25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURIYET 14 KASIM 1992 CUMARTESİ OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Yaşaıulstbilir Bir Dünya Dün>adakı bıyolojik çeşıtlihğın doğa yapısını ve boyutlannı anlamak ıçın daha büyük çabalar harcanmahdır. Biyolojık çeşıtlihğın yıtınlmesı kuresel değışımın en hızlı devınen görüntülennden bındır. Tersinır olmayan (kımyasal dönüşümlü olmayan) bu değışım, bu gezegen uzenndekı ınsan yaşamının sürdürülmesı ıle ılgılı en tehlıkeb sonuçlan kapsamaktadır. Prof.Dr. BAHATTİN BAYSAL Boğaziçi Üni. Kımya Mühendisliği Bölümü Dunyada ınsan sayısı ınanılmaz bır hızla her yıl hemen hemen 100 mılyon artıyor İn- san etkınlıklen ıse doğal çevrenın mıslı gorul- memış olçulerde değışıp kırlenmesme yol açıyor Bu nufus artışı ve doğanın hoyratça harcanması surup gıderse, doğal çevrenın bır daha onanlmayacak olçulerde bozulması ve dünyanın şımdıkınden çok daha genış bır yokluk ve açlık tehlıkesıne suruklenmesını önleme olanağı bulunamaz Hazıran I992'de Brezılya'da duzenlenen "Çevre ve Kalkınma" toplantısmın memleke- tımızde nesnel değerlendırmelen yapılmadı Çevrecılenn bu konuda onemlı bır etkmlık gösterdıklen söylenemez Ürkutucu boyutla- ra ulaşan çevre sorunlannı vurgulamak amaa ıle Brezılya Toplantısı oncesmde. Londra Krallık Derneğı (Royal Soaety of London) ıle Amenka Bırleşık Devletlen Ulusal Bılım Akaderrusı (Unıted States Natıonal Academy of Saences) yetkılılennın hazırladığı bıldınyı özetleyerek sunacağım Bu bıldın. bılım ve teknolojının ekonomık buyüme ve çevre so- nınlan uzenndekı tanhsel katkılan uzennde soz sahıbı olan bır grup bılım adamının goruş- lennı yansıtmaktadır Aynca, tum dunyadakı ekonomık gebşmelerle gelecekte yaşam duze- yınm yukseltılmesını, yerel çevrenın, tum ge- zegenın ve atmosfenn korunmasını ve ınsanlı- ğın ılerlemesı volunda bılımın seferberedılme- sını zorunlu bulanlann ortak goruşlennı yansıtıyor Dünya Nüfusu: Bırleşmış Mılletler Nufus Fonu(UNFPA), 1991 yılında yayımladığı ra- porda, dunya nufusunun, 1984'te ongorulen- den de hızlı arttığını bıldırmektedır Önümuz- dekı yıllarda nufus artış hızının onemlı olçu- lerde yavaşlayacağı kabul edılse bıle, I99l'de 5.4 mılyar olan duny a nufusunun 2050 yıhnda 10 mılyara ulaşacağı anlaşılıyor Bu hızlı nü- fus artışını önlemek olanağı yoktur 1 Kadının doğurganlık duzeyı 2 1 dolaylannda tutul- mazsa nufus artışının çok daha y uksek sayıla- ra enşmesı beklenmelıdır Son yıllardakı nufus artışının % 95'ı az gehşmış ulkelerdedır Az gehşmış ülkelerde yaşayan ınsanlann 1990'da % 77 olan oranı, 2020 yılında % 84'e yükselecektır Çevre: Dunya nüfusu, ekonomık etkınhk ve çevre sorunlan arasındakj ıhşkıler oldukça karmaşıktır Yırmma yuzyılda ortaya çıkan çevre sorunlannın çoğu, ınsanlann daha yuk- sek bır yaşam standardı arayışlannın sonucu olarak karşımıza çıkıyor Çevrenın yıkılıp kır- lenmesınden. gehşmış ulkeler kadar gelışmek- te olan ulkelenn de sorumlu olduklan gorulu- yor Dunya nufusunun % 23"unu oluşturan gehşmış ulkeler, uretımın % 85'ını sağlarken mıneral ve fosıl yakıtlannın çoğunu tuket- mektedır Sadece bır sorun uzennde durmak gerekırse, atmosferdekı karbondıoksıt artışı- nın, dunya ıklımını değıştırme gızılgucunu (potansıyeb) taşıdığını ve sorunun butun ul- keler ıçın urkutücu oldugunu behrtmek yenn- de olur Öte yandan. ılen teknolojı ve refah duzeyı. çevre sorunlannı çozumlemekte gehş- mış ülkelere daha buyuk olanaklar sağladığı gıbı, daha ağır sorumluluklar da yukler Sorunun gerçek yüzii Tanm alanında gerçekleştınlen bılımsel ve teknolojık buluşlar, ınsanlann gonenç (refah) ıçınde yaşamalannı onleyecek kaynak sıkıntı- sı tehhkesını ılen suren kotumser ongorulen etkısız duruma getırmektedır Ancak. gunu- müzde nufus artışı ıle pompalanan çevre yıkı- mı en ıyımser bılımsel ılerlemelen bıle kuşkulu bır duruma suruklemekte ve gezegenın tehlı- kelı gıdışıru dıkkatle ızlemek ıçın hepımızı zor- lamaktadır Enerjı uretımı ve kullanımındakı sınırsız kaynak tuketımı, ozellıkle gelışmekte olan ulkelenn de kaynak tuketımı yanşına ay- nı olçulerde katılma eğılımı, global çevre so- runlannı felaket sınınna yaklaştırabılır Çevredekı bazı onemlı değışımler. tersınır (kımyasal, fızıksel donuşur) olmayan yıkım- lara yol açarak. dunyada yaşamın surup gıt- mesını onleyecek bır duruma neden olabılır Bırçok canh turunün yok olduğu ve çok sayı- da canh turunün de yok olma durumuna gel- dığı bılınıyor İnsanın yaşam olçusunu (stan- dardını) yukseltmek ıçın harcadığı çabalar çevrenın kırlenıp yıkılması ıle anlamını yıtır- mektedır Bu sakıncalı durum, ozellıkle eko- nomık kalkınmanın, doğal kaynaklann nıtelı- ğıne buyuk olçude bağlı olduğu yoksul ulkeler ıçın urkütucu boyutlara ulaşmaktadır Az gehşmış ulkelenn, çevre ve kaynak-so- runlan karşısında umutsuz bır durumda ol- duklan gorulmektedır Dunya toplam uretı- mının sadece % 15'ını sağlamakta olan bu ülkelerde her yıl mılyarlarca dolarlık servet ıs- rafı soz konusudur Sayılan 1 mılyan aşanbır ınsan kutlesı, tam bır yoksulluk ıçınde yaşı- yor, 600 mılyon ınsan açlık çekıyor Nufus artışının etkılen ülkelere ve bolgelere gore de- ğışık boyutlarda kendını gostenyor Ancak, nufus artışının çevresel sorunlan hızla arttıra- cağı kuşkusuzdur Uluslararası Etkinlik: Ekonomık gelışme- lerle nufus artışı ve çevrenın korunması so- mnlannın bırlıkte ele alınmalan zorunludur Brezılya'da toplanan Bırleşmış Mılletler Çev- re Konferansfnda, gehşmış ulkelerle gelış- mekte olan memleketlerde toplumsal yaşa- mın surdurulmesı koşullan aynntılı olarak ele alınmıştır Az gehşmış ülkelerde ozlenen eko- nomık ve sosyal gelışmelerle bırlıkte yurutü- len etkın bır aıle planlaması polıtıkasının. doğum oranını dengelı bır duzeye ındıreceğı ve kuresel (global) çevre uzenndekı gergınhğı duşureceğı umıt edılmektedır Öte yandan. gehşmış ülkelerde enerjının korunumu, daha etkın kullanılması ve "greenhouse" olayına yol acan gazlann atmosferde bınkımını onle- yecek programlann yurürluğe konulması. kuresel çevre uzenndekı tehlıkelenn hafifietıl- mesınde yararlı olacaktır Çevre kırlenmesını azaltma yonunde atıla- cak çeşıtlı adımlar arasında, nufus artış hızı- nın denetlenmesını amaçlayan onlemler, ın- sanlann gönullu olarak anlayış ve ışbırhğı gostermelen ıle sağlanabıhr Gelışmekte olan ülkelerde yapılan kamuoyu yoklamalan, ıs- tenmeyen gebehklenn pek yaygın oldugunu gostermektedır Doğum denetımı v e aıle plan- laması programlan, nufus artışı hızını duşur- mek ve çevre yıkımmı onlemekte en etkın ve onemlı onlemîen sağlayacaktır Ancak, yaşa- nılabılır bır dunya amaçlayan çabalar sadece bır sorun uzennde toplarursa, nufus patlama- sı olayının gızılguç tehlıkesı kolayca gozden kaçabılır Bilimin Katktsı: Bılımsel araştırmalar, han- gı koşullarda katkıda bulunarak dünyanın yukanda açıklanan sorunlannı hafifletebıhr9 Katkı alanlannı kısaca açıklayabılınz Guve- nıhr, kullanımı kolay ve etkın doğum denetım ılaçlan ve malzemesı, çevreyı kırleüneyen enerjı kaynaklanmn gehştınhnesı, tanm urunlen ve gıda uretımı ışlemlennde ılerleme- ler, bıtkı ve hayvan genetık çeşıtlemelen uze- nnde araştırmalann surdurülmesı, bıtkılenn, hayvanlann ve çevrenın korunması ıle ılgılı bıyoteknolojı araştırmalan, halk sağlığı ve ozelhkle sıtma, sanlık, AIDS. vb bulaşıcı has- tahklara karşı etkın ılaç ve aşılann bulunması Aynca, uzennde durulması gereken çeşıth araştırma konulan bulunuyor Örneğın çev- resel (ekolojık) bozulmayı onlemek ıçın top- rağın ışlenmesı sorunlan, ırmak çevrelennın ve yeraltı sulannın korunmasında gereklı du- zenlemeler. atıklann duzenJenmesınde yenı teknolojık gelışmeler, çevresel sorunlara su- reklı olarak çare arama, hav a ve denız kırhlık- lennın etkmlıkle denetımı Dunyadakı biyolojık çeşıtlihğın doğa yapı- smı ve boyutlannı anlamak ıçın daha buyuk çabalar harcanmahdır Biyolojık çeşıtlihğın yıtınlmesı. kuresel değışımın en hızlı devınen goruntulennden bındır Tersınır olmayan (kımyasal donuşumlu olmayan) bu değışım, bu gezegen uzenndekı ınsan yaşamının surdu- rulmesı ıle ılgılı en tehhkeh sonuçlan kapsa- maktadır Sonuçlar Bılım ve teknolojının kuresel sorunlara eğıl- mesı, ınsan ırkının çoğunluğu ıçın daha ıyı bır yaşam standardı sağlayacaktır Bılım ve tek- nolojı. ozelhkle gelışmekte olan ülkeler ıçın kaynaklann etkın bır bıçımde kullanılması ve dünya olçusundekı gınşımlere bu ulkelenn tam uye olarak kaülmalannı sağlaması bakı- mından onem taşımaktadır Az gehşmış ulke- lenn bılım ve teknolojı alanlanndakı güçlen. gehşmış ve gehşmekte olan ulkelenn ortak projelen ıle desteklenerek, hızla arttınlmalı- dır Ancak. sadece bılım ve teknolojıye dayan- mak yetmez9 Ekonomık gelışmenın sağlan- ması, çevre duzenının ınsan etkınlıklen ıle bozulmasının onlenmesı, dunya nufus artış hızının kesılmesı volunda ızlenecek kuresel sı- yasalar vakıt geçınlmeden yürurlüğe konul- mahdır Gezegenımızın geleceğı soz konusudur Çevrenın tersınır olmayan yıkımı zamanında onlenebılırse, yaşanabılır gehşmeler sağlana- bılır Gelecek 30 yıl, yaşamsal olabıhr'' ARADABIR Dr. SABİHA ÇAYÇI Hukukçu Türk İşçHerinin Serbest Dobşmi Hakkı Avrupa Topluluğu ulkelerınde yaşayan Türk ışcılerı- hfrt sosyal sorunlan gıbı sıyasal haklarının tanınması sorunu da çozum beklemektedır Yıllardır talep edılen çifte vatandaşlık seçme seçılme, serbest dolaşım hakkı gıbı Bu hakların en onemlısı kuşkusuz AT'nın bazı bas- ka ulke ışçılerıne (Ispanya Portekız Yunanıstan) tanı- mış olduğu serbest dolaşım hakkıdır Turk goçmen ısçılerının sorunlannın çozumu buyuk olçude bu hakkın ıçerısındedır 1)- 23 Aralık 1963 tarıhlı Ortaklık Anlaşması'nın 12 maddesıyle AT ve Turkıye 'aralarındakı ışçı alımını ka- demelı olarak gerçekleştırmekle" yukumludur 2)- 23 Kasım 1970 tarıhınde AT ıle Turkıye arasında Bruksel de ımzalanan katma protokolde bu hak daha da somutlaştırılmıştır Bu protokolun 36 maddesı uyarınca "serbest dolaşım"ın 1 Aralık 1976tarıhınden başlayarak 1 Aralık 1986 tarıhıne kadar aşamalı olarak gercekleştı- rılmesı ongorülmuştur 3)- 20 Aralık 1976 tarıh ve 2/76 sayılı kararnameyle Turkıye-AT Ortaklık Konseyı serbest dolaşım hakkının aşamalı olarak gerçekleştınlmesı ıçın bırıncı donemı yu- rurluğe koymuştur 4)- Ikıncı donemın yurürluğe gırmesı Ortaklık Kon- seyı'nın 1/80 sayılı kararıyla başlamıştır Ortaklık Konseyı'nın kararlan ıle göçmen Turk ışçılerı- ne sağlanan hukuksal statu, AT ulkelerının ulusal yasala- rı ıle sağlananlardan çok daha ıyı ve oncelıklendırılmış bır statudur Hukumetımızın uluslararası anlaşmalarda ongorulen hakların takıpçısı olması ve bunları uygulat- mada AT Adalet Dıvanı nın ozellıkle son yıllarda aldığı kararlan ve yorumları da ınceleyerek çozum araması zorunludur Çunkü AT Adalet Dıvanı ozellıkle son yıllar- da yerlı ve yabancı ışçıler arasında ış bulmada, ışe alınmada ucrette, sağlık hızmetlerı ve başka konularda eşıtlıkçı adaletlı ve ılerıcı kararlar almış durumdadır Örneğın dıvanın serbest dolaşım hakkı konusunda bır Türk goçmen ısçının Alman ıdarı mahkemesı kararına karşı AT Adalet Dıvanı nezdınde açmış olduğu ıtıraz da- vasında 20 Eylul 1990 tarıhınde almış olduğu olumlu karar, hukumetımızın serbest dolaşım hakkı konusun- dakı savaşımını, hukuksal olarak surdurmesını de zorunlu kılmaktadır Soz konusu olay ve kararın ozu şudur S Z Sevınce adlı Turk ışçısı AT ıle Turkıye arasındakı Ortaklık Konseyı nın yukarda sozunu ettığımız 2/76 ıle 1/80 sayılı kararlarmın Alman yetkılı makamlarınca olumsuz yorumlanması uzerıne bır on yargı kararı alın- ması ıstemıne ılışkın davada Alman ıdarı mahkemesın- ce 15 Mayıs 1990 tarıhınde alınan kararına AT Adalet Dıvanı nezdınde ıtıraz etmıştr -AT Adalet Dıvanı' AT ıle Turkıye arasında bır ortaklık kuran anlaşma ıle tesıs edılen Ortaklık Konseyı'nın ser- best dolaşımla ılgılı kararının AET Anlaşması'nın 177 maddesının uygulama alanı kapsamında olduğuna, -Anılan Ortaklık Konseyı kararlarmın AET uyesı ülke- lerde doğrudan etkıye sahıp olduğuna" karar vermıştır -Bu karar, Luksemburg'da 20 Eylul 1990 tarıhlı açık duruşmada bıldırılmıştır AT ulkelerı 1992 yılının sonunda gerçekleşmesı kesın- leşen tek ıç pazar ıçın hızlı bır şekılde hazırlanmaktadır- lar Bunun bır sonucu olarak AT vatandaşlarına çok daha genış haklar ıçeren yenı bır serbest dolaşım huku- kuyla bırlıkte daha bırçok haklar da getırılmektedır Bu ulkelerle bır anlamda yazgı bırlığı yapan TC ışçılerı ıse bu haklardan yoksun bırakılmaktadır Hatta son yıllarda uluslararası anlaşmalarla kazanılmış hakların uygulan- masında da gerılemeler gorulmektedır Hukumetımızın Turk ısçılerının 1986 yılında verılmış olması gereken serbest dolaşım hakkını kazanmakta olumlu çabalarına gereksınım bulunduğu goruşunu ta- şıyoruz Türk ışçılerı, Turk ve Alman Dışışlen bakanlıklarının or- tak calışma grubu oluşturulması yonunde son aylar- da karar almış olmaları nedenıyle bu hakların kazanıl- ması ve uygulanması ıçın hukumetımızce bu konulara yenıden cıddıyetle yaklaşılacağını umut etmektedırler TARTIŞMA Akçakoca Kıyılarından Izlenimler Akçakoca'da bır bolumu geçen yıllarda bıtınlen kanalızasyon ağı doğrudan denıze bağlanıyor. K estane, meşe, gurgen, ıhlamur ortu- uylerenk renkcıçeklenn morkomar- lann lacıvert denızle kucaklaşuğı eşsız guzellıkler ortamı Akçakoca kıyılan aldır- mazlığın, onlemsızlığın, bır bakıma ay- mazlığın aa sonuçlanyla karşı karşıya Denıze buyuk olçude mıkrop kanşmış. denız hasta Hastalığını canlılara bulaştır- ma eğılımı ıçınde Ereğlı kıyılannda hızla ılerleyen kırlılık bır sure sonra Akçakoca kıyılanyla buluşacak Ereğlı-Alaplı arasın- dakı Erdemır plajı tehhkeh bulunduğun- dan kapatılmış Akçakoca'da bır bolumu gcçen vıllarda bıtınlen kanalızasyon ağı doğrudan denıze bağlanıyor Denıze kansan atıklar kıyıyı bulaşıcı hastalıkların kaynağı durumuna donuşturmuş Somut venlerle karşılaşma- dıkça gozle gorulmeven mıkroplara aldır- mazlığı yeğleyenler çoğunlukta Kasaba-, Tabular ve 32. Gün nın bır doktoru bu kıyılarda denıze gırenle- nn bulaşıcı hastalıklarla karşılaşabılecekle- nnıbelırtıyor Yıllardır ızleyıcı kalan yerel yönetımler, duruma el koyup gereklı onlemı almazlar- sa tehlıke çanlannın tıtreşımlen duyarlı kulaklan rahatsız etmeyı surdurecek Kasabanın denıze gırmeye elvenşlı gu- zel, ınce kumlu kıyılanndan yararlanmayı bu yağmurlu gunlerde bıle guneş açtıkça surduren ınsanlanmızın addı bıçımde uya- nlmalan gerekıyor Yerel yonetımın sahıplenerek yolunu aç- tığı, düzenleyıp pıknık masalanyla dınlen- me olanağmı sağladığı. gaanosuyla renk- lendırdığı defne ormanı ıçındekı (ne yazık bu yuzden defnelenn bırçoğu kesımden kurtulamamış) Cenevız Kalesı'nın ıkı va- nındakı doğa hankası kovlara da dıkkatlı- ce bakıldığında denızın beyazbğını yıtırdı- ğı. kırlı san kopuklerle dalgalandığı goru- fecekur Denız umarsız Akçakoca kıyılannda çırpınıyor VED\TYAZICI \nkara PENCERE DUYURU Oral Çahşlar ın,"İslamda İlk Aynhklar. Hz. Ati-Muaviye Kav- gası" adlı \azı dızısıne gondereceğınız (250 ketimeyi geçmeyen) \amtları 'TARTIŞMA"köşesınde ıa\ımlama\a başlavacağız. Sayın Bırand'dan, Ata'nm ve Latıfe Hanımm son nefeslenne dek ozenle sakladıklan ozel yaşamlanna, herkes kadar mahremıyet hakları olan evlıhklenne bır magazın gazetecısı gıbı yaklaşma hafiflığını hıç beklemezdık 2 Kasım"da TV'de yayınlanan 32 Gun progrdmında Sayın Bırand ıyı bır gaze- tecılık orneğı vererek Almanya dakı Ce- malettın Kaplan'ın amacını ve ızleyeceklen yolu kendı ağızlanndan dı- yurdu Kara Ses ın dın adamından çok bır sılahlı eylem- cı olarak yalnızca kendı Muslumanlığını yaymayı hedefledığını gorduk Bırand kotu gazetecılık orneğını ıse ta- bulan yıkmak savı altında sankı ılk kez ış- lenıvormuşçasına ekrana getırdığı Ata- turk'un evlılığı ıle \erdı Programda kul- landığı. bugun Ataturk'un zafennden değıl. bır kadına karşı yenılgısınden soz edeceğız Savaşlan anlatıldı. ıçkı sofrala- nndan soz edılmedı Latıfe Hanım onu yatak odalanna dalıveren yaverlerden, bıt- mek bılmeven ıçkı sofralanndan alamı- yordu Ellı yıl sonra tartışıvoruz Neyapa- lım burası Turkıye "gıbı anlamsız sozlenn cumhunyet Turkıye sıne duşman bır kara eylemın arkasından sarfedılmesının amaa- nı anlamak çok guç Bugun toplumun hoşnutsuzluğuna ne- den olan ekonomık ve sosyal çokuntunun ne aşın dındarlann ne kendılenne lıberal dıyen ışbıtıncılenn ne de muhafazakar Marksıst-Lenınıstlenn öne surduğu gıbı Ataturk ve devnmlennden kaynaklanma- dığı açıktır Çunku bu kesımlerce resmı ıdeolojı dıye kuçumsenen Ataturkçuluk asiında hıç bır donemde Turkıye'nın vone- tımınde gerçekten ağırlığını gosterememış- tır Butun devnmlen vanm bırakılmaya valışılmış, hızı kesılmış hatta kımı zaman tersıne dondurulmuştur 1960 devnmı dı- şında da Ataturk ün ruhuna pek yaklaşıl- dığı sovlenemez Torunlanmıza kalacak dış borçlar, Do- ğu Anadolu'dakı ekonomık ve sosyal bo- zukluk, etnık ve dınsel aynlıkçılık. mıllı eğuımdekı, unıversıtelerdekı. kısacası he- men her konudakı sorunlann hangısının Ataturk tarafından uygulanan bır ılke ya da devnmınden ka.y naklandığını merak edıyoruz doğrusu Ulkeyı bu duruma du- şuren umudu y ok olmuş, mutsuz. saygısız, çıkarcı, egoıst ınsan tıpını yaratan hangı Ataturkçu ıktıdar oldu acaba 0 Yıkılmay a çalışılan asiında tabular değıl. 'sız dışardan, bız ıçerden' dercesıne bu ul- kede bınbır guçlukle kurulmuş demokrası ve laık cumhunyettır Yukarda sozu edılen kebimlenn ıstedığı yonetım y a dınsel, ya to- talıter ya da uluslararası sermayeye gu- dumlu kukla devlettır Yıkılacak şeyler varsa ve baş etmeyı goze alabılıyorlarsa. bunlar. neredey se tabu halıne gelecek olan ruşvet, vergı kaçakçılığı, şenatçı devlet öz- lemı, her duzeydekı ınsan haklannın ıhlalı, çevre kırletılıcığı gıbı bugunku gerçek so- runlanmıza neden olan bozukluklardır Tabu yıkma hevesınde olan cesur aydınla- nmız asiında bu lısteyı kendılen de zengın- leştırebılırler Sayın Bırand, Kara Ses'ın hemen ardın- dan. Ataturk'un evlılığınden soz edeceğıne Kuv-va-ı Mıllıyeyı. Ataturk'un bızeummet yenne ulus, manda yenne özgürluk. fetıh ve savaş yenne banş ve yerleşık uygarhk. duşuncelennı oğrettığını Muslumanlığı mollalannelındenalıp gerçek ınananınvıc- danına nasıl soktuğunu anlatsaydı en azın- dan Kara Ses'e yanıt vermış olurdu Sayın Bırand'dan Ata'nın ve Laüfe Ha- nım'ın son nefeslenne dek ozenle sakladık- lan ozel yaşamlanna, herkes kadar mahre- mıyet haklan olan evlıhklenne bır magazın gazetecısı gıbı yaklaşma hafiflığını de hıç beklemezdık Bundan sonrakı 32 Gun'lenn kara bır 33 Gun'un doğmasına yardım etmemesı dıleğıyle V1EHMET Z.SAÇLIOĞLU İstanbul DUYURU Bu sayfada y avımlanmasını ıstedığmız vazılar ıçın şu noktalara ozen gosterilmesmı rıca edıyoruz. Yazılar, • Çıft arahkh, •Savfanın tek lüzüne vazılmah, • OLAYLAR VE GÖRÜŞLER ıçın 600, • ARADA BİR' sutımuna 400, •"TARTIŞMA' ıçın 250kelıme\ ı geçmemehdır Bu olçulere uymayan yazılar ın yayımlanamavaeağmı üzülerek dııvururuz. İLAN İZMİR1. ASLİYEHUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Sd\ı 991 97 Dd\acı Cevdet Kardeş tarafından davab Fuat Guney Tunay Sapmaz alevhıne ıkame olunan tazmınat da\asının >apılan duruşraasında 19 10 1992 tanhlı duruşmada davalılar Fuat Gune\ Tunay Sapmaz'a duruşma gununun ve dava dılekçesının ılanla teblığıne karar venlmıştır Ddvalının kendısını bır vekılle temsıl ettırmesı \e\a 22 12 1992 gunu saat 09 00 da duruşmada hazır bulunmalan ve duru$ma>a gelmeseler da- hı karar venlecegı dılekçesının bır ornegının mahkeme dıvanhanesıne asıldıgı ılanen teblıe olunur 27 10 1992 Basın 4 2 " 1 TC İZMİR 7. SULH HUKUK MAHKEMESİ 1992 W 1992 I W Da\acı Fes^'ler Apt \ onetım kurulu Başkanı Oguz Kdner lardfından da\alı Ahmet Turkonder ale\hıne açılan taraflar arasınddkı ekım 1990 tdnhlı sozleşmenın leshı da\asınm vapılan vargılaması ^onunda Fesçıler Apt vonetıcısı Ahmet Ölçer ık davalı arasında vapılan ekım 1990 tanhlı ınlaşmanın feshıne alınması gereklı 45 000 TL harç davaa taralça \apı lan 2^2 260 TL mahkeme masrafının davaa \ekılı jdranna takdır olu nan 200 000 TLa\ukatlık pardsının djvalıdan alınarak davacı> a \ erılme Mne vasa volu dvik olmak U7ere 10 9 1992 lanhınde dd\dn vekılının \uzune davalının \oklugunda karar^enlmıjtır Işbu ılanın da\etı>e venne kaım olmak uzere karar teblıgıdır tlan olunur 10 1992 Basın 42116 Mini Etekli ile Sıkma Baş...Refah Partısı'nın son yerel seçımlerdekı başarısına sevınenler var mutluluğu Islamcı bır duzende bulacak- larına ınananlar gun geçtıkçe çoğalıyorlar, ama çoğu kışı de hem şaşırdı, hem korktu bırkoşeyazarı, ürkenle- rın duygularını yansıtıyor 'Tek başına ıktıdar olma şansı Necmettın Hocanın gozlerını parlatmış bulunuyor Ataturk Turkıyesı'nın 55 mılyon ınsanı dehşet ıçındedır ' Gerçekten mı? Turkıye de demokrası topun ağzında mı? Seçımle ge- len şerıatduzenı karşısında demokratkışı nasıl bırtutu- mu benımseyecek'? Şımdı toplumun çeşıtlı kesımlerınde bu konular tartışılıyor, her kafadan bır ses çıkıyor Öncebırayrımyapalım Secım.demokrasının 'olmaz- sa olmaz koşuludur, ama yeterlı değıldır, 'Evrensel Insan Hakları ve Temel Özgurlukler Sozleşmesı'nöek\ tum koşullar gerçekleşmeden, ulkede demokrası vardır, denemez Daha açık deyışle Kadın ıle erkeğın eşıt oldugunu benımsemeyen, du- zen sandıktan çıksa da demokrası sayılamaz Cıns, ırk, dın ayrımını dışlamayan rejımde ozgurluklerı ara kı bu- lasın • Ulkemızde servet-sefalet ıkılemı gıbı gün geçtıkçe bır- bınne ters duşen ıkı toplum kesımı gelışıyor Soyuiiama- yı bır yana bırakıp vurgulamak gerekırse bu ıkı kesım- den bırının sımgesı 'çarşaflı'ya da başortulu' kadındır, sıkma baş da denıyor, saçlar gorunmeyecek, topuklara kadar manto, çenesının altından başlayarak ortulu, er- kek elı sıkılmayacak ama bu goruntu kımseyı aldatma- sın, 'sıkma baş' unıversıteye gıder, araba kullamr, sıya- sette mılıtandır, şerıat yolundakı savaşımın etkınlığı ıçındedır, erkeğın gudumunde belırlı bır amaç doğrultu- sundaçalışır Toplumun otekı kesımındekı kadın sosyete dergıle- rınde boy gostenyor guzellığı nedenıyle zengın bır aıle- ye gelın gırmıştır elbette evlılığını gorucu usulüyle yapmadı, 'model olarak podyumlarda dolaşırken bır ışadamının gozune takıldı, gonlunu fethettı, sosyete'de bılınır, gece kuluplerınde dolaşır 'de^co/te'sını sergıle- yen fotoğraflar renklı gazetelerde yayımlanır, 'mını etek- lı goruntulerıyle çevresınde kıskançlık yaratır, 'tuketım toplumu savurganlığının bayrağı gıbı ortalıkta dalgala- nır Avrupa nın başkentlerı komşu kapısıdır, yazın yuz- me havuzu kışın dağ otelı, ama, ılle de yoksul toplumda çekım ve tepkı odağı Basınla bırlıkte ozel televızyonlar da 'mutlu azınlık uzerıne 'talk show'\ardan başlayarak 'lotarya program- larına kadar genış bır yelpazede yayın yapıyorlar Pekı ıkı uç, ıkı kutup bır arada ve bırbırlerıne hoşgo- ruyle bakarak yaşayabılecekler mı'' • Işın puf noktası burada 1 Sıkma baş' ıle 'mını eteklı'rnn "Insan Hakları ve Temel Özgurlukler Bıldırgesı"nde bu- luşmaları çok guç Şerıat' kuralları tartışılamaz dınsel hukuk duzenıdır, 'Mutlu azınlık ıçın de demokrası dıye bır sorun yoktur Irandaboyledeğıl mıydı^Tahran ınjetsosyetesı.bızım- kıne rahmet okuturdu, ama mollalar gelınce canına okundu Afganıstan, iran Suudı Arabıstan'a baktıkça, bı- zımkılenn Refah Partısı nın gelışmesı karşısında dehşe- te duşmelennı doğal sayabılırız • 'Sıkma baş' ıle 'mını eteklı'yı yan yana yaşatacak du- zenın adı demokrasıdır Demokrasıyı de toplumdakı uçlar değıl, halk kurar, uretır, yaşatır Eğer halkı dışlayan bır rejım geçerlıyse duzenın sağlıklı temelı yok demektır O ulkede her şey olabılır, guvensızlık kol gezer ınsanlar bırbırınden kor- kar, bırbırıne duşmanlaşır, özgurlukler bıçak sırtındadır Korkusuz bır toplum ıçın halkın katılımını engelleyen bu- tun yasakların ortadan kaldırılmasından başka bır çıkar yol var mr? < Ü ÜİMZAGÜNÜ İLHAN SELÇUK Kitaplannı bugün TÜYAP Kitap Fuan A Salonıf nda Türkiye Yazarlar Sendikası Standı'nda imzahyor. Saat: 14.00-18.00 İMZAGÜNÜ ORAL ÇALIŞLAR Kitaplannı bugün TÜYAP Kitap Fuan A Salonu'nda Türkiye Yazarlar Sendikası Standı'nda imzalıyor. Saat: 14.00-18.00 ÎMZA GÜNÜ CAN YÜCEL REFİK DURBAŞ NERMİN BEZMEN YER: TÜYAP KÎTAP FUARI PAPÎRÜS YAYINLARI STANDI 14.00/18.00
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear