23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 29ARALIK1992SALI 12 DIZIYAZI Ruslar Ameıikalılan, Özal'ın dâhi düşgücünü aşacak derecede idealize ediyorlar a'da Amerikanrüyası Yaşlı bir Moskovalı, şehrin merkezindeki Pizza Hut'tan aldığı bir parça piz- za ve Pepsi-Cola'yla ziyafet çekiyor. (Pipeti tutuşundaki acemiliğe dikkat.) RUSYA'DA NELER OLUYOR? GÖNÜL PULTAR -4- R usya"da özde yok ol- maya başlamış komü- nizm. yerini >avaş yavaş ıkı olguya bı- rakmış. Bunlardan bi- ri. Amerikan hayranlı- ğı ve bu sajede cırit atabilen Ameri- kan emperyalızmı. luslar. Amerikalılan ve dolan Turgut Özal'ın dâhı düşgücünü aşa- cak derecede idealize ediyorlar. New York metrosunun Mosk'ova metro- sundan daha pis olduğunu, içindekı halkın daha hırpani göründüğünü an- latmaya imkân ve ıhtıma! yok. Sözü- nü etmeyı bile sevgılı Amerikalılanna karşı hakaret sayıyorlar. Dolara veri- len önem ve rubleyı hiçe sayma boyu- tu. bir yerden sonra insana sonsuz hüzün veriyor. "Bu gidişle Amenkalı- lann kolonısı olup çıkacaksıntz" de- yınce. afallıyorlar. Amenka. onlarıçin zemzem suyuyla yıkanmış. kusursuz bir "mutlak değerler" iilkesı: dolar da altın gıbı. belki altından daha çok bir 'mutlak değer.' x\merikalılann uzun yıllar Mü- nıh'ten Sovyetler BirliğYne çeşitb yerel dillerde yayın yapmış ve sanınm Sov- yetler Birliği'nin yıkılışında hiç de azımsanmayacak payı olan Radio Li- berty"si (Özgürlük Radyosu). artık yaymlannda Amerikan usulü ekono- mi ve iş idaresi yöntemleri öğreüyor .rVmenkalı yayıncılar. Rus ya>ın- cılarla anlaşarak. Amerikan edebiyat yapıtlannın Rusça çevirilerinin Mos- kova'da yavımlanmasını sağlıyorlar. Televizyonda sürekli Amerikan pem- be dızıleri var. Göstenlen bir çizgi fil- mi, Amenka'da okumakta olan bü- yük oğlum hemen tanıdı. Küçük Amerikah çocuklara dınlerini öğret- mek için yapılmış. Hınstıvanlıgı anla- tan bir çizgi filmdı bu. Ruslar. dinlen- ne dönüşü bile, farkında olmadan ABD yoluyla vapıyorlar. "Farkındaysanız. Amenkalılar bu- rada gayet akıllı bir kültür emperyaliz- mi politikası güdüyorlar" derseniz. " Yetmış yıldır öylesıne kültürsüz bıra- kıldık ki hangi kültür gelirse gelsın. nasıl gelırse gelsin makbulümıiz" diye yanıtlıyorlar. vJerçekten de yetmiş yıldır tü- müyle kültürsüz bırakılmışlar. Ya- şamlannda bir tek gaye olmuş: KGB- ye yakalanmamak Onun ötesinde hiçbir şeyın önemı >okmuş. Dolayısıy- la, komünızm ve kurallan. en azından kağıt üzennde yok olalı. yenne gelen ikinci olgu da boşluk olmuş. Evet. yanlış okumadınız; ıçerdıği kavramla celışırcesine somut bir varlık halini al- mış olan "boşluk" ya da Frenkçe adıyla 'vakum.' Hangj alanda ısterseniz var. Kültürel boşluk, etik boşluk, yasal. Görgü konusunda. değer yargjları ko- nusunda boşluk. T M. ezgâhtar. sabah dükkâna gelen. dıyelim yırmi tavuğu. kendi satın alı- yor. Sonra gıdiyor. öğle pavdosunda kaldınma kurduğu işportada daha pa- halıya satıyor. "Sizin o yere göğe ko- yamadığınız ABD'de bövle davranış- İan engelleyen \asalar var" demeve Moskova'daki Puşkin Meydanrnda açılan Mc Donald's mağazası Moskovaldarın yeni yılını, yıldız şeklindeki de\ neonla kutladı. Kızıl yıldız, bir zamanlar Sovyetler Birliği'nin en muteber simgelerinden biriydi. Ve başta Kızıl Ordu askerlerimn serpuşlaruıı olmak üzere. her veri süslerdi. Mc DonaJdYuı yıldızı iseo kadar farklı ki. başlıvorum. "Nasıl olur" diye ayıpla- yıp susturuyorlar beni. "Artık ülke- mizde serbest piyasa var. özel teşebbüs var" diye. Özel teşebbüsü 'kişıseJ" teşebbüs olarak yorumluyorlar. D,ıyelim ki binsinin eline bir çıft ayakkabı geçti. Çalmış da olabilir, sa- tın almış da önemli değıl. Hemen gıdi- yor, kaldınmda ayakta durup satıyor. Gerçekten de çok kjsa sürede alıcı bu- luyor. Elıne geçen para. herhalde bir aylık memur maaşından fazladır. Or- talama maaş ıkı bin ruble. Bin dolann üç yüz ruble olduğunu unutmayalım. .er şey bu denli saf. bu denli bı- re>sel değil tabii. Örneğın, Bolşoy Tı- yatrosu"nun biletlerinın yüzde doksa- nı karaborsada. dolarla satılıyor Moskovalılar, yıllaıdır Bolşoy'a gıt- meyı unutmuşlar. Karaborsa. hemen mafyayı akla getınyor. İki adımda bir mafyanın sözü ediliyor, karaborsayı ve ticareti vönlendiren ağ kurmuş bir örgütün varlığı gözle görülmüyorsa da seziliyor. Mafyanın "kara para"sının, geleceğın önemli Rus servetlerine te- mel oluşturacağına kımsenin kuşkusu olmasın. k3ervet konusunda elde hiç kanıt olmamakla birlikte, ısrarla yayılmış bir söylentiye göre partinin bazı eski yöneticilen, partinin fonlannı arala- nnda bir güzel bölüşmüş, ellerine ge- çen rruktarlan 'sermaye' olarak kul- lanmışlar. Bugün, ekonomı deyişıyle "yükselen kapitalist' (rising capıtahst) olma yolundalar Zaten, halen bir grup çok zengjn insan olduğu açıkça bılınıyor. Komünist rejimde nerede para bulunabilir? Olsa olsa partinin kasasında. "Komünızm son bulup serbest ekonomi yasallaştığı gün. he- nüz kimsenin kişısel serveti bulunma- dığı. tek kaynağın partinin kasası olabileceği gün gibi apk"' denıyor. Ya- sal ve etik boşluğun işte bu yöneticilere yaradığı. neticede yine fazla bir şey de- ğişmemiş olduğu söyleniyor olmadığına işaret edıyor Partı kasası- na el atmanın. ta Brejnev döneminde başladığına dikkat çekenler var. Ayn- ca ideolojinın çokian iflas etmış oldu- ğu Komünist Partı'de. Gorbaçov döneminde ya da büyük oıasılıkla on- dan da önce. paravan kuruluşlar yo- luyla fonlar ışletilmeye başlanmış. Ticaret yapılmış, sanayı kollannda ya- tınma gidilmiş. Iktıdardakılerin zaten pastadan istediklen gibi pa\ alabildik- len dönemde. amaç kişısel kazanç de- ğil. sonsuza dek ayakta kalacağını sandıklan partıye gehr getırmek. par- tiyı güçlendirmekmiş. Partı 1991'de kapatılınca ışte bu kârlı işletmeler, on- ları yönetmekte olan kimselerin elinde kalıvermiş. .usya'da Amerikan hayranhğı ve sınırsız boşluğun sonucu, giıçlünün daha varhklı, güçsüzün daha yoksul olmaya doğru gittiği, acımasız. nere- deyse ılkel denilcbilecek bir kapitalizm egemen olma yolunda. Kimı ıse olaylann bu denli basit S Ü R E C E K BOĞAZÎÇİ ÜNİVERSİTESf REKTÖRLÜĞÜ'NDEN Boğazıçi Universitesi enstitulerinin asağjda bclirtilen Lisansüstü Ana Bilım Dallanna 1992/1993 öğre- tûn yıb II. yanyılı için ögrenci alınacaktır. Adaylann 4 Ocak 1993 - 15 Ocak 1993 tanhleri arasında (a) mezuniyetlerini gösterir belgenin fotokopisi, (b) mezuniyete kadar aünan notlan gösterir belgenin aslı, (c) mezun olduğu kurumdan disiplin cezası almadığına dair belge ve (d) iki referans mektubu Ue birlikte Bo- ğaziçi Universitesi Kayıt tşleri Şube Müdttrlüğtl'ne başvurmalan gerekmekledir. öğrenim dili Jngilizce olup, lisansüstü programlarına başvuran öğrencılenn Dil Yeterlik Sınavı iki aşa- mah olarak 21 Ocak 1993-23 Ocak 1993 günleri saat 09.30J da Boğaziçi Ünivositesi Yabancı Diller Yükse- kokulu'nda yapılacaktır. (Muadil olarak TOEFL en az S50 puaB-writing en az 4.5 puan veya ELTS en az 7 puandır). Jlgili enstitülerin bilim suıavlan 1 Şubat 1993 - 2 Şubat 1993 tarihlerinde yapılacaktır. Lisansüstü programlarına öğrenci kabul edecek olan enstitülerin ana bilim dalları. kontenjanlan ve baş- vuru koşullan aşağıdadır. YtTCSEK LİSANS DOKTORA B*fvwn koşalo n BaşTnnı koşulu ve Koatefljuı mtznııiyel ortalaması KoDtenjan meıuniy« ortaliması ATATÜRK İLKELERt VE INKILAP TARİHI ENSTİTÜSÜ BİYO MEDİKAL MÜHENDİSLİĞ1 ENSTİTÜSÜ — Biyo-Elektronik Ana Bilım Dab — Biyo-Mekanik ve Biyo Sibernetik Ana Bilim Dab — Protez Malzemeleri ve Yapay Organ- lar Ana Bilim Dalı ÇEVRE BİLtMLERl ENSTtTÜSÜ — Çevre Teknoiojisi Ana Bilim Daiı — Çevre Bılimleri Ana Bilim Dalı 10 5 2.30/4.00 veya eşdeğeri 5 2.30/4.00 veya eşdeğeri 5 2.30/4.00 veya eşdeğeri 10 2.25/4.00 veya eşdeğeri 5 2.40/4.00 veya eşdeğeri (Her iki Ana Bilım Dalına da Fen Bılimleri veya Mühendislik mezunlan bajvurabıürler.) 5 2 3.00/4.00 veya eşdeğeri 2 3.00/4.00 veya eşdeğeri 1 3.00/4.00 veya eşdeğen 3 Ben Bilımlen veya Muhen- 3 dıslik Bûlümleri Yuksek lı- sans mezunu olmak FEN BtLlMLERl ENSTtTÜSÜ — Matematik -Fizik — Kımya — Biyoloji — Makina Muhendısliği — Kimya Muhendisliğı — Elektrik-Elektromk Muhendisliğı Ana Bilim Dalı — Sıstem ve Kontrol Muhendisüği — İnşaat Muhendisüği Nükleer Mılhendisligi — Bılgısayar Mühendisliği — Endustrı Muhendisüği SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ — Siyaset Bılımi ve Uluslararası tlişkUer — tngiliz Dil Eğitımı 8 2.00/4.00 10 2.40/4.00 9 2.00/4.00 10 2.00/4.00 veya eşdeğeri 20 2.40/4.00 20 2.25/4.00 veya eşdeğeri 15 2.50/4.00 veya eşdeğeri 15 2.50/4.00 veya eşdeğeri 25 2.25/4.00 veya 65/100 5 2.40/4.00 veya eşdeğeri 15 2.50/4.00 4 2.50/4.00 Sımrlama İngilizce Yeterlik ve yok Bilım sınavlannda başarıh olmak. 2 3.00/4.00 5 3.00/4.00 4 3.00/4.00 Kımya Doktora konulan: Physical Chemistry Com- putatıonal Chemistry 5 3.00/4.00 veya eşdeğeri 5 3.00/4.00 5 3 00/4.00 veya eşdeğen 6 3.00/4 00 veya eşdeğeri 10 3.25/4 00 veya 85/100 2 3.20/4.00 veya eşdeğeri 5 3.O0/4.00 tngilizce Yeterlik ve Bilim sınavını basarmış olmak. KANDÎLÜ RASATHANESf VE DEPREM ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ — Jeofizik 5 100 uzerinden en az 65 2 DO( ortalaması — Jeodezı 3 3 — Deprem Mühendislıği 5 5 Deprera Mühendisliği Ana Bilim Dalı'na başvuru için İnşaat Muhendisüği Bölümii mezunu olmak gerekli- dir. 4 Ocak 1993-15 Ocak 1993 tarihleri arasında Boğaziçi Üniversıtesi Enstitu, Fakulte ve Yüksekokullanna yatay geçiş muracaatlan da aljnacaktır. Yatay geçiş ıçin başvuracak ögrenciler, tngilizce bıldiklerini TO- EFL en az 550 puan - vvrıting en az 4.5 puan veya ELTS en az 7 puan olmak şartıyla başvuru sırasında belgelemek zorundadırlar. Adaylann notlarını gösterir belgenin aslı ile müracaat etmeleri gerekmektedir. Ilgili bölümlerin özel başvuru şartlan Boğaziçi Üniversıtesi Kayıt Işleri Şube Mudurluğu panosunda ilan edilmışlir. Basın: 48128 ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇİ Sizi Gidi KurnazlarL DYP-SHP ortaklığının yapacağı ilk işlerden biri, Ata- türk'ün çarçur edilen kalıtını (mirasını) kurtarmak olma- lıydı. 12 Eylül'ün unutulmazyavuzluklarının, kötülükleri- nin başında bu geliyordu. 12 Eylülcüler kurnazdılar. Yaptıkları yavuzluklar, ko- lay değiştırilıp silinemesin diye bunları anayasalarına da yerleştirdiler. Onlarınki kurnazlık ise bu oyunu boza- mamak, "/Ve yapahm anayasada var!" diyerek 'ipe un sermek' de 12 Eylül sonrası kurnazlığıdır. Şimdiye dek, kapatılan siyasal partilerin açılması, DlSK'in mallarınm gerı verilmesı, kamu personelinin sendika kurabilmesi sağlanmıştır. Bunlar ıyi, güzel şeylerdi. Gelgelelim, Ata- turk'ün kalıtını yerle bir eden 134. madde bahane edile- rek 12 Eylül'ün bir zorbalığına el sürülmemektedir. Dil Derneği Genel Başkanı Prof. Şerafettın Turan, 30 Kasım 1992 günü, Meclıste temsılcisi bulunan tüm parti- lerin başkanlarına birer mektup göndererek anayasa- nın 134. maddesınin değiştirilmesi konusunda girişimde bulunmalarını istedi Kaldı ki Prof. Bahri Savcı'ya göre Türk Dil ve Tarıh kurumlarının eski durumlarına kavuş- turulmaları için anayasa değışikliğine de gerek yoktur. Prof. Şerafettin Turan, parti başkanlarına yazdığı mek- tupta ozetle şöyle diyordu: "... 12 Eylül yönetimı, Türk Dil Kurumu ile Türk Tarih Kurumu'nun günün ihtiyaçlarına göre reorganize edile- rek devletle olan organik bağlarının tesisi' gibi bir ge- rekçeyle soz konusu kurumlan 'Başbakanltk'a bağlı birer devlet dairesine donuşturmüş bulunmaktadır. Bu- nun ıçin 1982 Anayasası'na konulan 134. madde ile bir 'Atatürk Kültür. Dil ve Tarih Yüksek Kurumu' kurulması öngörülmüş ve Tahsin Şahinkaya nın önerdiği taslağın 2876 sayı ile yasalaşması ile de Türk Dil Kurumu bu ku- ruma bağlı '4' birimden biri durumuna getirilmiştir. 17 Ağustos 1983'te yürürlüğe giren bu 2876 sayılı ya- sanın Turk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu açısından Turkıye Cumhuriyeti'nde geçerlı genel hukuk kuralları- na ve Dernekler Yasası'na aykırı olduğu kuşkusuzdur. Şöyle ki: 1) Dernekler Yasası, derneklerin varlıklarına nasıl son verileceğını açıkça belirlemiştir. Kesin kararın yargıca verilmesi zorunludur. Yürürlükteki yasalanmız bir der- nek olan Türk Dil Kurumu 'nun yeni bir yasa ile kapatıl- masına ya da 'reorganize' edilmesine olanak tanıma- maktadır. 2) Yasa ile yapılan sözde bu düzenleme kişi haklarına da temelden aykırı bulunmaktadır. Türkiye Cumhuri- yeti'nin kurucusu olmasa da bir TC yurttaşı olan Ata- türk'ün 'vasıyeti ihlal' edilmiştir. Onun özerk bir dernek niteliğindeki Türk Dil Kurumu için ongördüğü bağış, ya- sayla aynı adı taşıyan başka bir kuruluşa aktarılmıştır. Hiç kuşkusuz, devlet ya da siyasal iktidarlar her alan- da olduğu gibi dil alanında da gereklı gördükleri orgütle- ri kurabilirler. Ancak bu'alanda etkinliğini sürdüren bir özel kuruluşu devletleştirmek elbette söz konusu ola- maz. Hele hele devletin küçultülmesi. devletkuruluşları- nın ozelleştirilmesi sloganlannın etkin olduğu son dö- nemde dil çalışmalarınm devletleştirilmesi açık bir çelişki oluşturmaktadır. Butun bu nedenlerle anayasanın 134. maddesınin tümden kaldırılması ya da Türk Tarih Kurumu ve Türk Dil Kurumu'na eski statulerini kazandıracak köklü bir degışikliğin yapılması zorunlu bulunmaktadır. Bugün işbaşında bulunan koalisycn hukümetinin Tür- kiye Buyük Mıllet Meclisi'nce de onaylanan programın- da şu temel ilkeye yer verilmişti: 'Hükümetimiz, 12 Eylül hukuku kalıntıları olarak nite- lendirilebilecek yasal düzenlemeleri, uygulamaları ve kısıtlamaları suratle yürürlükten kaldırarak her alanda tam demokratik bir siyasi ortamı yaratmak gerektiğine kesinlikle inanmaktadır.' Ne kı anayasa değişikliğini de içeren bu yoldaki girişimlerin, demokratikleşmeyi ana hedef olarak seçtiklerıni söyleyen tüm siyasal partileri- mizce desteklenmesi gerekmektedir... Bunu Atatürk 'e sevgının ötesinde kişi haklarına saygı- nın ve bir hukuk devleti olmanın gereği sayıyoruz." Prof. Şerafettin Turan'ın bu mektubuna hiçbir parti li- deri yanıt vermedi. Anayasa değişiklikleri konusunda, DYP ile SHP görüşmelerinde, 134. madde çıkarıldı. Şim- di yine anayasa değişiklikleri söz konusu. seçmen yaşı, milletvekili yaşı filan. Asıl üzerinde durulması gereken 134yok,YÖKdeyok!.. Türk Dil ve Tarih kurumlan, Devlet Bakanı Şerif Er- can'a bağlı. Şerif Ercan, Dil Derneği yöneticilerine bo- zuk mu? Onların görüşme isteklerine yanıt vermiyor. Kem küm edıyor, yan çiziyor! Atatürk'ün kalıtı ayaklar altında, çarçur ediliyormuş, kimin umurunda! Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu'nun başın- dan Suat llhan ayrılalı beri, yerine Utkan Kocatürk bakı- yor. Utkan Kocatürk'ün kardeşi Edirne'de eczacı mıy- mış? Şerif Ercan da Edirne Milletvekili. Utkan Kocatürk, Şerif Ercan'la senli benli miymiş? Kocatürk, kuruma ge- lince' - Şu bizim Şerifi bir arayın! diye kurumlanır mıymış? BULMACA SOLDANSAĞA: 1 2 3 4 1/ Şe\ket Sürevya Ayde- mir'ın Atatürk'ü konu edınen üç ciltlik yapıtı. 2/ Mavi. beyaz ya da me- nekşe rengınde çiçekler açan. Akdeniz >öresıne özgü ağaççık.. Bir öğre- nim kurumu. 3/ İleri sü- rülerek savunulandüşün- çe... Manda yavrusu. 4/ Üç Sılahşörlerden biri.. Bir nota. 5/ Uğursuzluk. 8 6/ Kobalt elemenlinin 9 Mmgesi... Patıka 7/ Orta Asya"da yaşayan Şamanist Türk- ler arasında çeşitli şeylerden anlam çıkartarak bakılan fal... Dil devn- mının ılk yıllannda beledive anla- nıında kullanılan sözcük. 8/ Asur- iular tarafından kurulan ticaret kolonilerine verilen ad... Fasıla. 9/ "Küfür" anlamında argo sözcük... Köpek. YL KARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Halide Edip Adrvar'ın bir roma- nı. 2/ Bınek havvanlannın sırtın- dakı oturmahk... Bir tanm aracı. 3/ Delikanlı... Karakter. 4/ Satrançta bır taş... Atmaca ve doğana benzeyen bir tür yırtıa kuî- 5/ Martının in bir türüne Güney Akdeniz'de verilen ad... Su. 6/ Yersız sözler söyleyen kimse. 7/ Balçık... Yîlbik, tutank gıbı adlar da venlen sınır hastalığı. 8/ Aynca değerli taşlarla süs- lü olmayan. altın ya da gümüşten yapılmış kuyumculuk işleri. 9/ Borşada bır senedin gerçek değerinin altına düşmesı duru- mu... Özel gezintı gemısi RÖNESANS İNGİLTERE'SİNDE TÜRKLER Nazan Aksoy 20.000 lira (KDV ıçinde) Çağdaş Yaymlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğht-hianbul Ödemeli gönderümcz.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear