Catalog

Cumhuriyet İTALYA'DA ŞOK Sahıbı Cumhurıvet Matbaaalik ve Gazetecılık Turk Anonım Şırketı adına Nadir Nıdi £ Genel Ya>ın Mudurü. Hasan Cemal. Muessese Muduru Emise L'faklıgfl, Yazı îşlen Muduru Oka> Gon«asiQ, Q Haber Merkezı Müdürfl. Yllçın Brçr. Sa>fa Düzenı Yönetmenı Alı Var 0 Temsılaler ANKARA AbmtlTan, IZMIR Hiknul Çtünkaya. A O V . A ÇtUıı i ıgenoglu tç Polılıka Cdal B^Jaafiç, Di; Haberler EiYU Bakı. !şSendllu ŞAİuln Ktlcaci. KulEur Cdal laer, E£:ır Şaylaıı, Yun Habeîten Nccilci D o f u . Spor Damîmanı AMiikadlr Vaedfua, Dızj Yazıîar Kenn Çahşfcu, Araşürma > l ı n Alp». Dıudıme A M l l b a )IZKI # KoordıMIOr Akmcl KOTIIIM 0 Malı Ij.cr EroJ Ertoc 0 MuhısdK Bakıli feaer 0 BUtçe Planlama Scvji Osauabcf»t>< 0 RfkSam Anc Toraı 0 Ek 'Vay^nlaı Hılyı \k>ol 0 Idaıc HucMn Garer 0 Ijletme ÖMİer ÇHİk 0 BılgıI>!em Nıil I n l 0 Pmone! Seifi Boflsncıotta Yayın Kurutu Baîkan Nadjr Nidı Okuj AklaJ. Yalça I m , Huan CnıaJ. Hıkmtl ( n ı . k r a , Okij Gonraâiıı. l gur Mamru. llhıa ^lcuk Alı Sumeıı 4bnct Taı Basan \e YayaK Cumhunyet Matbucıhk vc rt»™*~^n T.A.5. TOA Oagı Cıd. 39/41 CajıJoj 34İÎ4 Ijt PK 2 « . Islaubul Tel 512 05 05 (20 tat), TMex. 22246, Fl» (II 5M «0 72 ( Burvtar Kaknn: Zı>a Gökalp Bh lnkıUp S S o 19/ 4, Tci 133 11 4M", Tetex 42344, Fax (4) 1 05 61 0 Umir H Zıy» Blv 1352 S 2/3, Td. 13 12 30, Teta 52359, F u . (511 19 53 9 A d s u . tnODÜ CKİ 119 S N O I Kat 1. Td 19 37 52 (4 hat). TMcL 62155, F u . (71) 19 25 TAKVİM: 5 TEMMUZ 1991 Imsak: 3.32 Güneş: 5.31 öğle: 13.13 Ikindi: 17.13 Akşam: 20.46 Yatsı: 22.35 Sahnan Rüşdü'yü çevirene saldırı Rüşdü'nün "Şeytan Ayetleri" kitabını Italyancaya çeviren 65 yaşındaki Ettore Capriolo, Iranlı bir teröristin silahlı saldınsı sonucu yaralandı. Şevardnadze: Elveda KP! Dış Haberler Servisi Sovyetler Birliği Komünist Partisi ağır bir darbe daha yedi. Geçen yıl aralık ayında "diktatöriiik geliyor" uyansıyla dışişleri bakanlığı görevinden istifa eden ve hafta başmda Komünist Partisi'ne altematif bir hareket kuran Eduard Şevardnadze, sonunda Komünist Parti'den koptu. Sovyet lideri Mihail Gorbaçov ise Komünist Partisi'nin "felaketin eşiğinde" olduğunu söyledi. Partideki tutucu kanadı eleştiren Gorbaçov, yenilenme olmazsa partinin toplumdan soyutlanacağını söyledi. "Perestroykanın baş miman" olarak tanınan ve Dışişleri Bakanlığı'ndan ayrıldığından bu yana merkez komite üyeliği görevini sürdüren Şevardnadze, istifa mektubunu önceki gün partiye gönderdi. Bağımsız Interfaks Ajansı'nın haberine göre Şevardnadze, mektubunda hükümeti eleştirerek Komünist Parti'nin hâlâ baskıcı yöntemler kullandığını söyledi. KP'ye alteraatif yeni bir hareket kurulduğunun kamuoyuna açıklanmasının ardından, ifade vermek üzere KP Merkezi Kontrol Komisyonu'na çağnlan Şevardnadze, hiçbir koşul altında sorgulanmayı kabul etmeyeceğini de istifa mektubunda dile getirdi. Eduard Şevardnadze, mektupta perestroykayı savunarak parti yöneticilerini glasnost ve perestroykayı bir kenara itmekle ve geçmişteki yöntemlerine dönmekle suçladı. Şevardnadze'nin mektubunda şu ifadeler yer aldı: "tnanıyorum ki bir parti üyesinin düşünme, düşüncelerini açıklama ve savunma hakkına hiçbir kısıtlama getirilemez. Bu hak bize perestroyka ile verilmişti. Parti, perestroyka sürecini kendi eliyle başlatmıştı ve şimdi yine kendi eliyle yok ediyor." SSCBeskiDışişkriBakanıEduardŞevaTdnadzjeparMmisti^ Gorbaçov "Partifelaketin eşiğinde" dedi Tarihi eser kaçakçılı^ı NİLGÜN CERRAHOĞLU ROMA Şeytan Ayetleri', yazarı Salman Rüşdü gibi Italyan çevirmeni Ettore Capriolo'ya da beklenmedik bir Un kazandırdı. Şimdiye dek kendi halinde bir çevinnen ve edebiyat araştırmacısı olarak Milano'daki sakin yaşamını sürdüren Ettore Capriolo fanatik bir Müslüman tarafından bıçaklanınca, yazılan için yaşamlarını riske atan büyük yazarlar gibi 'kahramanlaştı.' Olay, önceki gün 65 yaşındaki ItaJyan çevirmenin evinde meydana geldi. Kendisine Iran elçiliğinden olduğunu söyleyen ve yeni bir Islam eserinin Italyancaya çevrilmesi için başvuran genç bir Iranlıyı evine davet eden yaşlı çevirmen kapıda bu garip misafiri yolcu ederken bıçaklandı. Ağzından, göğsünden, kollarından ve boynundan yaralanan Capriolo, büytlk bir mucize eseri komşulan tarafından kurtanldı. Acele olarak Milano'nun 'Policlinico' hastanesine sevk edilen ve derhal ameliyata alınan çevirmen, ancak 20 günlük bir nekahet devresinden sonra taburcu edilecek. Hastanede büyük zorlukla konuşan ve gazetecileri kabul eden Mondadori Yayınevi'nin çevirmeni, çeşitli telefonlardan sonra evine Iranlıyı buyur ettiğini söyledi. Bu 'ısrarlı' konuğa önce içecek bir şeyler ikram ettiğini belirten Capriolo; lranlının sorulannın Rüşdü sabit fîkri üzerine yoğunlaştığını açıkladı. 'Rüşdii'yü şahsen tanıyor musunıız? Neden kitabını Italyancaya çevirdiniz? Şimdi yazann nerede olduğunu biliyor musunuz? Nerede saklandığını söyleyemez misiniz? Kendisiyle temasta mısınız? Onunla en son ne zaman konuştunuz?" şeklinde sorular soran Iranlıdan rahatsız olan Capriolo, misafire kapıyı gösterdiği sırada bıçaklandığını belirtti. Olay, Salman Rüştü epizodundan sonra Islam dünyasına kuşkuyla bakmaya başlayan Italyan kamuoyunda ve edebiyat çevrelerinde 'şok' etkisi yarattı. Demokratik Reformlar Hareketi adlı yeni bir grup oluşturan Şevardnadze, sorguya çekilmek istenince Komünist Parti'den istifasını verdi. Gorbaçov, Komünist Parti'deki tutucuları suçlayarak "Yenilenmekte geç kalırsa parti toplumdan tamamen soyutlanacak" dedi. muhafazakârlan sorumlu tuttu. KP Merkezi Kontrol Komisyonu'nun geçen hafta yapılan toplantısında yaptığı konuşmanın önceki gün yayımlanan tutanaklarma göre Gorbaçov, oldukça sert ifadeler kullandığı konuşmasmda, partinin "felaketin eşiğinde" olduğunu söyledi. Kendisini "Komünist Parti içindeki burjuva fraksiyonunun lideri" olarak tanımlayan "Ortodoks Marksistter"e çatan Gorbaçov, bu kesimin her türlü yeniliğe karşı çıkarak gelişmeyi engellediklerini savundu. Gorbaçov, artık sosyalist ideolojinin kurucuları olan Marks, Engels ve Lenin'in ağızlarından çıkmış her sözü, tanrı sözü gibi tartışmasız kabul etmek zamanının da geçtiğini belirterek partinin dogmalardan sıynlması ve kendisini yenilemesi için geç kalınmakta olduğunu, bu gidişin devamı halinde tüm partinin toplumdan soyutlanacağını söyledi. PORTRE EDUARD ŞEVARDNADZE~ Değişime imza 43 yılbk Komünist Parti üyeliğinden önceki gün istifa eden Eduard Şevardnadze, 25 Ocak 1928'de Gürcistan'da doğdu. Oldukça tanınmış bir aileden geliyor. Gürcistan'daki Komünist Parti Merkez Komitesi okulunda eğitim gördükten sonra 1948 yıünda partiye üye oldu. Gürcistan Komünist Partisi'nin Mtskheta bölgesindeki komitede 196163 yıllan arasında birinci sekreterlik, ardından da Pervomaysky bölgesi parti komitesinde birinci sekreterlik yaptı. 1976 yılında Merkez Komitesi üyesi olduktan iki yü sonra Politbüro'ya yedek üye olarak girdi. 1985 yıunda Dışişleri Bakanlığı'na atandı. Bakanlığı sırasında Gorbaçov ile tam bir dayamşma içinde Sovyet dış politikasına yepyeni bir hava getirdi. Göreve başladığı tarihte Batı ile Doğu arasında esen soğuk savaş rüzgârları tarihe karıştı. Bu dönem içinde SSCB tarihinin en büyük silahsızlanma anlaşmasına imza attı. Şevardnadze, iki Almanya'nın birleşmesine giden yolu açarak dünyanın YENt PARTt Moskova'daki basın toplanbsında KP'den ay takdirini kazandı. 1990 yılı arabk ayında, 'ülkenin nldıgını açıklayan eski Sovyet Dışişleri Bakanı Eduard Şevard diktatörlüğe yönelmesini' ve 'muhafazakârlardan gelen nadze, reformcu bir gnıpla birlikte KP'ye altenıatif yeni bir de baskıları' gerekçe göstererek bakanlık görevinden istifa etti. mokratik parti oluşturmak için çalışıyor. (Fotoğraf: AP) Başkanı GavriU Popov, Leningrad Belediye Başkanı Anatoli Sobçak, ekonomist Stanislav Şatalin, ekonomist Nikolay Petrakov ve SSCB Devlet Başkanı Mihail S. Gorbaçov'un iki danışmanı Arkadi Volsk ile Alexander Yakovlev. Tüm dünyada, soğuk savaşın sona ermesini sağlayan başlıca politikacılardan biri olarak kabul edilen Şevardnadze'nin partiyi terk etmesinin, kitle halinde istifalan da beraberinde getirmesi bekleniyor. Ülkenin en popüler politikacısı olan Rusya Devlet Başkanı Boris N. Yeltsin'in KP'den aynlmasmın ardından partinin üye sayısında hızlı bir düşüş yaşanmış ve üye sayısı 16 milyona kadar düşmüştü. Parti kaynaklarından alınan bilgiye göre 1991 yılı başından bu yana Sovyetler Birliği'nde hiç kirrise Komünist Parti'ye üye olmadı. KP yöneticileri, üye sayısındaki düşüşün, Demokratik Reformlar Hareketi'nin eylül ayında resmen kurularak 'parti' haline gelmesinden kaygı duyuyorlar. • MUĞLA (AA) Muğla'nın Fethiye ilçesinde 3 kişi erken Roma dönemine ait 114 adet bronz sikke ile yakalandı, iki kişi aramyor. Kaçakçılık Istihbarat ve Harekât şubes ekiplerince Fethiye ilçesinde Cemil Karadağ adh şahsın evinde yapılan aramada erken Roma dönemine ait 84 bronz sikke bulundu. Aynı kişinin, 40 bronz siİckeyi Istanbul Emniyet Müdürlüğü'nce aranmakta olan Ihsan Acar adlı şahsa sattığı tespit edildi. Tarihi eserlerin bir hafta kadar önce Hüseyin Yaraşh adh kişinin yaptığı kaçak kazılarda bulunduğu anlaşıldı. Bu kişinin evinde yapılan aramada da erken Roma dönemine ait 30 adeı bronz sikke bulundu. Olaya adı karışan Cemil Karadağ, Ali thsan Korucu ve Süleyman Çankara adlı kişiler yakalanarak gözaltına alındı. Sarp Kapı'da turkt azaldı • TRABZON (AA) Yaklaşık 3 yıl önce açılan Sarp Sınır Kapısı'mn Doğu Karadeniz yöresindeki illere turizm alamnda getirdiği büyük hareketlihk, SSCB tarafından bu ay uygulamaya konulan yeni vergilerden dolayı yavaşlama noktasına geldi. Son aylarda günde 25003000 Sovyet turistin giriş yaptığı Sarp Sınır Kapısı'nda 1 temmuzdan beri giriş yapanlann sayısı ortalama 400500'e geriledi. Artvin Valisi Aslan Yıldınm, giriş yapan turist sayısındaki düşüşün, SSCB'li turistlerin beraberlerinde ülke dışına götürdükleri eşyadan ahnan verginin ağırlaştınlmasından kaynaklanmıv olabileceğini kaydetti. Partide bölünme Şevardnadze'nin istifası ile birlikte Komünist Parti içinde demokratik ve reformcu görüşde olan kişilerin topluca KP'den aynlarak yeni kurulacak partiye geçmeleri beklenebilir. Bir çoğu üst düzeyde işletme ve fabrika yöneticisi olan bu 'reformcu' ekip ekonomide daha geniş bir özelleştirme ve liberalleşmeden yana. SSCB'de tam bir 'devlet partisi' konumunda olan KP'den erken kopuş, 1992/93'te yapdması beklenen genel seçimlerde reformcu kampa erken atlayan yöneticilere yeniden seçilme şansı da sağlayabilecek. önemli bir konu da KP'nin malvarlığına ilişkin tartışmalar. KP'den kopanreformcularoluşturdukları yeni partinin gücü doğrultusunda eski KP'nin mal varlığından pay isteyecekler. Bu varhğın özünde halka ait olduğunu savunan reformcular, halkın desteğini yitiren KP'nin maliarını da devretmesini istiyorlar. duğu Demokratik Reformlar Hareketi'nin kuruluşunu, geçen pazartesi günü açıklamıştı. Hareketin kurucularımn açıklamalanna göre grubun amacı, ulkedeki bütün demokratik hareketlerle partileri birleştirmek. Eylül ayında ilk kongresini yaparak resmen kurulacak olan grup, hem muhaJefet kanadından hem de Komünist Parti'nin reformcu kanadından ünlü isimleri bir çatı altında birleştirdi. Hareketin diğer sekiz kurucusunun adları şöyle: Rusya DevEski Dışişleri Bakanı Şevard let Başkanı Yardımcısı Alexannadze, ülkenin önde gelen sekiz der Ruskoy, Rusya Başbakanı reformcusuyla birlikte oluştur Ivan Sılayev, Moskova Belediye Gorbaçov'un uyansı Sovyet Birliği Devlet Başkanı Mihail S. Gorbaçov da Komünist Partisi'nin geleceği hakkındaki kaygılarını dile getirdi. Gorbaçov, partinin kimlik bunalımından sıyrılmak için gerçekçi bir çözum üretmediği sürece, girişeceği her türlü siyasi mücadeleyi yitirmeye mahkum olduğunu söyleyerek durumdan KP'ye darbe Alternatif bir hareketin kurulmasının ardından eski Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze'nin Komünist Parti'den istifa etmesinin, partinin prestijine ağır bir darbe indireceği belirtiliyor. Ulaşımda dogalgaz • İSTANBUL (AA) Botaş Genel Müdürü Oktay Vural, ulaşım sektöründe doğalgaz kullanıhnası halinde, ulaşım maliyetinin düşecegini belirtti. Vural, yaptığı açıklamada, Ortadoğu Teknik Üniversitesi'nde (ODTÜ) dizel bir otobüsün doğalgazla çahşabilir hale getirilmesine yönelik bir proje yürütüldüğunü belirterek, tamamen Türk teknolojisine dayanan bu projenin gerçekleşmesi halinde, eylülekim aylarında deneme seferlerine başlanacağını bildirdi. Vural, sistemin pahalı olmadığını söyledi, ancak yüzde 90 doğalgaz, yüzde 10 benzin gerektiren bu sistemin büyük teknoloji gerektirdiğine işaret etti. 19. ULUSLARARASIİSTANBUL FESTİVALİ |fc Modern dansa gönül verenler Türkuaz, Türk koregrafların yapıtlarını sahneliyor ve Türkiye'de modern dansı geliştirmeyi amaçlıyor. Geçen yıl ilk gösterilerini sunan topluluğun başkoregrafı Aysun Aslan'a göre Türkiye'de bu alanda kocaman bir gedik var, ama rekabet yok. HANDAN ŞFNKÖKEN Türkuaz, ülkemizin ilk profesyonel modern dans topluluğu. Yönetici kadroda tzzet Öz genel koordinatör, Aysun Aslan sanat yönetmeni, Hanzat Öz ise genel yapım ve organizasyon sorumlusu olarak çalışıyorlar. 16 yıldır bale çalışmalarını sürdüren Aysun Aslan grubunun başkoregrafı, diğer koregraflar ise Dilek Evgin ve Aydın Teker. Önce Ankara Devlet Opera ve Balesi'nde daha sonra da Istanbul Devlet Opera ve Balesi'nde bale çalışmalannı sürdüren Aysun Aslan, sekiz yıl gibi uzun bir süre hiçbir eseri sahneleyemeyince, *çok büyük aolar çekip' küskünlük dönemine girdiğinde Türkuaz Modern Dans Topluluğu doğuyor. Türkuaz özeüikle Türk koregrafların yapıtlannın sergilenmesi ve artık Türkiye'de modern dansın varlığımn gereken yerlere iletilmesi amacıyla kuruluyor. Aysun Aslan'a göre de asü amaç, "sanatçının kendini tatmin etmesi." Modern dansa tutkun gençler sevgiyle bir araya gelip hiç beklentisiz, her türlü olumsuz ko( FESTtVALDE BUGUN Türkuaz Modern Dans Toplulugu (Atatürk Kültür Merkezi Büyük Salon, 18.30) Intilllimani/J. VVUIiams/P. Pena (Açıkhava Tiyatrosu, 21.30) Bolsoy Buz Balesi (Korukent Rekreasyon Merkezi, 21.00) PAMUKKALE Pamukkale'de oluşturulacak Koruma ve Geliştirme Birliği ile doğal cennetin korunması için çalışılacak. Yeni planiama ile kamulaştırma yapılacak. Beyaz Cennet'e özel konınıa FESTtVALDE YARIN Esin Afşar ve orkestrası (Atatürk Kültür Merkezi Konser Salonu; 18.30). MazharFuatÖzkan (Açıkhava Tiyatrosu, 21.30) Bolşoy Buz Balesi (Korukent Rekreasyon Merkezi, 21.00) "Modern dansa deü gibi gönül veren" Aysun Aslan'ın, "koregraf olmak ve bir toplnlok knrmak " düşü gerçekleşiyor. Bundan sonrası "Nasıl yaşayacak, bu topluluğun önüne neler gdecek, bu koşollan a?amaysak yok oluruz" kaygısı ve dışa açılma özlemi... Aysun Aslan, Türkuaz'a emek verenler adına, "Dertet artık bize el atan" diyor: "Türkuaz'ın ayn bir statüye kavuşması gerekir, turnder yapabilmesi, kalitesini koruyabUmesi ve yurtdışına çıkabümesi için. Benim önerim, yüzde elli devlet, ytzde eDi spouor destegi. Ama bizim icimize çok giriUp de sistemimiz defiştirilmeye kalkışılırsa Türkuaz yok olur. Biz çok farklı bir sistem oturttuk, sevgi üstüne bütün organizasyonumuzu götürüyonız." Türkiye Gazetesi'ne dav; • ANKARA (Cumhuriyet bürosu) Gazi Üniversitesi'ne bağh Bolu tktisadi İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yahya Kemal Kaya, Türkiye Gazetesi'nde "SHP'nin eğitim modelini kopya ettiğine" ilişkin haber hakkında dava açacağını söyledi. Kaya, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından uygulanması beklenen modeli 1974 yılından itibaren kitaplarında savunduğunu belirterek, görüşlerini SHP'nin eğitim rarx>runda kullandığını kaydetti. Türkiye Gazetesi'ndeki haberi "Kasıth bir iftira" olarak niteleyen Prof. Kaya, haberi tekzip edeceğini ve manevi tazminat davası için yargıya başvuracağını ifade etti. ÖMER YURTSEVEN DENİZLİ Doğa harikası Pamukkale'de kararma tehdidi altında olan "Beyaz Cennet" korunacak mı? Düne kadar birçok kurum ve kuruluşun kendini yetkiü saydığı Pamukkale'de bundan böyle demokratiklik ve özerklik temelinde oluşturulacak Pamukkale Koruma ve Geliştirme Birliği tek söz sahibi olacak. Birliğin meclisi ve yönetim kurulu oluşturulacak. Şirket kurularak finans sağlanacak. UNESCO ve Kültür BakanlığYnca düzenlenen Uluslararası Pamukkale Çalışma Grubu toplantılannuı ardından yayımlanan deklarasyonda korumaya yönelik stratejiler ana hatları ile belirlendi. Koruma planlannda, 500 milyon yılda oluşan travertenleri eski yapısına kavuşturmak, ören yerindeki tesisleri kaldırmak, arkeolojik bölgede kazı çalışmalanna paralel yeni baştan peyzaj düzenlemesine gitmek gibi noktalar yer ahyor. Yeni hazırlanacak detay koruma planlan da devreye sokulacak. Kültür ve Tabiat Varhklanm Konıma Genel Müdürü Altan Akat, koruma çalışmalan için 1992 yıh bütçesi için 81 milyon liralık ödenek teklif ettiklerini açıkladı. Akat, bu odenekle Pamukkale'de kamulaştırma çalışmalarının yanında arkeolojik eserlerin bakım onanmı ve makine teçhizat alımının yapılacağını söyledi. GENÇLERİN COŞKUSU Türkuaz Modern Dans Gnıbu zoriukiara karşın gençlerin coşkusu ile çalışmalannı surdurüyor. şulları göğüsleyip çok kısa bir süre içinde geçen yıhn nisan aymda ilk temsillerini gerçekleştiriyorlar. Topluluğun çoğunluğunu Istanbul Devlet Opera ve Balesi sanatçılan olüşturuyor. Bu da çalışma zamanının kısıtlanmasım getiriyor. Diğer önemli sonın da mekânsızlık. Parasızlıktan herhangi bir yer tutamadıklan için Atatürk Kültür Merkezi'nde diğer provalardan arta kalan zamanda çahşıyorlar. Zamana ve mekâna karşı yanşıyorlar. Üstelik birbirinden çok farklı teknikle, gün boyunca klasik, sonra da modern çahşıyorlar. Çok büyük bir Ugi görüyor Türkuaz. Aysun Aslan böyle bir ilgi olmadan bu savaşımı sürdünnenin olanaksızlığına değinerek "Çünkü o ilgiden başka hiç bir tutar yanımız yok" diyor. Türkuaz'ın işlevinin "Türkiye'de yaratmak isteyen insanlara yardım edebilmek" olduğuna inanıyor ve "modern dansa sevgi duyan gençierin Türkuaz'a gelip dans edebilme özgürlügünü Utmalannı" istiyor Aslan. Modern dansın çok geniş kapsamlı olduğunu belirten Aslan, Türkuaz'ın çizgisini *çok sınırlamakan yana degil.' Olanaksızhklar içinde, sınırh cahmalarla 'luüite'nin güç sağlanacağım soylüyor. Türkuaz'a ilginin, modern dans boşluğundan kaynaklandığına değiniyor. "Türkiye'de kocaman bir gedik var, ama rekabet ortamı yok. Otmayınca gelişmek zor. Ne kadar farklı yaklaşunlar bir araya geUrse, burada muhakkak ki güzellik olacaktır. Biz heniız çok genç bir topluluk olmamıza karsın nisan 1990'dan bu yana 3 repertuar, 10 oyun sergiledik. Çok hoş bir şey oldu. Bu dansçüann hepsinin içinde modern dans tutkusu var, yoksa sizin tutup da klasige gönül vermiş adamı bu şartlara getirmeniz çok zor. Hep birlikte kurduk Türkuaz'ı, dansçılanmızuı yürekliügi olmasa hiçbir şey olmazdı. Biz müthiş idari kısun götiirüyoruz ki orada çok acıklı şeyler yaşanıyor, ama dansçdar çok daha fazla emek harayoriar. Biziın temsiDer çok yonıcu. Ve buna sırf alkış için dayanıyoriar. Gönül istiyor ki alkışın biraz daha ötesine geçebilelim. Şartlanmız biraz daha düzelse, inanıyorum ki çok daha geniş repertnariar yapanz. Biz bu yürekliligimiz ve tempomuzla senede üç repertuar bile çıkartabiliriz." Evren Çinli gazetecüerle • İSTANBUL (AA) Eski Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Anadolu Ajansı Genel Müdürü Behiç Ekşi'nin konuğu olarak dün Türkiye'ye gelen Çin Haber Ajansı Genel Müdür Yardımcısı ve beraberindeki heyeti kabul ederek bir süre görüştü. Kalender Orduevi'ndeki görüşmede, Evren, Çin Haber Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Guo Chaoren, Dışişlişkiler Müdür Yardrmcısı Qui VVeiju ve Ankara temsilcisi Zheng Jinfa ile sohbet etti. Ziyarette, Anadolu Ajansı Dışilişküer Müdürü Elvan Baransel de bulundu. Evren, görüşme sırasında Çin ziyaretinden sonra iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmeye başladığını ve hızla ilerlemekte olduğunu belirterek "Bu gelişme bizi sevindiriyor" dedi. 'Şölerf bir hafta uzadı Kültür Servisi "Beyoğlu ve Sinema" şöleni sürüyor. Fstanbul Film Ajansı'nm Cumhuriyet Kitap Kulübü ile birlikte düzenlediği "Beyoğlu ve Sinema" şöleni, sinemaseverlerden ve kitap okurlanndan gördüğü ilgi nedeniyle uzatıldı. Şölen bir hafta süreyle Beyoglu Dünya Sineması'nda sürecek. Beyoğlu Dünya Sineması'nda bugün başlayacak ve 11 temmuza dek sürecek "Beyoğlu ve Sinema" şöleni kapsamında uluslararası festivallerde ödül kazanmış fılmlerin yanı sıra bu yıl Yunus Nadi kısa metrajh fılm ödülünü kazanan iki yapıt da sinemaseverlerin karşısına çıkacak: Yeşim Ustaoğlu'nun "Düet"i ve Hakkı Mısırlıoglu'nun "Onlarla Pek Sık Görüşmedik" filmleri... Beyoğlu Dünya Sineması'nda film gösterilerinin yanı sıra sinemanın fuayesinde Cumhuriyet Kitap Kulübü'nün düzenlediği kitap sergisi ve imza günlerinde gerçekleştirilecek. Daha çok sinema ve Beyoğlu'nu konu alan kitapların ağırlık taşıdığı sergide Atillâ Dorsay'ın yeni yayımlanan kitabı "Benim Beyoğlum" da okurlara tanıtılacak. Şölen, bugün normal seans saatlerinde Fernando Solanas Beyoğlu ve Sinema' şöleni sürüyor ın 1985 yılında Venedik'te jüri özel ödülü alan fılmi "Tangolar" ile başhyor. Yarın programda bir güldürü fılmi var: Doris Dörrie'nin 1986 yılında Vevey Güldürü Filmleri Büyük Ödülü'nü kazanan filmi "Erkekler..." 7 temmuz pazar günü 1986 yılında Rio Büyük Ödülünü kazanan, yönetmenliğini Stephen Frears'ın üstlendiği "Benim Güzel Çamaşırhanem" izlenebilecek. 8 temmuz pazartesi günü ise yine bir Fernando Solanas filmi, yönetmenine 1988'de Cannes'da en iyi yönetmen ödülünü getiren "Giiney" yer alıyor.