25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 OCAK1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 15 ANKARA HAVASICumhupiyet Ankara BÜPOSU Hata yapmak insana özgüdür. Herşeyi mahveîmek içinse bilgisayarlara gerek var. Bakanbk, valilere ııasıl telefoıı eder? İşte size "İsterinanın ister inanmayın" türündea bw Türkiye manzarası. Muha- birarkadaşlanmızdan Hayrettin Sağanak bir haber için Türkıye'deki bütün valilerin telefon numaralanna gereksinim duydu. Siz olsanız ne yapacaksanız, o da onu yap- tı ve 011 "e telefon ederek İçişleri Bakanlığı'nın telefon numarasını ısledi-ı. Kendısıne425 59 24 numara verildi ve Hayrettin Sağanak'ın serüveni başladı. 425 59 24 numaraiı telefona çıkan bay an görevli ile arkadaşımız arasında şu konuş- ma geçti: - Buyrun İçişlen Bakanlığı. - Hanımefendi iyi günler. Burası Cumhunyet Gazetesi, ben Hayrettin Sağanak. Bir haber için valilerin telefon numarasına ihtıyacımız var. - Bütün valilerin mi? - Evetefendım. Bütun valilerin. Bana yardımcı olabilir misiniz ? Sizin için kolay olacaksa faks çekin isterseniz. -Bırdakikabeyefendi. Ben size başka bir numara vereyim. Oradan arayın. 425 40 80'e telefon edin lütfen. Arkadaşımız bu yeni numaraya telefon etti. Aynı diyalog kop\ a kağıdı konmuş- çasina yınelendi \e sonunda üçüncü bir telefon numarası verildi: 418 76 96. Oradan bir başka numara 425 45 59. Oradan 425 1453 Oradan 425 82 31 Oradan 425 82 32. Oradan... Sıkıldınız . mı? Haklısınız. Arkadaşımız da çok sıkılmıştı. Sonuncu yani sekizinci numarada tam patlayacakken, 417 7107 numarada artık kendisıne yenı bir telefon numarası venlmedı ve şaşırtıcı bırgehşme oldu: - Bir sanive be>fendı, dedi, görevli memure. ben sizi ilgüı yere bağhyayım. Bağladı da. Bu kez hattın öteki ucunda bir erkek vardı. Arkadaşımızın artık ez- berledıği derdini dinledi ve aynen şöyle yanıtladı: - Efendim bizdeki telefon nu- maralannın hemen hemen hepsi yanlış. Size vermemin bir anlamı yok. Siz en iyisi Ollesorun. Arkadaşımız ısrar etti: - Peki siz nasıl ulaşıyorsunuz valilere ? - Efendim biz de açıp 011 'e soruyoruz. Bu konuda biz de PlT'ye mahkumuz. - Peki efendim, diyeüm acil bir durum çıktı. Omeğin savaş çıktı, deprem oldu, salgın hastaîık başgösterdi... Neyapacaksınızo zaman. Önce 011 'e arayıp valilerin telefon numaralanru teker teker oradan mı alacaksınız ? - Haklısınız. Haklısınız ama ne yapalım beyefendi. - Teşekkürederim. îyı günler. - İyi günler. Bu telefon görüşmesinden bu y ana bizim Hayretün'in hamdolsun sağlığında filan bir bozukluk yok. Ne bedensel, ne ruhsal bir anormallik yok arkadaşımızda. Sadece yüzünde bir "Tik" başladı ve kendi kendine konuşuyor. Durmadan telefon numaralan tekrarlıyorfılan... Ya Cevheri'ninşoförü olmasaydı?Türkiye'de ünıversiıe me- zunlan arasında ışsızliğın yakıcı baskısını en çok hısse- denler herhalde zıraat mü- -endisleri. YÖKle birlikte yılan hızla artan, bınası, oğretim görevlısi olmadan öğreüme açılan, onlarca zi- raat fakültesinin mezun ettiğı bınlerce genç insan ış bulamıyor. Çoğu başka bir meslekte çalışmaya çoktan razı. Amaodayok. Büyük umutlarla başlayan ve yıllarca süren üniversıte öğrenimi boyuncaedindiği bılgilenn kendisine ve yaşa- dığı topluma en ufak yarar sağiamadığını gören, ana-baba parası yemenın korkunç sıkıntısını taşıyan bir grup ziraat mühendısi. geçenlerde birsiIledeTanm ve Köyışleri Bakanı Nec- mettin Cevheri'nin makam şoföründen yediler. Geçen hafla sonu Türkıye'de tanm öğretıminin 147. yıldönümü nedeniyle, AÜ Zıraat Fakültesi, Türkiye BJEKTIFE TAKILANLAR Tenis dümasının aslanndan Jennifer Capriati. Ne yazık ki son başanlarından sonra burnu biraz fazla büyüdü... Ziraatçılar Derneği, Türk Ziraat Yüksek Mühendisleri Birliği ve Ziraat Mühendisleri Odasınca bir tören düzenlendi. Ankara Hil- ton'dakı törene, Başbakan DemireFin ve Bakan Cev- heri'nin kaulacağını duyan bir grup işsiz ziraat mühendisıyle. ışsizlığe ve mühendısliğe aday öğrencılerde katıldılar. Normal olarak da sorunlannı dile getırmek istediler. Cevhen'nin konuşması sıra- sında, daha önce hazırladık- lan dövızleri kaldıran göste- ricilere. Bakan'ın tepkısi oldukça anlayışb ve olum- luydu: "'- Biliyorum. biliyorum. Onlan göstermeseniz de so- runlannıa çok iyi bilıyorum. Elimden gelen her şeyı de yapacağımdan emin ola- bılisiniz..." Ancak asıl sorun bundan sonra başladı. Ayağa bıle kalkmayan, slogan atmayan "bu göstenciler de kım oluyordu! Belli ki vatanın bölünmez bütünlüğüne halel getirecekler ya da bir sırufın dığer smıflar üzerindeki tahakkümüne dayalı bir rejim kuruvereceklerdi. Yılanın başını küçükken ezmeliydi. Dövızlerde ne vazdığının da önemi yoktu. Yani, nasıl olurdu da. koca Bakan '•gördüm, biliyorum" deme- lerine karşın, hâlâ dövizleri ellennde tuiarlardı. Gereken yapılmalıydı". Veyapıldı da. Bakan koru- ması olduğunu iddia eden sivil giysili binsi göstencileri uyanyordu. Oldukça da sert bir üslupla yapılan uyanlar, öylesine net ve kesindi ki: - L'lan, "gördüm" diyor işte. Hala ne diye kaldınyorsunuz? tndirsenize!. "Koruma" polisi, asayişi korumuş, dövizler indırilmişti Tören sonrası, "koruma" polisini Cevheri'nin makam arabasını kullanırken gören işsiz ziraat mühendisleri, kendi aralannda sessizce "bir sille de senden yedik şoför efendi" diyorlardı. HAYVANLAR VE HAY\ANLAR ISMAIL GVLGEÇ KİM KİME DUM DUMA BEHlç AK 0/TTİ,, ded'klen ÇIZGİLİK h 4MİL MASARACI t •• I . \ AĞAÇ YAŞKEN EĞİIİR KEMAL GÖKHAH GÜRSES Kararnamedeki sözcükoyunBağ-Kur, emeklıaylıklannıödemedearacılık bu küçük seyahatineayhğının büyük etmeleri için üç bankayia anlaşmış. Ancak bu bölümünü harcamak zorunda kalıyor. En bankalann şube ağ, gereksınımı karşılayacak düşük ayhğın 86 bin lıra okluğu düşünülurse. genişlikte değdl. Bu durum, anlaşmalı bankalann şubelenninolmadığı>erlerde oturan emeklileri oldukça güç bir duruma sokuv or. Çünkü. Bağ-Kur'daki aylıklar oldukça düşük. Hal böyle olunca da, ayhğı almak içinil sonucun oldukça normal oldugu .ınlaşılır. Bağ-Kur Genel Müdüriı Rıdvan Selçuk, emekhlenn oldukça sık şıkayet konusu yaptıklan bu sorunu, ayhk ödemelennde Ziraat Bankası'nı da devreye sokarak çözmekte kararlı. Ancak, kamunun birçok merkezıne ya da başka bır ılceye giden emekli. kamburunu taşıyan Ziraat Bankası, yenı bi HARİÇTEN GAZEL TLRGA YKARADAG ^ ^ BABA'OM. » buko- Selçuk ıse hemen pesetmeyip, î Bankası'na Bakanlar Kurulu'nca bu konuda gorev venlmesıni sağlamak üzereçahşmalara başb>or. Bağ-Kur'un, "Ziraat'i ikna"ya yönelik gırişımlerinin kısa öyküsü şöyle: Bağ-Kur'ca hazııianan ve karamame taslağı görüş abnmak üzere Hazine ve Dış Dış Tıcaret Müsteşaıtğı'na (HDTM) gönderilir. HDTM, taslakta yer alan,"'Bağ-Kur aybklan ödemesi, görevli diğer bankalann yanısıra Ziraat Bankası tarafından da yapıhr" ifadesine karşı çıkti. Ziraat'in adının özel olarak belırtilmesi gerekli değildir! Bu ıfade, a>hk ödemesinde görevli bütün bankalann adının tek tek belirtıldığı şekilde düzeltildı ve yenıden HDTM'ye gönderildı. HDTM, bu kezde "Banka ismi sayarak kendinizı bağbyorsunuz. isim saymayın"dedı. Karamame taslağı üçüncü kez HDTM'ye yollanırken, anla^mazlık konusu ifade aynen, "Bağ-Kur'un prim tahsilatlan ile sigortab ve hak sahıplerine ödemeleri, sermayelerinin yansmdan fazlası doğrudan doğruya ve>a dolayh olarak devlete ait olan bankalar aracılıgıyla yapıhr" bıçiminı aldı. HDTM bu kez olumlu görüş verdi. Karamame, Ba- kanlar Kurulu'nca da benimsenerek Resmi Gazete'de yayımlandı. Bağ-Kur yetkilıleri, tam rahat birsoluk alacakken gördüler kı ıfadenin sonunda yer alan en kritık sözcük değıştirilmiş. "Yapılır" yerine "yapılabilir"ı uygun gören bazı yetkihler, yaptıklan bu önemb değişıkliği, karamamenin asıl tnuhatabı olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğul- tay'a bile bildırme nezaketinde bulunmamışlardı. Sonuçta, Bağ-Kur emekiilerinın aybklannın ödenmesinde görev almak, yıne Ziraat Bankası yönetıcılerinın iradelenne bağb kaldı. SS HARBİ SEMİH POROY TARİHTE BUGÜN MİMTAZ ARIKAN UOcak L AVLONYAU FERITPASA.. 19O3'TE 8UGÜH,AVU3HYALt FERİTPAŞA,SAITPAŞA'DAKI BOÇALAH SADAeeT(BAŞBAKANUK)MAKAHHUA SETİeİL- Pİ. AİLSSİ, ARMAVUrUMC'UN AVUM1YA l&NTİMOeN OL- DUĞU tÇıH "AVLONyALI*DIYe AA1ILAH FGISİr MŞA, ÜNLÜ T£PED€L£UÜ ALİ PAŞA İLE DE AKR4SAYPI. DAHA GENÇ YAŞLARINDAU BAŞLtYARAH, ÇEpTLİ OEVLET 6&g£VLEfUMDE BULUNMUŞ, BİR ABA GAZİ OSAJVUJ PASA'rA Ofi KÂTİPLİK YAPM1ŞTI. PADİŞAH J.ABPüLHAhlır TZUSAPfHDAN SADRA- ZAM TAYlH ECHLSN FE/ZJTPAŞA, Y3O8'£ DEĞlfJ BU GâS£rt)E GaiAGAKTn?. GEA/EtUXl£, A8DÜL- HAMtT'lKI SASKl POLİTIİCAS/NI EAlGELLEAAEVE ÇALlÇACAC,/?UMEU"De BAŞLArAH ÖZSÜ/Ş- UİK HAeEKETLEEİfJE VE ME?eur'YET EĞİUM- LBRtUE HOÇeöRÜ İLE rAKZAÇACAKTM. 60 YIL ÖNCE CumhurİYet 391 tiyatro, 24.350 artist! HASAN KUYVET ŞU UBU k UOCAK 1933 Gcçcn scne Sovyetler ittihadındaki tiyatrolan 70 milvonhalkziyaretetmiştir. Haîen bu sahada çalışan mütehassıs gruplar 424'ü bulmuştur. Tiyatrolann mecmuu ıse 391'dir. Kulüpler sekiz bindır. 1914 senesi tiyatrolannın mecmuu ancak 54'ü bulmakta ıdi.Muharrerolan 154 tıyatrodan başka adedi 148'ebaliğolan mu\akkat tiyalrolar ve 500 adet kulüp bulunmakta idi. Yenı tıyatrolar Sibirya ve Aksayişark gıbi Sovyetler hududunun cn ıızak mıntıkalannda açılmışlardır. Tiyatrolann SanaviiNefısebölümünemüdavimbulunanlann vckunu24 350kişiyebaliğolmuştur. Diğeraksamında çalışanlannyekunu45binebaliğolmuştur. Sa'fu |m fazkı n drti - k b U h - ı k l . t°<t>k .t. rt biyükltr htr »lııul t*ttt Urkr. USU ECZI 30 YIL ÖNCE Cumhuriyet Togo'da ihtilal 14OCAK1963 Buraya gelen haberlere göre, Afrika'nın yeni bağımsızlığma kav uşmuş ülkelennden biri olan Togo'da dün gece askeri bir hükümet darbesi olmuştur. Togo Cumhurbaşkanı Sylvanius Olympio. hükümet darbesini müteakip bu sabah mahalli saatle 6.30'da Lome'deki Amerikan Büyükelçiliğıne sığınmak isterken üç kurşunla öldürülmüştür. Hükümet darbesini yapan birlikler hükümet üyeleriyle aralannda Lome radyosu müdürünün de bulunduğu bir çok şahsiyeti tevkif etmişlerdir. Darbenin ne şekilde yapıldığına dair henüz bilgi alınamamıştır. Kotanu ile Lome arasında henüz telefon bağlantısı kesilmemişse de Togo radyosu bu sabah yayın yapamamıştır. H ükümet darbesini yapanlann eski subaylar olduğu ve aralanna muvazzaf subaylan da aldıklan bildirilmektedir. Togo ve Dahomey arasındaki sınırlar bu sabahtan beri kapatılrruştır. Öldürülen Başkanıncesedi Amerikan elçiliğinde muhafaza edılmektedır.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear