25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
J OCAK 1992 HABERLERİN DEVAMI CUMHURÎYET/19 Cağaloğlu'ncla protesto . Sayjadıt sına ilan ediyoruz ki: ir'ie kaı, aılum ya ts- Hiçbir kufür odağı ve onun ölân" slojanları atan işbirlikçileri, Allah, O'nun resu- lü. kitabı, mukaddes Islam di- ni ve nizamıyla ala> edemez. Eğer buna yeltenir ve İslama dil uzatırlarsa, Muslumanlardan hak ettikleri cevabı en kısa sü- rede ve en sert biçimde alacak- lardır." lara gösr .e "icile-, uzerince "Kâfirlef Allak nırunu (niza- rrurı) taıramlajacAtır", "Si- >O>MJİS« basn hesap «recek" \a- zılm psnkartları da caminin du- v a r : n a astJar. •Daiıa sonra halkı halini alan kalabvalık, ellerindtki Hurriyet gazetesi ve Tempo cbrgisıni yak- tı. Cu"venjlik güçleririn, çevrede. özeüikle Hürnyet jazetesi ya- kırılarında geniş gıveniik on- lernleri alağı gcste-i sırasında Cajal«oğlundakı trafik de bır süre kcesildi. Bu arada dağıtılaı "Turkiyeli Miislümaniar" imzîlı hildirıde. Cezay-ir'de<i iç kargaşa ile ilgıh olaralc >öy e denild: * 'Cezayir'deki geişmeler ör- neklenerek Turkiye de ordu ve bürokcrusi cevreleriıe ikaz sin- yalleri göıderilmiştir. Basın. Cezayiv'de Musliımai halka ya- pılan saldırıja açık-a taraf ol- muş v e ileride Turkr»eli Muslu- manlaı a da yonelectk bir saldı- rıya çanak tutmaştır." Hurrıyet gazetesi ile Tempo dergisînin suçlandıp açıklama şoyle surduruldu: " B u gazetenin sa»te japma- cık hattıer dergisi Tempo aracı- lığı>la Allatı Resuliı'nün kişili- ğini rencid« etmeye yonelik en son giı~işiıni. bardağı taşıran son damla olmuştur. Biz Miıslu- manla r kâfır otorittlere ve bu otorittHerin uşaklığını yapan ba- Fransız bayrağı yakıldı Fatih Camiı'nde duzenlenen gosterıde ise Fransız bayrağı ya- kıldı, Amerika ve İsrail aleyhi- ne sloganlar atıldı. Cuma namazından çıkan yaklaşık 1500 kişilik grup, tek- bır getirerek uzerinde "Şeriatta, silahlı mücadele başlasın", "Biz Yavuzlann torunlanyız, onlara layık olacağız", "MüslümanJar kardeştir" yazılı pankartlarla, camı avlusunda yaklaşık yarım saat gosteri yaptı. Cezayir'deki olayları protes- to eden göstericiler, Fransız bayrağını yaktıktan sonra yine tekbir sesleriyle cami avlusun- dan ana caddeye çıkarken polis tarafından engellendiler. Bura- da, guvenlik gorevlileriyle tartış- maya giren grup, bir sure son- ra caddeye çıkmama konusun- da ikna edildi ve gosteri olaysız sona erdi. Beyazıt Camii'ndeki namaz- dan sonra Istanbul Universıtesi karşısındaki meydanda topla- nan yaklaşık 50 kişi, yanların- da getirdikleri pankart ve bildi- Istânbul Hk jzuıli memur nıitingi yarm tş-Sendika Servisi — On iki yıl aı adan sonra ilk memur mi- tingi yarın Istanbul'da Şişli Abide-i Hürriyet Meydanı'nda yapıl.acak. "Toplusözleşme bakkımız, grev silahımız" sloganıyla Eğit- Sen, Tarım-Sen, Tüm Bel-Sen, Türr, Sağlık-Sen, Türn Ray-Sen, Tum Haber-Sen sencikaları ile Tüm Maliye Çahşanları Sendi- kal Yürütme Komisyonu tara- fından 26 ocak pazaı günü dü- zenlunecek miting, saat 13.00'te Çağlayan Meydanı'nda başla- yacak. Çağlayan Meydanı'nda toplanıldıktan sonra Şişli Abide-i Hürriyet Meydanı'na kadar yürünerek burada çeşitli konuşmalar yapılacak. Memur sendikalarınca yapı- lan ortak açıklamada memurla- rın ekonomik, demokratik hak- larının savunulması, grevli ve toplusözleşmeli sendikaJ hak ta- lebiyle düzerüenecek mitinge ya- sal merciler tarafından izin ve- rilcliği bildirilerek mitinge tüm Türkiye'den katılım beklendiği beıirtildi. Açıklamada memur sendikalarının 1990 yılından iti- baren kurulmaya başlandığı, kuruluş aşamasmda ve halen çe- şitli baskılar ve kapatma dava- lanyla karşı karşıya getirildikle- ri, daha önce yapılan miting başvurularımn reddedildiği ha- tırlatıldı. Memur sendikalarının 25 ocakta Izmir Konak Meyda- nı'nda düzenlemek istedikleri "Toplusözkşmeye çagn ve grev hakkı mitingi" Izmır Valiliği'nce 657 sayılı Devlet Memurlan Ka- nunu'nun "sadakat" gorevini düzenleyen 6., "Tarafsızlık ve devlete bağlılık" gorevini dü- zenleyen 7. maddesi gerekçe gösterilerek yasaklanmıştı. Mi- ting tertip komitesi bu kararın kaldınlması amacıyla Izmir tda- re Mahkemesi'ne iptal davası açmış, Başbakan, Başbakan Yardımcısı ve Içişleri Bakanlı- gı'na başvurarak miting yasağı- nın kaldırılmasını istemişlerdi. Eğit-Sen, Tüm Bel-Sen, Tüm Sağlık-Sen, Tanm-Şen, Tüm Ray-Sen sendikaları ile Maliye, haberleşme ve adliye çalışanları sendikal yurutme komisyonları Ankara'da da aynı ad altında 8 şubaıta miting düzenlemek üze- re başvuruda bulundular. Memura îlk ucuz konut (Baştarafı 1. Sayfada) la da temas halinde olduklan- nı ifade eden Gülöksüz, İstan- bul dışında diğer büyük kent- k:rde de bu tür uygulamaya en k ısa sürede geçileceğıni belirt- tı. tstanbul'un konut sorunu- nun büyük olduğunu, bu ne- <ienle İstanbul'a öncelik veril- tliğinı ifade eden Gülöksüz fjunlan söyledi: "Geçen hafta İstanbul Bii- yükşehir Belediyesi Genel Sek- reteri Tuğrul Erkin ile bu ko- nuyu konuştum. Henüz oturup arsa tespiti yapılmadı. Beledi- ye kendileri açısından İkitelli bölgesinin uygun olduğunu söyledi. Ancak ilk planda bele- diyelcr bu işe daha yakın. Bu nedenle onlarla ortak çalışalım istiyoruz. Belediyelerin de is- tekleri olacak. Bunları oturup konuşacağız. İkitelli bölgesi İs- tanbul Büyükşehir Belediyesi'- ain bize gösterdiği bir bölge. Başka yerler de olabilir." Yiğit Gülöksüz incelemeler- de bulunmak amacıyla 29 şu- bat tarihinde İstanbul'a gel- tıeyi düşündüğünü, belediye yetkilileriyle görüşmesinden sonra konunun aynntılannın belirleneceğini söyledi İstanbul Büyükşehir öeledi- yesi Genel Sekreter Yardımcı- sı Prof. Dr. Mete Tapan da merkezı yönetımın desteği ile İstanbul'da konut sorununun çözümlenebıleceğini söyledi. ADANA'DAıV FIKRETDMLIOCLL Akgün çok şanslı 1. İYAK: Grubun kalite is- mi Sîyyad ile bu aralar iyiye gi- den Gülümser'e ilk şansı veri- yorui Son yarışıru beğendiği- miz Oazal ve istikrarlı yanşlar çıkann Küçüktunca, yarışın sürprz isimleridir. 2. tf AK: Istenilen form dü- zeyire ulaşan Seren 2, eküri koşna avantajını kullanacaktır. Favoimizdir. Çabşmalannda aşana kaydeden Nuray 4 ve Haşan'yı rakip olarak görüyo- ruz. 3 . tf AK: Ağır kilosuna rağ- menformda safkan Bahir ve son arışını beğendiğimiz Tor- nad«arasındaki mücadele, ya- nşıuDİrincisini belirleyecektir. Avnaa ve Gülnar'ı sürprizde öneriz. -*.VYAK: Süper bir form ya- kalaan grubun kaliteli safka- nı Agün, bize göre günün bazmbsudur. lyi durumu devam edegiirpan, Heybetli ve Bü- keEMty'ın mücadelesi daha çok ikinlik için olacaktır. S.VY.VK: Bulduğu formunu mvM.bfaza eden Albayım'ın bi- rinoğe uzanacağım varsayıyo- ruzLon başansız yanşını ölçü alrmniığımız Kartalbatur ve YuiMTven'in de bu koşuda şansı v a r c İstikrarlı yanşlar çıkaran U m 4'ü sürprizde öneririz. «4İAK; Her geçen gün da- ha ' duruma gelen Rüzgârı- noj# ve son yanşı ile düzeldi- ğini kanıtlayan Nirvana'ya ilk jansı veriyoruz. Pistteki canlı görünümü ile Sonbatur ve Akifbey daha sonra düşünüle- bilir. TAHMİNLERİMİZ 1. Koşu: F (2) Alalım, P (1) Aş- kar, S (6) Prim 2. Koşu: F (9) Sayyad, P (8) Gülümser, P (3) Gazal, S (10) Küçüktunca 3. Koşu: F (10) Seren 2, P (12) Nuray 4, P (9) Ribaro, S (7) Haşan 4. Koşu: F (1) Bahir, P (4) Tornado, P (11) Avrupa, S (8) Gülnar 5. Koşu: F (1) Akgün, P (4) Tirpan, P (2) Heybetli, S (6) Bükentay 6. Koşu: F (8) Albayım, P (1) Kayhanbatur, P (3) Yurtseven, S (7) Yerdelen, S (10) Umut 4 7. Koşu: F (1) Rüzgârınoğlu, P (9) Nirvana, P (2) Sonbatur, S (6) Akifbey. rileri açmadan sessizce dağıldı- lar^ Erzurum'da DYP'ye saldırı Salı gunu Hurrıyet gazetesine yonelik toplu saldırının yaşan- dığı Erzurum'da ise guvenlik kuvvetlerince ahnan sıkı guven- lik onlemlerine rağmen, cuma namazından çıkan çok sayıda kişi, saat 12.20'den sonra Ulu- cami onunde toplanarak yüru- meye başladı. Kısa sure içınde >aklaşık 10 bine ulaşan gosteri- cüer, izın almaksızın gerçek- leştirdiklerı bu yuruyuş sırasın- da "İslama uzanan eller kırıl- sın", "Kanımız aksa da zafer İslamın", "Kahrolsun Hürriyet" sloganları atarak tek- bir getirdiler. Hürriyet gazetesinin Cumhu- riyet caddesindeki burosu onun- de toplanan kalabalık, buz par- çalarını atarak buronun camla- rını kırdılar. Emniyet guçlerinin "dağılın" şeklindeki ısrarlı anonslanna al- dırmayan kalabalığı dağıtabil- mek için özel tim ile jandarma ekipleri de olay yerine geldiler. Emniyet gorevlileri, Lale Iş- hanı'nın önunde guvenlik kor- donu oluşturarak kalabahğın gazete burosuna girmelerine en- gel oldular. Bu arada polis ile tartışan çok sayıda kişi gozaltı- na alındı. Bu arada kalabalıktan kopan bin kadar gösterici, DYP'nin Pelit Meydanı'ndaki parti il bi- nası onune giderek "olayların buyumesine hukümetin sessiz kaldığı" gerekçesiyle, protesto gosterilerinde bulundu. Göstericiler, taş ve buz par- çaları atarak parti binasının camlarını kırdılar. Buraya gelen emniyet guçle- ri, göstericileri zor kullanarak dağıttı ve çok sayıda kişıyi göz- altına aldı. Erzurum Valisi Gok- han Aydıner, gozaltına alınan- ların sayısının 42 olduğunu, bu kişilerin yargı önune çıkarıla- caklannı açıkladı. İzmir'de ise cuma namazı sonrası Hisar Camii onunde toplanan bir grup, Cezayir'de yaşanan son gelişmeleri protes- to etti. Tekbir getiren ve Fran- sız bayrağını ateşe vererek uya- rılara rağmen polise direnen gruptan beşı kadın, yaklaşık 40 kişi gozaltına alındı. Silopi'de gergin cenaze (Baştarafı 1. Sayfada) ha da artuğını bildirdı. Zırhlı birliklerin de katıldığı büyük çaplı operasyonda biri köylü dört kişinin çok sayıda silahla birlikte ele geçirilmesinin ar- dından başlayan olaylar şöyle gejışti: İlçe merkezindeki esnaf ola- ya duyduğu tepkiyle kepenk kapattı ve oluşan on bin kişi- lik topluluk çatışmanın oldu- ğu Serebiye mezrasına doğru yürüyüşe geçti. Bu sırada sa- vaş uçaklarıyla helikopterle- rin ilçe merkezinin üzerinden alçaktan uçması gerginliği da- ha da arttırdı. Engellemelere karşın köye gıtmeyi başaran topluluk daha sonra ilçeye döndü. Ancak bu kez de Silopi kent merkezinde önceki akşam sa- at 20.00'ye dek süren ve iz mermıleriyle gerçekleştirilen bir çatışma yaşandı. Barbaros Mahallesi'ndeki evinin önün- de bekleyen Silopi Belediye Başkanı Levent Tayşun'un yeğenı Üzeyir Tayşun (18) al- dığı kurşunlarla olay yennde öldü. Tayşun'un öldürülmesı üzerine doğan gerginlik nede- niyle dün Şırnak, Cızre ve Si- lopi'de kepenkler kapatıldı. Dün saat 09.00'a kadar çevre köylerden gelenlerin de katılı- mıyla ilçede yaklaşık 25 bin kişi toplandı. Daha sonra Tayşun'un cenazesinı alan binlerce kişi san. kırmızı ve yeşil bayraklarla birlikte me- zarlığa doğru yürüyüşe geçti. Bu sırada çok geniş guvenlik önlemleri ahnmasına rağmen kalabalığa karşı bır müdaha- lede bulunulmadı. Valilik'ten açıklama Olağanüstü Hal Bölge Valili- ği, Silopi olaylanyla ilgili olarak yaptığı yazılı açıklamada, Sere- biye mezrasına duzenlenen ope- rasyonda yedi teröristin yedi adet uzun namlulu silahla bir- likte sağ ele geçirildiğini bildir- di. Bölge Valiliği, yakalanan sa- nıkların verdiği bilgiler ve yer göstermeleri sonucunda da 11 RPG-roketatar, 47 RPG-7 ro- keti, 10 uzun namlulu silah, dört tabanca, iki MP-5 makineli tabanca, çok sayıda şarjör, mer- mi ve teçhizat ile örgütsel dokü- mana el konduğunu da bildirdi. Nusaybin'de de evıne du- zenlenen baskında önceki gün öldürülen Abdurrahman Er- cik'in cenazesinin verilmemesi üzenne dün ilçede kepenkler kapatıldı. Gaziantep Emniyet Müdür- lüğü Terörle Mücadele Şubesı ekıplennce gerçekleştinlen operasyonlarda yasa dışı ör- güt üyesi olduğu iddia edilen 13 kişi yakalandı. Yakalanan- lann ısimleri şöyle: Mehmet Can Ataç, İmam Sezgi, Vılmaz Yıldız, Abdur- rahrnan Acıoğlu, Seydi Öca- lan, Mehmet Taş, Ahsam Tö- ren, Ali Tören, Cuma Bayram, Mehmet Bozaslan, Mehmet Eker, Mehmet Kılıç, Abdühne- cit Sezgi. Bir ceset daha Diyarbakır-Ergani karayolu uzerinde kimliği belirsiz bir er- kek cesedi daha bulundu. Ken- te 21 kilometre uzakhktaki De- vegeçidi Köprüsu yakmlannda- ki sulama kanalında avcılar ta- rafından bulunan cesedin kim- liği henüz saptanamadı. Olay yerinde incelemede bulunan Halkın Emek Partisi (HEP) ve İHD'den temsilciler, cesedi teş- his edemediler, ancak donduğu- nu belirlediler. Cumhuriyet sav- cılığı yetkilileri de yapılan otopsi sonucu herhangi bir kurşun ya da darp izine rastlanmadığını söylediler. Yasadışı Turkiye îşçi Köylü Kurtuluş Ordusu (TİKKO) ör- gütüne mensup olduklan ileri sürülen 16 kişi yakalandı. An- kara'da eyleme hazırlanan mi- litanlann, biri polis beş kişiyi öl- dürdükleri öne sürüldü. Anka- ra Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nden yapılan açıklamaya gore daha çok Do- ğu ve Güneydoğu Anadolu böl- gesinde faaliyet gösteren yasa- dışı TtKKO örgütü militanları- nın, eylemlerde bulunmak üze- re Ankara'ya geldikleri belirlen- di. Yakalananlann sekizinin iş- çi, beşinin boşta gezer, ikisinin memur ve birinin de serbest meslek sahibi olduğu bildirildi. Emniyet yetkilileri, yakalanan kişilerin, soruşturmanın ta- mamlanmasından sonra Anka- ra Devlet Guvenlik Mahkeme- si'ne (DGM) sevk edileceğini söylediler. Evet, Bir Kurultay Daha... (Baştarafı 1. Sayfada) ratmıştır. Bu arada bır başka nokta daha var: Örneğın Derrnrel'le DYP'nin demokrasi ve insan haklarına sahip çıkmaları ve söylem- lerini çağa uygun biçimde yenilemiş olma- ları da demin değindığimiz tartışmaların te- melınde yatıyor. Bu durumun, sosyal demok- ratlardan DYP'ye de oy kaymasını hızlandı- racağı öne sürülebiliyor. Sosyal demokratlar sılkinıp kendilerine ge- lemezlerse şımdılık pek ıhtımal veremediği- miz bu gıbi gelışmelere yarın SHP tanık ola- bilir. * Değişım... Yenıleşme... Yeni... Yeniden yapılanma... Çağı yakalamak... Tarihin ge- rısinde kalmamak... Nereye dönseniz bu sözcükler. SHP kurultayı dolayısıyla herkesin ortak söylemi bunlardan oluşuyor. Böyle bir gereğin duyuluyor olması, siya- setın kalıtesi açısından kuşkusuzolumlu bır nokta. Ama tabii bir koşulla: Bunların lafta kalmaması gerekiyor. Ne yazık ki bugüne kadar olan budur. Bu anlamlı sözler genellikle kurultaydan kurul- taya bohçalardan çıkarılmıştır. Oysa bunun kurultaylık bir söylem olmaktan çıkartılması gerekır. Bunun ıçın parti, örgütuyle, kadrolarıyla, programıyla tepeden tırnağa yenileştirilerek günümüzde değişımın rüzgârını arkasına alabılecek bir yapıya kavuşturulmalıdır. Kit- lelere ancak böyle güven verılebilir; "Ben ik- tidara gelirsem sorunlannıza çare bulurum" denildiğinde inandırıcı olunabilrr. * SHP yıllardır böylesi bir rüzgâr estireoil- miş değıl. Oysa bunu başarmaması için bir neden yok. Yararlanabıleceği potansiyel kadrolar vardır. Entellektüel bir birikim, uzanılsa tu- tabilecek kadar yakınındadır. Ama şimdiye dek SHP'de bunları tam anlamıyla seferber edebilecek bir yönetim becerisinin sergilen- dıği söylenemez. Bunlar çok yazılıp çizildi. Ama kanıksandı artık. Çünkü pek o kadar değişen bir şey olmadı SHP'de. Sosyal demokrasinin idealleri güzeldir. Özgürlüğe ve eşitliğe dönüktür yüzü. Ama yalnız "Sosyal demokratım" ya da "Solcuyum" demek yetmiyor seçim kazan- mak için... SHP açısından sosyal demokratlık gerçek bir kimlığe dönüştürülmelidir. Daha çok bir "etiket" olarak kaldığı sürece parti olarak eri- menin önüne geçmek çok zorlaşır! Olağanüstü kurultay, bakalım bir silkinişin başlangıcı olabılecek mı? SHP'de perde açıbyor (Baştarafı 1. Sayfada) * Parti meclisine aday olun- maması, listelerde yer verilmesi halinde de kabul edilmemesi." Bu kararlar ışığında Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'n- den gelen delegelerin "blok" olarak Inönü'yü desteklemeleri için çalışmalar yapılacak. Bu akşam da bölgeden gelen dele- gelere Bel-Pa'da yemek verile- cek. Inönü'nün de katıldığı il baş- kanlan toplantısından sonra ya- pılan açıklamada, aralannda Ankara, İstanbul ve İzmir'in de bulunduğu toplam 50 il baska- nının genel başkanük için Inö- nü'yü destekledikleri belirtildi. Açıklamada, kurultayın "kilit öneme sahip olduğu" vurgula- narak "Zaman zaman bazı çev- relerin ileri sürduğüniin aksine partide genel başkânhk sorunu olduğunu düşünmüyoruz. Çün- kü sosyal demokrat partiler ide- olojik partilerdir, bu doğnıltu- da programlarını yapar ve ör- gütleri vasıtasıyla bu program- lannı yaşama geçiririer" denil- di. Açıklamada, özetle şu göriış- lere yer verildi: "Partimizin bugün içine sü- rüklendiği sıkıntı sosyal demok- rat ideolojinin yetmezliğinden degil, yaşanagelen iç çekişmeler- den üremistir. Düsünsel, ideolo- jik baza oturmayan bu kısır çe- kiştneler partimizi yıpratmakta- dır. Bir lider değişikliğinin, olası bir hükümet krizi nedeniyle ekonomik ve demokratik katı- lımlann son derece olumlu bul- dugumuz hukumet protokolü- nün geleceğini tehlikeye sokabi- leceğinin gozardı edilmemesi ge- rektiğini düşunüyoruz." Ayrıca toplantıda divan baş- kanlığı konusu da karara bağ- landı. İl başkanları toplantısın- da "Yeni Sol", divan başkanlığı için Mümtaz Soysal'ı önerdi, an- cak bunu Inönü yanlılan kabul etmedi. Genel merkez, Adana tl Başkanı Behçet Ünsalan'ın di- van başkanı olmasını isteyince anlaşma sağlanamadı. Daha sonra yapılan görüşmelerde Sa- karya Belediye Başkanı Ünal Ozan'ın uzerinde uzlaşıldı. Genel başkanlık yarışında Baykal'ı destekleyen 116 eski parlamenter de yazılı açıklama yaptı. tmzalayanlar arasında ge- nel merkezin genel sekreter ada- yı olarak adı geçen Erol Tuncer 1 in de bulunması dikkat çekti. Parti yönetiminde genel başkan dahil köklü bir degişikliğin zo- runlu olduğu savunulan açıkla- mada, partinin sürekli kan kay- bettiği belirtilerek şu görüşlere yer verildi: "Bu nedenle parti yönetimin- de genel başkan dahü köklü bir değişikliğe ihtiyaç vardır. Bu de- gişikliğin bu kurultayda gercek- leşeceği inancındayız. Bu, SHP'nin varhk, yokluk ve ya- şam savaşıdır. Bu nedenle bu kurultaya 'büyük tarihi görev duşmektedir." İstanbul'dan açıklama İstanbul II Başkanı Bozkurt Nuhoğlu'nun Inönü'yü destek- lediğini açıklaması üzerine İs- tanbul İl Yönetim Kurulu'nun bazı üyeleri de Baykal'ı destek- lediklerini duyurdular. Seher Kurnaz, Türkfin Bulut, Semra Alüntaş, Fahretün Kayhan, Me- lih Baltaoğlu, Şükni Akkaya, Aykut Oray ve Kibriye Öztürk adına yapılan açıklamada, Nu- hoğlu'nun delege olmadığı anımsatılarak Istanbul'un 88 de- legesinden 64'ünün Baykal'ı des- teklediği öne sürüldü. "Yeni Sol", Deniz Baykal'm genel başkan adaylığı için ağır- lıklı olarak delegelerin imzala- dığı bir önerge hazırlıyor. Cin- nah Caddesi'ndeki "karargâh" ta ımzaya açılan onergeye da- ha sonra aynı grupla hareket eden il başkanlan, parti meclisi üyeleri ve milletvekilleri katıla- caklar. Baykal'ın adaylığı ile ilgili önergeyi öncelikle 74 ilden tem- silen birer delege imzalıyor. Bay- kal'la hareket eden MYK üyesi Eşref Erdem, genel başkan adaylığı ile ilgili önergelerde yer alan imza sayısının önemli ol- madığuu belirtti. önergenin ön- celikle delegeler düzeyinde im- zaya açılmasımn parti bütünlü- ğünü sağlamaya ve örgütü ku- caklamaya yonelik bir görünüm vermeyi amaçladığı öğrenildi. Bu arada "Yeni Sol", olası bir yönetim değişikliğinde Bakanlar Kurulu'nda yer alan Seyfi Ok- tay, Erman Şahin, Tahir Köse, tbrahim Tez, Guler Üeri ve Hik- met Çetin'in görevlerine devam edebileceğini düşünüyor. Ancak Onur Kumbaracıbaşı, Fikri Sağ- lar ve Mehmet Mogultay'ın "kesinlikle" değişmesi gerektiği konuşuluyor. Yann yapılacak genel başkan- lık seçiminin yanı sıra parti mec- lisi seçimleri için de liste hazır- lıkları bugün tamamlanacak. Genel Başkan Erdal Inönü'nün, kabinede yer alan tüm bakanla- rın PM listesine ahnması eğili- minde olduğu belirtüiyor. Inönü'nün önerisi üzerine oluşturulan ve 7 il başkanından oluşan "alt komite", PM listesi üzerindeki çalışmalarını bugün tamamlayacak. Daha sonra Inö- nü, liste uzerinde tercihlerini be- lirleyecek. 68 sinema oyımcusu (Baştarafı 1. Sayfada) çek Açıyor fihniyk ilgili olarak kamuoyunda zedelendiğimi dü- şünmöştüm. Bu noktada SO- DER'in hiçbir desteğini görme- dim. Aynca SODER demokratik anlamda karşı çıkıunası gereken noktalarda da bir çıkış yapma- dı. Üyeler arası hiçbir iletişim kuramadı. Hatta bu haberleşme sadece tehdit anlamında gercek- leşti diyebüiriz. 'Perihan Savaş'ı işten çıkanyoruz' ya da 'şu ta- rihe kadar aidatlanmzı ödemez- seniz...' türünden yazılar geldi. Bir de oyuncu niteliği taşıma- yan insanlann üyeligi soz konu- su. Geçen genel kurulda bu ko- nuda tutanak tuttunnuşruk ama bir sonuç alınamadı. Bu üyeler derneğe doldunılunca çoğunluk c^glamalt Ja miimlciin olmuvor. SODER içinde mücadele etmek mümkün degil." SODER'in kurucularından Yaman Okay da SODER'in, oyuncuların değil başkam Tür- kân Şoray'ın ve Tanju Gürsu- nun amaçlanna göre yönetildi- ğini belirterek şöyle dedi: "SODER yönetidleri, sürekli yaşlı sanatçılar için huzurevi is- tiyor. Kuşkusuz bu da olmalı. Ancak ben yaşarken bir aktör olmanın onunınu ve huzurunu yaşamak istiyorum." Bu arada görüşlerine başvur- duğumuz bazı sanatçılar "Tür- kân Şoray bu eleştiriler karşısın- da yıldı ve adaylığını bir daha koymayacagını açıkladı" dedi- ler. Yaman Okay, dernekte, "Üye çogunluğuna sahip olmak" için tüzüğün de çiğnen- diğini söylüyor. Tüzüğün, üye adaylannda "ikinci derecede rollerden birini üstlenmiş olmak" koşulunun arandığını belirten Yaman Okay, buna karşın figüranlann bile kaydının yapıldığını savunuyor. Bildiriye imzasını atan oyun- culardan Perihan Savaş da ya- kınmasını "Kameranın öniin- den yüriiyüp geçen de oyuncu olarak kayıtlı" diye dile getirdi. Perihan Savaş'ın bir başka yakınması da SODER'in Başka- nı Türkân Şoray'la bir türlü ko- nuşamaması. "20 gündür anyo- ruz, bulanuyoruz" diyor. Bildiri sahipleri yeni yapılan- malarının ne olabileceği konu- sunda bir araştırma içinde ol- duklanm, örgütlenme tipinin büyük olasıhkla sendikalaşma ya da birlik kurma biçiminde olacağını söylüyor. Bildiri sahiplerini sansasyon peşinde koşmak ve yönetimi ele geçirme çabası içinde olmakla suçlayan SODER Başkan Yar- dımcısı Serdar Gökhan ise ken- dilerine şu ana kadar bir istifa sunulmadığmı belirtti ve şöyle konuştu: "Zaten bu 68 kişinin içinde- kiierin otnzunun dışında kalan- lann aidat ödemedikleri için kongrede oy kullanma hakkı yok. Bunlar başından beri yö- netimi ele geçirmek isteyen bir grup. Herkese telefon etmişler. Kabul edilse de edilmese de isünlerini koymuşlar. Aynca bi- zi oyuncu olmayanlan üye yap- makla suçluyorlar. Oysa tüzüğümüzün 5. mad- desi çok açık. Diyor ki o mad- de: '20 fılmde rol almış ve en az 5 yıl oyunculuk yapmış olanlar SODER'e üye olabilirler.' Ge- lin kontrol edin, bu kriterlere sahip olmayan kimse bulamaz- sınız. 'Terzileri de üye ediyorsunuz' diyorlar. Adam bu koşullara uyuyor olabilir, ama bugün hayatmı idame ettirmek için terzülk yapabilir. Biz oyun- culan birieştirmeye çalışükça onlar bolmeye uğraşıyor." SODER'dekı çatlağın altında ise birbiriyle karşı konumlardaki iki örgüt olan SESAM (Sinema Eserleri Sahipleri Meslek Kuru- luşu) ve SODER'de yönetici olan Tanju Gürsu'ya karşı artan tepkinin yattığı ileri surUlüyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear