25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 20 ARALIK1993 PAZARTESİ HABERLER İktidar karapsızlann • ANKARA (ANKA)- Yapılan araşürmalar, liderlere ve partilere güvenmeyen kararsızseçmen oranınınyüzde 35'e ulaştığını ortaya koydu. KAMOY tarafmdanl2il,49ilçe, 112 kırsal yerleşım biriminde 2 bın 176 seçmenin katıLmıyla yapılan araştırma "kararsızlann" oranının arttığıru ortaya koydu. Araştırmaya göre "Mevcut siyasi parti lıderleri içinde en çok beğendiğiniz ve güvendiğiniz hangısıdır" sorusunda bir lider tercihi yapanlar yüzde 54.8'e ulaşırken hiçbirini tercıh etmeyenlerin oranı yüzde 35.2 olarak belirlendi. Soruyu yanıtsız bırakanlann oranı ise yüzde 10 oldu. SHP'den Gündem'e ziyaret • İstanbul Haber Sen isi - SHPKartahlçeörgütü Gençlık Komıs>onu üyeleri dün Ozgür Gündem Gazetesi'nı ziyaret etti. Özgür Gündem Gazetesi yönetıcilenyle görüşen Gençlık Komısyonu üyeleri gazetenin iki kez basılmasını kınadıklannı bildırdıler. SHPKartalİlçesi Gençlık Komisyonu Başkanı Arslan Çelik, gazete kapatılması gibi antidemokratık uygulamalara son verilmesi için mücadele edeceklenni söyledi. Mendenes: Söz milletin • İstanbul Haber Servisi - Türkıye'nın meselelerinin halktan kopuk partılerle çözülemeyeceğını behrten BDP Genel Başkanı Aydın Menderes, "Biz. söz milletin olsun ıstiyoruz" dedi. Yeniköy Bağlar Düğün Salonu'nda partisince düzenlenen toplantıya katılan Aydın Menderes, partisinin sloganı olarak babası Adnan Menderes 'in genel başkanlığını yaptığı DP'nin."Yeter, söz milletin" sloganı nı seçti. Hak-İş'ten telgraflı protesto • ANKARA (ANK A) - Hak-lş vergı refoımu >asa tasansının "tartışılmadan", "alelacele'TBMM gündeminealınmasını. DYP veSHPgrup başkanvekilliklerine çekeceği telgıaflarla protesto edecek. Hak-İş, konfederasyona bağlı sendikalara gönderdiği yazıda, vergi reformu yasa tasansının çalışanlar lehine hiçbır madde içermediğıni belirtti. Tasanyla ilgili Türkıye Odalar ve Borsalar Birliği dışında başta ışçi kesimı olmak üzere hiç kimsenin göriişünün ahnmadığını belırten Hak-lş, böyle bir yasanın TBMM'den "alelacele" geçirilmesinın yaratacağı sakmcalara dikkat çekti. Hak-lş, işçilerden DYP ve SHPgrup başkanvekillerine çekecekleri telgraflarla tasannın ve bu aceleci tavnn protesto edilmesini istedi. İşsizlik sigortaa • ANKARA (AA) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanarak Başbakanlık'a sunulan ve Bakanlar Kurulu'nda görüşülen "işsizlik sigortası" yasa tasansı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğultay ile Maliye Bakanı İsmet Atilla tarafından oluşturulan alt komisyona gönderilerek burada değerlendıriliyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkılileri, koalisyon hükümetinin programında dayeralan "işsizlik sigortası"' yasa tasansının, 8 yıl aradan sonra 1992 nisan ayında toplanan çalışma meclisine katılan işçi. ışveren. kamu kuruluşlan ve üniversıte temsilcilennin görüşü alınarak hazırlandığını, işçı ve ışveren kesimleri ile aylar süren görüşmeler sonucu bu tasannın Başbakanlık'a sunulduğunu söylediler. Eczacı maaşma 2 milyonarüs • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Sağlık Bakanı Kanm Dınç, eczaalann sorunlannın çözümü için, bir dizi çalışma yapıldığını bildirdı. Dınç, kamu eczacılannın ücretlennde 2 milyon liralık bırartış öngören taslağın Maliye Bakanı'nca kabul cdılıİığını söyledi. Yerel seçimlerden sonra, genel seçimlerden önce yeniden ele alınacak Iki turlu seçim dondurulduDeğişiklik, teknik kombnll Çiller ve Karayalçın. dün akşam >aptıkları toplantıda. sistemin, muhalefet partileriyle bırliktegörüşülmesini kararlaştırdı. Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın. Seçim Yasası'nda değişiklik yapılacağını, ancak bunun, bazı teknik konulan icereceğini söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - DYP ve SHP grupla n- nın itırazlan ve seçim Tarihinin yaklaşması nedeniyle ıki turlu seçim sistemınden vazgeçildı. Başbakan Tansu Çiller ile SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın - ın dün gece y aptıklan göriişme- den sonra. bu konunun şimdi- lik gündemden çıkanlması; yerel seçimlerden sonra. genel seçimlerden önce muhalefet partileriyle birlıkte yeniden ele alınması kararlaştınldı. SHP Genel Başkanı ve Baş- bakan Yardımcısı Murat Kara- yalçın, Seçim Yasası'nda bir değişiklik yapılacağını, ancak bu değişiklığın sıstemle ilgili ol- mayacağını, seçim kampanya- lannda kentlerin kirlenmesinin önlenmesi gibı baa teknik ko- nularda olacağını açıkladı. DYP'nin gündeme getırdğı iki turlu seçim sistemi konusun- da anlaşma sağlanamadı. Ka- rayalçın. oransal bir baraj getı- rilmesinden yana olduğunu, bu oranın da Fransa'da uygulanan yüzde 12.5 oranı olabileceğinı söylerken. SHP grubu ve yöne- timı "seçimlere çok az bir sûre kaia, doğru dürûst tartışılmadan bir sistem değişikliğine gitmenin doğnı olmadığını" savundu. DYP grubunda da benzer ıtı- razlar olunca, dün gece Başba- kan Tansu Çiller önce bir süre partili mılletvekilleri ve bakan- lar ile ardından da Karayalçın ile görüştü. Karayalçın bu gö- rüşmeden sonra şunlan söyledi: "Zamanlama açtsmdan seçim sisteminde bir değişiklik olma- yacak ama Seçim Yasası'nda bir değişiklik yapılacak. TBM.VI gündeminin voğun olması ve mu- haiefetle bu konuda kolay anlaş- ma sağlanması zemininin olma- ması nedenivle sistemde bir değişikliğe gidilmeyecek. Gün- demin yoğunluğu ve seçimlere giderken radikal bir değişiklik yapılmasının olumsuz olacağı görüşü oedeniyle bu görûşe > anl- dı. Bu nedenle sistem değişiklği- ni, yerel seçimlerden sonra, ge- nel seçimlerden önce muhalefete mensup partüerle birlikte yeni- den ele alacağız." Karayalçın. Seçim Yasası'- nda bazı teknik düzenlemeler yapılacağını belirterek. "Seçim kampanyalarmda kentler akıl alma/ derecede kirletiliyor. Bu- nu önlemek için, 1%0'larda uy- gulanan bir yöntem var. Her partinin ilan tahtalannda veri beUi ohır. Bir de çevreyi kirleten naylon bavraklar ile flamalarla ilgili bir düzenkme olur" dedı. BIZBIZE Başbakan'la yaptığı görüşmeden sonra açıklamalarda bulunan Karay alçın, şunlan söy ledi: "Seçim kampany alannda kentler akıl abnaz derecede kirletiliyor. Bunu önlemek için, 1%0'larda u> gulanan bir yöntem var. Her partinin ilan tahtalannda yeri belli olur. Bir de çevreyi kirleten naylon bavraklar ile flamalarla ilgili bir düzenleme olur." Baykal: Insanlık magazinle meşgul CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye'de ve dünyada insanlann ka- derleriy le başbaşa bırakıldığını belirterek, "İnsanlık. Bosna'da üzerine düşen göre>i yerine getiremedi" dedi. Baykal, CHP Ankara il örgütü tarafından Bosna-Herseklilerin yararına Sheraton Oteli'nde düzenlenen ker- mesin açüışında yaptığı konuşmada, etkinliğin. dini ve milliyetinden dolayı yaşam hakkı elinden alınmış Bos- na-Herseklileri düşünen insanlann da varlığının göstergesi olduğunu vurguladı. Ba\ kal, Bosna'da yaşanan olayların. Azerbaycan'da da yaşandığına dikkat çekerek, "Bir milyonun üzerinde Azeri, kaçkın. versiz yurt- suz kaderlerine terk edilmiş dunımdadır. Ancak televizyon ve basında bunları göremiyonız. IVledya ve in- sanlık magazinle meşgul" dedi. Deniz Bay kal Kermesde. Bosna Büyükelçisi Hayretrin Somon ile birlikte di- lek ağacına Bosna-Hersekliler için kurdele bağladı.(Fotoğraf. A A) CcmBoyncr Sfyasetçikr sağıv,dilsiz,kör roKinüoynuyor ANKARA(AA)-Yenı Demokrasi Hareketı'ninliden.işadamıCem Boy ner, değışen düny a koşullan karşısındaTürkıye'nınçokönemlikarar aşamasında olduğunu söyledi. Boyner. Ankara grubunun 'pazar toplantılan" adı altında düzcnledıği konferansta bir konuşma >aparak birkaçay önce başlattıklan "Yeni Demokrasi Ha- reketi'nıngerekçelennianlattı. Boyner.SovyetlerBırliğı'nindağılması ve soğuk savaşm sonâ ermesının ardından. ülkeler arası ılışkilerde ve siyasette büyük değışıklikler olduğunu belirtti. Boyner. Türkıve'de demokrasınınzaman zaman askeri müdahalelerle askıva alındığını hatırlattığı konuşmasında. kendisınin de 12 Eylül askeri müdahalesını o zamanlar doğru bulduğunu, anayasaya evet oyu verdiğinı. ancak şimdi. o zamankı tav nnı yanlış bulduğunu ıfade etti. Boyner. "Siyasetçüer kendilerini bu ülkenin sahibi say mazlarsa, seçimle gitmeye razı olmazlarsa, birileri kendisini bu ülkenin sahibi olarak görebilir. İki gazeteci tutuklanıyor,SHP dışında siv asetçilerden çıt y ok. Siy asetçiîer sağır, dilsiz ve kör rolünü oymıyorlar" dıye konuştu. Sosyalist Birlik P artisi Genel Başkanfndan geçmişe eleştiri: Aren: Yaıılışlarııı peşinden gittik AHMETŞEFİK TRABZON - Geçmişteki tutumlannı ve politikalannı eleştiren Sosyalist Birlik Partisi (SBP) Genel Başkanı Sadun Aren. çok uzun yıllar yanlış modellerin peşinden gittiklerini açıkladı. Aren. Kurtuluş ve Emeğin Birliği gibi gruplarla bırleşme yo- lunda son aşamaya geldiklenni bildirdı. "Yerel Yönetimler ve Demokrasi" konu- lu bir konferans vermek için Trabzona gelen Prof. Dr. Sadun Aren Cumhuriyet'ın çeşitli konulara ılişkin sorulannı yanıtladı: Siz geçmişte Sovyet modelinin en ha- raretli savunucularındandınız. Siz kendi içi- nizde nasıl bir hesaplaşmaya gittiniz? AREN: Bizim arzumuz, Sovyet modeli- nin başansı değil. sosyalizmin başansıydı. Ama peşinden gıtüğımiz reel sosyalızm çökmüştü. Baa kesımler "Bu bir hataydı" dediler. Evlerine çekildiler. Ama bizler dünyanın kaderini kapitalizme ve onun \ol göstencıliğine bırakamayız. Sizde ne değişti? AREN: İktıdara gelinecek. Üretim araçlan kamulaştınlacak. Diğer olavlar ıktıdardan sonrava bırakılacak .. Aynca iktıdara gelme konusunda normal >ollar vardı. Seçimle gelmek gibi Ama buna en çok Fransız Komünıst Partisi yaklaşmıştı. Söz ettiğım Sovyet modeli ile iktıdara ge- linse bile sosvalızmın olmadığı görüldü. Çünkü So\ yetler Birliği içinden sosyalizm çıkmadı Sosyalizm devince aklımıza Sov- yet modeli gelıvordu Şoke olduk. Uzun v ıllar yanlış şevierin peşinden gittik mi divorsunuz? AREN. Evet. Bu durumdan dersler çıkaran TKP. TİP. TSİP'in bir kısmı bir araya gclerek bu partivı oluşturduk - Birleşme için çalışmalarmız var mı? AREN: Perınçek grubu gibi gruplarla çok farklı düşünüvoruz. Önümüzdekı ye- rel seçimlerin hemen öncesınde Kurtuluş ve Emeğin Birliği gıbı gruplar başla olmak üzere, bir kısım grupla görüşmeler > apıy o- ruz. Adını söjlediğim ıki grupla birlik sağ- landı denılebılır. Demirel: Vergiyasasuu düzekmezlerse ben düzekhim ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Sükvman Demirel. Türkiye'de. vergı verme gucu olmayan çok kışi bulunduğunu belirterek "Takaö olandan vergi alacaksınız. Bunlan ayarla- mak fevkalade zordur. Yasadaki yanltşla- n meclis düzeltmezse ben düzera'rim" dedi. Ankara Müteşebbisler Kulübü'nün "3. Metropol Toplantılan"'nda konuşan Cumhurbaşkanı Demirel. vergı yasalan- nın, dünyanın her yerinde kimseyı mem- nun etmediğini belınerek "Vergi yasası çıksm diye kıyamet kopuyordu. Çıkarıl- maya çaİışırken şimdi nive konuşuyorlar? Vergiyi kimse sevmez, ama vergisiz de ol- maz" dedı. Türkiye'de vergı verme gucü olmayan çok kışinin bulunduğunu kay- deden Demirel. şunlan söyledi: "Onlardan vergi almak, nzkını almak- tır. Takatı olandan vergi alacaksınız. Bunlan ayarlamak fevkalade zordur. Ya- sadaki yanlışlan meclis düzeltmezse, ben düzeltirim. Meclise "bir kez daha konu- şun' derim. Türkiye hiçbir şartta tuttuğu yoldan dönmez. Türkiye, 6-7 sene içinde hatın sayılır devletler arasına, ilk I5"e mutlaka girecektir. \ ann sabah güneş do- ğacaktır. Kimse endişe etmesin." Cumhıırbaşl>Hnı nemır^l gumrükdn- varlannın ındırılmcsınden korkulnidiıu- Ankara Müteşebbisler Kulübü toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı, "Vergi y asası çıksın diye kıyamet kopuyordu. Şimdi niye konuşuyorlar? Vergiyi kimse sevmez, ama vergisiz de ounaz" dedi. sı gerektığinı de vurgulayarak, bunun AT'ye gıden önemli bir yol olduğunu söyledi Demirel, "Gümriik birliği deyin- ce herkese bir ürperme geliyor, "acaba rekabet gücümüz var mı' diye. Rekabet gücü olmamak. kaynak israfıdır. Artık duvarların arkasında kalma devri kapan- mıştır.Gümrük duvarlarının indirilmesin- den korkmaya gerek yok. Endişelenme- yin. Türkiye've çok sermaye ve teknoloji gelecektir. fürkiye'nin sayılamayacak kadar menfaatleri olacaktır" değerlen- dırmcsını yaptı Demırc! Türkiye'nin dış sorunlarına değinirken de Rusya'- da yapılan seçimlere ilişkin olarak, "Errafı- mız iy i değil. Seçimler- den sonra Rusya'mn ne olacağı belli değil. Kızıkordu dunıyor. 27 bin nükleer füze var. Rusya yeniden komü- nist olur mu, yoksa çarlık olur mu belli de- ğil" dedi. Dış tezgah Demirel, Türkiye'- deki terörün yalnızca ıceriden değil. dışan- dan da tezgahlandığı- nı. bu sorunun demok- rasi içinde mutlaka çözüleceğini belirtti. Demirel, Türkiye'de 2. sınıf \atandaş bulun- madığını da vurgulaya- rak. "Türk-Kûrt" sözü- nün konuşulmasının yanlış olduğunu söyle- di Bir madde geçti TBMM Genel Kurulu'nda görüşül- meye başlanan Vergı Yasa Tasansı'nın. muhalefetin engellemeleri nedenıyle. dün gece yalnızca bir maddesi geçebıldi. Görüşmeler sırasında, ANAP İstanbul milletvekıli GüneşTaner. ıktıdann verdı- ği önergelere "sahte" deyince. tartışma çıktı.TBMM Genel Kurulu'nda yapılan oturumda. tasannın 1. maddesi ele alın- dı. İktidar partilennin. gruplan adına söz almadığı görüşmeler sonunda. bınn- cı madde oylanarak kabul edildı. Zihni Anadol AnadoFdan banş çağnsı YAHYA KOÇOĞLL Vatan Partisi kuruculann- dan ve Türkıye Yazarlar Sendı- kası Onur Kurulu Başkanı Zih- ni Anadol. mide ameliyatı nede- nivle yattığı hasta yatağında. Kurt sorununun çözülmesi için banş çağnsında bulundu. Zihni Anadol. büyük bir mü- cadeleyi sığdırdığı yaşammın 75. yılında. midesındeki rahat- sızlık nedenivle amelıyat oldu. Ameliyatı başanlı geçen ve önümüzdekı hafta içinde tabur- cu olması beklenen Anadol, çi- çek bahçesıne dönen odasında C'umhuriyet'e Kürt sorunu üze- rine görüşlennı açıkladı. 1957'- de Hikmet Kıvucunhyla birlik- te Vatan Partisi'ni kıırduklan- nı, ancak bu partinin progra- mında Kürt sorununa ye'r veril- medığini kaydeden Anadol, 1975 yılında Mihri Belli ve ar- kadaşlanyla kurduklan partide "azınlık haklannı" parti prog- ramma aldıklannı söyledi. "Bize, "Siz Kürtçülük yapıyor- sunu/' diyerek dava açtılar. Bu davadan 10 yıl yargılandık" di- yen Anadol. programda yalnız Kürtlere değil bütün azınhklara ılişkin görüşlere yer verdiklerini ıfade etti. Anadol. Türkiye'nın içinde bulunduğu durumu sa- vaş diye niteleyerek şöyle dedi: "Biz ırkçılığa karşıyız. Kürt halkının Türk halkıyla birlikte, kardeşçe yaşamasını istiyoruz. En güzel şey banş. Barışın sağ- lanması için Türk solunun bir- leşmesi, sorunlan bilen insan- lann birleşmesi gerekir." ERDAL ATABEK Kritik Eşikte Yaşamak... Erhan AkyıUız'la Ali Tevfik Berfoer tutuklandılar Cumhuriyet'te birlikte çalışmıştık Erhan'da tansiyon yüksekliği vardı, yoğun işlerinden fırsat bulursa tansiyo- nunu ölçerdik. Eğeryükselmişse kendine göre bir prog- ram yapardı. Şimdi ça''ştıkları HBB televızyonunda "Sa- vaş Karşıtları" Derneği yöneticilerini konuşturdukları için "milli mukavemetikırmak" suçundan dava açılıp tu- tuklandılar. "Şimdi bu iş istanbul da olmuş, Ankara'da dava aç//(/rr)/"diyesoruluyor. Birde "Buikikişidesivil, ama dava Genelkurmay Başkanlığı'nca açılmış, bu ola- bilir mi?" deniliyor. Bu arada, "Demokrasilerde böyle şey olur mu?" diyenler, "Şimdi Avrupa ne der" diye so- ranlar, "Tutuklama bir tedbirdir, sık kullanılmamalı"di- ye mırıldananlar da var. iki arkadaşımıza da "geçmiş olsun " diyorum, çok ya- kında özgür olmalarını diliyorum, böyle olacağını da kuvvetle umut ediyorum. Kanımca bu olay "yukarda esen ruzgarlar'ın bir uyarısıdır. Türkiye'de çokciddi bo- yutlara ulaşan önemli bir "bölgeselsilahlı çatışma"var- dır. Sorunun çözümü de siyasal ya da yönetsel yollar- dan uzaklaşmış, askersel çözümde karar kılmmıştır. Bu kararyeni birortamyaratmış; "askerlikyapma", "aske- re alma", "askerlik yapmaya karşı çıkma" konularını kritik alana sokmuştur. Bu olay da işte bu kritik alanda yaşanan bir "kritik eşiği aşma" olayıdır. Uyarı, bu tür konuların tartışma ortamından çıkarılmasının kararlılığı- nı bildirmek için yapılmıştır. Demokrasi ve Avrupa ile ilgili kaygıları anlamak çok güç oluyor. Biz ne zaman "Avrupa normlan"n\ ölçü ka- bul ettik ki? Avrupa'da "smırsız tartışma hakkı"diye top- lumsal kabul gören bir prensip var Böyle bir prensip bizde hiç oldu mu?Bizde tartışma her zaman "sınırlıdır" ve zaman zaman değişenkcnular tartışma dışında kalır. Gene bizde her zaman tartışma sınırlarını belirleyen "otoriteler" vardır. Bizim sosyal normlarımızın temel özelliği de "otokratik" olmasıdır. Otokrasiyi yalnız as- kerlerin temsil ettığini duşünmek büsbütün yanlıştır. Otokrasi asıl bizim sivil dediğimiz alanda yaşamaktadır. Aile içinde, eğitim kurumlarında, toplumun yaşayan her örgütlü alanında "otokratik ilişkiler" egemendır. Top- lumsal ideolojisi "otokrasi"olan bir toplumdademokra- sinin adını sık sık anmakla demokrat olunmaz, o başka bir sistemdir. Şimdi bunlan görmezden gelerek görme- yi, böyle olduğunu kabul etmeyi yok sayarak, eğer de- ğiştirmek isteniyorsa bunun için çalışmayı göze ala- mayarak yapılacak hiçbir şey yoktur. Türkiye'de bilinen evrensel anlamıyla demokrasi hiçbir zaman olmamıştr, bugun de yoktur, toplumsal doku değişmediği sürece de olması beklenmemelidır "Askerolmaz", "askere gitmek", "savaşmak" konu- larına gelince günümüz insanının psikolojik değişiminin iyi bilinmesi gerekiyor. Çünkü günümüzde savaşlar si- lahlarla değil, psikolojiyle kazanılır ya da kaybedilir. Bu- günün insanı geçmişten çok daha fazla "inandığı şeyler uğruna "savaşmak istemektedir. Geçmişyüzyılların "sa- vaşmak" için, "düşmanını oldürmek" için her zaman hazır olan insanı değişmiştir. Günümüzde insanlar geç- miş dönemlere göre çok daha fazla oranda "kardeşlik, birlikte banş içinde yaşama " inancı içindedir Ülkemizin bir saldırıya uğraması durumunda hiç kimsenin kuşku- su olmasın ki bu toplumda yaşayan herkes gözünü kı- rpmadan savaşacaktır. Ama toplumların kendi içlerin- dekı sorunlan barışçı yollarla çözmek için daha çok çaba harcamaları gerekmektedir. Günümüz insanının psikolojik beklentisi budur. PKK şiddet metodunu seçe- rek başından beri yanlış yapmıştır. Şiddete şiddetle karşılık verilir, ama temelde yatan sorunlar şiddetle çö- zülmez. Temelde yatan sorunlan çözmek istediğiniz za- man seçmek zorunda olduğunuz yöntem "sorunlan an- lamak, anlayış zemininde yaklaşmak, doğru analiz yap- mak, buna dayalı doğru sentezi yakalamak'ür. Insan psikolojisi öncelikle "savaşmak zorunda kalmadan ya- şamak"ten yanadır Bu korkaklık, mücadeleden kaçmak sayılmamalıdır. Bu, insanın temel korunma ıçgüdü- südür. Ancak başka yolu kalmadığına inanırsa insanlar savaş psıkolojisine girerler. Bir mücadelenin sılahlarla değil. psikolojiyle kazanılıp kaybedildiğini hiç unutma- yalım. Ülkemiz gerçekten de kritik bir dönem yaşamaktadır. Dışardan, içerden pek çok faktör "Türkiye'nin destabili- zasyonu" için devrededır Şimdi yapılması gereken so- ğukkanlı bir durum muhakemesidir. Birbirimizı doğru anlamak zorundayız. Askerıyle siviliyle. doğusuyla batı- sıyla, Türküyle Kürdüyle bu coğrafyada birlikte yaşama- yı başarmalıyız. Daha da önemtisi toplumumuzu 2000'li yıllarataşımayı başarmalıyız. Gelecek bizden bunu bekliyor Kitabın cevirisi sürüyor Nesin, Şeytan Ayetleri'ni yayımlamakta karark ANKARA (ANKA) - Yazar Aziz Nesin, Şeytan Ayetleri'- nin çevirisınin devam ettiğini, bir yıl sonra da baskıya hazı- rlayacaklannı söyledi. Şeytan Ayetlen'nin yayı- mlanmamasına ılişkin olarak daha önce hükümet tarafı- ndan konulan "jasağm" kaldınlması için gazete aracılığıyla çağnda bulunduk- lannı hatırlatan Aziz Nesin. hükümete yasağın kaldınlması ıçın yeniden dılekçe ile baş- vuruda bulunacaklannı bildir- di. Nesin. cevirisi süren kitabın en geç bir yıl sonra baskıya haarlanacağını kaydettı. Aziz Nesin, Şeytan Ayetle- ri'nin kesin olarak yayımlan- masına yönelik kitabın yazan Hınt asıllı İngılız y azar Salman Röşdi ile görüş ile görüş alışve- rişınde bulunup bulunmadı- klanna ılişkin soruyu da "Bir süre önce Almany a'da Salman Rüşdi ile göriiştük. Ama bu gö- rüşme Şeytan Ayetlen'nin yayı- mlanıp yayımlanmaması ile il- gili degildi. Rüşdi bana kitabı 'yayımla' ya da 'yayımlama' şeklinde bir görüş bildirmedi" dedi. Kitabın yayımlanmasına yönelik karann önceden alındığını haürlatan Aziz Ne- sin. bu karardan kesinlikle dönmeyeceğıni ve kitabı mut- laka yayımlayacağını belirtti. Aziz Nesin. kitabın hangı yayıncvı tarafından basılacağı- na ilışkın soruyu ise yanıtsız bıraktı. Kıtaplannın yayı- mlanması için telif hakkının Adam Yayıncılıkta olduğunu söyleyen Aziz Nesin. "Ancak Şeytan Ayetleri'ni yayımlaya- cak olan ne Adam ne de Kay- nak Yayınevi. Bunu şimdiden açıklamak istemiyorum" diye konuştu. Oğullarından yayınevi Aziz Nesin'ın oğullan Ah- met Aziz ve Hüseyin Ali Nesin bıryayınevışirketıkurdu "Dü- şün Vayıncılık V apım-Dağrtım Tlcaret ve Sanayi Limited Şir- keti" adı altında kurulan şirket özellikle yabancı yazar ve düşünürlerin mektuplannı, anılannı ve makalelerini yayı- mlayacak. Aziz Nesin, Şeytan Ayetle- ri'nin oğullan tarafından ku- rulan yayınevınde basıbp bası- lmayacağına yönelik soruya, "Kitap, kesinlikle bu yayınevi tarafından basılmayacak. Za- ten bu yayınevi daha önceden kunılmuşru. Ancak faaliyetle- rini bir süre önce dondurmuştu. Yayınevi şimdiye kadar yalnı- zca benim mektuplanmı yayı- mladı. Benim kitaplanmın yayın hakkı Adam Yavınevi'- nde. Düşün Yayınevi bundan önce hiçbir kitabımı yaynnla- madı" dedi. Aziz Nesin. İstanbul'da Kaynak Yayınevi'ne yapılan saldınyla ilgili olarak da Tür- kiye'nin yasaklar ülkesi oldu- ğunu ve böyle çirkin şeylere göz yumulduğunu söyledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear