Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 22ARAUK1992SALI
OLAYLAR VE GORUŞLER
Almanya'da Post-Faşist Dönemin Sonu
Almanja, son ıkı uç yılda, önceden düşlenemeyecek boyutlar-
da sağa kaymıştır. Ve kaymaya devam etmektedır Bu, Alman
rasyonalızmının doğal doğrultusudur "Ural Dağlan'ndan
Kanarya Adalan'na kadar uzanan bolgeden bız sorumluyuz"
sözlennı artık Almanlar çekınmeden söyleyebılmektedırler
SEROLTEBER
Almanya'nın bugun ıçın-
de bulunduğu toplum-
sal. kulturel ve ruhsal
durumu anlatabılmek
ıçın yakın geçmışı anı-
msamak gerekebılır Bılınen tum ta-
nhsel olaylardan. 2 Dunya Savaşı
sonrası ve ozellıkle de "68 oğrencı ha-
rcketlen suresınce Federal Almanya'-
<L ortaya çıkan gorece utangaç de-
mokratık ortamda, banş, mılıtanzm.
ekolojı. femınızm 3 Dunya ülkelen-
nın konumlan gıbı son kerte onemlı
konular oldukça cıddı boyutlarda tar-
tışılma>a başlanmıştır Aıleden devle-
le kadar tum toplumsal kurumlar sor-
gulanmış. dahası bunlara karşı se-
çenek (aîternatıO >enı duşunce ve ya-
şam tarzlan ongorulmeye başlanmış-
tır. Bu donem. Alman tanhınde çok
önemlıdır Orneğın, yeşıl hareketlen
bu donemın urünlendır
Eleştırel akıl. Almanya'da belkı de
son kez bu donem ıçınde gelışen seçe-
nek hareketler ıçınde çalışan ınsanlar
tarafmdan duzenın. rasyonalızmın
"araçsal akıP'ma karşı -bırazcık da
olsa- sesmı duyurabılme olanağı bula-
bümıştır Bu dönem ıçınde yapılan
eleştınlenn, çok kısa zaman dıhmlen
ıçınde ortaya çıkan ozon delığı, or-
manlann-denızlenn tahnbıgıbı buyuk
ekolojık bunalımlar nukleer kazalar.
3 Dunya ulkelennın durumlan gıbı
felaketlerle gunluk yaşam tarafından
da hemen doğrulanması, yapılanlann
önemını bır kez daha arttırmıştır
Alman toplumu ıçın utangaç
demokratık -ve gerçekten olağanustu-
bu zaman dılımıne "post-faşıst send-
rom" dönemı demek mumkündur
Tum boylesı gelışmeler surecınde
"Alman Yenı Tutuculuğu". Nazı do-
nemının olumsuzluklannın etkısınden
kendısını pek de kolayına kurtarama-
mış, toplumsal, kulturel, moral baskı
altındakı Alman merkezı burokrasısı
(devlet aygıtı), amaçladıklan (ve alışa-
geldıklen) boy utlarda saldırgan polıtı-
kalar uygulamakta ve daha onemlısı,
yenı kuşak Almanlara "resmı kımlık"
oluşturmakta oldukça zorluk çekmış-
lerdır Aynca. yıne Alman merkezı bu-
rokrasısı kendısıne dış ve ıç düşman
ımgesı bulmakta zorlanmış, gıderek
huzursuzlanmış, ve bır şeyler yaparak.
toplumun ruhsal-manevı yaşamını
geçmışte olduğu gıbı yenıden "dısıplı-
nıze" ederek, tanhıyle ovunen bır ko-
numa getırebılmenın yollannı arama-
ya başlamıştır
Boylesı bır bağlam ıçınde. Ernst
Nolte'nın başını çektığı sağ kanat ta-
nhçılen, 1983 yılında, "gunumuzun
Alman kımkğT genel başlığı altında
toplanan ve bır anlamda. Almanya'-
dakı yenı gelışmelenn kuramsal ve
pratık duzeylerdekı atlama taşı olarak
da kabul edılebılen bır dızı toplantılar
duzenlemeye başlamışlardır Bellı bır
duzeyde kamuoyu oluşmasından son-
ra. tanhçı Ernst Nolte'nın, 6 Hazıran
1986 tanhınde, Frankfurter Allgemeı-
ne Zeıtung'ta, "Gıtmek Bılmeyen
Geçmış' başlıklı oldukça kışkırtıcı
yaasına, Jurgen Habermas 11 Tem-
muz 1986 tanhınde. haftahk Dıe Zeıt
dergısınde ' Bır Pıslık Temızleme
Turu" >azısı>la varut vennce. Alman-
\ada yakın yıll'ann unlü "tanhçıler
tartışması1
' başladı
Tanhçıler tartışması, çok kısa
zamanda toplum ıçınde yoğun bır ılgı
alanı oluşturdu Hemen hemen tum
demokrat aydınlar bu konuyla ılgılen-
dıler Oluşan genış tartışma ortamlan-
nda. salt tanhçıler. toplumbıhmcıler
değıl, sanatçılar, yazarîar kabaratıst-
ler. kankatunstler. oğretmenler ve
başkalan da Alman Yenı Tutuculu-
ğu'na karşı tavır aldılar Nazı donemı
Almanyası'nı aklamava çalışanlara
karşı çıktılar Bu "akademık göru-
numlu sıyasal tartışma neden baş-
latılmıştır''" sorusunun yanıtı. bugun
ıçınde yaşanan olaylarla bır anlamda
kendıhğınden ortaya çıkmaktadır
Sonuç. belkı kısaca şo>le
toparlanabılır "Tanhçıler tartış-
masının temel amacı, Alman toplu-
munun, ozellıkle seçenek hareketlenn«
etkı alanına gınnekte olan "kıtlenın
ruhsal yapısını". sıyasal bılıncını yenı-
den yonlendırmek. >enı bır sıyasal tın-
sel toplumsallaşmayı başlatabılmek,
ve bunun ıçın de Alman tanhını. Na-
zılenn ve Hıtler'ın "yuzkızartıcı yukü"
nden, knmınal geçmışınden kurtar-
maktır Bunun ıçın de -artık- Nazı
donemıne makul ozurler" bulmaya,
Almanlann tanhlen yenıden' normal-
leştırmeye çalışılmıştır Sonuçta. bu
son kerte oğretıcı tartışmalar boyun-
ca, Alman demokratlan gerçekten de
ovulesı ve kutlanası çabalar harca-
mışlar ve engın kulturel olanaklanyla
yenı tutucularla mucadele etrruşlerdır
"Tanhçıler tartışması"nı, hıçbır
tarüşmaya yer vermeyecek bıijbıçım-
de demokrat aydınlar kazanmışlardır
Ancak sıyasal duzevde, Yenı Tutucu-
lar, amaçladıklan hedeflere fazlasıyla
ulaşmışlar, depohtıze edılmış "kıtle",
vuzkızartıcı geçmışlennın yukunden
kurtulmaya, Nazı donemını saygıyla
anımsamaya ve hatta ozlemını çekme-
ye başlamıştır
Post-faşıst sendrom dönemının
geürdığı gorece demokratık ortam Al-
man toplumu ıçın gerçekten de
olağanustudur Alişılagehnmış klasık
Alman rasyonalızmınden. eğıümın-
den, kulturunden geçmış ortalama bır
Alman ıçın boylesı bır vaşam tarzı ger-
çekten de buyuk ruhsal boşluklar
oluşturmaktadır
Otonter yonetımlenn bulunmadığı
koşullarda, ras>onelleşmış Almanlar
kendılennı boşlukta guvensızduvum-
samakta cıddı varoluş korkulanna
kapılmaktadırlar Alman rasyonalız-
mının pek ovunduğu temızlık, dısıp-
lın. ıtaat. duzen. vb gıbı. "resmı lcışıiî'-
ğı belırleyen bellı başlı kertenz
noktalanndan oluşan norm sıstemlen
-modernızme- ozgun bır "kulturel
ırkçılığı" uretmekte ve bu sureklı ure-
yen kulturel ırkçılık da "bıyolojık ırk-
çılığın" kaynağını oluşturmaktadır
Dunyaya açık, çok kulturlu, banş
yanlısı bır dünya, -obur modern top-
İumlann olduğu kadar- Almany a yo-
netımının ve ınsanının tahammül ede-
meyeceğı, kulturune ve ruhsal yapısı-
na ters gelen bır durumdur
2 Dunya Savaşı nın bıtımınden
sonra başlayan post-faşıst sendrom
donemınde Almany a'da kuşkusuz
pek çok değışıklık olmuştur Ancak
Alman rasyonel eğıtım sıstemı. ın-
sarun toplumsallaştınlmasının ıçenğı
hemen hemen hep aynı kalmışür
Sovyetler Bırhğı'nın çozulmesı,
Doğu Almanya'nın, ardında yoğun
bır moral boşluk bırakarak yıkılması,
Alman merkezı bürokrasısının ışlennı
çok pek çok kolaylaştırmıştır
Almanva son ıkı uç yılda. onceden
düşlenemeyecek boyutlarda sağa
kaymışür Vekavmaya devam etmek-
tedır
Bu, Alman rasyonalızmının doğal
dogrultusudur "Ural Dağlan'ndan
Kanarya Adalan'na kadar uzanan
bolgeden bız sorumluyuz" sözlennı
artık Almanlar çekınmeden soyleye-
bılmektedırler Buyuk Almany a düşu-
nun şu anda en buyuk engeb Amenka
Bırleşık Devletlen görulmektedır
Çok yakın gelecekte, Almany a. 2
Dunya Savaşı sonrasında tümüyle
bağlanmak zorunda kaldığı Amenka
ıle olan ılışkılennı de değıştınnek zo-
runda kalacaktır Almanya'nın. Ame-
nka ıle olan ılışkılennı kopardıktan
sonra gerçek resmı kımlığmı dunya öl-
çeğınde bır kez daha sergılemeye çalı-
şması kaçınılmaz bır zorunluluk ola-
rak gorünmektedır
Bugun Almanya'da gorulenler hıç-
bır yanıyla ekonomık y a da yabancı ış-
çılenn sorunlanyla ılgılı değıldır
Bugun ulaşılan nokta. 200 yıldır,
Aydınlanma Dönemı sonrasının
felsefesını ve ruhbılımlennı yazan Al-
man rasyonalızmının, çok rasyonel bır
bıçımde zorunlu olarak geldığı duzey-
dır Bu yazgı rasyonalızmın dıyalektı-
ğınde vardır
ARADABİR
KADRİYERSEL Yük.Maden Müh.
Politika Oyunlan
Eskı gunlerde dunya bugunku kadar dıngın (sakın) de-
ğıldı Tufan gıbı yağmurlar, alçalıp yukselerek boğan/
sular şımşek ve yıldırım tarakaları ve goz alan parıltıla-
rı Buyuk yer depremlerı ve açılan yarıkları ıle çukurları
bırdenbıre tışkıran boğucu gaz ve ateş sellerı guneş ve
ay tutulmaları çok buyuk korku yaratıyordu Doğadan
habersızdıler Gızlı guçlere sığınmak ıçın, çok tanrılı
guçlereyanaşmayı kendıyapıtlarınabıletapmayıdene-
dıler Bu uğurda hedıyeler vermeyı uygun buldular
Buyuk tapınaklar, sunaklar kurup muhteşcm yapıtlar
meydana getırdıler Çok tanrılı dınlerı ıcat edıp onların
koltuğu altına gırmeyı denedıler Kendı yaptkları putlar-
dan bıle korktular Bu korktuklarına armağanlar sunmak
tçın gorkemlı tapınaklar ve sunaklar yaptılar Sunaklar-
da kurbanlar kestıler Özoğullarını bıle feda ettıler
Gıttıkçe akıllanıp ve cabalarının hıçbır ışe yaramadığı-
nı gorup, tek tanrılı dınlere yoneldıler Bu tek tanrıyı
goğe çıkarıp puf deyınce her ıstedığını yapabılecek çok
ustün bır guce cıkardılar Gokte bulunacak, cennetı ce-
hennemı olacak buyruklarına uyanları cennetıne, uy-
mayanları da cehennemıne gonderecektı Cennetınde
oturanlara dunyada bulamadıkları nımetlerı verecek,
derelerınden buz gıbı şaraplar akacaktı Cehennemınde
koca koca kazanlarda kaynayan zıtt ıçıne dırıltıp suçlu
atacaktı Bu olumden sonra dırılış olacağı haberını verı-
yordu
Bunların çekıcılığını herkes bılır Bu güzel allahın ta-
raftarı çok olduğu ıçın 'boyle maval olamaz ' dıyen polı-
tıkadaçıkmaz çıksabıleazınlıktadır Hatta, tarıhte cahıl-
lığe karşı savaş açan bılgınlerın ızleyıcılerının buyuk bır
bolumu bıle haysıyetlerını feda pahasına bu karacahıl-
lerdenyanadır
Zamanla adamlar ('âdem'ler) bu guzel dınlere de hu-
rafeler karıştırıp bozdular Kara sakallı ve kafalılar, bu
dınlere egemen oldular Polıtıkacı değılım 86 yaşında
bır oda mahpusu hastayım Sayın Bahrıye Uçok'u, Abdı
Ipekçı'yı, Çetın Emeç'ı oldurenlerden, ServerTanıllı kar-
deşımızı yaralayanlardan korkacak değılım Şunu açık-
ça belırteyım Bu olumlerın hedefledığı çıkardır, kara
sakallı ve kara kafalıların dın bagnazlığıdır Amaçları
çakışıyor Öldurmek' Gızlı olan bırehlısalıbe hızmetedı-
yorlar
Uygarlığı, ınsan haklarını kımseye bırakmayan Av-
rupa nın Bosna-Hersek te Sırp kıyımı karşısındakı ay-
mazlığını nasıl açıklarsınız' Oradan Balkanlar a kadar
sıçraması atesı nasıl sondurulur' Bu çareyı arayacak
Balkanlılar toplantısına Yunanıstan'ın gırmemesıne ne
dersınız'
Yunanıstan'ın bızı abluka altına almak ıçın savaşa do-
nuk Kıbrıs eylemını, etnık ayrışımların surduğu bır do-
nemde bırleşmeye goturmek ıstemesıne, bunu Avrupa'-
nın desteklemesıne ne buyrulur' Almanyadakı olayla-
rın altında sınsıce dın nefretı yatmıyor mu' Avrupa nın
Sırp ateşıne sırtını donmesı, çıkarcılığının yanında gızlı
bır ehlısalıp kanıtlamıyor mu' llkel, ama cıddı bır sakın-
ca değıl mı' Irakvekorfezde, çıkar yanındadınsel katkı
yok mu7
Kurt olayları ve Acem mollaları ıle Arapların bedevı
kabıle reıslennın, şeyh, emır, sultan ve krallarının petro-
dolarla beslenmesını sadece çıkarla açıklamak mum-
kun m u ' Daha kuzeyde Ermenılerın zulumlerı neyle
açıklanır' Gurcıstan'da ve çevresındekı tutum yalnız
çıkar çatışması mı' Gızlı bır ehlısalıp yürumuyor mu7
Muslumanlığı ılk kez ışıtan çok buyuk dahlmız M
Kemal Ataturk tür Çıkarcılık gucunun ılkel Hırıstıyanın
nefretının ulkemızı parçalamak ıstedığı besbellı Önle-
rındekı engelı kuçulterek aşacaklar Anlattıklarım bunun
kanıtı değıl mı'
Ey Musluman Turkler gozlerınızı açınız, polıtıkacılar,
dıkkatlı olunuz Boşnak kanının durması Kıbrıs'ta Türk
egemenlığının kalması, Karabağ ın Ermenı zulmunden
kurtanlması gerekır Içlerı ve kafaları kara yobazlardan
değılım Ulkemıze akan tehlıkenın buyuk bır bolumu ta-
kunyalılardan gelıyor Polıtıkacının bunları lyı bılıp de-
gerlendırmesı gerekır
TARTIŞMA
OKURLARDAN
Baltacı Köşkü...
MJ uca dakı unlu Bdltacı Koşku. uç yıldan bu yana Güzel
Sanatlar Lısesı nın Ama daha oncesıne bakarsak köşk
kırk yıldır Buca Lısesı nındı Ataturk'un ıçınde bır gece
konuk olduğu ve sonra Mıllı Eğıtıme bağışladığı tanhı
'koşk yıneaslınadonmelı Buca Lısesındebınınuzennde
oğrencı okuyor Buca LıseM nın doğru duzgun bır ışyen vok
Guzel Sanatlar ın ıseyapılmışyenı bınası var Bu
değerlıbınatekeldeolmalıvekorunmah Sayın Vahmızın
konuva duvarlı vaklaşımını beklıvoruz
Serol Ömerler
Cumhuriyet II
evletı kımler
kurar'
1
Askerler
mısmllerrm''
Prof Toktamış
Ateş tartışmaya
dışardan katılıp
da. TC dev letını "askerlenn
kurduğunu 'soyleyerek
kendısını destekleyen, ama bu
ışı "demokrasıyıve halkı
reddederek" y aptıklannı da
ekleyen gazete koşe yazanna
çok ofkelenmış (Cumhunyet 15
Aralık 1992. Tartışma) Bence
haklı bu ofkesınde Şu "ıkıncı
cumhunyet" tartışmasını
başlatanlara ben de elımde
olmadan fena halde kızıyorum
Bırtakım "aklı evveller"m
' konukıtlığından"yada
"ozgun fıkıruretme' merakve
heveslennden kaynaklanan bu
tartışmanın cıddıye alınır y anı
olmadığını bıle bıle kızıyorum
Tanhsel koşullan. zamanın
somut olay ve olgulannı, butün
bunlann oluşturduğu
toplumsal sıyasal ortamı
bılmeden ya da gozardı ederek,
uluorta "lafsalatası ıle saçma
sapan teonler ıcat edenlere
kızmak değıl, belkı sadece
gulup geçmek gerekır "Rusya
sefenne çıkmakla hata etmışür,
çıkmamalıydı" dıyerek
Napolyon'a 150 yıl sonra akıl
satmaya kalkışan tanh
fantezıstlengıbı.'M Kemal'ın
kurduğu cumhunyet ıyı
olmamış, haydı yenısını
kuralım" dıyenlere karşı daen
uygun tavır belkı budur Ama
yıne de, ortada sankı cıddı bır
sav varmışgıbı ofkelenıyor
ınsan, ellenne bır gazete sutunu
gecırmışler.konuyu
bılmeyenlere kendı
cahıllıklennı bulaştınyorlar
dıye belkı de
Bu 'sıyaset mucıtlen"nın M
Kemal'den bekledıklen acaba
ne ıdı7
Dunyanın gozu önunde
çatır çaür çoken v e "kurtlar
\
RObfiPt PPJfOP (1LLUSTRATION AMERICAN SHOWCASE)
sofrasında" parçalanıp
paylaşılmay a sunulmuş
ımparatorluktan, yenı bır
"dev let" ve yenı bır "yurttaş"
tıpı çıkarmay a cabalarken,
50-60 yıl sonrasını duşunup
kurulacak cumhunyeün
"demokratık, çoğulcu, sosyal
bır hukuk devletı" olması
kaygjsını mı on plana
çıkaracakü0
Bu bır yana, bu
ıkıncı cumhunyet
fantezıstlennın 1920'ler,
1930'lardunyasında. bırakın
başka kıtalan. Avrupa'da
hangı devletlenn. hangı
rejımlerle yöne tıldığınden
acaba haberlen mı yok1
" 1980
Evlulunden sonrakı "sıyasal
karartma" donemınde,
karambolden yararlanıp yan
sokaktan politika bulvanna
sızıvermış kımı oportunıstlenn
kahvehane duzeyındekı
lafazanlıklanna "vızyon"
dedıklenne bakılırsa, bunlann
gerçekten korkutuk cahıl
olmalan da mumkun
gozukuvor Benım Toktamış
Ateş Hoca'ya bır onenm
olacak Bunlann yazıp
çızdıklenne ofkelendığı zaman,
onlara cıddı şekılde yanıt
vereceğıne, tarüşmayı daha
eğlencelı bır maceraya
sokmaya çahşsın Örneğın,
kendılenne, ıkıncı
cumhunyeün kurulmasını
kabul ettığını, ama bunun
başlangıcının "K Evren'ın
Çankay a]ya çıkması mı
9
"
yoksa, "Özal'ın zayıflamak ıçın
ABD'e ayak basması" tanhı mı
olduğu noktasında tereddut
ettığını soy lesın v e bu konudakı
duşuncelennı sorsun Tartışma
bu gıbı sorular uzennde
yoğunlaşınca. hem gülmece
yazarlanna epeyce malzeme
çıkar hem de hocanın hıddetı
tatlı bır gulumsemeye. belkı de
keyıflı bır kahkahaya donuşür
Aydn Aybay
'Tavşan' muzırlıktan nasıl kurtuldu?
nce vergılendırme
ıle ılgılı bır
değışıkhğı
atladığımı
sandım Hemen
ılgılıyasada
yapılan
değışıkhklen ınceledım Hayır
Konu ıle ılgılı her hangı bır
değışıklık olmamıştı Değışıklık
olmadığından kesınlıkle emın
olduktan sonra bu uygulamaya
ne zaman başladıklannı
arastırdım 1 Ocak 1992
unhınde başlamışlardı
31 Mayıs 1992 tanh ve 20887
sayılı Resmı Gazete'de
yayımlanarak yururluğe gıren
ve mal teslımlen ıle hızmet
ıfalannda uygulanacak Katma
Değer Vergısı oranlannı
belırleyen 91 1855sayı'ı
Bakanlar Kurulu Karan'na
gore, "3266 sayılı kanunla
deâşık 1117 sayılı kanun
hukumlenne gore poşetlenerek
satılanlardışındakı gazete
dergı, kıtap ve benzen
yayınlann teslımı ° 06 Katma
Değer Vergısı ne tabıdır '
Kamuoyunda kısaca "muzır
yayınlar' dıye bılınen ve 1117
sayılı kanun hukumlenne gore
poşetlenerek satılması zorunlu
olan yayınlar ıse % 12 Katma
Değer Vergısı ne tabıdır ve
halen de bu uygulama
sürmektedır
Pekı. kanun değışıkhğı
olmadan ° o 12 Katma Değer
Vergısı ne tabı yayınlarıçın %6
KDV uygulamasını başlatan
dahıler, bunu nasıl
başarmışlardı0
Çok basıt
Koyu renklı poşetı değıştırerek
şeffaf poşet kullanmava
başlamışlar ve kendı
kendılenne, artık muzır yayın
olmadıklanna kararvermışler
Gunluk gazetelerde bıle boy
bov çıplak kadın resımlen vardı
ve hıçbın muzır sayılmıyordu
Bu duşuncelennde bence de
yerdenşoğehaklılar Çunku.
aynı resımlen basan ıkı
yayından bın. sırf poşet ıçınde
dıye ıkı kat vergı odememelı
Tespıt ettığım bu ılgınç
uygulamayı sızlere aktarmamın
nedenı ıse ozel rady o v e
televızy on y avınlannda
teknolojık geLşme nasıl tum
yasalan, hatta anay asayı bıle
gende bırakmış ıse kulturel
degışım de (gelışme değıl, olsa
olsa vozlaşma denebılir)
Katma Değer Vergısı Kanunu
ıle Muzır Kanunu'nu gende
bırakmıştır Maalesefçağhep
bızımûzenmızdenatlıyor Bu
konuda sıyası ıktıdara duşen
gorev, praükte ortay a çıkan bu
durumu gorerek, kanunlan
çağa ve toplumsal değışımlere
uygun hale getırmektır
Sonuç olarak. dahıyane bır
yontemle (kendı kendılennı
ıkna ederek) kanun
değışmedığı halde, % 12 y enne
%6 vergı oranını uy gulamayı
başaran ve tavşanı muzır
olmaktan kurtaran bu kışılen
kutluyorum
Erdoğan Dönmüş
Böyle Çevrecilik Olmamalı
8
0"lı yıllarda
ıdeolojıler onemını
eskıyeoranlaepey
kaybedınce ortaya
>enıakımlarçıktı
Bunlardan bın de
•çevrecilik' Bu fıkır. ozunde
çokmantıklı Kuçuk
dünyamızdaçığgıbı buyuyerek
her turlu dengeyn bozan
bızlenz Kanımcayaşadığı
ortama bu kadar aamasızca
zarar veren başka bırcanlı
yoktur Doğu vlaBatıarasında
sıkışıp kalmış olan. hedefını
tam saptayamamış olan
toplumumuz Batı'nın ıyı
> onlennı almada oldukça ıyı
bırıvmegöstenyor Ancak
fıkırler çok dejenere oluyor
Çevrecilik olgusu da bır Yeşıl
Banş cıddıv etıv le ele alınmıy or
henuz Bırtakım klıkler,
marjınal fraksıyonlar. bazı
derneklerçeşıtlı mını
çalışmalarla doğayı
koruduklannı sanıyorlar
Ev lıy a Çelebı yuzyıllar once
Anadolu'nun doğal yapısını
anlatırken çok çarpıcı bır ornek
venyor Soyledığı
" Erzurum'dan hareket eden bır
sıncap toprağa basmadan
Istanbulavarabılır Bu çok
acı bır gerceğı dıle getıny or
Ulkemızınçokyennıgordum
Karadenız bolgesının dışında
bırakın ormanı. bır ağaa
gorebılmek buyuk mucıze
Çevre Bakanlığımız kuruldu
Ama pet şışe toplamanın
dışında gerçekçı
uygulamalannı goremedık
Havakırlıhğı gurultu,
hoımonlu gıdalar, yeşılı az
doğa, yaşamı ıyıceçekılmez
kılıyor
Bu ortamda temızlığe daha çok
ozengösterme doğal dengeyı
bozmama, zararlı atıklan
azaltma konulannda bırey
olarak uzenmıze duşenı
y apmak zorunday ız
Gostermelık çalışmalarla v akıt
geçırmeyelım
Ali Özdemir
PENCERE
Tleo Osmanlı Ptantf
Sureyya Bey bızım mahallenın bakkalı
Balkan goçmenıdır sabahın korunden gecenın zıfırı-
ne kadar dukkânındadır, uyku durak, gece gunduz, cu-
martesı pazar yok Ferhan Şensoy'un unlu oyunundakı
gıbı 'KahramanBakkalSupermarketeKarşı'd\ren\yor
Nasıl dayanıyor bılemem
Kuçucuk dukkânda ne ararsan bulunur, gazete de sa-
tılır evsupurgesı de
Geçen gun dukkâna gırdım, merhabalastıktan sonra
her gun aldığım gazetelerı ıstedım Sureyya Bey bır dış
macunu bır deterjan uzattı
Teşekkur ettım, parayı verdım, dukkândan çıktım, eve
geldım. koltuğa yayıldım, dış macununu kutusundan çı-
kardım kapağını açtım, okumaya başladım
Ne yazıyor'
ûzal Çankaya da hapşırmış unlu yağdanlıklardan bı-
rısı hemen nezle olup telefonu açmış
Özal
- yaz kâtıp demış, transformasyon yapacağım, 'Neo
Osmanlı Planım'hazır, Turkıye'yı ucan halıya bındırdım
mı tamam vızyon dedığın bende var, 2 Cumhurıyet'ı
'Osmanlı Planı ıle kuruyorum
Ben okurken dış macunu kopurmeye başladı, oysa
sabah erken dışlerımı fırçalamıştım ama olsun, hem
yukarıdan aşağıya, yukandan aşağıya doğru fırçalaya-
caksın kı memlekette neler olup bıttığı ortaya çıksın,
gazetecılık kolay mı'
Okuyorum
Neo Osmanlı Planı'nda Turkıye eyaletlere ayrılacak,
her eyaletın başına seçılmış bır valı oturtulacak, Özal
Neo Osmanlı Planı yla 2 Cumhurıyetı kuracak Bu pla-
na ancak değışıme karşı olan tutucular karşı çıkarlar
•
Dış macununu katladım bır koşeye koydum, raslantı-
ya bakın o gun de evde çamaşır gunuymuş
Deterjanı açtım
Ne yazıyor'
Aaaaa, o da ne'
Deterjan kutusundan da özal çıkmasın mı' Yıne vız-
yon transformasyon ılluzyoni Sankı Zatı Sungur un
şapkasından fırlamış gıbı özal'ın 2 Cumhurıyetı
özal demış kı
-1 Cumhurıyetı askerler kurmuşlardı, Gazı Paşa, Is-
met Paşa, Fevzı Paşa
1
Oysa ben sıvıl toplum ıstıyorum,
12Eylul'de Kenan Paşa, Nurettın Paşa, Tahsın Paşa'yla
ışbırlığını bu nedenle yaptım Çankaya'da 70 uzmanım
çalışıyor her şeyı bılgısayara yukledım, 1 Cumhunyet
mıadını doldurdu,2 Cumhunyet Neo Osmanlı Planı 'na
gore duzenlenecek, Amenka'dakı usullen aynen getın-
yorum, başkanlık sıstemı, eyaletler, seçılmış valıler, fe-
derasyon, her şey tamam
Deterjanı çamaşır makınesıne boca ettım, duğmeye
bastım, makıne çalışıyor
"Bır sağa, bır sola
Bırsola bır sağa "
Gazete kopuk kopuk
Okumaya kıyamıyorum, bakmaya doyum olmuyor,
seyrıne payan yok, ne guzel gazete
1
Kapağını kapat-
tım, gerı kalan deterjanı rafa koydum
•
Sureyya Bey çok mutlu
B^kkallık kolaylaştı
Dış macunu mu, çamaşır tozu mu, süt mu, sucuk mu,
fasulye mı, kolonya mı, zeytın mı peynır mı, jılet mı, sa-
bun mu ıstıyorsun, al bır gazete
Aç, oku
Ya da bak'
Vızyon, transformasyon, ıllüzyon ansıklopedı, deter-
jan dış macunu, sosyete jılet, hepsı bır gazetede
Tereyağı mı ıstıyorsun' Zeytınyağı mı'
Yağcı da gazetede
Babıâlı'de 'Neo Osmanlı Planı' ıyı yuruyor darısı Çan-
kaya'da '2 Cumhunyet ın başına
CUMHURİYET
KÎTAP
KULÜBÜNDEN
ARMAĞANLI KÎTAP KAMP AN YASI.
ÜYE OLAN VEOLMA YAN HERKESE,
TÜM OKURLARA...
7-31 ARALIK 1992
*.35'e varan indirimler.. 150.000.-T.L.'ya kadar armagan kitap
Cumhunyet Kıtap Kulübü Taksım Magazamızda (Isüklal Cad
Zambak Sokak 4/1 Fransız Konsolosluğu v anı) dıledığımz
kılabı seçın, armağan paketınızı ve sürpnz hedıyenıa alın
tLAN
AMASYA KADASTRO MAHKEMESt
EsasNo 1991 160
KararNo 1991 120
Hakım H Necaü Akso> 23657
Ktıp Gûlseren Suer
Davaa Orman Işletme Müdurluğu Amasva
Vekılı Av FırdevsGoztaş Amasva
Davab 1-ZelıhaSözkesen lsmaılkızı Ormanözü koyü. Amasya
Dava Kadasıro tespıünın ıptalı
Davatanhı 4 12 1990
Karar tanhı 8 7 1991
Parselno 1351,1352 1354,1387
Davaa Orman Idaresı vetalı tarafından davalılar alevhıne mahkeme-
mıze açılan davanın yapılan açık >argılaması sonunda
Mahkememızdenvenlen8 7 1991 tanh 1991 160E-1991 120K sayıh
karan ıle davaa Orman Idaresı tarafından açılan davanın kabulüne
Amasva MerkezOrmanozukoyû Lzungenşmevkıınde tarla nıtelığınde
464 m2
alanında. P51 parsel sayılı taşınmazla ılgıb komısyon karannın
ıptalıne Zelıha Sozkesen ın alvetlığı ıle ılgılı ıbarenm bayanlar hanesın-
den sılmmesıne orman olarak hazıne adına lapuya kayıt ve tescıkne,
Amasya Merkez. Ormanozu kovü Uzungenş mevkunde tarla nıteh-
ğınde 4887
m2
alanında 1352 parsel sayılı taşınmazla ılgılı komısyon
karannm ıptalıne, Zelıha Sozkesen'ın zılyethğı ıle ılgılı ıbarenın beyanlar
hanesmden sılınmesıne omıan olarak hazıne adına tapuya kayıt ve tesa-
lıne
Amasya Merkez. Ormanözü köyü Uzungenş mevkımde tarla nıtelı-
ğınde 3200 m
1
alanında, 1387 parsel sayılı taşınmazla ılgılı komısjon ka
rannın ıptalıne Zelıha Sozkesın'ın zılyetlığı ık ılgılı ıbarenın beyanlar
hanesınden sılınmesıne, orman olarak hazıne adına tapuva kayıt ve tesa-
lıne,
Amasya Merkez Ormanozu köyu Uzungenş mevkımde tarla nıtelı-
ğınde 3042 m2
alanında tarla nıtelığınde 1354 parsel sayıh taşınmazla
ılgılı komıs> on karannın ıptabne Zelıha Sozkesen ın zılvetlığı ıle ılgılı ıba-
renın beyanlar hanesınden sılınmesıne orman olarak hazıne adına tapu-
ya kavıt ve tescılıne, bakıye 2 200 - lıra harcın davalı mırasçılanndan
mûteselsılen alınarak hazıne) e gelır kaydına, 15 000 - hra ucretı vekaleon
ve 80 500 - lıra yargılama gıdennın davalı mırasçılanndan muştereken alı-
narak davaava venlmesıne karar venlmış ışbu karar davab mırasçılann-
dan Zahıde Sozkesen, Muharrem Değırmena, Sefer Yağa Ab Ihsan
Yagcı, Nacıye Akvıldınm ve Hamza Yağa tsmaıl Değırmena nın adres-
len sdptanamadığından tebbğ edılememış olduğundan ışbu ılanın yayın
tanhınden ıtıbaren 15 gun sonra davalı mırasçılanna tebbğ edılmış sayıla-
cağı ılanen tebbğ olunur
Basın 52264