14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 25 ARAUK1993 CUMARTESİ GENCLIK - EGITIM Yaş arttıkçamuüıüukazahyor Gençler arasında kitap okuma, sinema, tiyatroya da konseregitme oranı oldukça düşük. Gençlerinyüzde 59 'u kendinimutlu hissediyor. Yaş ortalaması düştükçe bu oranyükseliyor. FtGEN ATALAY Kitap okumuyoruz; gösterdiğimiz başh- ca neden, 'böyle bir al<şkanlığımran' olma- ması. Sinemaya. tıyatroya ve konsere gitme alışkanlığımızın olduğu da söylene- mez. Spor da pek fazla ilgımizi çekmiyor. "Kahveye gitmek", bunlardan daha çeki- d geliyor. Bunlar, "dam Ostünde saksağan" tü- ründen sözler değil. Milli Eğitim Bakan- lığı'nın isteğiyle PİAR tarafından 12-24 yaşlanndaki gençler arasında yapılan ''19901ı Ydlarda Türk Gençliği Araştır- masf'nın sonuçlan. Araştırmaya göre, gençlerin yüzde 62'si maddi ve sosyal çev- re koşullanndan hoşnut. Hoşnutluk dü- zeyi, kadınlarda erkeklere göre. kır yerle- şim birimlerinde yaşayanlarda kentteki- lere göre, çalışan gençlerde çahşmayanla- ra göre daha yüksek. ••grenci gençlerin ğ \ yüzde 6O'ı \ y siyasetten uzak. ^ ^ 12-24 yaş arasında siyasi gelişmeleri izleyenlerin oranı yüzde 53. "İçinde buhmduklan koşullarm beş yd sonra nasıl olacağı" sorusuna. gençlerin yüzde 34'üıyiyegideceği: yüzde 3l'ikötü- ye gideceği ve yüzde2l'i dehıçbir değişik- îik olmayacağı yamtını veriyor. Sosyo- ekonomik sınıf değjşkeni incelendiğjnde. gelir düzeyi arttıkça iyimserlik oranı ua artıyor. Araştırma bulgulanna göre. gençlerin yüzde 39" u günlük yaşamlannda karşı- İaştıklan sorunlan öncelikle anne ve ba- balanyla. yüzde 16"sı okul arkadaşlany- la, yüzde 12'si de kardeşleriyle paylaşı- yor. Gençlerin yüzde 59"u kendisini mutlu hissediyor. Mutlu hissetmeyenlerin oranı ise yüzde 41. Yaş ortalaması düştükçe kendisini mutlu hisseden gençlerin oranı artıyor. Bu oran, kadınlarda daha yük- sek. Öğrenci gençlerin sahip olmayı düşün- dükleri en yüksek eğitim düzeyi, yüzde 61'lik bir oranla üniversite. Üniversite sonrasında eğiümini sürdürmek isteyen- lerin oranı ise yüzde 28. Herhangi bir eği- tim kurumunda öğrenci olan gençlerin yaklaşık üçte biri derslerin kendüerini ya- şama hazırladığını düşünürken, yanya yakını okullann bazı eksiklikleri olduğu göriişünde. Okutulan derslerin kendileri- ni yaşama hiçbir biçimde hazırlamadığı- na inananlann oranı, ilkokul öğrencile- rinde yüzde 25, ortaokul öğrencılerinde yüzde 14, lise ve dengi okul öğrencilerin- de yüzde 34, üniversiteye gidenlerde ise yüzde 38. Araşürma sonuçlanna göre, gençlerin yüzde 68'i son 15 gün içinde hiçbir spor faaliyeti ile ilgilenmemiş. Erkeklerin yan- dan çoğu ise son bir ay içinde kahveye git- miş. Gençlerin yüzde 67"si sinemaya. yüzde 79'u popüler müzik konserlerine ve yüzde 8l'i de tiyatroya gıtmiyor. Ayda birden çok sinemaya gidenlerin oranı yüzde 13.5, tiyatroya gidenlerin oranı yüzde 10, konser izleyenlerin oraru ise yüzde 3. Gençlerin yüzde 6l'i son bir ay içinde hiç kitap okumamış. Kitap okumama ne- denleri ise şöyle sıralanıyor: "Kitap okuma alışkanlığı olmaması (yüzde 50.2). yeterince zaman bulamamak (yüzde 16.6), boş zamanlarda yorgun ol- mak (yüzde 10.6), tv, \ideo ve fılm izlemeyi tercih ermek (yüzde 103), kitap fiyatlarını yüksek bulmak (yüzde 4.6), dersİer nede- niyle okuyamamâk (yüzde 3.4)" 12-24 yaş grubu gençlerin yüzde 47'sı siyasi geİişmeleri izlemiyor. Siyasi geliş- meleri izleyen gençlerin oranı yüzde 53 Siyasi gelişmeleri izlemeyen gençlerin oranı. yaş grubunun yükselmesine para- lel olarak azalıyor. 12-14 yaş grubundaki gençlerin yüzde 69'u. 15-29 yaş grubu gençlerin yüzde 46'sı, 20-24 yaş grubun- dakilerin de yüzde 34'ü siyasi gelişmeleri izlemiyor. öğrenci gençlerin yüzde 6O'ı ve öğrenci olmayan gençlerin de yansı siyasi gelişmelerden uzak. Avrupa Topluluğu'nun ne olduğunu bilmeyen gençlerin oranı yüzde 24. Tür- kiye'nin ATye tam üye olması. 15 yaş yukansı gençlerin yaklaşık yüzde 6O'ı, er- keklerin yüzde 59'u, öğrenci gençlerin yüzde 66"sı, kent merkezlerinde yaşayan- lann yüzde 62"si ve üst sosyo-ckonomik sınıf mensuplannın yüzde 82'si tarafın- dan isteniyor. 12-24 yaş grubundaki gençlerin yüzde 89"u hiçbir dernek ya da gruba üye değil. Gençlerin üye bulundu- ğu dernek ya da gruplar şöyle: "Spor kûmluşları (yüzde 3.1). eğitim ya da sanat gnıplan (yüzde 1.7), siyasi parti ya da siyasi gruplar (yüzde 1.5). hayır ku- rumları (yüzde 1.3), doğal kaynaklan, çev- reyi ve hayvanlan korumav a y önelik grup- lar (yüzde 0.5)" • Gençlerin yüzde 6Tsi sinemaya, yüzde 79'u ise konsere gitmiyor.ı Fotoğraflar CUMHURİYET) Rize Milli Eğitim Müdürü, ders geçme ve kredi sistemine ilişkin genelgenin son şeklini anlattı Kredili sistem hâlâ yeterince bilinmiyor FAtKBAKOĞLU RİZE - İlk ve ortaöğretimde okullar yaklaşık bir ay sonra bırinci yanyıl tatiline girecek ve öğrenciler karne alacak. Ancak veüler, öğrenciler. hatta öğretmenler hâlâ okullardaki ders geçme ve kredı sistemını bilmıyor. Rize sokaklannda rastladığımız velilere, öğrencilere ve öğretmenlere ders geçme ve kredi sistemi hakkında çeşitli sorularsorduk. Mini anketimiz sonucunda velilerin yüzde 85'i. öğrencilerin yüzde 60"ı ve öğretmenlerin yüzde 25'ınin ders geçme ve kredilendirme konusunda yeterli bilgiye sahip olmadığı ortaya çıktı.Rize Milli Eğitim Şube Müdürü Hulusi Şinofordoğlu ders geçme ve kredi uygulamasıyla ilgili olarak açıklamalarda bulundu. Şinofordoğlu'nun verdiği bilgiye göre Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz imzalı genelgeyle son şeklini alan uygulama şöyle: "Ortaöğretim kurumlannda uygulanan programda belirtilen ortak ders veya derslerin bertıangi birinden başarısız olan öğrenci bu ders ya da dersleri. daha sonraki dönemlerin birinde yineleyecektir. Yineleme sonucunda da başansızlık olursa başarısız olunan bu ders veya dersler bir daha alınmayacaktır.Öğrenci. başansız olduğu ortak bir ders ya da dersleri yinelemeden okul türlerine göre belirlenen mezuniyet kredisine sahip olsa bile diploma düzenlenmeyecek; Milli Eğitim Bakanlığı jıa bağlı ortaöğretim kurumlannda ders geçme % e kredi yönetmeligindeki esaslarçerçevesinde başansız olduğu ortak ders vey a dersleri yineleyecektir. 'Mezun olma şartlarını taşıy an öğrenci, hangi alana ait seçmeli derslerin yüzde 13'ünün kredisini almış ise öğrencinin diplumasına o alan; bu oranın hiçbirine uymaması halinde ise genel kültür alanı yazılır' şeklinde açıklama Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı'nın genelgesinin 5. maddesinde yer almıştır.Ancak mezuniyet alanlan belirîenirken, 1992-93 ders yılında seçmeli ders listesine eklenen T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük (semineri) Türk lehçeleri, İngiliz Dili ve Edebiyatı. Alman Dili ve Edebiyatı ve Fransız Dili ve Edebiyatı dersleri, 1991 -92 ders yılında öğrenime başlayan öğrencilerin mezuniyet alanlannın belirlenmesınde dikkate alınmayacaktır. Mezun olma şartlarmı taşıyan bir öğrencinin seçmeli derslerden aldığı krediler farklı iki alana uyuyorsa \ey a eşitlik sözkonusu ise öğrencinin tercih ettiği alan, diplomasına yazılacaktır. Ders geçme ve kredi uygulamasının yapısında sorumluluk, tek ders. bütünleme vedışandan bitirme smavlan ile öğretmenler kurulu karan ile başanlı sayılma gibi uygulamalar bulunmamaktadır. Bu nedenle üniversiteye giriş sınavına. içinde bulunulan ders y ılının iki döneminde alınabilecek kredilerle mezun olabilecek durumda olan öğrenciler başvuruda bulunabileceklerdir. (Ömeğin genel lisede 1991-92 ders > ılında öğretime başlayan bir öğrencinin mezuniyet kredisi 132'dir. Bir dönemde alacağı en fazla kredi miktarı 30'dur. Yeni ders y ılında öğrenci 2 dönem okuj abileceğine göre en fazla 60 kredi alabilecektir. Dört dönem sonunda 132-60 = 72 kredisi olan öğrenci sına\ lara basvurabikcektir. 1991 -92 ders yılında ders geçme ve kredi uygulamasına giren ortaöğretim kurumlanmızın bazılannda öğretmensizlik. doğal afetler gibi öğrencilerin kendi istek ve iradeleri dışındaki nedenlerle okutulamayan orta ve ortak meslek derslerinın bulunması halinde ilgili okul müdürlüklerinin kaldıklan yıllar dikkate alınmadan ikinci dönem, lise ikinci smıftan intikali yapüanlar, tekrar ettikleri veya beklemeye kaldıklan y ıllar dikkate alınmadan dördüncü dönem okuma haklarını kullanmış sayılacaklardır. Ders geçme ve kredı yönetmelıği uygulavan okullaninızda davranış notu indırilmiş olan öğrencilerin durumu, disiplin yönetmehğinin 38. maddesi de dikkate almarak her dönem değil sadece ders yılı sonunda öğretmenler kurulunda görüşülecektir. • Başrolündekukla olan karamsar bir oyun ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Samuel Becket'in, "Söz- süz Oyun 1" adlı oyunundan kukla sahnesı için uyarlanan, "Bir Becket Oynamâk" OD- TÜ'de beğeniyle izlendi. Yö- netmen ve oyuncu Haluk Yüce, rolü "kukla" olan bir kuklanın baş kahraman olduğu oyunu, sonunda bir umut ışığı olması- na karşın, karamsar bir oyun olarak niteliyor. Yüce, "Dünya- da ve Türkiye'deki olaylar karşKinda hissettiğim çaresizli- ği, oyunun kahramanı kukla ka- dar içten hissediyorumr> diyor. Öncelik gençlerde Yüce, oyunun kukla tiyatro- su üzerine Amenka'da yaptığj yüksek lisans tezinin ve yıllardır edindiği birikimin ürünü oldu- ğunu belirterek, "Amacım, Bec- ket'in bende oluşturduğu duygu ve düsünceleri akademik bir yaklaşımla ve kesinlikle seyirci- ye göre düsünmeden sergilemek >e bunu seyredebilecek bir seyir- ciyle paylaşmaktı. Bu nedenle de, özelükle akademik bir or- tamda, öncelikle üniversite öğ- rencilerine bu oyunu sunmayı ve onlarla paylaşmayı istedim" dı- ye konuşuyor. Tempo Tiyatrosu'nu 1984 yı- hnda kuran Haluk Yüce, Tür- kiye'de kukla tiyatrosunun te- meUni oluşturan Karagöz'ün sanat sayılmamasını eleştirerek şunlan söylüyor: "Babulann yaptıkları 'mup- pet shovv' gibi kukla şovlannı hayranlıkla seyrediyoruz, ancak kendi kukla sanatımızı küçüm- süy oruz. Oysa kukla tiyatrosun- da bir düzeye gelinebilmesi için öncelikle Karagöz'ün bir sanat oMuğunun kabul edilmesi gere- kir. Biz Karagöz'ü küçümseyip reddederken, Karagöz tüm dün- yada kukla festivaUerinin baş misafiri oluyor ve Avrupalı sa- natçılar tarafından oynatılıyor." Türkiyede Karagöz'ün kü- çümsenmesini, oynatıcılann ni- teliksizliğine bağlayan Yüce, "Kukla oyunlarında oyuncu, her zaman ikinci planda kalır. Asıl oyuncu, kukladır. Ülkemizde berkes birinci planda olma uğra- şı verdiğinden ve kuklacılık kü- çümsendiğinden, nitelikli kişiler kuklacı oimak istemiyor. Kukla- cı olmak alçak gön'üllülük ge- rektirir" diyor. Yüce, "Bir Becket Oyna- mak" adlı oyunu, Ankara'da Siyasal Bilgiler, Hukuk ve Eği- tim fakültelerinde de oynaya- caklannı, diğer büyükşehir ünı- versitelerinden de davetler aldı- klannı ve oyunlannı sürdüre- ceklerini söylüyor. • Haluk Yüce, amacının oyunu izleyiciye göre düsünmeden sergilemek olduğunu söylüyor. (Fotoğraf: TARIK TINAZAY) Paralı eğitim tartışılacak Demokratik Üniversite Kurultayı bugün İstanbul Haber Servisi - Demokratik Üniversite Ku- rultayı, bugün Ümraniye Be- lediyesi Düğün Salonu'nda toplanıyor. Demokratik Üniversite Kurultayı Girişim Komi- tesi'nden verilen bilgiye göre, kurultayın gündem maddele- n "Paralı Eğitinı", "MGK Ünhersiteleri", "Gençliğin Zorunlu Askere Alınması" \ e "Örgütlenme Sorunları" ola- rak belirlendi. "Üniversitelerin temel so- runlannı yine üniversitelerin asli unsurlarıyla tarttşmak, sorunlara müdahale etmek ve çözüm yollannı birükte ara- mak" amacını taşıyan De- mokratik Üniversite Kurul- tayı için 30'a yakın üniversi- tede çağn yapıldı. 14 üniver- sitede Kurultay Hazırlama Komiteleri kurulduğunu be- lirten Girişim Komitesi üye- leri. "Bugün Demokratik Cniversite Kurultayı, üniver- sitelerdeki demokrasi müca- delesinin iilke çapındaki kür- süsü, sözcüsü olmav a en güçlü aday konumundadır. Bunu daha da sağlamlaştırmak, ile- riye taşunak, hepimizin çaba- larıyla, katılımıyla gerçekle- şecektir" dediler. Bu arada Ege Üniversitesi Kurultay Hazırlama Komi- tesi, Yüksek Öğretim Ku- rumu'nu protesto amaayla imza kampanyası başlattı. İmzaya acılan metin şöyle: "Yüksek Öğretim' Ku- rumu'na, Binbir hayallerle geldiğimiz üniversitelerde sorunlardan başka bir şey bulamadık. Harç paralan beümizi büker- ken, kamımızı bile zorlukla doyuruyoruz. Bulmak istedi- ğimiz bilimsel eğitimin yerini ise gerici, baskıcı. araştı- rmadan uzak, anti-bilimsel bir eğitim almış. Kısaca özerk- demokratik üniversite an- layışı ayaklar altına alınmış. Biz paralı eğitim istenüyoruz. Biz üniversitelerin birer eko- nomik kâr araçları haline geunesini istemiyoruz. Biz özgür *e bilimsel bir eği- tim istiyoruz. Biz bu sorunlan ve diğerlerini çözmek için De- y y-urultay mS için 14 J %^ üniversitede ^ • H ^ hazırlama komiteleri kuruldu. mokratik Üniversite Kunıl- tayı'nda gücünü birleştirenler olarak sizi protesto edi) oruz." Öte yandan Çukurova Üniversitesi'nden bir grup öğrenci dün Eğitim Fakültesi kantininde biraraya gelerek YÖK'ü ve jandarma baskısı- nı müzikle protesto etti. Gü- ney İlleri büromuzun haberi- ne göre, Demokratik Üniver- site Kurultayı Hazırlık Ko- mitesi öğrencileri. "Kitaplar pahalı. Bannma koşulları gi- derek gücleşi) or. Demokratik yöndeki taleplerimiz gözardı ediliyor. Jandarma en kücük harekete izin vermiyor, gö- zaltına alıyor" şeklinde gö- rü^lerıni dile getirdiler. • Yurtta kalan kız öğrencilere soruşturma Yurtlardaki koşullann düzeltilmesi için imza kampanyası başlattılar Gençlik-Eğitim Servisi - Çemberlitaş ve Vezneciler kız yurtlannda, kötü uygulama- lara karşı imza kampanyası başlatan öğrenciler hakkında soruşturma açıldı. Yurtlar- daki koşullann düzeltilmesi- ni isteyen öğrenciler. yurt yö- netimine isteklerini defalarca ilettiklerini. ancak yıllardır bir çözüm geürilemediği için bu yola başvurduklanru açı- kladılar. Yemeklerin pahahlığı- ndan, odalardaki ve genel te- mizliğin yetersizliğinden. su sorunundan ve yurda giriş- çıkış saatlenne geıirilen keyfı sınırlamalardan rahatsız olan öğrenciler, bu sorun- lann giderilmesi için imza topladıklannı söylediler. Bu. yüzden kendileri hakkında soruşturma açıldığım belir- ten öğrenciler. yurt yönetimi- nin baskıa ve keyfı davranı- şlanndan da yakındılar. İmza toplama kampanya- sından sonra kaldıklan yurt- lann ve İstanbul Yurtlar Temsilcıliği'nin önünde gös- teri yapan öğrenciler. soruş- turma açılması için gösterilen "siyasi amaç taşıyor" gerek- çesine de katılmadıklan ı söylediler. Yemek fıyatlaı - nm bütçelerini zorlaması - dan. odalarda böceklerle t - raber yaşamak zorundz ı- ğından ve yıkanacak su ds ü bulamamaktan yakınan c ı- renciler. yeni yönetmeL >e göre getirilen tatil süreler n- den de şikayetçiler. Yaz ay a- nnda yurttan sadece bir iy aynlabildiklenni belir en gençler. "Okullar 2.5 ay »- reyle kapaİL bizim yurtta I al- mamızın bir mantığı yok, >izi ve ailelerimizi maddi ve an ne- vi olarak zorluyorlar" ded ler. Yurt yönetimınin baskıa tavnndan da oldukça ra ıat- sız olan öğrenciler. "kaynsız- şartsız" yurttan atılma teh- ditlerini ve bazı öğrencılere tanınan ayncalığı kınıyorlar. Odalannda bulunan pirizle- rin söküldüğünü. bir bardak çayın üç bin liraya satıldığını ve yurtlarda temizlik yapan eleman bulunmadığını anla- tan öğrenciler, kampanyala- nnın siyasi bir amaca hizmet etmediğini. sadece insan gibi yaşamak ve insanca haklara kavuşmak istcdiklerini ifade ettiler. • Gendik, Kubüay'ı unııtmaıfc! Bundan tam altmış üç yıl önce . Menemen'de. henüz yedi yaşındaki cumhuriyetimiz, "aydınlanma savaşf'nda üc şehit veriyordu. Kubilay, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki Onlar. cumhuriyeti korumak için, içinde bulunduklan durumun olanak ve şartlannı düsünmeden tereddütsüz öne atılırken, cumhuriyetimizin sonsuza kadar yaşatılması yolunda üzer- lerine düşen görevi yerine getıriyorlardı. 23 Aralık 1930'da Menemen'de halkı isyana çağıran geri- ciler, olaya müdahale etmek isteyen Kubilay'ı önce yaralı- yor, sonra da başını keserek bir sanğa takıyor ve sokaklarda dolaştınyordu. Bu vahşet karşısında. 29 Aralık 1930'da Ha- kimiyet-i Milüye'de çıkan isimsiz bir başyazıda "Belki Kubi- lay Tûrkiye'de yenilik ve medeniyet sav aşırun artık son kurba- nı olacaktır" deniliyordu. Ama ne yazık ki Kubilay son ol- madı. Ama gençlik Kubilay'lan unutmadı. Unutamaz da. Çünkü aradan geçen altmış üç yır\e onun kanlı aalan. bizler için unutma seçeneğini yok ediyor. Özgürleşme yolunda üretilen bütün değerlerin ayaklar al- tına alınmaya çalışıldığı bugün. tüm toplumumuzun insanca ve banş içinde beraber yaşayabilmesinin olmazsa olmaz ko- şulu laiklik. devletin üst kademelerinde ve malum çevrelerde yogun bir tartışma konusu yapılır hale geldi. Ülkemizin yö- netimini ellerinde tutanlar, sizlere sesleniyoruz: Bu ülke ve geleceği. sizlerin küçük çıkar hesaplannız için harcanamayacak kadar değerli. Atacağınız yanhş adımîar aydınlanma savaşmı geriletebilir ve hatta bir süre için durdu- rabilir de. Ama asla aydınlanmanın önüne geçemez. Ve siz- ler de, yaptıklannızla tarihte hak ettiğiniz yeri alırsınız. Atatürk, Kubilay için "...temiz kanı ile cumhuriyetin haya- tiyetini tazelenüş ve kuvvetlendinniş olacakrır" diyordu. Bu- gün, laik-demokratik ve bağımsız Türkiye idealine duyarblı- ğın ve sahip çıkmanın her zamankinden daha fazla zorunlu olduğu bir süreci yaşıyoruz. İşte bu yüzden gençlik. Kubi- lay'ı unutmadı. Bu uzun ve soluksuz savaşımda. cumhuriye- tin asıl sahibi gençler, O'nu. ölümsüzlüğe gidişınin altmış üçüncü yıldönümünde, sevdiği kır çiçekleri ile umutla ve inançla anıyoruz. • . DERYA GÜLTEKİN Boğaziçi Üniversitesi ı Ekonomi
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear