Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
8 TEMMUZ1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI 11
Sadece arazisinin rayiç değerinin 800 milyarı bulduğu belirtiliyor
Köytaş 'haraç-mezat'kaptmlacak
Köycegiz Köytaş Tarım
Makineleri,
üzenndeki taşınmaz
mallar ve 38 bin
dönümlük
gaynmenkul ile
bıriıkte 17Temrnuz
günü açık artırma ile
satılacak. 10mılyar
219 milyon lira değer
biçilen fabrikaya 7.5
mılyar veren sahıp
olacak.
Fethıye
Korfezi
AKDENİZ
İLKİN
Köytaş Tanm Makineleri
17 ağustos günü açık arttırma
ile satilacak. Ziraat Bankası'-
nın 260 milyon liralık alacağı
vüzünden icra kanalıyla satışa
çıkanlan ve sadece makine
parkı için I2 milyar lira değer
bıçılen Köytaş'a 7.5 milyar li-
ra veren sahip olacak.
Köytaş'ın, Fethiye Köyce-
ğiz ile Dalyan arasında kalan
alandaki yaklaşık 40 dönüm-
lük "arazisinin" değerinin ise
bugünkü ra)içten 800 milyar
lirayı bulabileceği belirtiliyor.
İstanbul Borsası'nda hisse
senetlen işlem gören Köytaş
Tekstil ile sadece isim benzer-
liği bulunan Köyceğiz-Dal-
yan yolu üzerinde kurulu
Köytaş Tanm Makineleri'nin
yüzde 68'i Kamu Ortakhği
Idaresi'ne ait.
1988 yıhndan bu yana sü-
rekli zarar eden geçen yıl za-
ran 2 milyar 724 milyon liraya
çıkan Köytaş'ın Ziraat Ban-
kası, eski adıyla Milli Aydın
açık arttırma ilanı Köyceğiz
İcra Müdürlüğü'nceduyurul-
du.
Nisan ayında 20 müyar lira
bedelle satışa çıkanlan, ancak
• Ziraat Bankası'na olan 260 milyon liralık bor-
cu yüzünden icra yoluyla satışa çıkartılan Köytaş
Tanm Makineleri'nin, sadece makine parkının
12 milyar değerinde olduğu, arazi değerinin ise 1
trilyona yaklaştığı biliniyor.
• Köyceğiz-Dalyan yolu üzerinde 40 bin
metrekare alan üzerine kurulu Köytaş'ın 17
ağustosta yapılacak açık arttırma içinfiyatı10
milyar lira olarak belirlendi. İlk açık arttırmada
7.5 milyar lira veren fabrikanın sahibi olacak.
Bankası olan Tarişbank ve satilamayan Köytaş için bu
Halk Bankası'na borcu bu- kez 10 milyar 219 milyon lira
lunuyor.
Toplam borcu 4 milyar 603
milyon lira olan Köytaş'ın
muhammen bedel tespit edil-
dı. Köyceğiz Adliye Bina-
sı'nda yapılacak ilk açık art-
G-7 Zirvesi, tarihin en büyük gümrük indirimi anlaşmasıyla açıldı
Zenginler pastayıpaylaşıverdi
G-7 ZİRVESt- Kohl, Mitterrand, Miyazavva, Campbell,
Major Beicika Başbakanı Jean-Luc Debaene ve Avrupa
Konseyi Başkanı Christophersen sıraya dkilmişler, İtal-
yan Başbakan Oampi de onları teftiş eder gibi (Istte.)
LzJaşma konusunda birbirlerini anlayan Ointon ile Miya-
zana'nın mikrofonlanndaki hatlar kanşınca Japonca ile
İngilizce bibirine girdi( Sağda). (Fotoğraf: REUTER)
• Karamsarlann
"hiçbir somut sonuç
çıkamaz" dedikleri
Tokyo Zirvesi'nin
•başlamasından hemen
önce ABD, Kanada,
Japonya ve AT
Gümrük Tarifelerinde
İndirim Anlaşmasrnı
imzalayınca hem
uluslararası ticaret
savaşına değin varan
GATT anlaşmazlığı
giderilmiş. hem de
serbest ticaretin
geleceği için olumlu bir
adım atılmış oldu.
Ekonomi Servisl-Dünyanın
en zengin yedi sanayileşmiş ül-
kesinin devlet ya da hükümet
başkanlannı bir araya getıren
G-7 T/okyo Zirvesi, Ijeklenme-
yen bfr'geİişmeyle açiîdı. ABD.
Kanada, Japonya., Almanva,
İngiltere, Fransa ve İtalya lider-
lerinin Tokyo'daki Akasaka
Sarayı'nda masa başına otur-
malanndan birkaç saat önce.
üst düzeydekj ticaret yetkılileri-
nin haarladığı anlaşmayı imza-
ladılar.
ABD Başkanı Bill Clinton-
un uluslararası ticaret görüş-
melerindeki özel temsilcisi Mic-
hel Kantor anlaşmayı açıklar-
ken "tarihin en büyük gümrük
indirimi anlaşması sağlandı. Bu
anlaşmayla, sadece Amerika
Birleşik Devletleri'nde, önü-
CATT
Korumaohğa
sonverümeliCENEVRE (AA) - Gümrfik Tarifeteri ve Ticaret Genel Anlaş-
ması'nın (GATT) Yeni Genel Direktörû Peter Sutneriand. ABD *e
Avrupa'da giderek tırmanan konunacı eğilimlere karşi, adeta bir
abüc başiattı.
Sutberiand. GATT müzakerelerine katılan 116 ülkenin diptomat-
lan ve gazetecilerle yaptığı toplantıdaki konuşmasında, 'Uluslararası
ticaretin serbestleştirilnıesi halinde, mevcut istihdam imkanlannın
konmacağı ve dünya ekonomisinin canlanacağı' göriişiınü savundu.
Sutheriand. Yediier Gnıbu'nun (G-7) dün Tokyo'da başlayan zirve
topiantısuKİa, uzun süredir çıkmazda bulunan. uluslararası ticaretin
serbestleştirilmesine iiişkin 'L'nıguay Raundu' müzakerelerinin sela-
meti için spestfîk ve somut tedbirler alınmasını istedi.
GATT Direktöriî Sutheriand, "G-7 ülkelerinin işsizlik sorununa
uzun vadeti çözüm bulma, dünya ekonomisinde yeniden canlanma,
refahı sağlama ve yeni bir dinamizm y aratma konusunda ciddi iseler,
"Lnıguay Raundu'nun sonuçlandınİması için aktif destek verirler"
diye konuştu.
GATT: "LTusiararası açık ticaretsisteminin çökmesi bab'nde, zen-
müzdeki 10 yıl içinde 1 milyon
400 bin kişiye veni iş olanağı
sağlanacaktır" dedi.
GATT soluldandı
Zenginler Kulübü olarak ad-
landınlan yedi ülkenın vardığı
anlaşmaya göre; imalat sanayı-
indeki 18 temel üründen 8'inde
gümrük tarifeleri tümüyle
kaldınldı. Bu ürünler: eczacılık
ürün ve gereçleri. tıbbi do-
nanım, çelik. mobilya. bira, in-
şaat donanımı. tanm araç ge-
reçleri ve antılmış alkol türevle-
ri
Tekstil, cam. serâmik ve ev
gereçlerinde ise gümrük duvar-
lan "belirli durumlar için" yüz-
de 50 olarak saptandı.
Böylelikle Gümrük ve Tîca-
ret Genel Anlaşması(GATT)'-
nın Uruguay Raundu'nun 15
aralığa değın tamamlanması
umudu da doğmuş oldu. Uru-
guay Raundu; ABD ile AT ve
ABD ile Japonya arasındakı ti-
cari aniaşmazlıklar yüzünden
geçtığimiz yılın sonlannda çı-
kmaza girmiş ve dünya ulus-
lararası ticaret savaşı tehlikesiy-
le yüz yüze kalmışü.
Tokyo'daki uzmanlar, Güm-
rük İndirimi Anlaşması'nın
ABD'ye yaklaşık 1.3 trilyon
dolarlık bir Gaynsafı Milli
"Hasıla artışı sağlayacağını: an-
cak, bunun faturasınm Japon
tüketicilerine çıkacağını beürti-
yorlar.
Nitekim, Clinton da Tokyo'-
da yaptığı açıklamada "Japon
hükümetinin en kritik noktada-
ki olumlu tutumu ve özverisi-
nın, uluslararası serbest ticare-
tin geleceğinin kurtanlması acı-
sından taşıdığı öneme' değindi.
tırmada muhammen bedelin
yüzde 75'i olan 7.5 milyar li-
rayı veren, 50 milyar liranın
üzerinde değer biçilen fabri-
kanın sahibi olacak.
Ya arazi ne olacak?
38 dönüm arazi üzerinde
kurulu Köytaş'a 17 ağustosta
7.5 milyar lira veren
çıkmadığj takdirde 27 ağustos
günü ikinci açık arttırmaya
gidilicek. îkinci açık fabri-
kanın fiyatı 5.5 milyar liraya
kadar düşecek.
1975 yılında 500 bin lira ser-
maye ile beş kişi tarafından
kurulan römork, pulluk gibi
tanm aletleri, sıkıştırma çöp
kamyonlan, kamyon kasalan
üreten Köytaş 1975 yılında
halka açıldı.
Borcu giderek kabardı
Evecit hükümeti dönemin-
de kur garantisinin kaldınl-
ması üzerine, Sınai Kalkm-
ma Bankası'na olan borcu
kabardı.
Fabrikanın borcu 1979
yıhndan itibaren hızla artma-
ya başiadı.
Dönemin yöneticileri fab-
rikayı kurtarmak için Ziraat
Bankası'na, Tanm Kredi Ko-
operatifleri'ne başvurdu.
12 Eylül ile birlikte yönetici-
ler Kara Kuvvetleri Komu-
tanı'nın da kapısını aşındıra-
rak destek istediler.
Tanm Kredi Kooperatifle-
ri'nin, Mılli Aydın Bankasf-
nın, Ziraat Bankası'nın ve
Kara Kuvvetlerini Güçlendir-
me Vakfı'nın ortâklığıyla
fabrikada kamunun payı yüz-
de 5 l'eçıktı.
VerimliJik işe yaramadı
1982 yıhndan itibaren ve-
rimliliği artan fabrikanın
1986 yılında teknolojisi yeni-
lendi.
Ancak bu dönemde Ziraat
Bankası'na, Halk Bankası'na
ve Milli Aydın Bankası'na
olan borçlann artması, gerek-
li sermaye arttınmının yapı-
lmaması fabrikaran giderek
gücünün azalmasma neden
oldu.
Yönetimi de 1988'yıhndan
bu yana sürekli değişen Köy-
taş'ın başlangıçta 200 olan
çaJışan sayısı bugün 60'a in-
miş durumda.
Dalyan'a 20 kilometre
uzaklıkta verimli bir arazi
üzerinde kurulu ve bahçesin-
de yüzlerce fıstık çamı, yeni
dünya. şeftali, erik ve narenci-
ye ağaçlan bulunan Köytaş'm
açık arttırma ile satımı sanayi-
cilerin dışında arsa speküla-
törlerini ilgilendiriyor.
gin ülkelerde milyonlarca kişi
işini kaybedecek."
GATTda görevü ekonomist-
ierce hazırlanan bir araştırmaya
göre ulusiararast fkarette,
194Tden beri süren me*cut cok
taraflı açık sistetnin çökmesi,
korumacılık dmarlaruun yük-
selmesi halinde, önde gelen sa-
nayileşmiş ülkelerde milyonlar-
ca kişi işini kaybedebileceği gibi,
potansiyel istihdam imkanlan
da yok olacak.
GATT'ın bu araştınnası,
ABD >e Fransa'da giderek göç-
lenen, 'Özellikle üretim maliyet-
lerinin düşük olduğu ülkelerden
ithalatın kısıbnasıyla içerde is-
• ^ — tibdam imkanlannın konma-
cağı' görfişüne karşı sarunma olarak hazırlandı. Zengin sanayileşmiş
ülkelerde konunacdık duvarlannm yükseltilmesini savunan ntifuziu
kesiınler ve baskı grupları. hükümetierden. uluslararası ticaretin ser-
bestteştirilmesine iiişkin 'Lnıguay Raundu' müzakereJerinuı terke-
libnesini ya da kapsamııun daralüunasını istiyorlar.
Araştırmayla. 7.2 milyonu ABD'de, 6 miİyonu Japonya'da, 1.5
mflyonu da Fransa'da oJmak üzere, G-7 ülkelerinde 23 milyon kadar
dşinin Dıracat sayesinde istihdam imkanı sağladığı, milyonlarca kişi-
ıin de hiznıeder sektörü ihracatiyla bağlantılı işlerde çauştıklan be-
iriendi. Araştırmada, bazı gelişmiş ülkelerin şikayet ettikJeri ücret-
erin düşük olduğu, ülkelerin döviz gelirlerinin tamamını harcadı-
Jarı, çoğumı da G-7 ülkeierinden mal ve hizmetler alımına ayırdV
Jan. bu sayede de G-7 ülkelerinde çalışanlara daha yüksek ücretli
eni istindam imkanlan yarattığı \ıırgulandı.
• Yeni Direktör Peter
Sutheriand, ABD ve
AT'nin
korumacıhktaki
ısrarlılığınpı anlamsız
olduğunu ve GA TT
araştırmalarının da
açık ticaretin
çökmesininyoğun bir
işsizlikgetireceğini
ortaya koyduğunu
söylüyor.
IŞÇENEVEVREMNDEN
ŞÜKRAN KETENCİ
Ne Oldu Bize Böyle?Türk-lş'ten bir yetkili yakın bir gazeteci dostunu arar.
Jaguar'dan sözü açar, Haber için anlaşırlar. Türk-lş'in
yanındaki garajda örtülü duran Jaguar'ın fotoğrafının da
çekilmesine yardım eder. Senaryo tamamdır. Yöneti-
min içindekiler, dışındakiler anlaşmıştır. Oyunu kuralla-
rına göre oynamayan Genel Sekreter Şemsi Denizer'in
ışi bitirilecektir.
Geiin görün ki gazeteci milleti, dur durak bilmiyor.
"Jaguar", "Denizer istifa" etsin derken, diğersendikacı-
ların durumlarını kurcalıyor. Harçlıkçı'nın başta olmak
üzere diğer yöneticilerin, eski başkanların, solda geçi-
nenlerin kirli çamaşırları bir bir ortaya çıkıyor. Oyunu
kuralına göre oynayanların, ceplere inmiş Jaguar para-
larının hesapları ortaya çıkmaya başlıyor. Sonu da gele-
cek gibi gözükmüyor Senaryoyu düzenliyenlerde bir
panik. "Denizer'den hesap soracağız. Türk-lş'in adına
leke sürüyor" diye ortaya çıkanların beti benzi atmış.
Oyunlarının kendilerine döndüğünün gözleminde, koro
halinde yeni bir çıkış yapıyorlar: "Tam eylemlerimizin
arifesinde, bu sermayenin oyunudur. Basın bu oyuna
araç olmaktadır."
Telefonlar işliyor. Suçlamalaryöneltilıyor:" Sermaye-
nin, basının oyununa alet olup bölünecek miyiz? Hesap-
laşmanın yeri ve zamanı değil. Gündemimizde acil işçi
sorunları var. Toplusözleşmeleri, özelleştırmeyı, taşe-
ronlaştırmayı, işten çıkarmaları düşünmek zorundayız.
Başkanlar kuruiunun gündemi sorunlarla dolu. Birbiri-
mizle kavganın alemi yok."
Dün biz bu satırları karalarken Türk-lş Başkanlar Ku-
rulu toplantısınm asıl çalışmaları başlayamamıştı.
ICFTU'dan gelen konuk ve henüz Başbakanlığı kutlan-
mamışken Türk-lş'e sürpriz ziyaret yapan Tansu Çiller
ağırlanıyordu. Görüşmeler bugüne de sarkıtılsa buka-
dar yüklü bir gündemdeki sorunların ele alınması, ne de
hesaplaşmanın sağlıklı yapılması söz konusu olabilir.
İşçi sorunları ya da temiz sendikacılık için hesaplaşma-
da Türk-iş Başkanlar Kurulu'na umut bağlayanların düş
kınklığına uğramaya mahkum olduklannı söyleyebiliriz.
Türk-lş'in işçi haklanna yönehk cıddi bir kavgaya ha-
zırlandığı ve baltalandığı gerçek bir palavradır. Toplu
sözleşmeuyuşmazlıklarınınaylaröncesinedayananbir
geçmişi vardır. Bugün gelinebilen aşama, göruşme ma-
salarındaki gelişmeler hükümetle surpriz bir köktenci
anlaşma olmazsa, daha da uzun bir zaman geçeceğini
göstermektedir.
özelleştırme ise, çok uzun soluklu ve çok uzun zaman
diliminde gerçek kararlılığı gerekli kılan bir kavga konu-
sudur. Bizim bildiğimiz Türk-lş'in bu konuda ciddiye alı-
nabilecek bir çalışması bile henuz yoktur. Hazırlanmış
son raporları hem yetersiz, hem de moda ideoloji özel-
leştirmeyi peşin olarak kabul etmiş içeriktedir. Dahası
duyduğumuz kadarı ile işverenlerin tarafları bir araya
getiren toplantısında Türk-iş, bazı koşullarla ilke olarak
özelleştirmeye karşı çıkmamıştır. Kısacası özelleştirme
konusunda Türk-lş'in öncelikle neden yana olduğunu
açıkça ortaya koyması, sonra ışçisının beklentisi doğrul-
tusunda bir kavgaya hazırlanması gerekmektedir. Orta-
da her ikisi için de adım atıldığı yolunda hiçbir gösterge
yoktur.
işçi çıkarmaları ve taşerontaştırma uygulamaları bu-
günden yarına çözümlenecek sorunlar hiç değillerdir.
Yıllara dayanan geçmiş uygulamalarında Türk-lş ve
sendikaiarı üye işçilerinin yaşadıkları drama, sessiz,
seyirci kalmışlardır. Şirodi birdenkoktenfiijçözüm ürete-.,
bilecekleri bize hiç inandırıcı gelmemektedir.
Sözün kısası sendikacılığın içine bulaştığı kirlilikten
arınma, hesaplaşma için ortada bir engel yoktur. Keşke
niyetii olsalar da böyle işçiden, sendikal örgütlerin ak-
lanmasından yana bir konu için zaman her zaman uy-
gundur. Açığı. günahı çok, ipleri işverenin. siyasi iktida-
rın elinde sendika başkanlarının, işçi çıkarları için,
sermayenin, siyasi iktidarın karşısında zorlu bir kavga-
ya girmesi zaten söz konusu değildir. O nedenle de ak-
lanma, yolsuzluklarla hesaplaşması belki de gündem-
deki acil işçi sorunlarından daha da acildir. Ne yazık ki
sorun hesaplaşma için zamanın uygun düşmemesi de-
ğil, hesaplaşmanın göze alınamamasıdır.
Ancak kaçışı kurtuluş görmek de yanlıştır. Kirli çama-
şırlar bu kadar ortaya çıktıktan sonra, geçmiş düzenin
devam edip gidebileceğinı sanmak büyük bir yanılgıdır.
Halka dönük indirimlere son veren THY, tepkilere aldırmıyor
Uçağa9
parası olan biıısiıı.
BLTLENT KIZANLIK
Türk Hava Yollan özeDeştir-
me çabalannın faturasını halka*
cıkardı. Kamu Ortakhğı İdare-
si'nce 2 yıl kadar önce saüşa çı-
kanlan hisseleri ilgi görmeven
THY. kânnı yükseltip
yatınmcılar için daha cazip bir
şirket görünümüne bürünmek
için, bilet fiyatlannda halka dö-
nük indirimlerine son verdi.
İndınmlere son verilmesini,
"Artık tümüyle bir kamu kuru-
luşu değiEz, daha karh ça-
bşmak zorundayız" diye acık-
layan THY yetkihleri, millet-
vekıllerine yapüklan yüzde 50
ındırime ise dokunmadılar.
Yerli turiste darbe
THY'nin 31 mayısta kaldır-
dığı indirimler. yaz sezonunda
yerli turizme büyük darbe vur-
du. Başta İstanbul ve Ankara
olmak üzere büyük şehirlerden
Antalya ve Muğla çevresıne gi-
decek olanlann rağbet ettiği
gece uçuşlanndaki yüzde 50 in-
dirimin kalkması büyük tepki
gördü.
THY yetkilileri aynca genç-
lik, yaşhlık ve balayı indirimle-
rine de son verdiler. Haziran
avından önce 24 yaşına kadar
olan gençlerle, 60 yaşın üzerin-
deki yaşlılara iç hat uçuşlann-
da. nereye ucarlarsa uçsunlar
400 bin liralık sabit ücret uygu-
lanıyordu.
Değişiklikle THY, bunu sa-
dece öğrenci olan gençlere yüz-
de 25 indirim biçimine dönüş-
türerek öğrenci olmayn genç-
lerle yaşhlan indirim kapsamı
dışında bırakmış oldu. Yine ha-
ziran ayından önce nikah tarih-
lerinden 1 hafta içinde iç hatta
balayına gıtmek amacıyla uçan
yeni ciftlere yüzde 50 indirim
uygulanıyordu
KİT anlayışından kurtulma
• Geçen yıla
oranla büyük bir
doluluk yaşayan ve
zordurumdaki özel
havayolu
şirketlerinin
rekabetinden
kurtulan THY, yaz
sezonunun başında
gece indirimleri de
dahil halka dönük
tüm indirimlere son
verdi. Özelleştirme
içinzarardan
kurtulma
çabasında olan
THY yönetimi,
müşteri profilini de
"yüksek gelirlilere"
dÖnüştürmeye
çalışıyor.
gerekçesini ortaya koyan THY,
milletvekili indiriminin yanı
sıra, yüzde 50 san basın kartı
indirimi ile olağanüstü hal böl-
gelerine gidecek askerlere yöne-
ük yüzde 20 indirimi de İcaldı-
rmadı.
THY'nin basın sözcüsü Vec-
di Kmldemir, Cumhuriyet'in
sorusu üzenne yaptığı açıkla-
mada kuruluşun bir ticari ışlet-
me olduğunu ve özelleşürmeye
yöneldiğini hatırlattı. Kızılde-
mir, THY yönetiminin böyle
bir dönemde zaran önleme ve
kuruluşu kendi ayaklan üzerin-
de durur bir noktaya getirme
çabası içinde bulunduğunu söy-
ledi.
Kızıldemir, indirimlerin ma-
liyetler ve karlılık üzerinde
olumsuz etki yaratüğını, bu
yüzden kaldmlmasma karar
verildiğinıbehrtti.
Yönetım Kurulu Başkanı ve
Genel Müdür Tezcan Yara-
mana'nın göreve gcldiğındcn
bu yana müşteri profilini değış-
tırme çabası içinde olduğunu ve
bu amaçla uçaklarda Batıh ha-
vayolu şirketlerinde olduğu gibi
"Busıness Clas" uygulaması
başlaüldığını anlatan Kızılde-
mir. bunun Airbus'larda "Fırst
Clas" uygulamasıyla pekiştiri-
leceğini ifade etti. Vecdi Kızı-
Idemir, yer hizmetleri ve servis
kalitesini yükseltme çaba-
lannın da THY'nin müşteri
profilini yüksek gelir grubuna
dönüştürme düşüncesinden
kaynaklandığını sözlerine ekle-
di.
THY özelleştirme gerekçe-
siyle indirimi kaldınrken,
THY'den etkilenen özel şirket-
ler zor durumda bulunmalan-
na rağmen müşterilerine dönük
indirim uygulamalannı ondan
daha geniş ölçüde sürdürüyor-
lar. Özel sektörün en büyük
uçak filosuna sahip olan İstan-
bul Havayollan THY ile birlik-
te gençlik ındırimine son verdi.
İstanbul Havayollan buna
karşın 60 yaşın üzerindekilere
600 bin liralık fiks indirimli üc-
ret uyguluyor.
İstanbul Havayollan'nın
aynca 2-12 yaş arası için yüzde
50,0-2 yaş arası için de yüzde 90
indirim yapıyor. 12-24 yaşarası
öğrenciler ise yüzde 25 indirim-
den faydalaruyor.
İstanbul Havayollan millet-
vekilleri ile askerlere sadece
Kıbns uçuşu ıçın indirim yapı-
yor. KKTC'ye gidış için millet-
vekillennin 475 bin, Silahlı
Kuvvetler mensuplannın 400
bin lira bilet ücreti ödemelen
gerekiyor.
Yer bulunamıyor
THY'nin indirimlerden vaz-
gecmesüıin bir diğer nedeni de
yüksek talep. Boş uçaklardan.
yer bulanamayan uçaklar
dönemıne geçen THY, bu
avantajı mali yönden de değer-
lendirmeye çalışıyor. Özel ha-
vayolu şirketlennin yaşadıklan
sarsıntılarla sayılan 22'den 9'a
düşerken. "Avrupah şirketlerle
rekabet" iddıasındaki THY'-
nin doluluğu ilk 5 ayda Avru-
palı meslektaşlannın ıkı katı
büyüklüktearttı.
Ocak-mayıs aylan arasında
geçen yıl 17 bin 737 olan uçuş
sayısını 23 bin 366'ya. 1,5 mil-
yon seviyesindeki yolcu sayısını
da 2,1 milyona yükselten ve
hala talebe yetişemeyerek lea-
singyoluyla yenı uçaklar sipanş
eden THY'nin, "indırimler yo-
luyla yoicu sayısını arttırmaya"
ıhtiyacı kalmadığı. amk "Zen-
gin müşteriye" yönelmeye baş-
ladığı öne sürülüyor.
Gukukı
itiuıhtt
sancısıEkonomi Servisi - Türkiye'-
nin gıda ithalatı yılın ilk çeyre-
ğinde 4773 milyon dolara
ulaştı. ABD 104.5 milyon do-
larla Türkiye'nin gıda ithalati-
nda hem ilk sırayı. hem de itha-
lat pazannm bcştc birinden
fazlasını elde etti.
İthalatçılar. lürkiye'detop-
lam gıda pazarındaki payiarını
jeterli görmüyorlar.
Gıda ithalatçıları , Türki-
ye'deki pazar payiarını arttıra-
bilmek için ithalat yaptıklan
ülkelerin diplomatlanndan
destek istediler.
Tüm Gıda İthalatçılan Der-
neği'ııin (TLGİDER) Türki-
ye'deki y abancı misyonla tanı-
şma toplantısında konuşan
Demek Başkanı Aziz Zapsu
ithalat yaptıklan ülkelerin
temsilcilerinden vize uygula-
malanna esneklik getirmele-
rini ve Türkiye'nin gümrük
mevzuatının yenilenmesi ko-
nularında destek istedi.
Geçen yılın ağustos ayında
kurulan TÜGİDER'in üye
saytsını kısa sürede I2'den 50'-
ye çıkardıklannı ve mevzuatta-
ki tıkanıklıklan gidermede
önemli adımlar attıklannı an-
latan TLGİDER Başkanı, 60
nıily onluk genç nüfusuyla Tür-
kiye'nin önemli bir pazar oldu-,
ğunu kaydetti.
Zapsu ithalatta bürokratik
güçlülder, haksız rekabet ve
kaçakçılığın önlenememesi
gibi nedenlerle pazar payiarınıI
istedikleri seviyeye y^ksei-'
temediklerini ifade etti.
Aziz Zapsu, TÜGİDER'in
yabancı gıda ihracatçıiarı ile
Türkiye arasında köprii oluş-
turmayı hedeflediğini sözlerine
ekledi.