18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
13 MAYIS 1991 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/U Kürdvstan Demokrat Parti lideri Mesut Bammi AA'ya demeç verdi: Kürt devleti istemiyoruz Barzani, Türkiye'nin dostu olduklarını söyleyerek "Özal çağınrsa Talabani gibi Türkiye'ye gelebilirim' dedi. dam'ın Kürt ulusunu yok etme hareketleri devam edecektir" dedi. Anlaşma için BM ve müttefik kuvvetlerin garantisinin gerekli olduğunu berilmesi konusunda Irak lideri Saddam lirten General Zaim Ali, bu kuvvetlerin Hiiseyin ile yakın zamanda anlaşacak bölgede ne kadar kalması gerektiğine ilişkin bir tarih vermedi. larına inandığını söyledi. Barzani tngiliz haber ajansı Reuter'e ABD'de Körfez krizine ilişkin ilginç yaptığı açıklamada "Anlaşmaya varaca bir gelişme yaşandı. Batılılar şimdiye dek ğımıza eminim" dedi. hep Irak lideri Saddam Hüseyin'in "saBarzani, anlaşmanın ne zaman ger vaş suçlusu" olarak yargılanması gerekçekleşebileceği sorulduğunda, "Bugün tiğini belirttiler. Oysa bu kez Bush yödegil. Belki gelecek hafta" diye karşılık netimi ABD'de savaş suçundan yargılandı. verdi. Amerika'da Körfez savaşının "adil ol'Müttefik varlığı gerekli' mayan ve doğayı tahrip eden" yönlerini Öte yandan Irak Devlet Başkanı Sad inceleyen savaş karşıtı bir örgüt, önceki dam Hüseyin'e karşı savaşan peşmerge gün New York kentinde bir lisede kurulerin askeri komutanı General Zaim Ali, lan kürsüde ABD yönetimini "Körfez saKuzey Iraklıların güvenlikleri için bölge vaşı süresinee işlediği suçlardan" yargıde müttefiklerin varlığınm gerekli oldu layarak dünya çapmda başlattığı bir dizi mahkemenin ilkinde, sonuçları "Yükğunu söyledi. General Zaim Ali, Amerikan AP'ye sek Adalet Divanı"na gönderme kararı verdiği demeçte "Kürtler ve Saddam ara aldı. Eski Başkan John F. Kennedy'nin sında bir anlaşma varsa ve bu BM ile yardımcısı eski ABD başkanlarından müttefik kuvvetleri icermiyorsa Sad Lyndon Johnson'ın döneminde ABD Adalet Bakanlığı'nda bulunmuş olan Ramsey Clark'ın önderliğindeki toplantıda ABD Başkanı Gtorge Bush yargılanırken kendisi aleyhinde Kongre meclislerinde dava açılması çağnsında bulunuldu. Lisenin toplantı salonundaki 500 protestocuya hitaben konuşan eski başsavcı, "Savaş galibi olan taraf hiçbir zaman icraatından sorumlu tutulmadı, ama bu sefer bu kuralı değiştirmek azmindeyiz" dedi. ERGUNBALa POUITKADA SORUNLAR Körfez Krizinde lyi Kazandık! Çavuşesku kleptoman mıydı? • LONDRA (AA) Romanya diktatörü Nikolay Çavuşesku ile eşi Elena'nın Londra'ya yapacaklan bir ziyaret öncesinde, Ingiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'in sarayın her türlü değerli eşyasımn hırsızlığa karşı korunması için talimat verdiği açıklandı. tngiliz Sunday Express gazetesinde salı günü BBC televizyonunda yayımlanacak bir belgesele dayanarak bu konuda bir haber yayımlandı. Buna göre 1978 yılında çıktıklan Avrupa gezisinde Paris'e rcsmi bir ziyarette bulunan Nikolay Elena Çavuşesku çifti, ağırlandıkları Elysee Sarayı'nın çok değerli kimi süslemeleriyle oda, banyo takımlarının bazı parçalarının "yer değiştirmesine" sebep olmuşlar. Dönemin Fransa Cumhurbaşkanı Valery Oiscard d'Estaing, Paris'ten sonra Londra'ya uğrayacak çiftin olası yoklamalarına karşı Kraliçe Elizabeth'i önceden telefonla uyararak Buckhingham'ı Çavuşeskular'm "uzun ellerinden" korumuş. BAĞDAT (Ajanslar) Irak'ın başkenti Bağdat'ta Devlet Başkanı Saddam Hiiseyin ile görüşmelerini sürdüren Kürdistan Demokrat Parti lideri Mesut Barzani, AA'ya verdiği demeçte "Türkiye sınırında bir Kürt devleti kurmak istemiyoruz" dedi. Saddam Hiiseyin ile yaptığı iki günlük görüşmeler sırasında olumlu bir aşamaya gelindiğini belirten Barzani şunları söyledi: "Türkiye sınınndâ bir Kürt devleti kurmak istemiyoruz. Böyle bir niyetimiz yok. Biz Irak'ın bir parçasıyız. Saddam Hiiseyin ile görüşmeler çok olumlu geçiyor, ancak bir sonuç almak için bir iki hafta daha gerek." KDP lideri Barzani, bir soru üzerine de "Türkiye ile dostuz. Sayın Özal çağınrsa Talabani gibi Türkiye'ye gelebilirim belki" vanıtını verdi. Barzani, ayrıca Kürtlere özerklik ve Aga Han Bağdat'ta BM Genel Sekreteri Perez de Cuelların özel temsilcisi Prens Sadrettin Ağa Han'ın, sığınmacılara yapılacak yardım görüşmeleri için dün Bağdat'a geldiği bildirildi. Irak haber ajansı INA, Prens Ağa Han'ın Bağdat'a yaptığı ziyaretin amacının, "Irak hükümetiyle BM arasında 18 nisanda imzalanan anlaşma çerçevesinde, Kuzey Iraklılara yardım calışmalan hakkında görüş alışverişinde bulunmak" olduğunu kaydetti. Milliyetlçr mozaiği Yugoslavya, parçalanma tehlikesi ile karşı karşıya Maden Kaynakları Cu Bakır Cr Krom Pb Kurşun ve Kalay Sb Antimon Fe Demir Al Boksit Mn Manganez BANGLADEŞ SLOVENYA Yüzölçümü: 20.250 km 2 Nüfus: 1.940.000, nüfusun %90'ı Slovenler, %2.2 Sırplar, %2.9 Hırvatlar, Okumayazma bilmeyenlerin oranı %0.8, İşsizlik oranı %3 VOYVODİNA Yüzölçümü: 21.800 km 2 Nüfus: 2.050.000 Sırplar %55, Macarlar %21.7, Hırvatlar %7.1 Okumayazma bilmeyenlerin oranı: %5.8 İşsizlik oranı; %11 VOYVODİHA Enerji Kaynakları ^ Doğal gaz A SIRBİSTAN Son SS20 imha edildi • MOSKOVA (AA) Sovyetler Buiiği, ABD ile 1987 yılında imzaladığı orta ve ortakısa menzilli nükleer silahların ortadan kaldırılmasına ilişkin anlaşma çerçevesinde, Batı'da SS : 20 adıyla bilinen son nükleer fü.:esini de dün Batı Sibirya'daki Volgograd kenti yakınlarındaki bir askeri üste imha etti. ABD de anlaşmayla ortadan kaldırılmasına karar verilen kendi füzelerinin sonuncusunu geçen hafta yok ettiğini açıklamıştı. Böylece iki ülke de INF adıyla bilinen anlaşmanın gereklerini tumüyle. yerine getirmiş oldular. Yüzölçümü: 56.000 km 2 Nüfus: 5.830.000, Nüfusun %85'i Sırplar Okumayazma bilmeyenlerin oranı: BOSNAHERSEK HIRVATİSTAN Yüzölçümü: 56.500 km 2 Nüfus: 4.680.000 Hırvatlar %75, Sırplar %11 5, Okumayazma bilmeyenlerin oranı %5.6, İşsizlik oranı: %6 Sarayova İTALYA YUGOSLAVYA Brandt geliyor • NEW YORK (AA) Sosyalist Enternasyonal Başkanı Willy Brandt'ın, haziran ayı başında Türkiye'ye gelerek BM'nin yapısını ve işleyişini değiştirmeyi amaçlayan girişimi için destek arayacağı belirtildi. Almanya'nın eski başbakanlarından Brandt, BM'nin yapısı ve işleyişi başta olmak üzere dünyadaki güvenlik sisteminin değiştirilmesi için aşamalı bir plan geliştirdiğini hatırlattı. Brandt'ın şimdiye kadar çeşitli ülkelere mensup 34 sosyal demokrat tarafından imzalanan "1990'h Yıllarda Ortak Sorumluluk" adını taşıyan bu girişimi, BM'nin 50. kuruluş yıldönümü olan 199S yılına kadar dünya güvenliği konusunu ve BM'nin yapısını ele alacak bağımsız bir komisyon oluşturulmasını öngörüyor. Yüzölçümü: 255.800 km Nüfus: 23.500.000 Sırplar %36.3, Hırvatlar %19 8, Müslümanlar %9. Slovenler %7.8, Arnavutlar %7.7, Makedonyalılar %6, Karadağlılar %2.6, Macarlar %1.8, Okumayazma bilmeyenlerin oranı %9.5 işsizlik oranı: %11 2 Yüzölçümü: 51.100 km 2 Nüfus: 4.400.000, %32.2 Sırplar, %18.4 Hırvatlar, %39 Müslümanlar Okumayazma bilmeyenlerin oranı: %14,5 İşsizlik oranı: %14 BOSNAHERSEK DAKKA (AA) Bangladeş te yeni bir kasırga tehdidi endişelere yol açıyor. Bangladeş Meteoroloji yetkilileri, Chittagongun 800 mil güneyindeki Andaman Denizi'nde alçak basınç belirlendiğini ve bunun 2 gün içinde yeniden kasırgaya dönüşmesinden endişeye ettiklerini bildirdiler. Meteoroloji yetkililerinden Abdur Rab Han, "İşi şansa bırakmak istemiyoruz. Halkı alarm durumunda olmaları için uyardık" dedi. Yetkililer, kuzeydeki Himalaya bölgesinin üst kesimlerinde şiddetli yağışların sürmesi nedeniyle nehirlerin su seviyelerinin sürekli yükseldiğini de bildirdiler. Yeni kasırga korkusu Hasar 3 milyar dolar Bangladeş Maliye Bakanı Saifur Rahman, kasırgada meydana gelen hasarın yaklaşık 3 milyar dolar olduğunun tahmin edildiğini kaydetti. Saifur Rahman, "Son belirlemeler yapıldıktan sonra bu rakam daha da yükselebilir" dedi. Rahman, Bangladeş'in, zengin Ulkelerden ve uluslararası ajanslardan, yardım ve yıkılan bölgelerin yeniden inşası için 1.4 milyar dolar yardım istediğini söyledi. Maliye Bakanı, "Ancak kasırgada hemen hemen her şeylerini yitiren 8 milyon kişiye yardım ulaştırmak amacıyla yapdan çalışmalar için, acil olarak 670 milyon dolara ihtiyacımız var" dedi. Yetkililer, kasırgada bir milyondan fazla evin tahrip olduğunu, 50 köprü ve 2.000 okulun da yıkıldığını bildirdiler. Kasırganın, yüzlerce sağlık merkezi, sanayi merkezi, Chittagong.Havaalanı ve önemli deniz limanlarını tahrip ettiği kaydedildi. KARADAĞ Yüzölçümü: 13.800 km 2 Nüfus: 633.000 Karadağlılar %68, Müslümanlar %13, Arnavutlar %6.5, Sırplar %3.3, Okuma yazma bilmeyenlerin oranı %9.4, İşsizlik oranı: %18, Yüzölçümü: 10.900 km 2 Nüfus: 1.890.000 Arnavutlar %77, Sırplar ve Karadağlılar %15, Okuma yazma bilmeyenlerin oranı: %17.6 İşsizlik oranı: %25 KOSOVA MAKE00NYA Yüzölçümü 25 700 km 2 Nüfus: 2.080.000 Karadağlılar %67.8, Müslümanlar %13.4, Arnavutlar %6.5, Sırplar %3.3 Okumayazma bilmeyenlerin oranı: %11 İşsizlik orarjı: %16 Yugoslav Başbakanı'ndan uyarı Başbakan Ante Markoviç, Hırvat milisleri ile Sırp azınlığın şilahlarını bırakmadığı takdirde ordunun bu işi zor kullanarak gerçekleştirmekte kararlı olduğunu söyledi. MAKARSKA (AA) Yugoslavya Başbakanı Ante Markoviç, Hırvatistan milisleri ile Sırp azmlığın Yugoslavya'yı iç savaş tehlikesine sürükleyen catışmalar üzerine silahların bırakılması için uyarıda bulunarak aksi halde Yugoslavya ordusunun bu işi zor kullanarak gerçekleştirmekte kararlı olduğunu bildiıdi. Markoviç, Dalmaçya'nın Makarska kentinde verdiği demeçte, Hırvatlann özel polis örgütü ile karşıt Sırp gruplarımn silahtan anndırılmalannın güç bir görev olduğunu vurguladı, ancak, devlet başkanlığında altı cumhuriyet ile iki özerk bölge temsilcilerinin aldığı ortak karar uyarınca, taraflann silahlarını teslim etmedikleri takdirde federal ordunun bu işi kesin şeküde gerçekleştireceğini kaydetti. Yugoslavya'nın kolektif federal devlet başkanhğındaki Hırvatistan temsilcisi Stipe Mesiç de yaptığı açıklamada, devlet başkanhğının kararına uyularak silahlandırılan yedek polis kadrolarının terhis edileceğini duyurdu. Cumhurbaşkam Tüdjman, daha sonra yaptığı açıklamada, Hırvatistan temsilcisi Stipe Mesiç ile anlasmazlık içine düşme Yugoslavya federasyouu 6 cumhuriyet (Sırbistan, Hırvatistan, Slovenya, BosnaHersek, Makedonya ve Karadag) ile 2 özerk böl geden (Kosova ve Voyvodina) oluşuyor. Cumhuriyetlerin en zenginleri, kuzeydeki Hırvatistan ve Slovenya. En yoksul bölgeler ise nüfusunun yaklaşık % 77'si Arnavutlardan oluşan Kosova ile Voyvodina. Hırvatistan'la Slovenya, kendi ürettikleri zenginliğin diğer cumhuriyetler tarafından paylaşıldığını öne sürerek birlikten aynlmak istiyorlar. Kuzey Irak'taki gelişmeler giderek daha karışık bir niteliğe bürünüyor. Gelişmeler ne dereceye kadar Batılıların komplosu, ne dereceye kadar olayların zorlaması? Bu sorunun yanıtını şimdiden kestirmek zor. Ama bir şey kesinlikle söylenebilir: Olaylar hiç de iç açıcı nitelikte değil. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamalarda sürekli biçimde bölgedeki Amerikan kuvvetlerinin bir an önce yurda dönmelerinin istendiği belirtiliyor. Bu açıklamalarda bir ölçüde gerçeklik payı olduğu düşünülebilir. Amerikan kamuoyu, birliklerin bir an önce geri dönmeleri için yönetime baskı yapıyor. Ancak Kuzey Iraklı Kürtlerin güvenliğinin sağlanması için de özellikle basından baskı geliyor. Bu ortamda İngiltere tarafından ortaya atılmış olan, kuzeyde özerk bir Kürt bölgesi kurulması görüşünün, Beyaz Saray tarafından giderek kabul gördüğüne ilişkin işaretler var. Örneğin "güvenli bölge"nin sınırlarının genişletilmesi, yöredeki Amerikan askerlerinin sayısının arttırılması ve ABD birliklerinln Dahok kentinin kapılarına dayanması gibi. Amerikan askerleri Dahok'a girdikleri takdirde, sığınmacıları koruma operasyonu, Irak'ın bir parçasını ülkenin geri kalan bölümünden ayırma işlemine dönüşür ve ABD ile müttefiklerinin asıl niyetleri de ortaya çıkar. Çünkü Dahok, büyük bir olasılıkla Erbil gibi diğer Kürt kentlerini de güvenli bölgeye katmak için bir sıçrama tahtası görevini görecektir. Amerikalıların günlerdir Dahok'a girmekte tereddüt etmelerinin nedeni de bu. Amerikalılar açık işgal anlamına gelecek bu eylemin bölge ülkelerinde yaratacağı kuşkuları biliyorlar. Girmeye karar verirlerse, olayın bir Amerikan işgali şeklinde görünmemesi için İngiliz ve Fransızlarla birlikte hareket edebilirler. Kürdistan Yurtsever Birliği lideri Celal Talabani'ye bakarsanız müttefikler, "güvenli bölge"yi 36. paralelin kuzeyindeki tüm Irak'ı kapsayacak şekilde genişletmelidir. Talabani, New York Times'a verdiği demeçte, "20. yüzyılda özerklik için elimize geçen en büyük fırsat budur" diyor. Kürt lideri özerk bölgede peşmergelerin de silahlı bir güç olarak varlıklarını sürdürmesini istiyor. Geçen ay televizyon kameraları önünde Saddam Hüseyin'le öpüşmesini ise "Kimi zaman şeytanla iş yapmak zorunda kalabilirsiniz" diye açıklıyor. Bağdat'ın, Kuzey Irak'ın BM polis gücüne terk edilmesini reddetmesi ise bu karışık durumu büsbütün karıştırıp belirsiz hale getiriyor. Bu gelişme Batılı güçlerin, özellikle Amerikan birliklerinin bölgede uzun süre kalmaları olasılığını gündeme getiriyor. Bush yönetimi, görünüşte Amerikan kuvvetlerini bir an ön • ce geri çekmek istiyor. Ama şimdi birlikleri bölgede tutmak için güçlü bir gerekçeye sahip. Başkan Bush, Amerikan kamuoyuna "Ben askerleri geri çekmek istiyorum, ama Irak bölgenin Birleşmiş Milletler'e devredilmesini kabul etmiyor. Oradaki Kürtleri terk edemeyiz" diyebilir. Saddam Hüseyin neden böyle davıandı? Kimi gözfemcilere göre Amerikan askeri varlığınm bölgede yaratacağı kuşku ortamında VVashington'un Türkiye, İran ve Suriye ile ilişkiierini gerginleştirmek için. Belki başka amâcı vardır. Bilemeyiz. Ancak bilinen şu ki Ankara'nın Bağdat'la bir diyaloğu yok. Gumhurbaşkanı özal, "Saddam gidici" hesabı ile Bağdatla tüm köprüleri atmış. İç savaş sırasında Ceial Talabani'yi Ankara'ya çağırarak Irak'ın geleceğini görüşmüş; sonra da bunu tüm dünyaya açıklamış. Sözün kısası, Saddam'ı "yeminli düşman" haline getirmiş. Şimdi ise Saddam'la birlikte yaşama durumunda. Ama iki ülkeyi de çok yakından ilgilendiren bir konuda, Irak yönetimi ile herhangi bir diyaloğu yok. Talabani'ninki dahil tüm ipler ABD ile diğer Batılı ülkelerin ellerinde. Türkiye ise gelişmeleri dışarıdan seyrediyor. Körfez krizinde Sayın özal'ın izlediği kraldan fazla kralcı politika ile bir koyup üçbeş alacağı, Batı dünyasının en saygın ülkeleri arasına gireceği öne sürülen Türkiye'nin dürumu şimdilik bu. Bir yandan Batı basınında karalama karnpanyası, öte yandan burnumuzun dibindeki olayları etkileme gücünden yoksunluk. Ne kazandık ya şu Körfez krizinde... FRANSA diklerini bildirirken Hırvatistan Başbakanı Josip Manoliç de alınan kararı onaylamıştı. Hırvatistan'da referandum Yugoslavya'nın Hırvatistan CumhuriyetPnde Sırbistan'a bağlanıp bağlanmamak konusunda dün bir referandum yapıldı. Referandum sonuçlarının yarın alınması bekleniyor. Merkezi yönetimin referandumu yasakladığı, ancak herhangi bir müdahalede bulunmadığı bildirildi. İshal salgını Yardım kuruluşları, kasırga dolayısıyla içme suyu bulamayan halkın kirli su içmesi nedeniyle 16 sahil bölgesinde ishal salgınının çıktığını bildirdiler. Sağlık Bakanhğı yetkilileri, ishal salgınının son 2 haftadır 23 bölgede 951 kişinin ölümüne yol açtığım kaydettiler. Korsîkahlar ayrı bir halk değil ıııi? Le Monde, Le Figaro ve Liberation gibi büyük gazeteler, mahkeme karannı 'sosyalist hükümete bir tokat' olarak nitelediler. Fakat Rocart hükümeti, olayı büyütmeme eğiliminde. Gerçekten de Anayasa Mahkemesi yalnızca 'biçimser bir iptal ve önemsiz iki değişiklik dışında Korsika'ya yeni özerklik hakları sağlayan yasanın özüne ilişmedi. NEPAL PAZAR ARAŞTIRMA ve REKLAM MÜDÜRLÛĞÜ ile FİNANSMAN MÜDÜRLÛĞÜ Koza Iş Merkezi'ndeki yeni yerine taşınmıştır. ARÇELİK A.Ş. 32 yıldır ilk seçim Dış Haberler Servisi Nepallilerin 32 yıldan beri ilk kez düzenlenen serbest seçimlerde oylarını kullanmak üzere sandık başına gittikleri, Himalayaların bu küçük ülkesinde kralcıların, liberallerin ve komUnistlerin iktidar mücadelesi verdikleri bildirildi. Reuter'in telefonla ilişki kurduğu Nepal polis yetkilileri, ülkenin güneyindeki ovalık kesimde Uç ayrı yerde çıkan olaylar dışında seçimlerin sakin geçtiğini bildirdiler. Yetkililer, seçim kampanyası sırasında kralcılara karşı demokrasi için işbirliği yapan komünistlerle liberaller arasında yer yer olaylar çıktığını ve altı kişinin öldüğünü açıkladılar. Seçimlerin sakin biçimde başlamasına rağmen, halkın şiddet olaylanndan çekindiği bildirildi. 1990 nisanında onbinlerce Nepalli krala karşı sloganlar atarak Saray'a yürümüş ancak polis ve askeri birliklerin ateş açması üzerine 50 gösterici ölmüştü. Yeni Adresimiz: PAZAR ARAŞTIRMA ve FİNANSMAN REKLAM MÜDÜRLÛĞÜ MÜDÜRLÛĞÜ Mürbasan Sok. Koza İş Merkezi C Blok Kat. 9 Balmumcu/İSTANBUL Tel: 173 09 70/5 hat Faks: 167 13 67 Mürbasan Sok. Koza İş Merkezi C Blok Kat. 10 Balmumcu/İSTANBUL Tel: 173 09 70/5 hat Faks: 174 95 96 VEFAT Partimizin kurucu üyelerinden Konya eski Milletvekili SABRİ IRMAK'ı kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Merhumun naaşı bugtLı saat 12.00'de TBMM'de yapılacak törenden ve Maltepe Camii'nde öğle üzeri kıhnacak namazdan sonra Bodrum'a götürülecektir. Kendisine Iknrı'dan rahmet, kederli ailesine ve yakınlarına başsağlığı diliyoruz. SHP GENEL MERKEZİ MİNE G.SAULNIER PARİS Dış politikasında Kürt ve Ermeni halklaruun var oluş haklarını vurgulamak için hiçbir fırsatı kaçırmayan Fransız devleti, özgün bir dil konuşan ve 200 yıldır Fransızlardan farklı bir kimliğin mücadelesini veren Korsikalıları ayn bir halk olarak kabul etmiyor. Fransız Anayasa Mahkemesi'nin sosyalist Rocard hükümeti tarafından meclisten geçirilen yeni Korsika statüsünün birinci maddesini iptali, ülkede büyük yankı uyandırmaya devam ediyor. Anayasa Mahkemesi'nin 9 üyesi, Korsika'ya yeni ve geniş bir özerklik tanıyan yasanm birinci maddesini bilindiği gibi iptal etmiş ve diğer iki önemsiz maddesinde değişiklikler yapmıştı. Söz konusu yasanın birinci maddesinde "Korsika halkı Fransız halkının parçasıdır" ibaresi yer alıyordu. Muhalefet partilerinin başvurusu üzerine toplanan Anayasa Mahkemesi "Korsika halkının" ayrı bir tanım gibi kabul edilmesini, Fransız anayasasının ikinci maddesini oluşturan "Fransız Cumhuriyeti bölünmez bir bütündiir" ilkesine aykın bularak oybirliğiyle iptal etti. Olay aynıyla bu gerekçelerle mahkemeye başvuran sağ muhalefet partilerinde büyük bir memnunluk yaratırken yasanın geçişi sırasında parti disiplini gereği sesini çıkaramayan pek çok sosyalisti de rahatlattı. Komünist Parti ise konunun basından beri sağ muhalefetin gerekçelerine katılmıştı. 'Dokuz bilge' olarak nitelenen Anayasa Konseyi'nin kararı, Korsika'da Fransa yanlısı gelenekçiler tarafından kabul gördü, ancak millîyetçi güçler arasında düşkırıklığı yarattı. Terör olaylarının artışı tehlikesine karşı adadaki güvenlik önlemleri iki katına çıkarıldı. KORSİKA 1768'de işgal edildi Yüzölçümü: 8 bin 680 km. Nüfusu: 240 bin 178 Tarihi: l ö . 4. yüzyıla kadar uzanan Korsika halkı, tber ve Kelt kökenli. 6 ve ». yüzyıllar arası Bizans'a ait olan ada, daha sonra Cenova'nın hegemonyasına girdi. 1347'de bu hegemonyaya karşı büyük bir ayaklanma yaşandı. 1768'de Fransa tarafından işgal edilen Korsika, 1784 devrimi ile birlikte Fransız ilan edildi. Ulusal kahramanı Paoli'nin 179396 yılları arasında verdiği bağımsızlık mücadelesi, 1796'da kendisi de Korsikalı olan Napoleon tarafından kesin bir yenilgiye uğratılarak ada, tümüyle Fransa'ya bağlandı. Korsikahların terör yoluyla Fransa'ya yeniden baş kaldırmaları, 196O'lı yıllara rasthyor. 1989 yıhnda 34 ölüme teşebbüsünden 14'ünde başarıh olan Korsika özgürlükçü Ulusal Cephesi, 1990 yılında da 28 kişiyi öldürdü ve 197 bombalı eylemde bulundu. 30 yıldan bu yana söz konusu örgüt, doğal bir cennet olan adanın kitlesel turizme açılmasını önlüyor, yapılan tesisleri havaya uçuru' yor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear