncalarını vurgulamak is-
teriz. Sonuçta Sayın Sözen
ve Sayın Çengel aklanmış-
lardır.
Şimdi sıra medyanın ak-
lanmasına gelmiştir ki bu-
nun pek kolay olmadığı gö-
rülüyor.
• • •
TÜRKİYEDE DÜNYADA
Meteorotott Işien Genel Müdufluğu nden alınan bügıye göfe. yurtta ya^ış betc-
lenmtyor Bulijn bolgeterııvız az bufuOu ve açjk Marmaraıleyurdunıçvedoğu
kesımterı sabah saaîlennde yer yer yağun olmak uzere SJSII geçecefc Hava
sıcakltğı batı bolglenmızde arîacak, doğuda ıse b<raz azalacak Devıztertmtzöe
ruzgar Ooğu Karadenız tle AKdenız de gunöatısr ve ı<x)os.flığerdenızlerımızde
kıble ve odostan3-5 Karadentzdeyeryer6lciJwetırKtesaatte1(K21 demzmılı
hızia esecek Van Cofu nöe hava, çarçatt az bufuflu geçecefc
Adana
Atyon
AJn
Ankara
Araaiya
Aydın
Bursa
Çanakkate
Dıyartıator
Edıme
Erzumm
Eskışehrr
Istanfcul
izmır
Kars
Konya
Sa/nsun
Trabzon
Zonguldak
j Yağrnurlu Bulutlu Sislı Güneşlı
DemirePdenuzlaşma çasnsı
GöknePin sorgu
banfJarıııı kim sattı?
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Kamuoyunda İSKİ Komis-
yonu olarak bilinen, tstanbul
belediyeleriyle ilgiL iddialan
araşürmak amaayla oluşturulan
TBMM Araştırma Komisyonu-
nun Başkam DYP'li Cernal Öz-
taylaji. Sabah gazetesinın, fergun
Göknel'in savcılıktan gızlenen
sorgu bantını edinmek için mil-
varlarca lira verdiğjni söyledi.
Oztaylan, bu sözlerinin tutanağa
geçmesme ise itiraz etti. Komis-
yonda, araştırmanın Bedrettin
Dalan dönemini de kapsayacak
biçimde genişletilmesi gündeme
gelirken, bu konuda Meclis Baş-
kanlığı'run görüşünün ahnması
kararlaştınldı. Toplanüda,
ANAP ve DYP'liler, Göknel'in
tahliyesinden duydukJan rahat-
sızlığı dajdile getirdiler.
Komisyonun dünkü toplantı-
sında, Başkan Öztaylan'ın yakla-
şımı ve basına yaptığı açıklama-
lar eleştirildı. Edirulen bılgive
göre SHP'li üyeler, gizli sorgu
bantlanrun komisyonda izlenme-
den bir gazetede nasıl yayımJan-
dığı ve bu sorgunun hangi amaç-
la, kimJer tarafından yapıldığırun
açıklığa kavuşturulması gerekü-
ğini söylediler. Başkanın tutumu
ve açıklamalan nedeniyle komis-
yonun görev yapamaz duruma
düşürüldüğünü belirten SHP'li
üyeler Mustafa Yümaz ve Ural
K^Jû, Öztaylan'ı şov yapmakla
suçladılar.
öztaylan'ın ise kendisini savu-
nurken, bantlann buJunduğu
mühürlü torbayı TBMM Başka-
nı ile birlikte açtıklannı sövloiiğı
ve "Sabah gazetesi bu bantlara
mflyariarca lira para vermiş" de-
diği öğrenıldı. Bunun ûzerine.
RP'Ii Mustafa Baş,
u
Bu çok giizel
bir cûtnle, tutanağa geçirilsin"
derken, Özta> lan, "Dememiş ola-
yun, tutanağa geçûilmesin" karşı-
üğını verdi ve itiraz etti. Bunun
üzerine, Öztaylan'a bantlan ço-
ğaJtüğı anımsatıldı, ancak öztay-
lan, bantı vermediğineyemin etti.
Sabah gazetesinin bantlan edin-
mek için parayı kime verdiğinin
araştınünası istemi ise ortada
kaJdı. oztaylan, Sabah'ın milyar-
larca lira verdiği yolundaki sözle-
rini toplantı sonrasında yatanla-
dı.
Toplantıda aynca Öztaylan'ın.
komisyonun bilgisı dışında ve ka-
rar alınmadan cezaevinde Ergun
Göknel ve Ziya Kurtaran ile gö-
rû'şmesi eleşürilirken, Öztaylan'-
ın bu kez de Adalet Bakanı Seyfi
Oktaj'ı suçladığı öğrenildi. Öz-
raylan, SHP'iilerin konuşmalann
tümüniin tutanağa geçirilmesi ve
bu amaçla yeminlı stenograf gö-
rev lendinlmesi önensinı de red-
dettı.
DYPveANAFta
rahatsıziık
Göknel'in savcıJığa verilmeyen
sorgu bantlannjn da izJendiğı
toplanüda. ANAP ve DYP'li
üyeler, Ergun Göknel iJe yardım-
cısı Ziya Kurtaran hakkında tah-
liye, Nurettin Sözen ile Yüksel
Çeıçel hakkında da beraat kara-
n venlmesinden duyduklan ra-
hatsızlığ] dile geürdiler. Tahlıye
karan ahnmasında yargıya baskı
yapıldığı endişesini ta^ıdığını bil-
diren DYP ve ANAP temsilcileri.
"Fiâkim hızlı karar teriyor, bûün
araştırnıarmzın anlamı kalmaya-
cak" dediler. SHP'li üyeler 'ise
buna karşı çıktılar ve yargıya ka-
nşjlmamasj, komisyonun da ken-
disini yargınm yerine kovTrıaması
gerektiği uyansında bulundular.
BFli Mustafa Ba^'ın., İstanbul
belediyeleriyle ilgili iddialar araş-
tınlırken 1989 önccsi dönemin de
incelenmesi gerektiği görüşü, ba-
n DYP ve ANAP'lılann itirazına
karşın benimsenirken, bu konu-
da TBMM BaşkanlığVnın görü-
şünün alınması kararlaştınldı.
Başkanhk görüşünün almmasin-
dan sonra. araştirmanın Bedret-
tin Dalan dönemini de kapsaya-
cak biçimde genışletıleceği belir-
tildi. Ancak Komısyon Başkanı
Oztaylan, ara^îinnalann sadece
1989 sonrası dönemle ılgıli oldu-
ğunu belirterek Dalan dönemini
kapsamayacağını söyledi* Oztay-
lan. "Keşke miüetvekili olarak
vaktim olsa da, 1946'dan bu jana
olaylan inceksem. Ama sadece
1989 sonrası dönemi araştırıyo-
ruz" diye konuştu.
• Boştarafi 1.Sayfada
Demirel, Çukurova Gazete-
ciler Cemiyeti"ni ziyareti sıra-
sjnda bir soru üzerine. Bedrettin
Dalan ın istanbul Büyükşehir
Be/ediye BaşkanJığı'na adaylı-
ğıyla birlikte tartışma konusu
olan anayasanın 84. maddesi ile
ilgili görüşlerini açıkladı. Ola-
yın siyasi olmadığını vurgula-
yan cumhurbaşkanı, şunJan
söyledi:
"Anavasanın 84. maddesine
göre, millettekjlinin istifa etmesi
durumunda, TBMM'de onay-
lanması gerekJr. MilleOekili is-
ter istifa ederek, isterse istifa et-
meden aday olsun bu oylama
yapıiır. Bana göre bu j anlış. İsti-
fa tek taraflı bir şeydir. İstifayı
kabuie bağlamak. Meclis oyla-
masına bağlamak hukuka aykı-
n. Bu hukuki bir tartışmadır.
Anavasa"nın değişmesi çok ko-
lay. Meclis isterse arıavasayı iki
günde ya da 10 günde değiştirir.
Lstelik sivasi partilerin de buna
karşı çıkacaklannı sanmıyo-
rum. İlgili değişiklik vapılır ve
bn mesele halledilir. İkinci yön-
tem ise TBMM üvesi olup da
aday olmak isteyenJerin istifası,
hemen topianılarak kabul edilir.
Mesele çözûlür."
Fransa'da mılletvekillerinın
belediye başkam olabildiklerini
de anımsatan Demirel, "Tür-
kive'de ikisi beraber olmayaca-
ğına göre yapılacak şey ıstifası-
nı seçıldıkten sonra yapar' diye
bir madde konulur. Âksi halde
anayasanın bu halivle tartışma
sürer. Partilere buradan çağnda
bulunuvoruın. Partiler arasında
uzlaşma olmalıdır. Bir araya ge-
lip anayasayı, bu maddeyi ve
böylece bu tartışmaları kaldır-
malıdırlar" dedi.
Başbakan Çiller
DYP Genel Başkam ve Baş-
bakan Tansu Çiller de dünkü
DYP grup toplantısında bu ko-
nuya değındi. Çiller, milletve-
kıllerinin adaylığına engel bir
anayasa ve yasa hükmü olma-
dığını belirtirken. 84. madde
değişikliğinin aynca üzerinde
durulacağını söyledi.
Çiller, Dalan'ın adaylığı ile
ortaya çıkan tartışma konusun-
da görüşlerini dile getirirken.
"Anayasa ve kanunJarda millet-
vekillerini aday olmaktan men
eden nerhangi bir madde yok.
E^ğer beledive başkam seçiürse,
ki Allah'ın iznivle seçilecektir, o
zaman da 15 gün içinde ne yapa-
cağmı kanunlar çerçevesinde or-
ta\a kovacaktır. Tercih hakkını
kullanacaktır" dedi.
Anayasa'nın 84. maddesinin
değiştirilmesi konusunda ka-
muoyunda oluşmuş bir görüş
olduğunu ve bunun üzerinde
aynca duracaklannı belirten
Çiller, "Bu konuda bu kadar çok
polemik yapmanın anJamı vok-
tur" diyerek, kestınp attı. ket Kazan olumlu yanıt verdi-
ANAP Genel Başkanı Mesut ler. Ancak, ANAP'Grup Baş-
Yılmai'ı. Dalan'ın önünü kes- ~"
mek için çeşitli gırişimlerde bu-
lunmakla suçladı.
ANAP'tan olumsuz
yaklaşım
Çiller'in bu görüşleri dile ge-
tırdiği DYP grup toplantısının
ardından toplanan TBMM
Danışma Kurulu'nda, 84. mad-
de değişikliği gündeme getiriJdi.
Meclis'te grubu bulunan siyasi
parti temsilcilerinin katıldığı
toplanüda. DYP Grup Baş-
kanvekili Turban Tayan, miilet-
vekillerinın belediye başkan
adayı olması ile ilgili olarak
başlaülan tartışmalara dikkat
çekti ve "Gelin bu tartışmaiarı
ortadan kaldırmak için anaya-
sanın 84. tnaddesini değiştirelim.
Biz öneriyi getiriyoruz, siz de
destek »erin"
1
dedi.
Turhan Tayan, yalnızca
DYP Milletvekili Dalanın de-
ğil, ANAP'ın İzmır Milletvekili
Işın Çelebi'nin de aday olduğu-
nu belirterek. SHP'nin İstan-
bul'daErcanKarakaşı. RP'nin
de Ankara'da Melüı Gökçek'ı
aday göstereceğini savundu ve
sorunun birlikteçözümekavuş-
turulmasını önerdi.
Tayan'ın bu önerisine. SHP
grup temsilcisi Mustafa Ydmaz
ile RP Grup Başkanvekili Şev-
kanvekili Oltan Suoguıiu, kişi-
sel olarak anayasanın 84. mad-
desinin değiştirilmesine karşı
olduğunu belirlti ve "Kişiler
için böj le düzenlemeler yapmak
da doğnı değil. Önemli olan sis-
tem" diye konuştu. Sungurlu,
öteki parti temsilcilerinin deği-
şiklik konusunda ortak tavır
koyması karşısında da, konuyu
Gene) Başkan Mesut Yılmazile
görüşeceğini söylemekle yetin-
di.
Karayalçın kararlı
SHP Genel Başkanı ve Baş-
bakan Yardıması Murat Kara-
yalçın şöyle konuştu:
"Sağ partiler kent merkezli
değil, aday merkezli bir seeim
yapmak tadır. Fehmi Işıklar'ın
milietvekiiliğini düşüren, Tiirki-
ye siyasi yaşamında daha çok
soruıt çıkarmava aday olan 84.
maddenin başka gerekçelerle
tartışıuTiası önem taşımamakta-
dır. Bir millet>ekilinin millerve-
kiliğinin diişmesi. bu maddenin
Türkije sivasctinin işleyisi açı-
sından çok ciddi sakıncalarla
dolu olması sağ partiler için
önem taşımamaktadır. Sağ siya-
si partiler bu maddeden ancak
kendi adaylarının engeileneceği
bir ortamda etkilenmek duru-
munda kalnnşlardır."
KarayaJçın: istanbul içinkiınsedüş görmesin
Basm ve TV'nin İSKİ
(Baştarafi Arka Sayfada)
luyordu. Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Mehmet Mo-
ğoltay da bu yayınlardan nasi-
bini alarak rüşvetle suçlandı.
Çok sayıda müteahhit de rüşvet
vermek suçlamâsıyla basına
mâlzerneoldu. Davalann ilerle-
mesinin ardjndan bir de "irti-
kap
M
davası açıJdj. Savlara göre
Sözen, Göknel'i partiye yardım
toplamaya zorlamıştı. Göknel
de, tüm savlar arasında "açık-
faunaJan yapan kişi" olarak
hem SHP'liler hem diğer parti-
ler hem de basm tarafından to-
pa tutuJdu.
27 Mart 1994'te yapılacak
yerel genel seçimler öncesi
önemli olan bu türden savlann
Doğa
MBaştarafi 1.Sayfada
mlanarak yürürlüğe girdi. Tür-
kiye'de uluslararası öneme sa-
hip Göksu Deltası. Sultan
Sazlığı, Burdur. Manyas ve
Soyfa gölleri de Ramsar alanı
ilan edildiler.
Çevred kuruluşlar Türkiye'-
nin sözleşmeye taraf olmasını
doğanın korunmasında bir dö-
nüm noktası olarak değerien-
dirdiler ve "Bn çevTeciler için en
giizel yeni yıl hedivesi oldu" de-
diler. Türkıye'nin 22 yıl sonra
onayladtğı sözleşme, ülkelerin
sahip olduklan sulak alanlan
korumalannj, bu yönde ulusal
politikalar belirlemelerini ön-
göriiyor ve koruma için ulusla-
rarası işbirliğjni arttırmayı he-
defüyor. ,
Türkiye'nin sözleşmeyi
onaylamasıyla özellikle Ram-
sar alanı olarak belirlediği 5
alanı korumayı tüm dünyaya
taahhüt ettiğini belirten Av ve
Yaban Hayatı Koruma Geliş-
irme ve Tanıtma Vakfı Başka-
u Süha L mar, "Şimdi, bilinçsiz-
e kurutuJan, yok edilen ve kıyı-
ına sanayi ve turizm tesisleri
urduğumuz sulak alanlanmızı
orumada daha şanslıyız"dedi.
gazete ve televızyonlarda kap-
ladığı alanın boyutlan, davala-
nn birbiri ardına sonuçlanma-
sıyla küçüldükçe küçüldü.
beraat davalan gazete sayfala-
nnda ve televizyon ekranlann-
da ya kayboldu ya da saat 24.00
bültenlerine kaydınldı. Gök-
nel'in eski ve yeni eşleri arasın-
daki tartışmalar ise olayın siya-
si boyutu ön plana cıktığı için
artık "haber değerini" yitirmiş-
ti. SHP dışındaki siyasi partiler
de basınla özdeş bir yapıda da-
valann sonuçlanmasını bekJe-
meden açıklamalanyla suçla-
malara katıldılar. Geçen süreç
ıçınde SHP'li bakanlar ile Sö-
zen ve Çengel'in istifalan iste-
nirken. koaüsyonun da bozul-
ması önerildi. "Bakan ve beledi-
ye başkanlarmm yuıtdışına
kaçacakları" savlan da haber-
ler arasında yer aldı.
Çalışma Bakanı Mehmet
Moğultay, hakkındaki dosya,
günlerce gazetelere konu olma-
sma karşın takipsizlik karanyla
rafa kaldmldı. Göknel de, hak-
kındaki davalann birinden ge-
çen ay beraat etti. Önceki gün
sonuçlanan "irtikap" davasın-
da ise ile Sözen ve Çengel bera-
at ettiler. Yargı öncesi gazete-
lerde yer alan "para havuzu".
"Partiye usulsüz para aktar-
mak" gibi savlar da bu beraat
karanyla noktalandı. Göknel
ise "görevini kötüye kullandığı"
savıyla Memurin Muhakematı
Kanunu'na göre "şimdilik" bu
davadan kurtulmuş sayıldı.
Eski İSKİ Gene! Müdürü Er-
gun Göknel'in bir yakmı. "Ce-
vap hakkı doğdu. Basm kendi
kendisini yargılayıp bir özeleştiri
yapmaJıdır" derken SHP Genel
Başkanı ve Başbakan Yardım-
ası Murat Karayalçın şunlan
söyledi;
"Kendilerini yargıç ve savcı
verine koyanlann, beraat karar-
İannı neredeyse üzüntü ile karşı-
lamaianm da çok büyük bir
üzüntüyle izlemiş bulunuyo-
rum."
I Baştarafi 1.Sayfada
şeyen yönetimler olarak göre-
meyiz."
BakanJarbile aday
otabilir
Türkiye siyasi tarihinde ilk
kez milletvekillerinin belediye
başkanlığı için aday olduklannı
vurgulayan Karayalçın, parti
meclislerinin engelİememesi ha-
linde bakanlann bile aday ola-
cağını öne sürdü. Karayalçın.
milletvekillerinin belediye baş-
kanlığına aday olmalannın ne-
denini. "Kentlerin elde ettiği
güctûr" diye açıkladı. Ancak
sağ partilerin kentlerin gücünü
görmemezlikten geldiğinı öne
süren Karayalçın. bu nedenle
de sağ partilerin yerel vönetim-
lerle ilgiL sistem değişiklığini
düşünmediklerini söyledi.
Karayafçm, "Sağ partiler bu
seçime yalnızca aday isimleri ile
hazırlar. \ itrin değerininyüksek
olduğu sanılan kişiieri aday ya-
pıyoriar. V itrin değerinin yük-
sek olduğu sanılan kişiİerin
önünde engel varsa, bunlaruı
kaldu-üması için de çalışmalı-
yız"dedi.
Yerel yönetim programlannı
Karadeniz. Güneydoğu Ana-
dolu ve İstanbul olmak üzere üç
bölgeye ayırdıklanm belirten
Karayalçın, İstanbuJ için son
beş yılda yapılan çalışmaJardan
örnekler verdi. KarayaJçm,
"Ben İstanbul programmı sun-
ma durumunda olmamalıyon.
Programı biçimlenmiş olarak
halka, İstanbul bûyüksehir bele-
diye başkan adayı sunmalıdır"
dedi. SHP Genei Başkam, ko-
nuşmasının son bölümünde
birlik çağnsma yer verdi. Kara-
yalçm'ın birlik çağnsı şöyle:
fSKİ davasındaki son kararla iviee rahatlayan Karayalçın'ın, Parti Medisi toplantısından sonra
Polat Renassaince Oteli'nde verilen koktevlde, Genel Yayın Yönetntenimiz Özgen Acar ve Hür-
riyet Gazetesi Haber Araştırma Müdürü Valçın Bayer'le (sağda) görûşörken, neşesinin yerinde
olduğu görüldü. (Fotoğraf: HATİCE TUNCER)
"Törkiye''nin çağdaşlaşmasın-
dan yana olanların. iaik cumhu-
riyetin korunmastndan yana
olanların. kentlerin Tûrkiye'nin
çekici gücü biçimine dönüştürül-
mesinden yana olanların, bu gü-
ne kadarki kırgmlıklan, küs-
künlükkri bir yana bırakarak
SHP çatısı altında İstanbul'dan
baslayarak toplanmalaruu bu-
rada bir çağrı olarak ortaya
koymak istiyonmı."
Karayalçınönseçime
karşı
Karayalçın. PM'nin basına
kapalı bölümünde yaptığı ko-
nuşmada İstanbul'da ön seçime
karşı olduğunu açıkladı. Edini-
len bilgiye göre bazı PM üyeleri
İstanbul'da ön seçim yapılması
konusunda ısrarJı görüşlerini
dile getirdiler. Bunun üzerine
karayalçın'ın sert birses tonuy-
la "3 ayn kuruluşa anket yaptır-
dık. İzjnir. Ankara ve Gazian-
tep'te birinci partjyiz. İstanbul'-
da partinin oy oranı yüzde ll'e
düşmüs. Sözen'in oy oranı ise
yüzde 8. Buyrun, bu koşullarda
ön secün yapmak istiyorsanız
yapın" dedi.
Toplantıda, İstanbul için ha-
zırlanan yeni yerel yönetim
modelini ise Uluslararası Bele-
diyeler Birliği Genel Sekreteri
Selahattin Yıldınm okudu.
Toplantıda aynca partinin ön
seçim yapacağı yerlerde YSK'-
nın tarihlerine uyma zorunlulu-
ğu olmadığı görüşü benimsen-
di. Gaziantep ve Karadeniz
bölge toplantılanntn da yapıl-
masına karar "eriJen PM'de
partiye geçmek isteyen CHP'-
lilerin katılım törenlerinin bu
toplantılarda yapılması karar-
laştınldı. PM'de aynca Gazian-
tep Belediye Başkanı Celal
Doğan dışında hiç bir adayın he-
nûz netleşmediği, ancak nitelikli
adaylann partiye kazandınlma-
sı gerektiği görüşü de benünsen-
di.
Park Otel üraşlanıyor
MEHMET DEMÎRKAYA
Yerel seçimlerin yaklaşmasıyla Nurettin
Sözen ile Bedrettin Dalan arasında yeniden
tarüşma konusu olan Park Otel'in fazla
katlanmn yıkımı hız kazanıyor. Yıkım iha-
lesini kazanan Çağdaş İnşaat yetkilileri,
yıkımın taahhüt edılen tanhden önce. se-
çimlerde bitirilmiş olabileceğini söylüyor.
Park Otel"in sahibı Yalçın Sürmeli, oıelin
fazla katlanmn yıkımının teknik açıdan da
olanaksız olduğunu söylemesine karşın. bir
katın yıkımı tamamlanmak üzere.
İstanbul Büyükşehir Belediyesı'nin yan
kuruluşu olan İSTON tarafından 29 kası-
mda geçici olarak fazla katlanmn yıkımına
başianan Park Ötel, daha sonra Çağdaş İn-
şaat ve Almanyada müşavirlik işleri yapan
Gencer Akbulut'a ihale edilmişü. 37 milyar
iiraya Park Otel'in fazla katlanmn yıkımını
altı a> içinde gerçekleştireceğini taahhüt
eden ortaklık, tam kapasiteyle çahşmaya
cumartesi günü başlıyor.
•Park Otel'de yıkımı yöneten Çağdaş
İnşaat'ın yetkilısi. inşaat müheridisi Yöcel
Öner, yıkımı taahhüt ettikleri tarihten önce
gerçekleştireceklerini söyledi. Yıkımın,
yüksekte olmasından başka bir zorluğu bu-
lunmadığını belirten Yücel Öner. "Biz bu
yıkımı 27 mart seçimleriue kadar yetiştiri-
riz. Yetiştiririz diyorsak yetiştiririz. Aksi
takdirdcsapkamrnaJıpgideriz
r>
dedi. Yıkım
danışmanlığını, yıkımda ortaklık kurduk-
lan şirketin yetkilisi olan ve bu konularda
büyük bir tecrübesi bulunan mimar-
mühendis Gencer Akbujut'un yaptığmı be-
lirten inşaat mühendisi Öner. WS 1200 BB
TEK perde beton kesici elmas aletin Ai-
manya'dan geldigini sö)ledi. Söz konusu
aletin günde 150 metre kare beton perde
kesme kapasitesi olduğunu belirten Öner.
"Eğer yıkımın planladığunız zamanda ger-
çekleşmemesi gibi birdunım doğarsa, Alman
ortağımız, uzaktan kumandaiı beton kırma
robotu gönderecek. Ama şimdilik bu robota
gerek yok. Bu robot o kadar marifetli ki
ABO'de yapılan bu tür ukımlara dahi bu
makine gönderiliyor" dedi.
Yücel Öner, yıkımla ilgili şu bilgileri ver-
di: "Yıkımı engeUemek için çeşitli sabotajlar
yapdıyor. Kompresörlerin hortumlan ktsil-
di. Bir keresimle de yincio ceiik ayakları ok-
sijen kaynağı ile kesildi. En son >ılbasında in-
şaatın girişjne bir bomba konuldu. Boınba
patlamadan fark edildi. Biz de gtivenlik ön-
lemlerimizi daha fazla arttırdık.
Tam kapasite ile çalısmaya cumartesi
günü başlıyoruz. İnsaatın kalıpları vardı, on-
ları söktük. Yıkım yapılacak yerler A ve B
bktklarda. Aslısda bir konu hep yanlış an-
laşıklı. Turizm teşvik kredisi alınan Park
Otel'in, otel olacak olan C bloku neredeyse
daha temel seviyesinde. Biam yıkım
yaptığımız A ve B bioklar ticaret merkezi
olacak yerler. Yani yıkılan yerler otel değiL
ticaret merkezi.
Yıkımda geceb' günduzlü iki vann'ya halin-
de 260 kişi çaüşacak. Bunlardan 80 kişi
kompresör tabancası kullanacak, 40 kişi
yükleme yapacak 40 kişi de diğer işlerde çalı-
şacak. Japon malı Toko marka kompresör
tabancalart aldık. verimleri oldukca yüksek.
Çalışanlann güvenliği için yıkım yapılan ye-
rin etrafını kafes tellerle çevireceğiz. insaatın
dış yüzeyine 60 santün çapında boru döşeye-
ceğiz. Çıkan molozlar bu borudan aşağıya
bırakıiacak. Hava durumlarının yıkımı etki-
lememesi için gereken önlemler alınacak."
Çağdaş İnşaat şirketinin sahibı Yüksel
Çağlar, yıkımı halka nizmet olarak gördük-
lerini ve yıkmakla da gurur duyduklanru
söyledi. ÇağJar, Park Otel'ın teknik açıdan
yıkılmasının olanaklı olmadığı iddiası ile il-
gili şöyle dedi:
"Biz inşaatçıyız. İnşaat alttan yukanya
doğnı vapılır, yukardan da aşağıva doğnı
yıkılır. Taksim'de topiumun alnına bir kara
İeke süren çıkıvorsa. onu temizieyecek olan
adara da çıkar. Yıkılamaz gibi iddialar boş
laf. Yıkımı üç avda lamanılayacağız."
IVOTLAR/MUSTAFA BALBAY
Bastıran kazanıyor
• Baştarafi 1.Sayfada
ra, özel radyo-televızyonlann yayınjlkelerini saptayacak bir
yasanın hazırlanması gerekiyordu. İktidar ve muhalefet, or-
tak bir metinde karar kıldı ve yasa meclise geldi. Yasa, rad-
yo televizyonlann yayınlannın Avrupa Sınırötesi Yayın
Sözleşmesi ilkelerine uygun olmasını ve gelirlerinin denet-
lenmesini içeriyordu. Ne var ki, özel radyo-televizyonlar
bastırdı ve yasanın çıkmamasını sağladı. Şimdi yasa buzdo-
labında.
- Terörle Mücadele Yasası'nda değişikJîk yapan bir tasan
hazırlandı. Tasanya göre ülkeyi bölme düşüncesinin yanı
sıra. laikliğe aykın düşünce ve propagandalar da yasaklanı-
yordu. Dinci ve şeriat eşlimli gazeteler, yasadaki laikük iba-
resini ambızla cekip günlerce üzerine gittiler. Bu yasa da
buzdolabına kondu.
- Yeni bir vergi yasası hazırlandı ve kamuoyuna "refonn"
olarak sunuldu. Taslak günlerce kamuoyunda tartışıldı.
Genel kurula geldi. İlk maddelen tarüşmasız geçti. Ama en
önemli maddelergörüşülmeye başlandığında iş aJemi devre-
ye girdi, her şey değişti. İşadamlannın Ankara'ya gönder-
dikleri mektuplar etkismi gösterdi. Yasaya refonn ruhunu
veren maddelerden yatınm indirimleri ile ilgili bölümün uy-
gulanması ileriye bırakıldı. 225 milyon lirayı aşan tüm gelir-
lerden yüzde25 vergi alınması 1997'ye bırakıldı. Özel sektö-
rün şiddetle karşı çıktığı reel faizlerin'gider yazılması ertelen-
di. 1997'ye yeni bir hükümetie girilecek. O hükümetin bun-
)an uygulayıp uygulamayacağı da belli değil. Yani reform
da buzdolabına kondu.
- Son olarak. geçen hafta hükümet, yerel seçimlerde par-
tilerin ve yayın organlannın uyması gereken kuraUan içeren
bir yasal düzenleme yaptı. Buna göre seçim yasaklan 1
ocakta başlıyor ve bu yasak kapsamında özel radyo ve tele-
vizyonlann parti ilanı alamayacağı hükme bağJanıyor.
Tıpkı Radyo-Televizyon Yasası'nın çıkışınm engellenmesi
gibi. yasanın bu maddesi de özel televizyonlann hışmma uğ-
radı.
Başbakan ÇiDer. Başbakan Yardıması Karayalçın, SHP
Grup Başkanı Aydın Güven Gürkan ve iki partinin diğer
kurmaylan önceki gece Başbakanlık Konutu'nda bir araya
geldijer ve kara kara düşünmeye başladılar:
- Özel televizyonlann isteğini nasıl yerine getiririz?
Sonunda orta yol bulunmuş görünüyor. ilk aşamada, ya-
sak ileri bir tarihe ertelenecek. Ama özel televizy onlar belki
bundan da hoşnut olmaz. O zaman yeni bir düzenleme gere-
kebilir.
Genel olarak hukuk. teknolojinin arkasında kalır. Huku-
kun. teknolojideki başdöndürücü hıza ulaşmasında güçJük-
ler yaşanıyor. örneğin son yıllarda "bilgisayar suçlan" diye
bir kavram ortaya cıktı. Bu tabii ki hukukumuzda yoktu.
Nasıl bir düzenleme yapılacağı konusunda da görüşbirliği
yok. Bu bir yana, herhalde dünyanm hiçbir ülkesinde özel
yayınlar bu kadar başıboş ve yasasız bırakılmamıştır...
Bunu istemek yasakçılık değildir. Demokrasi, kontroJ
edilemeyen bir gücü tanımaz...
Merak ettim, Avrupa'daki muhabirlerimizesordum. Ber-
lin muhabirimiz Dilek Zaptçıoğlunun verdiği bilgiye göre,
televizyondan yapılacak pani reklamJan sıkı bir denetime
tabi tutuluyor. Örneğin, aşın sağ partilerin reklamlannın
çoğunda ırkçı yaklaşımlar göriilüyor ve bunlar engelleni-
yor. Bu ve benzer ilkelere uymayan televizyon ve radyo ka-
nallannın ruhsatı iptal ediliyor.
Paris muhabirimiz Mişel Perlman, Fransa'da televizyon-
da parti reklamj yapılmasının tümüyle yasak olduğunu
söyledi.
Londra muhabirimiz Edip Emil Öymen, İngiltere'de siya-
si parti reklamlannın önceden kontrol edildiğini, kamu
vicdanına uygun bulunmayanlann yayınının yasak-
landığını beiirtti. İngiltere'de hükümet en son Danimarka'-
dan yapılan bir yayını aşın erotik bulduğu için bu kanalı al-
mayı sağlayan elektronik aygıtlann saüşını yasaklanuş.
Türkiye'de ise ortada ne yasa var, ne kural... Bir şeyler
yapılmak istense hemen engelleniyor.
Hükümete bir önerimiz var. Laiklikle ilgili düzeniemeleri
dinci gazetelere yaptırsın. ekonomiyle ilgili düzenJemeyi işa-
damlanna yaptırsın. Radyo Televızjon Yasası'nı özel televiz-
yon şirketlerine hazırlatsın... Böylece başı hiç ağnmaz!
Yoksa. hazırlayıpdonduruyorlar... Dolapta yerkalmadı...
Irak ile boru Iıattı
görüşmesi haftaya
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Irak Dışişleri Bakanlığa
Müsteşan Riyad El Kaysi'nin.
\ umurtalık petrol boru hattı-
nın boşaltılmasını görüşmek
üzere gelecek hafta içinde Tür-
kiye'ye geleceği bildirildi.
Dışişleri Bakanlığı Şözcü Ve-
kili Ferhat Ataman dün düzen-
lediği basın toplantısında,
Irak'ın BM ile işbirliği yapma-
smın. bu ülkenin petrol dışsatı-
mını engelleyen ambargonun
kaldınlması yolunda önemli bir
adım oluşturacağınj beiirtti.
Görüşmede bu unsurun tek-
rar Irak makamlannın dikkati-
ne getirileceğini kaydeden
Ataman. "Türkiye, Irak'ın ken-
di iç işlerini ilgilendiren yönetim
usuUerinin ancak Irak balkuın
hür iradesi ile belirlenebileceğiıu
düşünmektedir. Bizim bugüne
kadar Irak yönetimine teUdırie-
rimiz, sorunlan banşçı yoilaria
çözmesi, kendi halkıoı tecrit et-
mesinin kendi zaranna olacağı
şeklinde özedenebflir" dedi.
Ataman, Türkiye-Suriye Or-
tak Güvenlik Çalışma Grubu'-
nun 3 ocakta Şam'da toplandı-
ğını, görüşmede iki tarafın
ehnde terör konusunda mevcut
olan isühbari bilgilerin teati
edildiğini beiirtti.
Lideriıı gözünegirmeyanşı
Baştarafi 1.Sayfada
Herkesin merakla beklediği
soru, "İstanbul Büyükşehir Be-
lediye Başkan adayı kim olacak"-
tı. Bazı genel merkez yöneticileri,
gazeteci-yazar Altan öjmen'in
olumlu yanıt verdiğini belirterek,
"Bu iş bitmiştir, adayımız Öy-
men'dn-"diyordu.
PM'den bir gün önce sonuçla-
nan İSKİ davası ise yeni bir aday
ortaya çıkardı; "Yüksel Çen-
gei..."
Mahkeme karannın ardından
İl Yönetim Kurulu üyeleri. İl
Başkanı Çengel'in aday olması
için baskıya başladı. Çengel ise
sorular karşısında, "örgütten
çok baskı var. Sabaha kadar tele-
fonlarun susmadı, ama ben düşün-
cemi daha önce de söylemiştim;
aday değüim ve mutfakta calı-
şmak istiyorum" yanıünı veriyor-
du.
Bazı il yöneticileri ise önseçim
olması halinde aday alternatifleri
olduğunu. Kadıköy Belediye
Başkanı Cengizözyalçın ve Yük-
sel Çengel'i de bun'lann arasında
değerlendirecekJerini söylüyor-
du.İstanbul için adı geçen Fehmi
Işddarise üç büyük kentten birin-
de mutlaka aday adayı olacağını
anJatıyordu. Işıİclar. önseçim ol-
ması halinde İstanbul, Izmir veya
Ankara"dan yanşa girmeyi dü-
şündügünü belirtiyor ve "Önse-
çim obnazsa da zorlarun" diye de
ekliyordu.
İSKÎ mutluluğunu yaşayan
başkan Sözen'in ise adaylık için
aday tespit yöntemini beklediği
konuşuluyordu. Karayalçın'ın
konuşmasından sonra gazetecile-
rin ısteği üzerine objeküflere poz
verirken, Sözen'in Karayalçın'ın
elıni tutması, bazîpartilüerce "Sö-
zen adaylığını garantiye aimai is-
tiyor" diye yorumlandı.
PM toplantısının ilginç bir
yanı ise Karayalçın'ın, Ergun
Göknel'in genç eşi Feray Gök-
nel'den gelen görüşme talebine
sıcak bakmasıydı.
Aday belirleme yöntemi 7-8
ocakta yapılacak PM toplatı-
sında kesinleşecekti. ama parti
içerisinde "önseçim, merkez yok-
(aması ve farketmez" diyen üç
grubun söz düellosu ise bitmiyor-
du. Grup Başkanı Aydın Güven
Gürkan ve Grup Başkanvekili
Ercan Karakaş önderliğindeki
grup. önseçim isteğini Kara-
yalçın'a yanlı olarak iletirken,
Karayalçın'ın ise büyük şehirler-
de merkez yoklamasından yana
olduğu belirtiliyordu.
Toplantı öncesi partililerin en
fazJa ilgi gösterdikleri kişi ise Baş-
kan Sözen'di. Herkes geçmiş ol-
sun dileğini iletiyor ve kendisini
kutluyordu. 12 Eylü/'den sonra
yargılanan eski CHP İstanbul
Belediye Başkanı Ahmet fsvan,
yıllar sonra kendisiyle aynı kade-
ri paylaşan Sözen'i sanlarak kut-
larken, Gürkan ise kutlamasını
Sözen'in alnından öperek gerçek-
leştirdi.
KarayaJçın ve Sözen'in öğte
arasında adaylık konusunu gö-
rüşmek üzere bir araya gelmeleri
bekleniyordu. Ancak PM'ne ara
verildiğinde yemek salonuna gi-
ren KarayaJçın, Mehmet Mogırf-
tay, Fıkri Sağlar ve Seyfi Oktay'-
la birlikte oturan Sözen'in masası
yerine Sakarya Belediye Başkanı
Ünal Ozan'ın bulunduğu masaya
gitmeyi tercih ettiği görüldü.