22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 23 EKİM1993 CUMARTESİ HABERLER hsanHajgn •ANKARA(ANKA)- tnsan Haklan Derneği, Cumhuriyct'in 70. yın nedeniyle'70Yılda Demokrasi ve İnsan Haklan' konulu sempozyum düzenliyor. IHD Genel Başkanı Akın Birdal'ın açış konuşraasını yapacağı sempozyuma SHP PM üyesi Tevfik Çavdar, eski mılletvekıb Ziya Ekınci, DtSK Genel Başkanı Kemal Nebioğlu, öğretim üyesi Hıkmet Ozdemir ve Avukat Ersen Şansal konuşmacı olarak kaülacak. SHP Mogultayı savundu • ANKARA(Cımıhuriyet Bürosu)- SHP Genel Sekreteri Habl Çulhaoğlu, İSKİ yolsuzluğuna kanştığı gerekçesiyle Fatih Cumhuriyet SavcılığVnca dokunulmazlığmın kaldınlması istenen Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Mogultay'ı savundu. ÇuihaoğJu, lSKt soruşturmasmdan dolayı Moğultay'a yöneltilen suçlama iddialannı "spekülasyon" olarak nitelendırerek "İddialar spekülasyondur. Olaylarla Moğultaym en küçük bir ilgisı yok. Olmadığı ileride anlaşılacakür" dedi. Başbakan Tansu Çiller'le birükte ABD'ye giden ve Houston'da sağlık kontrolünden geçen Mogultay bugün Türkiye'ye dönüyor. Lozan Antiaşması seminerî • tstanbul Haber Servisi- Cumhuriyet'in kuruluşunun 70. yılı elkinlikleri kapsamında Lozan Banş Antlaşması'nın tarüşılacağı uluslararası bir seminer düzenlendi. Kültür Bakanbğı ile Inönü Vakfi'nın ortaklaşa düzenledikleri seminer, 25-26 ekim tarihlerinde The MarmaraOteli'nde yapılacak. Seminere antlaşmayı imzalayan ülkelerden bılımadammm yanı sıra Türk uzmanlar da kaülacak. Seminer, Kültür Bakanı Fikri Sağlarile lnönü Vakfı Başkanı ÖTden Toker'in açılış konuşmalanyla başlayacak. Acılış oturumunda ise Prof. Dr. Oral Sander, "Lozan'ın Uluslararası tarih açisından önemi". Italyan Prof. Maria Antonia Di Casola Fantetti, " 1923 Lozan Antlaşması ve İtalya", Büyükelçi Bilal Şimşirde"Lozan veçağdaş Türkiye'nin doğuşu" konulannda biîdiri sunacak. Uderlerzirvesi ertelendi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Başkanı Hüsamettin Cindonik'un, mecliste temsil edilen 11 parti temsilcisiyle. güvenlik konulannda yapacağı toplanü. 27 eİcim çarşamba gününe ertelendi. Toplantının25ekim pazartesi günü yapılacak Milli Güvenlik Kurulu toplantısı nedeniyle ertelendiği belirtildi. Cindonık. PKK'nın Güneydoğuda basına yöneliktehditlerive gazetelerin Diyarbakır bürolannı kapatması üzerine. parti temsilcilerine gönderdiğj çağrı^ mektubunda, "Ülkemizin güvenlik sorunlan ve kurumlanna ilişkin genel ve güncel konulan, düzenlemeleri ve uygulamalan, siyasal partilerimizin biklikte değerlendirmesi zorunlu hale gelmiştir"' görüşüne yer vermişti. BûlentBalta'ya tutuklama kararı • İstanbul Haber Senfei- özgür Gündem Gazetesi'nin Sorumlu Yazıişleri Müdürü Bülent Balta hakkında gıyabi tutuklama karan çıkanlmasından sonra bu görevi devralan Gülay ÇeKk'in de, önceki gün ifade vermek üzere gitü'ği DGM'ce tutuklandığı belirtildi. özgür Gündem Gazetesi'nden yapılan açıklamada, Sıvas katliamı davasına muhabirlerinin alınmadığını, Diyarbakır DGM Savcısı'nın da bir dunışmayı izlemek isteyen özgür Gündem muhabirierine "Ne işiniz var, gazetecilerin bölgede çalışmadıklannıbilrniyor musunuz" diyerek fotoğraf çekmelerini engellediğı bildirildi. SHP, ANAP, D YP ve CHPyerelseçimlerde ortak hareketedecek Sıvas'taRP'yekarşıittifak KENANBİLİZ STVAS - Mart ayında yapılacak mahalli secimlerde SHP, ANAP, DYP ve CHP, Refah Partisi'nin karşısına ittifak halindeçıkacak. İttifak genel merkezlerin okeyı alındiktan sonra kesinlikkazanacak. Sıvas'ta mahalli seçımler öncesi demokratik ittifak oluşturuluyor. Demokratik kitle örgütleri ve tabanın baskılan sonucu RP'ye karşı gelişen seçim ittifakı, Sıvas Baro Başkanı Yaşar Yakm ve A vukat Nad Muslu'nun yoğun cabalan sonucu ortaya çıktı. tlk adımı aülan ittifak, 27 Mart seçimlerinde Refah Partisi'ne karşı tek aday çıkaracak. Çeşitli girişimler sonucu biraraya gelen ANAP II Başkanı Şakir Şeker, DYP tl Başkanı tsmail Hakkı Konar, prensipte anlaşmaya vardılar. Anlaşmanın gerçekleşmesı halınde mahalli seçimlerde Sıvas merkezde bu 4 parti aday çıkarmayacak. Partiler, üzerinde anlaşılan bir şahsı bağımsız olarak seçimlere sokacaklar ve destekleyecekler. Ittifakın nereden kaynaklandığı sorusunu il başkanlan ve Baro Başkanı Yaşar Yakın ve Atatürkçü Düşünce Derneği Yönetim Kurulu Uyesi Avukat Naci Muslu, "Refah Partisi 1989'da ANAP icindeki çekişmeyleil örgütûnûn tutumu ife seçünleri kazandı. Sivasi geüşmelere kimsenin itiraz ettiğfyok. Fakat RP burada son derece tehlikeli bir çaltşmaıun içinde. Vakıflar kuruluyor, tdeolojik örgütteume insanlan ürkütür seviyede. Son Sıvas olayları da şehirde paniğe yol actı. Bunlann önü almmazsa korkunç şeyler olur. İttifak zaten tabanın baskılan ile ortaya çıktı" yanıtını verdi. Siyasi partiler ve demokratik kitle örgütlerinin istedıği aday tipi ise "Sıvas'a yaluşır nitelikte" olacak deniliyor. İşte adaym özelükleri: Atatürkçü düşüncede, Atatürkçü çizgiden hiçbir şekilde taviz vermeyecek. Laik dünya görüşüne sahip ve demokrat, insancıl ve partiler üstü vasıflan olacak. Dört siyasi partinin de istediği bu özelh'kleri taşıyan adam ve adamlar partilerce ortaya konulacak. Daha sonra bu aday veya adaylar üzerinde görüşmeler yapılacak. 4 partinin de üzerinde karar küdığı bir aday secimlere bağımsız olarak kaülacak ve partiler bu adayı açıktan desteklediklerini acıklayacaklar ve destek verecekler. Bu plan çercevesinde RP yıkılacak ve 5 yıhn tahrifaü ortadan kaldınlacak. tttifakın gerçekleşmesi için de parti genel merkezlerinin de onayı alınacak. DYP İ| Başkanı Kemal t nüvar, AN AP İl Başkanı Şahin Tokur, SHP İl Başkanı Ziyaettin Ydmaz ve CHP İl Başkanı İsmail Hakkı Konar, ittifak konusunda saminu olduklannı açıklarken."Ancak bir de genel merkezlerimizin onayını almamız gerekiyor. Genel merkez bu olayı nasıl karşdayacak bilmiyoruz, ama Refah'ı durdurmak için böyle bir ittifaka ihtiyaç var. Başka turlü yıkıunazkur" yanıtını verdiler. İl başkanlan, gerekirse genel merkezlerin de ittifaka karşı çıkmalan halinde bu kararlanndan yazgeçmeyeceklerini behrtiyorlar. SHP İl Başkanı Ziyaettin Yılmai "Böyle bir ittifak şart. Refah çok güçlendi. Sıvas'a karşı sorumluluğumıız var. Seçmene karşı sorumluhıgumuz var. Toplanbda yaptığmıız görüşmede her konuda mutabık kaldık. Görûşlerimiz birbirimLrin aynısı. Yalnız geriye karan genel merkeziere iletmek kaldı. Merkezler ben yalnız girmek istiyonm diyebilir. O zamanki olaylara göre yalnız da girebiliriz, genel merkezjn kararna uymayıp,sorumluiuganuz içinsomna kadar direnebiBriz de. Biz birtiğinüzi sürdünneden yanayu. Halka karşı sonımhüuğumuz bîzi buna zorluyor." dedi. Siyasi çevrelerden alman bilgilere göre 4 siyasi parti merkezde en yüksek oy potansiyeline sahip bir partinin çıkaracağı adaylar icinden seçme yapacak. Yapılacak secimde gözönünde bulundurulacak tek gösterge ise aday ve adaylann Atatürkçü çizgiden taviz vermeyen yapıda olması. Srvas'ta aydmlann yakılması olayının Kırşehir Cezaevi'nde tutuklu 21 sanığının duruşmasına dün devam edildi. Suclanuüan reddeden sanıklar, Madımak Oteli çevresinden tesadüfen geçmekte olduklannı öne sürdüler. Ankara DGM'deki duruşma için yoğun güvenlik önlemleri almdL (Fotoğraf: RJZA EZER) AzizNesin ve Vali Karabilgin hakkında suç duyurusunda bulunulması istemi reddedildi Sanıklardan ^tesadüfenoradaydık 9 savunması ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Gergin bir ortamda ön- ceki gün başlayan 124 sanıklı Sıvas davasına dün Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi- nde (DGM) devam edildi. Kır- şehir Cezaevi'nde bulunan 21 sanığın yargılandığı duruşma- da, işkence altında ifade verdık- lerini savunan samklar. 37 kişi- nin öldüğü olay yerinde "tesa- dûfen" bulunduklannı öne sürdüler. Bazı sanıklar. "Taksitle mal vermediğim polis beni intikam için suçladı. Kızı>laflörtettiğim emniyet müdürii buna kızarak adımı bu olaylara kanştırdr gı- bi gerekçelerle kendılen akla- maya çalıştı. Müdahil avukatlann. yazar Aziz Nesin. Eski Sıvas Valisi Ahmet Karabilgin ve olaylarda sorumlu olduklan ileri sürülen emniyet görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunulması istemi mahkeme tarafından reddedildi. RP Grup Başkan- vekili Şevket Kazan. müdahil avukatlann. "miller>ekilleri ül- kenin bûtünlüğüne ilişkin savla- nn yer aldığı da\aiara avukat olarak giremezler" gerekçesıyle yapüğı ıtirazlan sonucu, duruş- maya sanık a\oıkatı olarak gire- medi ve salonu terkettı. Duruş- ma, tüm sanıklann birlikte dinlenebilmesi için 26 kasıma ertelendi. Yoğun güvenlik önlemleri al- tında görülen davaya saat 10.30 sıralannda başlandı. Gazeteci- ler ve avukatlar salona arandık- tan sonra almdı ve Sıvas olayla- nnda yaşamlannı yitirenlerin vakınlan. ancak İçişleri Bakan- lığı'nın özel izniyle salona gire- bildi SHP Grup Başkanı Aydın Güven Gürkan'ın çağnsına rağ- men sadece 10 SHP milletveki- linin duruşmaya geldiği görül- dü. Duruşmayı bazı CHP mil- letvekillerinin yanısıra Bü>ük Birlik Partisi Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu da izledi. Davaya müdahil olarak ka- tılmak ısteyenlerin durumu. dünkü duruşmada da netlik ka- zanmadı. Yargıç Muanuner Ünsoy. müdahil avukatlann ıs- Müdahil avukatlar, RPnin TBMM Grup Başkan V ekili Şevket Kazan'ın (solda) avukat olarak duruşmaya katılmasının anav asaya aykırı olduğunu ve vekaletinin reddini istedi. Mahkeme de bu istem doğrultusunda karar verince, Kazan, duruşma sâlonunu terketti. (Fotoğraf: A A) rarlı ıtirazlannı dikkate alma- dan duruşmaya başlanılmasını istedi. Ünsoy, avukatlann, "Müdahil avukatlann durumu netleşmeden sorgulamaya gecil- mesi usule aykıdır. Yine aynı şekilde usule aykırı bir biçimde davalann birleştirihnesi konusu- nu karara bağlamadan sorgula- ma yapdmaz" ıtirazlannı yarut- sız bıraktı Bunun üzerine müdahil avu- katlar, duruşma öncesinde mahkemeye bir dilekçe vererek müdahillikleri konusunun ka- rara bağlanılması gerektiğini belirttiler ve mahkemelerin gö- revsizlık karan vererek DGM'- ye gönderdiği dosyalann birleş- tiriîmesi isteklerini yıneledıler. 31 avukatın ortak imzasıyla ve- rilen dilekçede, yargılamanın kendilerine söz verilmediği için tek taraflı olduğu ileri sürüldü. Avukatlar, sanıklann sadece örgüt üyesi olup olmadıklan konusunda sorgulanmasına itı- raz ederek. "Snas olayı örgütlö bir şeriatçı kalkısmadır. Olayın değişik yönlcrini birbirinden ko- partarak gerçeğe ulaşmak, suç- luiarı hakettikleri şekilde cezan- ladırmak mümkün olamaz. Sanıklann tümü TCK'nın 146. maddesinden yargılanmalıdır" görüşünü savundular. Kazansalonu terketti Müdahil avukatlann ısteklen. yargıç Unsoy tarafından ıkma kez reddedildi. Mahkemede mü- taalası istenen DGM Cumhuri- yet Savcısı Dilaver Kahveci de Cnsoy'un karan doğrultusunda görüş belirtti. Müdahil avukatla- nn, RP Grup Başkan Vekıli Şev- ket Kazan'ın, mılletvekili sıfau ile devletın bûtünlüğüne yönelık suclamalann yer aldığı bir duruş- maya katılmasının anayasaya aykın olduğuna ilişkin itirazlar mahkeme tarafından kabul edil- di. Kazan, karar üzerine duruş- ma sâlonunu terketti. Ünsoy, tartışmalann son er- mesinın ardmdan sanıklann kim- lik tesbitine geçilmesini istedi. Bulunduklan Kırşehir Cezaevi*- den. yargılanmak üzere DGM'ye getırilen vc "örgûtlü eylemde bu- lunmakla" suçlanan 21 tutuklu- nunisımlerişövle: Erkan Çetintaş, Ömer Demir, Özay Karatürk. Naci Tufan. tb- rahim Turan. Yusuf Şimşek, Me- tin Yokuş, Ahmet Hakan Aslao. Hiiseyin Ka>a. Halis Turan, Za- im Ba>ar, Bülent Karayiğit, Fatflı Erdem, ^ıldınm Yüksel, Tekin Artş, Bünvamin F.liş. Harun San- kaya. Muanuner Özdemir, Turan Kaya. Adem Albekar. Yrimaz Ceylan Yargıç Unsoy. saruklann bu- günkü duruşmada kendilerine yöneltilen örgütlü eylemde bu- îunmakla suçlandığını belirterek. sanıklan sorgulamaya başladı. Sanıklann tümü "Müslüman- lar" adlı bir örgüt üyesi olmadık- lannı ve böyle bir örgütün varlı- ğını bılmediklerini savundular. Sorgulama sırasında bütün sa- nıklann ilk ifadelerini işkence al- tında verdıklerini ileri sürmesi dikkat çektı. Bütün samklar olay Menderes: Hükünıetiıı varlığı belli değil İSTANBUL (AA) - Büyük Değişim Partisi (BDP) Genel Başkanı Aydm Men- deres, Türkiye'de hükümetlerin değişme- sine rağmen sorunlann değişmediğıni be- lirterek, "Hükümet var nn, vok mu betti de- P " dedi. Eşi Ümran Menderes ile partililerden oluşan uzun bir konvoy eşliğinde Beşık- taş'ı dolaşan Aydın Menderes. acık halk pazanndaki esnaf ve alışveriş yapan va- tandaşlarla da sohbet etti. Beşiktaş Sinan Paşa Camii'nde cuma namazı kılan ve aynı camide Dr. Manmut Çeviker'in cenaze törenine katılan Menderes, Barbaros Hayrettin Paşa Tür- besi'ni ziyaret etti. Daha sonra yürüyerek BDP Beşiktaş tlçe Merkezi'ne gelen ve binayı hizmete acan Menderes, örgütün penceresinden vatandaşlara hitap etti. Vatanın ve milletin daraldığını belirten Aydın Menderes, "Itibarlı ve gücJü bir Türkiye anyoruz. Böyle bir Türkiye'ye ka- vuşabihnek için yürüyüşümüzü sürdüriiyo- nız"dedi. Türkiye'nin çeşiüi sıkınülan bulundu- ğunu ifade eden Menderes, şu görüşleri sa- vundu: "Ne zaman televizyon seyretsek. gazete okusak üzülüyoruz. Gündemde devamlı te- rör, anarşi, enflasyon, hayat pahalılığı, bir türtü gerçekleştiruenıeyen demokratikkş- me, yolsuzluk, bekdiyelerin tembeUiği var. Sorunlar 6 yıl, 3 v il, 3 ay önce neyse bu- gün de aynı. Bu sürede hükümetler değiş- miş, ancak milletin kaderi değişmenüştir. Yeni bir hükümet, yeni bir başbakan var. Başbakan "ülke yanıyor' diyor, ancak sön- dürmek için bir kova su atmıyor. 'Devlet çöküyor' diyor, ancak bir destek vermiyor. 'Ekonomi kötfiye gidiyor' diyor. Mfllet bakıyor, direksiyonu kn-sm 'kaza yap- masın' di>e, ancak kırmıyor. Türkiye'de hükümet var mı, yok mu belli değil." Konuşmasında ANAP'ı da eleştiren BDP Genel Başkanı. ana muhalefet partisinin hükümeün uygulamalannı eleştimıek ve çareler üretmek yerine, susmayı tercıh etti- ğini öne sürdü. Menderes, "ANAP Genel Başkanı aca- ba 'Konuşursam gaf y apanm' diye mi susu- yor. Yoksa ziynet gibi yastık altında tuta- rak partisinin değerieneceğini mi zarmedi- yor" dedi. yerinde ve civannda bulunmala- nnın "tesadüf eseri" olduğunu savundular Sanıklar. "pousterin kendilerini sırf suçlu yaratmak amacıyla" teşhıs etüklerini ve masum olduklannı savundular. "Durdum, se>TettimM Sanıklann çoğunun sorgula- malan sırasında, olay yerinde bulunma gerekçelerinı. "Beş da- kika durdum seyrertim. Dükkan- dan çıkhm. olaylan görünce biraz seyrertim. Işim >ardı oradan geçi- yordum. Ete gidiyordum. O yüz- den oradaydım. Ben vatan, nîillet ve bayrak sevgisiyle yanıyorum, bu duygulan içimde taşryorum" bıçıminde açıklamalan ' dikkat çekti. Bir sanık. ekmek fınnında ça- lıştığını belirterek, ekmek satışı sırasında polıslerin de sıraya gir- mesıni istediğıni, karakola götü- nılünce bazı polislerin "Seo biri sıraya sokardın, şirodi görürsün sen" dedıklerinı ve kendisını inü- kam almak için teşhis ettiklerini ılen sürdü. Sadece iki sanık, yürüyüşe "kı- sa bir süre kanldığını ve sadece AUahu Ekber diye bağırdığını" kabul etü. Sanık avukatlan ile müdahil avukatlar arasmda yaşanan tar- tışmalar dün de sürdü. Sanık avukatlan. bir müdahil avukatın salona cübbesini çıkararak girdı- ğani ve sanıklann fotografını çek- tığını belirterek bu avukatın dışa- n çıkanlmasını istediler. Söz konusu avukatın, İstanbul Ba- rosu'na kayıtlı Günay Nebir ol- duğu belirlendi. Nehir, müdahil- liklerinin kabul edilmesi duru- munda ellerinde bulunan deliller- le sanıklann fotoğraflannı karşılaştıracaklannı ve delil top- lamaya çalışacaklannı söyledi. Nehir'in açıklaması ve diğer itirazlar. mahkeme tutanaklanna gecirildi. Sanık avukatlannın. sa- nıklann başlanna bir olay gelme- si durumunda bu avukatı sorum- lu tutacaklanm söylemesi üzeri- ne, salonda tartışmalar yaşandı. Sanıklann sorgulamasının ta- mamlanmasının ardmdan oturu- ma ara verildı. Saat 14.00"te yeni- den başlanılan duruşmada. sanık avukatlannın savunmalanmn dinlenmesine geçildi. Avukatlar, "Mûslûmanlar" adında bir örgü- tün bulunmadığını ileri sürerek, sanıklann olmayan bir örgüt üye olmaktan suçlanamayacağını di- le getirdiler. Avukaüar. sanıkla- nn beraatlerini istediler ve olayın başlamasına, yazar Aziz Nesiıı, eski Sıvas Valisi Ahmet Karabil- gin ve emniyet görevlilerinin ne- den olduğunu ileri sürerek, bu kişıler hakkında suç duyurusun- da bulunulmasını istediler. Avukatlann savunmalannı bı- tinnelerinin ardından oturuma ikına kez ara verildi. Aranın so- na ermesınin ardmdan görüşleri- ni açıklayan DGM Cumhuriyet Savası Dilaver Kahveci. Nesin, Karabilgin ve emniyet görevlileri hakkında suç duyurusunda bulu- nulmasına gerek olmadığını be- lirterek duruşmanın, tanıklar ile tutanaklan düzenleyen emniyet görevlilerinin dinlenebilmesi için bir başka tanhe ertelenmesini is- tedi. AVRÜPA'DAN EDİPEMİLÖYMEN Alçalan Değerterden TûPkçe Dillerini doğru dürüst konuşamayanlar, Türkiye'nin artık yaşamsal boyutlara ulaşmış sorunlanna nasıl çö- züm bulacaklar? Çözüm bulma, ille bireysel kararla çö- züm bulma değil. Oy kullanarak da... Dil çünkü edinilmiş kültürü, dünyaya bakışı, kafanın nasıl calıştığını, alınmış eğitimin düzeyini, sorunlara yaklaşımın özünü gösteri- yor. Bunlarda kırık not alanlar, yaşamsal sorunlann üs- tesinden nasıl gelecekler? Demokrasinin gereği olan, özgür düşünme, karşılaştırma, tartma ve değerlendir- meyi yapabilecekler mi? Elbettedili çok çok iyi konuşarv ların ille her soruna mis gibi çözümler bulacağı anlamı- na değil bu. Ama dilin kafanın örgütlenmesini yansıtbğı bilinen bir şey. Denilebilir ki, dili kötü kullananlar, konuşanlar, yönetici düzeyindeki insanlar değil: Alt katmanlar, her ülkede kendilerine göre bir dili zaten uyduran ve konuşan genc- lik, aceleden ne söylediğini nasıl söylediğini bilemeyen- ler, kısacası "sokaktaki adam". Yani bir tıir teselli ara- makTürkçenin her gün biraz daha batmasına. Keşke bu kadar basit olsa iş. Dil, Türkiye'de arukalçalan degerler listesinde belki de birinci sırada... En iyisi, yorumsuz örnek vermek: Ülkenin en tepesi- nin bir altindaki bayan yönetici, şöyle diyor: Safhasına girme aşamasına geldiginde... Ya da bir milletvekilinden şu inci: Halkın iradesinin ka- muoyuna yansıması... Bir televizyon haberinden şu cümle çok anlamlı ve açık: Güven duyup duymadıkları sorusuna evet yanıtını verdi.. Bakanlık yapmış bir genç, kırmızı bir koltuğa oturdu- ğundan olsa gerek, heyecandan kendisini hangi dilde nasıl ifade edeceğini şaşırmış: İlk önce işler.-.First rhings first (Yar\j, ilk yapılacak işler demek istiyor, ama ingilizce. Türkiye'de artk herkes ama herkes Ingilizce biliyor ya). Bir haberden: Cumhurbaşkanlığı sorunu meselesi... Ürdün Kralı Hüseyin'in Amerikan asıllı eşi şöyle tanı- tilmış. Amerikalı Kralice Nur... Küçüklüğünden bu yana arabesk sanatçısı biri tanıtılı- yor: Gelecekte istikbali olan bir gencimiz... Inönü'ye soru: Şahsınız da koalisyonda yer alacak mı- sınız? Bir numaralı yıldızlı televizyon ekranımızdan yansı- yan şu inci: Atmosfer ortamı havasında... Aynı ekrandan bir inci daha: Eleştiriyel olmak hava- sıyla... Büyük bir kentimizin eski belediye başkanı: Başkasıy- la ilgili remark veremem... (Yani, yine Ingilizce olarak görüş, fikir, düşünce ifade edemem demek istiyor. Ma- lum, Türkçe çok yetersiz...) Yeni bir televizyon kanalının haber bülteninden: Yelt- sin, kendinden ve umarsız bir şekilde... (Yani, tercümesi bile mümkün değil.) Bir belediye başkanı derdini anlatı- yor: Birlik ve beraberlikle birlikte... Şu haberi anlamak elbette mümkün: Bolivya bütün öndeğerleri altüst ediyor. (Yani, Türkçe değil mi uydur uydur söyle. ûnyargı oluyor da öndeğer niye olmasın?) Ya şu: Katolik kardinal... (Yani, Müslüman imam gibi bir şey) Ve tabii, sorun sadece grameri yanlış kullanmakla kalmıyor. Sözcükleri yanlış seslendirme de bir başka alem. Bunları yazıya dökmek de bir o kadar zor. ûzel ekranların yüzakı bir haber programında, uluslararası düzeyde bir gazetecimizin "Angara, amborgo, modol- yon, değiştireceğiniz" gibi sesler çıkartması ne kadar acı. Ama kime acı? Izleyen, izlemeye devam eden, gö- zünü aytrmayan ve belki de aldırmayan milyonlara mı, yoksa Türkçenin böyle baştan savılmaması gerektiğine inananlara mı? Bu inananlar kaç kişi? izmlrBarosu Âvukatlarapolis baskısma tepki • İzmir Barosu Başkanı Volkan Alposkay, baro üyelerine potansiyel suçlu gibi bakılmasını eleştirerek "Avukatın terörist gjbi gösterilmesine izin vermeyiz"dedi. NECATtAYGIN İZMİR- DGM kapısmda polisin çanta arama uygula- ması, avukatlar tarafından tepkiyle karşılandı. Çanta- lannı aratmayan avukatlar, uygulamayı protesto için du- ruşmalara gjrmediler. İzmir Barosu Başkanı Volkan Al- poskay, baro üyelerine potan- siyel suçlu gibi bakılmasını eleştirerek "Avukatın terörist gibi gösterilmesine izin verme- yiz"dedi. Uygulamayı eleştı- ren ÇHD İzmir Şubesi Baş- kanı Mehmet Yatar ile TBB Yönetim Kurulu üyesi ve eski İzmir Barosu Başkanı Sabri Knrt da polisin tutumunun sa- vunmaya duyulan güvensizli- ğin bir göstergesi olduğunu belirttiler. îzmir DGM'nin girişinde dedektör sistemli kapıdan geç- tikten sonra avukatlann çan- talannm aranması, tepkılere neden oldu. Çantalannın aranmasma tepki gösteren avukatlar uygulamayı protes- to amacıyla. duruşmalara girmiyorlar. Mazeret dilekçesi Avukatlar, DGM Baş- kankğı'na verdikleri mazeret dilekçelerinde, "tzmir DGM Başsavcıhğı'mn bo yasadtşı uy- gulaması sördükçe meslegimizi onurhı bir bicimde icra etmenin koşuDan buhınmadığından du- ruşmalara katümıyorum. Ma- zeretü sayıunamı talep ediyo- nnn" dediler. DGM'deki bu uygulamayla avukatlann'potansiyel suçlu' gibi gösterilmek istendiğini be- lirten Alposkay. "Üyekrimiz bu konudaki yakmmalannı bize de uettiler. Uygulamayı kaygryla izfiyoruz. Komryn DGM Başsavctsı Abdülkadir Abacı ile görûştüm. Görüş- mede elektronik kapmm ağır metalkre göre ayarlanmasmı istedim. Arkadaşlannuzm ce- bindeki bozuk para, anahtarfak ye hatta çanta kiüdj bile uyan işareti veriyor. Bu sistemdea geçtikten sonra muhtabm pobs değil, ancak DGM savcısı veya görevlendireceğt savcı obnasa istedim. Kendisi konuyu değer- lendireceğini söyledi. Ancak 3 gündür değişen bir şey yok. Biz bu uygulamayı yasal buhnuyoruz." Bakanltğa suç duyurusu İzmir DGM'deki avukatla- ra yönelik uygulamalann Tür- kiye'nin hiçbir yerinde ol- madığını söyleyen ÇHD Baş- kanı Mehmet Yatar da "Gö- rev amnda avukatlann aran- mak istennıesi, hiçbir yasal da- yanağı olmayan bir uygulama- dır. Bu, savunmaya duyulan gü- vensizliğin bir göstergeskfir. Emniyet birimlerinin kesinlikle cantamtzı ve üzerimizi ara- masına izin vermeyecegiz, Bn konuda diretme olnrsa, görevi- mizi engeUemekten Ugihier hakkmda Adalet Bakanlıgı'na suç duyurusunda bulunacağız'1 dedi. TBB Yönetim Kurulu üyesi ve eski İzmir Baro Başkanı Avukat Sabri Kurt da acıkla- masında. "Avukatiann çantası aranamaz. Bu, avukarjara gü- vensizlik ve saygBtzhktn-. Bu nedenle avukatlann çantalannı arattırmaması ve dürenmekri, hakudır. Zoria avukaon çan- tası açtmup, aranmaz" diye konuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear