18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 4 AĞUSTOS 1991 IX- 27 Mayıs Olıııah ımydı? HIFZIVELDET VELİDEDEOĞLU 27 Mayıs 1960 asken raudahalesı olmalı mıydı, olmamalı mıydı'' Bu mudahale bır devrım mı9 Yoksa sıra- dan bır darbe mıydı9 Bu sorular 30 yıldan berı çoğu zaman zı- hınlere gelmış, yazılara dokulmuştur Bunla- ra verılecek yanıt subjektıf (oznel) olmaktan çok, nesnel (objektıf) koşullar göz önune alı- narak ve mudahalenın sonuçlarına bakılarak verılmelıdır Ben hep bu kanıda olmuşumdur Aynı soruiar, aradan 200 yılı aşkın bır su- re geçtığı halde 1789 Fransız ve 70 yılı aşkın bır sure geçtığı halde 1917 Sosyalıst devrım- len ıçın de hep sorulmuştur, bu kanh devrım- ler, korkunç facıalara ve ınsan kıyımına ne- den olduğu ıçın evrensel kamu du>uncunda (vıcdanında) hep yargılanmış ve >argılan- maktadır Ancak o dönemlerdekı toplumsal koşullar göz önune alındığında ve objektıf olarak du- şunulduğunde bu buyuk devrımlerın bır rast- lantı değıl, gerekırcı (determınıst) bır sonuç olduklan konusunda kımsenın kuşkusu yok- tur Gerçı 1789 Fransız Devrımı'nde pek çok haksızlık yapılmış Andre Chenıer gıbı genç, ama güçlu ve ıçlı bır ozan, Lavoısıer gıbı fı- zık alanında bulduğu yasalar sonsuza dek kı taplarda yer alacak olan bılgınler de gıvotıne gönderılmıştır, ama butun bunların gerısın- de devrımın getırdığı eşitlik, ozgurluk ve la- iklik ılkelen o zamandan ben butun dunya- ya ve Türkıye'ye aşama aşama yayılmış \e ya- yılmaktadır Çunku bu ılkeler ınsanın ınsan- ca yaşamasının ön koşullarından bırıdır 1917'de Sosyalıst Devrım daha da kanh ol- muş, gerek ıç savaşta gerek özellıkle Stalın dö- nemınde mılyonlarca ınsanın oldurulmesı so- nucunu doğurmuştur Gunumuzde Sovyetler ve Ötekı komunıst ulkelerde Marksıst Dev- nm'e karşı gösterılen tepkı bır jonuyle ınsan- lık duyuncunun urunu olarak kabul edılme- lıdır. Bunuıüa bırhkte bu devnmın emekçı sı- nıflar ıçın ortaya koymuş olduğu ılkelen, özel- hkle "artı-deger" kavramını hıç bır tepkı or- tadan kaldıramaz Çunku bu kavram 2x2 = 4 gıbı bır gerçeğı yansıtmaktadır Şımdı komu- nızm, guleryuzlu ve ınsancıl sosyahzme do- nüşme aşamasındadır Tıpkı katı lıberal eko- nomıye dayanan 1789 burjuva devnmımn gu- nümüzde sosyal adalet ve sosyal demokrası ıl- kelennı benımsemesı gıbı bır olgudur bu De- mek kı burjuva devrımı ıle proletarya devrı- mı karşıhkh etkıleşım surecı ıçındedırler Kı- mı okurlarım belkı öğunme sanabıhrler ama, bız bu sürecın bır gun geleceğını on beş >ıla yakın bır zaman önce vazdığımız vazıda "top- lumlann gıdışı ya sosyal humanızmava (msan cıllığa) ya da humamst sosyalızme vonelıktır" sözlenyle vurgulamıştık O halde gerek 1789, gerekse 1917 devrım lerını zamanlannın koşullanna gore nasıl de- termınıst bır göruşle değerlendırmek gerekı- yorsa, gerek kapıtalıst gerek sosyalıst ulkeler- dekı değışım, dönuşum ve oluşumları da uy- gar toplumların bugunku aşamasında aynı bı- çımde değerlendırmek gerekır Kemalıst Dev- rım, 1789 Devrımı'nın Turkıye'dekı uzantı- sı, daha doğrusu, Turk toplumunda fıhzlenmesıdır Butun dunya ıçın Kemalıst Devnm'ın evrenselhk nıtehğı yoktur denemez, çunku bu devrımı hazırlayan Ulusal Kurtuluş Savaşı, mazlum uluslara bağımsızlık mucade- lelerı ıçın ornek olmuştur, ama Islam dunya- sı ıçın Kemalıst Devrım evrenselhk mtelığı ta şır Çunku laıklık ılkesını Islam devletlerı ara- sında ılk olarak kabul edıp 65 yıldan fazla bır suredır uygulayan tek Islam ulkesı Turkıye' dır Bu nedenle Ataturk Devrımı'nı, kımı neo- hberal aydınlarımız gıbı küçumsememek gerekır 27 Mayıs 1960'ta Turk gençhğının, aydın- lann ve halkın desteğıvle yapılan asken mu- dahale, Kemalıst Devnm'ın ve çoğulcu de- mokrasının tehlıkeye duşmesı karşısında ger çekleşen bır olgudur, daha doğrusu Turkıye'- de karşı-devrım hareketını önleyıp yıne dev- rım doğrultusuna yönelten, Kemalıst Dev- rım'le elde edılen kazanımları koruma devrı- mıdır bu Ayrıca bu devrım sonucunda getınlen 1961 Anayasası, 1924 Anayasası'nda bulunmayan bır çok hak ve ozgurluğu, de- mokrasının ve ınsanhk haklannm garantısı olan yargısal denetım mekanızmalannı ıçer- mektedır DP ıktıdarı, geçen >azıda belırtıldığı gıbı tek partı ıstıbdadını kurma doğrultusunda do- ludızgm gıderken başta zamanın genelkurmay başkanı olmak üzere kendısıne bağlı yuksek rutbelı komutanların desteğıne guvenıyordu Alt rutbelerdekı ıdealıst ve dınamık subayla- n hıç hesaba katmamıştı Ankara'da okul ko- mutanı önde olmak uzere Harbıye öğrencıle- rının Ataturk Bulvarı'nda >aptığı yurüyuşu bıle hafıfe alrruşu, oysa bu çok anlamlı ve cıd- dı bır uyan ıdı DP eğer çoğulcu demokrası- ye \e hukuka ters duşen doğrultuda >urume- >ı sürdürmeseydı, 27 Mayıs mudahalesı elbet- te olmazdı Çunku o zaman halktan, aydın- lardan ve gençlıkten destek görmez, sadece zo- ra \e sılaha dayanan bır darbe nıtehğı taşır- dı Demek kı böyle bır devrım ıçın butun or- tam hazırlanmış olduğundan az önce sözunu ettığım buyuk devnmlerdekı gıbı, 27 Mayıs'- ta da "gerekırcıhk" kavramının bır sonucu- nu gormekteyız (1) Bu nedenle 27 Ma\ıs, kı- mılennın sandığı gıbı, 12 Mart 1971 \e 12 Ev- lul 1980 mudahalelerı gıbı sıradan bır asker- sel darbe olmayıp başta belırttığım gıbı de- mokratık ve sosyal bır devrım nıtehğı taşır Bunun kanıtlanndan bırı mudahaleden son- ra ıktıdan ele alan ve askerlerden oluşan 38 kışılık Mılh Bırlık Komıtesı'nın toplantıların- da, askerlıkte esas olan emır ve komuta zın- cırınm bulunmayışıdır Kararlar alınırken bır usteğmenın oyu ıle bır generalın oyu eşdeğerlı ıdı Kararlar çoğunlukla alınırdı Bö>lecebu kurul askerlerden oluşmakla beraber, demok ratık ılkelere göre çahşan bır mını-parlamento nıtehğı taşıyordu 27 Mayıs Devrımı'nın hazırlattığı Anaya- sa'nın, Kurucu Meclıs'ten sonra halkın oyu- na sunulması yontemı de 27 Mayıs Devrımı'- nı gerçekleştırenlenn nasıl demokratık bır du- şunce taşıdıklarının başka bır kanıtıdır Bu as- kerler apoleth, sırmah unıformalannı gıyıp ul- kenın her \arunda meydan meydan dolaşarak, anlamlı anlamsız nutuklar atıp halkın gozu nu kamaştırmamışlar, vereceğı oyda etkılı ol- mamışlardı Nıtekım 1961 Anayasası, halk ovlamasında, ancak >uzde altmış çoğunluk sağlayarak kabul edılmıştır Bu da oylamada- kı ozgurluğun kanıtıdır Ayrıca Mılh Bırlık Komıtesı'nın de Kurucu Meclıs te ov verdığı Anayasa, yurttaşlann sosval, ekonomık, du şunsel hak ve ozgurluklerını, emekçılerın sen- dıkal haklannı açık bıçımde behrleyen demok- ratık nıtelıklı bır Anayasa ıdı Butun bunlar ne demektı'' Insanın ınsanca yasaması ıçın gerekh koşul- lann oluşturulmasını devlete gorev olarak ver mek, butun emekçılerın alın terlerının karşı lığım alabılmelen ıçın sendıkalar ıçınde orgut- lenıp grev haklannı >asal çerçevede rahatça kullanması, boylece toplumda dengenın ve sosyal barışın sağlanması demektı Turk ta- rıhınde boyle sosyal ve hukuksal bır ortam ılk kez 1960 asken mudahalesının demokratık ru- hu ıle gerçekleşmıştır Bu Anayasa'nın eksıklerı ya da fazlalıkla- n yok m.uydu9 Elbette vardı, bunları 27 Ma- vıs dızısınm oncekı yazılarında açıkladım Bu dızıyı bugunku yazı ıle noktalamadan önce kışısel olarak benım 27 Mayıs karşısın- dakı durum ve rutumumu da kısaca behrtmek gereğını duyuyorum 27 Mayıs dort yapraklıdır, Birinci yaprak: Asken mudahale ıle DP ıktıdarının duşurul- mesıdır Bemm bu ılk aşamada hıç bır katkım olmamıştır tkıncı yaprak: 27 Mayıs sabahı kımı pro fesör arkadaşlarla bırhkte Ankara'ya göturu- luşumuz \e yem bır Anayasa öntasansı hazır- lamakla gorevlendınlışımızdır Bunun her yö- nunu yıne bu dızıde anlattım Lçuncu vaprak: Mılh Bırlık Komıtesı ıle Temsılcıler Meclısı'nden oluşan ıkı kanatlı Kurucu Mechs Dönemı'dır Bu Meclıs, Istan- bul Bılım Komısyonu'nca hazırlanmış olan öntasamı esas alarak asıl Anayasa tasarısını hazırlayıp kabul ederek genel halk oylaması- na sunan Meclıs'tır Bu Mechs ıçınde Anayasa konusundakı çalışmalarımızı da dızının oncekı yazılarında anlattım Yalnız burada şu nok- tayı uzuntu ıle behrtmek ıstenm kı, gerek Mılh Bırlık Komıtesı'nce gerek sonrakı yayınlarca Istanbul Bılım Komısyonu'nun ontasansuun onemmden hıç söz edılmemış, neredeyse bu öntasan yok sayılrruştır Bunun nedem, İstan- bul Ünıversıtesı Bılım Komısyonu'nun hazır- lamış olduğu bu öntasarıya, on kışılık komıs yondan altı uyenın, turlu yönlerden muhale- fet raporu vermesıdır Ancak şurası gözden kaçırılmıştır Muhalefet raporlan, öntasan nın özu, yanı getırmış olduğu çağdaş değer- ler ve kurumlara karşı olmayıp ıkıncı, uçuncu derecedekı aynntılar üzerıneydı Kısacası Is- tanbul Bılım Komısyon golgede bırakılmıştır Dorduncu yaprak: Yassıada uygulamaları- dır Bunlarla hıç bır ılgım olmadı Ne "V assı- ada'nın yönetımıyle görevlı askerlerle ne de Yassıada Mahkemesı Başkan ve uyelenyle bır kez bıle goruşmedım Yalnız bır gun Yassıa- da duzenlemelerıyle gorevlı Mılh Bırlık Ko- mıtesı uyesı Bınbaşı Orhan Erkanh'ya rastla- dığımda "Orhan Bev, bu kopek davası, be- bek da\ası ne oluyor'' Sızler DP ıktıdarını bunlar ıçın mı duşurdunuz, yoksa Anayasa'- nın ıhlalı, butun özgurluklerın ortadan kal- dırılması vuzundenmı?" dedım Bana "Ho- cam, mıllet bunların nasıl adam olduklarını anlasın dıye bu davalarla duruşmayı başlattık" vanıtını verınce, dıyecek söz bula- madım ve bu dızının yayımlanmasına başla- madan çok daha oncekı zamanlarda yıne bu sutunlarda belırtmış olduğum gıbı, bır tek kez bıle Yassıada'ya adım atn adım, aılemın uye- lerınden hıç kımseyı de oraya yollamadım Hele Mahkeme Başkanı rahmeth Salım Ba- şol'un bır gun duruşma sırasında samklara "Sızlerı buraya tıkan kuv\et boyle ıstıyor" dedığını gazetelerde okuyunca gerçekten çok uzuldum Çunku yargının etkı altında bulun- duğunu gostenyordu bu soz Rahmeth Inonu ıle Yassıada ıdamları ko- nusundakı konuşmamızı da daha onun sağlı- ğında Mıllıyet Gazetesı'nde (27 Şubat 1972), ön- cekı yıl da Cumhurıyet Gazetesı'nde (15 Ocak 1989 ve 22 Ocak 1989) açıkladım Inönu kendı- sıru evınde zıyaret ettığım bır gun, Yassıada yar- gılamalannı kastederek 'Idam \ar mı Hocam, ıdam" dedığı zaman bır hukukçu olarak ver- dığım yamt "Ben bunu bılemem Paşam, eğer yasalar gerektırıyorsa ve suç kanıtlanırsa el- bette olur" bıçımındeydı Yargının o zaman kı geçerlı yasava gore karara \aracağını ışa- ret eden bu sozume Paşa "Idam hıç bır şeyı halletmez" demıştı Sonrakı yıllar Paşa'nın bu goruşunun ne denlı haklı olduğunu orta- va koymuştur Gerek 12 Mart, gerekse 12 Ey- lul donemlerınde yapılan sıyasal ıdamlar da hıç bır soruna çozum getırmedı Soylentıye gore Yassıada vargılamalanndan sonra anla şıldı kı, o zaman verılen ıdam cezaları, aske- rı bıı cuntanın baskısıyla verılmış, Mılh Bır- lık Komıtesı de bu basİcı altında kalmış, Org Cemal Gursel ve Korg Cemal Madanoğlu gı- bı ıhtılal lıderlerı bıle "cunta"ya ve MBK ıçın- dekı ıdam yanhlarına soz geçırememışler Yassıada'da tutuklulara yapılan manevı ış- kenceler asla tasvıp edılemez Nıtekım 12 Mart 1971 ve 12 Eylul 1980 darbelerınden son- ra aydınlara ve sıyasal tutuklulara yapılan ış- kenceler de ınsanhk dışıdır Butun bunları gorup yaşadıktan sonra ge- rek 12 Mart donemınde gerekse 12 Eylul fa- şızmı donemınde karınca karannca hukukun ustunluğu ılkesının korunması ıçın bu sutun- larda savaşımımı surdurdum, olunceye kadar da surdureceğım (2) Nol 1) DP ıktıdannın butun özgılrluklere olduğu gıbı basın özgurluğune de \ urduğu darbelerı \ e basın mensup- larına karşı uvguladığı acımasız cezaları toplu olarak öğ renmek ıçın Sa>in Okay Gönensın ın DP Karanlığı baş- lıklı \azısını okumaJarını önemle salık verırım (Cumhu rıvet 29 Temmuz 1991) 2) Sa>m Mehmet Alı Bırand ' Demırkırat ' adlı TV dı asının son bölumunde Bazı sn ıller ve profesörler de ıdam ıstıyorlardı Bunlardan bırı de Profesör Hıfzı Veldet Velıdedeoğlu'ydu dedıkten sonra benım ıdamlar konu sunda rahmeth tsmet İnönu ıle geçen yukardakı konuş mamı ekrana var.sıtn Bu davranış bır saptırma bır\ön lendırme mtelığı taşıyor Ben bır hukukçu olduğum ıçın >asalar ne dıyorsa ve suç kanıtlanırsa elbette ıdamlar da olabılır dedım ıdamlar olmalıdır demedım Bereket ver sın Bulent Özkam'ıo benımle >aptığı bu röportajı TRT ka>dederken bır vakınım da a>nt zamanda vıdeoya al rruştı Eğer olanak bulursam Demırkırat ' dızısı ıçın söv lemış olduklarımın tumunu vazıya geyirecegım H V \ PENCERE EVET/HAYIR OKTAyAKBAL Hizipçilik SHP Dışına! "Hızıpçılık, orgutlerı kemıren, guçsuz duşuren bır hasta- lıktır Hızıpçılık, orgutlerı tıkanmaya goturur Ben herhangı bır kışıye, ya da gruba değıl bu davranış tarzına karşıyım Bu davranışı kımden gorursem goreyım karşıyım' SHP Genel Başkanı Erdal Inonu'nun sozlerı bunlar Bız- lerın de uzun sureden berı yazıp soyledığı budur SHP artık kendını ıkı başlılıktan kurtarmalı Bır partı hıçbır zaman ıkı başlı olmamalı 1 Partı ıçınde değışık goruş sahıplerı ve on- ların çevresınde toplananlar olabılır Ornek Fransız Sosya- lıst Partısı Mıtterrand'cılar, Rocard cılar, Mauroy'cılar, Fabı- us'cüler, Chevenement'cılar kongrelerde çekışırler Ama bır genel seçım oncesınde partı çızgısınde bır araya gelırler Yö- netım yerlerını de aralarında eşıt bıçtmde boluşmeyı başa- rıriar Mıtterrand cumhurbaşkanıdır Mauroy partı genel sek- reterı, Fabıus meclıs başkanı Cresson Başbakan SHP son kurultayında Baykal hızbı son sınavı verdı Onem- lı bır savaş surdurdu Sahte davetıye dağıttırmak mılrtan kad- roların alkışları, tüıiu sokak gösterılen, TV reklamları' Hepsı yapıldı Ama artık bu 'sen çekıl ben geleyım' kavgası bıtme- lı Kurultay 83 oy farkla Inonu yu yenıden başkanlığa getır- mıştır Onumuzdekı genel seçımde Inonu dur SHP nın baş yönetıcısı Baykal ve arkadaşlarına duşen, onumuzdekı ıkı yıl, uste- lık de genel seçım sürecını de kapsayan bır zaman parçası boyunca kurultayca seçılen partı yonetımının çalışmalarına katılmaktır Baykal lıstesınden seçılmış 15 kışının partı çızgı- sınde gorev yapması kaçınılmazdır Yok, bır kez daha Ikıncı Genel Merkez'ın buyrukları, ısteklen doğrultusunda davra- nacaklarsa o zaman bu tutum SHP'nın yolunu kesmek, ANAP'a yarar sağlamak anlamını taşır Erdal Inonu kurultayda çok açık konuşmuştu, demıştı kı "Bır konudakı kesın kararlılığımı huzurtarınızda açıkca soy- lemek ıstıyorum Kurultay sonrası ben genel başkan olursam herkesle kucaklaşmaya herkesle çalışmaya hazırım Ama kurultay sonrası yıne ıkı genel merkez olursa kurultay son- rası onumuzdekı ılk hedef dışındakı konularla partı gereksız yere yıpratılırsa, ıç çekışmeler bıze en ufak bır zarar verırse, artık eskısı gıbı hoşgorulu olmayacağım Şunu partılı partı- sız herkesın çok net olarak bılmesını ıstıyorum kı seçımlere kadar partının ıçerıden ya da dışarıdan yıpratılmasına kesın- lıkle ızın vermeyeceğım ' Inonu'nun bu sözlerı havada kalmayacaktır elbet Baykal ve arkadaşları, sanırım gösterılen hosgoruyu daha fazla ko- tuye kullanmayacaklardır Artık onlar da en onemlı gorevın partıyı ıktıdar yapmak olduğunu anlamışlardır Bunun bırın- cı koşulu da genel başkanı, genel merkez yonetımını yıprat- mamak, tam tersıne yardımcı olmaktır Ustelık Baykal'ın lıstesınden 15 kısı PM'dedır Bu on beş kışının en az yarısı Baykal 'hızbı'nın en sadık uyelerıdır Şımdı kamuoyu, özellıkle SHP tabanı bu kışılenn tutumunu dıkkat- le ızlemektedır Yıne oncekı oyunlar mı yaşanacak7 Yıne SHP'nın butunleşmesı bırlıktelığı bır yana ıtılıp ansıklopedı- lere kadar geçen Baykalcı Hızıpçılık' mı yasatılacak9 Sağduyunun, partı yararını duşunmenın her şeyın onun- de de şu Özal'cı ANAP ıktıdarını bır an once yıkma ısteğının ağır basması beklenır Olmazsa 1 Yıne hızıpçı tutum kendı- nı gösterır yıne Koroğlu caddesındekı 2 Genel Merkez her ıse karışmaya basJarsa1 O zaman genel başkanın kurultayda söyledıklerı ıster ıstemez gundeme gelır Yanı, "Partının ıçerıden ya da dışarıdan yıpratılmasına' ızın verılmez "Iktıdar çok yakmımızdadır yazık etmeyelım Iktıdar cok yakınımızdadır halkımızın beklentılerını boşa cıkarmayalım Iktıdar çok yakınımızdadır bu tarıhı sorumluluğun coşkusu nu bırlıkte yaşayalım' SHP tabanı kadar bılınclı Turk secmenı de Sayın Erdal Ino nu'nun bu dıleklerını paylasmaktadır Zırva Tevil Götürür mü?.. Bır ınsanın dengesızlığı akıl hastalığına donuşmuşse he- men göze çarpar, konuşmasına, yazısına yansır, mantığını çarpıtır Aşağıdakı orneğı okuyalım "Montanya'ya "oldu, mesele bıttı' dedım O da keyıflendı Bu aralık, geldıler, 'Senı Ismet Paşa ıstıyor" dedıler, çıktım Çayld'ı bırakmış Odanın kapısının dışarısında benı beklıyor Tahır de yanında Ismet 'Olmazl Vazgeç' dedı Dedım V& şımdı razı oldun Sana söylemeden yapmadım Montanya'ya oldu dedım Şımdı bır dakıka sonra dönuyorsun Olur mu"> Ayıp değıl mı?' dedı Fakat benım de artık gırtiağıma kadar geldı Aksılığım tuttu 'E Ben mı kaldım Ne olursa olsun' dedım Meğerse bana söz geçıremeyınce Tahır derhal Ismet'ı dışarı çağırtmış, kandırmış, vazgeçırmış Meğerse Tahır bey yapışkan, âdeta cıvık bır bela ımış ökse mı ökse ımış Müthış bır sakız kı ne ımış Bır ışe başladı mı bırakmıyor Ama akıl da ermıyor Bu pek tyı bır mezıyet, ama burda değıl Yennı, ışını nevını hakkıyla takdır edemıyor Bu da buyuk kusur Işı bırakmıyor ama aylardan berı hal de edemedı Hatta bır kelımelık bıle bır ış yapamadı Nafıle adam, hem muzıç ve manı adam Elın- den ış gelmez bır ışe yaramaz Kendı o kadar uğraştı Bır şey yapamadı ışı yoluna koydum Onu da bozdu Kızdınlıp kuk- retılmış fıle canları çığnettıklen gıbı şu Tahır"ı nasıl ustüne çı- kıp da çığneye çığneye gebertmezsın? Ne sersem bela şey- sın yahu1 Şu Ismet de bır saat evvel butun muzır pro/eyı ım- zalayacaktı Ve bu arada bu formül de Montanya'nın cumle- sıyle beraber kabul edılmış olacaktı Şımdı bu*cum'e çıktığı halde kabul etmıyor Bu adamda mantık yok Ve şaşırmış adami Muşavır Zaten uç değıl muhtelıf şeylerde Avrupa1 dan bırkaç yuz muşavır getırmek mecbunyetındeyız Bunsuz Tûrkıye'yı devlet ve Türkü mıllet yapmak mumkun olmadığı ka- naatındeyım " Nedır bu? Dr Rıza Nur, "Hayat ve Hatıratım" adlı kıtabında Lozan go- ruşmelerını anlatıyor Ben gelışıguzel bır parça seçtım, daha otesıne bakmaya gerek var mı? Eskıden bu tur sayıklamaya 'hezeyan" denır- dı, Rıza Nur un tırlattığı, anıların her sayfasında ortaya çıkı- yor, bu gerçeğı de bılmeyen yoktur • Rıza Nur'un 1928 de yazdığı anılarını 1968'de Istanbul'da 'Altındağ Yayınevı' bastı, kıtabın takdım' (sunuş) yazısında tarıhe bakış açısı pek ılgınç, meğer Mustafa Kemal'ın ka- tıksız bır Ingılız casusu olduğu, Turk-Yunan muharebesının sa- dece bır muvazaadan (danışıklı dovuş) ıbaret bulunduğu, Yu- nan askennın Izmır'e çıkanlışının Ingıhzlere Mustafa Kemal ta- rafından telkın ve ılham edıldığt", "mevsuk" (belgelı) ve "müdellel" (kanıtlı) bırer gerçek değıl mıymış' "Hayat ve Hatıratım" bır delının zırvalan olarak yıllardan ben elden ele dolaşır, Ataturk duşmanlığı ıçın temelsız bır kay- naktır Çunku Rıza Nur her şeyı şıp dıye anlamakta pek ya- mandır sozgelımı Ismet Paşa ya ılışkın bır gerçeğı bakın nasıl keşfedıverıyor "Ismet Paşa bır akşam nasılsa gaflet edıp bana şöyle dedı "Babam, ben Bıtlıslıyız " Bıtlıs'te Turk var mıdır? Ismet pek kur- naz, ıçı dışına taban tabana zıt bır adamdır Nasıl gaflet edıp de bu lafı, bu sırrını kaçırdı O, âleme kendısını Malatyalı bır Turk gostenyor Halbukı babası Malatyada sade mahkeme- de zabıt katıplığı etmıştı O da az bır muddettır Kendısıne "şe- hırde Turk vardır" dıyerek tesellı edıcı bır laf söyledım Fakat bu sırra vakıf oluşum benı altust ettı Vıcdanımı bır gazap ate- şıdır kapladı, ıçımı yaktı, kavurdu Demek kı Ismet Kurttûr Hem koyubırKurt Turk değılmış ha' Bız bu heyetın başından Aba- za dıye Raufu attırdık Turk dıye halıs bır Kurt getırmışız, vah yazık " Anı değıl, baştan aşağıya bır akıl hastasının sayıklamala- Pekı, bugun neden Doktor Rıza Nur un anılarından soz aç- mak gereğını duydum 9 A Durup dururken değıl okur»- larımın ısteğıyle konuyu ele al- dım çunku ' Sabah' gazetesı son gunlerde Doktor'un anıla- rını sankı yem ve cıddı bır şey- mış gıbı bırıncı sayfadan vıtrı- ne çıkardı Delı zırvasıdır bunlar ca- nım 1 İçilecek İdeal Süt. Süper Pastörize, Saf ve Katkısız. Sut ınekten sağılıp hıç bır ışlemden geçmeden sağlıksız koşullarda ve açıkta satıldığında ınsan sağlığı ıçın tehlıkelıdır Bu tur sut kaynatıldığmda ıçındekı zararlı maddeler olmeyebılır besın değerı de azalır Sokak sutçusu nun sutu saf olmayıp ınsan ıçın faydadan çok zarar getırır Bu nedenle de, nüfusu 100 binden fazla olan kentlerde sokak sütu'nün satılması yasaklanmıştır. (Hıfzısıhha Kanunu, m.170). Bu tur sutlen ıçmdek proteın ve vtamınler otrjurrnemek çın kaynatmadan ıçeb I rs n z Istersenız haff ıstın Kutuyu açtıktan sonra sutu buzdo abına koyun ve b rkaç gun ç nde ıçın Sut hava le temasa geçtğmde, havadak bakter er neden yle bozulur Hamıle kadından yenı doğan bebeğe ve annesıne, buyuyen çocuk ve gelışen gençten menapoza gıren kadın ve kemıklerını kuvvetlendırmek zorunda olan yaşlılara kadar herkesın sağlık ıçın sut ıçmesı gerekır Bu nedenle herkes sağlık ıçın saf süt ıçmelıdır Sağhğınız ıçın Tetra Pak kutularındakı Süper Pastörize (UHT) süt ıçın Zararlı bakterılerm oldurulduğu ve besın değerının korunduğu bu sıstemle ışlenen sut ıçıne hiç bir katkı maddesi konmadan ambalajlanmıştır ve en az 4 ay dayanır Saf süt. İçilecek ideal sut. Kalitesi, tadı ve tüm besin değeri ile. Saf Süt. Katkısız Süt. Süper Pastörize ve Uzun Ömürlü. Tetra Pak kutulannda. TP V BÎTLİS AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI'NDAN Esas No 1986 12 Karar No 1990/152 Geceleyın maske takmak su retı>le bırhkte sılahlı gasp ve 6136 sayıtı kanuna muhalefet su- çundan sanık Muş ılı, Malazgırt ılçesı lyıkomşu kö>ıı nufusuna kavıtlı olup aynı >er Kazgol kö- yunde oturur Sabn \e Zelıha'dan olma, 1943 Dlu, Emın Aslan hakkında mahkememızde >apı- lan yargılama sonunda Mahkememızın 4 12 1990 ta- nh ve 1986 12 esas, 1990 152 ka- rar sayılı kararı ıle samğm bera atıne karar venlmış ve gıvabı ka- rar butun aramalara rağmen sa nığa teblığ edılemedığı ve adre sının de raeçhul kaldığı anlaşıl- dığından hukmun 7201 sayılı Tebhgat Kanunu'nun 28, 29 ve 30 maddelen uyarınca ılanen tebhğıne karar venlmış olduğun- dan hukmun Turkıvede tırajı en >iıksek gazetelerden bınnde ıla- nen teblığıne, İlarun >apıldigı tarıhten ıtıbaren tebhgatın 15 gun sonra yapılmış sayılmasına, ılanı havı gazetenın savcılıktan ıstenmesıne, Ilanen tebhğ olunur 23 7 1991 Basın 32594 Nufus huvıyet cuzdanırru kaybettım Hukumsuzdur A YSEL ÎS TA \BULL UOĞL L TEMSİLİVE DEMOKRASİNİN KÖKENİ Doç. Dr. Sami Selçuk 8 000 hra (KDV ıçınde) Çağdaş Yayınları Turkocağı Cad 39 41 Cağaloğlu-lstanbul Odemelı gonderilmez. ATATURK BİR GÜNGELECEK Oktay Akbal 10 000 lıra (KDV ıçınde) Çj$daş Yayınları Turkocağı Cad 39 41 Cağaloğlu tstanbul Odemelı gondenlnıez 52633<» nolu huvıyetırm kaybettım Geçersızdır ÇAĞDAŞ FUSDA ONİKİDEN OMKİYE TÜRKİYE Ali Sirmen 3 bası 8 000 lıra (KDV ıvınde) Çağdaş Yayınian Turkocağı Cad 39-41 Cağaloğlu tstanbul Odemelı gondenlmez
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear