22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 2SŞUBAT1993 PERŞEMBE HABERLER 2 tutuklama • İstanbul Haber Senisi - PKK üyesi olduklan ve örgüteyardım ettikleri iddiasıyla gözaltına alanan I2kişiden lO'ututuklanmak istemi iieçıkartıldıklan DGM nöbetçi hakimliğince serbesl bırakıldı. Mahkemc Mezopotamya Kühür Merkezi (MKM) sorumlusu Mehmet Salih Dündar ve Adnan Alp tutuklanmasına karar verdi. İstanbul Emniyet Mü jürlüğü Tcrörlc Mücadele Şubesi'nde yapılan soruşturmanın tamamlanmasından sonra 12 kişiyi İstanbul DGM'sine sevk etîi. DGM Savcısı sanıklan "örgüt üyesi olmak ve örgüte yardımcı olmak " suçlanndan tutuklama istemi ilc nöbetçi hakime sevk etti. Nöbetçi hakim, 2 kişiyi tutuklarkcn aralannda HEP Fatih İlçe Başkanı Turgut Basuniu'nunda bulunduğu 10 kişiyi scrbcst bıraktı. Silopi, Antalya PKK davaları • DİYARBAKIR/İZMİR (Cumhuriyet)- PKK örgütü adına siyası faaliycllerde bulunduklan gerekçcsiylye Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi'n yargılanan ve 12 sı hakkında idam cesası istenen 35 sanıklı PKK Silopi grubudavasında 13 kişı tahliye edildi. Mahkeme haklannda idam cczası istenen 2 sanığında aralannda bulunduğu 13 kişinin tahliyesıne karar verdi. Mahkeme aynca aralarında Silopi Belediyc Başkanı LeventTaygun'un da bulunduğu 22 kişinin tutukluluk halinin devamına da karar verdi. Antalya PKK iavasındada 19"ututuklu, 23 sanığın yargılanmasına dün başlandı. DGM savcısı bin bayan 7 sanık için idam cezası verilmesini isterken, 16 sanık içindcSile 15yil arasında değişen hapis cezalan istcdi. Sanıklann kendilerinc iddianamc verilmediğini söylemeleri üzerine duruşma ertelendi. Boşanmayı kolaylaştıran teklif •ANKARA(AA>-TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Cetnal Şahin. "Boşanmayı kolaylaştıran yasa teklrfmin reddedilmesi" yönünde kampanya başlatan ANAP İstanbul Milletvekili İmretı Aykut'u basının önünde tartışmayaçağırdı. Cemal Şahin. yaptığı yaalı açıkiamada, bugün bu konuda bir basın toplantısı düzenleyeceğıni bildırdı. ANAP'lı Aykut'u, birlikte basın loplantısı düzenlemeye daveteden Şahın, "'Medeni cesaret sahibi ve eleştirilcrinde samimi ise lütfen gelsin. basın mensuplan önünde tartışalım" dedi. ANAP'tan Ermenistan tepkisi • ANKARA (ANK A)- ANAPGenelBaşkan Yardımcısı Ekrem Pakdemirii, Ermanistan'ın karabağ bölgesinde etnik temizliğe başlandığını belinerek "'Dürüst davranmayan Ermenistan'a yardım etmeyi düşünmek kaüllcre yardım etmek demektir"dedi. Pakdemirii, düzcnlcdiği basın toplantısında Azerbaycan ile Ermenistan arasmdaki sorunhrla ilglii son gelişmelere değindi. A BD tarafından haarlanan raporda Ermenistan'ın karabağ bölgesindeetnik temizliğe başlandığının belirtildiğinı söyleyen Pakdemirii şöyîe konuştu:"Sırplann Bosna-Hersek"dcki tavırlan ile Ermenislan'ın Karabağ'daki tavırlan arasında hiçbir fark yşoktur. Hükümetin Bosna, Hersek ve Karabağ konusundaki duyarsızlığını anlamak mümkün değildir." 'Seçrnıbartf yüzde 5 oteun' • ANKARA (ANKA)- MHP.anayasadeğişikliği için seçim sisteminde il barajının kaldınlması. ülke genclindcki barajın isc yüzde 5'e indirilmesi koşulunu ileri sürdü. MHPGenel Başkan Yardımcısı Servet Turgut, lıderierzirvesineAlpaslan Türkeş adına katılan Faruk Demirtola ile birlikte parlamentoda düzenlediği basın toplanusında. anayasa değışikliğinde olduğu gibi Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu Karabağ, Bosna-Hersek, Kıbns bölücülük, enflasyon ve işsizlik gibi sorunlarla ilgili olarak da siyasi partilerin birlikte hareket etmesi gerektiğini söyledi. Kurum mensuplannın yabancı dil için yurtdışına gönderilmesi tartışmalan başlattı Savıstav'daiehuzursıızhıkTUNCAY ÖZKAN • Daha önce kurum mensuplannı yabancı dil öğrenimi için yurt dışına gönderme konsundaki uygulamalan tartışmalara neden olan Sayıştay Başkanı Vecdi Gönül, bu konuda yeni bir yönetmelik hazııiattı. Huzursuzluk, 2. Daire'nin yönetmeliğe karşı çıkmasıyla başladı. ANKARA - Sayıştay'da, Başkan Vec- di GönüTün uygulamalan kurum ıçindc tartışmalara yol açarken, "skandal" bo- yutunda yeni bir soruna neden oldu. Sayıştay 2. Dairesi Başkan Gönül'ün hazırladıgı bir yönetmeliği "subjektif ve kurum içinde huzursuzluğa yol açar" gereçkesiylc geri çevirdi. Sayıştay'da Başkan ile 2. Daireyi kar- şı karşıya getiren olay yine kurum men- suplannın yurt dışına gönderilmesi tar- üşmasından kaynaklandı. Daha önce kurum mensuplannı yabancı dil öğreni- mi için yurt dışına gönderme konsunda- ki uygulamalan tarüşmalara neden olan Sayıştay Başkanı Vecdi Gönül, bu konuda yeni bir yönetmelik hazırlattı. Bu yönetmelik Sayıştay 2. Dairesi tara- fından gcri çevrildi. Yönelmeliği sub- jektif kriterlere dayandığı ve kurum içinde huzursuzluğa yolaçacağı gerek- çesiylegeriçeviren 2. Daire'nin karanna karşın, Gönül'ün yönetmeliği çıkarabil- mek amacıyla Sayıştay Daireler Ku- rulu'nu topİantıya çağırdığı ve yönet- meliğin çıkanlmasını istediği öğrenildi. Yurtdışına gidişler konusunda yaşa- nan sıkınlılara bir yenisi daha eklencn Sayıştay'daki gclişmclcr. dcvlclın mali denetimıni yapan bu kurumdaki rahat- sızlıklan da tırmandırdı. Sayıştay 2. dai- resi, Başkan Vecdi Gönül'ün yurl dışına göndermelerle ilgili yönetmelik taslağı- nı 2.6412/384 nolu karanyla reddelli. Rct gcrckçcsinde, söz konusu yönctmc- liğin kurum içinde huzursuzluğa yol açacağı ve subjektif kritcrlcri ön plana çıkardığı uyansmda bulundu. Sayıştay 2. Dairesi'nin Vecdi Gönü!'- ün yeni yönetmeliğine ılişTcin karşı gö- rüşleri bir yazıyla Gönül'e de ilctildi. Yaada yeni yöneimeliğin eskisinin ak- sine yurt dışına göndermclerde subjektif ve geçerli hukuki mcvzuata aykın un- surlan ön plana çıkardığı, kıdem gibi, yeterlilik gibi unsurları gözardi cttiği vurgulandı. Sayıştay içinde yeni tartı- şmalara ve kurumun güvenilirliğinc göl- gc düşürülmesinc yolaçtığı ileri sürülen düzenlemc çalışmalannın 2. Dairecc reddi karşısında Başkan Vecdi Gönül'- ün düzcnlemede ısrar cttiği ve Sayıştay Daireler Kurulu'nu bugün bir toplanlı- ya çağırdığı öğrenildi. Gönül'ün Daire- ler Kurulu'ndan hazırladıgı yönelmeliği kabul elmesini istediği ve bu konuda baskı yaptığı öğrenildi. Sayıştay içinde Başkan Vecdi Gönül'- ün çabalannın yurt dışına göndermede uygulanan, ancak daha önce birkaç kez ihlal de edilen yönetmeliği ortadan kal- dırarak, istediği kişileri yurtdışına eğiti- me gönderme olanağına kavuşmak ol- duğu ifade ediliyor. Gönül'ün kurum- daki clcman yctcrsizliğine karşın, kcndi- sinin döneminde işe alınan ve henüz ata- maları tasdik edilmeyen 96 denclçi yardımcısı adayıyla 64 denelçi yardım- cısını. yabancı dil kursuna çağırması da kurum içinde dikkat çekici bulunuyor. Bunlann yanm günlerini yabancı dil öğ- renmeye ayırmalannın, Sayıştay'ın de- netim fonksiyonunu olumsuz etkileyc- ceği kaydediliyor. Danıştay, şairin vatandaşlığa alınmasını reddeden İdare Mahkemesi karannı onayladı NazjmHikmet 'korkusuna'devam PERŞEMBE • Danıştay 10. Dairesi, ünlü şairin vatandaşlığa almması için kardeşi Samiye Yaltınm'ın açtığı davayı reddeden Ankara 2.İdare Mahkemesi karannı 'onayladı'. Yaltınm, "Nazım Hikmet'in yurttaşlık hakkı ile ilgili hiçbir yasaklama Nazım Hikmet'in Türk şairi olduğu gerçeğini değiştiremez" dedi. Kültür Servisi- Ölümünün 30.yılında Nanm Hikmet hala Türk yurttaşlığına geri alınmıyor. 42 yıllık "adil haksızlık' düzclıilmiyor. Danıştay lO.Dairesi. şair Nazım Hikmet'in Türk vatandaşhğına alınması için kardeşi Samiye Yaltırım'ın açlığı davayı reddeden Ankara 2.İdarc Mahkemesi karannı 'onayladı'. Nazım Hikmel Kültür ve Sanat Vakfı Başkanı ve Nazım'ın kızkardeşi Samiye Yaltırım kararla ilgili olarak, "Nazım Hikmet'in yurttaşlık hakkı ile ilgili hiç- bir yasaklama Nazım Hikmet'in Türk şairi olduğu gerçeğini değıştıremez"- dedi. Yaltınm, avukatlannın gerekli hu- kuki yollara başvuracaklannı, bu yön- dckı girişimlcrini sürdürcccklcrini belir- terek. ulusal ve uluslararası hukukun lanıdıği.lüm haklan sonuna kadar kul- lanacakiannı, onun Türk yurttaşlığı- ndaıVyök&ın bırafolmasnın' Türkiye'- ain ayıbı' olduğunu vurguladı. Yaltı- rım, bu,ayıbın ortadan kaldınlması için demokratik duyarlığa sahıp tüm bilinçli yurttaşlann, toplumsal kurumlann ve demokratik örgütlerin, parlamcntonun ve hükümetin üzerine düşeni yapması gerektiğini ifade etti. Samiye Yaltınm'ın avukatlanndan Halit Çeienk de, Nazım Hikmet'in 'kanıttan yoksun, önyargılı ve kendi içinde çelişkili' Bakanlar Kurulu ka- Nazım Hikmet korkusu onca yıln ardından süriiyor. ranyla yurttaşlıktan cıkanldığını yinele- yerck. bu konuda açılan davanın 'çağımızın hukuk ve demokrasi an- layışına ters düşen adaletsiz bir kararla' reddedildiğini söyledi. Avukal Halit Çelcnk, bu durum karşısında uluslara- rası hukuk ılkclerinin tanıdığı tüm hak- lan kullanarak. konuyu "Avrupa İnsan Haklan Komisyonu' na götürmc çalı- şmalanna başladıklan'nı açıkladı. Avukallardan Metin Şekercioğlu da, Danıştay'ın verdiğı karann bir ölçü olmadığına değinerek, karar düzellme yoluyla bu hakkı arayacaklannı ve uluslararası yollar konusunda gerekcni yapacaklarınıbclirtli.Şekcrcioğlu."An- cak hükümelimizin bir yandan büyük bir küllür açılımına gjrmesı ile bu ka- rann tcrs çıkması arasındaki çclişkiyi yeni bir hükümel karanyia kaldı- rmasını bckleriz. Unutulmamalıdır ki, Nazım Hikmet'e sahip çıkmak, Türk ulusunun dünya çapındaki onuruna katkıda bulunmaktır" görüşünü dile ge- tirdi. Samiye Yaltınm ve avukaıları Ha- lit Çeknk, Atilla Coşkun, Bilgin İnanc, Metin Şekercioğlu, ünlü şairin ölümü- nün 25.yıldönümündc, Bakanlar Kuru- lu'nun 'Nazım Hikmet Ran'ın Türk va- landaşlığından çıkanlmasma ' ilişkin H401 sayılı vc 25 Temmuz 1951 tarihli k.rannın ortadan kaldınlması ve Nazım Hikmet'e Türk yurttaşlığı hakkının verilmesi için Başbakanlık'a başvurmuşlardı. Yaltınm, 1988 yılında yaptığı bu başvuruya cevap verilmemesi üzerine dava açmışu. Samiye Yaltınm, Başbakankk'ın yanıt vermcmcsinin, hukuken 'zımnen red' anlamına gcldiğini bclirtcrck, 'zımnen rcd' karannın kaldınlması vc Nazım Hikmcl'in Türk vatandaşhğına alınması için Ankara 2.İdare Mahke- mesi"nc başvurmuştu. Ankara 2.1dare Mahkemesi. Samiye Yaltınm'ın konuyla ilgili menfaat iliş- kisinin bulunmadığı, dolayısıyla dava açma 'ehliyeti'nin olmadığı gerekçesiyle red karan vermişli. Karar gerekçcsinde, 'vaıandaşlık hakkı şahsa bağlı kişisel bir haklır. Dva açma hakkı esashak sahibi- nc aiuir. Kardcşinin menfaat ilişkisi yoklur'dcnilmişti. Samiye Yaltınm'ın. bu karara yaptığ] itırazı görüşerek, sonuçlapdıran Danı- ştay lO.Dairesi, Ankara 2,İdareMahke- mesi'nin verdiği karan ve gerekçelerinı doğru bularak oybirliğiyle onayladı. Red karan kesinlcşmiş oldu. Yasaya göre. Yaltınrrûn "Tashıh-ı Karar' (karar düzellme) isteminde bu- lunma hakkı bulunuyor. Yaltınm'ın böylc bir islcmdc bulunması halindc. bu istem yine Danıştay lO.Dairesi'nce gö- rüşülerek sonuçlandınlacak. SHP programı Taslakta Atatürk tarbşması ANKARA (ANKA) - SHP Genel Merkezi, program taslağı- nı sivil toplum örgütlerinin ve bilim adamlannın tartışması- na açtı. Program taslağına ilişkin ilk tepkiler bilim adam- lanndan geldi. Taslak üzerine görüşlerini açıklayan Prof. Dr. Toktamtş Ateş, metinde Atatürk'ten yeteri kadar bah- sedilmediğini belirterek bu konudaki eleştirilerini Genel Merkez'e iletü'. SHP Program Komisyonu Başkanı ve M YK üyesi Tevfik Çavdar. Ateş'in eleştirilerini yanıtlarken, program tasla- ğında Atatürk ilkelerine yer verildiğini belirtti veCHP'nin kuruluşundaki altı ok'un sim- gclcdıği ilkelerin çağdaş ta- nımlannın progamda SHP'- nin hedefleri olarak saptandı- ğını kaydetti. Çavdar, "Aıa- türk'ün isminin her fırsatta programda yeralması o kadar belirleyici değil. Önemli olan, çağdaş sosyal demokrasiyle çakışan Atatürk ilkelerinin korunması biz bunu yaplık" dedi. SHP programının olabile- cek en demokralik biçimde halkın tartışmasına açıldığını anlatan Çavdar. gcçmiş dö- nemde Atatürk adını yerli yer- siz kullanarak istismar edcn- lere rastlandığmı bildirdi. Çavdar "Bir Kenan Evren sa- bah. akşam Atatürk'dcn bah- sediyordu. Sonuçta ne oldu?" diye sordu. SHP program taslağı şubal ve mart aylannda İzmır, Ada- na ve Trabzon'da düzenlenc- cek genişlelilmiş bölge loplan- tılannda lartışmaya açilacak. Toplantılara üç ıl ve çevre ıllcrde bulunan sivil kuruluş temsilcileri ve bilim adamlan katılacak. Itibannın geri verilmesi, cesedinm bulunmasını öngören rapor, kabul edildi Said-iNursiVe iade-iitibarj • Said-i Nursi'nin, "itibarınm iade edilmesi" ve bıleccğıncdıkkaiçekn. mezarından çıkanlan cesedinin bulunmasını öngö- ren alt komisyon raporu, 5'e karşı 6 oyla kabul edil- di. 3 komisyon üyesi ise çekimser kaldı. RP'li Me- zarcı ise, zulüm iddialarının her tarihte gündeme getirilebileceğini söyledi. ANKARA (Çumhurivet Bü- rosu)-TBMM İnsan Haklannı İnceleme Komisyonu'nda Sa- id-i Nursi'nin, "itibannın iade edilmesi" ve mezanndan çıkan- lan cesedinin bulunmasını ön- gören alt komisyon raporu, 5'e karşı 6 oyla kabul edildi. 3 ko- misyon üyesi ise çekimser kaldı. Rapora, BBP Kahramanma- raş Milletvckilleri Ökkeş Şen- diiler ve Recep Kırış, RP İstan- bul Milletvekili Hasan Mezarcı, ANAP İstanbul Milletvekili Halit Dumankaya, DYP Mnisa Millclvekili Rıza Akçalı, DyP İzmir Milleivckili Mehmet Öz- kan kabul oyu verdiler. Komis- yon Başkanı SHP Kırşehir Mil- letvekili Sabri Yavuz, DYP An- kara Milletvekili Tmaz Trtiz, DYP Kınkkale Milletvekili Hacı Filiz, SHP Amasya Mil- letvekili Cemalettin Giirbtiz vc CHP Antalya Milletvekili Faik Altun ret oyu kullandılar. DYP Zonguldak Milletvekili Ali Uzun, DYP Şanhurfa Milletve- kili Fevzi Şihanlıoğlu ile SHP Erzincan Milletvekili Ali İbra- hjm Tutıı isc çekimser kaldılar. DYP Ankara Milletvekili Tı- naz Titiz, raporda bir dönemin taraflı ve siyasi amaçlarla yargı- landığını. bunun yanlış olduğu- nu ve kabul edemeyeceğini bil- dirdi. Titiz, böyle bir yolun açı- lmaması gerektiğini, aksi lak- dirde, birkaç gün sonra Ata- türk'ün bile bu masaya getirilc- Komisyon Başkanı Sabri Yavuz da. olayın tarihin tesbiti- nc bırakılması gerektiğini. sık sık böyle konulann gündeme getirilmesiylekomisyonun gün- ccl olayları takip edemeyeceğini bclirlti. RP'li Mezarcı ise, zu- lüm iddialannın her tarihte gündeme getirilebileceğini söy- ledi. Nazım Hikmcl'in devlet li- yatrolannda oyununun oy- nandığını anlatan Mezarcı, or- tada suç olmadığı halde. Said-i Nursi'yc suçlu gibi muamelc yapıldığını öne sürdü. Yapılan lartışmalardan son- ra. RP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Halil Çelik, RP İstan- bul Milleivckili Hasan Mezara vc ANAP Yozgat Milletvekili Mahmut Orhun tarafından ha- zırlanan alt komisyon raporu 5'e karşı 6 oyla kabui edildi. İnsan Haklannı İnceleme Komisyonu'nda kabul cdilcn ali komisyon raporu. TBMM Başkanlığfna sunulacak. Siirt'in ilçesi Güçlükonak'a 20 ton gıda yardımı yaptı IHD'den ambargoyanuidahale • IHD Izmir Şube Baş- kanı Yeşim İşleğen. ko- ruculuğu bıraktığı ve PKK'ya yataklık ettiği gerekçesiyle güvenlik güçlerinin gıda ambar- gosu uyguladığı Güçlü- konak halkının Bosna- Hersek halkından daha zor durumda olduğunu söyledi. IZMİR (ANKA>- PKK'ya yataklık iddiasıyla güvenlik güç- lerince uzun süredir gıda ambar- gosu uvgulandığı öne sürülen Si- irt'in Ğüçlükonak İlçesi'ne dün İnsan Hakları Derneği (İHD) tarafından İzmir'den bir kam- yonJa 20 ton gıda maddesi gön- derildi. İHD İzmir Şube Başkanı Ye- şim İşleğen, koruculuğu bıraktı- ğı ve PKK'ya yataklık ettiği ge- rekçesiyle güvenlik güçlerinin gıda ambargosu uyguladığı Ğüçlükonak halkının Bosna- Hersek halkından daha zor du- rumda olduğunu söyledi. İşleğen yaptığı açıklamada, Ğüçlüko- nak halkının varalarını kısmen- de olsa sarabilmek için bir kam- yonla 20 ton gıda maddesini Si- irt'e gönderdiklerini belirtti. İHD Şube Başkanı İşleğen, gıda kamyonunun Güclükonak'ta il- çenin belediye başkanı ile İHD Siirt Şube yöneticileri tarafın- dan karşılanacağını kaydede- rek, şöyle konuştu: "Kamyonun yol boyunca her- hangi bir engelle karşılaşnıama- sı ve yerine ulasmasının engel- lenmemesi için tüm siyasi parti- lere ve özellikle bölge millerve- killerine haber verdik. Eğer buna rağmen kamvon yerine ulaşmaz- sa bunun sorumİuğu yetkililere ait olacaktır. Kamvon engellc- nirse bu kez Kızılhaç'la görüşûr ve yardımın ulaşması için sözleş- mesi gereği Kızılhaç'ın devreye girmesini isteriz." Köy yakma iddiası HEP şırnak Milletvekili Se- lim Sadak da Güçlükonak'a bağlı Ormaniçi Köyü'nün gü- venlik güçlerince yakıldığını ve köylü'lere ait hayvanlann da ya- nıp kül olduğunu öne sürerek, Şı- rnak Valisi Mustafa Malay'ın olay yerine bile gitmediğini söy- ledi. Sadak şözlerini şöyle stir- dürdü: "Köyleri ateşe verilen vatan- taşlar her şeylerini yitirdi. Göç etmeye çaltşıyorlar, ama bu da mümkün olmuyor. Köylüler şim- di ağaç ve kaya diplerinde ya- şamlannı sürdüriiyorlar. Bu, bir insanlık ayıbtdır." PORTRE Said-iNursi İç Politika Servisi -1876 yılında Bitlis'in Hizan'a bağlı Nurs köyündcdoğdu. 23 Mart 1%0'da Uıfa'da öldü. Nurcu- luk olarak bilınen İslama akı- mın kurucusu düşüncc ve siya- sct adamı. Medresetü'z-Zehra adını verdiği büyük bir okul projcsı- ni uygulayabilmek için yardım almak amacıyla 1907'de İstan- bul'a gıltı. ama kuşku üzerine tutuklandı. Serbet bırakıldı- ktan sonra Selanik'e giderek İtlihat ve Terakki liderleriyle görüştü. 1909da İttihad-ı Mu- hammedi Cemiyeli'nin kuru- culan arasında yer aldı, fırkanın yayın organı Volkan'- da ateşli yazılar yayımladı. 31 Mart Olayı'nın tahrikçilerin- den olduğu gerekçesiyle Di- van-ı Harb-i Örfi'de yargı- landı, beraat etti. 1910'da Şam'a gilli. V. Mehmed'in (Reşad) Rumeli gezisine katı- Imak üzere İstanbul'a çağnldı, Teşkilat-ı Mahsusa'da görev aldı.. Cemiyet-i Mûderrisin ve Kürl Ncşr-i MaarifCcmiycli"- nin kurucufan arasında yer aldı. Anadolu'da bir Kürt dcv- leli kurma girişimlerine karşı çıklı. İngilizlerin İstanbul'u iş- gal etmesi üzerine yazdığı bir risaleyle işgali kınadı. Kurlu- luş Savaşı aleyhine 1920'de şcyhülislamlığın verdiği fct- vaya karşı çıktı. 1922'de Mus- lafa Kemal (Atatürk) larafın- dan Ankara'ya davcl edildi ve Meclis'te ulusal harckcli des- tcklcycn bir konuşma yapıı. 1925"de Şeyh Şaid ayaklan- nıası ncdeniyle İstanbul'a gcii- rildi. İsliklal Mahkcnıcsi'ndc yargılanarak sürgün cczasına çarptınldı. 1950 scçimlcrindc DP'yi deslekledi. Ölümündcn. sonra Halılü-r Rahman Canıı- si mczarlığına gönıüldü. 27 Mayıs 1960 harekatından son- ra ccscdi askcri bırlıklercc ls- parta'va gölürülerek bilinmc- yen bir vcre gömüldü. ORHAN BURSALI Panayı Nasıl Kullanmalı? Amerika ve Fransa'da üniversitelerde görevli iki mes- lektaşıyla aynı konuda bilimsel araştırma ve işbirliği ya- pan ülkemizdeki bir bilim adamını düşünelim. Üniver- sitede üstlendikleri görev, verdikleri hizmet, bilimsel araştırmalarından çıkardıkları ürünler, uluslararası ilgi ve saygınlıkları eşıt ağırlıkta olsun. Yaşadıkları koşullar ve sahip olduklan maddi olanak- lar açısından her üç bilim adamını kıyasladığınızda ülke- mizdeki ancak öğrenci hayatı koşullarında kalır. Ameri- kalı meslektaşı yılda 150 bin dolar (1,5 milyarTL), Fran- sız meslektaşı 1 milyar, Türk ise 10 milyon maaştan yılda 120 milyon TL alır. % Kıyamet de bundan kopuyor. Uluslararası bilim alışverişini doğru dürüst yürütemi- yor. 100 dolar Konut Fonu'nu(') bile düşünüyor. Para bulmak için çalmadık kapı bırakmıyor. Varsa, laboratu- varını araç gereç ve nitelikli eleman bakımından ulusla- rarası düzeyde tutmanın sıkıntısını yaşıyor. Bunlann ötesınde çocukları var, onların okulları var.. Ülkemiz üniversitelerinde sayıları az olan uluslarara- sı değerdeki bu bilim adamlarımız "yahu-burada işimiz ne" sorusunu yöneltiyorlar kendilerine. • Bu bilim adamlarımızı maddi bakımdan desteklemek gerekir, ama nasıl? Başbakan'ın topladığı Bilim ve Teknoloji Yüksek Ku- rulu'nda, TÜBİTAK'ın önerisi ile kabul edilen ve hükü- metin yasalaşması için Meclise sevk ettiği Türkiye Bi- limler Akademisi (TBA) bu sorunu çözecek formül ola- rak düşünüldü. TBA'ya üyeseçilecek seçkin bilim adamı kitlesine ve gelecek vaat eden genç bilimcilere, sözleş- melı en yüksek devlet memuru maaşı (gençlere yarısı) kadar aylık ödenmesi öngörüldü. Geçen perşembe de böyle devlet bilim adamı statüsü yaratılmasına karşı çıkmış, TBA üyeliğinin dünyadaki di- ğer örnekleri gibi sadece onur, saygınlık sınırları içinde kalmasının ve bazı değerlerin günümüzde geçerli para- sal ölçüler felsefesinin dışında tutulmasının büyük ya- rarları olacağı görüşünü savunmuştukf**). TBA'ya kurucu üye olabilecek nitelikteki bilim adam- larımızdan, görüştüğümüz birkaçı bu görüşü paylaştı- lar. Bazı dostlarımız ise yazıda "bilim adamlarına hak ettikleri para verilmesin, onlarafazla para verilirsebilim yapmazlar" düşüncesinin izlerini aradı. Bu düşüncede hiç olmadık. • Tartışma, seçkin araştırmacılarımızın han- gi yöntemlerle destekleneceğidir. Daha da temelde yatan sorun, ülkemizde uluslararası düzeyde bilim üretenlerin niçin sıradan bir maaşa mah- kum edildikleridir. Bu ikincinin yanıtını biliyoruz: Ülkemizde devlet ve hü- kümetler bugüne kadar bilim üretmeyi amaçlayan hiç bir politika izlemediler.. "Şu konuları hemen araştırın" diyen olmadı. Türkiye'deki bilim adamlan devlete ve hü- kümetlere, hatta üniversitelere rağmen bir şeyler yaptı- lar ve yapıyorlarsa, Türkiye bilimi dünyada 180. değil de 40. sırada bulunuyorsa, nedeni, bazı kurumlarımızın varlığı (TUBİTAK gibi) ve bazı insanların da araştırma- dan duramamalarıdır. N'apsınlar!? Son sözümüzü söyleyelim: Çalışmalarıyla uluslarara- sı niteliğını kanıtlamiş bilim adamlarımız, önerecekleri veya kendilerine onerilecek proje bazında desteklen- melidir. Bu desteği TBA da TÜBİTAK da verebilir. Bilim adamı bu projeden, TBA üyeliği için öngörülen maaşı fazlasıyla almalıdır Böylece ok hedefine gönderilecektir. Hem TBA içinde korkulan haksızlıklar önlenir, hem TBA salt bilimsel oto- rite kurumu olarak kalır, hem bilim adamı memur duru- muna düşürülmez ve aldığı maaş tartışılmaz hem de ve en önemlisi üniversitelerde projeler araştırmaları yay- gınlaştıracağı ve geliştireceği, araştırma birimleri ve üniteler kurulacağı için o çok özlenen yapısal değişiklik de yeni yasa değişikliklerine bel bağlamadan aktif bir süreç içinde başlar. Parayı, bilimi ve bilim adamının ikisini birden kalkındı- racak bir kaldıraç gibi kullanmanın en iyi yolu bu gibi görünüyor... (*) Anayasa'ya aykırı, ayrıca atnaç dışında kullamlan bu haydutluğu kım durduracak? (**)Yasayı hazırlayan dostlarımızın bıze kızmadıklarını veya kızgın- lıklarının dostluk çerçevesinde olduğunu umut etmek ıstenz Açık top- lum. demokrasi, görus alış verişı, eleştırı özgûrlüğü gıbı karşılıklı ilhşki- lerde temel otuşturduğunu sandığımız, hele bilim adamlarımızın one- mını çok iyi bıldıklerinı duşunduğumuz kavramlann ıçı boşalır, yoksa. Bütünu ılgilendıren konular açık seçık ortada olmalı, herkesın gozu onüne serılmeli ve tartışmaya açılabilmelıdır Ülkemizde hep eksckli- ğini duyduğumuz ve bılimdekı gerilığımizin önemli nedenlerınden bırı olan bilim kamuoyu yokluğunu aşabılmemızın başKa bir yolu olduğu- nu da sanmıyoruz. SHP'den soruönergesi Karakaş, bakandan Aziz Nesîn'în güvenliğini sordu • "Şeytan Ayetleri"ni basacağını açıklaması üzerine tehdit edilen yazar Aziz Nesin'in can güvenliğinin korunması için ne tür önlemler alındığı, bir soru önergesiyle İçişleri Bakanı Sezgin'nden soruldu. ANKARA (ANKA)- SHP Grup Başkan- vckıli Ercan Karakaş. İçişle- ri Bakanı İsmct Sczgin'e "Şcy- tan Ayctlcri"ni basacağını açı- klaması üzerine tehdit edilen yazar Aziz Nesin"in can güven- liğinin korunması için önlem alınıp ahnmadığını sordu. Ercan Karakaş, İçişleri Ba- kanı İsmet Sezgin'in yanıtla- ması istcmiyle TBMM Baş- kanlığı'na verdiği soru önerge- sinde, uluslararası üne sahıp Aziz Ncsin'in, Salman Rüşdi'- nin "Şcylan Ayctlcri" kitabmı Türkiyc'dc yayınlayacağını açıklamasından sonra başla İran olmak üzere yurtiçi ve yurtdışından lcpkiler aldığını. Salman Rüşdi için çıkanlan ölüm fcrmanının kendisi için de geçerli olduğu tehdili yapıl- dığını anımsattı. Sezgin'e Tür- kiye'de yayın yoluyla uluorta ölüm fcrmanı vcrmcnin, ölüm- le tehdit etmenin ve hedef gös- termenin serbesl olup olmadı- ğını soran Karakaş. bu tehdit- lere karşı ne gibi girişimlerde bulunulduğunun açıklanması- nı islcdi. Karakaş önergesinde aynca şu sorulara yer verdi. "Sayın Nesin için ölüm fel- vası vcren İran'a karşı Almana ve İngiltcrc'nin girişimleri ol- duğu bilinmekiedir. Hüküme- tin bu konudaki görüşleri ne- dir? Herhangi bir girişimde bu- lunulmuşmudur? Tehdıtlerle karşı karşıya bulunan usta ya- zanmızm can güvenliğinin ko- umnması için hangi önlemler alınmıştır?" YARGI ONU1NDE SAVUNMA Abdullah Baştörk 20.000 lira (KDV içinde) Çgğdnş Ygymları Turkocağı Cad. 39-41 Ca/Şa/oğ/u-fsıanbul BARIŞA ÖZLEM Prof. Dr. Hiisnü Göksel 20.000 lira (KDV içinde) Çağdaf Yaymlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-htanbul Ödemdi gönderilmez.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear