22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 3 OCAK1994 PAZARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER Üçüncüköprü İstanbuFımintihan olur! Kent ıçı ulaşıma hızmet edecek bır boğaz geçışı, kentın omurgasmdan, yanı güneyınden geçmehdır ve bu geçiş mutlaka tûp geçış ıle olmahdır. Tüp geçiş de; îstanbul'un denızle aynlmış ıkı demıryolunu birleştırecek banliyö, hızlı tren, İstanbul metrosu ile bırlıkte ele alınmalıdır. KENAN GÖÇERMozaik KaîılımcıŞehirPlancılardan Î stanbul'un kadenru bebrle- nuş olan l Boğaz Koprusu 196O'lı yıllann sonlannda kamuoyunda yoğun tartış- malara neden olmuştur Mımarlar Odası, Boğaz Köprusu'nun kent formuna yapacağı etkılerle bır kopruler tuzağı yarataca- ğını, her on yılda bır yenı koprunün yapılmak zorunda kahnacağını, ınsan ulaşımından çok taşıt ulaşımına hız- met edeceğını, ormanlann yok olaca- ğını, su havzalannın tıkanacağını, haksız rant gehrlennın olacağını on- görerek, koprüye karşı çıkmıştır Bütun bu tartışmalar sırasında "Bö- yûk tstanbul Naznn Plaıu" tamamlan- mamışken sadece çevre yollannın ve koprulenn çızılı olduğu bır ımar planı Imar ve Iskân Bakanlığı'nca "çevre yoUan mevzii ünar planı" adıyla 1968 yıJında1 onanmıştır 197O'te ıhale edı- îen kopru, 1973'te tamamlandı (1) Bugün, 1 Boğaz Koprüsu'ne karşı çı- kan sıvıl toplum orgutlennın ongoru- len/azlasıyla gerçekleşmıştır Özelhkle Istanbul'dan kaynaklanan bır yolcu talebının olmadığını en ıyı, bır yıl ıçındekı ıstatıstıkler verrruştır Köpru 1973'te yapılmıştı 1972'den, 1974'e kadar geçen surede Boğaz'ı ge- çen yolcu sayısı %4 oranında artar- ken, taşıt sayısı %200 oranında art- mışür (2) Suveyş Kanah'run 1967'lerde Arap- Israıl savaşlan sırasında kapanması ve aynı tanhlerde 1 Boğaz Köprusu'nun bır yolcu talebı olmadan gundeme gel- mesı, dış dınamıklenn etkısını ortaya koyuyor 1 Boğaz Koprüsu, uluslara- rası kara transıt ulaşımında onemlı bır odak noktası olmuştur 2 köpnınun temeb ıse 1980'den sonra, sıvıl olmayan koşullarda 12 Ey- lul darbesıru yapanlar tarafından atıl- dı Oldubıttıyle yapılan bu kopru, sozde bınncı koprunün yukunu azal- tacakü Oysa kopru, transıt ulaşımı one çıkaran, kent ıçı ulaşıma yanıt ver- meyen bır nıtehğe sahıptır Kopruyu çevreleyen otoyollar ağının adı bıle İcı- mın gereksınımı (ıhtıyacı) ıçın yapıldı- gıru gostenyor TEM (Trans Europen Motorvvay)' Bu arada Avrupa, Ingıl- tere'den başlayıp Manş Denızı'nı aşa- rak Fransa uzennden tum baüyı sara- cak bır toplu ulaşım ağı yaparken tstanbul'u es geçıyor 2 koprunün, sanıldığı gıbı 1 kopru- nün yukünu azaltmadığmı yıne en ıyı, ıstatısükler venyor Bınncı köpruden 1991'de 44 341 576, 1992'de 52 804 018 araç geçmış- ür Ikmcıden ıse, 1991'de 22 719 600, 1992'de 23 193 884 araç geçmıştır (3) İkıncı koprude yıllık artış %2 ıken bı- nncı %19 olmuştur9 Bu durum, bazı taşıtlann ıkıncı köpruden geçme zo- runluluğu olmasına rağmen. bunun yıne de bınncı koprunün yukunu ala- madığını ortaya koyuyor Bu koşullarda uçuncu koprunun nı- çın gundeme geldığını 1980 sonrası dınamıklennı analız ederek açığa çıka- rabılınz Buyuk sermaye, 1980'e ka- dar korunmuş ıç pazarda, tekelcı bır yapıda, ıthal ıkamecı yolla sanayıleş- menın rantına el koyuyordu Tekelcı rantlar 1980 sonrası buyuk kentsel rantlardanpayalmavabaşladı Budu- ruma, kentlerdekı desantnzasyona neden olacak yoğunluk artışlannın yaıunda, ulkenın lıberal ekonomıye geçışının etkısı olmuştur Çunku sana- yı ureümıne göre kentsel rant gelınnın nskı, çok daha azdır Boylece 3 koprunun yapılma nede- nını daha ıyı su yuzune çıkarabılıyo- ruz 1 koprude rant oldukça dağımk ve bolunmuştu Bu rantlan, gecekon- du sahıplennden, mulkünu satan her- kes paylaşrruştır Yanı rant, bır sonuç olarak gundeme gelmışür Fakat 3 kopru, 1980 sonrası buyuk sermaye- nın, kentın kuzeyındekı bâkır alanlan yağmalayıp arsa spekulasyonlannın yolunu açması ıçın bır araç olarak devreye sokuluyor 3 kopru ılk kez Dalan zamanında ortaya atıldı Dalan 600 mılyon hra vererek STFA'ya yaptırdığı "Istanbul Ulaşım Master Pianı" raporunda. DPT'nın de gereklı bulmadığı bır 3 kopru olgusuyla karşılaşınca derhal 30 gun ıçınde. bır 3 koprunun gereklı olduğuna daır bır rapor hazırlattı Yıne 1991 koabsyon hukumetmın Ulaştırma Bakanlığı da, 1 8 1992 ıhale ılanlanndakı istanbul Boğazı ıbare- sınde "tûp" sozcuğunu sılerek İstan- bul Boğazı geçışıne donuşturmuştur Kentın kuzeyınden geçecek 3 kop- ru kent ıçı taşımaeılığa hızmet etmeye- cek, koylen, yeşıl alanlan, ormanlan, su havzalannı yok etmek pahasına kentı daha da kuzeye doğru çekerken, venı otoyollar ağı ve kopruler tuzağı kıskacı ıçınde kent ıçı ulaşımı ozel oto trafığıne teslım ederek, yaşanan ula- şım karmaşasını bır kaosa çevırecek- tır Kopruyu destekleyenlenn, sıslı, lo- doslu olağan bır İstanbul gununde \apurlann çalışmaması sonucu ıskele- lerde bekleyen on bınlerce yolcuya gı- dıp tupgeçıt yenne bır koprû onerecek cesaretlen olamaz Kent ıçı ulaşıma hızmet edecek bır boğaz geçışı, kentın omurgasmdan, >anı güneyınden geçmehdır ve bu ge- çiş mutlaka tup geçış ıle olmalıdır Tup geçış de, İstanbul'un denızle aynlmış ıkı demıryolunu birleştırecek banlıyö, hızlı tren, İstanbul metrosu ıle bırlıkte ele almmalıdır Ulaştırma Bakanlığı'run 1985'te IRTC fîrmasıyla bırlıkte yaptığı bır tüp geçış projesı var Proje 637 mılyon dolara mal olmuş Soğutluçeşme - Üs- kudar - Sarayburnu - Yenıkapı - K M Paşa hatlannı oluşturacak tup geçış, saatte 120 bın yolcu taşıvacak kapası- teye sahıptır Bu ozellığı ıle, 1 kopru- nun 1 yılda taşıdığı yolcuyu 1 5 ayda taşıvabıhr Tüp geçış, Tanhı Yanmada'yı İs- tanbul ıçı transıt geçış alanı olmaktan kurtaracak nıtehkte olmalıdır Buyüz- den proje Yedıkule-Haydarpaşa hat- tmda Taksım bağlantılı bır metroyla ele alındığında ancak Tanhı Yan- mada'dakı yoğunluk artışını azalta- cak ve buradakı toplu ulaşımı rahatla- tacaktır Tüp geçış, otomobıl sahıplennın ve buyuk sermayenın de ışıne yarayacak- Ur İkıncı ve üçuncu köpruden daha çok bınncı koprunun yukunu alabılır 3 kopru, kısa donemde bırçok serma- yedara rant gehn sağlayabıhr Fakat rant gebnnın uzun dönemde sermaye- dann çıkarlanyla çelışmesı söz konu- sudur Çunku bu gehrlenn ekonomıde urun olarak karşıhğı yoktur Yanı ge- lınnın tekrar metalaşmaması soz ko- nusudur İstanbul Boğazı'nda karşıdan karşı- ya geçmek bır sorun, ancak, bu sorun taşıt ulaşımından çok bır ınsan ulaşı- mından kaynaklanmaktadır Bu fark, bır ınsanla bır taşıt arasındakı fark ka- dar buyuktur 3 koprü yapılırsa, buradan ınsan- lardan once istanbul mtıhar eder Kopruyu destekleyenlenn, "Büind- ye ve ikiıîciye karşı çıknuşlardı; şimdi de üçûncüye karşı çıkıyorlar" demek- ten başka soyleyeceklen bır şey yok- tur1 (1) TEKELİ İlhan. "1937-1980 btaoM Pba- lamasT, İstanbul Dergısı, sayi 4 (2) EVREN Gungor "Bo£ız Tip Ge<f|Ua lsunbd l Uşmı Açsndu PefrriMrfMlmar, İstanbul 2 Ulaşım Kongresı İstanbul 1992 (3) TMMOB tnşaat Muh Odaa İstanbul Şb Basın Açıklamaa, 30 11 1993 ARADA BIR AHMET ENÖN Marmara ve Boğazlan Belediyeler Birliği Kurucu Başkanı Hukuksuz Belediyeler! Ulkemızde 2 500 yerleşım bırımı beledıyelerle yone- tılmektedır Bunların yaklaşık 2 000 ı kasaba ya da kasa- ba duzeyındekı ılçe beledıyelerıdır Çok buyuk bır kısmı halen koy yaşantısı ıçındedır ve hıçbırınde hukuk bırımı yoktur Her ne kadar yasalar yonetımın en ustunde beledıye meclısı sonra encumenı ıle seçılmış komısyonlarını yetkılı kılmışsa da beledıye başkanları bu organların al- dığı kararlarda son soz sahıbıdır Esasen bu organlar ve başkan, o koyun ınsanlarıdır Kendılerı ıçın bır dılekçe yazılması gerektığınde daha buyuk bır ılçeye gıderek avukatlara yazdırmaktadırlar Ama beledıye yonetımıne gelınce Hukuka uygun olması gereken bırçok kararları ya eskılerıne bakarak ya da kendılerıne gore yorum- layarak alırlar Oysa beledıyelerde hukuk o kadar onemlıdır kı, uygu- lanan bazı yasalar ozel ceza hukumlerı taşır Para ceza- larının tavanı beş yuz mılyon lıraya kadar varabılır Takdır hakkı o koyun ınsanlanndan kurulu ıkı kışılık se- çılmış encumen uyesı ıle muhasebecı ve yazıışlerıne bakan memur ve başkandan oluşur Sonunda yıne baş- kanın dedığı olur Ancak hukuk yoktur Yıkım kararları, sureklı kapatmalar, ruhsat ıptallerı, ıs- kân ve daha ınsan yaşamında onemlı olan bırçok karar, bu beledıyelerın kadrolrından çıkmaktadır Gerçekten de bu beldelerde yaşamak oldukça zordur Kuçuk beledıyelerın hukuk bırımı yenne sozleşmelı avukatları vardır Bunlar daha çok, buyuk yerleşım yer- lerınde otururlar Avukatların haberı olmadan olay yara- tılır, kararlar alınır vatandaşla beledıye karşı karşıya gelır sonra başkan beledıye avukatını devreye sokar ve karşılıklı duruşmalar başlar Vatandaş haklı da olsa uğraşırdurur Bazıları bıkar bırakır bır kısmı "Lanetol- suni" der cezayı oder Haksızlığa dırenenlerın kazan- dıkları davalarda belediyeler hem tazmınata hem de ucretı-ı vekâlete mahkûm olur ancak bunun sorumlusu yoktur Işınaslı okur yazar bır beledıye başkanının kışı- sel goruşu ya da partısel kavgasıdır Ancak odenen bu paraları vatandaşa hızmetten keserek yenne getırır Suçlu beledıye de olsa, sorumlusu aranmadan mahke- me kararıyla odenen paralar yasaldır goruşu, bakanı zımmetten kurtarır Bu boyle mı olmalıdır? Beledıyeterın bu kararlarının hukuka uygunluğu daha onceden denetlenemez mı'' Boyle bır ust kurum oluşturulamaz mı' Ya da her beledı- yenın Sayıştay a hesap vermekle yukumlu saymanları gıbı bır hukuk bırımı kurulamaz mı' Beledıyelerın hukuk bırımı, en az malıyesı kadar ku- rumlaşmamışsa bu demokrasımızın ve hukukumuzun eksığıdır Beledıyelerde başkanlıkça malı yonden ıstenı- len bırçok odeme, sorumlu sayman tarafından gerı çev- rılebılmektedır Oysa yasal kararlarda hıçkımseyedanı- şılmamaktadır Beledıyelerı ve orada yaşayanları asıl maddı ve manevı zararlara uğratan kısım da hukuk kıs- mıdır Son zamanlarda beledıyelere ozerklık ve devletın bazı kurumlannı bağlamak gıbı çağdaş goruşler one su- rulurken bu beledıyelerın burokratık altyapısının bulun- mayışı ve bunun sakıncalarını kımse hesaba katmamak- tadır Laf uretmek soylemek başkadır, eylemek başka- dır Bır muhasebecı ıkı zabıta ve bır tahsıldarla kurulu kuçuk beledıyelere eğıtım sağlık ve emnıyet kurulıışla- rını bağlamak buyuk yanlıştır özentıdır Batı dakı ornek- lerı boyle değıldır Orada sıstem başkadır Etut edılıp araştırılmadan plansız ve de hazırlıksız verılen boyle onemlı yetkıler kuçuk ve buyuk tum beledıyelerımızı ıçınden çıkılmaz sorunlarla karşı karşıya bırakır 1994 beledıye seçımlerı oncesı koylerde kurulu bele- dıyelerın yasal eksıklıklerını gıdermeden vatandaşın onune çıkarken, bırbırımızı kandırıp, vatandaşlarımızı ve yetkılerı fazla olan beledıyelerımızı zor durumda bı- rakmayalım Kadrolarını ve yenıden yapılanmalarını sağlarken lıseden sonra yerel yonetım elemanı yetıştı- ren okullar açmaya çalışalım Bunlar gıderılmeden ka- saba ve kuçuk ılçe beledıyelerı artan yetkılerle donatı- lırsa, sorunları ıçınden çıkılmaz hale gelecektır TARTIŞMA Mehmet Başaran'ın açıklaması 9 Arahkl993gunlu Cumhuriyet'ın Tartışma bolumunde, Fikret Karadeniz ımzalı "Vl.Başaran'ın DûştüğüYanlışlık" başlıkh bıryazıçıktı Sayın Fıkret Karadeniz "Trabzon'da Eyuboğlu'na Merhaba" adlı yaadakı ahntı>a uzulmuş Yanlışlık olabıleceğını, saptırma olabıleceğını duşunmuş OysaTrabzona. tum değerlenne sahıp çıkan Trabzonlulara bırsaygı yazısıydı yazım Raif Karadeniz'ın değennı bılenlerdenım, katılmadığım duşuncelenne de saygılıyım "Beşikdüzü Köy Enstitusd'nde Bir Tartışma","Renra Kıtabevı'nce basılmış ANILARINİZİNDE2'nın 230-235 sayfalanarasındayer almıştır (1) Veiidedeoğlu hocamızın yazısından daha genışçe bır bolumu sunuyorum Bu da yetennce konuvu aydınlatırsanınm Sa>gılanmla (1) 1942 de Şukru Saraçoğlu kabınesındeGumruk veTekel Bakanlığıyapmış 1943'te kurulan >enı kabınede yer almamıştı Hoşbeşten sonra bana -Sız ne dersınız beyefendı 9 Koy Enstıtulen'nde muhtelıt (karma) tednsatı ben uygun bulmuyorum Duyduğumuza gore. bu > uzden koy lu \ atandaş kız çocuklannı enstıtulere vermek ıstemıyor Bırçok şıkayetler gelıyor kulağımıza Ahlakdışı uygunsuzluklaroluyormuş Bu sebeple kızlara aıt olmak uzere ayn enstıtuler kurmak lazım" dedı Ben heyecandan yenmden kalktım ve yıne oturdum Aramızdaşu konuşma geçtı Ben -Aman beyefendı, bu enstıtulerden bırkaçına gıttım. gordum, gezdım ve ınceledım hatta bınnde geceledım 70 çeşitmiş T erörle Mucadele Yasası nedenıyle bu yasaya konulmak ıstenen, devletın laık nıtelığıneyonelık şıddet ıçeren bır tümce, ortalığı toza dumanakattı Sayın Erbakan Hoca, laıklığın "gâvurca bir kelime" olduğunu ve "Tûrkiye'de j etmiş çeşit tarifi olduğunu" soyluyor Gozlenmızın ıçıne baka baka kendının de ınanmadığı bu goruşe bızlen de ınanmaya zorluyor Dunya sıyasal lıtaraturune yerleşmış bu sozcuğün ne ıfade ettığını bılımı ve akh dogmalann tuısaklığından one çıkarmış tum topîumlarda anlamayan kalmamıştır Laıklığın 70çeşıt değıl, bır çeşıt tanfı olduğunu "Sayın Erbakan bile" bılır ama boyle konuşmak ışıne gelır Laıklık kısaca, dın, dınsel kuram. kurum vekuruluşlann dev let y onetımınde soz sahıbı olmaması, dınsel ınanç ve ıbadetlenn kışılerle Tann arasındakı dokunulmaz. saygıdeğer \ e ozgur bır ılışkıden ıbaret olması demektır Yanı dunya ışlennın bılım ve aklın ışığında yurutulmesı demektır Bu tanfin dışında kalan dığer 69 "tarif ıse toplumu Atatûrk'un başlattığı "aydınlanma" surecınden kopararak yenıden Ortaçağ karanlıklanna gen goturme çabalanna y onelık aldatmacalardır Bır daha ozetleyelım Çağdaş Batıhtoplumlarlaık duzenlennı 300-400 yıl oncesınden oluşturmuşlardır Artık oralarda dev letlenn "İncil" hukumlenyle, Papa'nın. kardınallenn. papazlann etkınlığıyleşekıllenmesı kaygısı kalmamıştır Ama Türkiye'mız, halıfe ve şey hulıslamlarla "mutlak Bunlarda erkek-kadın ılışkısı o kadar guzel ve normal kı, şımdı bunu bozmak, ulkenın haynna olmaz Obuyurduğunuzahlakı uygunsuzluklar, ıl ve ılçe merkezlennde, koylerden daha çokoluyor Insan kışılığı taşıyan kadın ıse genellıkle ahlaklı olur Ahlaksızlık. kışılık sahıbı olmamaktan, bılınçsızlıkten, kaçgoçten doğar Koylerdekıkız kaçırmalar ve bu yuzden ışlenen cınayetler hep bu erkek-kadın ılışkısının bızde henuz ınsanlık rayına oturmamasından ılen gelmıyoı mu 9 O -Evet ama şımdı demokrası devnndeyız Halkmeğılımını ve arzulannı goz onune almak lazım Halk muhtelıt (karma) oğretım ıstemıyor Ben -Şımdı anlaşıldı Sız bır CHPMılletvekılı olarak. gelecek seçımlere kadar halkın sempatısını kazanmak ıçın Turk Devnmf nın bazı irade" olan padışahlann buy ruğundakı totalıter ve teokratık yonetımınden henuz 70 yıl once kurtanlmış bır Islam ulkesıdır Bu nedenle laıklığın onemı ulkemız v e İslam toplumlan ıçın son derece ozel veanlamlıdır Laıklığı 69 ayn çeşıt tanf etmey e çalışanlann tumunun amacı ıse. gene o eskı ummet duzenınedonmektır Yalınve açık gerçek budur Yoksa, laık Cumhunyet donemınde kışılenn dınsel ınançlanna. ıbadetlenne, camılenne kımse bır şey dememıştır Denılmemelıdırde Dudağı dualı namazında-nıyazında hoşgorulu v e ıçtenlıklı dındarlar, toplumumuzun şu anda da saygın bıreylendır Ancak mıtıngalanlannda gulunç şovlarla abdestsız Kuran open, yaşamında bır kez olsun camı kapısını bıle gormeden "ezan-Kuran" edebıyatı yapan polıtıkaesnafına el kadar ılkelennden odün vermek eğılımını ıstıyorsunuz O - Ne munasebet 1 Ben -Az once buyurduklannızm başka turlü yorumu olamaz beyefendı Sız, Ataturk'ün kurduğu ve tuzuğune "Devnmalık" ılkesını koyduğu Cumhunyet Halk Partısı'nın bırmılletvekıh olarak, hem de sozu geçer bır mılletvekılı olarak, bu ılkeyı koruyacak yerde, bunlardan odun venrsenız, sonra bunun arkası çorap sökuğu gıbı gıder ve sonunda yıne bır şey kazanamazsınız Olanulkeye olur " C) KoyB kaUnmn K6> tamtOtai'nık crkekierle bırlıkte okumdsına karşı olan bu ^.ıl kendı kızını Ankara Hukuk Fakullcsı ndc crUklerlc bırlıkte okutmu^ sonra uzrndnlıgını ılcrlctmck uzcre Roma Hukuk Fdkultesı ncgondeimıs Bu hjnıma l%5vılınddRomaveFlorance Hukuk Fakultcknndc konfcranslar vermek uzere lulva vaçajntdığım vakıı Roma da rastladım Bılımsel çalışmalan ıle ılgılendımveçokovunçduvdum Şımdı degerlı btr oğretım uyeadır Otanhten 18 vıl once bdbasıylj aramızda (Kvnış olan unısmadan kcndısınc hıt; soz etmcdım çocuklanmızdan başlayarak genış zaman surecınde gençlığımızı ve tum toplumumuzu "şeriat mücahidi" yetıştırmek ıçın okullanmızı medreseleştıren "dolet adamlarımıza" aynı savgıvıbesleyemeyız "Demokrasinin vazgeçilmez öğeleri" partılenmıze ve partıblenmıze bır kez daha seslenmek ıstıyoruz Ulkemızın, ulusumuzun çağdaş ve refaha ulaşmış uluslar topluluğunda saygın yennı almasının vazgeçilmez koşulu olan laıklığe sahıp çıkınız Laıklık sızlenn ve tumumuzun varlık nedenıdır "Biravuçoy" ıçın vereceğınızodunler gelecekte çocuklanmızın, torunlanmızın başına bela olacaktır Öncelıkle ve ozellıkle okullanmızı, çocuklanmızı, gençlığımızı bu tuzaktan koruyunuz, kurtannız Gecıkmeyınız Mümtaz Özlük Önce pembe dünya ILAN İLKPAŞ İLERİ KUNDURA TİCARET VE SANA Yİ A.Ş. Ortakhğımız ıle ılgılı aynntıh bılgılen ıçeren ızahname 16 12 1993 ve 27 12 1993 tanhınde istanbul Tıtaret sıabne tescıl, 30 12 1993 ta- nh ve 3438 savılı TTSG de ılan edılmış olupavnca aşağıdakı adres ve telefon numaralan belırtılen saüş yerlennde ıncelemeye açık tutul- maktadır 29 Aralık 1993 tanhlı Humvet ve 30 Aralık 1993 tanhb Cumhun- yet Gazetesı ndekı ılanlanmıza ektır Basın Tashıh B ır suredır bazı çevrelerdeılgınç çalışma ve sloganlara şahıt oluyoruz "Yeşil çevre...", "Yeşü dünya, gelecek kuşaklara...". "Çocuklanmıza yeşil bir dünya...", "Yeşil çocuklanmızın da hakkı" vb Hepsı guzel çabalar, guzel çalışmalar Fakat bunlar bır sosyal uyan değıl. doğal olarak zaten olması gereken şeyler Dıkkatımızı çeken, bu arada çok onemlı bazı noktalann gozardı edılıp umursanmaması Arzulanan yemyeşıl dunyada öncelıkle duşunulmesı gereken "çocuklann düny ası" o, anılardan hıçbır zaman sılınmeyıp, yaşam boyu akılda kalacak olan çocukluk gunlennın "pembe dunj ası" ne olacak, bu hıç duşunulmuyor Son gunlerde TV kanallannda çok çırkın bır şampuan reklamına tanık oluy onız Parmak kadar bır kız çocuğu, babası yaşındakı bıradama ısmıy le hıtap edıp goz suzerek, erkeğe hasret bır dul kadın tavnylaıçgeçınyor Emınımbu spot bırçok çev relen, duyarlı tum ana-babalan rahatsız edıyordur Zaten. gorgu kurallan buyuklenn oğutlen ve TV'de gorduğu abuk sabuk sahneler arasında kararsız kalan mınıklenn. ozellıkle kız çocuklann, bu reklamı sey rettıklennde hangı duygularla başbaşa kalacaklannı duşunebılıyor musunuz0 Tuketım ekonomısının guçlu sılahı medyanın. bundan boyle toplumdan terbıye, sevgı, saygı kav ramını da sılmey e karar verdığıanlaşılıyor Parayı değışmez ılah kabul edıp. çıkar ılışkılennde karmarjında sınırsızlığı ongoren bu kışı ve kuruluşlar, sonunda çocuklann masum dunyasına da el attılar Çocuklara şarkıcı taklıtlen yaptınyorlar kuçukcuk kızlan dansoz olarak sahneyeçıkanp çırkın kompozısyonlar yaratıyorlar Bunlan uygulayanlann uvgulatanlann, bunlara musaade edenlenn sosyal psıkolojıden, cocuk psıkolojısınden, "çocukta özenti" kavramından ve onun negatıf venlennden haberlen olduğunu pek sanmıyorum Bana kalırsa medya buve buna benzeretkınlıklenyle tum eğıtım kurallannı, yenı yetışen kuşaklan. dolayısıyla toplumu katledıyor Çocuklan, cocuk dunyasını oturup şoy le tarafsız bır gozle ınceleyın Ozellıkle 7-15 yaş arasındakı grubun tek eylemlennın. genelde buyuklerden gorduklen tavır ve haraketlen uygulama. beğendıklen sozcuk ve mımıklen taklıt ederek onlara benzemeye çabalamadan oteye gıtmedığıne tanık olacaksınız Yanı ozenme, onlar gıbı olmay a çalışma, bır an once buyuyup bazı şeylere ulaşma Medya dunyası, çocuğun yetışıp gereklı olgunluğa enşebılmesının ılk koşulu olan "pembe düny ası"nı kendı duny ası ıle kanştınrsa. onu kar amacı ıçın bır yol olarak kullanmaya kalkıp bu duygulan pompalarsa. yenı kuşaktan herhangı bır şey ıstemeye ve beklemeye hakkımız olacağını sanmıyorum Kazanç bulvannda her şey mubahtır dıyen devler, parayı değışmez kıstas belleyen beyler, sızlere seslenıyorum Lutfen çocuklann sessız, duru ve temız ortamını, pembe dunyasını kırletmeyın Bırakın, cocuk çocukluğunu yaşasın Onun ıyı yetışmesı ıpn tek yol budur Ancak pembe dunyasını y aşayarak olgunlaşan bır ınsan, yeşıl dunyanın kıymet ve gereğını anlayabıbr Bunu unutmayabm Türker Ercan İstanbul PENCERE Tûrklye Cumhuriyetl "70 Yıllık Faşizm" ml?... Son gunlerde moda oldu, 1923 Devrımfyle kurulan Cumhurıyet rejımı toptan karalanıyor "-70 yıllık TCfaşızmı " Doğru mu' önyargısız bır serınkanlılıkla konuya eğılmekte yarar var Olur a belkı de yanlış bılıyoruz, "resmı goruş" be- yınlerımızı çıtıledı, Turkıye 1923'ten 1993'e kadarfaşızm- le yonetıldı de haberımız yok Mustafa Kemal bır Nazı ıdı, Ismet Paşa ondan aşağı kalmıyordu, Menderes, De- mırel, Ecevıt ve otekıler bırer faşıst ıdıler İkıncı Dunya Savaşı'ndan once Hıtler Almanyası'ndan kaçarak Tur- kıyeye sığınan Yahudı bılım adamlarına sormak ıster- dım, Avrupa, Nazızmın karanlığını sıneye çekerken İs- tanbul Unıversıtesı kursulerını dolduran hocalar ne duşunuyorlardı' Profesor Schwartz ya da Neumark'a sormak ısterdım - TC faşıst mû 1949'da Turkıye "Avrupa Konseyı'ne gırdı, tsvıçreka- pının dışında kaldı Çunku Tûrkiye'de kadınların secme ve seçılme hakları varken Isvıçre'nın çoğu kantonunda kadına polıtıka yasaktı Avrupa Konseyı'ne sormak ge- rekıyor - Faşıst TC'yı nasıl uye yaptınız? Avrupa Konseyı, 12 Eylul faşızmınde Turkıye'yı az kal- sın defterden sılecektı, guç bela vartayı atlattık Ancak o gunlerde Evren ve Özal ıle butunleşen ne kadar eyyam- cı varsa, bugun ağızlarından tekerlemeyı duşurmuyor- lar - 70 yıllık TC faşızmı Şerıatçılann, Neo Osmanlılar ve Kurtçulerle bırlıkte turettıklerı sıyasetm sloganı bu • Denebılırkı - İlhan Selçuk, sen de yazdıkların yuzunden yargılan- madın mP Mapusanelere duşmedın mP Gızlı koşkler- de faşızmle yuz yuze gelmedın mP Elbette Ancak laık bır cumhurıyette ya da çok partılı bır rejım- de demokrası adına yapılan kavganın adı başkadır, fa- şızmın ya da Nazızmın toplumbılımın kutuğune yazılan adı başkadır Çok partıh rejımde, Doğu ıllerı ndekı sandıklardan kırk- yıl boyunca çıkıp parlamentoya gıren Kurt mılletvekılle- rt, aşıret reıslerı ıdıler, zamane rejımının sadık bekçılerı onlardı Ülkedekı sermaye baskısı da, solcularm soluğu- nukeserken Kurt yada 'Turkmu dıyekımlıkbelgesı- ne bakmıyordu Bugun -bırakın 40 yıl oncesını- daha dunku 12 Eylul fa- şızmınden soz açan var mı' Yaşadığımız gunlerde yazarlar, bılım adamları doçentler yargılanıp ıçerı atılı- yor, kıtaplar, dergıler toplatılıyor, gazeteler kapatılıyor, fıkır ozgurluklerı demır okçenın altında ezılıyor TMK (Terorle Mucadele Kanunu) 8'ıncı maddesı ışletı- lıyor, değıl mı' Pekı, bu kanun ne zaman çıkmış' Devr-ı özal da> Ama sen, özal ı atlayıp çok partılı kırk yılı da es geçe- rek Cumhurıyetın kuruluş yıllarını kotuleyeceksın ve Atatûrk u dılıne dolayacaksın "-70 yıllık TCfaşızmı' ' • Bır Islam toplumunda padışahlık ve hılafet kurumlan- nı yıkıp Cumhunyet ılan eden ve laıklık devrımınl ger- cekleştırerek kadınlara çağdaş haklarını tanıyan rejim, tek partılı de olsa, faşizm değıl, mıllı demokratık devrı- mınbıraşamasıdır "70yıllık faşizm sloganı, bılımsellıkten uzak sıyasetm yuzeysel dışavurumu Aydınlanma felsefesmın ne olduğunu bılmeyen ya da bılmezlıkten gelenler 1923 Devrımı nın ne değerını ne de ıçerığım kavrayabılırler METE TUNÇAY'IN YONETIMINDE YENI BIR AYLIK DERGI ÂTL V uafiö 1 . S A Y I B A Y İ L E R D E DÜNYANIN EN ESKI HARITALARINDA TÜRKİYE • CEZASOMURGELIĞINDEN OLİMPIYAT BAŞKENTLIĞINE SYDNEY • Rus ANIT-KILİSESI NASIL YIKILDP • VENEDİK VE TURKLE1 ^ • ŞİNASI TEKİN'İN KELIME CERRAHİSI • ATATURK'ÜN HALİFELIĞI VE ILK HOCASı • A B I D I N D I N O ' N U N VE H A L I L ERDOĞAN CENGIZ'İN ARDINDAN TARIH VAKFI YAYINI Tel (212) 22^ 3 7 33 34 Faks (212) 227 37 32 Genel Dagıtım YA\ SAT Tel "510 70 00 Abone (12 savı) 400 000 TL (6 sa\ı) 225 000 TL Alevi Kûltûrve Düşüncesinin Sesi C C 0 İ dergisi Ocak (32.) sayısı çıktı!.. Prof Cahıt TANYOL Ismet Zekı EYUBOĞLU- Prof Nıyazı OKTEM Prof Toktamış ATEŞ Prof Afşar TIMUÇIN Doç Dr Bedn NOYAN- M N ORHAN S GOKSU S CEM A. ALTUNKAŞ- Y UÇAR-A. HEZARFEN M YAMAN-M DUYGULU- V ASAN S AÇIKGOZ F ERDOGAN S GUNER M GERÇEK A. OZGUNAY Devlet Anlayışı. Anadolu AleviliğL Akvi topluluğunun sonım- luluğu. Alevilere düşen gorcvler Dcdclik. Istenç ve cebriyc. Samah.. Alevi Sosyal Partisi. Erdebü SoRan.. Okur yazılan.. Şilrler.. Okuyucu KoşesL Adan Z'ye Alevtllk.. AYNADA (ANILAR-2) MücapOfluoğlu 30 000 (KDV ıçınde) Çağdaş Yaymları Turkocagı Cad 39-41 Cağaloğlu-Isıanbul Ödemeü gönderilmez
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear