14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17EKİM1993PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Hekiıııleriııeyleıııi şekillenîyor• Hekimler Türk Tabipler Birliği'nde yaptıJdan toplantıda yann yapılacak eylemin aynntılannı tartıştı. Yapılan bir ankete göre hekimlerin tamamına yakını eylemde yana. ANKARA (Cumhurivet Bü- rosu) - Hekimler eylemden ya- na. 18 ekım pazartesi günü baş- layacağı bildirilen "Beyaz Ey- tem"in şekli. Türk Tabıplen Birhği (TTB) Genel Yönetim Kurulu toplantısında ele alındı. Ankara Tabip Odası'nın (ATO) yaptırdığı ankete göre Hekimler ne istlyor? • Tam gün tazmnarı: Maaşının yanında gelır sağlarnak ıçin muayehane açmak v ev a ozel sektörde çahşmak zorunda kalan hekimlerin tam gün kamuda çalışmalan karşılığında tatmin edıci düzevde bir tazminat verilmelı. •Temel sağlık tazminatı: Pratisyen hekımliğı desteklemek amacıv la sağlık ocaklan ve sağlık müdürlüklerinde çalışanlara tazminat odenmeh. •Özel hizmet tazminatı: Hckım ücretlerini oluşturan kalemler ıçınde özel hizmet tazminatında yapılabılecek bır artışla hekım emeğının karşılığının venlmesi için bir ıyıleştirme yapılmalı • Iş riskleri: fş riskıne tabı branşlarda mevcut haklann kullanılması konusunda bakaniık bırgenelgeçıkarmalı • Hekim dağdımuıı düzeltmeye vönelik tazminatiar: Kalkınmada öncelikhvörelerdeçalışanhekımlereverilentazmınatlarda yüzde 400'lere \ aran oranlarda artış yapılmalı • Eğitim Tazminatı: Şef, şef yardımcısı, başasistan veasistanlara özel hizmet tazminatı kadar eğıtım tazminatı venlmeli. Nöbet sorunu: Birincısi ısteyenın nöbet iznı kullanabılmesı, ıkıncısı nöbet ücretı hakkının sınırlanmaması. üçüncüsü nöbetın ağırlığına göre karşılandınlmasıdır. Hekım enflasyonu önlenmelı. • Zorunlu istıhdam polıtıkasından vazgecılmeli. • Mecbun hizmet kaldınlmalı. hekımlenn yüzde 93'ü eylem- den \ana. ATÜ Yönetim Ku- rulu üyesi Dr. Mete Alp ıse "yargsız infazlara" tepkı gös- termeyen hekimlen. demokra- tik bir ortam mücadelesı yerine. sadece parasal "pasta paylaşı- mı" mücadelesı vermekle suçla- dı TTB'de dün bir araya gelen 42 tabip odasının temsilcileri. eylem takvimi veeylem sürecin- de izlenecek tutumu tarüştılar. Toplantıya katılanlar. süresiz ve aralıklı iş bırakma. iş yavaş- latma. toplu viziteye çıkma. siyah önlük bırakma, eylemler süresince yakalara siyah hilal takma, yerel seçimlerde oy kul- lanmama ve açlık grevi önerdi- ler. Akşam da diğer sağlık ör- gütlerinin temsilcileriyle bir araya gelen TTB yöneticileri, eylem takvimine son şeklini verdıler Yanndan itibaren yü- rürlüğe gırecek "Beyaz Eylem Takvimi" bugün düzenlenecek bir toplantı ile kamuoyuna du- yurulacak. Ankara Tabip Odası (ATO) tarafından yaptınlan bir ankete katılan hekimlerin yüzde 98'i, çalışma ortamlannı ve ücretle- nnin yetersizlığini dile getirdi. 965 kişı üzerinde uygulanan an- kete katılan hekimlerin yüzde 93'ü özlük haklannı elde ede- bılme yolunda eylemin gerekli- liğıni vurguladılar. Eylem şekli konusunda da ankete katılan- lann yüzde 45'i "iş bırakma". yüzde 27"si "iş yavaşlatma". yüzde 23'ü de "toplantı ve yürü- yüş" yapılması gerektiğıni ifade ettiler. DISK uzun yürüyüs önerdi Ozelleştirmeye karşı ortak mücadele kararı • Sendikalar ozelleştirmeye. taşeronlaştırmaya ve işten çıkarmalara karşı birlikte mücadele etme karan aldı. Eylem kararlan 23 ekimde yapılacak ikinci toplantıda ele ahnacak. İstanbul Haber Şervisi - DİSK, Türk-İş. Hak-İş. Kamu Çalışanlan Sendıkalan \e do- kuz meslek örgütü. ozelleştir- meye. taşeronlaştırmaya ve iş- ten çıkarmalara karşı birlikte mücadele etme karan aldı. Ey- lem kararlan 23 ekimde Türk- İş Genel Merkezi'nde yapıla- cak ikincı toplantıda ahnacak. DİSK'ın çağnsıvla dün DİSK Genel Merkezı'nde bir araya gelen konfederasyon sen- dika ve dokuz meslek örgütü temsılcısi. "Sermavenin özelleş- tirme, taşeronlaştırma ve işten çıkarmalar şeklinde de\am eiden saldırılarına karşı toplumun or- tak değerlerini savunma, de- mokraük haklan vaygınlaştır- ma doğnıltusunda ortak müca- delenin örgütlenmesi karan" aldıklannı açıkladılar. Basına kapalı olarak yapılan toplantı- nın ardından yapılan "Artık Söz Bizim" başlıkh yazılı açık- lamada "Tekelci semıâyenin is- temivJe bükümetin başlattığı >e yapısal dönüşüm di\e adlandın- lan anti demokratik programın bir parçası olan özelleştirmenin özünde tiinı halkın anti demok- ratik uvgulamalara mahkum edilmcsi ve toplumun birikimiyle oluşan kamu değerlerinin tekel- lere peşkeş cekilmesi, sendika- sızlaştırma. işsizlik, hayat paha- lılığı demek olduğu ortaya çıkmıştır" ıfadesı >er aldj. Özel- leştirilmek istenen kunımlara. bu kurumlardaki tüm değerleri yaratan çalışanlarca sahip çıkı- lacağı belirtilen açıklamada. halkın çıkarlan doğrultusunda ahnacak karar ve uygulama bı- çimlennın 23 ekimde Türk-İş Genel Merkezi'nde yapılacak toplantışla belırleneceği kayde- dıldi. DİSK'in uzun yüriiyüş önerisi DİSK ise, "Sermayenin genel saldınsı" olarak nitelediği özel- leştirme karşısında. "Uzun Yü- riiyüş" önerdi. DİSK Genel Sekreten Süieyman Çelebi top- lantıdan önce yaptığı basın açıklamasında özelleştırme, ta- şeron uygulamalan ve işten çı- karmalar karşısında bir kam- panya başlatma karanyla çağn çıkardıklannı anımsatü. Çele- bı. "Bu toplantı öncelikle özel- leştirme programının hemen durdurulması. KİT'lerin toplum- sal işlevlerine kavuşturulması, sermay e ve işgücü ka\ naklarının vcrimli kullanımına davalı, top- lumsal iirefim olanaklarmı ge- nişleten ve yeni teknoloji üretebi- len demokratik ve şeffaf bir yapılanmaya kavuşturulmasın- da önemli bir işieve sahip olma- ladır" dedı. DİSK'ın toplantıya sunduğu önenler arasında örgütlerin. temsılcılerinin katılacağı "Uzun Yürüyüş"ün yanı sıra. yaygın bölgesel nitelikli eylemler, toplu telgraf çekme, faks kilitleme. panel ve açıkoturumlar düzen- leme. bildın dağıtma ve afış asmayeraldı. Bakan Aktuna: Yorum, haberi çarpıüyor • Yıldınm Aktuna, DYP Beşiktaş ilçe merkezinde düzenlediğı basın toplantısında, "80"li yıllarda habere yorum katılması moda oldu. Haberde yorum yapılarak haber çarpıtılmaktadır. Bizim istedığimiz. yorumsuz-bağımsız haber sürecinin işletilmesidir" dedi. İstanbul Haber Servisi- Dev- let Bakanı ve Hükümet Sözcü- sü Yıldınm Aktuna. Nurettin Sözen yönetımindekı İstanbul Büyükşehir Belediyesi yöneti- minin "dürüst çaûşamaması" yüzünden İstanbul'un "çözüm- lenmemiş sorunlar yumağı hali- ne geldiğini" söyledi. Aktuna, Ümraniye çöp faciasmdan da Nurettin Sözen'in sorumlu ol- duğunu savunarak "Ben Bü- yükşehir Beledive Başkanı ol- saydım İstanbulluların yüzüne bakamaz, istifa ederdim" dedi. Aktuna, basının, haberlenne "aşm yorum" kattığını ileri sü- rerek "Haberlere yorum katılıp haber çarpıtümaktadır. Bizim istediğimiz. yorumsuz-bağımsız haber sürecinin islemesidir. Ha- zırladığımız yasa taslağı ile bu konudaki düzenlemeleri kanun- laştıracağız" dedı. İstanbul'a ayrı önem Devlet Bakanı ve Hükumet Sözcüsü Yıldınm Aktuna. DYP Besıktaş ilçe merkezinde düzenlediği basın toplantısın- da, yerel seçım çalışmafannı hızlandırdıklannı ve İstanbul'a ayn bır önem verdıklennı söy- ledi. Aktuna. İstanbul'un iyi yönetılmesınin büyük önem ta- şıdığını, başta su sorunu olmak üzere çöp, hava kirliliği, trafik, çarpık yapılaşma gibi sorunla- nn İstanbul halkını üzdüğünü ifade ettı. Aktuna."Bugünkü beledive yönerimi bunları lavı- kıyla yapmadı. Dürüst, namus- lu. şaibelerden uzak bir beledive olmadığı için şehir cözümlenme- miş sorunlar yumağı haline gel- S.O.S. İSTANBUL l s t a n b u l H a b e r S e n i s i - s o s - İstanbul Çevre Gönüllüleri pıa t f o m ,u, Dum a G.da Günü nedeniv le Ortaköy Iskele mey- danında toplantı düzenledi. Ptatformun kurucusu Türksen Başer Kafaoğlu, Türkive'de bazı kişilerin açlık çekerken. varlıklı kesimin ithal gıda nıaddcleri arasında marka seçimi >apmasının büvük bir eşitsizlik olduğunu sövledi.Dinlevicilere "Bugün ne vediniz? Yediği- nizden ernin misiniz?" dive soran Kafaoğlu, özellikle ithal gıdalarda aşırı miktarda katkı maddesi kuİlanıldığını ve bu maddelerin mikro- bivolojik üremeve sebep olabildiklerini sözlerine ekledi. Çevre Gönüllüleri Platformu'nca konuyla ilgili aldatıcı. ekonomik ve psikolojik sömüriilü reklamların v apılmaması istendi. 'Özelleştirme değil gösteriyapıyorlar' ANAP raporunda hükümetin özelleştirmeyi siyasal çıkar aracı olarak gördüğü ve PTT ve Etibank gibi uygulamalann gösteriden öteye geçmediği vurgulandı OS.MANAYDOĞAN ANKARA - ANAP Genel Başkan Yar- dımcısı Ekrem Pakdemirli başkanhğında- ki ANAP Teknik Bürosu tarafından.*DYP- SHP koalısyon hükümetinin özelleştirme po- litikalannın değerlendirildiği bir rapor hazı- rlandı. ANAP Genel Başkanı Mesut Yı- Imaz'a sunulan raporda. PTT'ye uygulan- mak istenen modelin özelleştirme teknik ve hukukuna aykın olduğu belırtilerek "Ya tam özelleştirilir va da KİT olarak kalır. Merkez Bankası'nda da kişilerin özel hisseleri vardır. Ama kimse Merkez Bankası'nın özelleştiril- miş olduğunu bugiine kadar ileri surmemisrir" görüşüne yer venldi Hükümetin özelleştır- mede başansız olduğu ifade edilen raporda, Etibank ve PTT uygulamalanyîa "gösteri vapılmak istendiği re a.vasi gelecek besaplan yapıtdığı" savunuidu. ANAP Genel Merkezi'nde hükumet çalış- malannı ızlemekle görevli teknik ekıpleri tarafından "Hükümetin Özelleştirme Gösteri- si" başlığıyla hazırlanan rapor Mesut Yı- lmaz'a sunuldu. "Koalısyon hükümetinin özelleştirmede siyasi bir gelecek amaçladığı ve bu alanda vaptiğı girişimlerin bir gösteriden öteve gitmediğinin PTT ve Etibank uvgutama- lanyla ortava çıktığı" saptaması vapılan ra- porda. PTT'nın telekomınıkasyon hizmetle- nnin özelleştırilmesıne ilışkın modelin, "özel- leştirme teknik ve hukuku" ile ters düştüğu be- lirtıldı. PTT'nın T'sınin sauşında bır özelleş- tirme olmadığı savunulan raporda, Türk Te- lekominikasvon AŞ'nin. ancak yüzde 49 hıs- sesınin satılacağı ve ıdarenın devletin elinde olacağı bclırtilerek "Bu dunım serbest ekono- miye tamamen terstir. Yani eskiden olduğu gibi her şey devletin elindedir. Yine devlet teke- li söz konusudur" dendi Raporun sonuç bölumünde ise özeUeştırme- de ızlenmesı gereken uygulamalar anlatılarak KİTIer ve özelleştırmeye her şeyden önce hu- kuksal bir temel oluşturulması gereküği ifade edildi. Raporda. geniş kapsamlı olarak ele alın- ması gerektiği vurgulanan özelleştirmenin. ke- sınlıkle yeni tekeller oluşturmayacak ve tüken- cinın korunmasıru sağlayacak yasal düzenle- melerle birlikte yapılması gereküğıne dikkat çe- kıldı miştir. Ümraniye çöp faciasın- da. belediyenin ihmali. insan vaşamına savgı duvınaması ve dikkatsizliği önemli rol oynadı. Ben o gün beledive başkanı ol- saydnn İstanbulluların yüzüne bakamaz. istifa ederdim" dedı. Basına yasa denetimi Yıldınm Aktuna. konuşma- sında hükümetin dört ana he- defınin olduğunu söyleyerek bunlan şeffaf ihale, devlet gö- revlüerinin her yıl mal bıldiri- minde bulunması. partilere yapılan bağışlann hesabının ve- rilmesı ve basınla ilgili hedef olduğunu söyledi. Aktuna, ba- sınla ilgili hedefı açıklarken, gazetelerin haberleri yorum- layarak verdığini ve haberlenn bu nedenle çarpıüldığıru ileri sürdü. Aktuna şöyle dedı: "Medyayla ilgili çalışma yü- rütüyoruz. Medva kendi içinde demokratikleşmelidir. Vayın kuruluşlarının sahibinin habere müdahalesi so/konusu olamaz. Eminim ki bugün yapılmıyor, ama gelecekte de yapılmaması için çalışıyoruz. 801i yıllarda ha- bere vorum katılması moda ol- du. Haberde yorum vapılarak haber çarpıtılmaktadır. Bizim istediğimiz, yorumsuz-bağımsız haber sürecinin işletilmesidir. Hazırladığımız yasa taslağı ile bu konudaki düzenlemeleri ka- nunlaştıracağız. Böylece basının öncülük ettiği 'temiz toplunı- temiz yönetim1 kampanvasına, 'temiz basın-temiz TV" halkası eklenmiş olacaktır. Biz, tüm medya türlerinin de bize destek olacağına inanıvoruz." Türkiye'de ölüm saçan topraklar İşte bunlardan biri, lânetli köy: Karain! Nüfusu sekiz yüzden uç yüze indı. Devletin bile unuttuğu köylüler gizli bır karantına altında. Araştırmalar. raporlar, görüşler... Meclis teki sürgün çocukları Dine sıfırdan başlatan vakıf Uç günde nasıl mü'mın yetiştıriliyor. Hedefleri ne, fikirlerini hangi yöntemlerle dünyaya yayıyorlar. Yıllar önce topraklanndan nasıl süriildüler. nasıl direndiler, ^imdi ne hissediyorlar? TBMM'nın kınk kalpli üyeleri ılkkezAKİS'te... Demır Uzia. Refah Partisi"ni >azdı * İspanya'da. zeytimağı verine saiılan makine >ağı 1000 IdşiBin ölumıine oedeo oido * Ilhan Kesıcı ile Taosu Çiller ıızerint • DEP'in dibi gorundü mu? * Husametdn Cindoruk'tan. DemireJ'le ÇilJer'in yanhş anlama toplanlılan * OtkLai.' Bonozede viabiBrsiniz ' Taşralıtarm Moskova'ıa isyanı * GAP'a PKK engeli * Somaii'de kim. nered«. ne hata japü? * İstanbul'da piramit gizemi • A>ı. Avnipaiı obcak mı? * Rallide puankuna lartışmalan: Deve, kovboju geçti * Çılgın fotoğrafçı Avedon'dan yûz>ılın pırriosı AKÎS*\ornrmıız haber... vaiansı/ \orum CUMHURIYETTEN OKURLARA ÖZGEN ACAR Madonna'dan Çiller'e V/ASHINGTON - iki ülke arasında yüksek düzeyde gö- rüşmeler yapıldıktan sonra -olayın önemıne bağlı ola- rak- bazı radyo istasyon ve TV kanalları, gazetecilerin görüşlerine başvururlar. Bu ayaküstü mülakatlarda en başta gelen soru "Size göre görüşmeler başanlı oldu mt/"biçimindedir.Bu so- ruyu topu topu 1-1.5 dakika ıçınde yanıtlamak zorundası- nızdır. Türkiye Başbakanı Tansu Çiller'in VVashington'da ABD Başkanı Bill Clinton ile görüşmesinden sonra da böyleoldu. Bu arada birkaç soyleşı de benimle yapıldı. Bunların içinde Kaliforniya'da unlü Berkeley Üniversitesi'nin bu- lunduğu yörede yayın yapan bir radyonun muhabiri de vardı. Muhabir, şu soruyu yöneltti' "Nüfusunun yüzde 99u Müslüman olan bir ülkede na- sıl olur da bir kadın başbakan seçilebilir?" Birkaç dakika içinde laik Türkiyenin öteki Ortadoğu ülkeleri gibi olmadığını anlatmaya çalıştıktan sonra şu örneğı verdinr "Değil Ortadoğu'daki bir Müslüman ülkede, hatta Amerika 'nın bazı eyaletlerinde dahi Madonna'ya eşlik eden sanatçıların sahneye yarı çıplak inmesine izin ve- rilmez. Kamuya açık yerlerde çıplaklık bazı eyaletlerde yasaklanmıştır. Birkaç gün önce Madonna'yı İstanbul'- da dinledim ve bu cinsel, hatta eşcinsel ağırlıklı, yarıçıp- lak gösteriyi izledim. Madonna nın yançıplaksanatçılan 50 bin kişi onünde böylesine bir gösteriyi bir ülkede öz- gurceyapabiliyorsa, o ülkede neden birkadın başbakan seçilmesin? Madonna, bu gösteriyi Iran'da, Kuveyt'te, Suudi Arabistan'da yapabilir mi? Yapamaz. Dolayısıyla Türkiye, bir Kuveyt, bir İran, bir Suudi Arabistan değil- dir." ••• Berkeleyli radyo muhabiri gibi pek çok Amerikalı üç aşağı beş yukarı Türklere aynı soruyu soruyordu. Başbakan Çiller, Amerikan yönetimi ve kitle iletişim araçlarında 'Müslüman-laik-çağdaş' Türkiye kavramını işlerken bıyıklı, esmer bir erkek göruntüsüne kıyaslaçok daha inandırıcıydı. Çiller'in Amerikan TV kanallarında Somali ve Haiti'- deki olaylar arasında sıkışıp kalması gerçekten bir şanssızlıkoldu Gezı öncesınde sadece birkaç gazetede hakkında ya- zı çıktı. Beyaz Saray görüşmesinden sonra Amerikan basınında sadece yerel VVashington Times gazetesinde bir resimaltı olarak haberleştırildi. TV ekranlarında ise Clinton'ın kendisi ile birlikte yaptığı basın toplantısında Başkan'ın Somali hakkında bir soruya verdiği yanıt ne- deniyle göründü. Haberın konusu kendisi değildi. Bununla birlikte, bu yazının yazıldığı şu dakikalarda Başbakan Çiller, bazı TV kanallarınaözel mülakatlar ve- rıyordu. Bu mülakatlarda 'Musluman-laik-çağdaş Türk frad/n/'imajını sürdürüyordu. ••• 'BeyazSaray'öa Türk basın, radyo ve televizyon men- suplarının, kelimenin tek anlamıyla yarattıkları istila' üzüntü veriçıydi. Beyaz Saray, TV kameraman vefotoğ- rafçılar için Turkiye'ye 30 kişilik geniş bir kontenjan ayır- mıştı. Benzeri durumlarda 'pool-havuz' anlamında bir işbö- lümü yapılır, içeri girenler, gırmeyenlere film, resim ve haber verirlerdi. Bu, basında bir 'çelebiler anlaşması'- ydı. Başka ülkelerde saygıyla uygulanan bu kural, -ben dahil- aralarında bazı genel yayın yönetmeni ve köşe yazarları da bulunan bütün meslektaşlarımca çiğnendi. 30 kişi yerine karşılarında 60'tan fazla Türk gazetecisini gören Beyaz Saray güvenlik ve basın sorumluları bu olağanüstü itiş-kakış üzerine 'pesetmek zorundakaldı. Yetkıliler, Türk gazetecilerı dalgalar halinde içeriye alırkenöğrendikleri yavaş've /fme'gibiTürkçesözcük- lerı de bolca kullandılar. Bu yetkililer bazı TürkTVkanal- larının bu itiş-kakışta içeriye neden "Allah Allah" haykı- rışları ile gırdıklennı de bir türlü anlamadılar. Clinton ve Çiller ile heyetleri önünde ortaya çıkan bu itiş-kakış gerçekten meslek adına düşündürücü ve çok acıydı. Işin ilginç yanı bu itiş-kakışta Beyaz Saray'ın geçilmez güvenliği delinmiş ve aralarında iki çocuğun da bulun- < duğu beş isveçli turist bile Oval Oda'daki Türk-Ameri- kan zirvesinin başlamasına tanık olmuştu. ••• Başbakan Çiller'in halkla ilışkıler anlayışı Amerikan dünyasında başanlı.Ancak. Turkiye'ye yönelik basınla ilişkıleri çok zayıf. Bunda çevresinde sadece belirli ka- lemleri kullanma ile onlara yakınlaşma psikolojisinin etkili olduğu görülüyor. Başbakanın bir basın burosu var Başbakanın yete- nekli pek çok danışmanı var Ama, başbakanın hala bir basın sözcüsü yok. Çiller, Amerikan hükümetinin ileri gelenleri ile konuştu. Dünya Bankası ve IMF gibi örgüt- lerin başkanları ileekonomiyı tartıştı. Amerikan işadam- ları ile iş bitirdi. Ama tanrının hiçbir kulu basını aydınlatma yoluna git- medi... Sağlıklı, mutlu ve başanlı günler dileğiyle... TBMM Komisyon üyesi Ayhan: Mumcu cinayetine, SHP'den HEP'e geçen bir milletvekili de bulaştı ÇANAKKA- LE (AA) - TBMM Araş- tırma Komis- yonu üyesi ve Çanakkale Milletvekıh SüJeyman Ay- han. gazetecı- yazar Uğur Sffleyman Ayhan Mumcu'nun bombalı saldınyla öldürülmesı olayının aydınlan- dığını ve anayetin "çözümlen- me" aşamasında olduğunu söyledi. Çanakkale'de bir basın top- lantısı düzenleyen Ayhan. TBMM Faili Meçhul Cinayet- leri Araştınna Komisyonu'nun yann yapılacak toplantısında "önemli belgeler"in görüşülece- ğini bıldırdı. Ayhan. şunlan söyledi: "Uğur Mumcu cinayetinde bugiine kadar emniyet teşkilatı- nın ve MİTin çıkaramadığı, bei- ki de tesbit edemediği bazı konu- lan, yakın bir gelecekte ortaya çıkaracağız. Olay, hergün baş- ka bir boyırt kazanmaktadır. Işin içerisine birtakun siyasi ki- şiler de girmektedir. Eski bir SHP'H, daha sonra HEFe ge- çen bir milletvekilinin de bu işe adı karışmıştır. Bu konuda daha fazla açıklamayı benden bekle- ıneyin. Bu işlerin üzerine git- mekteyiz." Ayhan. önümüzdeki dönem- de Diyarbakır, Mardin ve Bat- man'a komisyon adına gide- ceklerini bildirirken "TBMM olarak, mutlaka faili meçhul d- nayetlerin üzerine gkkceğiz" diye konuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear