29 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 18 HAZtRAN 1991 Yerel Yönetim Düzeltimi Yapılmadıkça»»» Belediyelerin yönetim yapısı, halkm etkin biçimde yonetıme ve denetlemeye katılımını sağlayacak biçimde yeniden duzenlenmelidir. Özellikle anakent beledıyelerinde, ilçe birimi gibı yapay yonetsel sınırlan bir yana bırakmalı, komşuluk ve semt olçeklerinde katılmaya elverişli birimler, duzenekler kurulmalı, daha organik bir katılıma yarayışlı basamaklar, yerel yonetım birimleri oluşturulmalı, birleşık (federatif) bir yapı öngorulmelidir. Prof. Dr. CEVAT GERAY Muhalefetın ışbaşında olduğu beledıyelenn karşı karşıya bulunduğu sorunlann kökenın- de, ozelhkle hukumetın, yandaşı olmayan be- ledıyelere karşı sınırlayıa, köstekleyıcı tutumu yatmaktadır Bu da beledıyelere özeksel (mer- kezı) yönetımın bir uzantısı olarak bakan gö- ruşlerden, demokrasıye ınançsızbktan kaynak- lanıyor Anayasanın 123 maddesı yönetımın kuru- luş ve görevlenyle bır butun olması ılkesını ön gormekle kalmıyor, özekten (merkezden) ve yennden yönetim ılkelerıru de getırıyor Ana- yasa, 126 maddesıyle ozeksel yönetımın ku- ruluşunu "yetkı genışlığı" ılkesıne dayandın- yor Buna karşılık anayasa (127. maddesınde) yerel vönetımlerın ">erınden yönetim ılkesı ne uygun" bır kuruluşa, gorev ve vetkılere sa- hıp olacağı ılkesım ongoruyor Bununla da ye- tınmeyerek, yerel yönetımlere "görevlerı ıle orantılı gelır kaynakları sağlarur" buyruğunu koyuyor özekte sıyasal erkı elınde bulunduran par tı, anayasanın 127 maddesınde yer alan "ış- lenn >önetımın butunluğu ılkesıne uygun bı- çımde yurutulmesı", "kamu gorev lenndebır- hğın sağlanması", "toplum vararının korun- ması", "yerel gereksınmelerın gereğı gıbı karşılanması" gibı her yana çekılebılecek es- nek, keyfıhğe yol açabılecek bır anlatımdan da yararlanarak yerel yönetımler uzerındekı vönetsel denetım (ıdarı vesayet) yetkısını ge- nışletmek, saptırmak, amaç dışı kullanmak eğıhmım açıkça ortaya koymuştur Bu tur gı- rışımlerın, yasal düzenlemelerın çoğu yönet- sel ve anayasal yargı organlannca tuzeye (hu- kuka), anayasaya aykırı bulunarak ıptal edıl- mıştır Çeşıtlı konularda anayasada değışık- lık yapmayı sağlayan, Arap şeyhlerıne Boğa- zıçı'nı satmak ıçın bır gecede yasa çıkaran ık- tıdarın, anayasanın sonışturma ya da kovuş- turma açılan yerel yönetım organlarının geçı- cı bır önlem olarak kesm karar venlınceye de- ğın görevden uzaklaştırma yetkısını Içışlen Ba- kanhğı'na veren maddesını değıştırmek ıçın hıçbır gınşımde bulunmamıştır Üstune ust- luk bu yetkısını genışletecek yasal duzenleme- lere gırıştığıru, sudan bahanelerle beledıye baş- kanlarını görevden uzaklaştırmayı geçıcı bır önlem olmaktan da çıkardığını, sürekhlığe dö- nuşturduğunü bılıyoruz. Köklti çözüm Soruna koklu çozum, yerel yoneümlerı gerçek- ten ozeğın (merkezın) sultasından kurtaracak, kent halkının kendı kendısını yonetme hakkı- na dayalı olarak demokratık, özerk bır yönet- sel, akçal, sıyasal yapıya kavuşturacak bır 'ye- rel vonetım duzeltımı'nın (reformunun) ger- çekleştmlmesmdedır Bu da once yerel yönetımle özeksel yöne- tim arasında, kamu ışgorulerının gereklerıne, teknolojık gekşmelere ve ışlenn ekonomık açı- dan verımlı, etkın biçimde yurutulmesıne, kent halkının katılım ve denetımını en ust duzeye çıkarmaya u>gun olarak görev ve gelır bölü- şumunu ıçeren akçal denkleştırme (malı tev- zın) yapılmasına bağhdır Kamusal ışgorulerın (hızmetlerın), görev ve yetkılenn özeksel ve yerel yönetımler arasın- da böluşümü yapıldıktan sonra yerel yönetım- lere duşen görevlerın, ışgorulerın (hızmetlerın) yenne getınlmesı ıçın, yerel yönetımlenn özeğe avuç açmayacak biçimde, kendılerınm kulla- nım ve egenımıne (hukum ve tasarrufuna) bı- rakılmış özgu kaynaklar sağlanmalıdır Öze- ğın topladığı vergıler uzerıne ek yuzde (mun- zam kesır) eklenmesıne olanak sağlanmalıdır Başta trafık, sağlık, eğıtım ıle ılgüı pek çok kamu görevının artık genel yonetımden alın- ması, bunlann halkm katılımına, denetleme- sme en elverişli biçimde etkm, verımlı olarak yennden yurutulmesı gerekır 1984'ten bu yana devlet gelırlennden yerel yonetimlere pa> verılmesıne ılışkın yasalar, si- yasal iktidarca, anayasa ılkelenne ajkırı ola- rak keyfi biçimde uvgulanmaktadır. Butçe ya- salanyla, öbur yasal duzenlemelerle, bu pay- lann dağıtımında, özellikle iktidarın yandaşı olmayan belediyelerin, daha dognısu kent halklaruun cezalandınlması, yandaşı olanla- ruı odullendirilmesı sonucunu doguran bır tu- tum gelıştırmiştir. Aynı zamanda, çeşitlı vol- lardan bu paylann hak sahibi beledıyelere ak- tanlmasını kısıtlayıcı, beledive gelirlennı azal- tıcı bir nygulama yapılmaktadır. O halde, beledıyelere devlet gehrlennden pay yenne, belediyelerin yerel kaynakları ha- rekete geçırebıleceklerı ozgu yerel vergıler ya- mnda, devletçe toplanan gelır, kurumlar vb vergıler uzerıne belediyelerin ek yuzde (mun- zam kesır) uygulanmasına, bu vergılerın kav- nakları (matrahları) uzermden ayrıca beledi- yelerin de ek vergı almalarına olanak sağlan- malıdır Bu, ozeksel yönetımın beledıyeler uze- rındekı yonetsel, akçal açılardan baskılarına son vermenın en koklu çözumlerınden başta gelenıdır Anayasa değışıklığı sırasında seçümış bele- dıye organlarının özeksel yönetımce görevden uzaklaştırılmasma ılışkın kurallar kaldınlma- lıdır Bu, bağımsız yargıya bırakılmalıdır Yıne anayasanın yönetımın butunluğu ılke- sıne u> gunluk gerekçesıyle öngörduğu, yonet- sel denetım (ıdarı vesayet) yetkısı tuzeye uy- gunluk denetımıne dönuşturulmelıdır Bu ko- nuda son sözun özeksel yonetıme değıl, yargı organlanna bırakılması ılkesı getınlmehdır Özeğın yonetsel deneumı, yol gösterme, ışlem- lerde bırömeklığı sağlama, tuzeye aykırılıklan ızleyıp yargıya başvurma sımrları ıçınde kal- malıdır Sonuç Belediyelerin yönetim yapısı, halkın etkın biçimde yonetıme ve denetlemeye katılımını sağlayacak biçimde yeniden duzenlenmelidir özelhkle anakent beledıyelerinde, ılçe bırımı gıbı yapay yonetsel sımrları bu yana bırakma- lı, komşuluk ve semt olçeklerinde katılmaya elvenşh bırımler, duzenekler kurulmah, daha organık bır katılıma yarayışlı basamaklar, ve- rel yönetim bırımlerı oluşturulmalı, bırleşık (federatıf) bır yapı öngörulmelıdır Yukanda açıkladığım ıçerıkte bır yeniden düzenleme, daha doğrusu duzeltım gerçekleş- tınlmedıkçe özellikle beledıyelerle özeksel yö- netim arasında suregelen sürtuşmeler, özek- sel yönetim baskısı, yasal kıhfa sokulan keyfı uygulamalar surup gıdecek, bundan da yalruz- ca yerel yönetıcıler, pohtıkacılar değıl, kent- lerın halklan ve toplumumuz buyuk kayıpla- ra uğrayacaktır HESAPLASMA BÜRHAN ARPAP Deprem ve İstanbul Islanbul hızla yayılıyor Ozellıkle Mecıdıyekoy'den başlaya- rak yukarı Boğaz sırtlanna doğru sıçramalar yaparak alabıl- dığıne başı boş bır yayılma 35 kattan aşağı duşmeyen bır tırmanış 9 Onların deyımıyle 'Gokdelenler, bır başka deyışle 'Göz Tırmalayan'lar Adı ne olursa olsun, ıkısı de Istanbul'u yok edıyor 1 Bu gıdışle İstanbul bır şehır olarak yok olacak' Ne şehırcı- ler ne beledıyecıler durumu onemsıyor' Stfıra yakın bır pa- rayla ele geçırdıklerı tarla-arsalara center yapmakla yararlı bır atılım yaptıkları kanısındalar Doymak bılmez bır açlıkla her şeyı yutan uç beş holdıng babasına dur' dıyebılecek bır guç yok mu? Istanbul'u vurgunculardan koruyacak yetkılı bır kımse yok mu 7 lyı ruyetlı, yureklı ve alnı açık' Mecıdıyekoy-Yenıkoy yayılma çızgısınde olup bıtenlere dur' dıyebıleceki Evet, 'dur' dıyebılecek bırı' Istanbul'u açgözlu babalardan koruyacak yığıt kışı nerede 7 Gokdelenler 35 kata dayandı Daha da tırmanacak gıbı! Boğaz yamaçlarında 35 katlı goz tırmalayanlar kullanıma açıldığında kısa sure sonra olup bıteceklerı gorur gıbı oluyo- rum Patlayan kanalızasyonlar, ıkı de bır kesılen yetersız elek- trıkler 1 35 katlı dev yapıların su gereksınmesmı karşılayama- yan muslukların 'tıss', tıss'ları 1 Ve hepsınden onemlısı Istanbul'un trafiğını daha da kor- duğumleyecek çıkmaz durumlar 1 Şımdılerde akla gelmeyen fakat çok yaşlılann hâlâ dehşetle duşünduklen deprem, 1894 depremı' Boylesıne önemlı sorunu duşunup tartışanlar var şımdılık İstanbul Inşaat Muhendıslerı Odası nın 4 Mayıs 1991 gunu duzenledığı 'İstanbul ve Deprem Sempozyumu' bu yolda ya- rarlı, ılgınç gerçeklerı basın aracılığıyla Istanbullulara duyu- ruyor Bu sempozyumun amacı İstanbul ve yakın cıvarı ıçın sıs- mık tehlıke, bötgenın depremsellığı, depremlere dayanıkh yapı tasarımı ve ınşaatı, depremler sırasında olabılecek hasarla- rın azaltılması ıçın alınması gereken onlemler ve bır de dep- reme hazırlık konularını oldukça kapsamlı bır şekılde eie ala- rak tartışmak, bu konudaönerıler uretmek, meslektaşlanmız ve kamuoyunu bu konuda bılgılendırmektır Bu bağtamda, bu sempozyumda deprem ve deprem muhendıslığı konula- rında çalışmaları olan ve olayın farklı yonlerı uzerıne uzman- laşmış bılım adamlan, araştırmacılar ve uygulamada çalışan muhendıslerın sunuşları bulunmaktadır Depremlere karşı ye- terlı derecede gerçekçı ve guvenlı bır çozum bulunabılmesı jeolojı, jeofızık, ınşaat muhendıslığı, mımarlık, şehır ve böl- ge planlama dallarında deprem konusunda uzmanlaşmış araştırmacıların bırlıkte çalışmaları ıle mumkün olabılır Ama- cımız boyle bır ortamı oiuşturarak konunun kapsamlı bır şe- kılde ıncelenebılmesıne ve bu aşamada alınması gereken ön- lemler ıle ılgılı önerıler uretılebılmesıne ımkân sağlamaktır İstanbul ve yakın çevresınde nufus yoğunluğu, yapı sto- ku fabrıka ve sanayı tesıslerının sayıları ve bunlann Turkıye ekonomısındekı payı duşunulurse böyle bır çalışmanın öne- mı ve ıvedılığı ortaya çıkmaktadır Istanbul'da yaşanan büyuk depremler 325'te 5 şıddetın- de, 427'de 9, 478 de 9, 555'te 10, 865'te 9, 986'da 9, 1344'te 9,1462 de 9,1549'da 9,1659'da 9,1766'da 9,1895'te 10 şıd- detınde Sayıların dılı açık Konuşur 325 yılından geçen yuz- yılın sonuna kadar Istanbul'da 12 buyük deprem olmuştur Şıddetlen 8 ıle 9 arasında değışmektedır Konunun ılgınç yanı, yıllar arkada kaldıkça depremler arası surenın kısalmasıdır Ikıncı derecede deprem bölgesı olduğu bılınen Istanbul- un deprem açısından durumu hıç de ıç açıcı değıldır Gerçı yururlukte bır deprem tuzuğu vardır Bılımsel esaslara uygun olarak hazırlanmıştır Once. toprağm yapısını öğrenmek ge- rekır Istanbul'dakı yapılarda bu çok önemlı zorunlara uyul- duğunu söyleyemeyız Genç bır deprem muhendısı yıllar once şöyle demıştır Deprem sımgesı olan Japonya'da uzmanlığımı yaptım Bızım deprem yasamız her bakımdan yararlıdır Yazık kı uygulan- mıyor' TERÖRLE MÜCADELE YASASI KALDIRILMALID1R Sıyası iktidarın demokratık halk muhalefetını susturmak amacıyla uygu- ladığı baskı potıtıkalarının b r urunu olan ve halen Anayasa Mahkemesı nde ıptalı beklenen Terörie Mucadate Yasası' demokratık hukuk ûevletı ılketenyle bağdaşmayan evrensel hukuka ve ınsan hatdarma aykırı devlet terörunu ışkenceyı muhbırlığı meşrulaştıran savunma hakkını yok eden adaletsız ve eşıtsızlıklede dolu uygulamaya neden olan bır yasa dır Hak ve Szgurtuklenne sahıp çıkan halkımızın bu yasayı da tarıhın çöplu- ğune atacağına olan ınarcımızla rıukukçular olarak Terörie Mucadete Ya- sası nın karşısında olduğumuzu ılan edıyoruz NOT Yasaya karşı hukukçularca toplanan ımzalar 19 6 1991 gunu saat 10 00 da Ankara Turkıye Barolar Bırlığı bınası önunde toplanılarak TBMM ve Anayasa Mahkemesı'ne sunulacaktır Tum hukukçuların katılımın bek Iryoruz TERORLE MÜCADELE YASASI NA KARŞI TAV1R ALAN HUKUKÇULAR ILKMECUS Hıfa V. VeUdedeoğln 15 000 lıra (KDV ıçınde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad 39-41 Cağaloğlu-lstanbul Ödemelı gondenlmez. RÖNESANS İNGİITERE'SİNDE TÜRKLER Nazan Aksoy 5 000 hra (KDV ıçınde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-lstanbul Ödemcli gönderilmez. ^Metropoliten9 Müzesî İstanbul gibi bir megapoliste, Sultan Abdulhamit dönemınde inşa edilen tstanbul Arkeoloji Muzesı bınasından başka hiçbir ozel muze bınası yapılmamış olması; yuz yıldır bir turlu gelişemeyen kultur ortamımızda belki pek çok kişiyı yadırgatmıyor, fakat Turkıye'yi uzaktan seyreden herkesin kafasından bu konuda geçenleri biliyorum. Prof. BELKIS MUTLU Mimar Sinan Üniversitesi 20 yuzyıl metropollen arasında >alnız şünüyor ve hıssedıyorum Her açıdan son îstanbul'ün modern sanat muzesıne sa- derece umutsuz ve olumsuz bu ortamda İstanbul Beledıyesı'nın onculuğunde bır modern sanat muzesı kurulması çalışma- hıp olmayışı, Turkıye'nın gelışmışlığı ve uygarhğı açısından çok olumsuz bır go- runum yaratıyor Üstelık sanayıleşmış ul kelerde nüfusa göre muze oranı 40 000 ya da 14 000 kışıye bır muze olmasma ve bü tun tarıh hazınelerımıze karşın bu oran bızde 350 000 kışıye bır muze dolayların- da. larını buvuk bır sevmçle karşılamamak olanaksızdı \ncak çok kısa zamanda ortaya deh- şet verıcı bır gerçek çıktı Istanbul'da yer- lısını öfkeden çıldırtan bır nufus göçüne, artışına, şehır >ağmasma neden olan ye- Ayrıca mevcut müzelerımızın toplu- m ışyerlerı, fabrıkalar, oteller, tıcaret mer- ma sanat, kultür hızmetı göturmek, ta- nh, eskı eser bılıncı aşılamak, sanayı ve teknolojı gelışmesmı desteklemek; mev cut değerlen bılımsel yayınlarla tamtmak, eserlerın >arınkı kuşaklara bozulmadan ulaşmasmı sağlamak gıbı günumuz mu- zecıhğımn temel görevlerını yenne getır- dığmı de söyleyemeyız üulunç butçelerle, teknık donanım ve malzemeden, yeterlı yardımcı personel- den yoksun bır ortamda, aylık 500 000 ortalama maaşla, sa>ıca çok az, fakat çok özverılı bılımsel personelın ayakta tutma- ya çalıştığı, ulkemız açısından yuz kızar- tacak kadar eksık sayıdakı muzelerden daha fazlasını beklemek bu koşullarda zaten mumkun değıl Çok eleştınlen bu kurumlara, sanat meraklısı, destekçısı dı- ye tanınan kımselerın hıç >ardım etme- dığı, beklenmedık katkılarda bulunan kı- şı ve kuruluşlar olmasa durumun daha kötu olacağı da bıhnmez Bu alanda mıl- yarhk bağışlanvla Sayın Nun Arlasez'ı ve rahmeth Leyla Turgut'u muzelenmız mın- netle anar tstanbul gıbı bır megapoliste, Sultan Abdulhamit dönemınde ınşa edilen İstan- bul Arkeoloji Muzesı bınasından başka hıçbır özel muze bması yapılmamış olma- sı; yuz yıldır bır turlu gelişemeyen kultur ortamımızda belkı pekçok kı-ıyı yadırgat- mıyor, fakat Turkıye'yi uzaktan seyreden herkesın kafasından bu konuda geçenle- n biliyorum Zıra ben de aynen öyle du- kezlerı, gökdelenler ıçın rahatbkla arazı, arsa bulunur, ımar duzenlemelerıyle ye- nı olanaklar yaratılabılırdı. Fakat yıne yuz yılda tek bır muze bınasıyla yetmmış Istanbul'da yenı bır muze ınşa edecek ar- sa yoktu 1 Istanbul'un eskı ımar planın- da bu amaçla aynlmış tek alan ıse artık kullanılamayacak kadar kuçültülmuş, başka bınalarla doldurulmuştu Iş mer- kezı, kooperatıf, mahalle, gecekondu ar- saları uretmek ya da urettırmek ıçın yo- rulmaz bır çaba gosteren butun merkez ve kışıler, çaresızhk >a da gerçek boyut ve çehrelerını kanıtlayan bır ılgısızlık gös- terırken, Sayın Nejat Eczacıbaşı'nın bu- tun muzenın kuruluşunu ustlenmesı ger çekten alkışlanacak bır davranış Fakat onu yalnız bırakmamak gerekıyor Zıra burada konu, artık bır çıban olan Istan bul'un daha da çırkınleştırılmesıne karşı yapıldığı gıbı, a>7uka çıkan kultursuzlu ğuyle de mucadele etmek' Modern sanat muzesı bu araçların en önemlı olanların- dan bırı Nereden gelırse gelsın, şımdı Is tanbul'da yaşadığı ıçın övunen, şehrın esas kultürunu ve dokusunu yok etmek pahasına burada servet sahıbı olan her- kesın, bu onurlu hemşerılığe kendısının değıl bızım ölçulenmıze göre yakışır ol- duğunu kanıtlamak ıçın, Istanbul'da yap- tığı gıdenlemez zararlarm ancak çok ku- çuk bır karşılığı katkılarla bu gırışımı desteklemesı gerek îstanbul'ün gerçek bır metropol olması ıçın, bu muzenın bır metropohten muze olması, yam buyük hemşehnlerının katkısıyla bu sıfata ulaş- ması gerek Bırkaç mılyon dolarlık ılk katkı, yapan kışıye, yanı burada Sayın Nejat Eczacı- başı'ya muzenuı kurucusu olmak onuru- nu ve ölumsüzlüğunu sağlar Fakat bu muzenın şehre ve çağımıza yaraşır bır bı çımde ışlemesı, gelışmesı, kulturel ve bı- lımsel faalıyetlerde bulunması, yenı eser ler satın alınması ıçın çok sayda kışı ve kurumun desteğıne gerek var Yalnız İs- tanbul Beledıyesı'nın ortaklığıyla yetını lır, yeterlı butçe olmazsa bu atılım yarın sız kalır Zıra yol tuzaklarla dolu, bma- nın teknık donammı ve bakımı her geçen gun daha pahalı olacaktır Eser temını ıçın, >aptıklarım satarak yaşayan sanat- çılardan bağış ıstemek gıbı muzecılığın "etık" kurallarına aykırı davranışlara da hıç gınşılmemelıdır Dunya muzelerınde geçerlı genel kural, eserın bırısı tarafın- dan satın alınması, ancak olçutlenne ve polıtıkasına uygunsa muze tarafından bu- nun bağış olarak kabul edılmesıdır Böyle bır muzede bu mekanızmarun yalnız açı- lış aşamasında değıl süreklı ışlemesı ge- rekecektır Muzede çalışacak yetkın pro- fesyonellerın maaşının ıse bugun olduğu gıbı ılerıde de gunun koşullarına uygun olması, ozel guvence altına alınmalı, dev- lete ya da beledıyeye bırakılmamalıdır Zıra bırkaç yuz bın hra ayhkla, yetenek- lı gençlenn şımdı çalıştıkları daha pres- tıjh muzelen bırakıp aynı maaşla oraya gelmelen beklenemez Çok azını burada sayabıldığımız bu gerçekler, fınansal te- melın çok genış ve sağlam olması gerek tığının ancak bazı behrtılerıdır Muze bınası olarak maalesef yıne ge- çen yüzyıldan kalmış bır bınanın ancak restorasyonu soz konusu Açıkçası, 68 yıl- dır suren cumhurıyet dönemınde îstan- bul'ün nufusu 14 mıslı arttı; Chıcago gı- bı gökdelenler yukselmeye başladı, ama yenı, ustelık çağdaş bır müze bınası ya- pılamıyor Feshane bınasının kulturel bır amaçla restorasyonu şuphesız çok yarar- lıdır. Turkıye'nın bılgi ureten bır ülke olma- sını ıstıyorsak yaratıcıhğı desteklemek zo- rundayız Sanat, ınsanlardakı hayal gu- cunun, yaratıcılığın doruğa ulaştığı alan Modern sanat muzesıne ılk harcı koyan- lara destek olmak, gereklı uyanları yap- mak, bu şehırdekılerın îstanbul'a borcu PENCERE Medrese, Üniversite, Yüksekokul... Dunyada bır benzerı var mı bılmıyorum, Turkıye'de ılgınç bır olay yaşanıyor Geçenlerde ANAP'lı mılletvekıllerı, gıderayak 44 unıversı- te kurulmasına karar verdıler Meclıs Eğıtım K&rnısyonu'ndakı gurultu patırtı arasında unıversıte sayısı bır kalemde 29 dan 73'e çıkarılıverdı Olur mu olur' Ne var kı unıversıte dedığın hıyar turşusu gıbı kavanozda kurulmuyor kı Unıversıte, bılım adamı demek' Bılım adamı da bostan- da mevsımlık yetışmıyor ya da serada hemen boy atmıyor, omur boyu ter dokmek gerekıyor çalışıp çabalayacaksın, urun vereceksın araştırma yapacaksın, ortaya yapıt koyacak- sın Unıversıte kurmak ıçın "beyın" gerekıyor, bılım adamı- nın temel nıtelığı ve belırleyıcı kımlığı var Bılım adamı, ınanca karşı aklın egemenlığını, bılımın dın- den bağımsızlığım benımseyen kışıdır Bılımsel yöntem, her tur onyargıyı bır kenara koyarak gerçeğın keşfıne doğru yola çıkmak demektır, unıversıteyı medreseden ayıran da budur • Pekı ANAP'lı mılletvekıllen, zaten unıversıte olduklan kuş- kulu 29 unıversıtenın sayısını bır kalemde 73'e çıkararak ne- yı amaçladılar' Olayın ıkı yonu var Eskıden mılletvekıllerı seçım bolgelenne KIT kurulmasını ısterlerdı Devlet Anadolu'nun bır yerıne fabrıka kurdu mu, çevre şenlenır canlanır ış alanı açılır, ışletmeye partızanlar yerleştırılır, bır taşla bırkaç kuş vurulurdu, ama o bölge böy- le bır fabrıka ıçın elverişli mı' lşletme verımlı olabılır mı' Boşver Yıne de bu gelışme çevre halkının yaşama koşullannı lyı- leştırme ve gelışme eğılımlerını ıçermıyor mu' Insanlığın uy- garlığa doğru yuruyuşu bu yuzden durdurulamaz, surup gı- der Eskıden fabrıka ısteyen mılletvekılının şımdı unıversıte adı altında yuksekokula yönelmesı neden' Bır kez herkes çoluğu çocuğu okusun, "yuksek mekteff gör- sun, 'buyuk adam' olsun dıleğınıgönlundetaşıyor Gençku- şaklar unıversıte kapılarına nıçın yığılıyorlar' Bır Anadolu ken- tınde (unıversıte değıl) yüksekokul açıldı mı yaşam değışı- yor oğretım uyelerıyle öğrencıler şehre canlılık getırıyorlar, kıralar artıyor, yenı kahveler, lokantalar çay bahçelerı açılı- yor, ama hayatın çatlamasına karşrt genct sıyaset de boş dur- muyor Nedır o sıyaset' Unıversıtelerın sayısını çoğaltmak ısteyen gücun ıçıne, medrese kurmayı amaçlayan polıtıkacı da sınmıştır hayatın ıkılemı bu odakta, aydınlıkla karanlığın alacasını buluşturu- yor • Unıversıtesını kurmak ısteyen gencının hedefinde yatan ne- dır' Amaç, unıversıteden çok Islamcı sıyasetın bır "kampus" unu oluşturmak, değıl mı' Tarıhın dennlıklennde unıversıte ıle medrese ılışkısı yatmak- tadır Avrupa'da 18'ıncı yuzyıl sonuna kadar unıversıtelerde devlet-kılıse gorevlısı yetıştırılırdı Osmanlı'da medrese kafası cumhurıyete kadar dırendı, 1863'te kurulan Darulfunun bu yuzden uç kez kapandı, 1933'te gerçekleşen unıversıte re- formundan sonra da medrese kafası hortladı 21'ıncı yuzyıla doğru şerıatçı akımların Ortadoğu'da estır- dığı ruzgârlar, Turkıye de sozde unıversıte, ama, ozde med- rese kurmak ısteyenlerın değırmenlerıne su değıl, para taşı- maktadır • Unıversıte sorununda durum şoyle Bır Unıversıte sayısı durmadan katlanıyor, ama, bılım ada- mı sayısı aynı orarida artmıyor Ikı Unıversıte sayıst artıyor, ama, bılımsel araştırma ve ge- lıştırmeye ulusal gelırden ayrılan pay, dunya olçulerıne göre gulunç duzeyde Uç Unıversıte sayısı durmadan artıyor ama, bunun kara- rını veren sıyasal ıktıdar, unıversıte ozerklığıne ve bılım oz- gurluğune karşıdır Kor ve topal yuruyoruz TEŞEKKÜR Insan Hakları Derneğı İstanbul Şubesı Çocuk Komısyonu'nunca ıkıncısı duzenlenen Çocuk Hakları Konulu resım-şıır öyku-masal odülûnde faalı yetımızı destekleyen kuruluşlara ve jurı uyelerımıze teşekkur eder bıriıktelı- ğımızın devamını dıterız Arkada? Dağıtım Aydmlar Mucelllthanesl-Atti B«b»-Bakırköy Beledl- yesl-Cumhurlyet Oazetesl-Ooğan Kardeş DefgttJ-Demokrat Dergist-Ec- zacibaşı llaç San -Elvan PektM-Fama Ctty-Gön^ Gazeteai-Hataf A Ş -Hürrtyrt GazatMİ-KMrt GKto-Kınrazı Fara DergtaHJm Ajans-Milllyat GnwtM)-Pınaf SOt RDF Ltd -ftoklam Sanatlan-Satah GuMesi-Trend Borsa Dergi*i-TAYA Ltd -Tonpo D«rgial-2000'a Doğnj-Vep» INSAN HAKLARI DERNEĞİ ist. Şb. ÇOCUK KOMİSYONU AMDEĞİL YAŞAM Oktay Akbal 5 000 lıra (KDV ıçınde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-lstanbul ödemcU gdnderfln BAYRAMDA \İP KEYFİNİ YAŞAYIN... İ S T A N B U L D A N D A L A M A N GİDİŞ A N T A L Y A GİDİŞ TANİTIM SÜRESİNCE HERKESE ÖZEL FİYAT İSTANBUL-DALAMAN İSTANBUL-ANTALYA 600 000.- 600 000 - 2176 22/6 23/6 Cuma Ct Pazar DÖNÜŞ / İST 26/6 28/6 29/6 30/6 Çar Cuma Ct Pazar 16 08 08 20 22 10 10 00 00 00 00 00 00 00 18 18 20 20 00 00 00 00 21/6 22/6 23/6 Cuma Ct Pazar 22 12 12 DÖNUŞ / İST 26/6 28/6 29/6 30/6 Çar Cuma Ct Pazar 23 14 14 14 00 00 00 55 00 00 00 22 22 23 23 00 00 55 55 VIPAIRProjesı Sultan Havayolları'nın özel bır hıztnetıdir 6 km lık kum\aldan pınl pırıl denıze gırelım Gol ve konallarda >e$ıl turlara katılalım Antık Kaunos kentı ve kaya mezarlanyla Guzelhk çamuru surunup kaplıca ıle rahatlayalım 22 29 Haziran 7 gece 8 gun 2 kış oda • kafıvaH 490 000 TL • KDV Td (61 Inl I2 "VI P V I P A1R Tunzm \ S Florva Asfaltı No 68 Senlıkkov 3481D İstanbu) Telefon (1) 373 7171 573 7S 7S 57T 77 77 Tele< 21 lOOsltn trsıta ısttokj Telefax (l) < i74 797y istanbul V.I.P. AIR ozel termınalı- Eski ıç hatlar A kapısı yanı REZERVASYON. • İSTANBUL (1) 574 76 50 (10 hat) (1) 574 83 33 (10 hat) • DALAMAN (6119)28 75 • ANKARA (4)127 43 91 (4 haı) • ANTALYA (31)21 20 16 VE SEYAHAT ACENTELERİNİZ. ÇALIŞANLARIN SORULARI SORUNLARI Yılmaz Şipal 5 000 hra (KDV ıçınde) Çağdaş Yavmlan Türkocağı Cad 39 41 Cağaloğlu tstanbul Odemeli gondenlmez. Bodrum Turgut Reıs'te kıralık vılla 2 21 'Temmuz devresı Te» 358 28 61 Bavan gazetecı, Kadıköy ıskelesme yakın bır yerde daıre arıyor Tel: 512 05 05 (544)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear