18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
30 HAZÎRAN 1991 SHP ISTANBUL İL KONGRESİ BUGÜN HABERLER CUMHURİYET/5 Güvenlik kuşatması • ADANA (Cumhuriyet Giiney tlleri Biirosu) — Akmcılar mahallesi sakinleriyle aynı bolgede oturan Conolar arasında bir süre önce başlayan olayların önlenmesi için güvenlik güçlerinin aldığı önfemler sürüyor. Conolann oturduklan bazı evler önceki gece kimliği belirsiz kişiler tarafından molotof kokteylleri atılarak yakılmak istendi. Yangınları güçlükle söndürebildiklerini söyleyen aşiret üyeleri yetkililerden yardım beklediklerini söylediler. Akıncılar mahallesindeki binlerce yurttaşın aynı bölgede oturan ve "kimliksizler" olarak tanınan Conoların gayrimeşru işler yaptıklarını öne surerek ayaklanmalarının ardından başlayan olaylar güvenlik güçlerinin aldığı geniş güvenlik önlemleriyle durma noktasına geldi. Ekonomide SHP formülü • ANKARA (UBA) — SHP'nin golge kabinesinde Başbakan Yardımcısı Ekrem Pakdemirli'nin muadili olan Grup Başkanvekıli Prof. Onur Kumbaracıbaşı, ekonomi yonetiminin yeniden yapılanmasını değerlendirirken "bizim formulumuzu benimsemiş görunüyorlar" dedi. Tempo dergisinin sorularını cevaplandırırken "Sayın Pakdemirli'nin bugun ifade ettiği görüşler bizim gorüşlerimize yakın, ama uygulamada bunları hiç gerçekleştiremedi" diyen Kumbaracıbaşı, SHP'de golge kabine oluşturulurken DPT, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'yla Maliye Bakanlığı'nı bir elde toplamanın uygun görüldüğünü, bunlann da ekonomiden sorumlu bir ba$bakan yardımcılığına bağlanmasmın öngörüldüğünü hatırlattı. Dert dinleme toplantısı • SAMSUN (Cumhuriyet Biirosu) — Samsun Belediye Bajkanı Muzaffer Önder, balıkçılık ve katılımcılık ilkesinin bir uzantısı olarak belediyeye davet ettiği Gaziosmanpaşa ve Çay mahallelerinde yaşayan vatandaşlann sorunlannı topluca dinledi ve vatandaşların belediye çalışmalanna bakış açıiarını gerçekçi biçimde değerlendirdi. Belediye Başkanı Önder, Gaziosmanpaşa ve Çay mahallelennden gelen yurttaşlarla ayrı ayrı yaptığı toplantıda "Bu belediye sizin. Noksanlanmız, hatalanmız, eksik yanlarımız nelerdir bunları sizden duymak istiyorum" diyerek her iki mahalle halkmın yakınma, talep ve beklentilerini dinledi. Rüşvetle mticadele • ANKARA (UBA) — Sosyal Demokrat Halkçı Parti yeni hukümetin rüşvet ve yolsuzluklaria mucadele vaadine inanmadı. SHP Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Günay, yeni hükumetin kamuoyuna hoş gelen vaatlerle halkı kandırmaya çalıştığını öne sürdu. Günay, "Mesut Yılmaz gerçekten rüjvet ve yolsuzlukla mücadele etmek istiyorsa once en büyük destekçisi ve bakanı Mustafa Tasar'ın kardeşini yakalasın" dedi. SHP Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Gunay, hiıkümetin rüşvet ve yolsuzlukla mücadele vaadlerine ilişkin göruşlerini açıklarken yolsuzluk ve ruşveti kurumlaştıran ANAP iktidarının rüşvet ve yolsuzlukla mucadele etmesinin mümkun olmadığını öne surdu. Günay, "ANAP'ın nasıl yolsuzluk ve ruşvete battığını bizzat ANAP'lı milletvekilleri açıklıyor" dedi. "Pembekora soragturma • TOKAT (Cumhuriyet) — Yeni uygulamalanyla ilgi çeken ve üç kez "Hodri Meydan"a konuk olan Tokat Emniyet Müdüru Dr. Fevzi Akgün, soruşturma geçiriyor. Karakollara "Pembekol" adını veren Emniyet Muduru Dr. Akgun hakkında geçici görevle ılçelere ve il dışına gönderdiği personelin geçici görev yolluklarını vermediği savıyla soruşturma açıldığı oğrenildi. SHPlde mîni kurultayYALÇIN ÇAKIR SHP'de "mi- ni kurultay" olarak değer- lendirilen İs- tanbul il kong- resi bugun ya- pılıyor. Adaylar, II Başkanı Er- can Karakaş ile Kartal eski ilçe Başkanı Kamer Gok dun liste çalışmalanna ağırlık verdi. Her iki adayı da destekleyen taraflar karargâhlar, ilçe ve mahalleler- de tum guçlerini kullandılar. Karakaş'ı destekleyen Yenilikçı Sol'un kurmayian, Gdk'e destek verenkrin "garip bir ittifak" içinde olduklanru ve bu ıttifakın kongreyi kazanması durumun- da kurultaya da aynı ittifakla ge- leceklerini belintıler. Gok'un ya- nında yer alan, onde gelen bir partili ise "Sozen, Baykalcılar. Karadenizliler, Topuzcular ve Gurkancılar" birlikteliğini uzun göruşmeler sonucunda "Parti ö- kanma noktasındadır ve eskimiş solculuk vapmaktadırlar" goru- şunden vola çıkarak sağladıkla- nnı söyledi. İstanbul'da ilçe kongrelerinin bitmesinden sonra başlayan il yönetimi yanşında İl Başkanı Ercan Karakaş, Kartal eski İlçe Başkanı Kamer Gök ve Beyoğ- lu ilçe örgiitü üyesi Hikmet Av- şar'ın adaylıkları sürüyor. Bu- yukşehir Belediyesi Genel Sek- reter Yardımcısı Beyzade Özkah- raman ise dun AA'ya Gok lehi- ne adaylıktan çeküdiğini açıkla- dı. Özkahraman çekilme gerek- çesinde "örgıit içinde yeni bölünmelere >ol açmamak için aday olmuyorum" dedi. Karakaş ve Gok arasında ge- çecek başkanlık >-anşının bir an- da parti içi tarafların mucade- lesi halıne dönüşmesi kongreye de heyecan kattı. İki tarafın ka- Karakaş'ın kokteyline rakibi Kamer Gök de katılıp başanlar diledi. rargâhlarının bulunduğu Sıra- selviler Caddesi'nde dun ellerin- de "...destekliyonız" yazılı kâğıt- lar ıle yakalarında milletvekili, belediye, iJ genel meclisi ve par- ti rozeti bulunan panılilerin tra- tekçisi benim. V'anmı yoğumu ortaya koydum. Kazanacağız" dedi. SHP eski Genel Sekreteri Deniz Baykal'ı desteklediğı be- lirtiJen Aslan'ın yanı sıra bır ara adı il başkan adayları arasında fiği yaşandı. Kamer Gök'ün ka- geçen Cafer Özerkoc, Şişlı orgu- rargâhının bulunduğu Dilson tünden Kiraz Biçici, Fındık Ih- Oteli'nde günlerdir görulen yo- ğunluk dun de aynı çehrelerle sürdu. Gece geç saatlere kadar partililerle göruşen ve ilçe orgut- lerınde duzenlenen toplantılara katılan Gok'un yorgun olduğu gözlenirken, destekleyenler ote- lin lobisinde hareketli konuşma- lar yaptılar. Her şeyimi koydum Makam otosu yaklaşık bır haftadır otelin onunden ayrıl- mayan Beyoğlu Belediye Başka- nı Huseyin Aslan dun de bazı yardımcıları ve panılilerle otel- deydi. Kendısine, "sizce ne olur" sorusunu yoneJttiğimizde"Göki un ve biriikteliğin en buyuk des- racatçı ve İhracatçıiar Derneğı Başkanı Ferrnani Altun, Fatih İlçe Başkanı İsmet Taka da otel- de görulenler arasındaydı. Bu arada Özkahraman'ı destekle- yenlerle Baykal yanhları da ora- daydılar, Gök gazetecilerle yaptığı ko- nuşmalarda kongreyi kazanaca- ğını ve kendısine destek veren- lerin "kendi iradeleriyle" karar aldıklan göruşunu yineledi. Ka- rakaş'la sosyal demokrası konu- sunda teorik bir gorüş ayrılığı buiunmadığını ancak "birkaç kırmızı karanfil ve siyah çdenk"le yapılan eylemlerle par- tinin İstanbul'da temsıl edıleme- yeceğini belirten Gok, genel baş- Sanatçılar kongre öncesi Karakaş'a moral verdüer. (Fotoğraflar: Uğur Gunvüz) NOTLAR 'Siz İstanbıü'un i tarafındansınız?'hangiCELAL BAŞLANGIÇ SHP'nin her beş üyesinden biri İstanbul'da. Kurultaya katılacak yaklaşık her on delegeden biri Istanbullu olacak. 10 milyona yaklaşan nüfusu, Diyarbakırhsı, Trabzonlusu, Sıvaslısı, Tekirdağhsı, Çanakka- lelisi, Tuncelilisi, Malatyalısıyla; Kürtü, Türkü, Lazı, Çerkeziyle Türkiye'nin tam bir kesiti îs- tanbul. Bu nedenlerle de SHP'nin bugün yapılacak İs- tanbul il kongresi ayrı bir önem taşıyor. Adaylar, Karakaş ve Gök, destekleyenleriyle birlikte İstanbul'un bu önemine yaraşır bir sa- vaşım sürdürdüler düne değin. Dağıtılan broşur- ler, gazete haberlerinin fotokopileri, adaylarm verdilderi kokteyller, otel lobisinde ve odalannda oluşturulan seçim karargâhlanyla zaman zaman Semra özal'ın il başkanı seçildiği ANAP Istan- bul kongresini anımsatan çizgiler yaşanmadı da değil. Ancak işin güzel yanı, iki aday da bugü- ne değin yaptıklan çalışmada, seçim sonrası bir- birlerinin yüzüne bakamayacak kadar düzeyi dii- şük bir kampanyaya yönelmedi. İki aday da seçimden önceki son günlerini kokteyl vererek geçirdiler. Kamer Gök'ün kok- teyli, seçim karargâhma dönüştürulen Dilson Oteli'ndeydi. Oradan çıkan SHP'liler, otelin he- men karşısındaki Şadırvan'da Ercan Karakaş'- ın kokteyline katıldılar. Hatta bir ara Karakaş'ın rakibi Gök de Şadırvan'a gelerek gazetecüere bir- likte poz verdiîer. Bu iki rakip arasındaki uygar çizginin bir göstergesiydi. Kokteyllerde bir ara- da olan rakipler de birbirine özenle davranıyor- lardı. Karakaş ve Gök'ü destekleyenler, içlerin- den birinin karşısındakine sert davranmasına, kotu bir şey söylemesine, "Desteklediğin adaya bu davranışınla zarar veriyorsun" diyerek engel oluyorlardı. SHP Istanbul örgütündeki kongre yanşının bir başka göstergesi de hangi amaçla olursa olsun, bu gune kadar bir araya gelemeyen grupların, kişilerin bir adayın arkasında birleşebilirliğiydi. Şadırvan'daki kokteyle renk katanlar arasın- da Nur Sürer, llyas Salman gibi sanatçılar da vardı. tl başkanlığı yanşında Ercan Karakaş'ı desteklediklerini açıkça söylüyorlardı. tsmail Cem, Gök'le yakm temasını sürdürse de kokteyl- de çevresindekilere "genel merkezin bir iç çekiş- mesi bu" değerlendirmesini yapıyordu. Baykalcı ekibe yakınlığıyla bilinen Etem Cankurtaran kokteylde Baykal 'ın genel başkanhğa aday ol- maması gerektiğini, bir "iktidar vitrini"nin bu kurultaydan çıkmasındaki zorunluluğunu, yeni- likçilerin getireceği "genel başkan vardımcı- lıklan"na ilişkin tüzük değişikliğinin yapılması gerektiğini anlatıyordu. Gök yanülan kokteylde ikd ana temayı işliyor- lardı. Birincisi Ercan Karakaş üç kez il başkanı seçilmişti. Artık bırakması gerekirdi. İkincisi de artık Karakaş il başkanlığı yerine parti meclisi, MYK üyeliği gibi daha üst kurullarda görev al- malıydı. Gök'ü destekleyenler bu yolda Kara- kaş'a ellerindcn gelen yardımı yapacaklanru söy- lüyorlardı. Karakaş bu değerlendirmelerin yanlış olduğu- nu anlattı çevresindekilere. Birincisi, il başkan- Iığına üç kez seçilmişti ama ilk seçilişinde uç gun, ikincisinde dört ay görevde kalabilmiş. Ancak üçüncü seçilişinde, yirmi iki ay görev yapmıştı. Yani üç seçilişinin toplam süresi, ancak normal bir görev süresi yapıyordu. "Daha üst bir ku- rulda görev almaya" gelince Karakaş'ın bu ko- nudaki yaklaşımı, "bu bilinen bir taktik" yolun- da oluyordu. Baykal yanhları da "yer açmak için" înönü'nün cumhurbaşkanı olması gerek- tiğini savunuyorlardı. Hem zaten tüzük değişik- liği bu kurultayda gerçekleşirse, bir ust kurulda görev alan il başkanının bir önceki görevinden istifa etmesine gerek kalmayacaktı. Kokteylde en çok konuşulan konulardan biri de elbette "Karakaş mı kazanacak, Gök mii" so- rusunun yanıtıydı. Ancak iki taraf da "Biz yüz- de yüz kazanınz" diyemiyordu. İki tarafın kur- mayian da "serin kanlı değerkndinneler"ini "az farlda bir aday üstünlıik sağlayabilir" diye ya- pıyorlardı. SHP üyelerinin beste birini banndıran yüz yir- mi bin üyeli, Türkiye ölçeklerinde 'dev' sayıla- bilecek bir örgüt, üye yazımından, mahalle de- legeleri, ilçe delege seçimleri, ilçe kongrelerinden il kongresine kadar gelmişti. Bu yolda zaman za- man parti hukuku ve üyelik hakları açısından kaza' oknadı değil. Bir kısmı genel merkezin, bir kısmı da il yonetiminin tutumundan kaynak- lanan bu 'kaza'lar SHP'nin Türkiye genelinde- ki düzeyinin çok altında kaldı. Ancak taraflar, demokratik ilkeler çerçevesinde, uygar bir çiz- gide parti içi mucadele verilebileceğinin de gü- zel bır örneğini sergilediler. Kongre anına kadar adayiann "birbirinin yü- züne bakabilecek bir çizgide" yürüttükleri kam- panyalar, bir araya gelemeyecek unsurlann itti- fak yapabilirlikleri gibi unsurlarla SHP'ye Türk- iye genelinde olumlu puan kazandıracak bir örnekti. Ancak siyasal aynlıklardan kaynaklanan bir yarış görünmüyordu iki aday arasında. Gök'e destek veren bir Baykalcı delege onadaki "ide- olojik düzey"i dünku kokteylde en iyi biçimde anlatıyordu: "Biz kazanacağız" ama, biz kimiz, onu bil- miyorum... kanın da bir il kongresinde tar- tışaıa konusu yapılmaması ge- rektiğini söyledi. Gok'un bu gö- ruşlerine karşın Dilson Oteli'nin lobısındeki kalabalık korodan çok değişik sesler çıkıyordu. Bi- çiçi'nin yanındakı sol kanattan partililer Gök'u "Yeni Karaoğlan" olarak tarutırlarken, gelecekte genel başkanhğa taşı- yacaklannı söylüyorlardı. Bay- kalcılar, belediyeciler, Karade- nizliler ve Yenilikçileri eleştiren bazı Inonucü delegeler "îlk kez önemli bir birliktelik sağlandı. Bu, tarihsel uziaşmadır" di- yorlardı. Nasıl oldu da? Gok'un yanından hiç ayrıl- mayan bir partili, "nasıl oJdu da bu tarihsel uzlaşma sağlandı" sorumuza, "Çok uğraştık. Biz partinin şu anki yonetiminin >e şu anki il baskanının eskimiş solculuk >aptığını duşunü>oruz. Belediye başkanlarının il yone- ticilerince yargılanmaması ge- rektigine inanıyoruz. Dünyada tüm dengeler değişirken. Doğu Bloku'nda muhafazakâr solcu- lar yargılanırken burada kalk- mışlar aynı soku mantığı siir- durmeye çaiışıyorlar. İşte bu noktalarda fîkirier ust iiste olur- du ve uzlaşma ortaya çıktı. 'Yenılenme' dedik diğer arka- daşlar da aynı şeyi söylediler. 'Sadece karşı çıkma muhalefetı' yapıyoruz dedik, gene herkes birleşti. Yani o kadar ııgraşma- nın sonunda ortaya bu guzel tablo çıktı" yanıtını verdi. Aynı partili "ne gibi bir tablo" soru- muzu ise "Bu işin mimari ben olduğum için iyi biliyonım. Ya- ni kolay iş mi, Baykalcısını, Sö- zen'ini, Topuz'unu, kızgın İno- nucustinu. kırgm solcusunu bir- leştirmek. Bunu yapmak guzel bir duygu. Biz bunu başardık. Partiyi kurtanmak, yenilik, atı- lım. dinamizm kazandırmak \e iktidara taşıyacak kadroları ku- rultaydan çıkartmak için attık adımı ve bu tuttu" diye yanıtla- dı. Gök ve arkadaşlan saat 16.30'da otelde bir kokteyl ver- diîer. Gece de otelin 2. ve 3. kat- larındaki odalarında liste hazır- hğı yaptılar. Lısteler hazırlanır- ken çok savıda partilinin lobide ellerinde kâğıt, kalem isim yazıp çizdikleri ve tartıştıkları gorul- du. SHP Istanbul II Başkanı Er- can Karakaş dun gununü il mer- kezinde geçirdi. ANAP Beyoğ- lu ilçe merkezinin de bulundu- ğu binanın 5. katındaki SHP ıl merkezine çıkan merdivenler ve kondorlar yurunemeyecek ka- dar doluydu. Karakaş, ılçelerden gelen partililer ve delegelerle tek tek göruşürken sürekli olarak, "Biz kimseyle pazariıga oturma- dık. Oturmayız da. Sagduyulu, demokrasiye inanan partililere guveniyoruz" dedi. Karakaş. kongreye coşku ve ınançla git- tiklerini de belirterek, "Bir şir- ket, bir hanedan partisi gibi ka- palı kapılar ardında başlamadan biten kongreleri hiç kimse, emek ağırlıklı kitle partisi SHP'den bekleyemez. İstanbul il orgütii- muzun özgur iradeli, ergin kişi- likli delegelerinin: bugune kadar surdürdugümuz dernokrasiden, barıştan. ozgurlukten, toplum- >al dayanışmadan yana çalışma- larımızı bir kez daba onaylaya- cağına inanıyoruz" dedi. Kara- kaş, kongreyi kazanacaklannı ve artık partide yönetim tartışma- larına son vererek ıktıdar prog- ramı için "kolları sıvayacaklarım" da kaydederek, en az 360 oy alacaklan tahmi- ninde bulundu. II Sekreteri Beh- lül Ablak, 14 kişilik il yoneti- minden 12 kişi Karakaş'ı destek- Iediğini ve Gok'un delegelerın kafasını karıştırmak için aksı yonde propaganda yaptığını savladı. II yönetim kurulu uye- lerı Mehmet Timas ile Hasan Yuksel basında kendilerinin Gök'ün yanında yer alan Özer- koç'u destekledikleri yonunde haberler çıktığını, bunun ger- çekleri yansıtmadığını açıkladı- lar. Bır grup genç partili de bil- diri bastırarak Karakaş'ı destek- lediklerini duyurdular. SHP il merkezine partililerin yanı sıra, Genel Sekreter Hikmet Çetin, Tekirdağ Milletvekili Gü- neş Gürseler, Istanbul Milletve- kili Yuksel Çengel, Mehmet Moğultay, Hasan Fehmi Giineş, Genel Sekreter Yardımcısı Er- tuğrul Günay da geldiler. Bu arada çok sayıda milletvekili ve genel merkez yöneticisinin de Karakaş'ı süreklı olarak telefon aradıkları dikkat çektı. Partili- lere parti tarafından hazırlanan çahşmaların kitapçıkları dağıtıl- dı, il yönetim kurulunun çalış- ma raporu da partili ve delege- Iere verildi. SHP Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Günay, Ka- rakaş'la ilgili olarak, "Partiye yoğun emeği geçmiş. bilgi ve bi- rikimiyie katkısı olmus bir arka- daşımızdır. Partimizin bir sure önce yaşadığı antidenıokratik donemde de hakkı çignenmiştir. Hiç kimse il başkanlığında ömiir boyu kalmaz" dedi. Karakaş da dün il merkezi ve Dilson Oteli'nin yakımnda bu- lunan Şadırvan Birahanesi'nde kokteyl duzenledı. Kokteyle ge- nel merkezi ve parti içi dığer grupları destekleyen milletvekil- leri, PM, MKY uyeleri, parti yo- neticileri, sanatçılar Nur Surer, İlyas Salman, belediye başkan- ları ve çok sayıda paruli katıl- dı. Gok de kendi kokteylinden sonra Karakaş'ın kokteyline ka- tılarak başanlar diledi. İki aday birlikte fotoğraf çektirdiler. Bugün Lutfi Kırdar Spor Sa- lonu'nda saat 10.00'da başlaya- cak olan kongrede 600 delege oy kullanacak. Genel Başkan Erdal fnönıi gece İstanbul'a geldi. Bu- gun kongrenin açış konuşması- nı yapacak olan Inönu, özel bır uçakla tekrar Ankara'ya done- rek TBMM'ye katılacak. Ote yandan divan başkanlığı için de tarafların henuz bir ısim uzerin- de anlaşmadıklan belirtildi. CUNEYT ARGAYUREK YAZIYOR Eleştirirler Söylenirler Sonra Oy Verirler Kuzu Kuzu...ANKARA — Başbakan Yılmaz, hükümet programının uzun olmasını istemiyormuş. Kimine göre, altı bakandan ku- rulu komisyonun yazdığı program ZO-A0 sayfa arasında. Bir habere bakılırsa 30. Programda ANAP hükümetlerinin "bütünlûğüyie sûrek- liliği" gözetilmiş. Başbakana sunulan metinde "dünden fartdı yenilikler, çarpıcı vaatler" yokmuş. Önemli iki olayla ilgili iki rakam beklentisi yer almıyorrnuş programda. Seçim tarihiyle enflasyonun 1991 yüzdesi! Ne var ki, hukümetin siyasal çizgisini bizzat başbakanın yazdığı söyleniyor. Hükümete yakın çevreler, gelecek çar- şamba Meclis'teki program müzakerelerinde. Başbakan Yıl- maz'ın seçim konusunda "bugüne kadar izlediği yöntemi belki biraz daha açacak ifadeler kullanabileceğini" öne sürüyor. Başbakan, düne kadar "normal zamanında yapılacak se- çime on altı ay var, ama daha erken olabilir" diyordu. Şim- di, kimi bakanların savunularına koşut bir görüşle başba- kanın seçim tarihi olarak 1992 ilkbaharını duyumsatabile- ceğinden söz ediliyor. Erken ve genel seçim kararının 1 Eylül 1991'de tatilden gelen Meclis'te alınabıleceğini savlayanlara da rastlanıyor. ANAP yeni liderinin, Kasım 91'e kadar yapılması zorunlu ara seçimi atlatacak önergeye erken seçim tarihini koyacağı söy- leniyor. Belki bugün, belki program müzakerelerinde muhalefe- tin seçimle ilgili saldırılanna başbakanın vereceği yanıtlar- da bir ışık, bir işaret görülecek. Yeni başbakanın önceden duyulmasın diye yazılı metne almadığı "çarpıcı eko- — , " T ^ " kimi karariarr erken ve genel seçım k ElÜI ' g ç programı okurken ara- karanniD 1 EylÜI 1991'de ESS&SZ tatilden gelen Meclis'te nan olasılıklar aras.n- alinaDlleCegini daydı. "Titiz bir savlayanlara da SlZSufSSSff rastlanjyon ANAPyeni programın her sayfa- HClBnnin, KaSim 91 e sınm ancak ÜÇ daki- kadaryapılması zorunlu kadaokunabiieceğini a r a seçimi atlatacak bakanlar ^ ^ ' öner g^e erken s e ç i m Demek ki, Akbu- tarihini koyacağı lut'a oranla yeni baş- söyleniyor. bakanın konuşma hı- r 7 zı, "biraz daha ekspres". Yeni programla hiç değilse iki baş- bakan arasında bir konuda önemli bir farkı saptamış oluyoruz! Akbulut'un önceki gece otuz kadar milletvekiliyle yaptığı uzun toplantı, ANAP'taki kutuplaşmanın giderek daha be- lirgin çizgiye oturması, yeni liderin gruba egemen olma zo- runluğu gibi önemli öğeler güvenoyu sorununa yeni boyut- lar ekliyor. Güvenoyu için yeni başbakanın bu sabahki ANAP grubun- dan "bağlayıcı bir karar" isteyip istemeyeceği dün erken sa- atlerde tartışılıyordu. Yılmaz, Parti Başkanlık Divanı'nda "bağlayıcı grup kararı"na başvuracağından söz etmisti. An- cak o günden bu yana çok sular aktı. Ûrneğin grup baş- kanvekillerinden Yasin Bozkurt, arkadaşımız Faruk Bildiri- ci'ye "grupta hem MKYK hem de hükümet konusunda 'gayri memnunların' fazla" olduğunu söylüyordu. ANAP'ta ilk kez milletvekilleri hükümete güvenoyu verme- yeceğini açıktan bildiriyoriar. Grubu bağlayıcı kararm "gizli oyla alınabileceği" yolunda tüzüksel bir sav da dünkü tar- tışmaların odak noktası. Ya bağlayıcı karar için gizli oya başvurmak zorunluysa? "Çok sayıda olumsuz oy çıkabilir" diyen yönetici sayısı bir değil, iki değil... Gizli oytamaya, hatta güvenoyu için oylamaya karşı hü- kümet bakalım nasıl bir önlem alacak? Seçimle, ihraçla teh- dit mi edecek yine, yoksa? Göreceğiz. "Tecrübeyle sabit"; söylentiler, tartışmalar ANAP bünye- sinde yıflardır izlendi. Çalkantılar, olumsuz mırıldanmalar... Sonra?.. Çoğunluk gider verir oyları kuzu kuzu! İLAN ÇtNE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Davacılar Huseyin Avnı Turgut vs. tarafından ÇineTapu Sicil Mü- durluğu vs. aleyhıne açılan tapuda kayıt duzeltimi davasında: Davalılar Çine ıiçesı Hallaçlar köyunden Kanul oğlu 1930 D.lu Meh- met Tuncer ve Kamıl oğlu 1930 D.lu Izzet Tuncer'e aramalara rağ- men dava dilekçesı teblığ edilememiştır. Çine Aslıye Hukuk Mahkemesi'nde 1990/384 esas sayılı dosya için duruşma gunu olan 16.9.1991 gunu saat 09.00'da kendilerinin veya vekıllerının tum delılleriyle birlikte hazır bulunmaları. gelmeseler bile yokluklannda karar verile;eği ilanen tebliğ olunur. Basın- 29329 KıbrısBush'u beklİyor Bush un Ankara ve Atina zıyaretlerı Kıbrıs sorununu nasıl çözecek? Uzerınde anlaşılan bır taslak var mı? Kıbrıslılar ne duşunüyor'? Dervış Eroğlu Nokta nın toprak ödünii konusundaki sorularını yanıtladı Mesut Yılmaz tam gaz! Muhafazakâr blok bölundu. "Akbulutçular" eski başbakanı. Zeybek ve Aksu nun yörungesme gırmekle suçluyor Yılmaz ın güvenoyu çantada keklık. Müjde Ar doğurmak üzere 'Yeşılçam'ın stan doğum sancıları çekıyor.' Mujde Ar ın bu cumlede bır sözcüğe ıtırazı var Yo 'doğum'a değil "star'a ıtırazı.. Mu|de Ar starlığı. projelerinı ve "Ağır Roman'ı anlattı. • Anti Terör Yasası delindi. • SHP İstanbul İl Kongresi ve Sevinç înönü'nün beş çayı •Trafik kazalarında istatistiklere girmeyen bir et ken: Hatalı yollar • Kitaplarınız nasıl kurtlanmaz? Tılsım Nokta'da Ailede şiddet var YATAĞINIZDAKİ DÜŞMAN Aile içi şiddet samldığından daha yaygın ve üstelik her kesimde görüliiyor. Şiddetin kaynağı. nedenleri neler? Vücudun kimyası, şiddeti ne kadar etkiliyor? Erkekler neden daha saldırgan? "Seçkin bir çifttik ama..." "Sevişirken ağzımı kaçırırdım, bir o bana kalsın diye...""Kocam beni döverdi, bc.ı de çocuklarımı..." Araştırmalar, uzmanlar, tanıklar... DERGI BİRDEN HAFTALIK HABER DERGİSİ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear