Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
Sahıbı Cumhurıvet Maıbaacıhk ve GaiCîecılık Turk -\nomm Şırketı adına
Nadır Nadı £ Geneı "ıa\ın Muduru Hasan Cemat Muessese Muduru
Emıne Lşsklıgıl, \az lşien Müaunı O k » Gonensm, 0 Haber Merkezı
Mudurj Yalçın Baytr, Sayfa Duzeru ^oneımenı Aiı Ac»r £ Temsıictier
ANKARA Abmct Tan, 1ZMİR Hikmfl Çttonkayn, ADASA Çetıa
l.Pol ka Cetat BMİu^f, tsıuıbul Habcrkn
Şmkna Kfieoci. Ku uı Otal Lrtrr Efc-ım Gcncıy ŞaM"
ttıetiınn Dzı Yaz iar Ktrvn Çthfku ^raj ırraa Ş*hıa
M*iı İ»»er En>l Erkrt # Muhasecc Bakıl
Ekofiomı Mtnl Tuer Dış Habcrl« Eifm Brto Iş Scndıka
^ r Haberlcr Necileı Dottn Spc Danıjman AMvlkadır
AJpav Duzfhmc AMvllah Ytocı 0 koordınaıOr U M
teıa % Bu:,c Pianlama $**%* Oima«b*»eo«hi 0 Reklam
TGTM ^ Jdarr H«sry» Ga ;>İ«rne öadef ÇHft f Btlgı Ijıer- N»ıf tuf f Pçrsonel Sogı BOSUJICK>İ*B
yövw * n ^ u Baskan Nadir N»*
Okla> Aktal îalpa Bı>«r Hısu
C«ıral Hlknıcl ÇMtekıyı, Okjv
COMOSIM, l|or MMBCU llbn
Sdçak, \li Saraıem. Ahaet T u
? Yayan. C_rnh^n>«t Ma.baa.ihk *e Gazeiecılık T \ Ş. Tü'kocajı Cad 39 41
Pk 246 l«anbüJ Tel «12 05 05 (20 hat) Tete* 22246 F M (1) <26 60 72 0
Aakar* Zrva GC«*lp BK inkıUp S No 19 4 Td 13
1
II 4 W TeJ« *2344 Faa. (4) 133
tzınir- H Zrva Blv ]J<2 S 2/* Tri 13 12 30 Tel« 323*9 Fax (51) 19 53 «0
aa tnonu Cad 119 S V- I Kat i Td J9 37 52 {d haı) T d « 62155 Fax (7|) 19 23 ^8
FOÇA
TAKVİM: 18 AĞUSTOS 1991 tmsak: 4.33 Güneş- 6.09 öğle: 13.13 Ikindi: 17.01 Akşam: 20.06 Yatsı: 21.36
Korunıa
Kurulu'na
karşı dava
ÜMİTOTAN
İZMİR (Cumhuriyet Egc Burosu) — Yetkili-
lerin ilgisizliği, ihmali ve alınan yanlış kararlar
Foça'nın sonunu hazırbyor. Üç bin yü öncesıni
gunümüze taşıyan Foça'da son 10 yüda her şey
değişti. Koruma kurullan 1. derece SİT alanla-
nna ınşaat izni verirken, belediyeler çaresiz. Mi-
marlar Odası tzmir Şubesi, Izmir 1 Numaralı
Kültur ve Tabiat Varhklarını Koruma Kurulu
üyelerini mahkemeye venyor. Nedeni de " 1 . de-
recede SİT alanına inşaat izni vennek ihmal de-
gil kasıttır. '
tşadamı Mazhar Zorin, Foça Atatürk Mahal-
lesi sahil caddesinde bulunan 1. derecede StT ala-
nı içine 5 katL otel yapımı içın proje hazırlatıp
lzmır 1 Numaralı Kültüı ve Tabiat Varlıklarınj
Koruma Kurulu'na izin için başvaruyor. Kurul
18.2.1988 tarihli ve 105 sayıh karanyla, 'proje-
nin uygun olduğuna karar verildi' diyerek izin
veriyor. O tarihte Belediye Başkanı Serdar Mer-
sin. Izinden sonra eski, 19. yüz>ildan kalma Tuz
Hanı'nın temelinde çalışraalar başlıyor. Şimdi-
kı Belediye Başkanı Nihat Dirim göreve geldik-
ten sonra konunun üzerine egiliyor ve 'bu işte
bir yanlış olacagı' yaklaşımıyla yenıden kurula
basvuruyor.
tzmir 1 Numarah Kültur ve Tabiat Varhkla-
nnı Koruma Kurulu 20.4.1989 yılında aldığı 981
sayıb kararla, "ProjeJer knruiunun yanlı$ ve ek-
sik bilgi sunduğu, bu nedenie hata yapıldıgı" be-
lirtilerek, "Tuztaan'm mevcul duvar kalmtılann-
dan yarartanılarak orijinaline uygun restorasyo-
nunun yapılmasına ve yapının turistik amaçiı
çarşı olarak degeriendirilmesine" karar verildi.
Tuzhan binası yıkılıp yok edilirken, kale sur
duvarlan da yakılıyor. Kurul durumu görüşüp
16.5.1989 gün ve 1010 sayılı karannı alıyor sur
duvarlarırun restore edilinesini istiyor. Ancak
Foçahlar olaya büyuk öfke duyuyorlar, kamu-
oyu yaratıbyor. Sonuçta kurul son karannı alı-
yor. 19.7.1989 gun ve 1189 sayılı kararda, 'in-
şaaOn arkeolojik lampon bolgede oldugunun ka-
bulüne. tampon bolgede inşaat yapımnun yasak
olduğuna, yapümış inşaatlann da yıkımına' yak-
laşunı getırüıyor.
TMMOB Mımarlar Odası Izmir Şubesi yetkı-
lileri 1. derece SİT alanına bile bile izin verme-
nin ihmal değil kasıt olduğunu öne surüp şunla-
rı söylediler:
"Her biri arkeoioji, sanat tarihi, mimariık gibi
meslek dallannda uzman ve ogretim uyesi olan
kurul uyelerinin uymak zorunda bulunduklan
yüksek kurul kararlanna aykın olarak 1. dere-
ce arkeolojik SİT alanına otel yapımı izni ver-
raelerinde ihmal deffl kasıt vardır. Bu nedenie
bu kurulda yer alan Prof. Dr. Gonıil Öney, Doç.
Dr. Cemal Arkon, tzmir Arkeoioji Muduru Ni-
hat Sümer ve Izmir Rölöve ve Anıtlar Muduru
Erol Tumer hakkında suç duyurusunda bulunu-
yonız. Bunun yanı sıra inşaatı yapan Mazhar
Zorlu, ruhsat veren eski Belediye Başkanı Ser-
dar Mersin ve yıkımı gerçekleştinneyen şimdiki
Belediye Başkanı Nihat Dirim hakkında da da-
va açıyoruz."
40 mîlyon
ders kitabı
bastıraeak
ANKARA (Cumhnriyet Burosu) — Milli Eğı-
tım Bakanhğı, 1991-92 öğretim yılı ıçın 40 mil-
yon adet ders kitabı bastıraeak. Ortaokula yeni
başlayan bir öğrencinın ders kitabı en az 61 bin
TL olacak.
Milli Eğitim Bakanhğı Yayınlar Dairesi Baş-
kanı Cemil Baca, önumuzdeki öğretim yılında
ders kıtaplannda değışiklik yapılmayacağını soy-
ledi. "Ders geçme kredi sistemi"ne geçilmesi du-
rumunda Taüm Terbıye Kurulu'nun çahşmaya
başlayacağını anlatan Baca, önümüzdeki yüdan
itibaren sisteme uygun kitap hazırlanacağmı söy-
ledi. Baca, yeni sisteme geçümesi durumunda, ki-
taplann ıçenğimn değişmeyeceğuıi, 1 yılhk prog-
rama göre hazırlanan kitaplann dönemlere bö-
luneceğini beh'rtti. Buna göre, lisede 3 öğretim
yılında okutulan bir ders kitabı, 6 sömestr kul-
lanılabilecek.
Milli Eğitim Bakanhğı, fiyatlan yaklaşık 5 ay
önce yukseltilen ders kitaplanna "şimdiHk" zam
yapıhnamasına karar verdi. 1991-92 öğretim yı-
hnda okutulacak ders kitaplanndan bazılannın
fıyatı şöyle:
Ükokullar: 1. hamur kağıda basılı, 4 ve 5. sı-
nıflar Fen Bilgisi kitabı, 1. sınıf Hayat Bilgisi 8
bin 500 lira, 2 ve 3. sınıflar 7 bin 500 lira. 1. sı-
nıf "Okumaya Başlıyornm" 5 bin lira, Sosyal Bil-
giler 4. sınıf 7 bin 700 lira, Turkçe ilkokul 1. sı-
nıf 6 bin 200 lira, 4 ve 5. sınıflar 7 bin 500 lira,
Matematik 4. sınıf 9 bin 500 liradan satışa su-
nulacak.
Ortaokullar: Almanca 1, 2 ve 3. sınıflar 2 bin
800 lira, Fransızca 1,2. sınıflar 1600 lira, 3. smıf
3 bin 500 lira. Matematik 3. sınıf 7 bin 500, Mil-
li Coğrafya 3 bin 500, 2. sınıf 5 bin 500 lira. Milli
Tarih I. sımf, 3 bin 400 lira, 2. sınıf 7 bin 300
lira.
Bu fiyatlara göre, ortaokula yeni başlayan bir
öğrencinın yardımcı ders kitaplan hariç kitap
masrafı en az 61 bin lira olacak.
Kredili ders
geçme, hazır
ANKARA (Cumhuriyet Burosu) — Milli Eği-
tim Bakanı Avni Akyol, ders geçme ve kredi sis-
temi uygulamasmın eğitimde "refonn" mteliğin-
de olacağını ifade etti.
II milli eğitim mudürleri ile konuyu dun bir
toplantıda tartışan Akyol, "Egitimin cağdaş bo-
yutu, egitimin bilinçli ve kişüikli gençler yetiş-
tinnesi... Bunlar bep sınıfta kaldı, işte biz bu sı-
nıfta kalmayı kaldınyoruz" diye konuştu. Ak-
yol, şimdiki sistemde öğrencinin yüzde 60'ının
doğrudan sımf geçemediğini kaydederek "1 mil-
yon 350 bin kişi ikmale kalıyor. Böyle bir siste-
mi nasıl savunabilirdik?" dedi.
Akyol, hallcın yenı sisteme buyük ilgi göste-
receğini dile getirdi. Milli Eğitim Bakanhğı'na
bağh tum ortaöğretim kurumlannda ders geçme
sistemini düzenleyen taslak yönetmelik, kredi sis-
temine dayamyor. Bir dersin haftalık ders saati
sayısını "kredi" olarak tammlayan sistemde, her
yanyıl bağımsız bir butün olarak alınıyor.
Guy Laroche'un 91-92 kışı için bej ipek krepten verev bir gece elbisesi.
1930lardan esen
\erev'rüzgârlanNECLA SEYHUN
Bu yıl bir "verev rttzgân" esiyor Parıs'te, moda defılelerinde. Vere%
tanrıçası Madeleine Vionnet'yı anma >nlı ya... Sağda solda anısına sergiler
açıhyor, inanıhnaz guzelhkte verev elbiselerı sergıleniyor ya... Tüm
modacılar da bundan etkileniyor, bir verev ruzgârı katıyorlar defılelerine...
Dört bir yanda verev görulmesinin nedeni bu...
Verev, dikişte buyuk ustalık isteyen ınce bir teknik. "Benim" diyen her
terzi, her modacı bu konuda başarı sağlayamaz. Kotu dikılmış bir verev
model kadar da ağlamaklı kıyafet olamaz.
Bu işin ustası, pırı Vionnet ıdı. Verevin tanrıçası, onu modaya sokan odur.
Öyle bir ustahktı ki onunkisi, erışılmez, ulaşılmaz kaldı. Modellennin
"akıcılıgı" anlatıhr gibı değildı. Kopya edılir gibi de değıl. Elbiselerı bir su
gibi akardı... Modacı, bu çok usta tekniğe ulaşmak, bu dozu tutturmak için
kumaşı çeşitli verevlerde keserdı... Istediği akıcılıgı elde edene dek.
En çok kullandığı kumaşlar hafif krepler ve muslinlerdi... Ruya gibi
modeller yaratırdı bu kumaşlardan Madeleine Vionnet... Bu yılki defılelerde
de guzel verev modeller vardı. Şık, usta verev gece elbiselerı... Vionnet'ye
ulasmak olauaksız, ama gene de guzel.
Bir gazetecı, "1930'lann havası geri geliyor" diye yazdı. "Buyuk davetlerde,
bir zamanlar transatlantiklerdeki gorkemli balolarda giyilen kıyafetler
bunlar. Ama bugun nerelerde giyilecek?"
Yıl 1935. Normandie transatlantiği denize açılmış... Inanılmaz bir lüks...
Transatlantıkteki tum kadınlar bir şıkhk yanşına gırmışler gibi... O zamanın
şıkhğı da şıklık yani...
Kadın yolculara şık ambalajlar içinde Jean Patou'nun özel olarak çıkardığı
"Normandie" parfumu dağıtılmış... Gardroplarda zamanın en unlu
modacılarımn kıyafetlerı asılı: Patou'nun, Chanel'ın, Vionnet'nin. Her gece
bir başkası giyilıyor gemide... Inanılmaz zengınlikte kupeler, kolyeler,
yüzıikler ışıldıyor yolculann ustunde... Usta verev elbiseler sular gibi akıyor
yukardan aşağı. Vionnet'nin unlu verevleri...
Geminin yemek salonunun boyu 86 metre. 150 masada 700 kişı ağırlanıyor.
Geminin lüksu, guzelliği anlatılır gibı değil. Transatlantikte bir de kış
bahçesi var. Olağanustu bitkılerle bezelı... Binlerce çıçek ve uçuşan kuşlar...
Bu dekorlarda giyılirmış Vionnet'nin verevleri... Gazetecı onu anımsatan
modellerı gorunce, "lyi guzel de, nerede giyilecek bunlar?" diye sormakta
haklı. Tam da Korfez savaşının ustune. tam da ekonomik krızın ortalık
yerınde.
Ama telaşa kapılmak gereksiz. Bu kıyafetlerı alacak parayı bulaniar, o
kıyafetlerle sahnacak dekoru da bulurlar!.
KaraAvcılığı Kanunu 1937'den kalma
Kaplan tükeııcü,
ama avı serbestBakanlık yetkilileri,
yaban hayatın gerektiği
gibi korunamamasını bütçe,
kadro ve yasal
düzenlemelerin günün
gerçeğine uymaması ile
açıklıyor. 4 milyon avcı,
6500 orman koruma
memuru ile denetlenmeye
çalışılıyor.
HÜRRİYET UYMAZ
Yok olan yaban hayatın ko-
runması yönünde etkiü denetim
ve onlemlen almamakla suçla-
nan Tarım Orman ve Köyışleri
Bakanhğı yetkilileri de benzerı
sorunlardan yakınıyorlar. 4 mil-
yonu aşkın avcının bulunduğu
Turkiye'de usulsüz avlananları
valruzca 6500 "orman koruma
memuruyla" denetlemeye çalı-
>an bakanlık yetkilileri, yetersiz-
lıklerıni butçe ve kadrolannın
sinırlı olmasının yam sıra gunun
gerçekJenne uymayan Kara Av-
cılığı Kanunu'yla açıkhyorlar.
îlgili komisyonlardan geçen ve
bugunlerde genel kurulda göru-
şulmeyi bekleyen yenı kara av-
cıhğı yasa tasansırun kabul edil-
mesi halinde bu sorunların bu-
yuk bir bölumunun gidenlebüe-
ceğinı belirten yetkililer, Orman
BakanlığVmn kurulmasıyla da
butçe ve kadrolannı genişletme
imkânı bulabileceklerini söylü-
yorlar.
Gazetemizde bir süredir doğa
korumacılarla avcılar arasında
surup giden tartışmalarda ken-
dilerine yöneltilen eleştuileri de-
ğerlendiren Orman Genel Mu-
dur Yardımcısı Osman Çelik ile
Avcılık ve Yaban Hayatı Şube
Muduru Sabit Tarhan, yaban
hayatın gerektiği gibi koruna-
mamasının, butçelerinin sınırlı,
kadrolarının yetersiz ve yasal
düzenlemelerin gunün gercekle-
rine uymamasından kaynaklan-
dığıru söylediler. 1937'de yurur-
luğe giren Kara Avcılığı
Kanunu'yla avcılığı duzenleme-
mn çok zor olduğunu belirten
Avcılık ve Yaban Hayatı Şube
Muduru Tarhan, avcılığın sağ-
lıklı bir biçimde duzenlenmesı
ve yaban hayatın gerektiği gibı
konınabilmesıni sağlayacak ye-
ni bir kara avcılığı yasa tasarısı
hazırlandığım belırttı. Komıs-
yonlardan geçen ve bugunlerde
genel kurulda göruşulmeyi bek-
leyen yenı yasa tasansının kabul
edılmesi haunde avcılığın sağlık-
lı bir yapıya kavuşturulacağını
ve yaban hayatın gerektiği gibi
korunabileceğini vurgulayan
Tarhan şöyle konuştu:
"1937'den bu yana tabi oldu-
ğumuz Kara Avcıhgı Kanunu, o
ydlarda çok ileri bir yasa olma-
sına karşın bugun artık gunun
gerçeklerini karşılamaktan çok
uzak. Örnegin ulkemizde kap-
lan bitti, ama avı hâlâ serbest.
Aynı şekilde pars, yabandomu-
zn gibi bazı turier yok olma teh-
likesiyle karşı karşıya, ama hâ-
lâ ava açık. Bugun elkıe her tu-
fek alan avcı olabüiyor. ama ye-
ni yasada bunu onleyebilmek
için yeni duzenlemeler getirildi.
Yeni yasa, av belgesi alabilme-
leri için avcılara belli bir sınav-
dan geçme yukumluluğu getiri-
yor. Bu arada her a>lanma yılı
için bir bedel odeme zorunlulu-
ğu getirilirken usulsuz avcüığa
karşı cezalar da artünlıyor."
Doğa korumacı ve avcılar en
fazla av ve yaban hayatı koru-
ma ekiplerinin yetersiz olmasın-
dan yakımyorlar. Orman alan-
larında 6500 "orman koruma
memunı"yla av ve yaban hay-
vanlanm koruma ve usulsuz av -
lanmayı denetlemeye çalıştıkla-
rım belirten Orman Genel Mu-
dur Yardımcısı Osman Çelik,
kırsal kesim ve sulak alanlarda-
ki avcılann ise kolluk kuvvetle-
nnce denetlendiğini soyledi.
Kendı aslı görevlerını bıle yerı-
ne getırmekte yetersız kalan or-
man muhafaza memurlarıyla
kolluk kuvvetlerinın denetımde
etkıli olamadıkları, üstelik av
hayvanları konusunda bılgısız
olduklan yolundaki eleştınler-
de hakhlık payı olduğunu da
kaydeden Çelik, bu acığı kapat-
mak içın yeni girışımlerde bu-
lunduİclannı belırterek şu bılgi-
yı verdı:
"Bu sene ilk defa orman ko-
ruma memurlarını yaban haya-
tı konusunda egitmek uzere 50
kişiük bir sınıf açtık. Bu sınıfta
memurianmız 8 ay boynnca av
ve yaban hayatı uzerine eğitim
alacak ve diplomalannı aktaktan
sonra 24 orman baş müdurlügü-
muze dagıtılacaklar. Bu me-
murtann gorevi sadece av ve ya-
ban hayatı korumak ile denet-
lemek olacak. Aynca her bötge
muduriuğumuzde bir ya da bir-
kaç tane av konusunda kontrol
yapmak uzere ekipler kunıyo-
ruz. Bu ekipler, orman muha-
faza memuriannın bulunmadı-
ğı kırsal bolge ve sulak alanla-
nn korunmasında gorevlendiri-
lecekler. Yeni yasa tasansında-
ki bir maddeyle de koruma gö-
revlisi sayımızi da arttınnayı he-
defliyonız. Yasa, bakanlığımız
bunyesinde bulunan ve bugun
hiçbir yetkileri olmayan fahri a*
miifettişlerine avcılan denetle-
me ve zabıt tutma yetkisi geti-
riyor. Halen bunyemizde 800
fahri av mufettişi var. Bu mu-
fettişlerin de usulsuz avcılığın
denetlenmesi ve yaban hayatın
korunmasında çok büyttk kat-
kılan olacak."
Omer Borovalı kampanya çağrısı yaptv
Avcılar, yasaklara uyun,
uymayanları utandirııı!
Birleşik Avcılar Derneği
Genel Sekreteri, Av-Doğa-
Silah dergisi sahibi ve bir
dizi uluslararası avcılık
kulübünün üyesi olan
Ömer Borovalı, bir kez
daha avcılann doğayı
pekçok insandan fazla
sevdiğini vurguladı.
İstanbul Haber Servisi — Av
mevsıminın 15 ağustosta başla-
ması ile bırlıkte avcılar tufekle-
rinı alıp araziye çıkarken
avcılık-çevrecılik tartışması da
suruyor. Birleşik Avcılar Mer-
kezi Derneği Genel Sekreteri,
Av-Doğa-Silah dergisi sahibi ve
bir dizı uluslararası avcılık klu-
bunun uyesi olan Omer Borova-
lı da gazetemizde başlayan tar-
tışmaya ilışkın bir açıklama
gönderdi.
Avcılığa ve doğa korunması
konusunda basına yansıyan tar-
tışmayı olumlu bulduğunu, bu-
nun ınsanları doğaya karşı da-
ha duyarlı hale getırebileceğini
belirten Omer Borovalı, bir kez
daha, avcılann doğayı pekçok
insandan daha fazla sevdiğini
vurguluyor.
Borovalı açıklamasında özet-
le şu konulara değiniyor:
• Avcılan eğıtelım. Avını
yapsın, ama bilinçli. Tuketirken
ureterek, doğayı koruyarak
yapmasını oğretelim. ABD'de,
Avrupa'dakı avcılık okulların-
da büyük kuçuk herkese avcılık-
la doğanın korunması bırlıkte
öğretiliyor. ABD unıversıtele-
rinde av hayvanları ve yaban
hayatı lısans ve lisansustu uz-
manlık konusu. Bızde ise ne
devlet ne de ozel sektorde bu
konuda universite eğitimı gör-
müş ınsan yok. Ülkemizde av
kultüru de yok. Avcılığı duze-
ne sokmayı üstlenmış Orman
Bakanlığı'nda bıhmsel çalışma
yapılmıyor.
• Bu aksaklıklan duzeltme-
nın yolu yasak koymak değildir.
Turkiye'nin av haritası yapılsa,
askeri alanlar da dahıl çok ye-
rın yasak olduğu gorülur. Ya-
saklar kağıt ustunde kalmakta,
devletın itıbarını da duşurmek-
tedir.
• Yasaklan kontrol edecek
bır mekanızmaya, dunyanın
pek çok ulkesinde gorulen "av
zabıtası"na ihtiyaç vardır. böyle
bır teşkilat Orman Bakanhğı
bunyesinde Avcılık ve Yaban
Hayatı Genel Mudurluğu'ne
bağlanabılir. Ilçeler duzeymde
teşkilat kurulabilır. Teşkilatın
butçesi, kurulacak bır avcılık
fonuyla sağlanabihr.
• Turkiye'deki tum avcı der-
neklerinin birleşmesi ile Türkı-
ye Avcılar Birliğı kurulmalı.
Avahğa bilinçli yön verebilecek
bır dızı yasa çıkarılmalıdır
• Komisyondan geçerek Mec-
lıs'te bekleyen yasa tasansı av-
cılann göruşu alınmadan hazır-
lanmış, oldu-bittiye getirilmış,
çelişkilerle dolu bır tasandır.
• Avrupa Parlamentosu'nun
avcılık ve balıkçılık komisyonu
kurduğu, Avrupa'mn ortak bır
av yasası yapmaya çalıştığı bır
ortamda bizım de avcılık-
doğacılık kavgalarını körukle-
mek yerine el ele verıp ortak çı-
kanmız olan bozulmamış bır
doğa için çalışmamız gerekir.
• Ümıt edenm ki, cağdaş ve
yepyeni bır aniayışla kurulmak-
ta olan Çevre Bakanhğı da bu-
nun bihncmde olarak once do-
ğayı her geçen gun büyuk bir
hızla bozan devlet kuruluşlan-
m (SEKA, DSİ, vb.) "çevresel,
düzene" sokarak işe başlar.
Yoksa "Özel Çevre Koruma
AlanlarT'nı arttırarak, bilgisiz,
ılgısız yasaklar silsilesı arttırıl-
mamalı.
• Turkiye'nin tum avcıları!
Gelin bu sene gönlünuzde bir
kampanya başlatın Belkı de bir
kısmınız hayatında ılk defa ya-
saklara uyun, uydurun. Uyma-
yanları utandırın! O kadar zor
olacağını sanmıyorum.
Kemerler
baglanıyor
• ANKARA (Cumhuriyet
Burosu) — Şehirici yollarda
emnıyet kemeri takma
uygulamasmın vatandas.ar
tarafından benimsendiği
bildirildi. Içişleri Bakanı
Mustafa Kalemü, trafik
şûrasınca alınan karar
uyannca, şehınçı yollarda
emniyet kemeri takmanın
zorunlu duruma
getirildiğini behrterek, "Bu
kurala vatandaşlarınuzın
buyuk bir duyarhhk
gösterdiğine ve çoğunlukla
uyduğuna tanık oldum"
dedı. Kalemli,
vatandaşlardan, diğer trafik
kurallanna da aym
duyarhhkla uymalannı
beklediğını söyledi. Kalemli,
"Hiçbir ceza yaptınmı
olmadığı halde, emniyet
kemeri takma konusunda
duyarhhk gösteren
vatandaşlanma teşekkur
edıyorum" diye konuştu.
Öğrenci
arayan lise
• İSTANBUL (AA) —
Milh Eğitim Bakanlığı'nın,
bu yıl "Anadolu Lisesi"
statusüne kavuşturduğu,
tstanbul Anadolu
Sekreterlik Meslek Lisesi
yönetıcileri, öğrenci
bulamamaktan şikâyetçiler.
Gedikpaşa'da 1981 yılır^n
eğıtune başlayan tstanb .
Anadolu Sekreterlik Mesfek
Lısesi'nı, ailelerin ve
öğrencilerin yanlış
değerlendırdığinden yakınan
okul yetkilileri, iş
pıyasasında aranan nitelikli
elemanlar yetiştirdiklerini
belirterek "Bizde, işyerleri
öğrencileri değıl,
öğrencilerımız bize yapılan
başvunılar arasında
istedıkleri ışyerlennı
seçerler" diye konuştular.
Şu an 10 kadrolu öğretmeni
ve 3 sınıfta 90 öğrencisi
bulunan İstanbul Anadolu
Sekreterlik Meslek
Lisesı'nde Ingilizce eğitim
yapılıyor. Sultanahmet
Ticaret Lisesi içinde eğitim
hayatına devam eden lisede,
Öğrencilere, normal kultür
derslerının yanı sıra,
meslekı eğitıme yönelik
sekreterlik teknıkleri,
daktilo, stenografi,
ekonomı, ışletme, yönetim
ve uygulamalı bilgisayar
dersleri de venliyor.
Satüık hastane
• tSTANBUL (AA) —
Mulkiyeti Gaziantep
Buyukşehir Belediyesi'ı e ait*
olan Istanbul'daki Topkapı
Kalp Hastanesi'ne alıcı
çıkmadı. Gaziantep
Buyukşehir Belediyesi'nde 5
milyar lira muhammen
bedelden yapılan ihalede,
hastaneye alıcı çıkmaması
uzerine yetkililer, satışın 15
gun içinde pazarlık usulü
gerçekleştırilmesine
çahşacaklannı, binanın
satılmaması durumunda ise
kendileri tarafından
değerlendirıleceğini
söyledıler.
IBM'den yeni
• tstanbul Haber Servisi
— IBM, PS/1 adıyla
kullanımı basit yeni bir
bilgisayar üretti. öğrenci,
oğretmen, ev kadınlan ve
kuçuk ışletmelere yönelık
geliştirılen IBM Personel
Sistem/1, dört ayrı model
olarak hazırlandı. Renlr'-. ve
siyah-beyaz ekranlı yen.
urunde disk ya da disketli
seçenekler sunuJuyor.
PS/l'in bir özelliği de,
komutlann ekrandan
sözcuk ya da resimlerle
kullanıcıya gösteriüyor
olması. "PS/1: Beş dakika
ve ışin ıçindesiniz"
slogamyla piyasaya
çıkarılan yeni bilgisayar,
hesap, mah' plan, grafik
çızimleri, mektup ve kitap
yazımında kullarulabiliyor.
Karakoyun deresi
hâlâ kara akıyor
MEHMET FARAÇ
ŞANLIURFA — Türkıye'de
"çevreyi en fazla kirleten
dereler" arasında yer alan Kara-
koyun Deresı'nin ıslah çalışma-
lan yarım kaldı. Şanlıurfa Bele-
diye Başkanı 1. Halil Çelik DSİ
tarafından kontrol edilen proje-
nin bir an önce tamamlanma-
ması halinde toplu ölıimlerin
başlayabileceğini söyledi.
Dönemin Cumhurbaşkanı
Kenan Evren tarafından 1988 yı-
lında ıslah edilmesi için proje-
lendirılen Karakoyun Deresi,
ihalenın yapıldığı 1989'dan bu
yana gözle görulur bir temizliği
yaşamadı. Binlerce evin kanali-
zasyonunun aktığı ve hayvan
Jeşlerinin atıldığı 7 kilometre
uzunluğundaki dere, çevresinde-
ki evlerde yaşayan on binlerce
kişinin sağhğını ciddı biçimde
tehdit ediyor.
DSİ tarafından Hüseyin Har-
lavj've aıt Hartavi Inşaat Şırke-
ti'ne 10 milyar liraya ihale edi-
len ıslah projesinde son altı ay-
da hiçbir çalışma yapılmadığı
bildirildi.
Şirket yetkilileri ise tasarruf
tedbirleri yuzunden DSl'nin
ödenek aktarımı yapmadığını
öne surdüler.
Şanlıurfa Belediye Başkanı 1.
Halil Çelik, derenin ıslah edıl-
mesi için 6 yıldır çaba harcadı-
ğını ve konuya GAP gezısı sıra-
sında ilgi gösteren eski Cumhur
başkanı Kenan Evren'in verdiği
talimat üzerine bır proje hazır-
landığım ve işin ihale edıldığını,
ancak ciddi bir çaba gosterilme-
dığini söyledi.
Biriklmlerinize
sizin kadar önem veren
bir bankayta çalışmamn
avantajlarını
yaşıyor musunuz
İşte vadeli mevduat faiz oranlan (T i.)
Gı>» fnİT Birleşik faille yıllık getirisi
DEMIRBANK
"İyi günler diler"