Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
23EYLÜL1993PERŞEMBE * -»•» * CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 15
Sokaktakiadanı
gelişmelereilgisiz
Yeltsin'e ordudan destek Sürpriztanık
HAKAN AKSAY
MOSKOVA - Yeltsin'in söz-
cülerinden biri dün sabah şöyle
bir açıklama yaptı:
- Başkanın iş günü her zaman-
ki gibi 08.30'da gündemdeki
dosvaları incelemekle başladı.
Olağanüstii bir gelişme yok.
Başkan, şiddet kuilanma yanlısı
değil. Parlamentonun toplandı-
ğını öğrendik. V arsın toplansın,
nasıl olsa kararian geçerti olma-
yacak...
... İşte böyle! Ülkede ikişer adet
•" devlet başkanı. içişleri, savun-
ma ve ulusal güvenhk bakanlan
var. ama "olağanüstü bir geliş-
me yok."
Sokaklarda ise olağan gö-
rüntüler hakimdi; işine, okulu-
na gidenler. "kocakan yazı"nın
tadını çıkaranlar... Yalnızca
döviz değiştirme merkezlerinin
önünde büyük kalabalıklar gö-
ze çarpıyordu. Başkanın Rus-
ya'yı kurtarmak için aldığını
açıkladığı -ve Ginton tara-
fından hararetle desteklenen-
karan, ilk başta Rus parasının
belini bükmüştü Amerikan
Dolan karşısında. Herkes elin-
deki rubleyi dolara çevirmenin
derdindeydi. küfürün bini bir
paraydı.
Sokaktaki adam garip bir
umursamazlık içindeydi. "Bık-
tık artık bu kavgadan, ne ola-
caksa olsun artık" yaklaşımı
ağır basıyordu. Çoğu. ülkesini
-son zamanlarda burada yay-
gın bir benzetmeyle- "tımarha-
ne" olarak niteleyerek, karma-
şadan bıktığım ifade ediyordu.
Kimisi Yeltsin'i "ileri gitmekle"
suçluyordu, kimisi de "artık
Çeçen'in (Hasbulatov'un) def-
terinin düriildüğünü" ifade edi-
yordu. Ama çoğunluk ilgisizdi,
bilgisizdi, işinde gücündeydi.
Kremlın'den fazla haber gel-
miyordu. Parlamento ve kong-
re yöneümi ve üyeleri ise an gibi
çalışıyordu. Sanki darbeyi ya-
pan Yeltsin değil muhalefetti.
Hükümetin "yekpare"liği
üzerine sık sık açıklama yapıl-
ması kuşku uyandınyordu.
Yalnızca önceki gece "anayasa-
dışı karan protesto ederek" isti-
fa ettiğini açıklayan Dış Eko-
nomik İlişkiler Bakanı Glazyev
değildi kuşku yaratan. Yeltsin'-
in karannı son anda öğrendiği-
ni belirten ve şaşkınlığmı gizle-
yemeyen Başbakan Çemomir-
din'in tavnnda bir değişme olup
olmayacağı da merak uyandın-
yordu. Buna karşıhk cumartesi
günü hükümete alınan eski
Başbakan Gaydarçok daha so-
ğukkanlıydı ve bakanlar kuru-
lunun tek bir yumruk olduğunu
anlatıyordu.
Radyo ve televizyonlar ne-
dense Alexandr Rutskov'un bir
açıklamasını tekrar tekrar ya-
yımlıyorlardı. Devlet Başkanı
Yardımcısı (veya yeni Devlet
Başkanı) Clinton'un anayasa-
dışı bir harekâtı desteklemesin-
den dolayı "esef duyduğunu"
belirtiyordu. Belli ki yeni yöne-
tim eskisine karşın kesin üstün-
lük kazanırsa. bu Rusya-ABD
ilişkilennde soğukluk dönemi-
nin başlaması anlamına
gelecekti...
OLAYLARIN
ARDINDAKI
GERÇEK
• Baştarafi 1. Sayfada
mento sıralarını dolduran
milletvekillerinin tüfeği, topu,
tankı yoktur; Yeltsin darbeyi
televizyonda halka duyurma-
dan önce ABD'nin Moskova
Büyükelçisi Thomas Pike-
ring'le konuşmuş. Clinton'un
desteğini almıştır; hiç kuşku-
suz Beyaz Saray'ın desteği,
Moskova'daki Anayasa Mah-
kemesi Başkanı'mn deste-
ğinden çok daha önemlidir.
Zaten Boris Yeltsin televiz-
yondaki konuşmasında kara-
nnın "anayasaya aykırı bi-
çimde olduğunun bilincini
iaşıdığını" dile getirmiştir.
Şimdilik Yeltsin, Rusya Fe-
derasyonu'nun tek adamı
görüntüsündedir.
Sovyetler Birliği'nin dağıl-
masından sonra ortaya çıkan
istikrarsızlık sürüyor, Bakü-
den sonra Moskova'da da
darbe gerçekleşiyor. Kimi
yerde eski komünistler se-
çimle iktidara geçiyorlar.
Hepsinde ortak olan nokta,
siyasal istikrarsızlığın teme-
linde ekonomik istikrarsıziı-
ğın yuvalanmasıdır.
"Rusya yı nasıl bir gelecek
bekliyor" sorusuna yanıt bul-
mak şimdilik çok güçtür; an-
cak olayın anlamı bir tek
cümlede özetlenebilir:
Boris Yeltsin, bir darbeye
direnerek iktidarını pekiştir-
mişti, bir darbeyle iktidarını
sürdürmeye çalışıyor.
•••
SEVtŞMENÎN GÜDÜKLÜĞÜ VE
YÜCELİĞİ
MelihCevdetAnday
2. baa 30.000 (KDVİçınde)
Çağdaf Yaymları Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-fstanbul
Ödemetigönderilmez
, ., r.
Dış Haberler Servisi - Rusya Devlet Baş-
kanı Boris Yeltsin. feshettiği parlamento-
daki muhafazakâr milletvekilleri ilc dc-
vam eden çekişmesinde dünyanın önde
gelen ülkelerinin yanı sıra. ordu, hükümet
ve mahalli yönetimlerin desteğini kazandı.
Rusya Parlamentosu, Yeltsin"e karşı tayin
ettiği Alexander Rutskoy'u desteklemek
için halkı ve orduyu harekete geçirmeye
çalışırken umduğunu bulamadığı gözleni-
yor.
Rusya Savunma Bakanı Pavel Graçov'-
un önceki geceki gelişmelerin ardından
parlamento tarafından azledildikten son-
ra ordu üzenndeki etkinliğinı yitirmediği
bildirildi. Graçov"un yerine parlamento
tarafından atanan Gcncral Vladislav Aça-
lov. Moskova Askeri Bölge KomutanlığY-
na parlamentoyu korumak için silahlı
kuvvet gönderme emri verdi. Ancak bu
emrin hiçbir askeri harekete geçirmediği
bildiriliyor. Yeltsin'in Savunma Bakanı
Graçov, Devlet Başkanı'na bağlılığını bil-
dirirken. kendisi gibi parlamentonun gö-
revden aldığı İçişleri Bakanı Viktor Yerin
de tavnnı Yeltsin'den yana koydu.
Moskova vc ülkenin diğer kcsimlerinde
durumun sakin olduğu. ancak parlamen-
to binası çevresinde biriken 5 bin kudar
eski komünistin ellerinde kızıl bayraklar-
la. bckleyişlerini sürdürdükleri haber vc-
rildi.
Rusya Devlet Başkanı Yeltsin. dün ön-
cc. parlamentonun bir gccc öncc aldığı
kararlan geçersiz sayan kararnamcleri im-
zaladı. Sonra da Moskova sokaklannda
halkın arasında yürüyüş vaptı. Yeltsin.
parlamentonun ortadan kalktığını. kcndi-
lcrinin yeterince "aptal yerine konulduğu-
nu" vurguladı ve halka Rutskoy'un baş-
kanlığı konusunda "ciddiyet değil, ama-
törlük" yorumunu yaptı.
Rusya Parlamentosu Başkanı ve Yelt-
sin'in bir numaralı muhalifı Hasbulatov
ise Yeltsin Moskova sokaklannda yürür-
ken parlamento binasından halka sesleni-
yordu. Hasbulatov, konuşmasında darbe
lelididinin ortadan kalktığını ve Yeltsin'in
durdurulduğunu ileri sürdü.
Rusya Parlamentosu. dünkü olağanüs-
tü toplantısında. bütün dünyaya Yeltsin'e
karşı destck çağnsmda bulunurken, Yelt-
sin'in emirlerine uymaya devam eden
memurlann. görevliierin ve askerlerin ce-
zalandınlacağı karannı aldı. Ordu üzenn-
deki etkinlik konusunda parlamentonun.
Başkan Yeltsin ile çeliştiği gözlendi. Parla-
menlo Sözcüsü Yuri Marechenko. Yelt-
sin'in ancak 20 bin civanndaki silahlı birli-
ğe dayandığını vc bunlann da muhafız
alayı olduğunu savundu. Parlamento Baş-
kanı Hasbulatov ise parlamentonun dün
aldığı kararda ordunun yasal otoritenin
yanında yer almak ve iktidar mücadele-
sinde devreye girecek birimlerin listesini
hazırlamakla görevlendirildiğini açıkladı.
Parlamcntoda dün geç saallere kadar.
Rusya Federasyonu"na bağlı yerel fede-
rasyonlardan gelecek konuyla ilgili karar-
lar bcklcniyordu. Ycltsin'in ülke gcnelin-
dcki ycrel yönctidlcrdcn dcstek aldığı
haber veriIdi. Ancak az sayıda yerel parla-
mcntonun darbcyc karşı tavır aldıklan da
gelcn haberler arasında.
Askeri uzmanlar. nükleer güce sahip
olan vedcv boyutlara ulaşan Rusordusu-
nıın dünyadan soyuılanan vc Yeltsin'e
muhalif olan bırliklerinin sıcak ;dtışmaya
girişmesi olasılığına dikkat çekıyorlar.
Yeltsin. bir çok ülke liderine ve BM Ge-
ncl Sekrcteri Butros Gali'yc göndcrdiğı
mektuplarda "anlayışla karşılanmasım"
ve kendisinin desteklenmesini istedi. Bu
arada ABD Başkanı BillCiinton'ında Ba-
tılı ülke liderleriyle Yeltsin'e verilecek des-
tek için temasa geçtiği açıklandı.
Zorkin
Öte yandan. Yeltsin'in karşıtlanndan
Rusya Ânayasa Mahkemesi Başkanı Vale-
ri Zorkin, derhal parlamento ve cumhur-
başkanlığı seçimine gidilmesi önerisinde
bulundu. Zorkin. her iki seçimin de aynı
zamanda yapılmasını istedi ve böyle bir ara
çözümün ülkenin içinde bulunduğu siyasi
krizden çıkmak için en uygun çare olduğu-
nu savundu. Anayasa Mahkemesi, önceki
gün aldığı kararda, Yeltsin'in parlamento-
yu fesih karannı yasadışı ve anayasaya ay-
kın ilan etmişti.
İki başlı yönetim
Boris Yeltsin'in önceki akşam parla-
menloyu feshettiğıni açıklamasının ardı-
ndan olağanüstü toplantı yapan parlamen-
to, Yeltsin'i görevden alarak yerine Başkan
Yardımcısı Alexandr Rutskoy'u getirmiş-
ti. Rutskoy da Savunma, İçişleri ve Iç Gü-
venlik bakanlannı değiştirdiğini açık-
lamıştı. Böylece Rusya'da iki başlı yöne-
tim ortaya gkmıştı. Ancak ordunun Yelt-
sin'in yanında yer aldığını açıklamasmdan
sonra. asıl yönetimin Yellsin'in elinde ol-
duğu anlaşıldı.
• Baştarafi 1. Sayfada
kesiniikle baskı yaptığım" söy-
ledi. Aynı üye, "Biz polisten ta-
ntğı getirmesini istemedik, yan-
lızca adresinin bildirilmesini
talep etmiştik" dedı. Bu arada.
tanık Aydın'ın teşhis ettiği
Mehmet Ali Şeker ile ilgili yaka-
lama tutanağının yanısıra, yine
tanığın teşhis ettiği Sedat Koso-
va sahte kimlikli Ayhan L'sta
için düzenlenen yakalama tuta-
nağının düzenleme tarihinde de
tahrifat yapıldığı saptandı.
İfade hayal mahsulû
Aydın'ın önceki gün TBMM
Faili Meçhul Cinayetleri Araş-
tırma Komisyonu'nda verdiğı
ifade, Ankara Emnıyeti tarafın-
dan "hayal mahsulü" olarak
değerlendirilirken. komisyon
tarafından ciddi bulundu. Em-
niyetin bu konudaki lutumu
komisyonda eleştinlere yol açtı.
Komisyon üyeleri, polisın tanı-
ğa baskı yaplığına kesiniikle
inandıklannı söylediler. Bir ko-
misyon üyesi. Aydın'ın önceki
günkü ifadesinde. yıllardır An-
kara'da oturduğunu belirttiğini
kaydederek "Ancak polis kendi-
sinden İzmit'tevdim, Ankara'da
değildim demesini istemiş. Açık-
ça baskı vapmışlar" dedı. Aynı
komisyon üyesi. "Biz polisten
tanığı getirmesini de istemedik.
Ama polis, tanığı, apartopar te-
levizyona çıkarıp, kamuoyuna
Çiller, AlıııaııvaMiuı somut projelerle dönmüyor
DtLEK ZAPTÇIOĞLU
BERLİN • Başbakan Tansu
Çiller Almanya gezisinin ikinci
ve son durağı Berlin'de dün.
Türk yatınmcılan için. Doğu
Almanya'da iş olanaklan ya-
ratmaya calıştı ve bir basın top-
lantısında, gezinin değerlendir-
mesini yaparak sorulan yanıt-
ladı. Çiller. Berlin'deki Türkler-
le görüşmediği yolundaki bir
eleştiri üzerine Monaco uçağı-
na binmeden, Türklerin yoğun
oturdugu Kreuzberg semtine
gitmek istedi. Ancak, Çiller'in
son andaki isteği, güvenlik so-
runu yüzünden gerçekleşmedı.
Başbakan, saat 12.00 sulann-
da. çok sıkı güvenlik önlemle-
riyle, kendisini Monaco'ya gö-
türecek askeri uçağa binerek.
Berlin'den aynlmak zorunda
kaldı.
Tansu Çiller Almanya'dan.
Zonguldak'ta inşa edilecek
nükleer santral dışında, somut
projelerle dönmüyor. Başbaka-
nm Almanya'dan somut talep-
lerinin başında. PKK'nın ya-
saklanması ve burada yaşayan
2 milyona yakm Türk vatanda-
şına "çifte vatandaşlık" hakkı
verilmesi geliyordu. Her iki ko-
nuda da Almanlar "çalışma
gruplan kuracağız" diyerek Çil-
ler'e diplomatik dille "hayır"
yanıtını vermiş oldular. Çifte
vatandaşlığa, Dışişleri Bakanı
Klaıts Kinkel'in partısi liberaller
sıcak bakarken, Başbakan Hd-
mut Kohl mesafeli yaklaşıyor.
Nitekim Kohl. Çiller'e, yalnız
Alman vatandaşlığına gecişi
kolaylaştıracaklannı, geçiş şim-
diden birçok Türk'ün yasal
hakkı iken Türklerin bu haktan
yeterince faydalanamadıklannı
söyledi. Başbakan Çiller. çifte
vatandaşlığın henüz uzak bir
hayal olduğunu kavradığın-
dan. dün Berlin'deki basın top-
lantısında özclliklc hükümeti-
nin. vatandaşlıktan çıkan
Türklcrin haklannın muhafaza
edildiği bir formül arayışında
olduğunu vurguladı.
Teröristlerin listesi
Çiller. berarx;rinde getirdiği
"teröristlerlistesi"ni Kohlesu-
narak. bu şahıslann sınırdışı
edilmesini ve PKK'nın resmcn
yasaklanarak. önemli bir gelir
kaynağı durumundaki uyuştu-
rucu ticaretinin engellenmcsini
istedi. ama aldığı yanıt olum-
suzdu. PKK'nın yasaklanması-
na Almanlar "hukuk de>leti
içinde imkânsız" yanıtını vcri-
yor. konu şimdi ikili bir komis-
yonda ele alınacak, yani rafa
kalkmış sayılmalı. Buna karşın
Almanya, Köln'de yaşayan es-
ki Adana müftüsü Cemalettin
Kaplan'ı sınırdışı etmeyc hazır-
lanıyor.
Çiller gezisini "Tûrkiye ve Al-
manya birbirine artık daha ya-
kmdır1
' sözleriyle değerlendire-
rek temaslannı "çok olumlu"
olarak niteledi. Kürt sorunuyla
ilgili sorular üzerine Çiller, "Al-
manya'daki Türkler, Türkiye'-
deki Kürtlerin onda biri kadar
hakka sahip olsaydı başka bir
şey istemezdik" dedi ve Tür-
kiye'de bir Kürt sorunu olma-
dığını. "5 bin teröristten kay-
naklanan bir terör sorunu" ol-
duğunu anlatiı. "Kürt köken-
lilerin azınlık olmayıp seçimlere
katıldıklarını, .Vleclise girebil-
diklcrini" söyledi "Bu heyette,
benJe gelen bakanlar da Kürt
olabilir" diyen Çiller. Alman
gazetecılere "Geliıu Türkiye'-
nin kosullarını yerinde görün,
sizle, ben bizzat ilgileneceğim"
vaadindc bulundu. Bunun üze-
rine Alman gazeteciler. Diyar-
bakır'da PKK kurycliği suçun-
dan yargılanmış olan Alman
gazeteci Stefan VValdberg soru-
nunu gündeme getirdiler. Çil-
ler. "Nasıl Solingen katliamı
sanıkları bağımsız Alman mah-
kemelerinde vargılanacaksa.
NV aldberg de bağımsız bir Türk
mahkemesinde yargJanmıştır"
diyerek soruyu "kısaca yanıtla-
dı'
Bunlar dışında Almanya.
Türkiye"de ve Türk şirketleriyle
işbirliğine girerek, Kafkaslar ve
Orta Asya'da atılımlara hazır-
lanıyor. Kohl,Çillere"Kafkas-
ya yalnız Ruslara bırakılamaz"
diyerek, Moskova'nın eski
SSCB cumhuriyetlerinde yeni-
den nüfuz kazanmasına karşı
bir Bonn-Ankara ittifakından
yana olduğunun ipuçlannı ver-
di.
En ilginç gelişmelerden biri-
ni, Bosna-Hersek konusunda
Kohl ve Çiller arasındaki muta-
bakat oluşturuvor. Çiller'in
dün "Die VVelt" gazetesindeki
bir söylcşide ifade ettiği üzere
Kohl. Çiller'e Bosna-Hersek"in
parçalanması planına. Alman-
ya olarak onay vermeyecekleri-
nı söyledi.
Çiller göz doldurdu
Alman kamuoyu. klasik
"Türk kadını" ımajıyla çelişen.
mükemmel İngılizcesinin yanı
sıra, kendinden emin tavn ve
hazırcevaplığıyla göz dolduran
Tansu Çiller'e büyük sempatiy-
le bakıyor. Sokaktaki adama
görc Tansu Çiller. Türkiye Baş-
bakanı olarak bir"olay."Gaze-
teler ise dün. Çiller ziyareti do-
layısıyla Kürt sorununu ve in-
san haklan ihlallerini gündeme
getirdiler. Liberal "Süddeutsche
Zeitung"a göre Tansu Çiller.
Almanya'va "fazla kabank bir
talepter listesiyle" getmişti.
PKKnın yasaklanmasını.
Türklere çifte vatandaşhğı. AT
üyeliğine desteği ve ekonomik
yardım ve yatınmı gündeme ge-
tiren Çiller'e Bonn'un
"karşılıksız yardım" etmesi
mümkün değildi. Türkiye'nin
"Kafkasya'daki iç savaşlara ve-
ya tslami yükselişe hedef olma-
dan" Avrupa'ya bağlanmasın-
da büyük fayda gören gazete.
buna karşıhk Türkiye'nin Kürt
sorununa siyasi çözüm bulma-
sını istiyor. Muhafazakâr
Frankfurter Allgemeine gazete-
si de Kürt sorununa geniş yer
ayırarak Çiller'in Türkiye'de
"Kürt sorunu değil, terör soru-
nu" olduğu yolundaki beyana-
tını eleştirdi. "Neue Zeit" gaze-
tesi ise Çiller'in PKK yasağını
ve çifte vatandaşhğı gündeme
geıirerek, Almanya'nın içışleri-
ne kanştığını. ovsa kendi ülke-
sinin içişlerine kanşıldığı gerek-
çesiylc Kürt sorununu kulak
ardı ettiğini öne sürdü.
Kohl'e yakm çevrelerden
edindiğimiz bilgiye göre Alman
Başbakanı. zaten sempatiyle
baktığı Çiller'in ziyaretinden ve
ikili ilişkilerde kaydedilen yeni
ilerlemeden "çok memnun" kal-
dı. Ancak Türkiye'de yatınm-
lannı arttırmak için iç banşı "el-
zem" göriiyor ve Kürt soru-
nuna asken değil, siyasi çözüm
bulunmasını istiyor. Bu bağ-
lamda görüştüğümüz Alman
siyasi çevreleri. Israil-FKÖ ya-
kınlaşmasını "örnek" gösteri-
yorlar ve Ankara'nın Kürt so-
rununa çözüm bulmak üzere^
PKK dışındaki ılımlı örgütler-
le, en başta DEP ile diyalog
kurmasını istiyorlar. "Pire için
yorgan yakılmaz" diyen Alman
siyasi çevreleri. Ankara'nın şu
anda yürüttüğü askeri önlem
ağırhklı politikayla sorunu bü-
yüttükleri görüşünü savunu-
yorlar. Almanya'daki Türklere
yönelik saldınlann kendilerini
"tnağdur" duruma düşürdüğü-
nü ve bu yüzden de Türkiye'yi
fazla eleştirmekten kaçındıkla-
nnı söyleyen siyasi çevreler,
"Türkiye'nin bugün baş sorunu
Kürt meselesidir ve bu çözülme-
den işbirliği. istenen aşamaya
ulaşamaz" diyorlar.
Kanla sulanan toprak üriin vermez...
Victor Hugo
AKES"vorumsuz haber... valansı/ vorura"
2 6 E Y L U L ' D E B A Y I N I Z D E
yalan sövlediği imajını vermeye
çalıştı. Polisin neden böyle bir
arayışa girdiğini ve İzmit'te ol-
duğunu sovletmeye çalrştığını
araştırıyoruz, bulacağız" diye
konuştu. L'ye, Mumcu'nun eşi
Güldal Mumcu'nun da komis-
yona çağnlıp bilgisine başvuru-
lacağını kaydederek "Bu olayın
aydınlatümasında kimin yararlı
oİacağına inanırsak, onun bilgi-
sine başvuracağız" şeklinde
konuştu.
Bir başka komisyon üyesi ise
Ankara Emniyeti'nin tanığın
ifadesine rağbet etmemesinin
şaşırtıcı olduğuna işaret eder-
ken, " Polisın bu anlatımlar çer-
çevesinde bir kroki çıkarması
gerektiğini " söyledi. Bir başka
üye de tanığın ifadelerinde ilk
günden bu yana büyük tutarlı-
lık gördüklerini belirtirken
"Tanığın ifadcsinin doğru oldu-
ğu izlenimi doğdu. Olayı defa-
larca anlattırdık ve tatbikat ye-
rinde izlenimlerimiz ifadesinin
doğru olduğunu güçlendiriyor"
diye konuştu.
TBMM Faili Meçhul Cına-
vetleri Araştırma Komisyonu'-
ndan bır_başka üye ise tslami
Hareket Örgütü davası sanıkla-
nndan Mehmet Ali Şekerin
yakalanmasına ait tutanaktaki
tahrifata ilişkin bulgunun ince-
lemesinin. emniyet tarafından
değil. komisyon ve komisyo-
nun görevlendireceği özel uz-
manlar tarafından yaptınlaca-
ğını kavdetti.
Ayhan Aydın'ın emniyette teş-
his ettiği, İslami Hareket Örgütü
davası samklanndan Mehmet
Ali Şeker ile ilgili yakalama tuta-
nağındaki tahrifata bir açıklık
getirilemezken, yine Aydın'ın teş-
his ettiği Sedat Kosova sahte
kimlikli Ayhan Usta'nın. "Mtıva-
fakatlı Ev Arama ve Yakalama
Tııtanağı"'nın düzenleniş tarihi
üzerinde de ovnandığı saptandı.
Usta'nın bulunduğu eve baskın
yapıldığı tarih 23 Ocak 1993 ola-
rak belirtilirken, " 3 " rakamının
üstünde ovnama yapıldığı görül-
dü.
Tutanaklarda oynamalar,
Mumcu suikastını soruşturan
makamlan da. "mütereddit" kı-
larken. sürpriz tanık Ayhan Ay-
dın'ın yeniden ifadesinin alınma-
sı olasılığı belirdi.
Şeker veUsta'ran
ifadeleri
Aydın'ın olayla ilgili olarak
teşhis ettiği İslami Hareket Örgü-
tü davası sanıklanndan Mehmet
Ali Şeker ile Ayhan Usta ise teş-
histen sonra şu ifadeleri verdller:
Mehmet Ali Şeker: Ben, İstan-
bul ilinde ikamet etmekteyim.
1987 yılından bu yana, şimdiye
kadar Ankara iline gelmedim.
Gazeteci yazar Mumcu'nun
bombalı saldın sonucu öldürül-
mesi olayının meydana geldieı
tarihte. Istanbul Emniyet Mü-
dürlüğü Terörle Mücadele Şube
Müdürlüğü'nde gözlem altında
bulunuyordum. Bu husus sorul-
duğunda. daha iyi bir şekilde net-
leşecektir. Benim Mumcu olayi
ile ilgili bilgim olmadığı gibi, öl-
dürüldüğünü şubeden bulunan
görevjilerden öğrendim. Hatta
bana İstanbul ilinde. otosuna ko-
nan bombayı, benim gönderip
göndermediğimi sordular. Bu ve-
sile ile. Uğur Mumcu'nun öldü-
rüldüğünü bu şekilde öğrendim.
Benim bu olayla yakından ve
uzaktan bir ilgim ve bilgim yok-
tur.
Ayhan Usta: Ben daha önce
vermiş olduğum ifademde de be-
lirttiğim gjbi, Ankara iline son
olarak. İstanbul ilinde yakalan-
madan tahminen 20 gün kadar
önce geldim. Ve bu gelişimde ca-
lıntı Tempra marka otoyu getir-
miştim. İstanbul ilinden bir daha
Ankara'ya gelmedim. Görevli-
lerce. 22.1.1993 tarihinde yaka-
landım. Saat 05.30 sıralannda
eve gelen görevliler. beni kalmak-
ta olduğum eve gelerek yakala-
mışü. Aynı günün gündüz saatle-
rinde. benim evimin bulunduğu
yere semt pazan kurulmakta
olup, bu nedenle oto ile gireme-
dik. Pazar ise, cuma günü kurul-
maktaydı.
Usta. yakalandığı gün ile ilgili
olarak. evinin bulunduğu sokak-
ta. pazar da kurulması nedeniyle
22 ocak cuma gününü verirken,
resmi tutanaklarda, Usta'nın 23
ocak cumartesi günü yakandığı
bilgisine yer verilmesi dikkat çek-
ti.
Tahtakale'de
yangın
• Baştarafi 1. Sayfada
Zaman zaman büyük patla-
malann da olduğu yangın daha
sonra yakında bulunan Emel
Han. Yıldız Han, Abut Han ve
Çarşılı Gürün Han'a da sıçradı.
Bu arada olay yerine gelen it-
faiye ekıpleri, sokaklannın dar
olması nedeniyle yangına mü-
dahalede güçlük çekti. Söndür-
me çalışmalannda itfaiyenin
suyunun yetersiz kalması üzeri-
ne hortumlar araalığı ile deniz
suyundan da yararlanıldı. Çe-
şitli ilçelerin itfaiye gruplanmn
da yardımıyla yangın gece geç
saatlerde söndürülebildi.
Öte yandan Çevik Kuvvet'e
bağlı polisler de olası yağmala-
ma olayına meydan vermemek
amaayla çevrede önlem aldılar.
İtfaiye'den alınan bilgiye göre,
yangında zarar gören dükkan
sayısının 100'ün üzerinde oldu-
ğu bildinldi.