Catalog

17 ŞUBAT1993 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER HEPdavasıkarar • ANKARA (AA)-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın "bölücü faaliyetlerde bulunduğu ve yasadışı faaliyetlerin mihrakı haline geldiği" iddialanyla Halkın Emek Partisi (HEP) hakkında Anayasa Mahkemesi'nde açtığı kapatma davası karar aşamasma girdi. Anayasa Mahkemesi, partinin "sözlü çıklamada" bulunma ısteğini kabul ederek parti yetkililerinin I martpazartesi günü sözlü açıklamalarda bulunmasını kararlaştırdı. Parti avukatlanndan Faik Candan, partinin sözlü açıklamada bulunma başvurusunda Genel Başkan ve Mardin Milletvekili Ahmet Türk ile iddianamcde suçlamaya konu oluşturan 20 konuşmadan bazılannı yapan eski genel başkanlar Feridun Yazar ve Fehmi Işıklar'm isimlerinin verildiğini bildirdi. Mücadele toplatıMı • İSTANBUL (ANKA) - Haflabk Mücadele gazetesinin 33. sayısı bölücülük ve yasadışı örgüt propagandası yapıldığı ve terörle mücadelede görev almış kamu görevlilerinin hedef gösterildiği gerekçelcri ile İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesf nce toplaüldı. Mücadele gazetesinden yapılan yazılı açıklamada sosyalist ve yurtsever basın üzerindc uygulanan toplatma kararlannın artık sıradanlaştığına işarel xlilerek "Artık toplaülmamak yadırganır halegeldi"denildi. Kahvetfnin davalan düştü •ANKARA (AA)- Geçirdiği bir trafik kazası sonucu ölen eski maliye bakanlanndan AN AP İstanbul Milletvekili Adnan Kahveci'nin kendisine geri zekah' dediği gerekçesiyle Başbakan Süleyman Demirel hakkında açtığı 500 milyon lirahk ve gazeteci Ünal İnanç'ın kendisini işten attırdığı gerekçesiyle Kahveci hakkında açtığı 150 milyon lirahk tazminat davalan düştü. Ankara 24. ve 22. Asliye Hukuk mahkemelerindeki duruşmalarda mahkeme başkanlan Adnan Kahveci'nin bir süre önce Gerede yakmlannda bir trafik kazasında öldüğünü haürlatarak karşı taraf avukatlannın da istemı üzerine davalann düşmesini kararlaştırdılar. Çaglar'ın tazminat istenûne pet •ANKARA (ANKA) - Devlet Bakanı Cavit Çağlar'ın "Demirel'in iş bağlama merkezi, kayınçonun bürosundaki beşli çete" haberinde kişilik haklanna saldında bulunduğu gerekçesiyle haftalık 2000'e Doğru dergisi aleyhine açtığı 1 milyar lirahk manevi tazminat davası reddedildi. Çağlar'ın dergi aleyhine açtığı davaya Ankara 12. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde devam edildi. Çağlar'ın avukaü Bilgin Yazıcıoğlu, duruşmada dergide yer alan yazıdaki iddialann gerçek dışı olduğunu ve müvekkili Çağlar'ı küçük düşürdüğünü savundu. Mahkeme aynı haber nedeniyle Devlet Bakanı Ömer Barutçu'nun dergi aleyhine açtığı davada verilen ret karannı da dıkkate alarak Çağlar'ın tazminat istemini reddetti. ANAPIıbaşkana süahlı saUın •ORDL (Cumhuriyet) - ANAPOrduİlBaşkanı Sabri Türkmen'in işyeri kimlıği meçhul kişi yada kişiler tarafından kurşunlandı. Gece saat 02.00 julannda Türkmen'in Yenimahalle'de evinin altında bulunan işyerine plakası tespit edilemeyen bir araç içerisinde üç el ateş edildi. AYNADA (AJNILAR-2) Miicap Ofluoglu 20.000 lira (KDV içinde) Çağdaf Yayınlan Turkocağı JAPON GULU İlhanSelçuk 6. bası 20.000 lira (KDV içinde) Çağdaf Yayınlan Turkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-lstanbul Ödemeli göndcrilı İnönü'nün parti grubunda tavır alması araştırma önergesini bir kez daha engelledi Kontrgerillayaikinci retANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP TBMM grubunda. Genel Başkan Erdal İnönü tavır koyunca konirgerilla lartışmalan noklalandı. İnönü, tanışmalan."Hükü- melte kalmak, kalmamak" konusuna bağlayınca, konirgerilla konusundaki araştırma önergesı reddedildi. SHP grup toplantısında kontrgerilla önergesi görüşülürken. İnönü. "Bu önerge koalisyonda sıkıntı yaratır. Hü- kümette kalmak istenmiyorsa. öncc bunu tartışalım" deyınce, daha önce önergeye imza koyan bazı milletvekille- n fikir değişiirdi, bazı milletvekilleri de oylamaya katılmadı. Böylece kontrge- rilla önergesi grup yöneü'm kurulundan sonra, grup genel kurulundan da vize alamadı. SHP Adıyaman Milletvekili Celal Kürkoğlu ile 13 arkadaşımn konirgerilla • SHPIi milletvekillerinin araştırma ısteği, parti yönetimınce ikinci kez engeliendi. İnönü, önergenin koalisyon içinde sıkıntı yaratacağını söyleyince. bazı milletvekileri kararlarından vaz- geçti. Böylece önerge, grup genel kurulundan da vize alamadı. konusunda Meclis araşürması açı- Imasına ilişkin önergesi grup yöncti- mindc bcnimsenmemişii. Bunun üzeri- ne, bu kez 20 mılletvekilinın imzasıyla grup yönetimine iliraz edildi ve konu- nun grup genel kurulunda larlışılması islendı. Dün SHP grup toplantısında konu görüşülürken, Tunceİi Milletve- kili Kamer Genç ile Çorum Milletvekili Cemal Şahin. bu önergenin koalisyon- da sıkıniı yaratacağını söyledikleri, Ce- lal Kürköğlu'nun da, "Bız DYP'nın dümen suyunda mıyız?" dediği öğrenil- di SHP lideri Erdal İnönü'nün ise. şu görüşlcri aklardığı belirlcndi: "Bu önerge kabul edilirse sıkıniı ola- bilir. Oriağımız, "Bu ne?' diyebilir. Ar- kadaşlanmızın hükümclle kalma konu- sunda bir lereddütü varsa, hükümctle kalmak istenmiyorsa. önce bunu çö- zümleyelim. Bunu tartışalım. Bu öner- geyi vennek bir nevi. "Koalisyonda kal- mayalım' demek. Elbette koalisyonda yıpranma olur. lek çare lek başına ikıi- dara gelmektir Arkadaşlanmız sa- mimidir. önergedeartniyctyoktur. ama koalisyonda sıkıntı yaratabilır. Varsa birşey elinizde, bana gelirin. Genelkur- may Başkanı'yla görüşeccğim. Zaten faili meçhul cınayetlerle ilgili bir önerge var." Görüşmelenn ardmdan yapılan oyla- maya öncckı gün gruba yapılan ıliraza imza koyan 20 milletvekilinden bazıla- nnın katılmadığı. bazılannın da İnönü'- nün tavn üzerine oy kullanmamayı yeğ- ledikleri dikkati çekti. Oylama sonunda önerge 13 kabul oyuna karşılık 17 oyla reddedildi. İnönü, grup loplantısmda Cumhur- başkanı Özal"a da çattı Özal'ın "kendı- ni muhalcfet sandığını" söylcdi vc "dış polılika alanındaki dcğişiklik ve gcliş- mcleri duygusal açıdan cle alarak içerde bir üstünlük sağlamaya çalışmakla" suçladı. inönü, demokrasi içinde bülün bu so- runlann aşılacağını kaydctt Cindonık'un anayasa değişikliklcri konusundaki zirvc çağnsına da değinen İnönü, bu girişimı olumlu bulduğunu kaydederek, Cindo- ruk'un bu lutumuyla, "Uzlaşma ile bir an önce anayasa değişıkliklcrini gcrçek- leştirin" demek islediğini ifade elti. ÜĞÜ Baykal, kontrgerilla araştırmasını reddeden SHP yönetimini eleştirdi: Onergedenııiçiııkorkuyorlar? ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, SHP'nin solda birleşme, bü- tünleşme çağnsı \apma hakkını kaybettiğini söylcdi. Baykal, Güneydoğu'da açılan kadro- ların. iktidar partileri tarafından partizanca kullanıkhğını dile ge- tirdi. Hükümetin \e özellikle SHP'nin, TBMM'de kontrge- rilla araştırmasından kaçttğını savunan Baykal, Giineydoğu'- daki faili meçhul cinavetîerc de- ğinerek "İktidar bostan korku- luğu mu?" diye sordu. Baykal, dün CHP grup top- lantısında yaptığı konusmada, Şırnak Valisi'nin, Güneydoğu'- daki kadroların Bavındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından para karşılığı satıldığı >olundaki sav- ları ammsatarak, şunları söyle- di: "Koalisyon hükümeti, Ba- yındırlık Bakanlığrnın para karşılığında kadro satmasının ağır yükünü sırtında taşımaya devam ediyor. Partizanlık yan- şına Güneydoğu'daki terörü de alet ediyorlar. Güneydoğu'da vatandaşuı teröre teslim olma- ması için açümış kadrolar, ikti- dar partileri tarafından parti- zanca, kendilerine siyasi destek oluşturmak üzere kullanılıyor. Vatandaşa, 'Teröre teslim ol- mayacaksan. iktidara teslim olacaksın'denilhor. İktidar par- tilerinin bunu bir politika olarak geliştirmeleri ve pavlaşunı da aralarında ka\ga konusu >ap- malart, Türkiye'de partizanlığın nereye ulaştığını gösteriyor." Baykal, solda birleşme, bü- tünleşmeye yalnızca CHP'nin sahipİendiğini kaydederek, SHP'nin büyük oktuğu için CHP'yi kendisi ile birleşmeye çağırdığını belirterek, şöyle ko- nuştu: "Bir partinin diğerinden daha büyük olraası, birleşmeye engel olamaz. SHP'nin büyük- lük iddiası da tahkike değer. Gi- derek küçülen, eriyen, oy deste- ğini kaybeden bir partinin bü- yüklük sözünü bu kadar sık te- laffuz ederken, dikkatli olmast gerekir." SHP yöneriminin. bir grup SHP milk'tvekilinin kontgerilla ile ilgili öoerisini engeHemesini deeleştiren Baykal. "Türkije'de sadece bir ilçede 200'ün üzcrinde faili meçhul cinayet işlenirken, bu önerge nasıl engellenir? Kontrgerilla iddialarının araştınlmasından SHP niye korkuyor?" diye sordu. Sosyal demokrat birlik ve solun liderliği anketi Birleşmeyeevet, liderlerehayır • Oylannı sosyal de- mokrat partiye veren seçmenlerin yüzde 79'u bütünleşmeyi istiyor. Ankete göre, yüzde 40 oranında da eski liderle- re ihtiyaç olmadığı so- nucu çıkıyor. ANKARA (ANKA)- Sol seç- mcnin yüzde 79'u solda bırh'ğe 'Evet' dedi. Ancak, birliğin ba- şına geçecek lider bulunamadı Seçmenin yüzde 4O'ı solun yenı bir lidere ihtiyaç olduğunu dü- şünüyor. KAMOY tarafından "Solda birlik" vc "Solun liderli- ği" konulannda dokuz il, 32 il- çe vc 67 kırsal ycrieşim bJrimrn- de, geçen seçimlerdc sol partile- re oy vermiş seçmen üzerinde bir araştırma yapıldı. Araştır- maya kaülanlar. SHP, CHP ve DSP'nin birleşmesine yüzde 79 oranında "Evet" derken, "Bu- günkü koşullarda birleşme olur mu?" sorusuna yüzde 52 ora- nında "hayır" yanıtını verdiler. Araştıımaya kaülanlar. sol seç- men. birleşmenin hangi parti çatısı altında olması gcrektiği ve liderlik konusunda da "Yeni lider, yeni oluşum" manlığını destekler yanıtlar verdiler. "Solda birlik. hangi parlide gerçckJcşmcliT' sorusuna seçmenin yüzde 34'ü CHP adı alında, yüzde 33"ü yeni bir oluşumda , yüzde 16'sı SHP'- dc yüzde 9'u DSP'dc şeklinde görüş belirlti. Araştırma, bu- günkü sol parti liderlerinc yö- nelik umudun azaldığını da orlaya koydu. "Sol partilerin birleşmesi durumunda lider kim olmalı?" sorusuna yüzde 40 oranında "yeni bir lider" yanıtı verildi. Araştırmaya katılanlann yüzde 19" u Bülent Ecevit, yüzde 17'si Efdal İnö- nü, yüzde ll'i Deniz Baykal'ın hdcrliğini isierkcn yüzde 12 oranında ise "karaksız" yanıtı gcldi. KAMOY araştırmasına görc. sol sccrncn SHP, CHP vc DSP'nın scçimlerc ayn ayn gir- meleri durumunda başansız olacağı görüşünü dile gcürdi. Araştırmaya katılanlann yüzde 78'i, seçimlere "tck olarak" gi- rilmcsi durumunda, başansız olunacağını bclirtilcr. "Sizcc birleşme ne zaman gerçekleşe- bilir?" sorusuna da yüzde 37 oranında "scçimlcrdcn sonra", yüzde 34 oranında "hiçbir za- man".>üzdel9oranında ise"se- çimlcrden öncc" yanıtı verildi. îsnıet Sezgiıı demeciiçin basınısuçladı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bü- rosu) - İçişlen Bakanı İsmet Sez- gin terörle mücadele ederken, Almanlann Baader Meinhof a uyguladıklan yönlemdeki gibi, hapisancde öldürüp, "intihar ct- liler' demek yerine, demokraük düzcn içinde harekel edecekleri- nc* ilişkin sözlcrinin basın lara- Tından çapunldığını söylcdi. İçişlen Bakanı Sczgin, İzmir"- dc düzenlcdiği basın toplantısı- nda, şöyle konuştu: "Alman gazeiccilerc, Tür- kiye'de lerörü, insan haklanna saygılı. hukukun üstünlüğüne dayalı demokralik düzcn içınde önlcmeye çalışlığımızı, bu sc- beplc geciküğimizı söyledim. Tcröric mücadclcyi, valandaş ile terönsti bırbirinden ayıran ve vatandaşı şefkaile kucakla- yan insanal bir yaklaşımla yü- rütcceğimizi söyledim. Alman- lar Baader Meinhof çetesini ha- pisaneye doldurup, 'Hapisa- ncde intihar ctti' dcdilcr. Bcn dc Alman gazctecilere dcdını ki, 'Biz de biliriz bir tarafa toplayıp sonra da intihar elti dcmesini". İnsan haklannı savunduklannı söyleyenlerin çifte standardını yüzlerine söyledim ve Türkiye'- dc bu işi demokralik düzcndc çözeceğimizi anlaltım. Söyledi- ğim budur." Demirel, DYP grubunda Dünyanınneresinde işlertıkırmda ki? • Başbakan Süleyman Demirel, DYP'li milletve- killerinden Meclis'e devam konusunda duyarlı ol- malannı istedi. Özal'ı devre dışı bırakmayı amaç- layan yasamn bir an önce çıkması gerektiğini söyle- yen Demirel, "Üstünüze düşeni yapm" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - TBMM'de DYP grup lop- lantısında konu- şan Başbakan Süleyman Demi- rel, TBMM'nin çalıştınlması konusunda milletvekillerini bir kez daha uyararak. "Çoğunlu- ğu sağlamak iktidar partisinin görevidir" diyenler var. Bana göre herkesin görevidir. Ama siz üstünüze düşeni yapın" de- di. By-pass yasalannm bir an önce çıkanlması isteğini de yi- neleyen Demirel, "Buna itibar etmenizi istiyorum bır miktar, nazikçc söylüyorum, ama itibar etmenizi istiyorum" diye ko- nuştu. Demirel, grupta yaptığı ko- nuşmada. hükümetin icraalını anlattı. Eleşürilere de değinen Demirel, "Dünyanın hangi memleketinde herşey ükınnda ki?" diye sordu. Demirel, siya- setin camiye sokulmamasını is- terken, "Bugün kim dini veci- belerini yerine geürememekten şikayetçi, çıksın söylesin. 450 imam-hatip okulu, 55 bin cami, 83 bin din adamı var. Siyasetin yapılacağı yer mi yok? Laik re- jim dinsizlik anlamına gelmez. Kim siyaseti camiye sokmaya kalkarsa, dine kötülük yapar" diye konuştu. Demirel, TBMM'den de bazı talepleri olduğunu vurgu- layarak, şunlan söyledi: "Gündemdeki konulan TBMM bu dönemı geçirmeden tamamlamahdır. Vergi refor- mu Meclis'e gelmıştir. Bütçe Komisyonu'ndan nca ediyo- rum, si<dece komisyon üyeleriy- le konı.şulmasın, meslek odala- nyla, dışandan işin ehlini, er- babını çağırarak millctvckilleri- ne bilgi verilmesi sağlansın. Ar- kasından üniversite, sağlık re- formu gelecektir. Yargmın ça- buklaştınlması için lekliflcr gc- lecek. Dışanyla parlamento- nun irtibaıını kurun. Komis- yon salonuna dışanyı çekin. İki yetki kanununu bir an evvel çı- kann. Bu hafla programa kon- du. Buna ilibar etmenizi isliyo- rum bir miktar. Nazıkçe söylü- yorum, ama itibar etmenizi isti- yorum. Eleşürileri susturalım. Eleştirilerde haklılık varsa mcy- dan vermeyelim." Demirel. "Parlamentoyu ça- lıştırmak iküdar partisinin işi" sözlerini anımsalarak, "Bana göre herkesin görevidir. Ama siz üstünüze düşeni yapın" de- di. Demirel, daha sonra dış po- litika konulanna geçti. Tartış- malara taraf olmak istemediği- nı vurgulayan Demirel. şu gö- rüşlere yer verdı: "Türkiye'nin dış politikasını da, iç politikasını da hükümet yapar. Bizim görcvimiz, Türkı- ye Cumhuriyeti Devleti'ni ra- yında tutmaktır. Dış politikada da. 'Hükümeiin islediği şudur' diye herkcsc söyleriz. Sayın Özal Balkanlara gitti. Gitme- den görüşiük, düşüncelerimizi söyledik." Demirel, Kıbns konusunda da, "Güney Kıbns'ta seçimler yapıldı. Önümüzdeki günlcr ne gösterecek, bilmiyoruz. Dün (önceki gün) Denktaş'la da gö- rüştüm. Kuzey Kıbns Türkleri banşa karşı değildir. Eşit, adil, kalıcı bir banş istemektedirler. Türkiye de böyle bir çözümün destekçisidir" dedi. İSTANBUL BÜYÜKSEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI'NDAN İHALE İLANI — FLORYA TURİST KAMPI İÇİNDE YENİ İNŞA EDİLEN LOKANTA VE GAZİ- NO 2 YIL MÜDDETLE İŞLETMEYE VERİLECEKTİR. — BEŞİKTAŞ BARBAROS BULVARI'NDA BULUNAN YAYA ÜST GEÇİDİ REK- LAM KOYMA İŞİ. — SİRKECİ VAPUR İSKELESİ ÖNÜ YAYA ÜST GEÇİDİ REKLAM KOYMA İŞİ. — 1 ADET BÜFE — 2 ADET DAİRE KİRAYA VERİLECEKTİR. 1- Florya Turist Kampı içinde yenı ınşa edilen lokanta ve gazino, 2 yıl müddetle 1. yıl 200.000.000 TL, 2. yıl 300.000.000r TL. sanıl değerle ışletmeye verilecektir. İhaleye iştirak teminatı: 150.000.000: TL. Geçıci teminatı: 15.000.000 TL Şartnamesı: Florya Turistık Tesisler Md.'den (100.000 TL.) temin edılebilir. 2- Beşiktaş Barbaros Bulvarı'nda bulunan yaya üst geçidi reklam koyma işi yıllık 50.000.000- TL. sanıl değerle işletmeye verilecektir. Geçıci teminatı: 1500.000: TL. Şartnamesi: Emlak Md.'den görülebilır. 3- Sirkeci Vapur İskelesi önü yaya üst geçidi reklam koyma işi yıllık 50.000.000: TL sanıl de- ğerle işletmeye verilecektir. Geçicı teminatı: 1.500.000: TL. Şartnamesı: Emlak Md.'den görülebilir. 4- Florya Atatürk Ormanı'nda kır kahvesi büfesi, satış bufesi ve otopark, 1 yıl süre ile aylık 5.000000: TL. sanıl değerle kiraya verilecektir. İhaleye iştirak teminatı: 20.000.000: TL. • ı Geçici teminatı: 1.800.000: TL Şartnamesi: Emlak Md.'den görülebilir 5- Darülaceze Müessesesı Md. mülkiyetinde bulunan Kadıköy Osmanağa Mah Pavlonya Sokak No: 16-18, 3. kat 5 no.lu daire 1 yıl süre ile aylık 1.500.000: TL. sanıl değerle kiraya verilecektir. İhaleye iştirak teminatı: 3.000.000: TL. . • . Geçici teminatı. 540.000: TL Şartnamesi' Darülaceze Muessesesi Md.'de görülebilir. 6- Darülaceze Muessesesi Müdurlüğü mülkiyetinde bulunan Kadıköy Acıbadem Ömer Ce- malbey Sokak 5 kapı sayılı Yeşil Apartmam'nın 8 no.lu dairesi 1 yıl süre ile aylık 400.000: TL. sanıl değerle kiraya verilecektir. İhaleye iştirak teminatı: 800.000: TL. Geçici teminatı: 144.000: TL. Darülaceze Müessesesı Md.'de görülebilir. Yukarıda yazıiı ışler 4.3.1993 günü saat 11.00 de İstanbul Büyükşehir Belediye Encümeni'nde 2886 sayılı Devlet Ihale Yasası'nın 45. maddesine göre açık arttırma usulü ile şartnameleri uya- rınca ayn ayrı ihale olacaktır ihalelere katılmak isteyenlerin 1 ve 4. iş için ihale tarihinden en az 3 (üç) gün önce, 2. ve 3. ış için ihale tarihinden en az 1 (bir) gün önce beledıyeye müracaat etmeleri gerekmekte olup, şartnamelerinde yazıiı belgelerle birlikte yukarıda yazılı gün ve saatinde İstanbul Büyükşehir Belediye Encümeni'nde hazır bulunmaları gerekmektedir. llan oiunur. Basın: 20188 POIİTtKA GtMLÜĞÜ HİKMET ÇETÎNKAYA Talihsiz Sözler ye Batman Gerçeği... içişleri Bakanı İsmet Sezgin'in "İstersek hepsini öldü- rür, sonra da intiharettideriz"sözierme tepkiler giderek yoğunlaşıyor. Hiç İçişleri Bakanı böyle konuşur mu? Demokrasi, hukuk devleti, insan hakları savunuculu- ğu yapan hükümetin İçişleri Bakanı uluorta bu tür bir açı- klama yapabilir mi? Elbetyapamaz... Dün sabah İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, sözlerinin yanlış anlaşıldığını belirten bir açıklama yaptı. Açıklama şöyle: "Alman gazetecilere, Türkiye'de terörü, insan hakla- nna saygılı, hukukun üstünlüğüne dayalı demokratik dü- zen içinde önlemeye çalıştığımızı, bu sebeple gecikti- ğimizi söyledim. Terörle mücadeleyi vatandaş ile terö- risti birbirinden ayıran ve vatandaşı şefkatla kucaklayan insancıl bir yaklaşımla yürüteceğimizi söyledim. Al- manlar Baader-Meinhof çetesini hapishaneye doldu- rup, hapishanede intihar ettı dediler. Ben de Alman ga- zetecilere dedim ki 'Biz de biliriz bir tarafa toplayıp son- ra da intihar etti demesini'. İnsan haklannı savunduk- lannı söyleyenlerin çifte standardını yüzlerine söyledim ve Türkiye'de bu işi demokratik düzende çözeceğimizi anlattım. Söylediğim budur." Açıklamasını okuduktan sonra kendi kendimize sor- duk: "İçişleri Bakanı'nın böyle konuşmaya hakkı varmı?" Elbette yok... Türkiye'de politikacılar uluorta konuşmayı pek sevi- yorlar. Sayın Sezgin de Alman gazetecilerle konuşur- ken bir devlet adamı kimliğinden ötede yanıt veriyor: "Biz de biliriz bir tarafa toplayıp sonra da intihar etti demesini..." Bunu söyleyen İçişleri Bakanı olursa, eh gazeteciler de aynen yazarlar. Siz de açıklama yapıp yanıt verırsi- niz: "Söylediklerimi saptırdılar..." 12 Eylül sonrası on binlerce insan işkenceden geçti Türkiye'de. Gözaltında ölümlere tanık olduk. ANAP ikti- darı döneminde Güneydoğu'da köylülere "dışkı" yedi- renleri gördük. Bugün Güneydoğu'da 500'e yakın laili meçhul cinayet aydmlanmadı. İçişleri Bakanı bunun nedenini şöyle açıklıyor: "Halk bize yardım etsin ki aydınlatalım..." Halk nasıl yardım edecek? örneğin Batman'da, Silvan'da her gün bir kişi öldürü- lüyor. Eğer polis burada faili meçhul cinayetleri aydınla- tamıyorsa, suçlu halk değildir Devletin görevi suçluyu yakalayıp adalete teslim etmektir. Arkadaşımız Aydın Engin, Güneydoğu dan yeni dön- dü. Izlenimlerini aktarırken "insanlar korku içinde" di- yor. Halkın "ikiarada bir derede "kaldığını anlatıyor. Batman'da Hizbullah militanları var mı yok mu? £ğer devlet 200 bin nüfuslu Batman'da, 25 bin nüfuslu Silvan'da, Hizbullah militanlarının varlığını ve yokluğu- nu bilmiyorsa, bizim söyleyeceksözümüzyok... Yine bu iki kentte en yakın akrabalar bıle geceleri bir^. birlerini ziyaret edemiyorlarsa ve devlet orada "can gîi^ venliğini" sağlayamıyorsa söylenecek çok şey var... İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, Alman gazetectlerin so- rularını yanıtlarken Batman'da yuvalanan Hizbullah mi- litanlarından söz etmeliydi. Bu örgütün orada nasıl yu- valandığını anlatmalıydı. 32. Gün programında değin- diği, "Hizbullah, PKK'yakarşı örgütlenmiştir"görüşünü yinelemeliydi. Bir içişleri Bakanı gereksiz yere konuşmaz, konuşa- maz. Hele ayaküstü demeçler vererek yorum yapamaz. Yaparsa tepki alır, üstelik hükümeti de zor duruma dü- şürür. Geçenlerde CHP Genel Sekreteri Ertuğrul Günay şöy- le demişti: "Güneydoğu'yu korku yönetiyor..." Yöre halkının bugüne dek temel istemleri bellidir. Ar- tık bunu bilmeyen yoktur. 200 bin nüfuslu Batman'da dükkanlar saat 16.00'da kapatıltyorsa, insanlar gece evlerinden dışarıya çıkamı- yor, cinayetlerin failleri bulunamıyorsa burada söyler misiniz görevini yapmayan kimdir? Onun için İçişleri Bakanı İsmet Sezgin'in sözleri ger- çekten talihsizliktir. Belki Sayın Sezgin bunun ayrımına vardı ve açıklama yapma zorunluluğu duydu. ribuk, İstanburdaki çalışmalarını Nilüfer Gürsoy, Osman Kav- rakoğlu ve Baha Akşıt ile birlikte yürüteceğini bildirdi. İstanbul İl Başkanlığı'na getirildi Işadamı Besiııı Tibıık, DP saflarmda siyaset yapacak İç Politika Servisi - Bir işa- damı daha aktif siyasctc katıl- dı. DP İstanbul İl Başkanlığf- na lurizm scktöründe faaliyel ^östcrcn cn büyük şirkcllcr grubu olan NET Holding Yö- netini Kurulu Başkanı Besm Tibuk getirildi. DP misyonuna parti ycniden açılmadan önce dc bağlı olduğunu belirten Ti- buk. DP'nin Türkiye'de destan yazdığını söylcdi. DP Genel Başkanı Hayrettin Erkmen, sağda birleşme çağnsını yinele- di. İstanbul Ramada Otel'de dün bir basın toplantısı düzcn- leyen DP Genel Başkanı Hay- rcllin Erkmen, İstanbul İl ör- güıünü lanıttı. Aralannda Ra- mada Otcl, Net Turizm, Baza- ar 54, Halki Palas gibi şirkelle- rindebulunduğu NET Holding Yönetim Kurulu Başkanı Be- sim Tıbuk başkanlığında olu- şan il yönetim kurulunda, kcn- disinin basın danışmanı Hakan Çizem'ın yanısıra Ayla Sepki (işkadını), Mustafa Uyguner (Turizmci). Ömer Yalnızoğlu (Sigorlacı V Çetin Gümüşoğlu (Dr.Yük.Müh.), Erol User (Işadamı), Erdoğan Celasun (Yük.Müh.-Mımar). Koray Gönensin (İşadamı), Nuri Büke (Yöncüci) ve Selim Erengil (Eski milletvekili) yeraldı. Siyaset sahnesindeki yerini yaklaşık üç ay öncc yenidcn alan DP'nin şimdiye kadar İz- mir, İçel^ Ankara. Antalya, Bursa ve İstanbul'da örgütlen- mclerini tamamladığını belir- ten Genel Başkan Hayrettin Erkmen, yöneiimlerin daha çok genç yönelıciler ve işadam- larından oluştuğunu söyledi. I994'de yapılacak yerel genel seçimlere kadar örgütlenmele- rinin tamamlanacağını ıtadc etti. DP'nin sağ kesimdeki bü- tün partilerin anası olduğunu ifade cden Erkmen, daha sonra orlaya çıkan partilerin bir çoğunun yapay olduğunu öne sürdü. "Bizimki tabiidir" diycn Erkmen, birleşme çağnsını tek- rarlarkcn şöyle dedi: "DP kapatılmasaydı bugün- kü dağılma olmayacaktı. DP yeniden siyasi bütünlüğü sağ- layacak. Herkesi çağınyoruz."