18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
30 HAZİRAN 1991 HABERLER CUMHURİYET/3 Sayıları 9 bine ulaşan vakıflan yalnızca 62 müfettiş denetliyor Vakıflann altiıı çağıANAP iktidarı döneminde Medeni Kanun'un kabul edildiği tarihten 1983'e kadar geçen 57 yıllık süredekinden iki kat daha fazla vakıf kuruldu. ANKARA (Cumhuriyet Bii- gerekçe olarak, "çok kolay ku- rosu) — Sağianan bağışıklıklar- ruabilmeleri, önemli ekonomik la güçlenen vakıflann sayıları ayncalıklar ve vergi bağışıklık- hızla artıyor. Medeni Kanun'un lanna sahip olmalan, denetim- kabuliinden 1983'e değin geçen lerinin etkin ve saglıklı bir bi- 57 yıl içinde kurulan vakıf sayı- çimde yapılamaması ve ANAP'- sı, 7.5 yülık ANAP döneminde tn vakıflan özendirmesi" göste- ikiye katlandı. Sayıları 9 bine riliyor. Ayrıca 12 Eylül sonrası ulaşan vakıflan yalnız 62 müfet- siyasi partilerin kadın ve genç- tiş denetliyor. Dini vakıf sayısı lik kollan kurmalannın yasak- da yükseldi. lanması, dernekleşmenin kısıt- Vakıf sayısındaki rekor artışa lanması, vakıflara yönelişi hız- landırdı. Derneklerde yönetim- de kalabilmenin yoğun mucade- le gerektirmesine karşın, vakıf yöneticilerinin sureklı olarak bu görevde kalmayı garantilemele- ri vakıflaşmada etkin rol oynoyor. Sağianan kolayhklar, özellikle dini amaçlı vakıf sayısında artı- şa yol açıyor. Dini vakıflar ara- sında ilk sırayı, Türkiye Diyanet Vakfı ile bazı il müftulüklerinin kurduğu vakıflar alıyor. Diyanet Vakfı'nın halen 800 şubesi bu- lunuyor. En çok vakıf tstanbul, Anka- kıfların kuruluş amaçlan arasın- da "dini egitim" "sanat-kültür", "sağlık", "sosyal yardım", "as- keri", "sportir*, "araştırma" ve "kalkınma" ilkeleri ön sırayı alıyor. Dini vakıflar arasında, halen Almanya'da bulunan ve basında "kara ses" oJarak nitelenen es- ki müftü Cemalettin Kaplan'ın kurduğu "İslama Hizmet Vakfı" da yer alıyor. Kısa adı Fak-Fuk-Fon olan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanış- ma Vakfı, Türkiye genelinde en yaygın kuruluşlardan biri haline Özal'ın kardeşi Korkut Özal'ın Özbağ V^kfı ile eşi Semra Özal'- ın kurduğu Türk Kadınını Tanıt- ma ve Güçlendirme Vakfı da ka- muoyunda en çok tartışılan va- kıflar arasında bulunuyor. Bakanlık ve diğer devlet ku- rumlannda da vakıflaşma eğili- mi artıyor. Devlet Bakanı İmren Aykut'un, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı döneminde kurduğu SSK Sağlık Hizmetle- ri Vakfı, eski Sağlık Bakanı Ha- III Şıvgın'ın kurduğu Sağlık Vak- fı bu tür kuruluşlara örnek gös- teriliyor. ra, Konya ve îzmir'de kurulur- geldi. Yetkililer, hukümetin yayım- ken, kamu yararına çalışan va- Cumhurbaşkanı Turgut ladığı tasarnıf genelgeleri ve ka- Zamana ve rnekâna direnen bir meyhane Ne iş yaparsan yap, hayat paradır Benim müsteriyi etkilemem, ismen hitap edişim... öyle şişeyi verip de 'buyrun' değil. Bu, bizim milletin yapısındadır. Ben 'buyrun' demem. Buyrun Kenan Bey, Ahmet Bey derim. Bu, bir yerde müşteriye kıymet veriliyor anlamınagelir. REFİK DURBAŞ Şu karsısı kömür depolany- dı. Bu yanda ise odunlar... Kömür depolan arasında meş- hur Gar Sineması vardı. Gar Sineması'nı Vefalı ünltt fut- bolcu Hilmi Kiremitçi çalıştı- rırdı. Onun bir makinisti var- dı, adını unuttum şimdi, o ge- lirdi, bütün filmleri ezberden okurdu. Okurdu değil, oynar- dı. Rakısı şu tezgâhın üzerin- de dururdu. Filmi makaraya takar, gelirdi, rakısından bir yudum alır, yine sinemaya dö- nerdi. Sonra Kanncaezmez Sevki gelirdi. Elinde bir papatya olurdu. Meyhanedeki herkese bir papatya yaprağı verirdi. Sonra Şoför Ahmet gelirdi. Rakısı tezgâhta dururdu. Aksaray-Taksim seferini ya- par, bir yudum alırdı rakısın- dan... Sonra Öder Bozok gelirdi, Orfaan Çınar gelirdi, Bekir Sa- mi gelirdi, Taşkın Tanman, Hüseyin ve Cahit gelirdi... Hepsi de üniversitede öğrenci. Kızlar da gelirdi. öder Bozok "Cöb" kanyağını belinde ta- şırdı, zuladan içmek için... Ki- mi rahmetli, kimi bilinmez di- yarlarda şimdi... O zamanlar "Odunluk" derlerdi buralara. Bizden baş- ka "Arabacı İsmail" vardı, bir de Adem... İsmail müşteri gel- sin diye bütün mezeleri bir ma- saya dizer, şarabıru açardı. Ama kendisi içmekten müşte- riye ne meze, ne şarap kalır- dı... Bu resim Sirkeci'nin eski hali. önde at arabası, arkada tramvay görülüyor. Kar yağ- dığına göre kış olmalı. Bu Mustafa Kemal'i Mare- şal Çakmak, İnönü ve ünlü ge- nerallerle 1937'de Trakyama- nevrasında gösteriyor. Abdiilhamit'in çıplak ka- dınlardan yapılmış bir portresi vardı, onu eve götürdüm. Benim bu işe başlamam, se- ne 1%9. Damat olarak geldim ve kaldım. Aşağı yukarı 22 se- ne bilfül meyhanecilik hayatım var. Diyebilirim ki bu hayat- ta babamdan daha büyüğunu ben duşünemem. Halihazırda seksenin Uzerinde, prensipleri- ne sadık, hâlâ çalışıyor. Babam Huseyin, daha önce Sirkeci'deydi. 1940 senesinde meyhaneciliğe başladı. Sonra Aksaray'a geldi. Sene 1960... Sabahleyin altıda dukkânı açar babam. 10-11'de ben ge- liyorum, onu gönderiyorum. Oğlum Rıfal abine bir soğuk su ver... Çünkü ben uzun va- deli çalışıyorum. Burayı açtığımızda sadece şarap-bira vardı. Sonradan ra- kı çıktı ve votka... Her geçen gün nüfus arttı, artınca da de- ğişiklik istedıler içki bakımın- dan. Burası mı? Büyük Langa, Alacamı Sokak... Herkes Mahmut diye bilir beni. Babam yemek bakımın- dan ciğeri olsun, halk arasın- da yani Arnavut ciğeri olsun, kendisi alır, ayıklatmaz, ken- disi ayıklar, sinirlerini çıkarır, yani ameliyat gibi bir şey. Za- ten ciğerde mühim olan o si- nirlerin alınmasıdır. Gayet gü- zel yapar. Senelerin verdiği bir tecrübe... ZAMAN NASIL GEÇER? — Zaman nasıl gecer burada? Sabah 7'de açanm, gece 10-11'c ka- dar kimi sabahtan başlar, kimi gün batüktan sonra... (Fotoğraf: Muharrem Aydın) Oğlum tbrahim abıne bir duble rakı ver. Pazar günleri bir hafta çorba, bir hafta ayak paça... Bu ciğerciden aldığım mala göre olur. O gün işkem- be varsa, işkembe alırım. Eğer işkembe iyi değilse ayak-paça yapanz. Bilhassa kış ayların- da... Bu tezgâh benim iş hayatım- la yaşıt, daha da eski. Eskiden pompalı ocak vardı, sonra Ay- taz çıktı. Üzerimdeki bu beyaz nlük bile babamınkinin aynı- sı. Bu çalar saat de taa o za- mandan. Tarife işte burada. Duble rakı 3.500, yarım 6.500, ufak 12.500. Şimdi ben tarifeyi al- dığım zaman fiyatı ona göre tespit ettirrk Ömın 'uzerinde sa- tamazsın. Mesela mevsimlik yeşil salata 2.000, piyaz sade ve pilaki 3.000, ciğer tava 4.000... Zaman nasıl geçer burada? Sabah yedide açanm, gece 10-11'e kadar. Esnafı gelir, balıkçısı, avukatı gelir. Kimi sabahtan başlar, kimi gün bat- tıktan sonra. Duble rakı içer, votka içer, şarap içer. Mesela Tekel'in Güzel Marmara şara- bı. Ağırlık onda... Kalite şarap lukse girer. Bizim alışkanlığımız şudur: Eğer ben bir meyhaneye, lo- kantaya, kahveye girdiğimde bana ismimle hitap ediyorsa, o beni memnun eder. Çünku beni ismen çağırıyor. Budur müşteri üzerindeki etkisi. Be- nim onu etkilemem ismen hi- tap edişim. Oyle şişeyi verip de buyrun değil. Bu, bizim mille- tin yapısındadır. Ben 'Buyrun' demem. Buyrun Kenan Bey, Ahmet Bey derim. Bu, bir yer- de müşterice bana kıymet ve- riliyor anlamına gelir. ÇunkU ne iş yaparsan yap hayat paradır. Oğlum, bir salata ver Melih abine... Dış politika üzerine konuşan Torumtay: Savaşçocıık oyuncağı değil DATÇA/AKTUR (ANKA) — Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Necip Torum- tay, dış politika konulannda de- ğerlendirmeler yaparken Kıbns konusunda "toplumlararası görüşmeter" yolundan aynlma- mak gerektiğini vurguladıktan sonra ABD ile üişkilerin "ölcülü ve dengeli bir sekilde yürü- tülmesine" dikkat çekti. Eski Genelkurmay Başkanı Torumtay, Türkiye'nin dış po- litikasının eksenini Atatürk'ün dış politikasının oluşturması ge- rektiğini vurguladı ve "Savaş, çocuk oyuncağı degildir. De- mokrasilerde savaşı bilenler ya- par, ama kararı veren paıia- mentolardır. Turkiye'de de TBMM... O karar verilince ta- bii ki her şey biter" dedi. Necip Torumtay'la yapılan söyleşi şöyle: — Kıbns konusunda kamuo- yunda bazı endişeli beklentUer- den soz ediliyor. Sizin bu konu- daki düşiincelerinizi ögrenebilir miyim? TORUMTAY — Benim bu konuda pek bir endişem yok. Ancak, Kıbns sorunu 1974'ten bu yana özelhkle toplumlararası görüşmelere bağlandı. Bunun bir sonuca ulaşması, toplumla- rarası görüşmelerden sonra or- taya çıkabilir. Bu inancımı mu- hafaza ediyorum. Dış etkilerden ziyade kendi aralarında bu so- runu çözmeleri gerekir. — Son Körfez savaşı, NA- TO'nun sonımluluk alanının bölgeyi kapsar biçimde genişle- titanesi gibi sonınlar ve tarüşma- lar süriiyor ve bu kapsamda Türkiye'nin dunımu ve rolii ko- nusnnda Oeriye doniik endişeler dile getiriliyor. NATOnun ABD hegemooyasına girdiği gi- bi kaygılar... TORUMTAY — NATO ile yûzbaşıhğımdan bu yana çalış- malarım olduğu için söylüyo- rum; bugünden, NATO'nun so- rumluluk aJanı dışında kullanı- mı konusunda bir karar vermek erkendir. Körfez olayıyla ilgili olarak bir uygulama yapıldı. Olay, kendi özellikleri içinde özel bir ortamda oldu bitti. Bundan mutlaka dersler çıkarı- lacaktır. Türkiye'nin güneydoğu ka- natta bulunması dolayısıyla NATO'nun dikkati zaman za- man bu bölgeye çekilebilir. Çe- kilmiştir de. — Efendim, ABD dünyada şimdi tek sttper güç. Dünyada büyük bir şovu var. Bu durum Türkiye'yi nasıl etkiler? Türki- ye'yi çok ilgilendiriyor. TORUMTAY — Bu tama men Türkiye'nin tutumuna bağ- lı. Bu gibi ilişkilerde tek taraflı mütalaa edemezsiniz. Bir ülke egemen bir ülkeyse ve o ege- menliğini, milletinin şeref ve haysiyetini iyi bir sekilde koru- yorsa ülkelerin büyüklüğü kü- çüklüğü diye bir şey yoktur. İliş- kilerde tek taraflı düşünmemek lazım. Gayet tabii Amerika ile ilişkilerimiz bizim için çok de- ğerlidir. Bunu devam ettirmek gayet tabii ki Türkiye'nin men- faatinedir. Ama bunu çok ölçü- lü, dengeli bir sekilde devam et- tirmemiz lazım. — Körfez savaşı günlerinde Turkiye'de 'bagımsızlık', 'yurt- ta sulh, cihanda sulh' kavram- lanndan çokca soz edildi. Bazı- lan da bu kavramlann eskidiği- ni söyledi. TORUMTAY — Eğer bir millet için hayati bir zaruret ise gayet tabii savaş mutlaka yapı- lır. Vatan savunması bunun başta gelen örneğidir. Ama sa- vaş yapılınca da bir tek hedefi vardır: Zafer. Onun için sava- şa karar verilince savaşa tam ha- zırlıklı olmak lazımdır. Gayet tabii ki savaşın haklı bir nedene dayanması lazımdır. Ço- cuk oyuncağı degildir savaş. Ruhlarla tedavi mümkiin mü?Tûm dünyada ve Turkiye'de ruhlar aracıhğıyla yapılan tedavi yaygınlaşıyor. Çağdaş übbın tedavide çaresiz kaldığı hastalıklar, biyomanyetik eneniyle iyileşen hastalar ve mütereddit bilimadamlan... "Nefesi kuvvetli hoca"lann dualan, yazüan muskalar, üfurükçülûk ne anlama geliyor? Ruhlarla temas kuran şifaa medyumlaı, narkoza bile başvurmadan kansız, neştersiz ameliyatlan nasıl yapıyoı? Şifaalar, tedavi olmuş hastalar, Ara Güler'in fotoçrraflanyla ruhsal umeliyatlann tûm öyküsû. SHP'nln gölg* kaWn«$J ne hakto? politü soouçlar gvtinrar? SHP k*ndi iktkianDda g fakl l ö l d p ç g r g T9MGBQIfaurokrodlcınoanl gösluyor TS tespd ©diyor? OOrfcan hangl kanada mensup? SHP'n '"töniifiı oftabğı tymttiPTn Gûıkım, Tocıpo'v'O «îytmı rt»Tnnni osiotiTor PolitikrjıuB kûçûk d>r nAtm\fjr\ kîm? SHP'de konatlaT saâdan sola,ffoifİirnggftg nasıl gaçrycr? Yeıinde duran kiın? TBMM'nln DAL gezlsl İDKID HaUan Komirfoou ây«â SHPÜ V«U Ateof. TBMM jnıhiımm DAL ifrfHTT' Tnfe'ttr'^l Aokani FmrnyÜ'nin mefhur torgu meıkaıİDda, i j^ m *^* iıieritospit^tiUKjiA mi? Doâum kontrol hapı 3O yaşmda On jukaâa iatenmeyen hamileliüffli örüemade en etküi aroç okm doâum kontroJ hapuun pabucu ^TTM mı aüldı? 2000 Ü yıilanc korunııxı yoctemlafi... Rock Garajı'nda Punk vcv Gelec^kten ûnıit knulsr, yara» mâxUderd«ı nUanlar n hsa «aç Mraüaf için Rock Garap bu bafkı PUNK çahror. Köpeğlfnl sevlyonım tnscaüanzı on sodık •© v^olı dosâan olon kopeUdri yaşcankınııa ortak yapan sanatçılar. Bir tıırinımm (otoröpoTtau "Çln Usulü Tedavi" tartışılıyor AJnıpunktura dayah Çin \ısulû tedanye ılgi aranten akupunkturculaı cıtâş pûfikürjyoı. Saçlık Bakanbğı'niiı yayînladığı akupunktuı yör.etnıelığB soruna çcsûm k ? DEVLET RAPORU ŞEMİLER'İ SUÇLUYOR Emlak Bankası'ndaki yolsuzluklcn dosyası. Şemiler "emniyeti suiistinıal suçundan" yargılanacak mı? Hangi gazeted ve işadamlan milyaıiarca üıa tutannda hcücsız kazanç sağladılar? Şemiler, emniyeti suiistimal suçundan yargüanacak mı? TÖB-DER TARTIŞILIYOR Tâb-Der'in hcddannın ve mal varhğının iadesi hukukçular ve öğrotmenler taranndan tarasüıyor. Öğıetmenleri kim temsil edecek? Gülteküı Gazioğlu, Tüıkiye ye ve demeğinin basına dönecek mi? Mülklye'nln mülksüz şalri Ece Ayhan Ece Ayhan kimaere mûdana etmoden afalakçı fiir s^rüvenini sürdûrûyor. Tazm iktidanndan uzakta. ama bunalımsız... Ece Ayhan ile kendi znekûnlannda yapıimif bir göıüşmenin aynntılan. fotoğıaflany la... bul edilen bütçe yasaları ile ge- tirilen sıkı tasarruf önlemlerinin aşılması amacıyla böylesi bir ör- gütlenmeye gidildiğini savunu- yorlar. Vakıflann genel bütçe dı- şında kalmaları nedeni>le ön- lemlerin kapsamma girmediğini anımsatan yetkililer, vakıflann kuruluş amaçlarının karjılama, uğurlama, yıldönümü kutlama- lan, kokteyl, yemek ve çiçek gi- bi giderlerinin karşılanmasında kullanıldığım kaydettiler. Danış- tay yetkilileri, kendilerine vakıf tüzüğüniın bu amaçlarla değiş- tirilmesi için başvuru yapıldığı- nı doğrulayarak söz konusu is- teklerin geri çevrildiğini bil- dirdiler. Trafik Kazalarda 12 ölü 13 yaralı Haber Merkezi— Yurdun çe- şitli yerlerinde dün meydana ge- len trafik kazalarında 12 kişi öl- dü, 13 kişi yaralandı. • tzmir'in Göztepe semtinde Sedat Çavdar yönetimindeki 35 UK 860 plakalı un yüklü kam- yon, freninin patlaması sonucu önündeki 35 US 427 plakalı be- lediye otobüsü ile 35 SD 465 pla- kalı otomobile çarptı. Kazada, kamyon sürücüsü Sedat Çavdar ile yanında bulunan ve kimliği belirlenemeyen bir kişi öldü, 8 kişi yaralandı. • Kars'ın Ardahan ilçesinde, askeri bir araç yolun karşısına geçmeye çalışan Aga Dursun'a çarparak öliimüne neden oldu. • Giresun'un Dereli ilçesi ya- kınlannda Hüseyin Çıtlak yöne- timindeki 61 AD 057 plakalı kamyon ilçe yakınlirında dere- ye uçtu. Kazada, Hüseyin Çıtlak ve yanında bulunan Servet Ay- dın öldü. • Kayseri'de Osman Kavuncu Caddesi'nde, 38 AF 740 plaka- lı minibüs, Ahmet Öztop- rak'a çarparak öliimüne neden oldu. • Ş.Urfa'dan Gaziantep'e gi- den Ahmet Aydın yönetiminde- ki 46 AY 305 plakalı otomobii ile karşı yönden gelen Ali Yag- mur'un kullandığı 27 ND 073 plakalı otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen kazada, 6 ayhk bebek Emine Aydın öl- dü, Ahmet, Selraa, Sevda, Ediz ve Fikret Aydın yaralandılar. • tçel'in Anamur ilçesinde Yüksel Kaş yönetimindeki 34 FDY 50 plakalı otomobii, yola aniden çıkan Mustafa Işık'a çar- parak ölümüne neden oldu. • Aksaray-Adana karayolun- da, Aksaray yönüne giden Ka- mil Karaaslan yönetimindeki 66 AL 011 plakalı kamyon, karşı yönden gelen Musa Kocaözlü yönetimindeki 68 AP 809 plaka- lı kamyonla çarpıştı. Kazada, Musa Kocaözlü ve Omer Yümaz ve Kamil Karaaslan öldüler. • Avcılar E-5 karayolunda Tuncay Akgün yönetimindeki 34 ETH 06 plakalı otomobii yolu karşıdan karşıya geçmekte olan Ahmet Eroğlu'na çarparak ölü- müne neden oldu. DUNYADA BUGUN AIİSİRMEN Sağlı Sollu Mandacılar ABD Savunma Bakanlığı Müsteşarı Paul Wolfowrtz şu an- da Ankara'da görüşmeler yapmakta. Bay Wolfowitz'in görüş- melerde sağlamak iştediği sonuç. Turkiye'de konuşlandm- lacak ingiliz-Fransız-italyan ve dogallıkla ABD'den oluşacak acil müdahale gücü konusunda Türkiye'yi ikna etmek ye böy- lelikle bölgedeki Kürt sorununu tümüyle Amerikan-İngiliz- Fransız denetımine sokmayı, ABO'nin bölge jandarmalığını pekiştirmeyi başarmak. VVashington'un bu yöndeki girişimini haklı gösterecek, pek insartcıl neden de var: Yeni bir soykınmı önlemek, aynı za- manda Türkiye'yi yeni bir göç dalgasından kurtarmak. Ama olaya ve de Sayın Savunma Müsteşarı'nın Türkiye1 ye gelmeden önce VVashington'da yaptığı açıklamalara bak- tığımızda, NATO'nun amaç dışı sorumluluk alanı kavramının pekiştirilmesi, bölgeye çabuk müdahaleyi sağlayacak güç- ier için Türkiye'nin üs ülke olarak kullanılması amacı açıkça görülmektedir. Türkiye'nin, ileride kendi toprakları üzerindeki olaylara ABD patentli müdahaleyi de içerebilecek böylesi bir senaryoya ba- iıklama dalması hiçbir zaman düşünülemezdi, eğer işbaşın- da dış politika konusunda kendi maceracıhğının yani sıra aklı havada danışmanlarla Dışişleri'ni devre dışı bırakmış olan Turgut özal bulunmamış olsaydı. Ne var ki Türkiye, özal dönemini yaşamakta ve dış politi- kasını da ABD'ye endekslemiş bulunmaktadır. Şimdi birbirini izleyen ABD'li uzmanlar, diplomatlar ve po- lıtikacılar, özal'ın teslimiyetçi çizgisinden yararlanarak ken- dileri için yararlı bu dönem bitmeden, Ankarajyı geri dönül- mez bağlantılara itecek çözümleri, Bush'un, Özal'ın propa- gandası açısından yararlı ve parlak, Türkiye'nin çıkarlan açı- sından ise o denli tehlikeli geçecek gezisi öncesinde hazır- layıp. o sırada bağıtlamak için çaba harcamaktalar. özal yönetimi ise bu konuda son derece vurdum duymaz bir tutum içindedir. Vurdumduymazlık, yalnızca Turkiye'de konuşlandırılacak güçleri ıçermiyor. Âdeta mandacıların özlemlerini yansıtan ABD'ye tam teslımiyet politikası gündeme gelmiş bulunuyor. İşin ilginci ise bir zamanlar bagımsızlık türküleri söylerken sonradan Özal yağdanlığına dönüşüp, kamu kesesinden ih- sanlandırılan kimileri de bunu bir başarı olarak halka sun- ma yüzsüzlüğünü de kolayca kabullenebiliyorlar. Bush'un gezisi sırasında gündeme gelebilecek en tehli- keli sorunlardan biri de Türkiye'nin su kaynaklarının bölge- ye yönelik kullanımıdır. Turgut Özal'ın kendisine özgü fütur- suzluk, bilgisizlik ve maceracılıkla ortaya attığı 'Barış Suyu' projesine Amerikalıları karıştırma isteğı bilinmeyen bir olgu değil. Böyte bir davranışın en büyük tehlikeieri içerdiğini ise Kör- fez savaşını yakından izlemiş olanlar rahatlıkla görmüşler- dir. Savaşı izleyen günlerde yapılan açıklamalar, bölgede ge- lecek savaşın petrol değii de su yüzünden çıkacağını ortaya koymuştur. Bu arada kimi bölge devleti yetkililerinin, suyun insanlığın ortak malı ofduğu yoJundaki açıklamalarını da göz önünde bulundurursanız, Ortadoğu'da yeni düzen adı altında kendi hegemonyasını pekistirmek peşinde olan ABD'nin petrolün üretim ve tüketimini kendi denetımine aldıktan sonra yaşam- sal sorun su konusunda da aynı sultayı gerçekleştırmeye ça- lıştığını kolayca görebilirsiniz. Bu durumda "ürkiye'nin, bölgesel soruniarı bölge devtet- leriyle baş başa görüşen, bu amaca yönelik olarak da kom- şulanndan başlayarak Ortadoğu ülkeleriyle ilişkileri gelişti- ren bir politika izlemesi gerekirken 'Barış Suyu' projesine ABD'yi ortak eden bir politikayı yeğlemesı, gelecekte kendi sularının kullanımında Atlantik ötesı büyük gücü söz sahibi kılması, çılgınlıktan öte intihar anlamını taşıyacak bir man- dacı kafanın girişımi olarak kabul edilebilir. Dünya dengelerinin değiştiği bir ortamda ne vazık ki man- dacılık yalnızca ANAP kanadında boy göstermiyor. Hâlâ so< ettketine sığınarak yağdanlık görevini yürüten bir bölûm şaş- kının emperyalizmin bölgeye demokrasi getirmeye çalıştığı yolundaki hezeyanlannı bir yana bırakın. Ama ya ABD'de İn- san Hakları Merkezi'nin çağrılısı olarak konuşan iki ünlüye ne demeli? Hadi diyelim ki bunlardan birisi Kürt sorununun çözümü- nü değil de Kürt şovenizminin şahlanmasını kendine amaç edinmiş olan Mehmet Ali Eren'dir. Haydi diyelim ki Eren'in kişiliği 'Erenler mandacılığı'nın ya da 'mandacı erenler'in tutumlarının ardındaki gerçeğin kav- ranmasını kolaylaştıracaktır. Ama ya Mahmut Tali Ongören'e ne demeli? Eğer bazıları, Türkiye'deki insan hakları sorunu, ABD'de dil dökerek çözülecek; Amerikan yardımının kesilmesiyle iş- kence önlenecek sanıyorlarsa ne 12 Mart'ı ne 12 Eylül'ü ne Türkiye Cumhuriyeti'ni ne de hilafetçilere ve mandacılara da karşı olan Kurtuluş Savaşı iie 'Cumhuriyet Devrimi'ni anla- mış demektir. Dünya dengeleri değişirken Turkiye'de sağlı sollu manda- cılık rüzgârlarının esmesi çok üzücüdür, çok... MtLLİ PİYANGO CEKİLDİ Dört milyar AnkaraVa çıkü ANKARA (UBA) — Milli Piyango'nun 29 haziran çekili- şinde 4 milyar liralık ikramiye Ankara'ya çıktı. Çekiliş sonu- cunda ikramiye kazanan nu- maralar şunlar: 4 MtLYAR LtRA 871032 Ankara - Ankara 500 MİLYON LtRA 365111 Gemhk - Ankara - Is- tanbul - Izmir 699768 Ankara - Ankara 810186 Marmaris 100 MtLYON LİRA 171226 257298 327893 338978 711582 858633 50 MtLYON LtRA 047973 231159 240283 569381 653512 794349 812208 833573 933594 947221 20 MtLYON LtRA 021821 077324 139673 142304 252842 344783 375594 423503 453570 499234 515347 522336 673165 697093 722813 785942 793855 874461 886099 907089 10 MtLYON LİRA 001546 002490 004800 007031 015618 068668 076551 093944 096265 135184 148131 165683 199401 230376 237165 254716 298413 305801 376784 387516 394726 417963 418824 442419 490260 569338 571031 624793 645986 653867 666357 689556 714563 764707 767167 777754 792510 807087 833112 856821 882159 894235 907549 910089 924403 936023 9518% 963337 978330 988384 5 M İ L Y O N LtRA 028935 031169 041473 057524 060651 063350 069766 123808 125820 136026 146564 153596 179342 190941 206961 218854 225882 246864 259365 271227 272663 284423 323533 335031 340429 347495 356346 358252 358518 363739 378117 410660 428631 444925 448392 462733 464668 492519 496791 497194 506891 507573 519712 547439 552515 553378 555393 559951 560383 562554 568856 583122 595972 597174 614449 615423 648977 649206 656765 661018 662464 663816 672463 691536 694383 705730 713826 723731 756247 762857 764320 769521 774925 784465 811433 817862 824584 835016 835623 845675 846306 856149 861431 863964 910920 912774 915308 926382 926495 927745 931188 946228 946674 949017 952200 956459 977498 993321 997123 998446 2 M t L Y O N LtRA t. 001826 016948 018958 022421 023515 026326 032188 037273 037795 037824 039214 040357 041969 043347 045576 046892 052345 065159 072221 075691 083613 107810 114672 120136 124407 125225 127027 139676 144808 157777 173263 173523 173613 175362 177159 187924 198813 201160 209928 221198 228535 230323 237508 239883 240497 251585 251739 255563 258701 268633 271054 271317 273374 275153 283063 288175 298286 302035 304772 314037 317390 323839 324821 329593 332537 337297 340214 349045 354837 359034 364427 365958 368279 371104 384746 385042 386971 390072 392673 393977 397011 399668 405728 409918 413808 415546 440201 448642 451202 461059 463642 464345 466223 469514 478918 4S1196 485151 489823 496549 501768 502828 512089 516988 519088 524548 525243 539374 550526 550578 554882 562239 563497 564403 573860 574152 585532 594610 615396 623951 626882 633435 634467 636900 637527 640585 649768 652983 654104 657987 661824 663819 664229 667083 678348 683424 691812 695972 697305 698480 700507 702882 705249 709973 716782 720294 722655 723194 731291 733684 741637 754717 755801 763944 764718 769184 771131 773498 774597 777083 778513 794524 798375 802563 808240 820666 822180 823056 823076 830336 839047 841696 857965 863819 865063 868269 875118 875188 886937 888435 889285 892201 912433 935007 946532 955099 955526 955789 956477 958655 965520 970309 971534 975571 975961 984200 989745 991332 992593 993814 997090 1 M t L Y O N LİRA 01490 09300 11267 12181 18664 22322 23008 24321 24438 24758 25299 32790 34038 34429 36437 46661 47337 47509 50173 52596 53914 55588 56016 57101 58689 59805 60563 62571 63315 63354 64895 65516 67623 73146 73940 74252 74435 76315 76492 79177 80257 81056 82444 83940 87074 88701 91604 97273 99267 99357 500 BtN LtRA 0826 1508 2001 2158 27392741 3201 5567 5577 6072 6495 6677 7381 8099 8431 8902 9332 9432 9494 9836 160 BİN LİRA 426 550 585 644 648 683 720 928 80 BtN LtRA 24 31 36 54 68 99 40 BİN LtRA 2 (iki) 8 (sekiz) 4 M İ L Y O N LİRA TESELLt 071032 171032 271032 371032 471032 571032 671032 771032 801032 811032 821032 831032 841032 851032 861032 870032 871002 871012 871022 871030 871031 871033 871034 871035 871036 871037 871038 871039 871042 871052 871062 871072 871082 871092 871132 871232 871332 871432 871532 871632 871732 871832 871932 872032 873032 874032 875032 876032 877032 878032 879032 881032 891032 971032
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear