17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/4 HABERLER 6 HAZİRAN 1991 İşten çıkarmalara önleııı • ANKARA (ANKA) — DYP, son günlerde yoğunlaşan işten çıkarmalara keyfıliği önlemek amacıyla iki yasa teklifi lıazırladı. Zonguldak Milletvekili Güneş Müftüoğlu'nun yasa tekliflerinde işten çıkarmalara yargı denetimi getirilirken, işten çıkarılanlara tasarruf kesintilerini ödenmesi de öngörülüyor. DYP Grup Başkanvekili Mustafa Çorapçıoğlu parlamentoda düzenlediği basın toplantısında Müftüoğlu tarafından hazırlanan ve TBMM Başkanlığına sunulan yasa teklifleri ile ilgili bilgi verdi. ANAP'ın hesaplan • ANKARA (ANKA) — Anayasa Mahkemesi ANAP Genel Merkezi ve 67 ü örgütüne ait 1984 yılı hesaplannın yasalara uygun olduğuna karar verdi. Anayasa Mahkemesi'nin Resmi Gazete'de yayımlanan kararına göre ANAP'ın 1984 yılında genel merkez gelir ve giderleri 697 milyon 868 bin, 67 U örgütünün gelir ve giderleri ise 907 milyon 752 bin lira olmak üzere toplam bütçesi 1 milyar 605 milyon lira oldu. Bu arada partiye yapılan bağışiara ilişkin makbuzların incelenmesi sonucu, bazı makbuzlarda abgis yapan kişinin isim veya adresinin yer almadığı görüldü. Bu tür makbuz düzenlemenin siyasi partiler yasasına aykırı olduğu gerekçesiyle bu makbuz tutarı oian 15 milyon liranın Hazine'ye bağışı kararlaştırıldı. Simavi tazminat ödeyecek • ZONGULDAK (AA) — Hürriyet gazetesinde yer alan bir haber dolayısıyla Zonguldak 1. Sulh Ceza Mahkemesi yargıa Osman Kaçmaz'm açtığı tazminat davası sonucunda, gazete sahibi Erol Simavi ile sorumlu müdür Hasan Kılıç, 2.5'er milyon lira tazminat ödemeye mahkum edildiler. Gazetede yer alan "Açız sözü özal'a hakaret sayıldı" başlıkb haberde kendisinden bahsedilen 1. sulh ceza hakimi Osman Kaçmaz'ın, "Senden başka akılh yok mu? Yaşın başın geçmiş. Cumhurbaşkanı'na hakaret etmeye utanmıyor musun" şeklinde konuştuğu ve yargılanan sanığı azarladığı yer almıştı. Bunun üzerine gazeteye tekzip gönderen yargıç Osman Kaçmaz, haberin gerçeği yansıtmadığmı bildirdi. Partilere anayasa cagrısı • ANKARA (AA) — Türk Parlamenterler Birliği, Basın Konseyi, Türk-lş, Türkiye tşveren Sendikaları Konfederasyonu, Türkiye Ticaret ve Sanayi Odalan Birliği, Türk Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu, Türkiye Barolar Birliği ve Türkiye Ziraat Odalan Birliği, anayasa değişikliği konusunda "partilerarası anayasa komisyonu" kurulmasım istediler. ÖzaTdan veto • ANKARA (Cnmhuriyet Börosn) — Cumhurbaşkanı Turgut özal, sivil savunma uzmanlan ile savunma sekreterlerinin sözleşmeli olarak çalışabilmelerini öngören yasa değişikliğini veto etti. özal'ın TBMM'ye geri gönderme gerekçesinde, "657 sayılı devlet memurları kanununa bir geçici madde eklemesine dair kamın'un dayandınldığı 2333 sayılı sözleşmeli personel yasasının yürürlükten kalktığı anımsatıldı. Ecevit, Inönü'nün eleştirileriniyanıtladu SHP çirkin işbirlikçi POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMETÇETİNKAYA ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, kendisini "sosyal demokral kana- dı degiştirme gayreti içinde ol- raakia" suçlayan SHP lideri Er- dal tnönii'ye yanıt vererek "SHP'nin sosyal demokrat ge- çindtği yerde bize demokrat so\- cu tanımı yeter" dedi. Ecevit, înönü'nün bundah sonra iki par- tinin birleşmesinden söz edeme- yeceğini söyledi. Ecevit, tnönü'- ytı SHP'li belediye başkanları- na Çankaya ile "çirkin bir işbir- liği'' yolunda direktif vermekle suçladı. Ecevit, Çankaya Köş- kü'ne çıkış gerekçesini daha ön- ce de açıklamasına karşın bazı çevrelerin "kiiçiik besaplaria" bu konudaki eleştirilerini sür- dürdüğünü belirtti. Ecevit, bu konuda şunlan söyledi: "Ben bu iki genel başkanın ve onlan destekleyenlerin ileri sür- dükleri gibi Çankaya'ya Cum- hurbaşkam Sayın Özal'ı iç ve- ya dış poliükada desteklemek için değil, Ortadoğu konusunda kendisinden çok farkiı olan dü- şüncelerimi yttz yüze vurgula- mak; Irak'la diyalog kapımızın (f^iıy çok sec kftunroaksıyın açdmasnu saglamak ve Iraklı Türkler olgusunu vc sonınunu Türk dış politikasuun gündemi- ne getirmek amacıyla çıktım. Eğer bu yondeki girişimimi Sayın Özal cumhurbaşkanuğın- dan aynhncaya veya duşunilun- ceye kadar ertelese idim, birçok konnda iş işten geçmiş olabilir ve Türkiye onulmaz yaralar ala- bilirdi. Buuu göze almama be- nim sorumluluk ve devlet anla- yışım da milliyetçiliğim de izin vermez. Ama Türkiye'de bazı çevre- ler, bir politikacının Ule kiiçük hesaplaria değil, devlet ve mil- let yarannı on planda gözeterek de davranabileeeğini. en küçük bir olasılık olarak bile diişün- mek istemiyorlar." özal'la asıl işbirliği yapamn Inönü olduğunu öne süren Ece- vit, "SHP ile DYP'nin 1989'da Özal'ın cumhurbaşkanlığını en- gellemek için gerekli adımlan atma; örnegin kendi deyişleriy- le 'sine-i millete' dönüp erken seçimi zoriama yürekliliğini gös- teremediklerini de, Guneydoğu Anadolu halkına baskı kararna- mesi için yeşil ışık yakmak iıze- re kendi yeminlerini bozup tıpış tıpış Çankaya'ya çıktıklannı da, Sayın Erdal İnönunün SHP'li belediye başkanlanna 'Sizler işin politikasını bana bırakın, Çankaya'ya çıkıp Cumhurbaş- kanı Özal'la görüşup bir şeyler koparmaya bakın' direktifi ver- digini de bilmezden geliyorlar. ANAP'la işbirliğini hem de iş- birliklerinin en çirkinini SHP yapmış ve yapmaktadır. Ama SHP Genel Başkanı hic süulma- dan kendi gunahlarına bizi de bulaşmış gibi göstermeye uğra- şıyor" dedi. Ecevit, sosyal demokrat çiz- gi konusunda da şunları söyle- di: "Sayın SHP Genel Başkanı benim artık 'sosyal demokrat' sayüamayacağımı söytemiş. Oy- sa milletini ve devletini düşiin- mekle bir kimse sosyal demok- rathğını yitirmez. Sayın Erdal tnönü bizi kendi partisrain anlayışı doğrultusun- daki 'sosyal demokrat' çizgiden aynlmış gibi gösterdikten son- ra herhalde artık OSP ile SHP arasında f ark olmadığını, o ne- denle bu iki partinin birleşmesi gerektiğini öne surmeye devam edemez. Devam ederse bilinen çelişkilerine bir yenisini daha eklemiş olur. Kaldı ki SHP'nin 'sosyal demokrat' geçindigi yer- de bize 'demokratik solcu' ta- nımlaması yeter." Bir Kamjırmacadır Süriip Gidiyor.. . 8'ini kazanar» Demirel Bunları Cebraîl kmtaramaz ANKARA (AA) — DYP Ge- nel Başkanı Süleyman Demirel. Türkiye'nin mutlaka yenileşmeM gerektiğinı bildirerek "Anayasa- dan yasalara kadar her şeyimiz eskimiştir, yenilemeye mecbu- ruz" dedi. Ankara'daki Rotary kulüple- rin ortak toplantısma konuk olan DYP Genel Başkanı yaptı- ğı konuşmada, cağdaş Türkiye 1 nin dünya ile beraber oturup kalkmasının ülke hedeneri açı- sından büyük önemi olduğunu bildirdi. Dünyarun yeni ufukla- rı olduğunu kaydeden Demirel, bu gelişmelerın gerisinde kalan- lann "treni kaçıracaklannTsöy- ledi. DYP lideri, insan haklannın yolunun demokrasiden geçtiği- ni kaydederek ınsanını alet gibi gören rejimlerin ise süpürülece- ğini anlattı. Demirel, insanhğrn önünde si- lahlanma ve silahsızlanma şek- linde iki yol bulunduğunu, ba- nş isteyen ülkelerin silah ticare- ti konusu üzerinde önemle dur- maları gerektiğini bildirdi. De- mirel, kalıcı banş aranıyorsa zenginliğin yaygınlaşması gerek- tiğini söyledi. 'Gerçek dcmokrasi' Türkiye gündeminde ise öncmli olaylar bulunduğunu be- lirten Demirel, dünyadan ayn kalmamak için eğitim, sanayi, tarım, üretim, moral ve hukuk değerlerinin çağa uydurulması, ülkede insan haklannın tümüyle mevcut olması gerektiğini kay- detti. însanlann ülke idaresine katdımını fevkalade önemli say- dığım, bu sayede kişinin neme- lazımcılıktan çıkacağmı anlatan Demirel, "Benim ülkemde birin- d sorun gerçek demokrasiye ha- II gelemeyişimizdir. Türkiye in- san haklan, kuvvetler aynhgı ve hukukun ustunlüğiine dayalı re- Jimi yerleştinnek zorundadır" dedi. Ülkenin ikinci sonınunu istik- rar olarak nitelendiren Demirel, yüzde 60 enflasyon ile kimsenin istikrardan söz edemeyeceğini söyledi. Demirel, Türkiye'nin mutlaka yenileşmesi gereğîni dile getirir- ken de yapılacak yenileşmenin makul süre içinde sokaktaki adama intikal etmemesi halinde işe yaramayacağını, bu değisim için makul sürenin 18 ay oldu- ğunu kaydetti. DYP lideri "Ye- nilenmiş devlet; rüşveti, hırsız- hğı, koropsiyonu atabilmiş dev- lettir. Enflasyonun olduğu yer- de yolsuzluktan şikâyet yoksa şaşmak lazun" dedi. Demirel, is- tikrar içinde büyüyen, açık top- lumu gerçekleştirmiş, gttçlü kudretli bir Türkiye'nin peşinde olduklannı da kaydetti. Daha sonra rotaryenlerin so- rulannı yanıtlayan Demirel, bir sonı üzerine koropsiyonun pan- zehirinin açık rejim olduğunu belirtti. Rotary kulüp hakkındaki dü- şüncesinin sonılması üzerine de Demirel, "Eger iyi niyetli olma- sam buraya gelip sizinle konuş- mam. Ülkenin seçkin insanlan olarak sizin toplanıp ne konnş- tngunuzn merak etmek lazım. Gayrederinizi takdirie karşüıyo- nım. Hedefînde insan bulnnan faaliyetlerin tümn alkışa deterdir" dedi. Terörle Mücadele Fonu kuruluyor ANKARA (UBA) — Terörle etkin mücadeleye katkıda bulun- ması amacıyla "Terörle Mücade- le Fonu" kurulmasına dair tasa- n, TBMM Plan ve Bütçe Komis- yonu'nda kabul edildi. Plan ve Bütçe Komisyonu'nda tasanrun tümü üzerinde görüş- meler yapılırken konuşan îçisle- ri Bakanı Abdülkadir Aksu, hü- kümetin terörle mücadele ama- cıyla bir dizi tedbir aldığım, söz konusu fonun da bu tedbirlerin desteklenmesi amaayla kurula- cağını belirtti. Aksu, güvenlik guçlerinin terörle mucadelede et- kin görev yapuklann:, bu yüzden de hedef olduklannı anlattı. Ba- kan Aksu, "Terörü ve işkenceyi şiddetle lanetledigini" söyledi ve muhalefet mensuplannın sorula- nnı cevaplandınrken "lskenceid- dialannın ciddiyetle incetendigini" ifade etti. Muhalefet mensuplan ise son günlerde art arda işlenen cinayet- leri gündeme getirdiler ve failleri- nin yakalanmasını istediler. SHP'li üyeler bu konuda başan- h olunmadığıru da öne sürdüler. DYP Zonguldak Milletvekili Tevfik Ertüzün tasanya ilişkin görüşlerini belirtirken terörle mücadele için "tsrail metodn" önerdi. tNÖNÜ TERLEDİ — SHP Genel Başkanı Erdal tnönü, dün Kadıköy, Caddebostan Dal>nn sahü şeridi düzenlemesi temel atma töreninde bayli teriedi. (Fotograf: Remzi Gökdag) • Inönü: Basmuı durumu çok kötüİç Politika Servisi — SHP Genel Başkanı Erdal tnönü, Türk basınının içinde bulundu- ğu ekonomik durumun "çok kötü" olduğunu belirterek bu- nun asıl nedeninin ANAP hü- kümetinin uygulamalarından kaynaklandığını söyledi. Anka- ra'da kendisini ziyaret eden TGS yöneticileri ve gazetecilerin an- lattıklannı "hayretler içinde" dinlediğini soyleyen İnönü, ga- zete işverenlerine çağnda bulu- narak "Herkese 'haksızlık etmeyin' diye yazan çizen gaze- teler önce kendilerine haksızlık etmesinJer" dedi. İnönu, "Sizin adınızı taşıyan gazetelerinizin, sizin en degerli elemanlannız olan çauşanlannıza insanca dav- ranın. Onlann bugiinku dunım- dan dolayı perişan olmalarını engelleyecek önlemleri alın" di- ye konuştu. Istanbul'da dün Kadıköy Caddebostan-Dalyan arasında yaptınlacak sahil bandınm te- mel atma törenine katılan tnö- nü, gazetecilerin "Türk basını- nın durumu" ile ilgili soruları- nı yanıtladı. Gazetecilerin "Ay- lardır maaş alamayan gazete çalışanlan" ve "l'zun süredir devam eden ve son günlerde baş- ka gazetelerin uygulamalarıyla da artan işten çıkarmalar" ko- nusundaki sorularına kar- şı"Bunlan yansıtmanız, anlat- manız, sesinizi duyurmanız lazım" diye yol gösterdi. Günay- dın, Tercüman, Güneş, Tan, Fo- tospor çabşanlanmn 6-7 aydır maaş alamadıklannı ve evlerine haciz gelenler, içinde bulundu- ğu ekonomik sıkıntı nedeniyle çaresizbkten ağlayanlar olduğu- nu öğrenen înönu, şu gorüşleri dile getirdi: "Dediğim gibi bunları iyi du- yurmak gerekiyor. Basın, başka ber kuruluşun sonınlannı rahat- lıkla dile getirirken kendi sonın- lannı açıkça dile getiremiyor. Bir yerde ödeme yapılamıyorsa bu- nu duyuyoruz, ama basında ma- aş alamayanları pck duyamıyo- ruz." Önceki gün Ankara'da Türki- ye Gazeteciler Sendikası Anka- ra Şubesi yöneticileri ile gazete çalışanlarının kendisini ziyaret ettiklerini bildiren tnönü, "Hay- retle dinledim. dinliyorum. Bu- «u duyurmak lazun ve şart. Ne zaman para alacaklaruu bir pro- tokolle belirlemek şart. İleride bir gun hiç temenni elmivorum, ama o gazete kapatılırsa arka- daşlann milvonlarca lira alacak- ları var. Nereden alacaklar bu- nu? Buna güvence getirmek şart" dedi. Basını "demokrasi- nin güvence ve dayanagı" olarak görduklerini de kaydeden İnönü konuşmasını şöyle sürdürdü: "Basında çalışanlara bir gü- vence getiremezsek o zaman, ba- sın görevini yapamaz hale gelir. Cumhuriyet, Hürriyet, Milliyet- te çıkarmalar var. Bunlan söy- lüyorsunuz, ama bunlan duyur- mak lazım. Genel bir bunalım yaşıyor basın. Çeşitli nedenleri var, hepsi aynı degil. Güneş'in, Gnnaydın'ın basın dışındaki bir sermaye çevresinin buraya gir- mesi, kendi sıkıntılannı basında çalışanlara yansıtması... Hükü- metin de bunlara hiç ilgi göster- meden seyretmesi... Öte yandan obur gazetelerin çalışanlan çı- karması genel ekonomik buna- lımdan kaynaklanı>or. Bugun Türkiye'de genel ekonomik bu- nalımın köku bugiinku hükü- metin politikalanndan kaynak- lanmaktadır." SHP lideri İnönü, TBMM'ye bir "işsizlik sigortası" önerisi ge- tirdiklenni belirterek "yargı hakkı" tanınması gerektiğini söyledi. Gazete işverenlerine "çagrT'da bulunan İnönü, basmın içinde bulunduğu durumun "çok kötü" olduğunu belirterek şöy- le konuştu: "Sizin adınızı taşıyan gazete- lerinizin, sizin en degerli ele- manlannız olan çalışanlannıza insanca davranın. Onlann bu- günkü durumdan perişan olma- larını engelleyecek önlemleri alın. Protokolleri yapın kendile- riyle Güvence altına alın. Bu- giinku kayıplarını ödeme yolu getirin. Bu bekleme esnasında da çalışanlannıza yardım yolu, onlara yaşama imkânı verin. Çünkü sizi yaşatan onlar." BASEV KRİZİ TBMM'DE 4 2.5 gazete bile kalmayacak'- ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Basın krizi, dün TBMM Genel Kurulu'nda tar- tışıldı. Basmdan sorumlu Dev- let Bakanı Kemal Akkaya, "Bu- na çare aramak kararhlığındayız" derken, SHP Bilecik Milletvekili Tayfur Ün, "Sonuçta 2.5 gazete bile orta- da kalmayacaktu-" göruşünü savundu. Tayfur Ün, genel kurulda yaptığı gundem dışı konuşma- da, Güneş Gazetesi çalışanlan- nın maaş alamamalan nedeniyle 10 gündür iş bırakma eylemi yaptıklarına değindi. Asil Na- dir'in sahibi olduğu Günaydın, Tan, Ulus, Fotospor gazeteleri çalışanlarının da uzun süredir maaş alamadıklannı anlatırken, "Neredeyse odacılar bile Bay Nadir'e 15-20 milyon lira kadar faizsiz kredi açmış durumdalar" dedi. Ün, Tercüman Gazetesi'n- de de 10 aydır maaş ödenmedi- gini, Milliyet Gazetesi'nde ten- kisat hazırhğı yapıldığuıı, Cum- huriyet Gazetesi'nde 41 kişinin işine son verildiğini kaydetti. Gazetecilerin bu zor günlerde yalnız bırakılmamasını isteyen Un, sözlerini, "Sayın özal'ın 2.5 gazetenin yaşatılması gerek- tiği yolundaki sözlerinin katkı- sıru da göz ardı etmemek lazım. özal'ın bundan önceki her ön- görusünde olduğu gibi burada da olanlar işçilere olmaktadır" diyerek tamamladı. Devlet Bakanı Akkaya da Un'ü yanıtlarkec mevcut krize basınla birlikte çare bulmak is- tediklerini söyledi. Basımn tira- jının 15 yıldır artmamasının en büyük sorunu oluşturduğunu, promosyonun basın için yük ha- üne geldiğini vurgulayan Akka- ya, "Kültürel promosyon de- vam edebilir. Diğerlerinin kalk- masında ortak görüş var. O za- man sorunlar hafifler" dedi. Akkaya, gazetelerin de birer ekonomik işletme olduğunu ve finansman dengesinin kuruhna- ması durumunda sorunların gündeme geldiğini savundu. 18 beldede yBpılan mini yerel seçimin ANAP'ta ortalık bayram yerine döndü. ANAP'ın 8 beldede seçim kazanması bize kalırsa çökü- şün bir göstergesi, zaferin değil... Nedenine gelince... ANAP'ın bu seçimlerde yine geçen yıl olduğu gibi yönte- mi şuydu: — Işsizlere iş, yoksullara para... Devlet kesesinden her türlü olanak yağdırtldı nüfusu 1500-2000 arasında değişen bu yörelere. Kimi bakanlar açık çek verdiler: — ANAP'ın adayı kazanırsa köyünüze, kasabanıza yuz- me havuzu yapılacak... Burdur, Antalya, Fethiye, Gaziantep, Aydın, İzmir yöresinde dolaşan bakanlar ANAP il ve ilçe başkanlanna buyruk ver- diler: — DSİ'ye, YSE'ye girecek işçilerin listelerini hazırlayın, imzalayın... Muhalefetin elinde böyle bir olanak yoktu. Üstelik SHP 19 beldeden 11'inde, DYP ise 17'sinde seçime katıldı. Seçi- me ANAP ve RP 19 beldede de eşit sayıda girdi. DSP 11, MÇP 14, SP ise 6 yerde şans aradı. 19 beldede yapılan se- çimlerde sadece Kahramanmaraş'ın Döngele beldesinde oy- lar geçersiz sayıldı. ANAP'lılar sevinç çığlıkları atıyor, Başbakan hâlâ "Biz bi- rinci partiyiz" diye böbürleniyor. Cumhurbaşkam kimi köse yazarlannı arayıp hesap soruyor: — Biz birinci partiyiz, şimdi ne yazacaksınız bakalım... Alanya'nın Kestel ve Payalar beldelerinde ANAP devlet oJa- naklarını olanca savurganlığıyla kullandı, ama salt bir yer- de (Payalar) seçim aldı. PTT ekipleri seçim günü evlere te- lefon bağladı, yollar asfaltlandı... Şimdi soruyoruz: — Kestel ve Payalar'da evlere pazar günü bağlanan tele- fonların ücret makbuzlarını aboneler mi ödedi, yoksa baş- kaları mı? Bizce pazar günü yapılan seçimlerde gerçek sonuç, bü- yük kentlere yakın yerleşim birimleridir. Kırsal kesim Özelli- ğiyle birlikte kentle ilişkisini koparmamış bu yörelerden çı- kan sonuçlar ANAP'ın çöküşünü göstermektedir. İzmir'in Subaşı, Ayrancılar ve Çaybaşı beldelerinden iki- sini SHP, diğerini DYP adayı kazanmıştır. Kent merkezine yakın bu beldelerde çıkan sonuç ANAP'ın kullandığı devlet olanaklanna karşı 'hayır' yanıtını vermiştir. Bu durum büyük kentlere yakın yerleşim birimlerinde ANAP'ın çöküsünün ka- nıtıdır. Çünkü yolları asfalttır, telefonu, elektriği vardır. Olmayan nedir öyleyse? örneğin yüzme havuzu yoktur, tenis alanı yoktur. İşte ANAP bu yüzden oralarda şu sözü vermiştir: — Gençlere yüzme havuzu yaptıracağız, yeter ki oyunu- zu ANAP'a verin... ANAP'ın bu yöntemi buralarda tutmamış, SHP ve DYP adayları mini seçimi kazanmıştır... Muş'ta belediye meclisi seçimlerindeki sonuç da ANAP 1 ın çöküşünü gösterıyor. Muş'ta 15 üyeliğin 12'sini RP, 2'sini ANAP, 1'ini de DYP kazanmıştır. Durum böyle ortadayken Başbakan Akbulut ne diyor: — ANAP birinci partidir. Bizim alternatifimiz yoktur. Güç- lüyûz, güçlü kalacağız... Seçim sonuçları ortadadır. ANAP'ın 8 beldede seçim ka- zanması ve birinci parti olarak gösterilmesi aldatıcıdif. l^ü- çük yerleşim birimlerinden çıkan sonuç ANAP'ın inise geç- tiğinin belgesidir. Zaten ANAP da bu gerçeği görüyor... Ama kandırmacaya devam ediyor... TEŞEKKÜR T.C KADIKÖY BELEDİYESİ 5.6.1989 - Kalamış marinasını teknelerin işgalinden kurtararak park haline getirdik ve halkımızın hizmetine sunduk. 5.6.1990 - Fenerbahçe yanmadasmı yeniden yaratarak halkımıza açtîk. 5.6.1991 - ...Ve görevimizin 3. yılına girdiğimizde yine Dünya Çevre Günu nde kentimizin en görkemü doğa güzelligini içeren Kadıköy-Bostancı kıyı düzenlemesinin 1. kısım (Dalyan-Caddebostan) çalışmâlanna başladık. Kadıköy halkının gösterdiği yakın ilgi ve katılıma teşekkür eder, bu projenin gerçekleşmesinde her zamanki yardımı gösteren Büyükşehir Belediye Başkanımız Sn. Prof. Dr. Nurettin SÖZEN'e ve İSKİ Genel Müdürü Sn. Ergün GÖKNEL e Kadıköylüler adına saygılanmı sunanm. Dr. Cengiz ÖZYALÇIN Belediye Başkanı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear