25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 8 ARALIK1993 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER Avrupa'da veTürkiye'de destabilizasyon -1 Dr. NEZİH H. NEYZİ Ulaştırma Bakanlığı Emekli Danışmanı A vrupa'da destabflizas- yon: Rusya uzun süren uğraşlar sonucu rayın- dan çıkanldı Batı'dakı Letonya, Estonya ve Lıtvanya ılk kurtulan- laroldu Daha sonra Ukrayna, Beyaz- rusya ve Moldavya aynldılar Bu ışler sılah atılmadan gerçekleşü Doğu'- dakı aynlmalar o kadar kolay olmadı Afganıstan'da başlayan çarpışmalar Ruslar gıttıkten sonra da sürdü Gur- cıstan ve Abazalar hıç beklenmedık bır ıç savaş ıle karşılaştı Azerbaycan'- ın Rus Bırlığı'nden aynlmasından hemen sonra Karabağ sorunu çıkanl- dı Ermenı saldınlanna Bırleşmış Mıl- letler seyırcı kaldı Nahcıvan'ın varlı- ğını ve ayncahklı durumunu bu vesıle üe oğrendık Tacıkıstan tamamen bır karanlık ıçınde kaldı Kazakıstan, Türkmenıstan, özbekıstan ve Kırgı- astan Rusya'dan aynlmakla bırlıkte yıne Moskova'dan ıcazet almadan pek fazla hareket edemıyorlar Rusya ıyıce zayıflatıhnca Berlın du- van yıkıldı ve ıkı Almanya bırleşü Baü Almanya zengın taraf olarak pek ısteklı davranmadı, fakat buyûk Al- manya'yı gerçekleştırmek uğruna bu fırsatı kaçırmadı Baü Avrupa'da Belçıka, Flamanca ve Franszca konuşanlar arasında bö- lünmüş durumda. ancak krallık mües- sesesı ulkeyı şımdılık bırhk olarak tutuyor Orta Avrupa'da Çek \e Slo- vaklar aynldılar ve yenı bır hayata başladılar Yugoslavya'dan kopan Slovenya dışındakı tum otekı cumhu- nyetler bır kargaşa ıçıne atıldı Hırva- tıstan, Bosna-Hersek ve Sırbıstan. kanlı bır ıç savaşa suruklendıler Bır- leşmış Mılletler kesın bır onlem alamı- yor, ancak ınsaru yardım yapmaya çahşıyor Makedonya her an patlaya- cak bır bomba durumunda Arnavut- luk kabuk değışürdı. fakat ne yapaca- ğını bdemez halde Romanya şıddetlı bır rejım değışıklığıne uğradı Bulga- nstan da kabuk değıştırdı Genel ola- rak bakıldığında Avrupa'da ve Asya'- da komunıst yonetımler çokertıldı ve serbest pazar ulkelen zafer kazandılar Işadamlan ve yabancı sennaye bu ul- kelere gıder oldu Markalı Batıh mal- lar, bu ülkelere dövız ıle satış yapılan mağazalarla gırdı ve karaborsaya ak- tanlarak büyuk şehırlerde pıyasaya sunuldu Kapitalist pazar ekooomisi, komunıst ülkelen bır tur dıze getırdı Polonya'da komunızmın çokmesı ve Berlın duvannın yıkılması ıle başlayan bu dönem sonunda Rusya'nın önder- bğını yaptığı komunıst blok yıkıldı Rusya'nın dağıtılması ve parlamento- sunun topa tututmaai, Baulı demokra- sılerce olumlu karşılandı Sovyetler'ın dağılmasının ardından "ProMems of Communisrjı" (Komu- nızmın Sorunlan) dergısınm yayınına Amenka'da son venldı Bu dergı Amenkan hukumeünın çıkardığı Rusya, Çın ve Kuba gıbı komunıst ül- kelenn sıstemlennı ınceleyen ve eleştı- ren bır yayındı Bu dergıye artık gerek kalmamıştı Petrolü elınde tutan Amenka ve İn- gıltere, Sovyetler BırlığYnden aynlan petrol uretıcı ülkelere uşüştu Bu ülke- lenn uretüğı petrolun pazarlanması sorunlan on plana çıktı Hatta Tur- kıye'den geçecek boru hattını onlemek ıçın Azerbaycan'ın Ermenıstan tara- fından ıstılasına goz vumuldu Boğaz'- dan geçışın tehlıkelennı bıle bıle bu petrolün Kuzey Karadenız lımanla- nndan tankerlerle dunya pıyasasına çıkanlması ıstendı Neyın nea olduğu anlaşılmadan Turkıye, Somalı sorununun ıçıne ıtıl- dı Somalı, açhk ve ınsanı yardım ba- hanesı ıle Bırîeşmış Mılletler güçlenn- ce ışgal edıldı Turkı>e de bu tuzağa kolayca duşurüldü Sonradan açlık ve ınsanı yardım bır yana bırakılarak Ai- dit taraftarlanyla çatışmalar başladı Bu hareket bır ışgal mı, ınsanı yardım tnı nedıranlaşılamadı 1974'te Kıbns'ta Samson taraftarla- n Amenkan elçısını oldürdu, Türk kovlen yakıldı \ıkıldı fakat bızım Banş Harekâtı'nı butun dunya ışgal olarak kabul ettı Yırmı yıldır Kıbns'- ta hıçbır çekışme olmadan Turkler ve Rumlar ayn ayn yaşıyor Rum tarafı Ortadoğu'nun merkezı oldu ve Lub- nan'dan kaçan sennaye, Guney Kıb- ns'a yerleşü Kıbns'takı partılenn bırbınne gırmesı Denktaş'm yalnızlığa ıtılmesı, Kıbns'ta yınnı yıldır basıt de olsa bır turlü sanayı kurulamaması, bır tersanenın gelışünlememesı hep bu destabilizasyonun parçalan gıbı gelı- yor ınsana Lubnan çekışmelen v av aş > av aş du- ruldu ve Lubnan. kısmen Sunye ıle lsraıl ışgalı alüna alındı Fılıstın Arap- lan'nın bır özerk bolgeye sahıp olma- sı, Amenka tarafından kabul edıldı \e yenı bır devlet kuruluyor Korfez Sa- vaşı'nda Batıh guçler Amenka'nın onderhğmde bırleştıler ve kak'ı tepele- dıler Irak bolgelere av nldı ve bır özerk Kürt bölgesi gelıştı Gunevde de Ku- veyt ıle Irak arasında bır tampon Şii Arap bölgesi oluşturuldu Irak ambar- gosu halâ suruyor Türkiye'de destabilizasyon Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlennde Amenka ve Ingıltere mısyonerler aracılığı ıle dın kısvesı al- ünda genış bır haarhğa gırmışlerdı Daha 1894'te Amenkahlar Doğu Anadolu'da otuz kılıse-okul açmışlar, merkezlen Harput'ta bulunan kurulu- şun başındakı Frank Gates, Robert Kolej'ın yoneümıne geünlerek 1938'e kadar Turkı>e'de kalmış, bu okullar, Osmanhda yaşayan Hınstıyan nüfusu ele almış ve kendı amaçlanna gore >e- tıştırmıştı (x) İngılız mısyonerler de Irak'ta özel- lıkle Bağdat ve Basra'da ozgörev (mıs- yon) faalıyetlennı arttırmışlardı Amenkan ve tngılız ozgorev lılen (mıs- yonerlen) bu yorelerde (Amenkahlar Harput ve çevresınde, İngılızler Bağ- dat \e çevresınde) okullar açmışlar, Robert Koiej, bu calışmalann bır uru- nu olarak Istanbul da kurulmuştu Amenkalılann bır ara 208 adet kılı- se ya da okulu Guney ve Batı Ana- dolu'ya yayılmış, ancak bunlar yalnız Hınstıyan nufus üzennde etkıb olabıl- mışlerdı Demek kı Batıü guçler, rad- yo donemınden çok önce bu bolgeler- de dın ve külturlennı yaymak ıçın mısyoner heyetler aracılığıyla çalışma- lanna başlamışlardı tngılızler La*- rens gıbı efemanlarla \rap Millıvetci- tiğTnı gelıştırmış ve Osmanlı guçlenne karşı beşına kol olarak kullanmışlar, yaptığı melanetı kendı anılannda an- laüyor (xx) 1950 lerde pazar araştırmalan ıçın Dıyarbakır \e çevresıne gıttığım gun- lerdc bu \orelerde ^nkara Radvosu duyulmazdı Ancak BBC. Moskova Radıo Free Europe (Amenka'run Se- sı) ve Mısırıle İsraıl radyolan duyulur- du Bu radyolardan da bılmedığım bır dıldeyayınyapılırdı Sonradan bunun Kûrtce olduğunu anladım Sokaklar- da herkes Kurtçe konuşur ve hayat yuzyıllardan ben nasılsa oyle surup gı- derdı 1960'larda bu yoreye yıne gıttığnn- de, TV dıkkatımı çekmıştı Bızım ya- yın buraya uzanmıyor ve ımkânı olan Arap TV'lennı seyredıyordu Zaten bolgede yaşayan ınsanlann bır bölu- mu Arapça konuşuyorlardı Osmanlı donemını ınceledığımızde Dıyarbakır ve Bağdat'ta Arapça'nın geçerlı oldu- ğunu ve Turkçeyı buraya goturmek ıçın bır caba harcanmadığı gorûlür Bugûn dıl ozgurluğunden söz edenle- nn tanhsel bır yanılgıya duştükkn or- tadadır Daha yukanlara gıtüğun zaman başka bır lehçe -Kurtçe- konu- şulduğunu duydum Van'ın kuzeyı, Iğdır, Kâğızman ve Ağn'da büsbütün başka bır lehçe geçerhydı Yuzyıllar- dan ben bu yorede oturanlar kendı dıllennı konuşmuşlardı, fakat yazılı bır metın yoktu Ancak çok yenı ola- rak Fransa ve tsveç'te Kurtçe bır abe- ce (alfabe) gelıştınlmış ve bu yöreye geünlmışür Medya dunmu Daha TRT tekeh kalkmadan özel TVlerkuruldu Amaçreklampastaa- nı paylaşmakü Şımdı hukumet bu ılan pastasımn yuzde beşıne el koydu dıye kıyamet kopuyor (xxx) Bılındığı gıbı bır ıkı yıl ıçınde reklam pastası ozel tekellenn elıne geçtı Üstehk bü- tun teknık elemanlar ve konuşurlar (spıkerler). TRT tarafından yeüşün- len elemanlann transfen ıle sağlandı Ne oldu'' Gelecek yazımda, kıtle ıleüşım araç- lannın durumu ve sonuçta destabılı- zasvon ıçın sergılenen oyunlar ustunde duracağım U) NodoMeOnly' Frank Gates Pnncoı ton Unıv-ersıty Press 1940 («) T E Lawrenoe Se\en Pıllan of Wısdom Doubledav Ne» York 1937 (xxı) Kanun degışunldı ve bu oran yuzde uçbu c,uğa ındınldı ARADABİR İLHAN MİMAROĞLU (New YorkHan) Cazdan Ayaza Gunlerden pazar 52 ncı Sokak'ta bır caz şenlığı ola- cakmışgene Sokağıncazlı geçmışı anılacakmış Bılmı- yorum, her yıl belırlı bır pazar gunu kapatıyorlar mı o sokağı caz şenlığı ıçın Bılmıyorum ve aldırmıyorum Bıldığım, caz şenlığı dedıklerı olayın cazla bır ılışkısı ol- madığı Aldırmazhğım bu nedenle Bıldığımı hem de fılme çekıp belgelemıştım Dort beş yıl once gene bır pazar gunu 52 ncı Sokak'takı caz şenlı- ğne sınema makınemı alıp gıtmıştım Çektığım fılme baktım yenıden Bılıyordum bu yılkı şenlığın de fılmdekı gıbı olacağını Gene de kalkıp gıttım ve fılmde gordukle- rımın benzerlerını yenıden gordum Bırkaç blok boyun- ca kapatılmıştı gene sokak Kaldırımların onune gene ışportacılar sıralanmıslardı Neydı sattıkları? Cazcı fc- toğrafları mı' Tarıhe karışmış caz kuluplerının afışlerı mı' Cazlı fılmlerın vıdeo kasetlerı mı' Caz parcalarının notaları mı' Hıçbırı değıl New York'un usanç veren so- kak panayırlarında neler satılıyorsa, cazı kutlamak ıçın duzenlenen bu panayırda da onlar satılıyordu Gomlek, pabuç, ıç çamaşırı, beyzbol kasketı, gozluk saat ıncık boncuk ve çeşıt çesıt yıyecek Rumlar suvlakılerını Ruslar pıroçkılerını Hıntlıler samosalarını, Meksıkalılar da takoları naçolarını satıyorlardı Plak satan bır ıkı ış- portacı da vardı Caz plağı aradım Bulamadım Hoparr- lorlerınden yukselen pop muzığı ılerıde bır yerden gelen polka muzığı seslerıne karışıyordu Başka bır ış- portacıdan bır yun hırka aldım Caza gıdıp ayazda kaldı- ğım ıçın uşumeye başlamıştım Bıle bıle 1 Fılmımın bır yerınde sokağın bır koşesındekı ancak ıkı uç ışportanın sığabıleceğı boşluğa kurulmuş derme çatma bır sahnede ısteksızce çalan bırkaç cazcı ve onla- ra bakan dort beş kışı gorunuyordu Bu kez sokağın bır başka koşesıne kurulmuş gene o boydakı derme çatma sahne bomboştu Karşıya CBS bınasının onundekı kal- dırıma çakılı yıldız bıçımı plakaların ustune yazılmış cazcı adlarına bakan bıle yoktu Sozunu ettığım fılmı toparlamadan bırakmak zorunda kalmıştım 52 ncı Sokak ın son yıllardakı durumunu bel- geleyen ıkıncı fılmım olacaktı bu Bırmcısını ondan bır- kaç yıl once çekmış ve bıtırmıştım O gunlerde sokağın ozellıkle Beşıncı ve Yedıncı Caddeler arasındakı bolge- sınde suregelen ınsaatın yıkıntısı dokuntusu, hem de bankaların ve buyuk şırketlerın tabelaları fılmde gosterı- lırken ses yolunda Nesuhi Ertegun, 52 ncı Sokak'ın yal- nız New York un değıl dunyanın caz merkezı sayıldığı yılları anlatıyordu Anıları arasında, oğrencılık yıllarında bırçok caz kulubune gıtmeye parası yetmeyenlerın çe- vırdıklerı dumenden de soz edıyordu 'Arkadaşlanm- dan bırı oğretmıştı bunu bana Kuluplerden bırıne gıdıp, barda durup bır ıckı ısmarlayacaksın ıçkıyı bıtmesın dı- ye cok yavaş ıcerken muzığı dınleyeceksın sonra he- nuz boşalmamıs ıckı kadehını ceketının altına gızleyıp bır başka kulube gıdeceksın ılgıyı çekmeden barda du- racaksın ve obur kulupten getırdığın ıckı kadehını ceke- tın altından çıkanp orada ısmarlanmış gıbı ıcmeye baş- layacaksın Başarabıldığınde bunu, tek bır kulube odedığın parayla ıkı uc kulupte caz dınleyebılırdın '- Nesuhi Ertegun bunları anlatırken o sokakta zengınle- rın gıttığı bır lokantanın onunde duran upuzun bır luks otomobıl sureklı olarak gorunuyordu fılmde 'Bu sokak, o sokak değıl anlamına, 'The Street That Isn't 'adını vermıştım fılme Çoğu benım gıbı tek başları- na çalışan resım ya da beste yapar gıbı fılm yapanların ışlerını halka sunan Collectıve for Lıvıng Cınema da (Ya- şayan Sınema Kolektıfı'nde) gösterılmıştı On beş dolar da para odemışlerdı bana fılmımı gosterme ucretı ola- rak Çok geçmeden kapandı orası Fılmı gosterılen her- kese on beşer dolar odedıklerı ıçın mı battılar acaba' Istedıklerı başka fılmlerımı, bu ara çağdaş muzığın du- rumu konusunda bırçok bestecıyle yaptığım konuşma- lardan kurulmuş fılmı hem de 52 ncı Sokak'ın evıere şenlık caz şenlığı fılmını yetıştıremedım Bu tur fılmlerı gosteren başka yer de kalmadı New York'ta 52'ncı Sokak ın caz şenlığını nıtelendırırken 'evlere şenlık deyımmı soz gelışı olarak kullanıyor değıldım Bu deyım o sokakta yapılan tek bır şenlık gunune değıl yalnız o sokak' olmaktan çıkmış 52 ncı Sokak'ın her gunune uygun Bır oluden soz edıyorum çunku Sokak- lara caddelere meydanlara olulerın adları verıldığı ıçın orayada bır olunun adını vermışler Sokak tabelası- nın altına bır ıkıncı tabela koymuşlar Ustunde şu yazılı "Swıng Street" Dönüşü olmayan ceza: İdam V anılgı hdlınde olum cezalarından gerı donmenın olanaksız olması, bucezanın onemlı kaldırılış nedenlerınden bırısını olu^turmaktadır HALİT ÇELENK Hukııkçıt B asında \e kamuovunda olum cezası uzenne tartışnıalar su- rerken ıkı ornekle konunun oncmlı bır şonunc agklık ge- tırmekte varar goruvorum Olum cezasını kaltlıran A\ru- pa Konsevı ne bağlı ulkelcrlc (Turkıve dı- şında) Amenka Bırleşık Dcvletlerının 51 evaletınden ^9 u ıçınde olmak uzere İs2 de\let bu ceza\ı kaldınrken onun ınsanlık kavramına \e >a>am hakkına a>kırı oldu- ğunu caydıncı \e ıslah edıcı (rehabılıtav von) nıtelığı bulunmadığını goz onunc almışlardır \aptıklan ıstatis.tıklcr \c bı- lımsel çalışmalar burada onemlı rol ovna- mıştır Olum cezasının bu de\letlen.e kaldınl- masının haklı gerekçelennden bınsi de onun "> anılgı halinde donuşu olma\an bir ceza" oldugu gerçegıdır Mahkemeler de- gışık nedenlerle>anlişkardrlarvcrcbılırler Ceza\ argılama Hukuku.janlnmahkcme kararlannın duzellılmesı \ollannı goster- mış bo> le durumlarda "karar duzeltmesi". ">argılamanın \enilernnesi", "\a/ılı emırle bozma" gıbı >ollara başvurulabıleteğını kabul etmiitır Hapıs cezalannda bu \olla- ra başvurmanın pratık varan olabıleceğı açıktır Ama olum cezalannda \e bu ceza ınfaz edılmışse artık donuşu olma>an bır >ola gınlmış demektır Yanılgı nedenıvlc bır>aşam sona ermıştır Budurumlarhaklı olarak olum cezasının kaldınlması neden- len arasında \er almıştır Birinci örnek "Suclar >e Cezalar" adlı yapıtı ıle Ceza Hukuku alanında 18 vuzyılın hemen tum ceza yasalannı dennden etkıleven bu dal- da adeta bır reform jaratan unlu halvan Ceza Hukukçusu Cesare Beccaria Ceza Yargılamasf nda Ikrar'ın kanıt olarak ka- bul edılmemesı gerekuğıne ılışkın bırornek venr (1) Ancak hemen so>leyelım kı "İk- rar" konusunda gostenlen bu omek a\nı zamanda olum cezasının da kaldınlmasını gerektıren bır omek bır gerekçe olu^tur- maktadır lıalva da İccikovundcoturandul bırka- dın bırdenbıre ortadan ka\bolur O\orc- de artık gorunmez Kadının koıu bır kışı tarafından olduruldugu \c uzak bır scre gomuldugusoNİentılerı va\ılır \enlcnara- ma cmn sonunda emnı\et gorcvlılen çalı- lıklar arasına gı/lenmn bır adanı bulurlar •\damin korku ı»,ınde ve tıtremekıe oldu- ğunu sanarak \akalarlar Hakkında kuş- kııdan başka bır kanıt bulunma\an adam ışkenceve dayanıklı gorunmcsıne karyn vaşama karşı du\dugu bczgınlık sonucu su(,u ıijledığını kabul cder Hakkında ıkrar- dan başkalıır kanıt bulunma\an bu adamı mahkeme olum cezasına mahkum eder C ezanın ıntazından ıkı \ ıl sonra olduruldu- gu sanılan kadın kovune doner (Suçlar veCezalar Sa \5 n ) Lnlu(.cza(.ı Becı.anabuola>ı ışkenceıle clde edılen ıkrar anlatımlanna davanarak mahkumnet karan \cnlmesinın vınlışlığı- na ornck gostenr Hukuk lıteraıurunde başka ulkelerdc de bcnzcr orneklerc rast- lanmaktadır Bu orneklcr \e benzerlen olum ce/aMnın \anlişlığının anlaşılmaM halinde duzellılmesı \c gen donulmesı ola- naksız bır ceza olduğunu da gostermekle- dır İkinci örnek 12 Mart donemınde Deniz Ge/miş, Vu- suf Aslan \e Husejin İnan'ın ana\asal du- zenı zor kullanarak ortadan kaldırmava kalkışma suçunu ışledıklerı kabul edılerek olum cezasına çarptınlmalanna karar \e- nlmış \e cczalan ınfaz edılmıştı Bu karan veren Ankara I Numaralı Sıkı\onetım As- ken Mahkemesı. hukmunde suçun oğele- nnden ve oluşma koşullanndan olan *'el\e- rişli \asıta"nın vanı amaca ulaşabılmek ıgn veterlı ve sonuç alıcı araçlann (sılah araı, gcreç) olavda bulunduğunu da kabul etmıştı Buna gore sanıklar ellenndekı ta- bancalarla anavasal duzenın koruvucu ve kollavıcısı Turk Sılahlı KuvvetlenMe kol- luk kuvvetlerını zor dııruma sokabıleı.ck venık du^urebılecck euı,te ıdıler Savunma ve ıtırazlanmızda gcrçek dışılığı ve akıl al- ma/lıgı dıle getınlen bu ınanılmdz ıddid ve dcgcrlendırme hukmun hukuksdl daya- nakldnarasınddv.cr almış vegençlere olum ce/ası verılmıştı Asken Yargıta> uyelenn- den Hakım Tumgencrdl Kemal Gokçen ıle Hdkım Albav Nahit Saçlıoğlıı buna karşı gkmışlar ve karşı ov kullanmışlardı MITın \e lum emnıyet ve kolluk kuv- vctlennın kendısıne bağlı olduğu ve her turlu ıstıhbardtd sdhıp donemın Başbaka- nı Sülevman Demirel, 7 ay kaaar once ko- numuzu da vdkından ılgılendıren ve PKK vı hcdet alan şu sozlen sovledı "... Bu insanlara bir defa daha seslenivorum. 4-5 bin Kalaşnıkofla Turk devletınin hakkından gelemezsıniz, vazgecin, >ol yakınken kan dokmekten >azgecin, geri donün" (Mıllıyet ^ 4 199^) Demek kı 4-5 bın Kalaşnıköfla dcvltt zor duruma sokuldmaz ve \enık du- ^urulemezdı Gerçek de bu>du O>sa De- nız Gezmış. Yusut Aslan ve Husevın Inan haklanndakı olum cezasında 4-5 bın Ka- laşnıkol değıl. roketatarlar değıl. 25-30 tdbanca bunun ıçın veterlı gorulmuş ve TC\ nın 146 I maddesıoğelennınoluştu- âu sonucuna varılmıştı Olağandışı >argı ıjlcvını venne getırmış sıvaset addletın onune geçmıştı Venlen bu olum cezdlannın (>ukandakı neden dışında daha bırçok nedenlerle) yu- rurluktekı yasalara bıle tamamen a>kın olduğu açıktır Geçen vıllarda Denız Gez- mış vc arkadaşlan davasında olduğu gıbı ıck gasp olav lannda \e nsan yaşdmına yo- nelık olmdvan hallerde (kı soz konusu da- vaddoldurme voktur)ceza >asasının olum cezasını gerektıren 146 I maddesının değıl. 5-15 yıl ağır hapıs cezasını ongoren 146 ^ maddesının u>gulanacağına ılışkın \enlen Asken Y argıta> kararları da bu olum ceza- sı hukmunun vanlışlığını ortdva kovmuş- tur Amavenlenveınfazedılenolumcezası hukumlcnnı duzeltmc ve gencecık ınsanla- nn vaşamldnnı gen venne olanağı bulun- mamaktadır İşte \anılgı halinde olum cezalanndan gen donmenın olanaksız olması. bu ceza- nın onemlı kaldınlış nedenlennden bınsını oluşturmaktddır (I) FrınM/ du^unuru VOHIITL Bccc ın ı rnn **Suç ^e ( ı/alar ' ıdlı k I.ıhı ıçın "l lusların Msalannda bartarlık- lan kalmj butun jcımaM/lıkları hııfiflrtecek nılelıkte bır »apıttır"ıi sor TARTIŞMA PENCERE BerkeVardar'ıyitireli... S ankı hıçbır şey değışmedı oysa neçok şey farklı ^ımdı Bugun bıle İL Edebiyat Fakültesi'nın genış ve soğuk kondorlannda her an karşıma çıkacak. gulen gozlen kısıkseMylehatınmı soracak. koltuğunun altından bır kıtap çıkanp "Bunıı okuvun ve bir tanıtma yazısı > azın" dıyecekgıbıgelıvor Ovsao sicak guluşu artık ne bu kondor'ın neamfılen.nede ıçımızıısıtıyor 8 Aralık 1989 akşamı araştırma bursuv la bulunduğum Pans e gelen telefonda eşım çaresız ve tıtre>en bır sesle "kötu haberler..." dıvordu Ilkandd babam aklıma aeldı Telefonun ucunda "BerkeBev'i vitirdik" sozlennı duyduğumda\sa ıçımde bınlerce duygu bır anda acıya, ofkeye, umarsızlığa donuştu Her 8 aralık sabahıo telefon konuşmasıgelıraklıma oçdresızlık oyokoluş Bır ışıltı.coşku dırençveutku evrenıvdıyokolan ıçımıze karanfıklarsalarak, Ilk kez unıversıte oğrencısı olarak Fransız Dili >e Fdebivatı kondorlannda bov gosterdığımızde Âmfı 1 'de vapılandılbılımderslennın bıze venı bırevrenın kapılannı araldvdcdğını, bızı venı kışıler vapacağını duşunmemıştık bıle Derse tam saatınde gınp çıkan hemen her derste ıncelenecek bır kıtap > a da yazı oneren kafamızda Fransızcave Tiırkee uzenne > uzlerce soru uvandıran hıçotunmadan ve bırvorgunluk ızı gosteımeden cağrayanın akışını andıran enerjısıyle ders yapan bu hoca çok geçmeden bıze unıversıte oğrencısı olduğumuzu duyumsatmıştı Her derste bılımsel bır ha\d bızı sarmalıyor ders bıtımlennı hocamızld konuşmak, ona sorular sormak. goruşunu almakıcınıplevekıyorduk O bızı unıversıteoğrenası vapmı^tı Sonsinıftabıravuç kışı kaldığımızda bıle bıze hep "siz" dıye seslenen, en ufak başanmızda bızı yureklendıren tavnyla o dönem çoğumuzu yuksek lısans ve doktora çalışmalanna, oğretım uyelığıne sevdalandınnışü Bılıme olduğu kadar. Atarürk ılke ve devnmlenne de bağlıydı Fransız ıdlı v e yazınına ılışkm ıncelemelennın yanı sıra. Turkçe'nın sorunlanna da son dereceduyarlıydı Hepımızıde bu konularda duşünmeye >oneltü Opllar bınsıbızebu bılımle, bılgıj le, oğrenme ve oğretmenın engın coşkusuyla \ oğnılmuş dcvın on y ıla varmadan bırhastalığa venıleceğını. çalışma masalanmızın başında, fakülte kondorlannda bızı yalnız bırakıp gıdeceğını soylese guler gecerdık Iştebugerçeğe alışmayı beceremedık Arş.Gör.NEDRET TANYOLAÇ- ÖZTOKAT,İÜ Edebiyat Fakültesı Fransız Dılı ve Edebıyatı Anabılım Dalı Devlet Laik Oiur da Kişi Olamaz mı?.. Son zamanlarda bır laf moda oldu Adam '- Devlet laık olur" dıyor,' kışı olamaz Ben laik değılım, Muslumanım " Şerıatçı bunu soyluyor murtecı yınelıyor; ama, kımi zaman aklı başında sandığınız bır polıtıkacının ağzından aynı sozlen duyuyorsunuz Televızyondakı tartışmalarda bu propaganda kokan sozler sık sık duyuluyor • Ulkemızde ansıklopedı furyası var, her evde bır ansıklopedı bulunması gerekır ancak bır dostum, 'be- dava ansıklopedı olayını kuşkulu bır yaklaşımla deger- lendırıp - Ansıklopedı ' dedı 'roman gıbı okunmaz, başvuru kıtabıdır, eğer evde bır koşeye koyup seyrıne bakacak- san hıçbır ışe yaramaz ' Öyle gorunuyor kı kıtaplara başvurmak, tarnşmak, ön- yargılı olmadan duşunebılmek ınançla aklı bırbırınden ayırabılmek ıçın daha çok zamanımız var, yoksa kışı Ben laık değılım Muslumanım 'dıyeortayaçıkarmı' Bır ansıklopedıyı açalım bakalım laıklık karşılığında ne yazıyor ' Sıyasal ve toplumsal sıstemın dın ve devlet aynlığı Ih kesıne bağlı olması, bunu savunan anlayış " Sozcuklerın zaman ve mekan ıçınde seruvenı vardır; laık ve laıklık (laısızm) de dunden bugune değışerek ge- lıp çağımızdakı anlamlarını kazanmışlardır, Eskı Yu- nan da 'laıkos halktan olan anlamına gelıyordu, sonra dın kurumlarının yetkesınden bağımsız bır kurum ıçın kullanıldı Hırıstıyanlıkta kılıse dışı ya da dın adamlanrv dan olmayan kımseye laık denır Herkesın bıldığı gıbı "Turkıye Cumhurıyetı laık bır devlettır CHP nın (Cumhurıyet Halk Partısı) altı okun- dan bırısı de laıklık ılkesını vurgular Bu ansıklopedık bılgılerden sonra bırazcık duşünmeye çalışalım • Laısızm (laıklık) sozcuğunun sonu 'faşızm, sosyalızm, lıberalızm, komunızm gıbı /zmiebıtıyor değıl mı? İşte sıze bır ıpucu1 Faşıst bır devlet yonetımınde yaşayan yurttaş, faşıst olmayabılır ya da lıberal demokrasıyı ya- şam bıçımı seçmış bır anayasal duzende kışı faşıst yada komunıst oğretılerı benımsemıştır Kuba sosyalızmı yeğlemıştır, ama, her Kubalının sosyalıst olması gerek- mez kışının bılıncınde ya da yureğınde taşıdığı 'ızm"\ kım nereden bılecek? Laık bır devlette, (Turkıye Cumhurıyetı'nde) yaşayan heryurttaşın laık olması beklenemez Çunku laık olmak, laısızmı özumsemek, açık deyışle sıyasal ve toplumsal duzenın dın devlet aynlığı ılkesıne bağlı olmasını ıstemek demektır Eğer bır kımse şerıatçı ıse elbette laık değıldır ve laıkhğe karşıdır Ancak bır Musluman (ya da Hınstıyan, Musevı, Kato- lık, Şıı Alevı Yezıdı, Protestan) aynı zamanda laiklıği benımseyebılır Devlet laık olur, kışı olamaz' sozu bıryanlışın vurgu- lanmasıdır • Ancak bu 'yanlış 'ın ya da yanılgı 'nın bılerek sık sık y»- nelenmesı rastlantı değıl Bılınçlı bır propaganda 1 Şerıatpolrtıkacısı 'laık'\\e dınsız ı ozdeşleştırmek ısti- yor, ' Laık devletm dını yoktur, ama, kışının dıni otur" anlamına gelecek bır propagandayı yaymaya çahşıyor Oysa bu aldatmacanın aklı başında bır ınsanı etkılemesı olanaksız Turkıye de yaşayan Sunnı, Alevı, Musevı, Protestan, Katolık Ortodoks yurttaşlar, hem ınançlarını koruyup hem laısızmı ortaklaşa benımseyebılırler Kışı hem lıberal, demokrat, sosyal demokrat, hem de Hınstıyan ya da Musluman oluyor da, hem laık olup ne- den Musluman olamayacakmış' Şımdı Tacıkıstan dan Cezayır e kadar Islam dunyasında suregelen kavga, iş- te bunun ıçın VAKFıMıZıN ÜYESI, DEĞERLI AYDıN, SANATÇI ABİDİN DİNOYU KAYBETTIK. AILESININ VE HALKıMıZıN BAŞI SAĞOLSUN. TARİH VAKFI V "mutluluğun resmını yapabılır mısın Abıdin hurnyet sozcuğunun resmını ama yalansızının' ABİDİN DİNO'yu saygıyla selamlıyoruz. Aılesının, dostlarının başı sağolsun. N4ZIMHİKMET KÜLTÜR VE SA>JAT VAKFI ANMA Sevgılı eşım, babamız, Emekli ılkokul mudurü HÜSEYİN GÜRGÂıVı (Ö.T.8ARALIK1991) olumünun ıkına yılında saygı, ozlem ve rahmetle anıyoruz AİLESt
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear