02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 MART 1991 HABERLER CUMHURÎYET/3 Istanbul Belediye Başkanı, biryetkilinin "Lale dikimini Sözen'in engellediği"şeklindeki açıklamasını yalanladı Sözen: Ben laleyi severim Sözen- "20 bin çiçek diktik." Istanbul Anakent Belediye Başkanı Nurettin Sözen, dün gazetemizde yayımlanan "Sözen'in lale yasağı" haberine ilişkin olarak yaptığı açıklamada "Lale dikilmemesi için emir vermediğini" belirtirken "Çiçek sevgisini belli dönemlere bağlamak çağdışı yaklaşımdır"dedi. Park ve Bahçeler Müdürü Tarık Konal, clünkü açıklamasında "Lale politik karardır" demişti. Sözen, Park ve Bahçeler Müdürlüğü'nün açıklamasını yalanlarken şunları söyledi: "Lale, sümbül, nergis gibi mevsimlik çiçekler tüm parklarda aynı düzeyde gelişmiyorlar. Örneğin Haliç kıyılarına dikilen laleler, korulara dikilenlerden daha az gelişmektedir. Çünkü bu bölgelerde toz toprak daha fazladır. Hassas çiçeklerden bu yıl için olumlu sonuç alınması mümkün değil!' Istanbul Haber Servisi— ts- karardır. Xaleyi ben tstanbul'a Şu anda Istanbulumuzun Yıldız tanbul Büyukşehir Belediye Baş- yakıştıramıyorum. Lalelerin Korusu, Emirgan Korusu, Kunı- kanı Prof. Dr. Nurellin Sözen, lale dikimine yasak getirdiği yo- lunda bir emir vermediğini söy- ledi. Sözen bir görevlinin poli- tik duşüncelerinin kendi düşün- ce ve uygulamalarıyla ilgisi ol- madığını belirterek, "Çiçef i. la- leyi, sumbülıi kim sevmez? Çi- çeklerin >etişmesini ve sevgisini belli dönemlere bağlamak çağ- dışı bir yaklaşımdır" dedi. Sö- zen, belediyenin parklarına 20 bin lale, sümbül ve nergis soğa- m dikildiğini, yalnız Haliç'e ge- çen yıl olduğu gibi fazla soğan- lı çiçek dikilmediğini açıkladı. Gazetemizde dün yer alan "Sözen'in lale yasağı" haberi büyük yankı uyandırdı. Beledi- ye Park ve Bahçeler Müdürü Ta- nk Konal'ın "Lale politik bir ekilmesine Sözen karar verir" yolundaki açıklaması belediye- nin üst yönetimince tepkiyle karşılandı. Belediye görevlileri Konal'ı siyasi bir tartışma açtı- ğı için uyardılar. Büyukşehir Belediye Başkanı Sözen dün gazetemize bir açık- lama yaparak, Park ve Bahçeler Müdürü'nün lale ve Haliç konu- sundaki sözlerine son derece üzüldüğünü belirterek, şunları söyledi: "Herkesin bildiği gibi her çi- çeğin bir dikim mevsimi vardır. Lale, sümbül, nergis gibi soganlı yazlık çiçekler içinde bulundu- ğumuz aylarda dikilir. Nitekim, Park ve Bahçeler Müdürlüğu- müz de çiçek dikme çalışmala- nnı bu ay içinde hızlandırmıştır. çeşme, Bebek parkları ile Haliç- teki Özlem >e Perşembe Pazarı parklarına yaklaşık 20 hin adet lale, sumbul ve nergis soğanları dikilmiştir. Nisan ayında bu ren- gârenk çiçekler parklanmızı sus- leyeceklerdir. " Lale, sümbül, nergis gibi mev- simlik çiçeklerin temiz bir çev- rede açıp geliştiğini, bu nedenle daha çok korular gibi temiz or- tamlara dikildiğini belirten Sö- zen, "Bu çiçeklerin tüm parklar- da aynı düzeyde geüşmedikleri de gerçektir. Buna örnek olarak Haliç'teki parklardan bazüannı gosterebilirim. Geçen yıl beledi- yemiz tarafından Haliç'in tüm parklarına yalnız lale soğanı di- kilmiştir. Ancak, konılarda di- kilenlerden benzerierine oranla olumlu sonuç almamamıştır. Bunun nedeni çevresindeki yo- ğun trafik ile Haliç'in havası ve kolektor kazılanndan çıkan toz- topraktır. Elbette toz toprak içe- risinde hassas çiçeklerden bu yıl için olumlu sonuç alınması mümkün değildir. Bu altyapılar bittikten sonra parklar tekrar es- ki düzenine kavuşacak ve çiçek dikimi süreceklir." Sözen açıklamasının sonun- da, "sosyal demokratların, çev- renin, yeşilin konınması için sü- rekli mücadele verdiklerini" be- lirterek, "Bunu tüm kamuoyu bilir. Çırağan Oteli önündeki bir tarihi çınarın. araçların yolu açılsın diye yeşil düşmanlan ta- rafından kesilmesi üzerine ver- diğimiz simgesel mücadele bu konuda ne kadar hassas olduğu- muzu göstermiştir" dedi. Hastane çöplerine ilişkin yönetmelikyaklaşık bir yıldır uygulanmıyor, enfeksiyon tehlikesine önlem yok Istanbul'da hastane ve benzeri kuruluşlardan her gün çöp olarak atılan yemek artığı, insan dokusu, organ parçaları, neşter, şırınga, iğne, kesici ve delici aletler, diğer evsel atıklarla birlikte özel önlem almmadan çöp dökme alanlarına atılıyor. Içme suyu havzalarında bulunan çöp toplama alanlarındaki bu atıklar diğer çöpleri 10 misli enfekte duruma sokuyor. HÜRRİYET UYMAZ Istanbul Büyükşehir Beledi- yesi, kent sınırları içindeki has- tane ve benzeri kuruluşlann teh- likeli atık kapsamına giren çöp- lerinin toplanması ve uzaklaştı- rılması için hazırladığı yönetme- liği uygulamıyor. lzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından uygulanmaya başla- Than yönetmelik, İstanbul'da fie- nüz Ugili sağlık kuruluşlanna bi- le gönderilmedi. Hastane ve benzeri kuruluş- lardan kaynaklanan çöpler, bü- ro ve yemek artıklarının yanısı- ra, hastalık taşıyabilen insan do- kusu ve organ parçaları, neşter, şırınga, iğne gibi kesici ve delici gereçler içeriyor. Bu arada için- de kullanılmayan ilaclar ve rad- yoaktif atıklar da bulunan bu çöpler, çevre ve insan sağlığını tehdit ettiği için pek çok ülkede özel olarak toplanıp imha ediliyor. Alınan çok yoğun on- lemlere karşın, en gelişmiş ulke- lerde bile zaman zaman hasta- ne çöplerindeki iğnelerle oyna- yan çocuklar A1DS mikrobu ka- parak ölebiliyor. Türkiye'de ise hastane çöple- ri, hâlâ normal evsel atıklarla birlikte işlem görüyor. Bu da za- rarlı atıkların hastanelerde sağ- lık personeli, hasta ve ziyaretçi- lerin sağlığını tehdit ederken, çöplüklerden de içme sulanna karışabiliyor. Özellikle İstan- bul'da çöplüklerin pek çoğu iç- me suyu havzalarında yer alıyor. Katı Atık Milli Komitesi Baş- kanı, Boğaziçi Üniversitesi Öğ- suyuna hastane V ' DENETtMSİZ ÇÖPLER— Hastane çöplerinin özel olarak toplanması ve özel bir alana dökülmesi gerekir. Oysa tstanbul'da bu çöpler su havzalanndaki genel çöplükiere atılıyor. retim Üyesi Profesör Kriton Cu- ri, hastane çöplerindeki tehlikeli atık miktannın evsel atıklarla birlikte toplanıp uzaklaştınlma- sıyla daha da arttığına dikkat çekti. Curi, "Enfekte çöpler, ay- nlmadan toplandığı takdirde, yaklaşık beş Ua 10 misli daha fazla çöp enfekte duruma dönüşüyor" dedi. Bir araştırmaya göre lstan- bul'da hastane servislerine bağ- lı olarak yatak başına günde iki- buçuk ile altı kilogram arasın- da çöp üretiliyor. Bunun içinde- ki tehlikeli çöp miktarı ise 500 ile 1500 gram arasında değişiyor. Yönetmeliğin uygulanmaya başlandığı İzmir'de yapılan bir araştırma ise 8414 yatak içeren 22 hastaneden gunde 18 ton çöp çıktığını, bunun dörtte birinin tehlikeli atık olduğunu gös- teriyor. Geçen mart ayında İstanbıil ve îzmir Büyukşehir Belediyeleri çevre ve insan sağlığını koruya- bilmek amacıyla "Hastane Çöp- leri Yönetmeliği'ni yurürlüğe koydu. lzmir Büyukşehir Bele- diyesi, yönetmeliğin öngördOğü biçimde Harmandalı mevkiinde bu çöpler için özel bir yer belir- ledi. Hastane ve benzeri sağlık ku- ruluşlan özel çöp depolama yer- lerini yapmaya ve bu arada Ta- bipler Odası lzmir Şubesi de özel çöp torbalarını sağlamaya başladı. Izmir Büyükşehir Bele- diyesi, bugünlerde iki özel çöp kamyonunu almaya çahşıyor. Bu arada Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nin kendi hazırladığı ve dokuz ay önce uygulanmaya başlanması gereken yönetmelik, hcnüz Ugili sağlık kuruluşlanna gönderilmeyı bekliyor. Istanbul Büyükşehir Beledi- yesi'nden bir üst düzey yetkili, yönetmeliğin metro yapım çalış- malanna öncelik verilmesi nede- niyle uygulanamadığını açıkla- dı. Adının acıklanmasını isteme- yen yetkili şöyle konuştu: "Once metro var. tstanbul'un çöp sorunu hastane çöpleri de dahü olmak üzere bugüne kadar ihmal edümiş. Yüzydlann ihma- lini bir anda çözmek çok zor. Biz, İstanbul'un çöp meselesini ortadan kaldırmak üzere 100 milyon dolarlık kapsamlı bir proje hazıriadık. Bu proje ön yeterliliğe çıktı. Metro konusu- da belli bir yol katedildikten sonra çöp sorununa egileceğiz. Bu proje çercevesinde Istanbul- da transfer istasyonlan, modern çöp imha alanlan, yakma fırın- ları yapılacak. Çöplerin bir kıs- mı da kompostlaştırılacak. An- cak bunlan gerçekleştirmek za- man alacak." Tabipler Odası Istanbul Şubesi Genel Sekıeteri Doktor Nüvit Duraker de, 'hastane çöpleri- nin giderek insan sağlığını teh- dit eder hale geldiğini belirtti. Duraker, "Bu sorun ertelenme- meli ve bir an önce çözümlen- melidir. Biz bu konuda beledi- ye ile her türlü işbirliği ve daya- nışmaya hazınz" dedi. Yurtdışında 40 milyona satılıyor Mezar taşlarına nuryağıyor HÜSEYİN ERCİYAS ~ İZMİR -- Tarihi eser nite- liğindeki eski mezar taşlan bir bir yok oluyor. Son yı1larda Osmanlı dönemi mezar taşla- rının da yurtdışına kaçırılma- ya başladığı belirtiliyor. Ait ol- duklan donemin pek çok özel- liğini yansıtan tarihi mezar taş- lannın 35-40 milyon liraya aha bulduğu kaydediliyor. Tarihi eser niteliğindeki çok sayıda mezarın yer aldığı Karacaah- met Mezarhğı'nın koruma al- tına alınması çabalan sürerken tüm tarihi mezarhkların ko- runması gerektiği dile getirili- yor. Eski uygarlıklara, Yunan, Roma, Bizans dönemıne ait ta- rihi eserlerden sonra şimdi de Osmanlı dönemine ait tarihi eser niteliğindeki mezar taşla- rımn yurtdışına kaçmldığı be- lirtiliyor. Eski eser kaçakçıla- nnın son birkaç yıldır Osmanlı dönemine ait mezar taşlanna "el attıklan", bunlann bir bir "yok olduğu" kaydediliyor. Mezar taşlarının ait olduk- ları dönemin sanat anlayışını, geleneklerini, yapmnı, yazı sa- natını, işlemecilik, süslemeci- lik ve yontu sanatını, giyim, kuşam özelliklerini yansıtma- Iarı açısından büyük önem ta- şıdığı bilim adamlarınca dile getiriliyor. Dokuz Eylül Üni- versitesi Sosyal Bilimler Bölüm Başkanı Prof. Salih Özbaran, Osmanb sosyal tarihine ışık tu- tacak kimi bilgilerin bu mezar taşlan aracıhğıyla edinilebile- ceğini belirtiyor. Ege Üniver- sitesi Edebiyat Fakültesi Yeni Çağ Tarihi Anabilim Dalı Baş- kanı Prof. Dr. Necmi Ülker, "tarihi eser" biçiminde tanım- lanan mezar taşlanyla ilgili olarak şunlan söylüyor: "Eski mezarlıklarda, hazi- nelerdeki mezar taşlan, ait ol- duğu dönemin mermer, taş süsleme sanatının küçük cap- ta birer şaheseridirler. Bunla- n tekrar yapma imkânı yokttır. Mezar taşlan bize ilginç veri- ler sağlar. Kimi mezar taşlan- nın şekilleri, işleniş biçimleri itibanyla barok etkisi, hatta rokoko etkisi görülebilir. Ro- ma, hatta Bizans mezar kiiltü- riinün etkileri Osmanlı döne- minde yaşamış önemli şahsi- yetlerin mezarlannda, mezar taşlannda görülebilir." Tarihi mezar taşlarının yurt- dışına kaçınlması, bu konuda- ki duyumlar ve bildirimlerin Anıtlar ve Müzeler Genel Mü- dürlüğü'nü harekete geçirdiği belirtiliyor. Istanbul Anakent Belediyesi Mezariıklar Müdür- lüğü ile Anıtlar ve Müzeler Ge- nel Müdürlüğü'nün ortak bir çalışma içinde olduğu, tarihi mezarhkların koruma altına ahnmasına yönelik çahşmala- rın sürdüğü kaydediliyor. Is- tanbul Mezariıklar Müdürü îbrahim Zeki Engin, tarihi me- zarhkların korunması, mezar taşlarının yurtdışına kacınlma- sı ve koruma önlemleri konu- sunda şunları söylüyor: "Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile göriişmelerimiz devam ediyor. Bu hafta bir araya gelip yeniden görüşece- ğiz. Göriişmelerimiz sonucun- da bir rapor hazıriayacağız. Bu raporu başkanlığa ileteceğiz ve uygun göriılürse gereğini yapa- cağız. Mezar taşlarının yurtdı- şına kaçırüdıgı 35 - 40 milyon liraya satıldığı yönünde birta- kım haberler geliyor. Bu du- rum şikâyet konusu oluyor. Ne yazık ki durum böyle" 14 MART TIP BAYRAMI Yıhn Doktorlar 6 şifa' arıyor hekimieri belirlendiANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Hekimler bir 14 Mart Tıp Bayramı'na daha "çözüm bekleyen" sorunlarla giriyorlar. Son 10 yılda alım güçleri yüzde 25 oranında düşen hekimlerin istihdam ve genel statü kaybın- dan kaynaklanan kaygılan da giderek büyüyor. Türk Tabipler Birliği'nin (TTB) yaptığı çalışmaya göre daha iyi >aşam ve çalışma koşul- lanna sahip olmak isteyen he- kimlerin sorunlan şu başhklar- da toplanıyor: • YÖK'ün yılda 5 bin hekim yetiştirme politikası sonucu eği- timde kalite düşmesi ve istihdam sonınunun gündeme gelmesi. • Sağlık hizmetlerinin giderek tedavi edici hekimliğe indirgen- mesi. • Tıbba gerekli katkıyı yapa- mama; kendine, meslegine ve hizmet sundugu topluma yaban- cılaşma. • Genel statü kaybı ve moral değerlerde aşınma. • Çağdaş bir yaşam sürdürme ve tıbbın gerektirdiği koşullarda çalışabilme koşullannın giderek yok oimaya yüz tutması. • Çalışma süresinin ve nöbet- lerin ağır olması. • İş sağlığına gerekli önemin verilmemesi. • Hasıalaıa yeterh ıııuctyenf süresi aynlamaması. • Her düzeyde yönedmle ilgili kararlara kaülamama. • Yurtiçi ve dışı hizmetiçi eği- tim olanaklatının kısıtlı olması. • Lojman olanaklarının sağ- lanmaması. özelükle ocak 1991'de veTİlen zamların çok yetersiz olduğunu vurgulayan TTB Genel Sekreteri Ata Soyer, hekimlerin hükümet- ten istemlerini şöyle sıraladı: • 320 olan ve hükümetin 346'ya çıkanlacağını açıkiadıgı memur katsayısımn 400 olması. • Tum memurlann eşit yarar- landığı taban ayhğının 1 milyon lira olması ve vergi dışı bırakıl- ması. • 135 olması öngörülen yan ödeme katsayısımn 150'ye çıka- rdması. Yan ödeme puanının (iş güçlüğü, iş riski temininde güç- lük) tüm hekimler için 1200'den 3800'e çıkanlması. • Ek gösterge tazminatının 7. ve 8. derecede çalışan hekimler için 900'e, 1. derecedekiler için ise 3800'e çıkarılması. • Kamuda çalışan her hekime yayın ve bilimsel gelişmeleri iz- leme tazminatı olarak maaşın yüzde 10'u kadar ücret verilme- si. • Hekimlere, kendi mesleki, toplumsal, siyasi çıkarları için örgütlenebilme hakkının ve- rilmesi. Tıp Bayramı nedeniyle dün izmir'de bir basın toplantısı du- zenleyen Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Selim Ölçer, Türkiye'de sağlık hizmet- lerinin çok pahalı hale geldiği- ni söyledi. Ege Büromuzun ha- berine göre Ölçer, halen halkın yüzde 40'ının sağlık hizmeti be- delini kendi cebinden ödediğini belirterek gayri safı milli hasıla- dan sağlık için ayrılan payın en az iki kat arttınlarak toplumun yoksul kesimlerinin de hizmet alabilmesinin sağlanmasını iste- di. Istanbul Tabip Odası'nca ya- pılan açıklamaya göre seçici ku- rulun değerlendirmesi sonu- cunda "Tıp Bilim Ödulü'nün Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğre- tim üyesi Prof.Dr. Orhan Ulu- tin'e verilmesi kararlaştınldı. Seçici kurul, "Prof.Dr. Nusret Fişek Tıp Hizmet Ödülü"nün Istanbul Büyükşehir Belediye- si Sağlık Işleri Müdürlüğü pra- tisyen hekimlerine, "Sevinç Öz- güner Barış-Demokrasi-İnsan Haklan Ödülü"nün de "Sava- şa hayır" dediği için bir süre tu- tuklu kalan lise öğrencisi N.A.'ya verilmesine karar veril- di. * ' Istanbul Tıp Fakültesi 14 Mart Amfisi'nde saat 14.00'te düzenlenecek odül töreninde aynca 25, 40 ve 50 yıllık hekim- lere de sertifika ve plaket sunu- lacak. Haber Merkezi — Sağlık Ba- kanlığı bu yıl ilk kez 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla "yılın he- kimleri"ni belirledi. Bu arada Eskişehir'de ilin başarılı hekimi seçilen ve Bakanlığa adı bildiri- lerek Türkiye'de yıhn başarılı he- kimi oimaya aday gösterilen Es- kişehir Devlet Hastanesi Başhe- kimi Dr. Osman Aşkar'ın poli- tik baskılar üzerine görevinden istifa ettiği öğrenildi. Ankara büromuzun haberine göre Sağlık Bakanı Halil Şıvgın, dün düzenlediği basın toplantı- sında illerde valilerce oluşturu- lan değerlendirme kurullarınca seçilen ve Sağlık Bakanlığı Müs- teşarı başkankğında oluşturulan Merkez Değerlendirme Kurulu'nca yapılan inceleme so- nunda uzman hekimler arasın- da 3, pratisyen hekimler arasın- da da 7 hekim vıbn hekimi ilan edildi. Uzman hekimler arasında ya- pılan değerlendirmeye göre Bur- sa Devlet Hastanesi Genel Cer- rahi uzmanlanndan Hamdi Ata- lay, yıhn uzman hekimi seçildi. Pratisyen hekimler arasında yapılan değerlendirme sonunda da Trabzon-Çaykara Sağlık Ocağı'nda görevli İlhan Dursun başarılı bulundu. Savaş bitmeliydi... Bitti! Barışı kurmak ve korumak için... Işığa ve aydınlığa kavuşmak için... Hayat bilgiyle beslenmeli şimdi. Bilgiyle zenginleşmeli! BRITA N NIC A COMPTON'STürkiye'nin yeni bilgi kaynağı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear