22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 28MAYIS1993CUMA HABERLER KIT Komisyonu • ANKARA (ANKA)- TBMMKİT Komisyonu programında ilk hafta görüşülmesi planlanan Zıraat Bankası hesaplannın gündemin en sonuna atılarak görüşülmeşansının azatılması ûzenne, ANAP'b Yavuz Köymen bankanın denetiminin öne alınmasını talepetti. KİT Komısyonu Başkanı Mehmet Gazioğhı ise konuyu komısyon başkanlık divanında ele alacaklannı bildirdi. KİT Komisyonu'nun çahşmalan sırasında ANAP Giresun Milletvekili Yavuz Köymen, Devlet BakamCavit Çağlar'ın tartışmalara yol açan Ziraat Bankası kredilerini anımsatarak. Ziraat Bankası hesaplannın görüşülmesinin ertelenmesini eleştirdi ve görûşmenin tekrar öne alınmasını talep etti. KİT Komisyonu Başkanı, DYPBursa Milletvekili Mehmet Gazioğlu ise "Sayın Köymen benim pozisyonumu düşünmüyorsunuz, beni zor dunımda bırakıyorsunuz" dedı. 'SSKKanunu değiştiPHsiıı' • ANKARA(AA)-CHP Grup Başkanvekili Uluç Gürkan, 506 sayıb SSK Kanunu'nda deâşiklik yapılarak tek gösterge tablosuna geçilmesıni ve cmekli, dul ve yetimlerin aylıklanna esas gösterge rakamlannın bu tek gösterge tablosuna intibak ettirilmesini istedi. Gürkan, TBMM'dedüzenlediği basın toplantısında, koalisyon hükümetınin işbaşma gehrken SSK emekli ve dullannın durumlanmn iyileştirileceği sözünü verdiğini, aradan geçen zaman içerisinde bu konuda bır çahşma yapılmadığını bildirdi. Hazırladıklan yasa tasansıile gösterge tablosundan ve üst gösterge tablosundan aylık alanlann aylık bağlama oranlannın eşitleneceğini kaydeden Gürkan,SSK kanununda eşit hak, eşit aylık sisteminin gerçekleştirilebileceğini söyledi. Heristeyene metıter tataım • ANKARA (AA) - Türk Silahlı Kuvvetleridışında, resmi ve özel kuruluşlar da mehter lakırru kurup, bu takımlarla törenlere kaülabilecekler. 1981 yılında dönemin Başbakanı Büfent Uhısu'nun imzasıyla yayımlanan ve Türk Silahlı Kuvvetleri dışında resmi ve özel kuruluşlann mehter takımı kurmalannı yasaklayan Başbakanhk genelgesi, 14.5.1993 tarihli yeni bir genelgeyle yürürlükten kaldınldı. Şevket Demirel Hollanda'ya gıtti • İSTANBUL(AA)- Cumhurbaşkanı Sûlevman DemJrel'in kardeşi Şevket Demirei, hasta olduğu yolunda basında çıkan haberlerin doğru olmadığını söyledi. Şevket Demirei, bu sabah Amsterdam'a gitti. Şevket Demirel.Hasta değilim. Amsterdam'a Çimentocular Birliği'nin kongresine katılmak üzere gidiyorum. ANAP, PKK'ya sınırlı af yasasının yürürlüğe girmesi halinde iptal davası açacak Saldmyasalaııda vurdu• DYP Grup Başkanvekili Güneş Müftüoğlu,PKK saldınlanndan sonra, olağanüstü halin yeniden uzatılmasına, 'evet' karan vereceklerini söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bö- rosu) - Güneydoğu'daki son PKK saldırılan. iktidann DYP kanadının, olağanüstü hal ve PKK'bya ceza indirimi getiren KHK konusundaki düşüncele- nni olumsuz yönde etkiledi. tçişleri Bakanı İsmet Sezgin, KHK'nın değerlendirmeye almdığmı, olağanüstü hal uy- gulamasına da iller ıdaresi, jan- darma ve polis yasalannda yapılacak değişikliklerin TBMM'de benimsenmesi du- rumunda son vereceklerini söy- lemesine karşın DYP Grup Başkanvekili Güneş Müftûoğlu, son olaylardan sonra olağanüs- tü halin yeniden uzatılmasına 'evet' diyecekJerini açıkladı. ANAP da PKK'hlara sınırlı af getiren kararnamenın yürürlü- ğe girmesi halinde Anayasa Mahkemesi'nde iptali için dava açacağını açıkladı. Sezgin: 'Kaldırabiliriz' tçişleri Bakanı tsraet Sezgin, dün Bakanlar Kurulu toplanü- sına girişinde gazetecilerin so- rulannı yanıtlarken "Kararna- meyi değerlendirmeye aldık" demekle yetindi. Sezgin, olağa- nüstü hal uygulamasının kaldı- nbp kaldınlmayacağı konu- Afyasası nelerisağlayacaktı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bakanlar KunıhTnda kabul edilen, ancak Güneydoğu'daki saldırılar üzerine askıya alınan "Türk Ceza Kanunu'nilH 125. VtarlA*aıwlgT«nımlanan Amaç Doğrultusunda Faaüyette Bulunan re Pişmanlık Duyan Ban Suç Faillerine Ilişkin Karanuune" adlı kanun hükmönde karamamede, Oiağanfistû Hal Bölgea'nde suç işkyen ve işlemeyen terör örgütü mensuplan ve 'yataklık' yapanlar ile terörle mücadele sırasında suç işJeyen güvenlik güçleri için kapsamlı af dûzenlemeierine gknliyordu. Halen güvenlik güçlerinin elinde bulunan PKK mifitanlarmın da af hûkûnüerinden yararlandınlması öogörülüy ordu. Sûleyman Demirei Tn hafta başında 'Cumhurbaşkanı' srfaüyla ilk kez başkanlık ettiği kabine toplantısında hükümet üyeleri, henüz son şekli verihnemiş, ancak "ilkeleri beUrlenmiş' olan kanun hükmünde k ararnam^nin altmı imTalaımşlarHı. Karamamede, af bükümlerinden yararlanma 'beüıiibn-süre'Uesınrütutuimanuştı^uç işkroeyenlere takibat yapdmayacağmı hükme bağUyan ve "Türk Ceza Kanunu'nun 125. Maddesinde Tannnlanan Amaç Doğrultusıında Faaliyette Buhınan ve Pişmanlık Duyan Bazı Suç Faillerine Üişkin Kanun Hükmünde Karamame" adını taşıyan düzenlemeye göre ölüm ve müebbet hapis ile diğer cezalar konusunda yapılan indirim şöylevdi: "Adam öldurme suçuna iştirak etmiş olaıilara, ölüm cezasmı gerektiren hallerde 9 seneden, müebbet ağn-hapis cezasını gerektiren diğer hallerde 6 seneden aşağı ohnamak üzere ağır hapis cezası verUir ve diğer cezalar 6'da 1 'e kadar indirilir." Kararname, "Yataklık edenler hakkında da 1. ve 2. maddeierdeki hükümkrin uygulanmasını" öngörüyordu. Buna göre yataklık edilen suçhı, eğer eyleme katılmamışsa, yataklık eden hakkında takibata geçibnemesi, eyleme katılan faillere yataklık edenler hakkında ise 2. maddede düzenlenen ceza indirimleri oranında yaptınm uygulanması hedefleniyordu.Terörie mücadele sırasında suç işleyen güvenlik gücü mensuplanna verilen cezalannda ortadan kaldınlmasını öngören karamamede, bu konuda şu düzenlemeye gidilmişti: "Terörie mücadeiede görev alan kamu personelinin, terörie mücadele amacma yönelik görevleri sırasında veya bu görev lerinden dolavı işledikleri suçlardan dolayı ceza verilemez ve verilmiş olan cezalar da ortadan kaldınlır." Kararnamey e ertesi sabah son şekli verilmiş ve imzalaması için İstanbul'da bulunan Çevre Bakanı Akyürek 'e gönderilmişti. sundaki bir soruya da "ll Idare- si Kanunu ilejandarma teşkilat ve polis vazife yasalannı da 19 temmuza kadar TBMM'den çı- karabildiğimız takdirde olağa- nüstü halı kaldınnz" karşıhğını verdi. Sezgin'in bu açıklamalanna karşın DYP Grup Başkanve- killerinden Güneş Müftûoğlu, son olaylardan sonra Güney- doğu'da 19 temmuzda süresi sona eren olağanüstü halin uza- tılmasına 'evet' diyeceklerini söyledi. Müftûoğlu, PKK'ya sı- nırb af getiren KHK'nın da "bi- raz beklemesinden yana olduk- lannı, bu kararnamenın şu anda çıkanlmasının doğru ol- madığını, biraz geciktırilebile- ceğini" söyledi. DYP içindeki çoğu milletvekilinin de bu ka- rarnameye karşı olduklan be- lirtildi. Dün üç saat süren Bakanlar Kurulu'nun ardından bir açık- lama yapan Devlet Bakanı ve hükümet sözcüsü Akın Gönen, Bakanlar Kurulu'nun Bingöl'- de meydana gelen olayı değer- lendirdiğini belirterek, hükü- metin, terör ve güneydoğu so- rununun "demokratik hukuk devleti ilkeleri ıçensinde, insan haklanna bağlı olarak çözme kararlıhğımn" devam ettiğini söyledi. ANAP grubunda PKK'lıya af getiren kanun hükmünde ka- rarname (KHK) ile ilgili olarak bazı DYP'lilerle temaslann ya- pıldığı ve bu temaslar sırasında Aykut, siyasetçi kadının dürüst çalışmasının yeterli olmadığını söyledi 'Genel başkaııayaranacaksın' • İmren Aykut, İstanbul'da Kadm Haklannı Araştırma ve Geliştirme Derneği'nin düzenlediği "Bugünün Türkiyesi'nde Fırsat Eşiüiği" konulu panelde politikadaki eşitsizliğin suçunun erkeklerde olduğunu söyledi. EMtNEALGAN ANAP Istanbul Milletvekili, eski Çahşma ve Sosyal Güven- lik Bakanı İmren Aykut, kadın- lann polıtikada üst düzey bir konuma gelebilmeleri için dü- rüst çalışmalanrun yeterb ol- madığını söyleyerek "Bunun için ya genel başkana ya da onun hanımına yaranacaksı- nız" dedi. Kadınlann, çahşma yaşa- mında erkeklerle eşit olanakla- ra sahip ohnadığmı belirten Aykut, politik arenada bunun çok daha belirgin olduğunu söyledi. İmren Aykut, Tür- kiye'de kadınlann politikada yeteri kadar yer almadığuıı ifa- de ederek "Türkiye. parlamen- toda kadınlann temsili konu- sunda 179 ülke içınde sondan üçüncü dunımda. Bu, son dere- ce utanç verici bir durum. Bun- da, birinci derecede erkekler suçjudur" dedi. Önceki gün İstanbul'da Ka- dm Haklannı Araştırma ve Ge- liştirme Demeği'nin düzenledi- ği "Bugünün Türkiyesi'nde Fırsat Eşitliği" konulu panelde konuşan İmren Aykut şunlan söyledi: "Erkekler, hiç de normal ol- mayan yollarla kadmlan poli- tik arenadan kaçınrlar. Onse- cim gibi gayri ahlaki yöntem- lerle yapılır bu. Daha baştan engellenirsiniz. Daha iyi bir ye- re gelmek için de sadece çalış- mak yetmez. Kadınsanız, üst düzey bir yere gelmek için ya genel başkana yaranacaksınız ya da onun hanımına. Hiçbir parti liderini istisna etmeden söylüyorum. 'Çağ atladık' fa- lan deniyor. ama bu alanda pek fazla da çağ atlamadık." "Meyhaneye gidemiyorsunuz" Birkaç istisna dışında izleyi- cileri kadınlann oluşturduğu toplantıda içini döken ve sami- mi olduğu gözlenen Aykut, po- liükaya girdiği andan başlaya- rak bakanlık yaptığı dönemde. hatta şu anda da birçok konuda mücadele etmek zorunda kaldı- ğmdan yakmdı. Aykut şöyle konuştu: Bu alandaki mücadele ol- dukça kötü yöntemlerle yapılı- yor. Bir sürü iftira. Erkekler meyhaneye gidiyor ve siyasi ku- lis yapıyorlar. Siz gidemiyorsu- nuz, dışlanıyorsunuz. Aykot tstanbul'da katıldığı panelde "Kadmlann da hatası var. Mücadeleden çabuk kaçıyoriar" dedi. her iki partinin milletvekilleri- nin KHK'dan rahatsızlık duy- duklan kaydedildi. ANAP'm, KHK'yı anayasaya aykın bul- duğu ve gerekirse bu konuda Anayasa Mahkemesi'ne başvu- racağı öğrenildi. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Vehbi Dia- çerİer, KHK'yı yayımlanması halinde inceleyeceklerini ve ge- rekli gördükleri tadirde Anaya- sa Mahkemesi'ne başvurma haklannı sakb tuttuklannı ifa- de etti. Dinçerler, KHK ile ilgili duyumlannın, olayın Olağa- nüstü Hal Bölgesi sınırlanrun dışma çıkanlarak Türkiye ge- nelinde bir af uygulamasma dö- nüştürüldüğü yolunda oldu- ğunu söyledi. CHP grubu olağanüstü halin uzatılmasına 'hayır' diyecek. CHP Gnıp Başkanvekillerin- den Uluç Gürkan, KHK konu- sunda da "Bunun KHK olarak çıkması yanbş. Aynca büyük bır siyasi pazarhk sonucu değil terörü çözmek, teröristle halk arasına aynm koymaksa amaç. Bundan vazgeçümemeli, takip edilmeli. Ancak vazgeçtiklerine göre böyle bir anlayışla değil, pazarhk sonucu getirmişler" dedi. MHP'liler de olağanüstü ha- lin uzatılmasına destek olacak- lannı söylediler. MHP'liler, afla ilgili KHK'nın da çıkma- masından yana olduklannı bıl- dirdiler. SHFnintavn SHP yetkilileri, son olaylann bölge için geliştirilen demokra- tikleşme atağını engellemeyece- ğjni. ancak gedktireceöıru dile getiriyorlar. Olağanüstü hal uy- gulamasının iller idaresl, jan- darma ve polis yasalannda yapılacak değişikbklenn TBMM'den çıkması durumun- da kaldınlması gerektiğini be- lirten SHP'liler, bu konuda hü- kümetin ve Cumhurbaşkanı Demirerin halka taahhütleri- nin bulunduğunu hatırlaüyor- lar. SHP'liler, son olaylann çok üzücü olduğunu, 33 erin şehit edilmesi üzerine PKK'blar için af getiren KHK'nın yürürlüğe. konulmasınm gecikeceğinı kay- dediyorlar. Toplumsal tepkilerin KHK'- nın yanbş anlaşılmasına yol açabileceğini kaydeden SHP'- liler, "Zamanlaması yeniden düzenlenerek KHK yürürlüğe sokulmabdır" görüşünü des- teküyorlar. Bakanlar Kurulu Bakanlar Kurulu dün, tnönü başkanlığında yaklaşık 3.5 saat süren bir toplantı yaptı. Bazı bakanlann gebnediği, bir bölü- münün erken aynldığj toplantı- dan sonra, Başbakanlık bâna- sından aynlan Inönü, gazeteci- lerin sorulannı yanıtladı. Soru üzerine, PKK miütanlanna sı- nırlı af öngören kanun hük- mündeki kararnamenin yürür- lüğe girmesi konusunun Ba- kanlar Kurulu toplantısında ele ahnmadıgını bildiren Inönü, "Ne olacak bu kararname?" şeklindeki soruya, "Cevabını kimse bilmiyor bu sorunun. Ül- kemizde beklemediğimiz bir te- rör hareketi oldu. Şimdi onun sonucunu bekliyoruz. O terör hareketini yapanlann peşınde güvenlik güçleri, onu bekliyo- ruz" yanıtını verdi Dostumuz, arkadaşımız, güzel insan ANFAD (Antalya Fotoğraf Amatörleri Derneği) Yönetim Kurulu Başkanı ÖNDER AFŞARKOCA'yı elim bir trafik kazasında yitirdik. Yakınlannm ve fotoğraf dostlannın acısını paylaşır, başsağlığı dileriz. F.D.Ç.K. (Fotoğraf Dernekleri Çahşma Kurulu) AFAD, AFSAD, ANFAD, AYFAD, BUFSAD, ÇANFAD, ÇAFD, FOTO-FORUM, FOTOGEN, FOTSAD, GAFSAD, İFAD, İFOD, İFSAK, KASK, KAFSAD, OFSAD ANFAD Yönetim Kurulu Başkanı (Antalya Fotoğraf Amatörleri Derneği) ÖNDER AFŞARKOCA'yı elim bir trafik kazasında yitirdik. Yakınlarına ve fotoğraf dostlarına başsağlığı dileriz. İFSAK YÖNETtM KURULU PANCAR MOTOR SANAYİ VE TİCARET A.Ş. YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI'NDAN Pancar Motor Sanayı ve Ticaret A Ş hıssodartarınm Olağanüstü Genel Kurul Toplanttsı 21 Haziran 1993 Pazartesı günû saat 10.00'da Eytam Cad. No- 35 Teşvıkıye-İsianbul adresindeki Maçka Oteli toplantı salonunda yapılacaktır Şırket esas mukavelenamesı mucıbınce, hissedaıiarın hamıl olduklan hısse senetlerıni veya bunu ıspat eden vesaıkı toplantıdan bır hafta evveline kadar şırket merkezine teydı ederek gıriş kartı almaları rıca olunur. GÛNDEMC 1- T Ticaret Kanunu 375 ve şırket ana sözleşmesının 52. maddesı hükmûne göre toplantı dıvanının teşekkülü ve 53. maddesinin hükmüne göre toplantı zaptının imzalanması hususunda teşekkül edecek drvana yetki venlmesı 2- 19.2.1993 tanhınde yapılan şırket Olağan Genel Kurulu ndan sonra ıstifa eden yönetim kurulu üyesı yenne seçılen üyenın onaylanması 3- Ana sözleşmenın 7 maddesinin tadıl edilerek 5.000 000.000.- TL (Beşmılyar) Türk Lıralık kısmı 3094 sayılı yasa ile değiştirılen V.U.K.nun mükerrer 298 maddesı uyarınca yeniden degerlendırmeye tabı tutulan ıktisadi kıymetler üzerınden hesaplanan deger artış fonundan karşılanmış olup, mevcut ortaklara htsselerı nısbetınde bedelsız olarak dağıtılacaktır. Bakıye 50 000 000 000 - TL. (Ellımılyar) ortakiardan nakten ve def'aten tahsil edilmek suretıyle sermayemızin 72.000.000 000 - TL. (Yetmışikımilyar) Türk Lıraya çıkanlması hakkında karar alınması. ESKİ ŞEKLİ: Esas Mukavelenamenin: MADDE 7 • Şırket sermayesı 17 000.000.000 - (Onyedımılyar) Türk Urası'dır. Bu sermaye her bın 1 000 - Tûrk Lırası kıymetınde 17 000.000 (Onyedimilyon) hısseye ayrılmıştır Şırket eski sermayesını teşkıl eden 8.000 000 000.-TL. (Sekızmılyar) Türk Lırası'nın tamamı odenmış olup, bu defa arttırılan 9.000 000.000 - TL (Dokuzmılyar) Türk Lırası'nın 1.000 000.000.- TL (Bırmıtyar) Türk Lıralık kısmı 3094 sayılı yasa ile değiştirılen V.U.K 'nun mükerrer 298 maddesi uyannca yeniden değerlendirmeye tabı tutulan iktısadı kıymetler üzerınden hesaplanan değer artış fonundan karşılanmış olup, mevcut ortaklara hısseleri nısbetınde bedelsız olarak dağıtılacaktır. Bakıye 8 000.000.000- TL. (Sekızmılyar) Türk Lırası'nın tamamı taahhüt edılmiş nakten ve def'aten ödenmıştır YENİ ŞEKLİ: Esas Mukavelenamenin: MADDE 7 - Şırket sermayesı 72.000.000.000.- TL (Yetmişıkımıryar) Türk Lirası'dır. Bu sermaye her biri 1 000.- TL Türk Lırası kıymetınde 72 000.000 (Yetmışıkimilyon) hisseye ayrılmıştır Şirket eskı sermayesini teşkıl eden 17.000 000 000.-TL. (Onyedımılyar) Türk ürası'nın tamamı ödenmiş olup, bu defa arttırılan 55 000 000 000 - TL (Ellıbeşmılyar) Türk Lırası'nın 5.000 000.000.- TL. (Beşmılyar) Türk Liralık kısmı 3094 sayılı yasa ile değiştirılen V.U.K 'nun mükerrer 298. maddesı uyarınca yeniden değerlendirmeye tabi tutulan iktısadı kıymetler üzerınden hesaplanan değer artış fonundan karşılanmış olup, mevcut ortaklara hısseleri nısbetınde bedelsız olarak dağıtılacaktır Bakıye 50.000 000 000 - TL (Ellımılyar) Türk Lırası'nın tamamı 31 Ağustos 1993'e kadar nakten ve def'aten ödenecektır BIRBAKIMA SERVER TANİLLİ Bir Harita Karşısında... önümde bir harita, hüzünle seyrediyorum. Dokunsalar ağlayacağım. Bir Bosna - Hersek haritası bu... Az buçuk üçgeni andı- rır ya o; üst köşeden tabana doğru yanlar, koyu bir tara- ma içinde, Sırplann denetiminde olan bölgeleri gösteri- yor; tabanda bir bölge Hırvatların denetiminde; Hırvatla Sırp kıskacı arasında, bir parmak ucu kadar toprak par- çası da Bosnalı Müslümana kalmış. Saraybosna, Sırp denetiminde; yine onun denetimindekı yerlerde kimi Müslümanlarkentlervarki,BirleşmişMilletlerce"guven- lik bölgeleri" olarak ilan edilmiş. Son durum bu! Nedir anlattığı size bunun? Bosna - Hersek'te çarpışmaların başlamadığı sırada, yani o ülkenin de bağımsızlığını ilan ettiği ve Birleşmiş Milletler'e üye olduğu sıradaki durumunu getiriniz göz- lerinizin önüne, çok değil bir on sekiz ay öncesini: Halkı- nın %43,7'si Müslümanlardan, %31,4'ü Sırplardan, %17,3'ü Hırvatlardan, geri kalanı da başka öğelerden oluşuyordu ülkenin. Hepşi de Bosna- Hersekli halklardı ve eski Yugoslavya'nın bütününde olduğu gibi, bir "halk- lar mozayiği'ni meydana getiriyordu. Nüfustaki payını göz önünde tutarak birkaç fazla söz söyleme hakkını Müslümana tanımak koşuluyla, Bosna - Hersek'in bağımsız bir devlet olarak yaşaması pekala mümkündü; Yugoslavya'nın yıkıntılarından doğan öteki devletler gi- bi, hakkıydı da. Olmadı... Başta Sırp, onun yanı sıra Hırvat gericiliği; dışarıdan ve içeriden dürtüklenerek, "etnik temizlik" adıyla, nere- deki Müslüman gördü boğazlayarak, yakalayamadığını yurdundan sürüp kaçırtarak, canım ülkenin altından gi- rip üstünden çıkmıştır; ateşe vererek, kana ve acıya bu- layarak, yukarıdaki haritayı çizmiştir. Nedır dayatılan? Zorbalığın yasası! Nerede? Bütün insanlığın gözleri önünde, hem de Avrupa'nın bağrında! Bu drama hepimiz tanık olduk; yirminci yüzyılı yaşa- yanların, unutamayacakları acılardan biri de bu olacak. Daha baştan "dur" denemez miydi zorbalığa? Denemez olur mu? önce Batılının kendisi, ayak sürçüpdurmuştur. Biries- miş Milletler, asıl yapması gerekeni yapmamış, oyalan- mış ve oyalamış, biriki afur - tafur, göstermelik birkaç eylem, göz göre göre yok edilen bir halkın karşısına çı- kıp un - şeker dağıtmıştır. Geçtiğimiz cumartesi ilan edilen "somut özel önlem- ler'de de köklü bir yenilik yoktur: Yok Sırbistan'la Kara- dağ için kararlaştirılmış olan yaptırımlar sıkı sıkıya uy- gulanacakmış da; yok Bosna'daki Hırvat güçlere yar- dımı sürdürmesi halinde, uluslararası yaptırımlaragidi- leceği Hırvatistan'a hatırlatılacakmış da; yok havadan yasak bölge önlemi sürdürülecekmiş de; yok savaş kur- banlarına insansal yardıma devam edilecekmiş de... Hiçbiri köklü önlem değildir bunların! Biryerde "fetihleriyasallaştırma"mn kapısı açılırgibi olmuştur. Nitekim, Bosna'da Sırp güçleri, "bu kadan ye- ter" deyip toprak kazançları için zil çalıp oynamaktadır- lar. VVashington'da belirlenen eylem programının, sal- dırganı ödüllendirmekten başka bir anlam taşımadığını söyleyip uluslararası camiayı suçlayan Bosna - Hersek Başkanı Izzetbegoviç haklıdır. Bir Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin kurulması yolunda da -yazık ki- geç ka- lınmıştır; eğer gerçekleşirse, insanlık düşmanı birkaç canavar cezalandınlabilecek, ama onbinlerce insan öl- düğüyle kalacaktır. 25 Mayıs tarihli Le Monde gazetesinin başyazısı bütün bu olan biteni "iflas" diye damgalıyor haklı olarak ve şöyle bağlıyordu sözlerini: "Bosna Müslümanlarının dramı, Avrupa'nın bağrında, uzun yıllar mimlenmiş ola- rak kalacak kuşkusuz; yayılmacı hevesler besleyen bü- tün topluluklar bileceklerdir ki, zor, sonuç sağlıyor; son olarak, soğuk savaş sonrası uluslararası görünüm, da- ha şimdiden, yerle bir edilmiş olarak çıkmıştır bu işten, çünkü ne Birleşmiş Milletler görevini yapabilmiştir, ne Amerikan liderliği ile Avrupa işbirliği bir şeye yaramış- tır." Bu olan-bitenden, "tşte Batı dediğiniz bu!" deyip orta- lara düşecek bir başka gericilik daha var. Düşününüz üzerinde, bulacaksınız. Neresinden baksanız yürekler acısı ve gelecek için kötü vaatlerle dolu. Bu harita korkutuyorda beni... Seytan Ayetleri 'Ay (lııılıkGazetesi tehditaltuıda' tstanbul Haber Servisi - Ön- ceki gün yayımlamaya başla- dıklan "Şeytan Ayetleri" yaa dizısı nedeniyle toplatılan Ay- dınlık Gazetesi'ne tehdit ve sal- dınlar sürûyor. Gazetenin Ge- nel Yayın Yönetmeni Ferit İlse- *w, gazetenin dağıtımını yapan birçok bayinin silahla tehdit edildiğini, bazı yayınlarca ve tran tarafindan hedef gösteril- dikkrini belirtti. llsever, yaptığı yazıh açıkla- mada, "Devletin laik maskesi- nin aşağıya indiğini" söyleye- rek şöyle dedi: "25 Mayıs günü, yayından bir gün önce Hizbullah'm Gü- neydoğu'da başbayilere dağıttı- ğı bildiri, bir ferman ve bir işa- retti. Bildiride yayınımız 'Müs- lümanlık suçu' olarak nitelen- diriliyor ve gazeteyi satanlar da suç ortağı ilan ediliyordu. Ay- dınlık 'suçlu' olarak hedef gös- terildi. Aynı gün, yayınunızı duyu- ran afişlerin asıbnası İstanbul Valiliği tarafindan yasaklandı. 25 Mayıs gecesı İstanbul Em- niyet Müdürü'nün talimaüyla gazetemizin baskı montajlanna bir süre el kondu, baskımız ge- cikti. 26 Mayıs günü saat 17.00'de Şişli 1. Sulh Ceza Mahkemesi, gazeteyi toplatma karan aldı. Yine 2 Mayıs'ta Fatih başba- yi silahlı olduğu sarulan sankh, sakallı kişilerce sabah 05.00'te tehdit edilerek gazetemizin da- ğıtnnı engellendi. 27 Mayıs'ta Güngören ve Tozkoparan başbayilerini sekiz silahlı kişi bastı. Gazetemizin dağıülmaması için zorbalık ya- parak bayileri ölümle tehdit et- tiler. Milli Gazete bugünkü (dün- kü) yayınında '60 milyon müs- lüman içinde kendi kafasına göre ders vermeye kalkışacak insanlan' gazetemize karşı kampanyaya çağırdı. Bu bir organize saldındır. Hizbullah'm işaretinden sonra devlet, polis ve yargıdaki güçle- riyle karşımıza dikilmiştir." Çağdaş Hukukçular Derne- ği, Aydınlık Gazetesi'nin "Şey- tan Ayetleri" yayını nedeniyle önceki gün toplatılmasını kına- dı. Demek Genel Başkanı Şe- mü Sanhan ve Ankara Şube Başkanı Kazım Genç ortak im- zasıyla yapılan açıklamada Şişli Basın Savcısı'nın gazetenin Ba- kanlar Kurulu karanna uyarak toplatıldığı yolundaki açıkla- ması hatırlatılarak, "Açıklama hukuksal olmaktan uzaktır" denildi. Basın Konseyi kınadı Basın Konseyi Genel Sekre- ter Vekili Fikret İlkiz, Aydınlık gazetesinin toplatılmasınuı ba- sın özgürlüğüne zarar verdiğiııi söyledi. İlkiz yaptığı yazılı açıklama- da, Aydınlık gazetesinin Gü- neydoğu'da dağıtımının engel- lendiğini, bayilerin tehdit edil- diğini söyleyerek, gazetenin merkezi civannda polisin kara- kol kurup araçlarda arama yaptığını ifade etti. ' '. ' ı m' ı «i ,1 r
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear