Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURIYET 20ARALIK1992PAZAR
OLAYLAR VE GORUŞLER
Avrasya'nın Başkenti: Istanbul
Prof. Dr. SUMER GUREL MSU-Şeh. ve B. Plan.
unva
Gü
Şehırcılık
ulkemızde
ılkkezl976'dade-
dostum Prof
Mehmet Çu-
buk'un ozel çaba-
lan ıle başlamış ve bu >ıla dek surmuş-
tur
Dunya Şehırcılık Gunu. ulkemızde
her >ıl belırlı bır kentsel sorunu ana
konuolarakeledlmaktadır Sozkonu-
su konu bır 'Kollokyum' bıçımınde,
yanı konuda uzumanlaşmış kışılere
cağnda bulunarak onlann katılımı ıle
yurutulmektedır Bu >ıl "İstanbul un
Kentsel Gelışme Sorunlan \e Avrupa
Metropollen" kollokvumun konusu
olarak seçılmıştır Ulkerruzın onde ge-
len ken: panlama uzman ve vetkılılen
ıle Avrupa'nın kımı onemlı başkentle-
nnı temsıl etmek uzere >abancı uz-
manlar çağnlı olarak katılmışlardır
Bızlere sunulan Avrupa başkentlen
Londra Pans Roma. Vıyana. Mad-
nd. Lızbon ve Stockholm bu metro-
pollenn karşılaştığı sorunlarla çbzum-
lennı ıçeren bır >aklaşım ıçınde eld
alınmışlardır
İstanbuFun kimliği
Bu oturumlar zıçınde bızce en ılgınç
gıderek de bır bakıma en onemhsı "Is-
tanbul un Kımlığı" başlığı altındakı
oturum olmuştur Soz konusu otu-
rumda. İstanbul bır ucundan ' değer-
lennın nası korunacdğı" kaygısı ıçınde
ırdelenırken bır başka uçtan "Tutsak
Kent" olarak nıtelenıp nasıl ' Özgur _
Kent"e donuşeceğ sorunsalı, ıdeolo-'
Iik çerçevede sunulmuştur Doğal ola-
rak yabancı konuklar da değışık fır-
satlarda goruşlennı dıle getırmışler
Hıçbınsı >adsınamayacak eleştırel
gozlemler belırtmışlerdır Esasen bu
goziemlenn bız verlı uzmanlann da
yıllardır tepkı gosterdığı hususlar ol-
duğunu belırtmek sanınz gereksızdır
Kaldı kı bu konuda meslek çevrelen,
aydın kentlı vatandaşlarca oldukça
sert eleştınlere de hedef olmuştur Bu
eleştınlenn bızlerden çok "karar ven-
cı" durumundakı yetkılılere voneltıl-
mesının daha hakça bır davranış ola-
cağını bu vesıle ıle bır kez daha dıle
getırmek ıstenz
Konu. bu açıdan bakıldığında ol-
dukça karmaşıktır o nedenle bız sade-
ce teknokratlann (ne denlı "ıdealıst"
olurlarsa olsunlar, hele burokrası ıçın-
de ıseler. yanı verel ya da merkezı or-
gutlerde 'memur plancı" statusur.de
Tseleı) planlama surecının karar aşa-
masında pek goruşlennı belırtmedık-
lenne değınmekle yetıneceğız
Gelehm İstanbul'un kımlığıne Kol-
lokvum sorumlulan olarak bızler. yer-
h ve yabancı uzmanlardan gelışen
dunva koşullan ıçınde. ozelde de Av-
rupa Topluluğu kapsamında İstan-
bul'umuza bır rol. bır yer onenlmesını
bekledık Aslında bu beklentının çok
geçerlı gerekçelen de vardı istanbul,
Roma, Bızans. Osmanlı Imparator-
luklanna başkenthk etmış, dunyanın
ılk ve en eskı Metropolıs ı olmuş bır
kent Aynca Avrupa'yı Asyayabağ-
layan kopru ya da Avrupa'run As\a'-
ya açılan penceresı konumunda Tum
bunlar, tarıhı ve coğrafyası ıle istan-
bul'un ozelde Avrupa-Asya kıtalan
açısından, genelde duny adakı stratejık
konumu ıle onemını belırlemektedır
Ne v ar kı v dbancı konuklar bo> lesı bır
değerlendırme vapmaktan kaçınmış-
lar, bır bakıma bızce kaçmışlardır
Değerlı meslektaşımız Prof Dr Huse-
vın Kaptan çoğumuzun tepkisinı çok
tutarlı bır goruşle dıle getırmış kursu-
den İstanbul un sorunlan. gıderek
kımlığının saptanması bızlenn tartışa-
rak çozumlemesı gereken bır olgudur
Bunu vabancı meslektaşlardan bekle-
mek kanımca doğru değıldır' dıyerek
anlamsız zaman ka> bını onlemıştır
Evet Istanbul'un sorunlannın çozu-
mu başta karar vencı durumundakı
yetkılıler vanı merkezı veyerel yonetı-
cıler olmak uzere bız meslek sorumlu-
lan. gıderek tum Istanbullulann el ele
vermesı ıle başanlabılır Bu konuda
kentleşme kavramına bır venısı eklen-
mış ve bırkaç konuşmacı kentlıleşme-
den soz etmıştır Bızce tum sorunlann
ozunde bır bakıma bu yatmaktadır
Yanı kentesahıpçıkmak eskıdejımle
•"hemşehnlık ruhu Istanbul'un gun-
demındekı ılk ve en onemlı sorundur
kanımızca Nutusun o
o90'ının İstan-
bul kokenlı olmadığı soylenen bu
kentte 35-40 yıl once başlayan kırdan
kente goç (kentleşme) surecı sonucu
bugun bu kırsai nufusun uçuncu kuşa-
ğı yaşamdktadır O alde artık bu venı
kuşak ıçın "kırsai' deyımını kullana-
mavız onlar en az istanbul kokenlı
olanlar kadar ' kentleşmış"tır Bunu
toplumbılım ya da kent toplumbıhmı
açısından vadsımak pek kolay deeıl-
dır
Ancak az once değmdığımız kentlı-
leşme olçutünu devreye sokarak de-
ğerlendırme yaptığımızda karşımıza
ılgınçbırolguçıkmaktadır Soz konu-
su mılv onlar acaba kendılennı istan-
bul a aıt. vanı gerçekten İstanbul ıle
ozdeşleşmij goruyorlar mı"1
Işte bu tartışılmaktadır meslek çev-
relennde guncel olarak
Bu olguya vaklaşımlar da genelde
ıkı zıt goruş çevresınde yoğunlaşmak-
tadır Bır goruş. bu vatandaşlanmızın
İstanbullu olmavı. vanı hemsehnlık
ruhunu 35-40 yıllık bır u>um surecıne
karşın bır turlu benımseyemedıklen-
dır Nıtekım. ornek olarak gecekondu
bolgelennın bu vatandaşlann ozgün
kokenlenne gore dağıldığını gıderek
bır tur bolgecıllık espnsının egemen
olduğunu gostermektedırler Bır baş-
ka gorüş ıse bu durumun istanbul
kokenlı olanlann soz konusu buyuk
kıtle ıle butunleşmek ıstemedığı, onlan
'hemşehn" olarak kabullenıp, benım-
sevemedıklendır Hatta zaman zaman
"dağdan gelıp bağdakını kovmak" bı-
çımınde sav lara da rastlanmaktadır
Sorunlar. gorunduğu gıbı oldukça
çapraşık ve o oranda çetın bır nıtelık
taşımaktadır Bu sorunsala ıhşkın ola-
rak. istanbul Valısı Sayın Hayn Ko-
zakçıoğlu"nun açış konuşmasındakı
sozlen çok yenndedır Sayın Valı on-
celıkle ve elbırlığıyle bu >enı kuşaklan
Istanbullulaştırmak ve onlann kente
sahıp çıkmalan ıçın elden gelen çabayı
gostermek gerektığını dıle getırmıştır
Umanz bu anlamlı uyan tum ılgılı çev-
relerce olumlu ılgı gorecektır Ancak
ondan sonradır kı bızler İstanbul un
evrensel duzeydekı kımlığını tartışıp
saptayabılınz Çunku. o zaman boyle-
sı bır tartışmaya "halkm katılımı"
kendılığınden sağlanacaktır
Demokratıkleşmenın tartışıldığı bu-
gunlerde en temel öğelerden bınsı.
hatta bınncısı halkın genelde ulke,
ozelde kente ıhşkın tum konularda ka-
tılımının gerçekleşmesıdır Bu kent
planlamasında otuz yıh aşkın bır sure-
dır konuşulduğu halde gerçekleşeme-
mış onemlı bır husustur Bızce ortam
yetennce olgunlaşrmştır Ve yonetıcı-
lenmız bu konuda ıçtenlıklennı gos-
termelıdırler
Sonuç ve öneri
istanbul un kendılığınden (sponta-
ne) oluşan bır kımlığı yavaş vavaş su
yuzuneçıkmaktadır Buyılkılö Dun-
ya Şehırcılık Gunu'nun sınırlı koşulla-
n ıçınde pek tartışılamayan ama kanı-
mızca ozel bır mesleksel toplantıyı
gerektıren bu kımlık bızce "Avrasya'-
nın Başkenti" bıçımınde tanımlanabı-
hr
Belırttığımız gıbı, Sovyetler Bırlığf-
nın çokmesı sonucu ortaya çıkan yenı
devletler. ozelhkle bunlann ıçındekı
"Turk Devletler' bıam dunyadakı
konumumuzu olumlu bıçımde etkıle-
mışlerdır Daha şımdıden Türkıye'yı
kopru olarak kullanma çabalan göz-
lenmektedır Bunu dığerlen ızleyecek-
tır Enerjı sorunu. gıderek sılah saüşla-
n vb olguları Avrupa')ı Asya'ya,
ozelhkle de yenı devletlere doğru hare-
kete geçırecekür İşte burada Tur-
kıve'yı ve ozelde Istanbul'u kuçumse-
mek en azından 'bılgısızlık ' olarak
nıtelenebılır Dolayısıyla bızjer de va-
kıt yıtırmeden hazırlanarak İstanbul'-
un Avrasya'nın başkenti olması kadar
doğal bır fırsatı kaçırmamış oluruz
Ortadoğu petrollennı Osmanlı İmpa-
ratorluğu'nun yıkılışı ve Bınncı Dun-
ya Savaşı gıbı ıkı kuçumsenmeyecek
nedenle elden kaçırdığımızı belİcı sa-
vunabılınz. ama Avrasya başkenti
olarak istanbul un dunyadakı yennı
gerçekleştıremezsek bu son trenı nıçın
kaçırdığımızı gelecek kuşaklara nasıl
anlatınz bılemıyorum
ARADABIR
MÜCAP OFLUOĞLU
Vasfi Rıza Zobu
1967 de Zobu nun 50 sanat yılı kutlanıyordu İstanbul
Şehır Tıyatroları nın yayın organı Turk Tıyatrosu Der-
gısı nde yayımlanmak uzere buyuk gulduru sanatçısı
Vasfı Rıza Zobu ıçın benden de bır yazı ıstenmıştı Bır-
çok oyunlarında gozlerımden yaşlar gelerek gulup ızle-
dığım ustat ıçın Ellı Yılın Kahkaha ve Alkış Sarsıntısı'
başlığı altında şu yazıyı yazmıştım
Kapağında ' Vasfı Rıza Zobu nun Sanat Hayatında
Otuz Yıl 1917-1948' yazrlı bırdergıduruyoronumde 3 7
1948 de Mucap Beye' dıye ımzalayıp vermıştı bana
Ben de yırmı yıldır saklıyorum yaşadıkça da değerı bu-
yuk bır anı olarak kalacak bende
Demek ben onun, meslek hayatında kırılması guç ellı
yıllık başan rekorunun yırmı yılını bu kadar yakından, bu
kadar ıçten bılenlerden bırıyım Mutluyum, kıvanç duyu-
yorum bu yakınlıktan
Otuzuncu Yıl tıyatro dergısının ıçınde V R Zobu'nun
bu otuz yılda oynadığı oyunların bır lıstesı var, saydım,
tam yuz doksan altı oyun Otuz yılda yuz doksan altı
oyun Hıç şuphesız bu oyunların yarısından çoğunu al-
mıs suruklemıs Bu yorgunluğa yırmı yıl daha eklenınce,
ortaya çıkan ışın buyukluğu ezıyor ınsanı
Değerlı Vasfı Rıza Zobu'nun sanat fantezısıne yakısır
bır noktaya değınmek ıstıyorum Sahnede geçmış bu ellı
yılın, kahkaha ve alkış sarsıntısını neyle olçebılırsınız
7
Işte bu olçuye gelebılmek V R Zobu buyukluğunde, dı-
sıplınlı ve duzenlı sanatçılara nasıp oluyor
Yenı bır oyunun provalarına başladığını duydum can-
dan saygı ıle başan ve mutluluk dıleyerek ellıncı yılını
kutlar, onu bugunun genç aktorlerıne meslek aşkı ve
yasantısıyla ornek olarak gosterırım Turk Tıyatrosu,
Aralık 1967'
Şımdı de 1967 den 1947 ye gıderek bır anımı anlata-
yım Tepebası Dram Tıyatrosu nda Shakespeare'ın
Kral Lear'ı Komedı Bolumu nde de Shakespeare ın
çağdaşı Ben Johnson'un 'Volpone adlı komedısı sah-
neye konuyor Kral Lear'ı Muhsın Ertuğrul hocamız,
Volpone yı de oyuncu-yonetmen olarak unlenmış de-
ğerlı tıyatro adamlarımızdan I Galıp Arcan yonetıyor
Ben de Volpone de bır uşafc rolundeyım Yonetmen I
Galıp Arcan Bey, fakat Vasfı ustat ne derse o oluyordu
Oyunda Baba lakabıyla unlu Behzat Butak onemlı roller-
den Korbakcıyo yu Yahudı taklıdıyle oynuyor O yıllarda
tıyatro sahnelerınde azınlık taklıtlerı pek gecerlıydı Kor-
bakcıyo rolu gerçekte de bır Yahudı tefecı Baba da taklıt
yaparak rolun altını çızmıstı Bır gun Behzat Baba prc-
vaya gelmedı rahatsızlanmıs Korbakcıyo rolu onemlı
rol, bırının onun yerıne gecıp provaya katılması gereklı
Kım Baba nın yerıne gecer dıye I Galıp Bey le Vasfı
Beybırbırlerınebakarken bırı 'Mucap geçsın tyı Yahu-
dı taklıdı de yapıyor' dedı Kımdı benı oneren aklıma
gelmıyor Behzat Bey'ın rolunu az çok ezberlemıştım,
eh Yahudı taklıdı de becerebılıyordum neyse, Vasfı us-
tat benı şoyle hafıfce suzup 'Gel bakalım, Baba nın ro-
lunu oku ama taklıt fılan yapma kuzum, ıstemez ' dedı
Bende rolu duz okumaya başladım Bu kez Bedıa Hanım
(Muvahhıt) gırgır havasında 'Vasfı, bırak cocuk taklıtlı
konuşsun ' bana da "Hadı sen Vasfı ye bakma, taklıtlı
konuş belkı ılerıdeoynarsm bu rolu hıç bellı olmaz' dı-
yerek benı yureklendırmeye çalıstı, ama gerçekte kay-
natılıyordum Vasfı Bey de hafıf mutebessım, alaycı bır
tonda Hadı yap yap bakalım deyınce başladım taklıtlı
konusmaya yureğım de heyecandan çarpıyor Bır ıkı
replıkten sonra, Vasfı Ustat 'Bana bak meğer senın
Baba nın rolunde gozun varmıs desene
1
' demez mı
Sahnede bır kahkahadır koptu oylesıne gulundu kı pro-
vaya bır sure ara verılmıstı
Kırk beş yıl geçmış Cevat Fehmı Başkut un Paydos
oyunu (Ilk oynanışı, 1948-49 tıyatro mevsımı) oğretme-
nın Paydos 'sozuylebıter Vasfı Ustat ın o oyunda' Pay-
dos deyışını sımdı duyar gıbı oluyorum Nasıl gozlerı-
mız dolmustu Fakat onu daha çok guleryuzlu oyun-
larıyla anacağız
OKURLARDAN
Inanıyoruz.
IVırk ellı y ıldan bu y ana evimızde Cumhurıy et okunur
Kısa bır sure once kâvbettığım(veadınıda\azdığım)eşım
bızı Cumhunvet gazetesı ıle tanıştıran kışı oldu Kcndısı eskı
bıraskerveAtaturkTurkıye'sınınılkelennı vuceltmeye
çalışan bırkuşaktandı Genyebaktığımızda6O'lı, 70"lı ve
80 lı yıllarda Turkıye'nın donemeçlennı bızler Cumhunvet
gazetesı ıle bırlıkte yaşadık Bahseıtığım kuşak Cumhunyet
okurlanyaşlandılar Fakatduşuncedunyalannda hepgenç
kaldılar KendılerınıTurkıyevedunyayakarşısorumlu
hıssettıler Cumhunyet ın genç kalacağına, buzordonemlen
aşarak ydşavdcağına ınanıyoruz Hoşçakalın
Sevinç Apakan
TARTIŞMA
'Beğenmesek de uymak zorundayız'
S
ayın Engın
Cınmen'ın bır
sure once
Cumhunyet
gazetesı nın
"Tartışmd'
koşesınde v av ımlanan y azısının
başlığı bır vargıç ıçın değıl. tum
yargıçlarıçınkullanılmdlııdı
Anayasa Mahkemesı Sayın
uyesı Alı Efendıoğlu nun bır
karşı oy unu sıvasal goruşlerıne
uygun bulduğu ıçın oven Sayın
Cınmen'e kanşamavız
Duygusal ılışkıler kışıseldır
Ancak hukuksal durumlar
geneldır Anayasa Mahkemesı
Savın Başkanı'yla obur
uyelennınoylannı veonlann
ovlanv la oluşan obur
kararlannı gozardı edıp, sankı
bır kışı lum > argıçlar arasında
ovguyedeğermışgıbı
tanıtılarakhaksızlık
edılıyor Işınbınncıevrebi bu
Ikıncısınegelınce Anavasanın
geçıcı 15 maddesının üçuncu
tıkrasının açıklığı karşısında
Sayın Cınmen'e katılmak
olanaksız Doğal olarak Sayın
Alıefendıoğlu'na da Eleştınp
onermek vedılemek ayn. açık
v e kesın bır Ana> asa kuralına
soyut bıçımde karşı çıkmak
avn Bufıkrayagore. 12Evlul
1980 den 6 Aralık 1983 e kadar
yururluğe konan yasalara karşı
yargıdenetımıyasaktır Boyle
olmasaydı bu fıkrav ı
Anayasa'ya koymaya gerek
yoktu Anayasa yururluğe
gınncebuyasakkalksavdıbu
kurala ne gerek vardı
9
Anayasa'vı bende
beğenmıvorum Ancak,
Anayasası nın geçıa 4
maddesınde de ay nı hukum
vardı Beğenmemek ayn.
uymamak ayn
Sayın Anayasa Mahkemesı
Başkanı sık sık, "Beğenmesek
de uvmak zorundayız, sonra
kargaşaçıkar' dıyor Sayın
Başkan SayınCınmen'denve
Sayın AJıefendıoğlu'ndan daha
çok bu Anay asa'nın kımı
kurallanna karşı çıkıp
değıştınlmesınııstıyor Sayın
Cınmen gıbı duşunursek
"Anayasa'yı bırkezçığnersek
ne olur" anlayışıy la aynı çızgıye
duşmuşoluruz Savın
Alıefendıoğlu ve onun gıbı
duşunenlenn goruşu hukuksal
olmaktan uzaktır
Hukukçular Anay asa'yı böyle
açık bıçımde gozardı ederlerse
ışın sonu gelmez Bu (karşı
oylardakı) sozler, sıyasal
ortamda soylenmelı ve sık sık
yınelenmehdır Onu da anay asa
koy ucu organ yapar
Açık kurala, ona
katılmamakla.onu
beğenmemekle bırlıkte uygun
dav ranan çoğunluğun yargısı
daha saygındır
Haksızlık etmeyelım
Savgılannjla
Ahmet Erdoğan
Emeklı Yargıç
Folklor teriminin yanlış kullanımı
T
urk Halkbılımı
uzmanı rahmetlı
Prof Dr Vedat
SeyısÖrnek'ınde
"Turk
Halkbılımı' adlı
y apıtının onsozunde değındığı
gıbı. " Bugun yaygın
kullanılışıyla tolklor denılınce
sadecchalkoyunlan halk
lurkuien ve bunlarla ılgılı
gostenleranlaşılmakta. bu
yanlıştan kaynaklanan bır
"folklorculuk" modası kımı
derneklerden okullara resmı
kuruluşlardan tunstık
burolara radjo, televızyonve
udsin gıbı haberleşme
araçlanna değın her alandd
etkısını surdurmektedır "
"Folklor tenmını ılk olarak
IngıhzVV J Thoms( 1803-1885)
•\thenaeum" adlı dergıde
vay ımlanan mcktubunda
kullanmıştır Sozcuğun kokenı.
folk (halk) v e lore (bılım)'den
gelmektedır Anlamıda
"halkbılımı" demeklır Yıne
Ornek'ın adı geçen yapıtta
belırttığı gıbı. folklor bır ulke
y a da belırlı bır bolge halkına
ıhşkın maddı ve manevı
alandakı kulturel urunlen konu
edınen bunlankendıneozgu
> ontemleny le derley en.
sınıflandıran. çozumleyen
v orumlay an v e son aşamada da,
bır bırleşıme vardırmayı
amaçlayan bır bılımdır
Son yıllarda konuyla ılgılı
kurulan v akıflar. dernekler.
unıversıtelerde yenı açılan
bolumler.yapılanulusal
uluslararası toplantılarya da
tunzm alanındakı gelışmeler
savesınde halkbılımıne ılgı
artmıştır Ancak. onceden de
belırttığımız gıbı folklor tenmı
hâlâ yanlış kullanılmaktadır
"Halk oyunlan" ve "Halk
turkülen" tenmı yenne
"folklor grubu" denılmektedır
Oysa halk danslan, halk
turkülen, halk mutfağı, halk
sanatlan, halk edebıyatı.
ınanışlar toreler folklorun
bırer dalıdır
Musa Seyirci
Antal>a
TARTIŞMA
SÜRECİ YÂZILARI
DEVRİMCİLER TART1SIYOR :
* Bır tortışma plarformu ıcın
on notlar ya do satırbasîarı
* Sotırbaşlorı belgesı uzenne
eleştırıler yanıtlar
soyleşıler
* Kurt sorunu uzenne tartışma
notları
* Sosyalızmın ıktısadı
sorunlan, teknob|ik değışım,
ıdeolo|ik sorun ve
pratık-polıtık mucadele
uzerıne oraştırma ve
ınceleme yozıları
Görüşler-Düşünceler
SU TERAZİSİ SOKAK SURMELİİŞHANI NO 10 KAT 3
TEL 5183653 - SULTANAHMET - İSTANBUL
GÜUEN DAYIOĞLU
ÖYKÖ YARIŞMASI
Gulten Dayıoğlu'nun 30 sanat yıh, 1993'te çeş'tlı
etkınlıklerle kutlanacaktır. Bu çerçevede, genç yazarları
çocuk kıtapları yazmaya özendıren, "SEVGl" konulu, bir
oyku yarışması duzenlenmıştır Yarışmamn toplam ödülu
10.000.000 - TL'dır Bınncıye 5 000 000 - TL venlecek,
5 000 000 - TL'lık uç başan odulu de eşıt olarak
paylaştırılacaktır
YARIŞMA KOŞULLARI
• Ikı aralıkla yazılmış, otuz saytayı geçme>en eserler, yedı
kopya olarak, 30 Ağustos 1993 tanhıne kadar, "Gulten
Dayıoğlu Öyku Yarışması, Umut Sanat Urunlen,
Halaskârgazı Cad Gazı Ethem Paşa Sıtesı, 214/7 80220
Şışlı İstanbul" adresıne ıadelı taahhutlu olarak
göndenlmelıdır
•Sonuçlar Ekım 1993'te basın yoluyla duyurulacaktır
• Odul törenı, Kasım 1993'te Kıtap Fuarı surecınde
yapılacaktır.
SEÇİCİ KLRUL
Prof Meral Alpay, Gulten Dayıoğlu, Doç Turkel Mınıbaş,
Yalvaç Lral, Fatıh Erdoğan, Ayla Çınaroğlu, Elvan Pektaş
Denız
GULTEN DAYIOĞLU'nun OTUZUNCU
SANAT YILINI KUTLAMA KURULU
PENCERE
Ne Oiacak Bu Dünyanm Hali?
Osmanlı aydını ımparatorluğun son yıllarında ne ya-
pacağını saşırmıştı, kapalı yerlerde, gızlı toplantılarda,
koşe bucakta fısıldaşıyordu
- Ne oiacak bu memleketın halı?
Imparatorluk gumburdedı, İstanbul kaldırımlarında,
emperyalızm, çızmesının mahmuzlarını şakırdatıyordu;
olup olup dırıldık, cumhunyet aydınlarının omuzlarına
da bu kaygının mırası yuklendı
- Ne oiacak bu memleketın halP
21 ıncı yuzyılın eşığınde soru onemını yıtırmedı, ama,
alay konusu edılmekten kurtulamadı, fıkralar uretıldı, bı-
rısı çok unludur Almanya da çılmgır sofrası kuran Hans
ıle Rudı, bırer kadeh rakı ıçtıkten sonra dertleşmeye
başlamışlar Rudı, Hans'a sormuş
- Ne oiacak bu memleketın halı?
Ardından kahkahalar
-Kah.kah.kah
Oysa artık bu fıkraya gulünemez, Almanya'da yukse-
len ırkçılık butun dunyada kaygıyla ızlenıyor ve sorgula-
nıyor
- Ne oiacak bu Almanya 'nın nalfi
•
Her ulkenın başında kendıne gore dertler vardır Kuş-
kusuz tuzu kuru olan zengın toplumların sorunları da
kendılerıne goredır, beterın beterlerı de eksık değıldır
Kendı kendıme hep sorarım
- Ya Iran da, Afganıstan'da ya da Somalı'de doğsay-
dım, ne yapardım?
Denebılırkı
- Ne saçma soru1
Hayır, saçma değıl
Saçma olan, kureselleşme' ya da 'globalleşme' uze-
nne nutuk atıp 'yen ı
dunya duzenı'nı ve 'tek pazar'ı ov-
dukten sonra yoksullara sırtını dönmektır Eğer kuresel-
leşmeyı benımsıyorsan, sonuçlarını da ıçıne sındırecek-
sın
Nedır o sonuçlar?
Artık rakı sofrasının başına geçıp ılk kadehı yuvarla-
dıktan sonra kara kara memleketını duşunemeyecek-
sın çılıngır sofrası soylemınde sorunun enlemı ve boy-
lamı değıştı
- Ne oiacak bu dunyanın halı?
Elbet eskıden de evrensel utukları tarayan aydınlar az
değıldı, sosyalızmın ya da komunızmın enternasyona-
lıst dunya goruşu gezegenımızı kucaklıyordu, ama, ar-
tık yenı bır dunyada yaşıyoruz
Nasıl?
Koyun yanıbaşından akıp geçen çay, bır fabrıkanın
atıklarıyla kırlenıyor, olum yatağına donuşuyor, koylu-
nun yaşamını tehdıt edıyor Kım kırletıyor suyu
1
? Dıyelım
bır Fransız, Amerıkan ya da Alman fırması 10 kılometre
otede fabrıkasını kurmuş Sorun bırdenbıre moda de-
yışle enternasyonalıze' oluyor Hem dereyı çayı, golu
bır yana bırakalım, Akdenız oluyor, Karadenız can çekı-
şıyor, ozon delığı buyuyor soluduğun hava kırlenıyor
akşam vaktı çılıngır sofrasını kurdun mu ıster ıstemez
duşunmek zorundasın
- Ne oiacak bu dunyanın haW>
Yalnız aydınlara ozgu bır kaygının sorusu değıl bu,
can pazarının pıyasaya surduğu urkuntunun turevı
•
Rakı sofrasında memleketını duşunup kaygılanan ay-
dınlarla gırgır geçmek donemı kapandı, dunyanın so-
runlan, sen kapını kapasan da bacadan ıçerı gırıyor
Duşunmek zorundasın'
Çunku duşunmezsen yok olacaksın
1
Kutsal kıtaplarda
yazılı kıyametın yeryuzundekı gunluk turetımını dızgın-
leyemezsen, israfıl 'sur unu ufleyecek
1
Bundan boyle
ortada ne Osmanlı aydını var, ne cumhunyet aydını, ın-
san var
Yarınına guvenle bakamayan ınsan
TURK-İŞ
PARHYİ KONUSUYÖRGenel Başkan Bayram Meral ın talımatryla yapılan "Sınıf
partısı" soruşturması Nasıl bır parö'
?
Meral'le ılk kap-
samlı görüşme Doğu Pennçek'ın Bayram Meral'ı zı-
yaretınde neler konuşuldu7
. 1993 ışçı hareketının analızı..
Yanmca Petkım ışçıtenyle dırenışte 24 saat Zonguldak
ve Mersın beledıye ışçjlen eylemının yazılmayan yönlen..
Kıraz ve Denızlı'de tütün uretıcılen eyleme hazırlanıyor...
ORDUNUN ZİRVESİNDEKİ MAS0N1AR
BASINDA ÖLÜM KAUM SAVAŞI. KİM BATACAK?
ASKERİ HARCAMALAR
20 Mİ1YAR DOLARA VURDU
Soframıza nasıl yansıyor''
PKK-Kürdistani Cephe anlaşmasının tam metni. Türk-
çe-Kürtçe • PKK yayın organı Berxwedan da Pennçek ve
2000e Doğru eleştınsı • Çekiç Guç kalıyor, kritik
KİTIerde "Savaş Hali ve Seferberlik" uygulaması. İşçi
Partisi'nin "Çekiç Güç Defol" mitingi 20 Aralık'ta İs-
tanbul Gaziosmanpaşa'da • Mıhn Belli solda bırtık pro-
jesını yazdı • Somali'deki örgütleri tanıttyomz • Zengın
Kuzey, Bosna'da paramparça • 2000'e Doğru'nun al-
tematif beslenme reçetesi • Şükrü Günbulut "Ma-
nevıyatçılarımız'ı yazdı
Kimya mühendisi bayandan
Almanca, matematik ve kimya
dersleri verilir.
Saat 19.00'dan sonra
Telefon: 417 19 26