17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
4 HAZÎRAN 1991 HABERLER CUMHURİYET/3 Kadıköy baskını ile ilgili olarak gözaltına alınan Isviçreli Barbara Anna Kistler tutuklandı Isviçreliye işkence iddiası3 tntuklama Hasanpaşa'da iki kişinin ölümüyle sonuçlanan olaydan sonra gözaltına alınan Isviçre uyruklu Barbara Anna Kistler dün İstanbul DGM'ye çıkanldı. Mahkeme, Kistler'in "yasadışı örgüt üyesi olduğu ve silah bulundurduğu" gerekçesiyle tutuklanmasına karar verdi. Aynı operasyonda yakalanan Fatma Birşat tlhan'la Coşkun Yılmaz da tutuklandı. Süleyman Önder ise saîıverildi. t ş k e n c e yapıldı DGM tarafından tutuklanan Barbara Kistler'in annesi Rosemarie Michel ile İsviçreli avukatı Marcel Bossonet düzenledikleri basm toplantısında-polisin tutumunu eleştirdiler. Avukat Bossonet kısa süren görüşme sırasında Kistler'in kendisine işkence yapıldığını söylediğini belirterek "Yüzünde morluklar, el bileklerinde ise izler vardı" dedi. İstanbul Haber Servisi — Ka- dıköy Hasanpaşa'da Hatice Di- lek Arslan ve İsmail Orai'ın olu- müyle sonuçlanan operasyon sonrası, Beylerbeyi'ndeki evin- den gözaltına alınan Isv içre uy- ruklu Barbara Anna Kistler (35) dün DGM'ce, "yasadışı örgüt üyesi olduğu ve silah bulundurduğu" gerekçesiyle tu- tuklandı. Siyasi polis ekiplerin- ce sürdürülen TKP-ML/TİK- KO'ya yönelik operasyonlar sı- rasında Fatma Birşat llhan An- kara'da, Coşkun Yılmaz ise İs- tanbul'da yakaJanarak DGM Savcıhğı'na çıkanldılar. Daha sonra mahkemece tutuklanan iki sanık, Kistler ile birüTcte Bay- rampaşa Cezaevi'ne gönderildi. Fatma Birşat İlhan'ın, Hasan- paşa operasyonunda oldurülen ismail Orai'ın nişanlısı olduğu belirtildi. Siyasi polis, operas- yon sonrası İsmail Oral'la Ha- tice Dilek Arslan'ın "devrim nikâhlı" olduklanna ilişkin ya- zılı açıklama yapmıştı. Bu ara- da, Kistler'in İsviçre'den gelen avukatı Marcel Bossonet ile an- nesi Rosemarie Michel, Kistler'- in siyasi şubede işkence gördu- ğünii öne sürdüler. 19 mayıs gecesi yapılan "Ha- sanpaşa Operasyonu" sonrası siyasi şube ekiplerince Beylerbe- yi'ndeki evinden gözaltına alı- nan ve daha sonra kimliği ko- nusunda gazetecilere hiçbir açıklama yapılmayan Barbara Anna Kistler, dün öğleye doğ- ru DGM Savcıhğı'na getirildı. Aynı genel operasyonda gözal- tına alınan Fatma Birşat llhan ile Coşkun Yılmaz ve Süleyman Önder de ifadeleri alınmak uze- re savcılığa getirildi. Kistler'in, Beylerbeyi Sunnetçi Sokak 14/2 numaradaki evinde bir kalaşnı- kof tüfek, 2 tabanca, çok sayı- da mermi ile yasadışı dokuman- la yakalandığı ıddıasıyla DGM SavcıhğYnca ifadesı alındı. Kist- ler, ardından mahkemeye çıka- nldı ve "Yasadışı orgıit ü>esi ol- mak ve silah bulundurmak" suçlarından tutuklandı. Yasadı- şı orgüt üyesi olduklan gerekçe- siyle mahkeme çıkanlan Fatma Birşat İlhan ve Coşkun Yılmaz da tutuklanırken Suleyman On- der ise savcılıktan serbest bı- rakıldı. DGM yetkililen, sahte pasa- portla yakalanan Barbara An- na Kistler'in mesleğıni açıkla- madığını ve ifade alımı sırasın- da "konuşmamayı" tercih etti- ğini belirttiler. 1990 yılı yazı ile 1991 ocak ayında Türkiye'ye iki kez giriş yaptığı belirlenen Kist- ler'in orgutun yasadışı bağlan- tısı olup olmadığı yolundaki araştırmaların da sürduğu bildi- rildi. Barbara Kistler'in İsviçre'den gelen avukatı Murcel Bossonet ile annesi Rosemarie Michel, Türk avukatı Mıhrıban Kır- dök'un burosunda dun bir ba- sın toplantısı duzenlediler. Bos- sonet, cuma gunü muvekkiliyie ancak 5 dakikalık bir goruşme- ye izin verıldiğini anlattı. Poli- sin göruşme sırasında, "soruş- turmayla ilgili herhangi bir so- nı sonılmasını engellediğini" de belirten Bossonet, sadece "hal hatır" sormaya izin verdiklerı- ni, bunun teybe kayıt edildiğini sovledi. Beş dakikalık sure dol- duğunda polisin mudahale ede- rek kendisini uzaklaştırdığını bildıren Bossonet, "Ben avukatı olarak 5 dakikalık bir hal hatır Polis, Barbara Anna Kistler'in (ortada) sabte pasaport ve silahlarla ele geçirildiğini öne siirdü. Kistler, sorguya Fatma Bişan tlhan ve Coşkun Yılmaz'la getirildi. (Fotoğraf: Nilgün Toptaş) Marcel Bossonet — Barbara'nın avukatı. Rosemarie Michel - Kızı için İstanbul'a geldi. sorma konuşmasıyla ona nasıl yardımcı olabilir. nasıl savunma hazırlarım" dedı. Avukat Marcel Bossonet, Barbara Kistler'in gazeteci oldu- ğu ve bir Turkle evli bulundu- ğu yolundaki basında yer alan haberlerle ilgili olarak da "Bar- bara bazı gazeteiere, ozel radyo- lara haber vapardı, ama başka işler de vapardı. Siyasi şubede de işçi olduğunu belirtmiş. Evli olduğu ise doğru degildir" dıye konuştu. Bossonet, Türk makamları- nın uluslararası antlaşmalara aykırı davrandıklarını da öne surerek şunlan soyledi: "Bir >a- bancı gözaltına alındığında bu- nun ilgili konsolosluğa bildiril- mesi gerekir, bildirilmedi. Kon- solos olayı ertesi gun gazeteler- den öğrenmiş. Ayrıca konsolo- sun goruşme istemi de kabul edilmemiş. Daha sonra yine 5 dakikalık ve teybe kaydedilerek goruşme)e izin verildi." Bossonet, goruşme sırasında Kistler'in kendisine işkence ya- pıldığını söylediğini bildirerek "Yüzünde morluklar, el bilek- lerinde ise izler vardı. İçeriden çıkan ve Kistler'le birlikte goz- altında kalan bir kişiye de işken- ce gorduğunu ve kendisine elek- Irik verdiklerini soylemiş. An- cak Barbara Avrupah olduğu için Uluslararası Af Örgiitü, olayın peşinde ve yakından ilgi- leniyor, iki Türk onun kadar şanslı değil." Anne,Rosemarie Michel ise "kendimi evladı işkence gören binlerce anne gibi hissediyorum. İşkencenin sadece tenim kızım için değil tüm insanlar için or- tadan kalkmasını diliyorum" dedi. Toplusözleşme Kamuda Yılda 40 bin kişi kanserden ölüyor 2ÖÖ dolayında bilim adamının katıldığı Kanser Kongresi'nde 305 bildiri tartışılacak. Kongrenin açılışı Efes Antik Tiyatro'da yapıldı. IZMİK (Cumhuriyet Ege Bü- rosu) — 9. Ulusal Kanser Kong- resi ve 6. Pediatrik Tumorler Kongresi başladı. Kongrede, Türkiye'de yılda 80-100 bin kı- şide kanser vakası görülduğu ve bunlann 30-40 bininin ölümle sonuçlandığı bildirildi. 9. Ulusal Kanser Kongresi'nin açılışı onceki gun Efes Antik Ti- yatro'da yapıldı. Kongre'ye ABD, Ingiltere, Almanya, Ja- ponya, Kanada, Polonya, Italya ve Türkiye'den 200 dolayında bi- lim adamı katıldı. Açılışta konu- şan Dokuz Eylul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Doç. Dr. ftur Olgun, antik tiyatroda bilimsel bir kongre başlatmanın mutlu- luğunu yaşadıklarını soyledi. Açılışta konuşan Turk bilim adamları Türkiye'de yılda 80-100 bin kanser vakası gorulduğunu, bunun 30-40 bininin de olumle sonuçlandıgjnı söylediler. Türk bilim adamları ayrıca Türkiye- de de kanser teşhis ve tedavısı açısından gelişmiş ulkelerde hiç- bir fark olmadığını, trilyonlar- ca liranın tedavi için yurtdışın- da harcanmasının gereksiz oldu- ğunu ve paralarla bırçok kanser tedavi merkezi kurulabileceğini vurguladılar. 44 vıl önce kuru- lan Turk Kanser Kurumu'nun da devlet desteğinden yoksun, sadece halkın yardımlarıvla ayakta durabıldiğine dikkat çe- kıldi. 7 hazıranda sona erecek olan sempozyumun dünku bo- lümunde çeşitli bildiriler sunul- du, "Biyolojik Ajanlann Onko- lojide Kullanımı" konulu bir pa- nel yapıldı. AKM'de yapılan kongrede 100'u çocuk 205'i eriş- kin kanser konularında olmak uzere toplam 305 bildirinin tar- tışılacağı açıklandı. BİR ZAMANLAR — Çiang Çing, eşi Mao ile. MAHKEMEDE — "Dörtlü Çete"den Çing'e idam karan verilmişti. Çing iktidardan intihara TIME: Mao'nun eşi kendinî astıTime dergisinin dünkü sayısındaki habere göre Mao Zedung'un eski bir tiyatrocu olan dul eşi, 1980'den bu yana göz hapsinde bulunduğu Pekin yakınlanndaki evinde intihar etti. Dış Haberier Servisi — Çin Komünist Partisi eski lideri Mao Zedung'un dul eşi Çiang Çing'in, geçen ayın sonunda intihar ettiği ileri sürüldü. ABD'de yayımlanan Time dergisinin dünkü sayısında yer alan habere göre Çiang Çing, 1966-76 yülan arasında Kültür Devrimi'nekanşüğıicin 1980'den bu yana göz hapsinde bulunduğu Pekin yakınlanndaki evinde ken- diniastı. Dergi, Mao'nun dul eşiningırt- lak kanseri olduğunu belirtti ve "Acılanna bir an önce son ver- mek istemiş olmalı" diye yazdı. Intihar olayımn, bugünlerde, Tienanmen katliamının ikinci yıldönümüyle uğraşmakta olan Pekin hükümeti için "kötü" bir zamana rastgeldiğini belirten dergi, "Çiang Çing'in bu olaylar- la hiçbir Uişkisi olmamasına rağ- men ölümünün kamuya duyu- nılması yeni bir huzursuzluk dal- gasının doğmasına neden olabi- lir" yorumunu yaptı. Eski bir tiyatro oyuncusu olan Çiang Çing, Çin Komünist Par- tisi'ne 1930'larda "Uzun Yüriı- yiiş" sırasında katıldı, daha son- ra Mao ile evlendi. Çiang Çing- inyıldızı 1960'lardaparladı. Par- tinin ideolojik-kültürel çalışma- ları ile yakından ilgilenen Çiang Çing, 1965'te "revizyonist" ol- makla suçladığı bir tiyatro oyunu hakkında soruşturma açtırdı, oyun yasaklandı. Bu olay, Çin'de sanat ve edebiyat alamnda bir ra- dikalleşmenin kanıu oldu, bir ba- kıma "Kültür Devrimi"nin baş- langıcının işaretini verdi. Çiang Çing'in yıldıa 1968'deki "Kültür Devrimi" sırasında iyice parladı. Çiang Çing, Kültür Dev- rimi'nde bürokratik gelişmeye karşı ideolojik mücadelenin öne- mini vurgulayan Mao'nun en ya- kın destekçileri arasında yer aldı. Sırtıru "Kültür Devrimi"nin vu- rucu gücü "Kızü Muhafızlar"a dayayan Çiang Çing, partinin ön- de gelen uç yöneticisi ile birlikte "aydıniar, sanat, büim-teknoloji, eğitim" gibi ideolojik-kültürel alanlarda başı çekti. Mao Zedung'un 1976 yılında ölümu uzerine Çiang Çing ile bir- likte Yao Wen Yuan, Cang Cung Ciao ve Wan Hun Wen adL uç ar- kadaşıyla birlikte "solculukla" suçlandı ve parti yonetiminden uzaklaştırüdı. ÇKP'den atılan bu ekibe "Dörtlü Çete" adı verildi. Daha sonra yargılanan "Dört- lü Çete"den Çiang Çing ve Cang Cung Ciao ölüm cezasına, Yao Wen Yuan ve Wan Hun Wen ise hapis cezalarma çarptırıldı. Çi- ang Çing'in cezası infaz edilme- di ve bir süre sonra hapisahene- den çıkartılarak evinde göz hap- sine alındı. ANKARA (Cumhuriyet Bii- rosu) — Devlet Bakanı Cemil Çiçek, kamu kesimı toplusozleş- me gorüşmelerinde ücret dışın- daki maddelerde anlaşma sağ- landığını bildirdi. Kıdem zam- mının her yıl için 7 bin 500 lira olarak belirlendiğini belirten Çi- çek, sosyal yardımın birinci yıl için 150, ikinci yıl için de 200 bin lira olmasını istediklerini, sendi- kaların bunun üstündekı talep- lerinin ücretlerle birlikte ele alı- nacağını söyiedi. Kamu kesimindeki yaklaşık 600 bin işçiyi ilgilendiren toplu- sözleşme göruşmelerinde dun akşam devam edildi. Turk-İş Başkanı Şevket Yılmaz ve 13 ka- dar sendika başkanıyla görüşen Çiçek, Cumhuriyet'in soruları- nı yanıtlarken "İkili maddeler ve ücret konusu hariç diğer mad- delerde anlaşma saglandı" dedi. Ucret konusunda sendikaların talebiyle hukümetin önerisı ara- sında "epey fark" olduğunu kaydeden Çiçek, şöyle konuştu: "Daha önceki toplusözleşme müzakerelerinde giyecek ve ia- şe yardımı konusunda anlaşmış- tık. İkili maddeler hariç, konu- şulacak üç madde vardı, kıdem zammı, sosyal yardım ve ucret. Bu defaki göriışmede, vıllık kı- dem zammını 7 bin 500 lira ola- rak kesinleştirdik. Sosyal yardım zammı olarak sendika, birinci altı ayda 250 bin lira istiyor ve sonra artlmyordu. Bizim bunu verme imkânımız yok. Çünkü butün kamuya ait işyerlerinde. sosval vardım 1991 \ılı için 150 bin. 1992 vılı için de 200 bin li- ra olarak uygulanıyor." DUNYADA BUGUN ALtSİRMEN Çankaya Görüşmesi Politika garip bir oyun. Zaman zaman öyie ibret verici olay- larla karşılaşılıyor ki. Şu Turgut Bey'in haline bir bakın. Bir zamanlar herkes onu nefesini keserek izler, ne diye- cek diye kulak kesilirdi. Cumartesi günü Ankara Sheraton Oieli'nin açılışında ise ünlü işadamları ve bürokratlardan oluşan kalabalık, Çanka- ya'da oturan kişi konuşurken hiç oralı otmamış, Özal'ı dinle- yebilmek için aralarındaki konuşmaları bile kesmemişler. Tabii Turgut Bey bu olaya çok kızmış, öfkesini de dile ge- tirrniş. İnsan bir kez tökezlemeyegörsün, başına neler geliyor. Bü- tün ikbalini soyadına borçlu olan Yusuf Bozkurt Bey bile so- yadından, hanedandan yakınıyor. Artık Turgut Bey'in kötü düşüşü önlenemez hale gelmiş bulunuyor. Kardeşleri tarafından eleştiriliyor, sözünü de kimse dinlemiyor ANAP liderinin. Haksızlık etmeyelim; Özal'ı dinleyen biri var. O da Sayın Bülent Ecevit. DSP'nin Genel Başkanı önceki gün Çanka- ya'da, kimsenin tanımadığı Turgut Bey ile bir görüşme yaptı. Siyasetteki karizmasını kimsenin yadsımayacağı, kişisel er- demlerine kimsenin toz konduramayacağı Bülent Bey'in po- litikasına akıl erdirmek gerçekten güç. Bülent Bey, Çankaya'ya acaba neden çıktı dersiniz? Türkiye ile Irak'ın arasını bulup Bağdat ile ilişkilerimizi dü- zeltmek için mi? Öyle ise Bülent Bey, ileri sürecegi bütün savların Turgut Bey tarafından bilindiğinin, ama artık dış politikamızın An- kara'dan değil, VVashington'dan yönlendirildiğinin ayirdında değil mi? Yoksa bazılarının ileri sürdüğü gibi Bülent Bey salt tele- vizyona çıkmak için mi sivil darbenin mimarı ile görüşmeyi kabul etti? Eğer öyle ise Bülent Bey karizmasını ekrana da yansrtmak için çok pahalı bir bedel ödedi demektir. Eğer Bülent Bey, televizyona çıkmayı başanrsa, o zaman parlamentoda temsil edilmeyen öbür siyasal parti liderleri- nin bu haktan yoksun bırakılmalarını nasıl içine sindirecek? Ve Bülent Bey'in ekran için odediği bu ağır bedel acaba tabanı tarafından nasıl karşılanacak? En doğrusu, siyasetine tümüyle karşı da olsak, dürüstlü- ğüne her zaman inandığımız Bülent Bey'in böyle bir hesa- bın peşinde olduğu söylentilerini geçersiz saymak. Ama o zaman da sivil darbenin mimarı ile onun "meşru olduğu" izlenimini verecek olan bu görüşmeyi anlayabilmek güçleşiyor. Türkiye'de Özal dönemi bitmeliydi ve bitti. Şimdi bütün so- run bu fiili bitişi yaşama geçirmek ve ülkenin Özal sonrası dönemine hazırlanmak. Bu hazırlıkta, 12 Eylül'e karşı olan, demokrasiden yana bütün güçlere yer vardır ve gelecek dö- nem uzlaşma dönemidir. Ancak sözü edilen uzlaşma demokratik platformda ger- çekleşebilir. Uzlaşmanın amacı, demokrasiyi geliştirmek, ge- lir dağılımı uçurumunu azaltmak, enflasyonu aşağıya çek- mektir. Oysa Sayın Ecevit, bunlara talip olan muhalefet ile görüş- müyor, sosyal demokratlann öbür kanadını en büyük düşmanı olarak görüyor ve gelir dağılımındaki adaletsizliğin, enflas- S>nun mimarı, sivil darbenin sahibi, hanedanın başı Sayın zal'a gidip onunla uzlaşmaya çalışıyor. Bülent Bey'in pozisyonu gerçekten ilginç, muhalefette ol- masına karşın muhalefete karşı muhalefet yapıp iktidar ile uzlaşmanın yollarını arıyor ve Çankaya'ya çıkarak, Sayın Özal'ın sivil darbesinin meşruiyetini kabul ediyor. Siyasette genelde herkesle görüşmek kuraldır. Ama siya- serfeöyje zarnanter^)ter ki kimileriyte görüşmeltıe* ÜKitaftt»' line geliverir. Şu hale bakın siz. İnönü'ye ve sosyal demokratfara "bıra^" kın peçamı" diye afi satıp onlarla görüşmeyi reddeden Bü- lent Bey, Turgut Bey ile görüşüyor. Çankaya görüşmesinin Turgut Bey'e de Bülent Bey'e de hayırlı olmasını dileriz. Bakalım hangisi hangisini kurtaracak? tLAN GAZİANTEP ASLtYE 5. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1990/1145 Davacı Nazangül Taşkın vekili Av. Neriman Kartal tarafından da- valı Daimı Taşkın aleyhine açılan boşanma davasında, DAVALI: DAtMİ TAŞKIN, Aaiz ve Fadime'den olma. 1970 D.lu Erzincan ıli Tercan ilçesi, Balyayla köyü cilt 071-01 sayfa 3 kütük l'de nüfusa kayıtlı olup, Inönü Mah. 151 A, sokak No: 24060 Erzincan adresinde oturduğu ancak bu adreste dava dikkçesi ve davetiye teb- liğ edilmemiş adresi mechul olduğundan adına ilanen tebligat yapıl- masına karar verilmiş olduğundan, dunışma günü olan 19.7.1991 gü- nü delilleriniz ile birlikte duruşmaya bizzat katılmanız veya kendini- zi bir vekille temsil ettirmeniz aksi takdirde yokluğunuzda karar ve- rileceği ilanen tebliğ olunur. 20.5.1991 Basın: 47429 tLAN LAPSEKİ SULH HUKUK HÂKİMLİCİ'NDEN Dosya No: 1990/235 Hâkim: Nesrin Kaya 26052 Kâtip: 1. Hakkı Gökçeler 583 Davacı Kâmil Özcan vekili Av. M. Şadı Yılmaz tarafından davalı- lar Lapseki Cumhuriyet Mahallesi Gundoğdu Sokak'ta ikâmet eden Mehmet oğlu Hasan ve Bakkal Mehmet Ali aleyhine açılan izalei şu- yuu davasının yapılan açık duruşması sonunda: Davalıların tüm aramalara rağmen dunışma günü tebliğ edileme- diğinden, duruşmamn bırakıldıg 16.7.1991 günü saat 9.10'da Lap- seki Adliyesi'nde bütün delillerı ile birlikte hâkimliğımizde hazır bulunınalan aksi takdirde adlanna gıyap davetiyesi çıkanlrnaksızın HUMK'nun 509 ve 510 maddesi gereğince duruşmalann yokluğun- da yapüacağı gibi karann da yokluğunda verilecegi hususu ilanen tebliğ olunur. Basın: 47412 DUYURU MİMAR SİNAN ÜNİVERSİTESİ GİRİŞ YETENEK SINAVLARI 1. Üniversitemiz 1991-1992 öğretim Yüı Giris Yetenek Smavlan 19 Haziran 1991 Çarşamba günü başlayacakür. ön kayıt ve yetenek sınavı ile üniversitemize öğrenci ahnacak fakülte ve programlar, kontenjanlan ve gerekli ÖSS puanı ile diğer gerekli belgeler aşağıda açıklanmıştır: Fakültesi öğretim programı Kontenjan Mimarlık Fakültesi Mimarlık Fakültesi Guzel Sanatlar Fakültesi Güzel Sanatlar Fakültesi Guzel Sanatlar Fakültesi Guzel Sanatlar Fakültesi Güzel Sanatlar Fakültesi Güzel Sanatlar Fakültesi Guzel Sanatlar Fakültesi Guzel Sanaüar Fakültesi Güzel Sanatlar Fakültesi Yukarıda belirtilen programlara; 1989 yılında en az 105 puanı, 1990 yüında en az 105 puanı, 1991 yılında en az 105 puanı, alanlar ( 2. 1. maddede belirtilen programlara aday kayıtlan, 10.00-16.00 saatleri arasında Fındıklı'da Merkez Binamızda yapılacakür. 3. Aday kaydı için gerekli belgeler: a.) 1989, 1990 veya 1991 yılına ait ÖSS (1. basamak) puan kartının aslı ve fotokopisi, b.) Lise veya dengı okuldan mezun olduğunu veya son sınıfta olduğunu gösteren belgenin aslı ve fotokopisi, c.) 4.5 x 6 cm boyutlarında baş açık ve sakalsız adayın suıava gireceğindeki son durumunu gösterir 3 adet fotoğraf. 4. ön kayıtlar bizzat veya bir yakın vasıtasıyla yaptınlabilim'r. Posta ile yapılacak ba$vurular değer- lendirilmez. Yukandaki bilgıler aday kaydı için gerekli ön bilgiler olup, öğretim programlarımıza girebilmek için saptanan kontenjanlara bağlı olarak Genel Yetenek ve özel Yetenek sınavları ile ilgili aynntılı bilgileri Rektörlüğumuz öğrenci Işleri Dairesi Başkanlığı'ndan temin edilebüinir. MIMAR StNAN ÜNtVERStTESt REKTÖRLÜGÜ Basın: 27903 Iç Mimarlık Endüstri Ürünleri Tasarımı Resim Heykel Seramik Grafık Tekstil Tiyatro Dekor ve Kostüm Fotoğraf Sinema TV Geleneksel Türk El Sanatlan n kayıt yaptırmak için başvurabilirler. ıdav kavıtlan. 10-11-12-13-14-15 Haziran 30 30 40 15 25 25 25 20 20 10 50 1991 tarihleri
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear