Catalog

SAYFA CUMHURIYET 10 HAZIRAN 1992 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER YÖKAldatıtıacalara.. « Yönetmelık duzenlemesı bır suçüstü belgesıdır YÖK Genel Kurul uyelen, yürürlük tanhınden once yönetmelık hükumlennı ışletmeye başlayarak suç ışlemışlerdır. Rektor Adaylannı Behrleme Komısyonu uyelen seçımi, bu nedenle geçersizdir. Prof. Dr. MUSTAFA ALTINTAŞ Gazi Üni. İİBFöğretim üyesi Hükümetten cesaret alarak mı? sı ve rektor sanını taşımayan bınnın, ucuz polemık kokan dort yazısına yer verebılmış- tır Buna karşın. bu yapıt ıçınde unıversıte oğretım uyelen demeklennın hazırladıklan goruş ve onenlere yer venlmemıştır Insa- nın, değışık yerlerde sunulan dort vaaya te- lıf ucretı odenıp odenmedığını sorası gelı- >or 49 cumhunyet hukumetının en kıvanç duyduğu ve sıkça yıneledığı güç kaynakla- nndan bınsı, kamuoyu desteğınm surmesı- dır Bır sıyasal ıktıdann hava ve su olçusun- de yaşamsa! gereksınım duyduğu bu deste- ğın sürmesı, açıkladığı hukumet programını yaşama geçırmesı ve tutarlı olmasına bağlı- dır 20 Ekım 1991 seçtmlenrun uzennden yak- Jaşık sekız ay, DYP-SHP ortak hukumetı- nın kurulmasının uzennden yaklaşık yedı ay geçmış bulunmaktadır Buna karşın hu- kümet, gerek ortak hukumet protokolunde ve gerekse hukumet programında yer verdı- ğı bıçımı ıle gecıkılmesınde şakınca bulun- duğunu açıkça bıldırdığı YÖK duzenının ortadan kaldınlmasını ya da ongorduğu du- zeltımlen gerçekleştıremedığı gıbı YÖK sıs- temının tutsağı olarak, onun aldatmacalan- nın hukuk metınlenne donuşturulmesıne tanıklık yapıp katılmaktadır Şu hükümlere karşın... Şu hukumler DYP-SHP ortak hukumet protokolönden, değıştınlmeksızın alınmış- tır "-Özgurlukçu, katılımcı ve her anlamda tarn, demokratık rejım, Turk mılletının vaz- geçılmez, feda edılemez, odun venlemez ya- şam tarzıdır " "-Bu koahsyonla kurulacak hukumet köklü bır unıversıte reformu gercekleştıre- cektır Hukumetımız, evrensel standartla- nn kabul gorduğu. ulkemızın dunya ıle butunleşmesıne katkı getırecek, ozgur ozerk, malı olanaklann en ıyı aşamaya getı- nlmış bır unıversıte anlayışını Turkıye'ye kazandıracaktır " "-Ünıversıte, tum goruş ve duşuncelenn ıfadesını bulduğu bır bılım ortamıdır Ünı- versıtenın duşunce ve goruşlennı dışa açık- layabılmesı ıçın demokratık tum olanaklar sağlanacaktır " "-Ünıversıtelere bıhmsel ve yonetsel ozerklık tanınarak YÖK sıstemı kaldınla- cak, yuksek oğretım kurumlannın, kendı ıçlennden seçtıklen organlar ebyle yonetıl- mesı sağlanacaktır" "-Yenı bır anayasa yapımı beklenmeden demokratıkleşme konusunda bugun yürur- lukte bulunan çeşıtlı yasaiarda yapılması gereken pek çok ıvedı ve zorurüu duzenleme konusu da vardır Yururlukte bulunan ve gunluk yaşamı yakından ılgılendıren bırçok yasa, çoğulcu demokratık yaşamın temel ıl- kelen ıle bağdaşmayan hukum ve ozelhkler ıçermektedır Bu yasaiarda yer alan bazı hukumler kay- nağını anayasadan almakta ve boylece de- ğıştınlmesı anayasaya bağlı hale gelmekte- dır Ancak bunlann bır kısmının ele alınma- sı, yururlukten kaldınlması veya onemlı ıyıleştırmelerle korunması da mumkundur Bu bıçımde yapılacak sınırlı, ama ıvedı bazı duzenlemelenn toplum yaşamında onemlı bırtakım beklentılen karşıîayacağı ve bazı yakmmaları ortadan kaldıracağı açıktır " "-Unıversıteler Gereklı anayasal duzen- lemeler yapılıncaya kadar, unıversıte oğre- tım uyelennın de goruşlen alınmak suretıyle dekan adaylannın fakulte, rektor adaylan- nın unıversıte oğretım uyelen tarafindan seçılmesı ıçın yasal duzenlemeler gerçekleş- tınlecek, sıstem ıçınde unıversıtelenn daha rahat çalışabılmesının yasal olanaklan araştınlıp yenı baştan ele alınacaktır " Hukumet, gerek hukümetı oluşturan par- tılenn seçım bıldırgelennde ve gerekse hu- kumet protokolu ve programında, Turk yuksekoğretım sıstemını çokertmekle suçla- dığı YÖK ıle kuruluşundan bu yana, bır kı- sım yasal ve kuralsal kurumsal duzenleme- lerde ışbırlığı yapmaktan sakınmamıştır Tek başına bu bıle, hukumetın kendı ılke ve kurallan ıle ne denlı tutarhhk ıçınde oldu- ğunun gostergesıdır Başbakanlık, kaldınlacağı hukumet programında açıkça belırtılen YÖK sıstemı- nın sorumlu ve uygulayıcılannın goruşlen- nı, "çağdaş eğıtım ve çağdaş unıversıte" bıçımınde yayına donuştururken, YÖK uye- YÖK, hukumetın bu vaklaşımından cesa- rat alarak olacak kı, 2 Hazıran I992'de Adana'dajaptığı genel kurul toplantısında, "Yuksek Oğretım Kurulu Teşkılatı ve Çahş- ma Usullen Yonetmelığfnın bazı maddele- nnı değıştırmış ve bunu toplantıdan bır gun sonra 3 Hazıran 1992 gunu yayımlatabılme becensını gosterebılmıştır Toplantı tanhı ıle yonetmelığın yayım tanhlenne bakıldı- ğında, yönetmelık hukumlennın, genel ku- rul oncesınde hazırlanarak, yayımlanmak uzere gondenldığı sonucuna vanlabılır Me- raklılan, YÖK Başkanlığı'ndan çıkan yö- netmelık değışıklığının yayımlanması ıste- mını ıçeren yazının tanhıne bakabılır YOK'un kural tanımazhğının ve gozu donmuşluğunun bır başka kanıtı ıse "Rek- tor Adaylannı Behrleme Komısyonu Baş- kanı" sıfatı ıle yapılan basın toplantısının 4 Hazıran 1992 gunlu metnıdır Bu metınde Sayın Başkan. Rektor Adaylannı Behrleme Komısyonu uyelennın, 2 Hazıran 1992 gu- nu, Yuksek Oğretım Genel Kurulu'nun 3 olağan toplantısında belırlendığını soyle- mektedır Oysa, 3 Hazıran 1992 gun ve 21247 sayılı Resmı Gazete'de yayımlanan yönetmelık, yururluk tanhını yayım tanhı olarak belırtmektedır Yanı YOK Genel Kurulu, daha yönetmelık yururluğe gırme- den "Rektor Adaylannı Behrleme Komıs- vonunu" ve "Başkanı"nı seçıyor ve surecı başlatabılıyor Bu bıle, YÖK gıbı bır kuru- luşun, halen neler yapabıldığını gostermek- tedır Bu yasadışılıklan yapan ve uygulayan, gorev ustlenen YÖK Genel Kurulu ıle "Rek- tor Adaylannı Belırleme Komısyonu" uye- len arasında hukumetçe belırlenen 7 Mıllı Eğıtım BakanlığYnca belırlenen 2 uyenın bulunduğu anımsanırsa, hukumetın tınsel manevı sorumluluğu daha bır belırgınleş- mektedır Hazırlanışı, yururluğe gınşı ve uygulanışı daha baştan sakatlık ve yasadışılık taşıyan duzenlemelenn ne olduğunu sormazlıktan gelemezsınız sanınm Ya da daha baştan bu denlı garabetle sakat olan bu yonetmelığın getırdığı duzenlemeler cıddıye alınamaz dı- yebıhrsınız Ancak aşağıdakı saptamalan, YÖK tanhıne ışık tutabılmek ıçın sırala- makta yıne de yarar bulunmaktadır 1) Yapılan, bır aldatmacadan başka bır şey değıldır Rektor ya da dekan adaylan, yıne atanmış kurullarca seçılecektır Bu- nun, yuksekoğretım kurumlannın kendı ıç- lennden seçtıklen organlar elıyle yonetılme- sı. rektor ve dekan adavlannın unıversıte oğretım uyelen tarafindan seçılmesı ıle bır ılgısı bulunmamaktadır 2) Yönetmelık duzenlemesı, gıderek yuk- selen ozgur, ozerk ve demokratık unıversıte ozlemını sulandırmayı amaçlamaktadır 3) Yapılan duzenlemeler 18 Nısan 1986 gun ve 19082 sayılı Resmı Gazete'de yayım- lanarak yururluğe gıren ve ancak ışlemeyen "akademık kurullara"a benzer bır yuttur- macadır Sonuç ve öneriler Bu yönetmelık duzenlemesı bır suçustu belgesıdır YÖK Genel Kurul uyelen, yurur- luk tanhınden once yönetmelık hükumlennı ışletmeye başlayarak suç ışlemışlerdır Rek- tor Adaylannı Behrleme Komısyonu uyele- n seçımi, bu nedenle geçersizdir Hukumet, YÖK ıle YÖK'u duzenleme, duzeltme yanlışından hızla çıkmalıdır Hu- kumet, YOK'un aldatmacalanna ve kural- dışılıklanna katılmamak ıçın oncelıkle, YÖK Genel Kurulu'na, Bakanlar Kurulu ve Mıllı Eğıtım Bakanlığı temsılası olarak ka- tılan dokuz uyeyı gen çekmehdır Hukumet, protokol ve programdakı ılke ve kurallan yaşama geçırebılmek ıçın YÖK yasasında "Yuksek Oğretım Kurulu"nu du- zenleyen 6, "Rektor" ana başlıklı 13 ve "De- kan" ana başlıklı 16 maddeyı, zaman yıtır- mekşızın degıştırmelıdır YÖK Başkan ve uyelen ıstıfaya çağnlma- lı, haklannda yasal ışlemler başlatılmalıdır 3 Hazıran 1992 gunlu Resmı Gazete'de yayımlanan yönetmelık ıptal edılmelı, bu yonetmelığe gore oluşturulan "Rektor Adaylanru Belırleme Komısyonu"nun ış- lem ve eylemlennın geçersızlığı, yasadışılığı şımdıden ılan edılmelıdır Hıçbır oğretım üyesı, bu komısyona uye adayı olmamalı ve bu komısyonca yapıla- cak "rektor ya da dekan adayı olun" çağnsı- na uymamalıdır Kamuoyu, Orhan Velı'nın deyışıne ben- zer bır bıçımde, "Gozlen açık, hukümetı ve unıversıteyı ızleyecektır " ARADABÎR Doç. Dr. ÖZEN AŞUT İç Hastalıkları ve Halk Sağlığı Uzmanı Sigara Bırakılmaz Değildir Son 30 yıldır, sıgaranın zararlarını araştıran çok sayıda çalışma sonucunda sıgaranın hıç kuşkuya yerbırakmaya- cak ölçüde, ınsan yaşamını tehdıt eden "en onemlı onle- nebılır ölum nedenı" olduğu kanıtlanmıştır Sigara dumanı yalnızca sigara ıçenı değıl, aynı zamanda o ortamda bulu- nanları da benzer bıçımde etkılemektedır Bu alandakı gerçekler son 15 yılda açıklıkla sergılenmış olup, edılgın sigara ıçmenın, etfcın sigara ıçme ve alkol alışkanlığını ız- leyen "uçuncu onlenebılır olum nedenı" olduğu belırlen- mıştır Bu nedenle, sigara ıçme alışkanhğı yalnızca sigara ıçen bıreyı değıl, çevresındekılerı de etkıleyen bırçevre ve halk sağlığı sorunudur Sigara dumanı, karbon monoksıt, nıkotın ve katran ıçe- rır Karbon monoksıt, bır arabanın egzozundan çıkan gaz- dır, kanın oksıjen taşıma kapasıtesını azaltır Nıkotın, kokaın ve morfın kadar bağımlılık yapan bır maddedır, ay- rıca kan basıncını yukseltır Karbon monoksıt ve nıkotın bırtıktelığı, kroner kalp hastalığı mıyokard enfarktusu ve beyın kanamasına zemın hazırlar Sigara dumanındakı pek çok başka zararlı madde ıle bırlıkte katran, kanserojen (kanser oluşturucu) olup, akcığer kanserı ve pek çok baş- ka kansere yol açar Sigara, akcığer kanserlerının yuzde 90'ından, tum obur kanserlerın yuzde 30'undan sorumlu- dur Tıryakılerın yuzde 25'ı, erken yaşlarda sıgaraya bağlı hastalıklardan olmektedırler Sigara ıçmeyıp sureklı sigara ıçılen ortamda bulunan- larda benzer sonuçlar elde edılmış ve daha sonra da ka- nıtlanmıştır Kendısı sigara ıçmeyıp sigara ıçen bır kışıyle evlı olanlarda akcığer kanserı nskı yuzde 30-70 oranında artmaktadır ABD'de yılda 53 bın kışının edılgın sigara ıç- me sonucu olduğu hesaplanmıştır Son yıllarda yoğun sigara karşıtı kampanyaların geçerlı olduğu ABD ve Avrupa ulkelerınde sigara tuketımı azal- maktadır Oysa ulkemızde otekı gelışmekte olan ulkeler- de tuketım gıderek artmaktadır Çunku ulkemızde ve benzer ulkelerde sigara karşıtı değıl, sıgaraya ozendırıcı uygulamalar soz konusudur Sigara karşıtı programların asgarı hedefı, sigara ıçmeyenlerın korunmasıdır Dunya Sağlık örgutu'nun "Sıgarasız Avrupa Içın 10 Stratejı" adı altında 1988'de benımsedığı onlemler paketınde, sıgara- sız bır yaşam ve sıgarasız ortam bır 'ınsan hakkı' olarak kabul edılmış ve bu hakkın korunması ıçın yasal onlemler öngörulmuştur Herkes sıgarayı bırakabılır Başlangıçtakı kımı çabala- rın başarısızlıkla sonuçlanması umutsuzluk yaratmamalı- dır Sıgarayı bırakmayı başaran tıryakılerın çoğu, bırak- mayı bırkaç kez denedıkten sonra sonuca ulaşmışlardır Nıkotımn guçlu bağımlılık yapıcı etkısı, başarısızlığın en onemlı nedenlerınden bırıdır Nıkotın bağımlılığı olan kışı- ler sıgarayı bıraktıklarında, huzursuzluk, kaygı, zıhınsel yoğunlaşma bozukluğu başağnsı, dalgınlık, mıde-bağır- sak bozuklukları ve şıddetlı sigara ıçme ısteğı gıbı belırtı- ler yaşayabılırler Bu yoksunluk belırtılen, bağımlılığın derecesıne gore değışır, ancak geçıcıdır Bır ıkı hafta ıçın- de yoksunluk belırtılen ortadan kalkar Bu nedenle, sigara bırakma kararında ılk ıkı hafta çok onemlıdır llerı derecede nıkotın bağımlısı olanların sıgarayı bıra- kabılmelerı ıçın yardımcı ve destekleyıcı onlemlere gerek- sınım vardır Bu gıbı kışılere ongorulen "nıkotın replas- man tedavısı (nıkotınlı sakız, derı bandı, burun spreyı, vb) henuz deneme aşamasındadır Bunun yanında, he- kım denetımınde çeşıtlı yontemler ve toplumsal program- lar geçerlı onlemler arasındadır Sigarayı bıraktıktan sonra, en az bunun kadar onemlı olan ıkıncı aşama sigara ıçmemeyı surdurmektır Bu açı- dan ılk bır yıl çok onemlı olup, yenıden başlama en çok bu sure ıçınde gorulmektedır Yenıden başlamanın başta ge- len nedenlerı arasında, yapılan ' kaçamaklar" bulunmak- tadır Bır tek sigara bıle alışkanhğı yenıden başlatabılır Bu nedenle tek sıgaradan bıle ozenle kaçınmak gerekır Unutulmamalıdır kı, sigara alışkanlığından kurtulmanın yolu tek değıldır Her bıreyın kendıne ozgu ozellıklerı ve duyarlılıkları olabılır Hangı yolla olursa olsun, sigara ıç- meyenlerın sayısının artması, çocuklarımızın ve gelecek kuşakların daha sağlıklı olmasına katkıda bulunacaktır TARTIŞMA Çevrecilepimize Açık Mektup Okullar kapandı, tatıl ve ızın mevsımı geldı Yazın coşkusu ıle beraber İstanbul'da ve tatıl yorelennde çevreye karşı ışlenecek bır suç dızısıne şahıt olacağız. nın>anın onemlı kı^ılen gelecek nesılle- e yaşanabılır bır çevre bırakmanın yollannı Rıo'da vapılan "Yervuzu Zır- vesı"nde anyorlar Ben de, geçen sene bı- zım bır onemlı kışımıze, Istanbul'un Savın Valısı'ne. gene bu sutunlarda 18 9 199' ta- nhınde yayımlanan bır açık mektupla çev- re ıle ılgılı bır şıkâyetımı dıle getırmı^tım Ancak ne kendısınden ve teşkılatından ne de çevrecılenmızden bır ılgı ışaretı alama- mışüm Şımdı, bo> lesıne onemlı bır loplan- tı nedenıyle çevre sorunlannın her zaman- kınden daha fazla gundemdc olduğu bır donemde. bu sefer, çevrecılenmıze bır açık mektup yazarak dıkkatlennı çekmek ıste- dım Okullar kapandı. tatıl ve ızın mevsımı geldı Yazın coşkusu ıle beraber Istanbul'- da ve tatıl yorelennde çevre) e karşı ışlene- cek bır suç dızısıne şahıt olacağız, bu suçu ışleyenlenn pışkınlıklennı, konuyla ılgılen- melen gereken >etkılılenn vurdumduv- mazlıklannı bol bol ızleyeceğız Evet, ıskan sahası ıçındekı açık dıskolar geceyansın- dan sabaha dck hıç bır sınır. kural ve oton- te dınlemeksızın gözumuzun ıçıne baka baka ve ınsanlık dışı bır şekılde "çevreye tecavuz" edeceklerdır Nedendır bılmem ama, bızım çevrecılen- mız çevrenın ınsan ıçın \ar olduğunu ve çevre korunmasının ınsanın korunması ıçın gerek olduğunu unutuyorlar Çevrecı- lığı, yalnızca yesılı vemavıyı korumak sanı- >orlar Çevreye venlen zaran yalnızca ağaca, su>a. hava>a yapılan tahnbat ıle ol- Yavaşlatılan Emeklilik Işlemleri Duzeltımı>apıldbı]ırdurumda olan enkuçuk bır daktılohatasından oturu bıle emeklının dosyası, masalar arasında 'ağır çekım'le dolaştınlarak korıdorlarda dos> a sıradağlan oluşturulmuş • >ı çalışan kurumlanmızın başında savı- 2 lan Emeklı SandığVnın ya^ sınınnı du- zenleven yenı yasa'nın vururluğe gırme- sınden sonra >oğunlaşan ışlenyle bırlıkte çalışma temposu da duştu 16 Mart 1992 tanhınde yenı yasadan va- rarlanarak emeklilik dılekçesı verdım Emeklilik ıkramıyemle uç avlık maaşımı, vaklaşık bır av yırmı gun sonra da kuru- mun kondor ve odalannda verdığım çetın savaşımlar sonucunda alabıldım Bu ellı gunluk savaşım seruvenının anlatımına gırmek ıstemıyorum, bu sutunlar almaz Ancak bu arada ışlenn >avaşlamasına ge- rekçe olarak gostenlen. sandık çalışanla- nndan dınledığım bır konuya da (benden sonra emeklı olacak kışılen de ılgılendırdı- ğınden) değınmeden geçemevecefflm Işvoğunluğununhafıfletılmesııçınşımdıve değın kurumda tazla çalışma duzenı uvgu- lanmaktaymış Devletın ongorduğu fazla çdlışma saat ucretı paranın bunca değennı vıtırmedığı gunlerde çalışanlara onemlı ol- çudedestekoluyormuş Şımdılerdcvapılan son zamma karyn bu ucrel maaşın vanın- da çok kuçulmuş, gulunç savılacak bır mıktarda takılıp kalmış Gerçı bu durum, bugun tum memurlann ortak sorunu, ama kurum calışanlan haklı olarak kendı çalış- malannı ornekleyerek ışı yavaşlatma e>le- mıne gırışmışler Hazır emeklilik ışlemlcn voğunlaşmışken fazla çalışmaya kalma- ma\a başlamışlar bu da yetmıyormuş gıbı normal çalışma saallen ıçınde yapılması gereken ışlen de va\a^latarak ışlemlenn uzamasına yol açmışlar Duzeltımı yapıla- çuyorlar, ınsana yapılan zaran hesaba al- mıyorlar Çevreye zarann yalnızca baca- dan çıkan duman, yere atılan pet şışesı ıle oluştuğunu sanıyorîar Tahmın edenm, şımdı bu açık mektubu okuyan tum çevrecıler. bu vargılanmda yanıldığımı ve kendılennın. çevre korun- masında ınsan boyutuna çok onemlı bır ver verdıklennı, ses ve gurultu ıle en az Alıağa Santralı'na karşı çıktıklan kadar mucadele ettıklennı ıddıa edeceklerdır O zaman soruyorum, lutlen soyleyınız Istan- bul'da, Çeşme'de, Bodrum'da, Marmans - te veya herhangı bır yerde, ıskân sahası ıçınde gozu donmuş bır şekılde "çevreye te- cavuz" eden hangı dıskoyu kapattırmak ıçın mucadele ettınız ve kapattırabıldınız 7 Ben geçen yıl Istanbul Çıftehavuzlar'ın gobeğındekı Büyuk Kulüp'te, yatak oda- mın yırmı metre otesınde butun bır yaz boyunca her gece ışlenen "çevreye teca- vuz" suçunu devletın onlemesını sağlaya- madım Bakalım, demokratık duzenın avnlmaz parçası olduğunu ıddıa eden sız çevrecı dostlanmız. bu konuyu da çevre korunması programınıza alıp bıronlem ge- tırebılecek mısınız 1 KORKMAZ ÎLKORUR Turk Sakura Bank AŞ Genel Mudur Y ardımc ısı bılır durumda olan cn kuçuk bır daktılo hatasmdan oturu bıle emeklının dosyası. masalar arasında 'ağır çekım'le dolaştınla- rak kondorlardd dosva sıradağlan oluştu- rulmuş ' Hadı" dıyorum, "ben Ankara'da yaşıyo- rum Işımı ızleme olanağım var Ya, Ana- dolu nun bır başka koşesınden emeklilik ıçın başvuran memur ne etsın 9 ' Onlara da "dervış sabn" dılemck gerek Temmuz vaklaşıyor Oğretmenlenmızın bır bolumu emeklılık ıstemınde buluna- caklar Acaba Emeklı Sandığı çalışanlan- nın fazla çalışma ucretlenvle ılgılı sorunlan çozumlendı mı 9 Yoksa boylesı bır ış vo- ğunluğunu vıne fırsat bılıp gızlı evlemlennı surdurerek farkında olmadan kendı sınıt- larındakı ınsanlann mağdunyetlenne kat- kıda bulunmayı surdurecekler mı'' Tum çalışanlann hak ettıklen emeğın kar şılığını alacaklan günlenn vakın olmasını dılıyorum \ ETKİN E\'RES/Ankara PENCERE Hürpa/Simpa/Çimtur/Türkiye İş Bankası iş birliğinin yarattığı olağanüstü avantajlar Türkiye'de ve dünyada ilk defa Çok "özel"bjr anahtar Tapulu Devre Mülkler Hürpa'dan... I.Serbest Dolaşım Sistemi (SDS) Sadece bır devre mulku tapusuyla alarak Bodrum Çeşme ve Alanya dakı tesıslerımızın hepsınden yararlanma ımkanı 2.Devre Değişim Sistemi (DDS) Sadece bır devre mulku tapusuyla alarak farklı tarıhlerde tatıl yapma ımkânı 3.İade Garantisi Vade suresı dolana kadar odeme guçluğune duşulduğunde lade etme garantisi 4. Vazgeçme Güvencesi Devre mulku gorup kullandıktan sonra memnurt kalınmadıjında vazgeçme guvencesı 5.En Ekonomik Fiyatlar, En Uygun Ödeme Koşulları, ÇokSeçenek... 12 Mılyon TL öen başlayan peşın fiyatlar 423 000 TL den başlayan taksıtler 40 aya kadar vade Her aıleye uyabılecek genışhkte daıreler mustakıl vıllalar 15 ve kesmtısız 21 gunluk devre mulkler Yıld3 ıkı mevsım 30 gun devre mulkler Hepsı tapulu Hürpa |T|SimpaBu avanta|lar sınırlı bır kontenjan ve 30 6 1992 tanhıne kadar katılanlar ıçın geçerlıdır Acele edın' Hemen bugun Hurpa'yı arayın* Ayrıntılı bılgı Hörrıyet'te HURPA MERKEZ Tel (1) 232 32 00 (12 Hatı Faks (1)247 98 94 SİMPA MERKEZ Tel (1)247 42 01 230 67 21 Faks (1)247 42 24 Geteceği Varsa, Göreceği de Var. 21 ıncı yuzyıla şunun şurasında ne kaldı' Ezan oku- mak ıçın şerefeye çıkmış muezzın gıbı 93'un elı kula- ğında 1 95, elını uzatsan tutacağın kadar yakın' Ardın- dan ver elını 2000' Pekı, 2000'de ne olacak 1 ? Neler olmayacak' "Vızyon sahıplen"ne gore 21'- ıncı yüzyıl, neredeyse yenı "asr-ı saadet" ıle eş anlam- lıdır, karyolaya yatıp tavanın kırışlerını seyrederken zaman otesı hayallerın maydanozlu koftesını yoğur- mak keyıflı oluyor "Futurolojı" yanı Turkçesıyle "ge- lecekbılım"\n falcıları boş atıp dolu tutmayı pek sevdik- lerınden duşlemlenmızı gıcıklıyorlar Iyı de edıyorlar, çunku şaırın dedığı gıbı 'Insan bu dunyada hayal ettıği kadar yaşar " Eskıden Yahya Kemal hayallerını Park Otel'de kurardı Şımdı Park Otel, Istanbul'un gobeğıne, maganda kapıtalızmının yarım kalmış fıravun pıramıdı gıbı oturmuş, korkunç bır beton yığını Hayaller artık beş yıldızlı otellerın tepesınden kente bakarken kuruluyor Keyıflı de oluyor • Ayıptır soylemesı ben şu koşede otuz yıldan ben ya- zıyorum Geçen yıl başımr alıp gıttım, sevgılı okurlar bırakmadılar, Cumhurıyet'ın hatırına dondum, geldım Otuz yıl once Pencere 'yı açarken DPT (Devlet Planla- ma Teşkılatı) yenı kurulmuştu, ulkenın hesabını, kıtabı- nı dokumunu yapar sayılarla Turkıye toplumunun topoğrafyasını ortaya dokerdı Kıyamet de kopardı 1940 larda Mahmut Makal "Bızım Koy"u yayımlayınca da ortalık bırbırıne gırmıştı Toplumun kaymak kat- manları gerçeklerın aynasından urkuyorlardı 1990'- larda rakamlardan kımse korkmuyor Servet-sefalet uçurumundan otuz yıl önce utanılırdı, bugun kımsenın umurunda değıl fıkara mahallesınde luks saltanatıyla ovunen maganda felsefesını cuk oturttuk Pekı nereye geldık? Eskıden Türkiye'de kışı başına ulusal gelır 200 dolar- ken Avrupa da 2000 doların ustundeydı Bugun bızım- kı 2000 dolara ulaştı, Batı dakı gelışmış toplumda 20 000 doların ustundedır Otuz yıl once bu koşede ver- gı adaletsızlığınden soz açardım, gelır vergısının yuz- de 60 a yakınını memur-ışçıden oluşan emekçı kesımı verırdı Bugun durum ne 9 Daha beter Vergılerın yuzde 70 8'ını maaş ve ücretlıler odüyor- lar, gerıye 292lık bolum kalıyor Ulkemızın anlı şanlı gırışımcılerı ve buyuk ış kesımı de vergılerın yuzde 29'- unu verıyorlar Ucretlı ve maaşlıların, daha başka deyışle çalışanla- nn, mıllı gelırden aldıkları pay da akıl durdurucu bıçım- de duşmuştur Emekçıler (ışçı-memur) ulusal gelırın yuzde 27'sını alıyor ' Faız, rant, kâr"öan sağlanan ge- lır yuzde 73'tur Yeme de yanında yat 1 Otuz yılda dunya bılgısayar devrımını yaşadı, bılım- sel-teknolojık donuşum en uzak ulkelerı bıle avucuna aldı, bız de Ay da yaşamadığımıza gore etkılendık, nu- <us patlaması, kentleşme demokrası savaşımının çal- kantılarında sen sağ, ben selamet, 21'ıncı yuzyılın eşığıne vardık 2000 yılına 8 kaldı Şaka değıl, Hazretı Isa -kı bugun bıle zengınleşen dunyanın buyuk bır bolumune yon verıyor, uygar dun- yaya ıstavroz çıkartırıyor- takvımınde yenı bır "bınyıl" surecı başlayacak • Yenı "bınyıla "nasıl başlayacağız? Korolası ıkı huyumuz var Çalışmaktan hoşlanmayız Vergı odemeyız "Vızyon" sozcuğu şımdı çok geçerlı, dıllere pele- senk oldu Eğer çalışmadan koşeyı donmeyı, vergı odemeden kalkınmayı duşunuyorsak, 2000 yılı bıze şı- nanay "Bılımsel-teknolojık devrımle artık fabrıkalarda ro- botlar çalışıyor, emeğe de, emekçıye de gerek yok" dıyorsanız haklısınız, 21'ıncı yuzyıl bızım olacak, Batı'dakı bılım adamları bır de vergısız devletle çağ at- lamayı keşfetseler Gelsın yenı "bınyıl ıntakvımı Geleceğı varsa, goreceğı de var ÇAĞDAŞ YAY1NLAHI İLHAN SELÇUK düşünüyopum öyleyse vurun 2 1 .BASI 15 000lıra (KDV ıçınde) Oöemeiı gonderilmez ÇAĞDAŞ YAYINLARI TlrtKaİı cal. î l 41, C)|atofll CTAHIL Çağdaş Halk Müziğin'de dev bip yapıt K A Ç 1 R M A Y 1 N