Catalog

ITEMMUZ1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER DenizcilerinnmuduÇiller'de TOKTAMIŞ ATEŞ Kcıbotaj nedir? ', KabrfHaj hakku bir ülkenin kendi sularında, göklerinde ve ! karayollarında ulaşımı kendi vatandaşlarının yapması hakkını ', dile getirir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde kabotaj bir ; ayncalık konusuydu. Yabancı ülke gemilerine verilen ülkemiz ; limauüan arasında deniz ticareti yapabilme izni, ' imparatorluğun duraklama \e gerileme döneminde ceşitli • baskılara yol açmış, ulusal denizciliğimizi neredeyse yok olma ' durumuna getirmiş, liman ve karasularımızda deniz ticareti tam amen y abancılann hakimiy etine geçmişti. Kap i tülasy onlarla y abancı gemilerine bağışlanan bu ayr*calıklar 1923 Lozan anlaşmasıy la kaldırıldı. 1 Temmuz 192<Vda kabuledilen 815 say üı Kabotaj Yasası'y la, ülkemiz liman \e karasulannda deniz ticaret hakkı sadece Türkiye Cumhuriyethatandaşlarınatanındı. Bu nedenle her yıl 1 . Tenrunuz günü "Denizcilik ve Kabotaj Bavramı"olarak ; kutlanıyor. • Geçen hükümet döneminde beklentilerinin hiçbirine kavuşamayan denizcilik sektörü Başbakan Tansu Çiîler'den çok şey bekliyor. • Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Kaptanoğlü "Denizcilik sektörü. sanayi ve turizm gibi ekonominin lokomotifîdir. Bu değeri bilelim ve gerekli önemi bir an önce verelim. İkinci sicil çıkarıîmazsa 8 milyon DWT"lık filomuz 2 milyon DWT'a düşecek " dedi. Ekonomi Senisi- Deniz Tica- ret Odası Yönetim Kurulu Baş- kanı Cengiz Kaptanoğlü. Kabo- taj Bavramı nedeniyle düzenle- dığı basın toplantısında hükü- metin denizcilik sektörü hakkı- nda verdiği sözlenn tam tersinı gerçekleştirdiğini savunarak tüm umutlannın artık yeni hü- kümette ve Tansu ÇHler'de ol- duğunu sövledi. Kaptanoğlü. geçen hükümet döneminde denizcilik sektörü}- le en fazla ilgilenen ve denizcıli- ğe inanan bakan olarak tanım- ladığı Tansu Çiller'ın Başba- kan olduktan sonra denizcilikle ilgıli tüm kanunlan çıkaracağı- na inandıklannı söyledi. Kaptanoğlü, Çiller'e "Denizci- lik sektörünün teşkilaüanması tamamlanmalıdır. Parlamentodan yetki yasası alındı. Protokoldedeyeralıyor. İnşallah bizi umutsuzluğa sev- ketmezler. Bu sandalyesiz bakanımızı (Denizcilikten sonımlu Devlet Bakanı İbrahim Tez) inşallah sandalyeli ve teşkilath bakan yapar" diye seslendi. Yeni hü- kümetlen bir an önce ikinci sicil vasasmı çıkartmasını işteyen Kaptanoğlü "Tkınci sicil çık- mazsa altı ay içinde 8 milyon DNVTluk deniz ticaret fılomuz Türk sinemasınınoscarlarıÇağdaş Sinema Oyunculan Demeğj Oyunculuk Ödüllen sahiplerini buldu. En İyi Oyunculuk ödülünü Zuhal Oİcay kazandı. Fikret Kuşkan yıhn genç sinemacısı ödülünü aldı AZMİKARAVELİ . "Eskıden olsaydı. sloganlı sert konuş- pıalarla dolu bir tören olurdu. Şimdi ne £Üzel güle ovnaya ödüllerimızi veriyo- ruz." Çağdaş Sınema Oyunculan Derne- ği Oyunculuk Odüllerinin sunucusu Müjdat Gezen'ın bu saptaması oldukça yerindeydı. Davetiyelerin bir milyon lira- dan satıldığı vemeklı bir törenle Türk Sinemasının oscarlan' öncekı akşam Hil- ton Oteli nde sahiplenne verildi. Ferruh Doğan. Hüseyin Baş, Onat Kut- lar. Prof. Dr. l nsal Oskay ve Engin Cez- rar'Jan oiuşan jün 12 aday arasından ödüllen \erirken havli zorlandı.Değer- lendırmeye göre En İyi Oyunculuk Ödülünü "İkı Kadın"" filmindekı rolüyle Zuhal Okra> kazandı. "Dönersen Islık Çal" filmmdeki rolüyle Fikret Kuşkan Yıhn Genç Sinemacısı Ödülünü -aldı. Ce>det Ançılar " Yağmur Beklerken" fil- tniyle Jün Özel Ödülu'ne değer görüldü. Töıende aynca Aytaç Arman ve Meral Orfeonsay a Emek Onur Ödülü \erildı Ddjl kazananlara M.Ü. Güzel Sanatlar Falültesi Başkanı Prof. Dr. Erdinç Bakla tarafmdan tasanmı yapılan bronz hey- kelter vcrildı Kazananlar aynca 50'şer miKon lıralık para odülünün de sahibi ol- duUr Gecede Zerrin Özer ve Zuhal Ol- ça\twer konser verdiler. öeceye sanat dünyasuıdan birçok, is- nnift yanı sıra ışadamlan ve poliukacılar da ılgi gösterdi. Geceye aynca CHP Ge- •ne\ Başkanı Deniz Baykal. Büyükşehır İBeedivesı Başkanı Nurettin Sözen. Şişlı Beedıve Başkanı Fatma Girik, Nur Sü- Ter. Bülent Kay abaş.Tarık Akan. Atıf Yıl- msz. Deniz Turkali. Hale Soygazi, Peri- haı Sa>aş. Yılmaz Zafer, Fatoş Güney. oğu Yılmaz Güney.Işıl Ö/gentûrk. Onat Kıtiar. Atilla Dorsay. Aykut Ora>, Ayde- mir Akbaş, Vlacit Koper gıbı isımlerin yaiı sıra SHP İl Başkanı Yüksel Çengel ;ileDYP İl Başkanı Orban Keçeü katıldı. Törene katılaeağı bıldırilen "Köprü Xj>tü Aşklan"filminin genç yıldızı Denis fL»*aiu"\eni haberdar olduğu beklenme- |yeı tatsızgelışmelcr" nedenı ılegelemeye- ÇASOD'un bu yıl ilk kez verdiği Oyunculuk Ödülleri'nde Zuhal Olcay k En İ> i Oyuncn', Fikret Kuşkan 'En İyi Genç Sine- macı', Cevdet Ârıcılar'Jüri Özel Ödülü', Aytaç Arman ve Meral Orhonsaj da "Emek Onur' ödüllerine değer görüldüler. Arman ve OrhonsaVa ödüllerini Fatma Girik ve Tarık Akan verdiler. (Fotograflar: İBRAHİM GÜNEL) ceğinı bildiren mesaji ceşitli yorumlara yolaçlı. Çağdaş Sinema Oyunculan Derneği Başkanı Halil Ergün'ün ilk olarak düzen- lenen törende evsahıbi olarak oldukça heyecanlı olduğu gözlenıyordu. Ergün. konuşmasında günümuzdeki medya bombardımanına karşı Türk sinemasının yoğun bir mücadele verdiğinı vurguladı. Türk sineması tarihinde mihenk taşlan olarak kabul edılen yıldızlann filmlenn- den bölümlerde en çok alkışı Yıbnaz Günev, Yavuzer Çerinkayave Yaman Okay aldılar. Vıdeo göstensinın ardın-ıjneuaısugcıiîiııciLi ncucıınıtp.n.uKjt- okay aıaılar. vıoe jGünaydın gazetesi jKutmangiFesatıldı^Günaydın gazetesi. Türkiye'de, kömür, ormancılık. itvrizmveşarapyatınmlanyla tanınan 35 yaşındaki ÎBkir Kutmangire satıldı. Genç gazete patronu Yeni IC-ünaydın ve Süper Tan gazeteierini 25 milyar lirayı tbian borçlanm üstlenerek satın aldı. dan sinemaya katkılanndan dolayı Vle- ral Orhonsay ve Aytaç Arman'a "Emek Onur' ödüllerini Tarık Akan ve Fatma Girik verdi. Arman. teşekkür konuşma- sında ÇASOD'un >ola çıktığını ve oyun- cu kimliğine sahip çıkmay a devam edece- ğıne ınandığını söyledi. Buarada Müjdat Gezen. Arman'a bir söyleşısinde belırttiği gıbi. sinemayı bırakmavı düşünmesi ko- nusuna bir açıklık getirmesini isiediğin- de. sınemadan kopmasının mümkün olmadığı yanıtını verdi. En İyi Genç Oyuncu Ödülünü Beşik- taş Beledive Başkanı Ayfer Atay 'ın elin- den alan Fikret Kuşkan'ın heyecanı yüzünden okunuyordu. Kuşkan, konser- vatuvardan hocası Müjdat Gezen'e ken- dısinı yetiştirdiği için teşekkür etti. Jürı Özel Ödülünü Deniz Baykal"dan alan Cevdel Artcrfar. kendisi için küçük bir ümıt olan bu ödülün kocaman bir gerçe- ğe dönüşmesinın heyecanını yaşadığını belirtti. En İyi Oyuncu Ödülü'nü Nuret- tin Sözen'den alan Zuhal Olcaj ise daha önce ceşitli ödüller aldığını. ancak ÇA- SOD odülünün kendisi için başka bir an- lamı olduğunu söylerken gözyaşlannı lulamadı. BENETTON'UN RENKLİ DÜNYASINDAN STlMfi ; Ekonomi Servisi - Asil N'adir'in tj<rçlan nedeniytesahipçıkamadı- !§• gazetderi, Türkiye'de kömür, îomancılık, turizm ve şarap yat>- ;rmlanyla tanınan 35 yaşında genç •for patrona satıldı. Kurman Şir- Ifcder Grubu'nun sahibi Bekir Hutmangil, çalışanlar adına kunı- •|aı şirketler yoluyla yay ına devam •enıe savaşı veren ^eni Günaydın ; v Süper lan gazaeferini 25 mü- ; yt lirayı bulan borçlannı üstlene- • rt sadn aldı. Babıali'nin genç patronlan ara- ".SM katdan Bekir Kutmangil, ga- ; ütenin hisselerini aldık(an sonra :en ilk iş olarak 3 yıl öncesinin ;. naşmı alan gazete çalışanlanna «yade 100 zamh ilk aylıklarını : dedi. Çalışanlara. aynca son şir- - Wenieki kıdem tazminatlan ve " fseteri karşdığnda da "yıpran- H payı" adı altmda ödemede bu- •an yeni patron. 3k gün bu şekil- t 5 milyar liranm üzerinde bir jra dağitmış oMa. Yeni Günay- m >e Süper Tan gazetelerinin eai patronu, gazetelerin bugüne adar yaşatılmasnda gosterdikle- ıçabadan dolayı satışı gerçekleş- «n üst düzey 5 yöneticiye de izde 20 hisse wmeyi ihmal et- «di. ?irketsayısıfoa çıktı Babaa Tenönan gazeteânin t sahiplerinden 'ilan Bekir Kut- vngil. gazeteknn yayınını sür- irm Vega ile brlikte Türkiye'- fekj şirketlerİBB sayısını 6'ya ^ardı. KemeHnrgaz'daki kö- VT madeni ha'/ilarından büyük Mİüınünün işlecnr hakkını elinde kiunduran Bekır Kutmangil. ay- ıca ithalatını h yüriittüğü kö- •ûrde Türkiye'ım en büyükleri rasnda sayılı;or. Genç Maden İjtetınecueri Deneği eski başkanı k olan Bekir kıimangil'in. söz- kanusu kömür ıa<zalanndaki re- iolerin tükenndte olması nede- •yle, bu bolgeltnıe ağaçlandırma ve orman ürünleri sanayine dönük yatınmlara giriştiği biliniyor. Kut- mangil ayrıca, kamu malı olan maden böİgesinde yeşil doku olus- turduktan sonra. turizm yarınm- lanna yönelik projeler tasarladığı- nı da daha önce açıklamıştı. Çalışanlara güvence Gazeteterin Kutmangil'e dev- rinde önemli rol oynay an ve Yeni Giinaydın'ın hem imtiyaz sahibi olan, hem de genel yayın yönet- menliğini y ürüten Saruhan Ayber, bu çok yönlü yeni patron için •'Ba- bıali'nin şimdiki patronlarından fazla yok, ama hiçbir eksiği de yok. " tanımlamasını yaptı ve "Babıali'ye müteşebbis bir gazete patronu getirdik" dedi. Saruhan Ayber sarışın gerçekleşmesinin ar- dından dün Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, 350 gazete çalışanı- nın istihdamını güvence altına al- dıklarını, yeni parronun bugünkü kadroyla çalışmak istediğini söy- ledi. Bekir kutmangil'in, Yeni Günaydın ve Süper Tan gazetele- rinin piyasaya. MaUye'ye \e ban- kalara olan toplam 25 milyar lira- lık borcunu üstlendiğini anlatan Saruhan Ayber, çaltşanlann ge- çen aydan kalan ücretleri ile bir- Ükte yüzde 100 zamlı temmuz ay- lıklannı dün aldıklarını belirtti. Çalışanlara yapılan bu ödemenin 5 milyar lirayı aştığmı belirten Ayber, "Bu para diğer ga- zeteler için küçük olabilir. Ancak uzun süredir büyük sıkıntı yaşa- yan çalışanlarumz için önemli bir rahatlama sağladı" dedi. Saruhan Ayber, kutmangil'in. gazetenin organizasyonunu bugüne kadar taşıyan 5 yöneticiye (Saruhan Ay- ber. Osman Saffet Arolat, Kenıal Gonül. Abdullah Aksak ve Frıü- ment Akın) kendi isteğiy le toplam yüzde 20 hisse verdiğini de ifade etti. Ayber'in açıklamasına göre Bekir Kutmangil, ayrıca gazeteye yeni yatınmlar da yapacak. INONU STADYUMU 21.00 I LŞEREF LDCASI DENİZ TARAFI UNITED COLORS OF BENETTON BİLETLER B E N E T T O N M A Ğ A Z A L A R I VE A K M G İ Ş E L E R İ N D E İ S T A N B U L K Ü L T Ü R V E S A N A T V A K F I 2 milyon DVVTa iner" dedi. "Denizcilik arkadan vuruldu" Cengiz Kaptanoğlü, KİT- lerin yüklerini Türk gemileri ye- rine yabancı gemilere taşıt- masımn. denizcilik sektörünü arkadan vurduğunu savundu. Bu nedenle denizcilik sektörü- nün 1980'de yüzde 80"e varan toplu mal laşıma orarunın yüzde 30'lara kadar genlediğini savu- nan Kaptanoğlü. "KİT'lenn ihalelerinde öncelik Türk bay- raklt gemilerin olmalıdır'" dedi. Dünya ticaret hacminin yüz- de 99'unun deniz yoluyla yapıl- dığına ve limanlann önemine dikkat çeken Kaptanoğlü, Tür- kiye ihracat ve ıthalatının yüzde 85"inm gercekleştirildiği Hay- darpaşa, İzmir, Mersin liman- lannda çok acil önlemler alın- masa konteynır taşımacılığını kaybetme tehlikesiyle karşı kar- şıya olduğumuzu savundu. Kaptanoğlü. konteynır taşıma- cılığının devam etmesi için "Li- manlardaki bürokratik engelle- rin kaldınlması ve konteynırla- nn liman dışı sahalarda depo- lanmasına izin verilmesi" ge- reküğini söyledi. En kolay ve en çabuk özelleş- tirmenin denizcilik sektöründe gerçekleşebileceğinı belirten Kaptanoğlü, "Kamu kuruluş- lanrun limanlan. işletme hakkı ve tüm tekel sahasına giren kıs- mıyla birlikte özclleşmeli. An- cak dışandan gelebilecek bir kaynakla eksıklikler tamamla- nabilir. Bu kuruluşlann kazandıklan paralar onlara bırakılmamış. yeni yatınmlar yapmalanna izın verilmemiş. Artık J)iraksın- lar bu genel müdürler artık kendi insiyatifleriyle hareket et- sınler." dedi. Dış kaynaklarla gemiler alındı Denizcilik filosunun son dört yılda 4 milyon DNVT'dan 8 mil- yon DWT"a çıktığını belirten DTO Başkanı Kaptanoğlü "Bu artışlar hiçbir teşvık. hiçbir kre- dı almadan yalnızca dış kay- naklarla gemi ilave edilerek ger- çekleşti. Denizcilik sektörü 1992 yılında 1.5 mrryar doteır döviz girdisi sağtedv. Bu rakaıft, artan fılo sayesihdebu yıl 3 rriiT- yar dolara ulaşacak" diye kö» nuştu. Kaptanoğlü. şöyle devam et- ti "Üç tarafı denizlerle çevrili, 8300 km sahili olan ülkemiz, KEİB ve AT ülkeleri, yeni ku- rulan Türk cumhuriyetleri. Or- ta Doğu ülkeleri ile olan coğrafı ve siyasi ilişkileri deniz ticareti ile takviye etmesi halinde 2000'- li yıllar gerçekten Türkıyemiz'- in altın yıllan olacaktır. Allahın bize nasip ettiği bu nimeti artık kaçırmayahm." Dikili Festivali'ne yeniboyut İZMİR (Cumhuriyet Ege Bfi- rosu) Dikili Beledive Başkanı Os- man Özgüven, sekizinci yılına ulaşan Dikili Kültür ve Sanat Festıvali'nin, "îlerici, demokra- tik. banşçı ve insanal özünü ko- ruyarak" değişik bir anlayış ve biçimde sürdürüleceğini söyledi. Özgüven, yeni koşullara uygun bir anlayış ve biçimle sürdürüle- cek olan festivali. ağırhğı yaz ay- lan olmak üzere, tüm biryılayay- ma düşüncesinde olduklannı bil- dirdi. B\ryû, sekizinci yıla ulaşan De- mokrasi Yolunda Dikili Kültür ve Sanat Festivali'nin. ı2 Eylül'- ün karanlık günlerinde halkın de- mokrasi umudunun bir simgesi olduğunu vurgulayan Dikili Be- ledıye Başkanı Osman Özgüven, •"Festival. Türkiye'nin en ücra köşelennden, ınsiin haklan vede- mokrasi yanlısı ve savunucusu herkesten gerekli destek ve katkıyı aldı. Dikili halkı da misa- fıri ve dostu herkesi bağnna bas- u" dedi. 12 Eylül rejiminin adım adım iktidardan uzaklaşması ve demokratik mücadele arayışlan- nın gelişmesi ile benzeri festival ve şenliklerin de yaygınlaştığını belirten Özgüven. bugün Tür- kıye'nin her yöresinden, aynı tür- de festivaller ve şenliklerin de- mokrasi kavgasına kendi katkıla- nnı koymaya çahştıklannı söyle- di. Bu yıl Dikili Festivali'ni daha üst ve ileri bir düzeyde sürdürme- nin, niteliğini geliştirmenin ara- yışlan içinde olduklannı bildiren Özgüvenşöy lededi: "Bu doğrultuda belediyemiz, festivali geliştirme. zengmleşür- me. etkinKğinı ve kaülımıru artür- ma amaçlanna yönelik olarak. ağırhğı yaz aylan olmak üzere tüm bir yıla yayma düşüncesın- dedir. "Burada temel hareket noktamız. şenliğimizin gelişmesi- ne ve özürıe uygun. yakışır zen- ginlikte ileriyc taşınması ola- cakür." de» ü. Fedakarlık Başlıyor... Yazarken ve konuşurken fedakarlık sözcüğü yerine, dahaçok 'özveri' sözcüğünü kullanırım. Zira içinde 'tak- keli a' bulunan sözcükleri telaffuz etmekte zorlandığım gibi; yazılarda a' nın takkesi düşünce, ortaya çok farklı anlamlar çıkabiliyor (Ayrıca Sevgi Özel de çok kızıyor). Ama arhk belirlı konularda ledakariık' sözcüğünü kulla- nacağım. Çünkü fedakarlık. sanki özveriden öte birşey. Sadece özünden birşeyler vermiyor insan, birşeyleri 'feda ediyor'. Yani bir tür kendini kurban ediyor. Duru- mumuza çok uygun... Sayın Başbakanımız, halkımızı fedakarlığa çağırdı. Memurlar ve emekliler, yeni katsayıyı öğrenince feda- karlığa başlayacak. işçiler ise, sözleşmeleri çıkmazagi- rince. Ancak benim aklımın ermediği birşey var. Iki ay önce, ekonomik alanda her şey çok iyiydi. Nasıl oldu da bugün fedakariık gerekecek acı reçeteler içilecek duru- ma geldik. Galiba Erdal inönü, bir ayda 'mahvetti' bu ül- keyi. Neyse; bunlar bir yana, halkımız fedakarlığa başladı bile. İlk fedakarlık. parasını borsada çalıştıran kırk-elli bin hisse senedi sahibinden geldi. Borsa bir haftada 'katlanınca', yüz milyarları cebe attılar. Şimdi bu parala- rı ne yapacaklarını düşünüyorlar. Zor iş... Aslında benim aklım bu işe de pek ermiyor. Bir kağıt parçasmın fiyatı, bir haftada iki katına çıkabiliyor. Şirket aynı şirket, üre- timde artış yok, temettüde artış yok, birileri köşe olu- yor'. Akıl-sır ermez... Önümde bir dergi var Adını sormayın. Aynı türden en az on dergi var piyasada. Onlardan biri. Dergide feda- kar halkımızın', yazın kendini feda edeceği 'mekanlarla' ilgili bilgiler var. 'Pascha Beach', 'Home Jarden', 'Me- mo's', Andromeda', 'La Masion', 'Samson'. '2019' (her- halde Frenkçe okunuyordur), 'Living Room' vb. Zaten bu isimleri öğrenmek ve hatırdatutmak, başlı başına bir fe- dakarlık. Bunların bir kısmı hem lokanta, hem diskotek. Bir kıs- mı sadece lokanta, bir kısmı da sadece diskotek. Tabii tümünde birer bar var (Aman, Arifin Çiçek Barı'yla ka- rıştırmayın). Diskotektere giriş fazla bir fedakarlık istemiyor, birkaç yüz bin liranın içinde. Üstelik bu paraya bir de yerli içki veriyorlar. Bu da müessesenın fedakarlığı. Hatta bunlar- dan birinin barında hesap 800.000 lirayı geçince, adama bir şişe de kalitelı içki armağan ediyorlarmış. Vallahi bravo... Yemek yiyenler, elbette daha çok fedakarlık edecek. Bir kere bu mekanlarda', genellikle yemeklerin adın- dan ne olduklarını anlamak mümkün değil. Bunu öğren- mek başlı başına bir fedakariık. Ya da, kendinizi Allah'a emanet edip, birini ısmarlayacaksınız. Bu durumda fe- dakarlık duygusunun yanı sıra macera duygusunu da tadabilirsıniz. Fiatlara gelince, artık orasını hiç sorma- yın. Ancak buralann 'müdavimleri' (ki, bunlar arasında sa- yılmak için de başka bazı fedakarlıklar gerekir), kimi za- man yaptıkları fedakarlığı halka mal ederler. Cümbür- Cemaat eğlencelerini 'iş yemeği' olarak gösterıp, fatura bedelini vergilerinden düşürtürler. Böylece bu insanla- nn yedikleri-içtiklerinin parasını da fedakar halkımız öder. Bu 'mekanların' bazılarında plastik para, yani kredi karti ğeçtniyormuş. Olacak kepazelik değil ama, olsun'. Bu insanlar üzerlerinde tomar-tomar para taşımaya da razıdırlar (Zaten şimdi 1.000.000 liralık banknotlar da hazırlanıyor). * Elbette fedakarlık yapılacak. Çünkü fedakarlık döremi başladı. Bir market sahibi, 'Perrier maden suyu yetişti- remiyoruz' diyor. Utanmaz bakkal. vizyonsuz adam. Bi- raz daha çalışsa ya. Bu suları alanlar, içenler az mı feda- karlık ediyor. Aynı talep, tüm ithal malı yiyecek maddele- rine varmış. Çok şükür, çok şükür, bu günleri de gördük. İnsanın gözleri doluyor. Ve o 'mekanların' insanları, evlerine yeni kavuşurlar- ken köylerimizde, kentlerimizin varoşlarında bir hare- ketlilik görülür. Ortalık henüz alaca karanlıkken, servis arabaları, saz benizli kadın ve erkek işçileri toplamaya başlar. Esneyen şoförlerin sürdüğü ilk belediye otobüs- lerinde ve servislerde, yolcuların çoğu uyur. Kimi sanayi işçisidir, kimi fason çalışır, kimi gündelik- çidir, kimi küçük esnaf yanında ücretli, kimi işportacı, kimi müstahdem Bunların ardından, öğretmen ve öğ- renciler çıkar yollara. Askeri servis araçlan da yolculan- nı toplamıştır. Ardından memurlar çıkar sokağa. Kent- lerde yaşam başlamıştır artık. Fedakarlık yapa yapa perişan olan ve acı reçetelerin damaklarındaki zehirini yutkunan bu insanlar, holding- lerin kontrolündeki yazılı ve görüntülü basının propo- gandasının rehaveti ve örgütsüzlüğün aczi içindedir. Ama her doğan gün, yeni bir umudun işaretidir. Gün ge- lir, alınterini satarak yaşayan insanlar, ellerindeki gücü farkederler. Gün gelir, fildişi kuleler de çöker. TÜSİAD'- lar da kalmaz ortada. Ve o gün, günümüz Türkiyesi'nde görgüsüz ve haksız bir zenginliği sergileyenler, 'feda- karlığın' ne demek olduğunu öğrenirler. Keçeli ile Şen dünür oldu Iİstanbul Haber Senisi- DYP İstanbul İl BaşkanıOrhan Keçeli'nin oğlu ile işadamı Ali Şen'in kızınm nişan töreni dün akşam Çırağan Sarayı'nda yapıldı. Saat08.00'de başlayan törene, Devlet Bakanı Necmettin Cevheri, Sağlık Bakanı Rıfat Serdaroğlu.CavitÇağlar.KöksalToptan, MehmetAli Yılmaz, Bedretün Dalan, İbrahim Öîdemir, Nurettin Sözen, Yalım Erez, Şank Tara, Tahsin Kaya, Albert Çernişev. Hayri Kozakçıoğlu. Güven Sazak, İbrahim Cevahir, Süleyman Seba, Metin Aşık,Nükhet Duru'nundaaralanndabulunduğu, polıtika. sanat. iş ve spordünyasından çok sayıda kişi katıldı. Törende. Nedim Keçeli'nin yüzüğünü Ali Şen, Suzan Şen'in yüzüğünü de Orhan Keçeli taktı. Leman Sam da geceye şarkılanyla renk kattı. (Fotoğraf: BÜLENT BİR1CİK) ANAP'tan Neonazilere protesto •İstanbul Haber Senisi - ANAP Bakirkö- İlçe Örgütü, Almanya'daki Türklere yönelik saldınlan protesto için 500 bin imza topladı. İki hafta önce başlattıklan irr.ıza kampanyasına katılımm yüksekliğine dikkat çeken Bakıri ,öy İlçe Başkanı Saffet Kaya,"Bukadar kısazamanda 5CK jbinimza toplanması küçümsenecek bir tepki değil. Böyle bir 0UyTürkiye'deolsa inanıyorum ki tüm Batı ayağa kalkar.' .fcaaaya'daolunca neden sessiz kalınıyor?" dedi.