23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
5 ETLÜL1992 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLEREV DEVAMI 15 CİJNCEL • Baştarafi 1. Sayfada kanuoyunun bilemediği kimi bilgilere dayanıyorsa, önü- müzdeki günlerde Meclis aritmetiğinde beklentilerin dı- şında yeni değişimler gündeme girecek demektir. Demirel, dün bir gazetede çıkan demecinde Meclis arit- metiğine yine değiniyor, partilerarası olası değişimlere "olabilecek, olacak" diye bakıyor. Başbakan'ın önceleri CHP'nin yeniden açılmasıyla SHP'den ayrılacakları amaç- ladtğı sanılmıştı. D/P'ye gireceğini açıklayan Özdemir'in istifası, gazete bürolarında kimi başka gelişmelerin öncüsü gibi yorum- landı. Oysa, ülkenin belli başlı sorunlarının çizdiği grafik dün de değişiklik göstermiyor, örneğin Doğu'da teröristlerle acımastz savaşın sürdüğünü kanıtlayan yeni olaylarla so nuçlar öğreniliyor. Silvan'da kanlı çarpışmalar, sabahki rakam 20 terörist öldü! Enflasyon ise mevsimlik düşmelerden vazgeçmiş, ey- lülle birlikte yeniden dişlerini gösteriyor. Tüketici fiyatla- rındaki yüzde 4'e yakın artışı DIE açıklıyor. Mesut Yılmaz dünkü basın toplantısında devletin Gü- neydoğu'da yürüttüğü savaşı destekliyor, haklı olarak "mucadeleyi yürütürken hukuk kurallannın gözardı edile- meyeceğinin" altını çizıyor. Bir başka saptaması daha var Mesut Bey'in. Bölge hal- kının çoğunluğuyla devletin yanında olduğunu, son olayla- rın halkımız üzerinde "olumsuzpsikolojik etki" yarattığını söylüyor. Güneydoğu'ya giden ANAP heyetinin izlenimlerini sıra- lar, elbette haklı olduğu, doğruluğu tartışmasız kabul edi- lebilecek kimi irdelemeleryaparken, PKKterörünün "Tür- kiye genelinde gorduğü tepkileri ve bu tepkilerin ölçüleri- n/"acaba biliyor mu? PiAR-GALLUP kamuoyu araştırma kurumunun yönetici- si BülentTanla'nın geçen pazartesi günü Başbakan Demi- rel'e verdiği "eğilimlerraporunda"bu konuda ilginççizgi- ler var. PİAR-GALLUP, halkımıza hemen her hafta terörle ilgili çesitli anket soruları yöneltiyor. örneğin, terör olaylarının gelişmesine yönelik beklentiler, terörün artmasındaki önemli nedenlergibi... Çeşitli sorulardan halkımızın terör olaylarını bilinçle iz- lediği sonucu çıkıyor. örneğin, alınan yanıtlar terörün tır- mandığına işaret ediyor. Halkımız "terörün 'demokrasi içinde çözüleceğine olan inancını' özenle " belirtiyor. Böy- lece "askeriçözümeşanstanımadığını"açıklamışoluyor. Bir başka önemli sonuç: Halk, PKK terörü ile Güneydo- ğu sorununu birbirinden ayırıyor. PKK'yı "yabancı ülkeler- den destek gören ve bölüculuğu amaçlayan terörist bir hareket" diye nitelerken, olayların kökeninde Güney- doğu'ya özgü eğitim, sosyal-ekonomik sorunlar yattığını vurguluyor. Anket sonuçları, hükümetin "demokrasi ve insan hakla- rına saygı göstererek anarşi ve terörün önlenmesi için aldığı önlemleri, sergilediği tutumu" onaylıyor. Ancak ön- lemleri "fazla iyi niyetli" buluyor. Sonucu yorumlarsak halkın büyük çoğunluğu "daha sert önlemlere" yan tutuyor. işte, tehlikeli olan eğilim de bu. Bugün sertleşmenin "ç/ereM/ğ/nf'söyleyen çoğunluk, bir gün sertleşmeyi "zorunlu" görmeye başlarsa, kimi olayların daha başka boyutlar almayacağına kim güvence verebilir? Dikkat! Memurun 'suçu 9 sendika • Baştarafi 1. Sayfada muhatap oldular. Ancak za- man içinde tüm kapatma ve engelleme kararlanna karşı yargıda açtıklan davalan kaza- narak, uzun süredir özgür ve yasal faaliyet sürdürebilecek konuma geldiler. DYP-SHP koalisyon hükümeti ise kurulu- şu ile birlikte kamu sendikalan- nı resmen tanıyarak muhatap kabul etti. Çalışma Bakanı Mehmet Moğultay, yeni kuru- lan çeşitli kamu sendikalannın şubelerinin açılış törenlerine katıldı. Hatta memurlara çağn- da bulunarak sendika kurmala- n halinde tabelalannın kendile- ri tarafından asılacağını söyle- di. Başbakan ve bakanlar sendika yönetimleri ile göriiştü- ler. karşıhkh ziyaretler yapıldı. Ancak dönem içinde faaliyetle- ri tartışma konusu yapan ANAP hükümeti genelgesi bir türlü kaldınlmadı. En son ge- çen ay içinde İçişleri Bakanı Ismet Sezgin, yeni yasa çıkanl- madıkça söz konusu genelge- nin yürürlükten kaldınlamaya- cağını bildirdi. Ardından genel- genin tartışmalı hükümlerini işleten yeni genelgeler ve idari uygulamalar gündeme geldi. TEK'te çalışan 7 memurun. Tüm Enerjı ÇaUşanlan Sendi- kası adı altında örgütlenmek üzere 2 temmuzda İstanbul Va- lüiği'ne >;aptıklan başvuru geri çevrildi. İstanbul Valiliği Emni- yet Müdürlüğü tarafından TEK Çağlayan İşletme ve Ba- kım Müdürlüğü'ne gönderilen, Vali Yardımcısı Nihat Kemal Eren'in de imzasını taşıyan 28 Ağustos 1992 tarih, 071083 sa- yıh yaada. sendikal çalışma tümü ile yasak ve suç olarak ni- telendi. Tüm Enerji ÇaUşanlan Sendikası adı ile kurulmak iste- nen kamu çahşanlan sendikası- nın kuruluşuna izin verilmediği vurgulanırken, anayasa ve ya- salann sadece işçilere sendika kurma hakkını tamdığı yoru- mu yapıldı. 657 sayılı Devlet Memurlan Yasasf nın memur- lara sendika kurma hakkını yasakladığı, söz konusu yasa- nın 26. maddesi ile de birden fazla devlet memurunun toplu söz ve ya?ıyla müracaatlan ve şikâyetlerinin dahi yasaklandı- ğı belirtildi. Bu nedenlerle söz konusu sendikaya kuruluş izni verilmediği belirtilerek sendika- nın kuruluş çalışmalannı yürü- ten memurlann isim listesi TEK'e bildirilerek suç işledikle- ri öne sürülen bu kişiler hakkın- da işlem yapılması istendi. Karayollan. Bayındırlık. Devlet Limanlan, Havayollan. Köy Hizmetleri gibi kamu iş- yerlerinde çahşanlann Yapı- Yol-Sen'i kurmak ve örgütlen- mek istemeleri üzerine ise Ba- yındırlık ve İskân Bakanlığı yasaklama getiren yeni bir ge- nelge yayımladı. 13 temmuz ta- Sıvas Kongresrnin 73. yıldönümü • Baştarafi 1. Sayfada ifade etti. Demiret, Türkiye'- nin' geçmişten aldığı kuvvetle geleceğe güvenli adımlarla yü- rüdüğünü ifade ederek şunlan söyledi: "Sıvas Kongresi 'Manda ve himaye yok. birlik var" de- mektir. Sivas Kongresi, birlik demektir, beraberlik demek- tir. Sıvas Kongresi, ezelden gelıp, ebede giden bir toplu- mun abidesidir. Bu ülkeyi so- kakta bulmadık. Bu ülkeyi bize kanıyla, canıyla bırakan ecdadımıza layık olmanın yo- lunu bulacağız. Biz, bize bıra- kılana iyi sahip çıkacağız. Bugün milletimize musallat olan terör belası karşısında, diğer belalar karşısında oldu- ğu gibi milletimiz bir olacak- tır, beraber olacaktır, tek yumruk olacaktır. Kimse yan- Uş bir hesap yapmasın. Bu ül- keyi bölmeve kalkışmak mümkün değildir. Çünkü bir Kuvayı Milliye, Sıvas ve Sıvas Cumhuriyet Meydanı ruhu vardır ülkemizin dört bir ya- nında. Bu vatanı kanlanyla, canlanyla kurtararak, bize bı- rakan ecdadımi2 gibi biz de >ine aynı kararlılıkla koruya- cağız." Demirel, Sıvas'ta il sözü verdikleri Suşehri ve Divriği'- yi il yapacaklannı, Sıvas'ın sorunlannı çok iyi bildiklerini ve bunlan çözeceklerini söyle- di. Konuşmasını "Kavga yok. iüş-kakış yok, birlik ve dırlik var. İşte Sıvas ruhu budur. 4 Eylül 1992, bugünün, bu ru- hun. bu mübarek cuma gü- nünde bütün Türkiye'ye ya- yılmasını Cenab-ı AÛah'tan niyaz ederim" sözleriyle bitir- di. Başbakan Yardımcısı ve ŞHP Genel Başkanı Erdal İnönü de Türkiye Cumhuri- yeti'nin demokrasi temelleri- nin Sıvas Kongresi'nde halka dayanma karan olarak ortaya çıkan düşünce üzerine gelişti- ğini belirtti. İnönü, konuşma- sına başladığı sırada, yakın- daki bir camiden Hazreti Muhammed'e övgü için yazı- lan Arapça bir kaside okundu. Bunun üzerine İnönü, konuş- masını keserek, kasidenin bit- mesini bekledi. Kasidenin arkasmdan camiden cuma se- lası okunmaya başlandı. İnö- nü, konuşmasına başlamak için selanın da bitmesini bek- ledi. Bu sırada özellikle proto- kolde ve halkın arasmda hoş- nutsuzluk olduğu gözlendi. Bazı vatandaşlar, okunan ka- side ve selanın kasıtlı olduğu- nu ileri sürdüler. Selanın bit- mesinin ardından konuşması- na devam eden İnönü'yü, vatandaşlar uzun süre alkışla- dılar. İnönü konuşmasında, demokrasınin gelişimi ve Sı- vas Kongresi'nin buna yaptığı katkılan anlattı. Demokrasi- nin halka göıürülmesinde beklenmeyeceğini, her alanda her aşamada demokrasınin yaşarulır kıhnacağını dile geti- ren İnönü. demokrasi temeli- nin Sıvas Kongresi'nde halka dayanarak alınan kararlann sağlamlığıru içerdiğini söyledi. Sıvas Kongresi'nin 73. yılı kutlama törenleri, ilk kez bir bayram havasıyla kutlandı. Sıvas'ta törenleri organize eden Vali Ahmet Karabilgin'- in kongreyi bayram havasına dönüştürmek için yoğun çahş- malar yaptığı belirtildi. Sıvas Kongresi'nin ilk kez büyük bir törenle kutlanması. Sıvaş'a da canlılık getirdi. Kente İs- tanbul ve diğer büyük şehir- lerden çok sayıda Sıvaslı geldi. Bunlar arasmda en büyük ka- fıleyi, İstanbul'dan Büyükşe- hir Belediye Başkanı Nurettin Sözen'le gelenler oluşturdu. OLAYLAR1N ARDENDAKI GERÇEK• Baştarafi 1. Sayfada tarihinde de memur, bu hakkı kolayca elde etmemiştir. Ne var ki bu hakkı sağlaya- cağını ve yasallaştıracağmı söy- leyerek iktidara geçen partilerin sözlerini askıya almalan bir ayn olay sayılmalıdır. Bu belki de alaturka politikanın bir ürünü olarak değerlendirilebilir. Biz yine de bu yolların "de- mokratik sabır" göstererek aşıl- masmda yarar gördüğümüzü söyleyelim. özellikle koalisyo- nun DYP kanadı, bugünkü Türkiye'nin siyasal dengelerin- de demokratikleşmenin hükü- mete neler kazandırabileceğinin bilincinde değildir. Ama, 12 Ey- lül hukukunu tasfiye edecek ve hukuk devletine dayanan de- mokratik rejime işlerlik kazan- dıracak bir siyaseti yüriirlüğe koyamadıkça, koalisyonun ta- rihsel şansını yitireceğini önce- likle DYP'nin anlamasında ya- rar var. Koalisyon hükümeti, progra- mına ve protokolüne koyduğu vaatleri bir an önce yerine getir- meye bakmalıdır. Enflasyonu düşürmek ya da terörü durdur- rnak çok güçtür. Hükümetin bu yoldaki çabaları uzun süre mey- velerini vermeyebilir; ama, me- murlann sendikal haklannı ya- sallastırmak da mt çok zordur? Ya da demokratikleşme yolun- da yeni yasaları çıkarmanın önûtdeki engel, koalisyon or- tak'anndan başka nedir? Koa- lisyon hükümeti kamuoyundan alkş alabileceği konularda tu- tutd.uk yapıyor. Çağımtzın gidişi memurlann seniikal yaşama katdmalan yö- nütdedir; erya da geç bu iş ola- cak Ceciktirmenin yaran yok; za- rar hükümete!.. 'AKTAŞ' "* • taştarafi 1. Sayfada hatılan, iyi taraflan dikkate alı- naok. AKTAŞ ile hatalar ya- pılc diye hep hata yapılacak de- ğil .Bakanlığa müracaat etmiş, aırn sözleşme yapılmamış şir- keter var. Yanhşlan tekrarla- marvak için onlarla çalışıyoruz." AKTAŞ modelinin hatalan oLnasına karşın, "Tümüyle de yaJış olmadığını" kaydeden Fsralyah, "Prensibinde muta- bılz. "dedi. Nat KingCole'unküçükNatalie'si Kiiltür Servisi - Eczacıbaşı topluluğunun Beylerbeyi Sa- rayı'nda gerçekleştireceği '50. Yıl Kutlamalan'ndaki konser- leri için İstanbul'a gelen Natalie Cole, Hilton Otel'de bir basın toplantısına katıldı. Natalie Cole, uzun boylu, kısacık siyah saçlı. ıri yeşil gözlü, ona çok ya- kışan fıstık yeşili elbisesiyle uyumlu güzel bir kadın; bir de tabü Nat King Cole'un küçük Natalie'si. Yumuşak vurgula- malanyla konuşurken ellerini fark etmemek çok zor. Piyano- nun tuşlan üzerinde gidip gelen parmaklar, bu kez masanın üzerinde açılıp kapanıyor... Sa- ğa sola... Notalarla konuşur gibi... Türkiye hakkında çok az şey biliyor. ilk izlenimlerinden çok memnun. Babasının yıllarca gelmek istediği İstanbul'da ol- mak aynca etkileyici olmah. Tekno ve rap müziğin yaygın olduğu günümüzde hâlâ caz ya- pıyor olmasını her zaman alter- natif müzik yapmak isteğine bağlıyor. Amerika'da popüler müziğin yaşamın her alanına hâkim olduğu bir dönemde eski tarzda çalışma yapabıldiği için çok mutlu. Yaklaşık bir yıl önce hazırla- dığı "Llnforgettable" albümü- nün Amerika'da 9 milyonluk rekor satışlara ulaşabilmesi ay- nca başansını da kanıthyor. Albümünde babasının yıllarca unutulmayan "Mona Lisa". "Too Young" gibi unutulma- yan parçalan var. Önümüzdeki yıl klasik Ame- rikan bestecilerinin çalışmalan- na yer verilecek bir albüm ha- zırlamayı düşünüyor. Ameri- kan gençlerine klasikleri tanıtmak istiyor. Nat King Cole'un bilinen 700 bestesinden başka birkaç bestesini de bu ça- lışmasına ekleyecek. Natalie. babasının eleştir- menlerce çok iyi bir caz şarkıcısı sayılmasına rağmen, çok iyi bir piyanist sayılmamasını kabul etmiyor. "Birçok eleştirmen ti- cari kaygılardan dolayı baba- mın cazı bıraktığını söylüvor. O zamanlar da caz çok para ka- zandıran bir lür değildi. Babam eğitim almamasına rağmen kendine özgü stili olan bir piya- nistti. Pek çok sanatçı ondan etkilendi." Natalie Cole. akşam, Eczacı- başı'nın özel konuklanna Bey- lerbeyi Saravı'nda 1 saat on beş dakikahk bir şov sundu. Cok ikinci konserini bugün veriyor. l İBRAHIM GÜNEL) Irak'ın Aııkaıa Büyükelçîsi :Türkiye'de bölünebilir Baştarafi 1. Sayfada nan'da uygulamıştır. Sonuçla- nnı görüyorsunuz. lrak'ın bütünlüğünün korunmasıyla, Türkiye de pek çok sorundan kurtulmuş olur. Bölgedeki çe- şitli ülkelerde azınlıklar vardır. lrak'ın güven içinde olması, azınhklann bulunduğu diğer ülkelerin de güven içinde olma- sına yol açar. Irak parçalanırsa, sıra Türki\e"ye gelir." Tıkriti, Cumhurivet'in Cum- hurbaşkanı Özal'ın Irakh mu- halifleri kabul etmesi konusun- daki sorusuna karşılık olarak "Biz tabü ki lrak'ı parçalamayı amaçlayan ABD'nin kuklası Irakh muhaliflerle ilişki kuran- lara karşıyız. Bunu. bağımsız, Birleşmiş Milletler ve İslam HAVA DURUMU Konferansı Örgütü üyesi lrak'- ın iç işlerine karı^ma olarak ni- teliyoruz. Bu nedenle rahatsız- lık duyuyoruz. Ancak asıl olan hükümetin tutumudur. Başba- kan Demirel, Dışişleri Bakanı Çetin bize her zaman lrak'ın bütünlüğünü savunduklannı belirtmişler ve Özal'ın kabulü- ne tepki göstermişlerdir. Sa>ın İnönü, Sayın Ecevit ve Türk halkı Özal'a tepki göstermiştir. Bunu iki ülkenin ilişkilerinin geleceği içinolumlubuluyoruz." Irak'taki Saddam Hüseyin yönetimine karşı bir araya ge- len Kürt, Sünni, Şii ve Türk- menlerin liderleri önceki gün Cumhurbaşkanı Turgut Ozal tarafından kabul edilmişlerdi. Kabul edilen muhalifler arasın- da bulunan KDP lideri Mesut Barzani. KYB lideri Celal Tala- bani ve Irak Milli Türkmen Partisi Genel Sekreteri Dr. Mu- zaffer Arslan'ın daha önce Demirel ve Çetin tarafından kabul edildiklerinin hatırlatıl- ması üzerine Tıkriti şöyle ko- nuştu: "Ama onlar, bu kişilerle gö- rüştüklerinde her zaman lrak'- ın bir parçası olmalan ve Bağ- dat yönetimiyje yakınlaşmalan doğrultusunda mesajlar veri- yorlar. Türk hükümeti defalar- ca, lrak'ın toprak butünlüğüne saygı duyduğunu açıkladı. Bi- zim için önemli olan da budur. Hükümetin açıklamalandır." Tıkriti, Özal ve hükümet ara- sındaki ilişkiler konusundaki. TÛRKİYE'DE soruları ise Türkiye'nin iç işleri- ne kanşmayı istemediklerini belirterek yanıtlamaktan ka- çındı. Özal'ın fikirlerine saygı duy- makla birlikte, iki ülkenin çı- karlanna yardımcı olmadığını belirten Tıkriti. "Bizim Özal'la bir kavgamız yoktur. Bizim ona karşı bir tavnmız yoktur. Bütün amacımız, kardeş Türk ve Irak halklannın sonsuza ka- dar komşu kalacaklannı bile- rek, iki ülke arasındaki ilişkile- rin karşılıklı çıkarlara yardımcı olacak şekilde gelişmesi için ça- lışmaktır. Hiç merak etmeyin, Irak'ta güçlü bir devlet vardır, hükümet vardır. Irak halkı Saddam Hüseyin'e bajğlıdır ve sevgi duymaktadır. DUNYA'DA rihini taşıyan bakanlık genelge- sinde bakanlık ve bağlı kuru- luşlannda çalışan peronelin ancak izne bağlı olarak, dernek kurma çalışmasına katılabile- cekleri bildiriliyor. Bakanlık genelgesinde söz konusu der- neklerin de ancak üyelerinin sosyal, ekonomik, dinlenme, kültürel ve mesleki ihtiyaçlannı karşılamak üzere faaliyet yapa- bilecekleri belirtilerek çalışanla- nn bunun dışında herhangi bir kuruluş ve faaliyetine katılma- lannın yasak olduğu bildirili- yor. Öte yandan yine bu doğrul- tuda bir uygulama Hava Mey- danlan İşletmesi'nde yaşandı. Sendikal faaliyete katılan çalı- şanlara tek tek yapılan uyanda, sendika üyeliği ve çalışmalanna son vermeleri, aksi halde işleri- ne son verileceği bildirildi. sen- dıkadan istifa belgesi getirmele- ri istendi. Çukurca'da Şınıak provası yapıldı HAKKÂRİ (Cumhuriyet) • Hakkari'nin Çukurca ilçesinde geçen hafta yaşanan olaylann başlamasında kuşkular olduğu ileri sürüldü. Çukurca Belediye Başkanı Mustafa Turan, "Gü- venlik güçleri halkın can güven- liğini ortadan kaldırmaktadır"- dedi. ANAP Hâkkari İl Başka- nı Evliya Parlak da, "Çukurca'- da Şırnak katliamının provası- nın yaşand»ğını"söyledi. Yetkililerin açıklamalanna göre geçen hafta PKK militan- lannın baskını sonucu aralıksız 30 saat süren çatışmada biri as- ker olmak üzere üç kişi yaşamı- nı yitirmişti. Gece başlayan çatışmanın saatlerce sürdüğünü söyleyen Çukurca'nın ANAP'lı Belediye Başkanı Mustafa Turan, gü- venlik güçlerinin ağı'r silahlarla evleri rasgele taradığını öne sür- dü. PKK'nın ilçeyi bastığına dair kuşkulan bulunduğunu ifade eden Belediye Başkanı Turan, "İlçe halkından hiç kim- se teröristleri görmemiş. PKK'- nın baskın düzenlediğine dair hiç ipucu yok. Gece başlayan silah sesleri günduz saatlerinde de susmadı. Tlçede halktan baş- ka kimse bulunmamasma kar- şın. güvenlik güçleri silah sık- maya devam etti. İlçede taran- mamış ev yok. Benim evim de dahil 60'a yakın ev oturulmaz halde, yıkıntı durumda" dedi. Olayın ardından güvenlik şüçlerinin evleri tek tek aradığı- nı. ancak hiçbir şey bulamadı- ğını belirten Belediye Başkanı Turan, "Yetkililer "evlerden bi- ze ateş açıldf diyorlar, peki yapılan tüm aramalara karşın neden bir tek silah bile buluna- madı. Aynca çatışma çıktıysa neden teröristlerden ölen olma- dı. PKK'blar nasıl oldu kaçma- yı başardılar" diye konuştu. Silvan'da • Baştarafi 1. Sayfada PKK'lı öldürüldü. Çaüşma sırasında iki jandarma eri de ağır yaralandı. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği konuyla ilgili olarak bir açıklamada bulunmadı. Adıyaman'ın Çelikhan il- çesine PKK tarafından bas- kın düzenlendi. Önceki gece ilçenin kuzeyindeki tepelere gelen bir grup PKK'lı, roke- tatarlarla saldınya geçti. Açılan ateş nedeniyle Kay- makambk binaşına iki roket isabet ederken Özel İdare bi- nasında yangın çıktı. Bu ara- da Olağanüstü. Hal Bölge Valisi Ünal Erkan, Batman'- ın -Sason ilçesi ve Şırnak'ta incelemelerde bulundu. İnsan Haklan Derneği Genel Sekreteri Akın Birdal başkanlığında oluşturulan 28 kişilik bir heyet, Şımak'ta incelemelerde bulunmak üzere dün Diyarbakır'a gel- di. NGİLİZCE'yi 8 «yda koDiışan sizl Amcriludı dosüanmızla Uuuştınüım. Bahariye Cad. 62/3 349 59 38 Ineteoroloji Genel Mü- dürlüğû'nden alınan bilgi- ye göre yurdun batı ke- simleri parçalt, yer yer bu- 'lutlu, Marmara'nm batısı yağmurlu, öteki yerier az bulutiu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı artacak. Rüzgâr, kuzey ve bat yön- lerden hafıf, ara sıra orta kuvvette, yağış alan yer- lerde yer yer kuvvetti olarak esecek Denizlerimızde rüzgâr, Karadenız'de yıldız ve karayel, Ege ve Akdenız'de günbatısı ve lodos, Marmara'da yıldız ve poyrazdan 3-5, yer yer 6 kuvvetinde. saatte 10-21, yer yer 27 deniz milı hızia esecek. Van Gölü'nde hava az bulutiu ve açık geçecek. Adana Atyoıı Istanbul \ZHVT Kars Konya Mersın Samsun Ttabzon ZongukJak B açık buluOu yajmurlu ftOZI.FM UĞURMUMCU • Baştarafi 1. Sayfada tin Cindoruk ile sürekli çatışma içindedir. En son çatışma konusu, Cumhurbaşkanı'nın TBMM'y* açarken hangi kürsüde konuşacağıdır? Üstteki kürsüde mi? Alttaki kürsüde mi? Özal, Türk milletinin temsilcisi olarak "altı da bir ûstü de bir" diyerek herhangi bir kürsüde konuşabilirdi. "Milli birlik ve beraberlik ruhuna en çok ihtiyaç duydu- ğumuz şu son günlerde" sözlerinin bir siyasal tekerleme gibi kullanıldığı ülkemizde bu "kürsü sorunu" milli birlik ve beraberliği bozmaz mı? Sayın Özal ile Sayın Cindoruk arasındaki bir başka so- run da açılış konuşmasında Cumhurbaşkanı'nın, Meclis kapısında, TBMM Başkanı tarafından mı yoksa TBMM Başkanvekili tarafından mı karşılanacağıdır. Sayın özal, siyasete 12 Eylül 1980 günü başlarken Ge- nelkurmay Başkanlığı kapısında nöbetçi subayı tarafın- dan karşılanıp Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral özto- run'un odasına götürülmüş, sivil demokrasimizin öncü- sü Özal'ın "sıyasete duhul işlemleri" Genelkurmay nizamiyesinde böyle başlamıştı. Bu yüzden Sayın özal'ın karşılama ve uğurlama törerv lerini anayasal sorun yapması, siyasal geçmişi, geniş hoşgörüsü ve kaynağını 12 Eylül ruh ve felsefesinde bu- lan demokratik anlayışı ile pek bağdaşmaz. özal, Bakanlar Kurulu ve Başbakan Demirel ile de ça- tışıyor. Demirel, özal'ın "ağabeyi" değil midir? Ağabey ve kardeş arasına emir ve komuta düzeni için- de ve milli birlik ve beraberlik ruhu ile 12 Eylül generalle- ri girmiştir. Cumhurbaşkanı, Adalet Bakanı Seyfi Oktay ve Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan ile de kavga halindedir. Cumhurbaşkanı, devlet organlan arasmda düzenli ve uyumlu çalışmayı nasıl sağlayacaktır? Oktay ve Toptan'ı istifaya zorlayarak... Eski Genelkurmay Başkanı Necip Torumtay, özal'ın Körfez savaşı nda izlediği kişisel siyasete isyan ederek görevinden ayrılmış değil miydi? Körfez savaşından sonra "bir koyup yirmi alma " siya- seti bu istifa işleminden sonra başlamış, PKK terörü ve Kıbrıs sorunu da bu şans ve talih oyununun ikramiyeleri olarak tombaladan çıkmıştır. Bu gibi askeri konulara girmek, demokrasinin "asgari müşterekleri" ile "askeri müşterekleri"n\ birbirine karış- tırmak olur ki bundan da azgelişmiş demokrasimiz ve sivil geleneklerimiz pek kazançlı çıkmaz. Örneğin, Sayın özal, Orgeneral öztorun'a Genelkur- may Başkanlığı yolunu kapatarak "sivil darbe" olarak görülmüş ve basındaki yandaşlarınca o günlerde "İki Necdet operasyonu" olarak sık sık alkışlanmıştı. Aynı özal'ın aynı günlerde Genelkurmay Başkanı Or- general Üruğ'a "Paşam, görev sürenizi uzatalım" diye ısrar etmesi de gözden kaçmıştır. özal yanlısı köşe yazarları ile köşebaşı ve Köşk yazar- larının teğet geçtikleri bu konu özal'ın sivilleşme anlayışı konusunda ipuçları vermektedir. Özal'ın sivilleşme siyaseti, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteriiği'ne eski Kara Kuvvetleri Komutanı "Yamak Paşa'"nın atanması ile de sürmüştür. Bu sivilleşme, küskünlük, dargınlık ve çatışma siyase- tine en son ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz da eklen- miştir. Cumhurbaşkanı, Mesut Yılmaz ile de küstür. Ulus birliğini temsil etmesi gereken özal'ın, TBMM'de başta kendi eski partisi olmak üzere ulus temsilcilerinin büyük bir kesimi ile ters düştüğü aritmetik biçimde kanıt- lanmıştır. Cumhurbaşkanı TBMM'yi, TBMM Başkanı'nı, hüküme- ti ve ana muhalefet partisi başkanını dışlayarak "Türk milletinin birliğini" Celal Talabani ve Mesut Barzani ile birlikte, ABD damgalı "Yeni Dünya Düzeni" kapsamında ve serbest pazar ekonomisine uygun olarak "milli birlik ve beraberlik ruhu içinde" işte böyle "temsil" ediyor ve devlet organlarmın "düzenli ve uyumlu çalışmasını" da yine işte böyle gözetiyor. 105 Iraklı sınırdışı Baştarafi 1. Sayfada Çeşme'den teknelerle Yunanis- tan'a kaçırmak isteyen 5 kişinin gözaltına almdığım söyledi. 105 kişi çıkanldıkları mahkeme ta- rafından serbest bırakılırken, 35 kişi Pasaport Kanunu'na muha- lefetten 28'er bin lira para ceza- sına çarptırıldı. Savcılıkça salı- verilen 105 kişi daha sonra po- lis gözetiminde sınır dışı edilmek Uzere Habur'a gönderildi. Urla Uzunkuyu Zeytineli kö- yü yakınlannda önceki gün jan- darmalar tarafından yakalanan 105 Iraklı çıkanldıkları mahke- me tarafından serbest bırakıldı- lar. Urla Cumhuriyet Savcısı Mehmet Demir yaptığı açıkla- mada, 105 kişinin tamarrunın Irak uyruklu olduğunu söyledi. Demir, "Jandarma, park halin- deki otobüste arama ve kimlik kontrolü yapmak isteyince olay ortaya çıktı. Yaptığımız soruş- turmada 105 kişinin Irak uyruk- lu olduğunu belirledik. Bunlar- dan bir kısmı Süryani, bir kısmı- nın da Ürdün kökenli olduğu saptandı. 105 kişi bir ay önce Nusaybin'den Türkiye'ye giriş yapmışlar. Ardından da İstan- bul'a gitmişler. İstanbul'da 5 kişi bunlan adam başına 100 dola- ra Yunanistan'a götürmeyi vaat etmiş. Ancak Urla yakınlannda yakalandılar. Grup arasmda ka- dın ve çocuklar da bulunuyor. Bu grup içinde 35 kişinin pasa- portlan yoktu. Onlar hakkında Pasaport Kanunu'na muhalefet- ten sonışturma açıldı. Sanıklar 28'er bin lira para cezasına çarp- tırıldı, ancak cezayı odedikleri için serbest bırakudılar" dedi. Savcı Mehmet Demir, bu ki- şileri Türkiye üzerinden Avrupa ülkelerine işci olarak götürmeyi vaat eden 5 kişinin halen gözal- tında olduğunu belirttı. SATILIK İŞYERİ Birinci derecede turistik bölge Sirkeci'de 5.400 m 2 inşaat alanı olan işyeri satüıktır. Tel: 572 18 53-542 97 28 *, karit A-apık B buluflu G-gûneşi K-kar* S-sıslı YyaOmurtu BAŞSAĞUĞI Ankara Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri TİMUR ERKMAN'ın ağabeyi UMUR ERKMAN'l kaybettik. Ailesi ve yakınlarına başsağlığı dileriz KENT-KOOP
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear