Catalog

SAYFA CUMHURİYET 9NİSAN1983CUMA OLAYLAR VE GORUŞLER Universite kitaplıklannın sorunlan Kıtaplık, Avrupa ve Amenka'da olduğu gıbı gerçek ve çağdaş konumuna kavuşturulmalıdır Bunun sağlanması, kıtaplığın bılımsel. eğıtsel ve ekınsel araştırmalann yapıldığı bılımsel bır kurum olduğunun bılınmesı ve kabul edılmesı ıle olasıdır O. ÜSTÜN YILDIRIM A.Ü. VeterinerFakültesi melı. unnersıteler her şeylenyle, ınlı- O rtaklık hükumetının kurulması ıle yeşeren demokratık ve çağdaş bır yaşama geçıleceğı umudu ve bu umudun çeşıtlı konulara \e alanlara yansıyacağı beklentısı gun- demdekı yennı hâlâ korumaktadır L'mutlar ve beklentıler sureklı olarak konu^ulmakta, tartışıimaktadır Bu tartjşmalann >oğunlaşüğı konu- lardan bın de vuksekoğretım, >er ıse YOK oldu YÖK, 12 Eylul'den sonra orta>a çıkanlan o gûnden ben de çok tanışılan, yoğun bıçımde eleştınlen, çoğunlukla da yenlen bır kurum YOK'un yok edılmesı. yuksekoğretı- me yenı bır bıçım kazandınlması ko- nusunda sonuç alınamamış olsa da yogun çalışmalar, lartışmalar surü- yor Yükseköğrenım yenıden düzenle- nırken ozen gosteplmesı gereken pek çok nokta vardır ÖnceLkle, YÖK on- cesı ve sonrası durumlar ıyıce ırdelen- gosterdığıınız Avrupa da da boyledır, onun otesındekı Amenka'da da Ne acıdır kı bızde boyle değıldır Bızım bı- lımse! \e eğıtsel etkınhklenmızde kı- taplığın hıçbır onerııı ve değen > oktur Uvgulamalar ve yasal duzenlemeier bunun açık orneğıdır Kaldı kı bız "bılmış \e "bılgın" kışılenz, '•kıtap- lık"a gereksınım duymayız (') ufaklı tum bınmlen ve bırevlen ıle du- şünulmehdır Oğrenası, oğretıcısı \e memuru ıle eğıtım-ogreüm etkınlığı- nın doğrudan >a da dolavlı olarak ıçınde kalan herkes gozonune alınma- lı, kendısıne vekıl ve başbakan seçebı- len ınsanlara, bınm yonetıcısmı seçme hakkı da tanınmalıdır Çağdaş ve de- mokratık duşunce bunu zorunlu kıl- maktadır Yuksekoğretım kurumlanru oluştu- ran bıreylenn yamsıra bınmler de çok ıyı değerlendınlmelı, ışlevlenne, etkın- lıklenne, ozellık ve onemlenne gore yenıden smıflandınlmalı ve yonetsel bıçımlerum yenıden duzenlenmebdır Kuşkusuz bu düzenleme sırasında kı- tapbğın (kütuphanenın) ayn bır bı- çımde ele abnması ve değerlendınlme- sı gerekmektedır Çunku, "kıtapbk" yükseköğrenımın yadanamayacak bır parçasıdır, yureğıdır Bu, her konuş- mamızda örnek gösterdığımız, her araştırmamızın dıpnotunda kaynak fIgüüere sunuiur Yme de, yenı yasa hazırlıklan aşa- masında kıtapbğı ılgılendıren asal konulara kısaca değınmeyı. yetkıble- nn ılgısıne ve bılgısıne sunmayı bır zorunluluk olarak kabul edıyor. ya- rarlı olacağını duşunuyorum Eğıtım veoğretıme. bılımsel veekın- sel araşurmaya doğrudan katkısı olan kıtapbklar, oğrencı ışlen, yaa ışlen, akçab ışler gıbı yaz-çızcı (burokraük) ışlenn vapıldığı bınmlerle bırtutulmuş ve YÖK Yasası ıle "mudürlük"ten ın- dınlerek ' şeflık" yapılmışür Yenı duzenlemede oncelıİcle bu yanbş orta- dan kaldınlmalı. kıtapbk, Avrupa ve Amenka'da olduğu gıbı gerçek ve çağ- daş konumuna kavuşturulmabdır Bunun sağlanması, kıtapbğın bılımsel, eğıtsel ve elunsel araşürmalann yapıl- dığı bıbmsel bır kurum olduğunun bı- lınmesı ve kabul edılmesı ıle olasıdır Çunku vükseköğrenımın amacı ne ıse kıtapbğın amacı da odur Bu nedenle kjtapbk, olağan ışlenn yapıldığı bırge- n hızmet bınmı değıldır Ö>le olma- ması ve oyle de duşunülmemesı gere- kır Çağdaşbk budur Çağdaş duşüncenın gereğı, kıtapbk, ünıversıtederektore.fakültede dekana doğrudan bağb olmabdır Kitaplığın nitetiği: Çağdaşbk örneğı- mız Batı'da ış, uzmaruna venbyor Yanı konusunda eğıtım gormüş ve kendmı yetıştırmış kışıye Batılılar, yaptıklan ışten ıstedıklen venmı böyle alıyorlar Önun ıçın de gebşıyorlar, ge- nışhyorlar ve bıze örnek oluyorlar Kıtapbk etkınbğı de bır uzmanlık ko- nusu Eğıüm-oğretım ışı Boyle oldu- ğu ıçın kıtapbklannda uzman "kıtap- bkçı" (kütuphanecı) çabştınyorlar Ustebk daha da ılen gıderek, konu uz- manlanna gorev venyorlar Örneğın doktor ya da kımya muhendıslennı. b- sansustü duzeyde kjtaphkçılık eğıtımı vererek, kıtaphklarda çalışünyorlar Bır başka anlatımla. kıtaphklarda meslekten olmayan kışüen ancak böy- le çalışünyorlar Bız şımdıbk buna çok, hem de çok uzağız Ama hıç de- ğılse yakınımızda olanı yapahm ve ünıversıte kıtapbklannda kıtaphkçıla- nn çahşünlmasını yasal bır gûvenceye dayandıralım Bu, hem kıtapbkçılarin hem de -ve onlardan daha çok- kıtap- bklann gûvenceye abnması, nıtebkh bır konuma kavuşturulması ıçın zo- runludur Böylece kıtapbklar cş, dost ve surgun bannağı, dolayısıyla da kı- tap korunağı olmaktan kurtanlmış olur Eğer "kıtapbk" olgusuna ınanı- yorsak Özlük haklan Aynca kıtaplıkçının ünıversıte kı- tapbğında çahşmasını ıstıyorsak özen- dına onlemler düşunmek zorundayız Bu onlemlenn başında da ozlük hak- lannın ıyıleştınlmesı gelmebdır Ve bu, yasada da yer almahdır YÖK oncesı ve sonrası yasalarda kıtaplıkçının kı- taplıklarda "uzman" kodrosuyla "ça- bşunlabıleceğı" öngorülmektedır Ancak bu, yönetıanm keyfıne bırakıl- mıştır İsterse çahştınr, ısterse çalıştır- maz Ünıversıte kıtaphklanna kıtapbkçı- nın yerleştınlmesı, yonetıanın keyfı (') olmaktan çıkanlmalı. öbür akademık jalışanlar gıbı yasal bır gûvenceye ka- vuşturulmah, "zorunlu" bır duruma geünlmebdır Bugünkü uygulamada pek çok ünıversıte ve fakültede kıtap- lıkçılar "uzman" kadrosunda çalış- maktadır Yapılması gereken, bu uygulamayı yasal guvence ıçıne alarak 'zorunlu" bır duruma getırmektır Not Mdıh Cevdet Anday -tçerdeküer adlı Dyununun galası ıçın Budapeşte de buhınduğundan bu haftakı yazısını )ayımlavamıyoruz ARADABIR OKTAY EKİNCİ Mimarlar Odası İstanbul Şubesi Başkanı Sinan'ı Anarken Kaygılar ve Görevler... Bugun Koca Sınan ın 405 olum yıldönumu Unlu mımarımızj bır kez daha gururla anarken, O'nun 'dunya durdukça' uygarlığa yol gosterecek olan üstun sanat gucu ve yapıtlarıyla yıne bır kez daha ovunuyor, goğsumuzu kabartıyoruz Ne var kı bu yıl, Sınan'ın bü- yukluğunden soz ederken yureğımızde bır bumkluk var, bakışlarımız kaygı dolu Balkanlar ı kan golune çevıren etnık çatışmalar ara- larında Sınan ın da yapıtları bulunan, eşsız kultur deger- lenmızı yok edıyor ınsan uygarlığına yuzlerce yılda armağan edılen kazanımlar tek tek yıtırılıyor koca bır tarıhın gorkemlı tanıkları ortadan kaldı rılıyor Uluslararası kultur kurumları bu akılalmaz yok oluşa sadece seyırcı kalırlarken Turkıye'dekı kımı çevrelerın de Anadolu'dakı evrensel mırasın "tarıhe gomulmesı" yonunde çabalarını hızlandırdıkları gözlenıyor Ulkeyı koklerınden koparacak, geçmışın guçlu kulturel bırıkı- mının geleceğe aktarılmasını engelleyecek yenı yasa taslakları hazırlanıyor, dahası bu taslaklar komısyon- lardan bıle "hızla' geçırılerek TBMM Başkanlığı'nada sunulabılıyor Yanı krsaca Sinan'ı bır kez daha "övgûlerle' andığı- mız şu gunlerde, kultur varlıklarımızın dışarıdakı ornek- len acımasızca bombalanırken, "ıçerıdekı' örneklerı de yağma ve talan ekonomısının onunde 'kaldırılması ge- reken' engeller olarak goruluyor, haklarında olum fer- manları yazılıyor TBMM Bayındırlık Imar, Ulaştırma ve Turızm Komıs- yonu nda 3 Şubat 1993 gunu kabul edılerek Meclıs Baş- kanlığı na sunulan bır yasa taslağı, ulkemızdekı kultur ve doğa varlıklarından ancak, kamu mulkıyetınde olan- ların' korunabıleceğını, gerısının ıse ımara açılması gerektığını ongoruyor Çorum Mılletvekılı Ateş Amıklı- oğlu'nun onensıyle 2863sayılı Kultur veTabıatVarlıkla- rını Koruma Yasası'nın kamulaştırmalarla ılgılı 15/a maddesını değıştırmeyı amaçlayan taslak ozel mulkı- yettekı kultur mırasının ' uc yıl ıçerısınde' kamu mulkı- yetıne gecmemesı durumunda, artık 'korunması" ge- rektığını savunuyor ve hukme bağlıyor Taslağa gore yıne ozel mulkıyettekı koruma alanları- nın da SİT olarak tescıl ve ılan edılebılmesı ıçın, aynı sure ıçerısınde kamulaştırılmaları gerekıyor Bunun ya- pılamaması durumunda ıse SİT alanlarının da ımara ve yapılaşmaya açılması sahıplerının 'yasal haklan' halı- ne getırılıyor Boylece Turkıye nın evrensel zengınlıklerının salt devletın ayırabıleceğı paraoranında korunabılmesı, ge- rısının ıse 'mulkıyet haklarının mağdur edılmemesı" adına yıkıma ve yağmaya açılması, Turkıye Cumhurı- yetı nın yasalanna sokulmak ıstenıyor Bu gırışım tartışılırken asıl uzerınde durulması gere- ken tehlıke, her turlu değerın artık salt parayla ölçulme- ye başlandığı bır surecte bu yozlaşmanın acımasız gırdabına ulkemızın kımlığmın ve ulusal onurumuzun da sokulmaya çalışılmasıdır Kışısel çıkarları kamu yararından ustun tutan anlayış oylesıne bır cesarete ulaşmışür kı "tapulu sahıpler' bır yana, toplum bıle ıstese kesınlıkle yok edılemeyecek olan ulusal zengınlıklerımız, "serbest yağma ekonomı- sının" esenlığı ıçın 'harcanabılecek" bır kaynak olarak gorulebılıyor Denebılır kı Turkıye, yuzlerce ve bınlerce yıllık mırası- nı üç beş yıl ıçerısınde tumüyle spekulasyona teslım edebılecek, tarıhsel bıryıkım ve yokoluş surecının' teh- dıdı' altında bulunuyor Ulke ekonomısıne egemen olan arsa ve arazı yağma- sı, kentleşmenın "sosyal guvencesı" sayılmaya başla- nan yap-sat'adayalı ımarduzenı, Anadolu topraklarının yeryuzundekı ayrıcalıklı kultur kımlığını ve eşsız doğal zengınlıklerını dahada "hızla ' yutmaya hazırlanıyor Koca Sınan ı olum yıldonumlerınde anarken, elbette kı salt O'nun buyukluğuyle ovunmek ve yeryuzunu beze- yen yapıtlarından hayranlıkla soz etmek, artık yeterlı değıldır Tum ulusal guçlerı ve TBMM'nın saygın üyele- rını, Sınan ın 406 olum yıldonumunde, "ulkeye sahıp çıkma' sorumluluğu beklıyor Meclıse sunulan karanlık amaçlı yasa taslağının, polı- tık yelpazedekı tum kesımler tarafından "ıttıfakla' red- dedılmesı kultur ve doğa değerlerımızın kurnazca plan- lanmış yıkım tuzaklanndan kurtarılması Sınan'a duyu- lan ulusal saygının tek geçerlı gostergesı olacaktır P.E.N. YAZARLAR DERNEĞİ'NDEN Demeğımızın Genel Kurulu 17 Nısan 1993 günü saat 11 00'de Tûrtocağı Cad No 1 adresndekı Gazeteciler Cemıyetı, Burhan Fe- lek Konferans Satonu'nda toplanacaktır Bu toplantıda çoğunluk sağlanamadığı takdırde ikıncı toplantı 24 Nısan 1993 Cumartesı gûnü aynı saatte, aynı yerde yapılacak- tır GÜNDEM 1 Yoklama ve açılış 2 Başkanlık Divanı'nın oluşması 3. Başkanın açış konuşması 4 Çalışma ve hesap raporlarının okunup görüşülmesı ve yöne- tım kurulunun aklanması 5 Tahmıni bütçenın okunup görüşülmesı ve oya sunulması 6 Tüzûk değışıklığı 7 Dılekler a Yönetım, denetleme, onur kurulu üyelerının seçımı 9 Kapanış TARHŞMA Çernobil tartışmasına bir katkı... E Mmanya da japılanölçumve hesaplamalara gore Çernobil sonucu, 50 yıl suresmce beklenen toplamradjasyondozu doğal radyasyonun ınsanı 1 >ılda ışınlamakta olan mıktanndan çok daha azdır 1 Kazadan sonrakı ılk yıldaÇemobıl'ın kalkısı. doğal radyasyon dozunun % 10-20 kadandır Ancak çok duşuk olmasına rağmen doğal radyasyon dozunun belırgın olarak (Almanya dakı ılk >ıldakı%IO-2O'"lıkartii) aşılacağının beklendığı bır durumda önlem alarak halkın alacağı ek radvasyon dozunu azaltmak bugun bılımın gosterdığı yoldur \ e F Almanya da da bu yol ızlenmıştır Türkıye'de Çernobil sonrası, nelenn vapılıp vapılmadığını bılımsel >ol ve yontemlerle tam olarak değerlendırebılmek ancak bıraraştırma konusu olabılır Bu konudakı bılgılenmız önce Almanva da olçulen Turkıye kaynaklı fındık veçay orneklenndekı radyoaktıvıte değerlenne basındakı haberlere, sonra da Çernobil kazası sonrası Turkıye'ye yılda bırkaç kez geldığımızde Atom Enerjısı Kurumu nda (Ankara ve K Çekmece'de) ve Hacettepe Ûnıversıtesı'nde gorevlı, değerlı eskı meslektaşlanmızla olan goruşmelere ve av nca getırdığımız radyasyon aletlenyleyaptığımız. özellıkle Ankara \ e İzmıryorelennde satın aldığımız, çaylardakı olçumleredayanmaktadır Bu bılgıleregöreşunlar soylenebılır Hernekadar Turkıye genebnde genış kapsamlı ve Avrupa'dakı gıbı gunü gunüne çok çeşıtlı besınlerde, havada. toprakta, sularda sıstematık radyoaktıvıte ve radyasvon olçumlen (çok savıda öiçualeü ve personel gerektırdıgınden) >apılamamış ıse de Karadenız Bolgesı gıbı yerlerde, sanıldığının çok ustunde olçüm v e değerlendırmeler japılmıştır Ancak bu olçum ve değerlendırmelere rağmen yuİcsek radyoaktıvıteb çay ve fındığın pıvasaya sürülduğu ve hatta > urtdışına ulaştığı sonradan yapılan olçumlerle saptanmıştır Çokaşın derecede rad>oaktıvıtelı çaylann depolandığı bazılannın da harmanlandığı bılmmektedır Rızeçay bahçelen ve fabnkalannda çalışanveçokyuksek radyoaktıvıtelı çavlarla vakından temas habnde olduğunu duşunduğumuz ışçıler ıçın v ucut dışından ışınlanmayıonle>ecek hıç değılseçaj çuvallannı sırtta taşımamak. uzenndeoturup dınlenmemek ve çalışma suresını kısıtlamak gıbı onlemler abnmış mıdır bılemıyoruz 9 Her ne kadar vucut ıçındekı radvoaktıvıtenın ozamanlar yapılan olçumlerle pek yuksek olmadığı behrtıbmş ıse dc dıştan ışınlanan on bınlerce ışçırun ajdığı doz nc duzeydedir 9 Kıtle ışınlamalannda. doz artukça geç hasar olasılığı da arltığından, bu pbı onlemler abnması gereklı olmaktadır Turkıye de Çernobil radyoaktıvıtesının halkı ne olçude etkılevıp etkılemedığını bebrleyebılmek ıçın herşejden once vöresel \e bolgesel, kapsamlı bılımsel araşürmalara gereksınme vardır kanısındayız Yurdayayılmış unıversıtelennve ılgılı araştırmakurumlannın ' >apabıleceklen bılımsel araştırmalar mozayık gıbı bırbırlennı tamamladıktan sonra, nelenn yapılıp >apılnıadığı ve halk kıtlelennın ne olçude ışınlandıklan ortaya çıkabılecekür kanısındavız Yukanda bebrttığımız bıUnlere o lçum ve gozlemlenmıze dayanarak Çernobil radyoaktıvıtesinın Turkıve de sağlığa etkısının "radvasvonlu çay daha lezzetb oluyor" gjbı resmı ağızlardan çıkan sözlerle hafifeabnarak haikın yanbş yola ıtıldığını, bılımın gösıerdığıcıddı onlemlenn pek ajuunamış olduğunu çıkabıbnz Yüksel Atakan FıakY Muh Dr var... Hesaplı kullanabiliyor musunuz? PENCERE 21 yuzyıl kapımızda Degışen dunyanın artan gereksınımlerı, bızı daha çok enerjı uretmeye daha çok enerjı tuketmeye zorluyor Sınırlı enerjı kaynaklarımız hızla tukenıyor Bugun, kaynaklanmızı bılınçlı, hesaplı ve guvenlı kullanma konusundakı çabalar her zamankınden fazla onem taşıyor Yaşadıgımız dunyayı kaynaklarını tuketmeden ve dogal çevresını yok etmeden yarına taşımamızın tek yolu, enerjıyı kontrollu kullanmak EKA yıllardır, yenı çagın enerjı ve otomasyon gereksınımlerını Turk muhendıshgı ve Turk teknolojısıyle karşılamak, guvenlı, çevre bılınçlı enerjı kontrol sıstemlerı yaratmak konusunda onculuk yapıyor EKA ıçın 21 yuzyıl çoktan başladı EKA. kurutduiu 1976 ytbndan buyna 21 yuzyıl TurMynı K—mosb Gûç Kaymktanndan buyuk sanayi kuruhjfltn /çtn komptt Kontrol Sbfmlmmkad* ELHCTflOMK KONTOOL ALETlfRl SAN. VE TtC A.Ş No 19 80670İST Tta.281SlaWıll M s : 276 13 42 Jsbm Ortaçağ^m Aşmadan-. Azerbaycan Yazarlar Bırlığı Başkanı Anar Rızayev, Batı'nın Turk gucunden korktuğunu soylemış Anayev, arkadaşımız Ahu Antmen'e demış kı "-Turkıye'dekı polıtıkacılara bır sorumluluk duşuyor '21 'ıncı yuzyıl, Turklerın olacak' gıbı sozler Batı'yı urku- tuyor Batı, yenı bır Turk gucunden korkuyor Bu Turk gucunun en zayıfnoktası neresı? Azerbaycan Bu korku- nun çanağı Azerbaycan'ın başında patlıyor " (Cumhun- yet,841993) Pekı, ne yapmalı" 7 Batı'yı urkutecek şeyler yapmaktan çekınmelı, öyle uluorta konuşmaktan vazgeçmelı • Eskıden Avrupa'da analar, yaramazlık eden çocukla- rını nasıl korkuturlarmış -Uslu dur> Yoksa senı Turklere venrım Nereden çıkmış bu laf Osmanlı, Avrupa'nın fethedi- len topraklarında koy koy dolaşıp Hırıstıyan çocuklarını devşırırmış Bır sabah koy halkı gozlerını açınca ne gö- rebılır? Dıyelım kı tepeden örnağa sılahlı adamlar köy meydanında toplanmışlar, ev ev dolaşıp çocuk toplaya- caklar, eğıtıldıkten sonra Yenıçerı ocağına yollanacak kuçüklerdır bunlar Avrupalı'nın kafası bu tür oykulerledoluyken bırde bı- zımkıler Turan turkulerı söylemeye başladılar mı, Batılı urkuyor, kabak Azerbaycan'ın başına mı patlıyor? • Kendı kendımızı aldatmayalım, Baülının Türkten murkten korktuğu yok Neyın ne olduğunu çok ıyı bılıyor Batılı, başta Amerı- kanı, Fransızı, Ermenı'yı tutup desteklıyor ama bunu yalnız Hazretı Isa aşkına, Turk urküsuyle, koktendıncı Musluman korkusuyla yaptığını sanmak, saflıktan öte bır şey olur Oünya harıtasına bır goz atın bakalım, bır mılyarlık Islam coğrafyasında, Arabı, Turku, Afganlısı, Pakıstanlısıyla bırlıkte sanayı devrımını gerçekleştırmış hangı ulke var'' Garıp Afganlı, bırbırını oldurmek tçın Batı dan sılah almak zorunda değıl mû Muslumanın Muslumanı kırmak uğruna Batı'ya su gıbı para akıtbğını Iran ıle Irak ın savaşında yaşamadık mû Gelın de bu du- rumda Azız Nesın'e hak vermeyın, bız aklımızı peynır ekmekle yemış, ustune bır bardak da su ıçmışız Ortadoğu da Muslumanların ustunde beş vakıt namaz kıldığı toprakların altında petrol var, ama bu petrolu Is- lam, Batı ya satmak zorundadır Şımdı buna bır de Orta Asya petrolu de eklendı, Avrupa ya akıtmak ıçın boru hattını Kafkasya dan geçırıp Anadolu'ya doşemek gere- kıyor, ancak Azerbaycan'da Ermenıler saldırı ustüne saldırı düzenleyıp dunyanın gözlerı onunde yapacakla- rını yapıyorlar, Kafkasya, dunyanın en stratejık bolgele- rınden bın, Batı, çok ıyı bılıyor bunu, ne Turkten korku- yor, ne Muslümandan, çunkü sılahları yapan Batıdır • Müslüman her yerde dayak yıyor Balkanlar'da dayak yıyor Ortadoğu da dayak yıyor Kafkasya'da dayak yıyor Pağırıp çağmyor, ağlıyor, dövunüyor, ımdat ıstyor, elınden bır şey gelmıyor Batılı, olan bıtenı seyredıyor, Müslümanlann ya da Turklerın kırılmasına ılgısız kalıyor, bızı bıraz oyalıyor, üstelıkyargısınıdadeğıştırmıyor -Bunlarbarbar' i , Batılı ne yaptığını çok ıyı bılıyor bızden korktuğu yok, dunyayı yonetıyor Washıngton destur vermeden Kaf- kasya da kımın haddıne savaşmak 7 Envan'ın kımden destek aldığı bellı değıl mı'? Islam ortaçağını aşmadan bu acıklı durumu değıştır- mek kolay olmayacak * * «*•• GEŞTALT (BIREYSEL + GRUP) BİUNÇUÜK AUŞTIRMALARI* RUYA ÇAUŞMALARI' Tclefon Edmiz 293 10 40 - 266 89 31 Bılgı Edınmck Içın Ncvaat Erkmcn ı Arayıne Ya da • SÖZ YAYIN ın Aşağıdakı 2 Kıtabındaki Açıklamaları Okuyunuz "Geştalt Terapisi - İÇİMİZDEKİ ÇOCUK" • "İÇİNİZDEKİ İNCE SİZ" Nevzat Erkmcn New York Unıversıtesı MA PhDÇalışmaları KURDAKUL 50. Şiir Yıh BİR YÜREKTEN, BİR YAŞAMDAN Toplu Şiirler 256 sayfa / 50 000 üra butun kıtapçılarda NuruosnanveCad } Kaıdeskr Han 3 / 3 Cağaioğlu İstanbul lel 5271741 *Ua. 526 97 42 Ödemeli götxJeremiyoruz, lûtfen edcri kadar posta pulu gönderintz ÇAYIRALAN KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN E s u N o 1988/474 Kam No 1991/206 Davacı Çayıralan ılçesı Çokradan kasabuından Dunn öztürlt ta- rafından Fahralı kflyünden Sevket Murat alcyfaıne açüan davanın ya- pılan yargılaması sonucu, Dava konusu Çayıralan ılçesı Fahralı koyO önderesı mevkıuulekj 221 ve 22 parsel sayûı ta^ıamazlann kadastro tetpıtuun ıptab ıle da- vacı Duran öztürk adına tapuya tescılıne kanr verılınış olup, tum araştırmalararağmenaçık ıkainet adrea tespıt edüeroeyen davalı Şevket Murat'ın açık adresı tespıt edılemedığınden mahkememuce vtnlen 1110 1991 tarıhlı gerekçeb karar teblığı edılememış olmakJa mahke- memızct venien karann davalı Şevket Murat'a 7201 sayıb Tebhgat K>- nunu'nun 28 ve müteakıp maddelenne görc ılanen teblı| olunur Basın 47073