Catalog

8 ŞUBAT1991 KÜLTÜR-SANAT CUMHURÎYET/', MÛZİK Kara Karayeften iki konser • Kîltür Senisi — Ccmal Reşit Rey Konser Salonu'ada yann saat 16.00'da ve 11 şubat pazartesi aksamı saat 19.00'da Kara Karayef Azerbaycan Devlet Oda Orkestrası konseri yer alacak. Sovyetler Birliği ve Azerbaycan Cumhuriyed devlet sanatçısı Nâzım Rizayefin 1964 yılında kurduğu ve bugüne dek yönettiği Kara Karayef Devlet Oda Orkestrası, Azerbaycan'ın önde gelen müzik topluluklanndan birisi. Orkestra, klasik oda orkestrası bestelerine ek olarak 20. yüzyılın önemli Sovyet ve Azeri bestecilerinin eserlerine de konserlerinde yer veriyor. Kara Karayef Devlet Oda Orkestrası vereceği bu iki konserde Çaykovski'nin "Serenad"ı, Rossini'nin "YayU Çalgılar Sonaf'ı, Handel'in "Passacaglia"sı, Mozart'ın "Divertimento"lan gibi klasik eserlerin yaıu sıra Kara Karayef, Fikret Amirof, Hayyam Mirzazade gibi çagdas Azeri bestecilerin eserlerine de yer verecek. SINEMA Polanski, jiiri başkanı • PARİS (Reuter) — Bu yıün Cannes Film Festivali'nde jflri başkanlığı görevini üstlenen Polonyalı yönetmen Roman Polanski, Körfez savaşı nedeniyle festivalin bu yıl gerçekieştirilemeyeceğ'i yolundaki söylentileri yaJanladı. Fransız Televizyonu'na bir demeç veren Roman Polanski, festivalin 9-20 mayıs tanhleri arasında yapılacağını belirtti. Baa Amerikalılann festivale katılmayacağını da sözlerine ekleyen Polonyaü yönetmen, "Birçoğu Avrupa'ya seyahat etmekten korkuyor" dedi. Cannes Film Festivali bundan önce Ikinci Dünya Savaşı ve 1968 yılında Fransa'daki öğrenci hareketleri sırasında olmak Ozere iki kez ertelenmisti. BALE MSU'de tek kişilik dans • Költör Servisi— Koregrafisini Aydın Teker'in yaptığı "Agulos" adlı modern dans gösterisi dün ilk kez Mimar Sinan Üniversitesi'nde sunuldu. Tek kişilik gösterinin dansçısı Ebru Anıt Ahunbay, gösterisini üniversitenin Ostnan Hamdi Bey salonunda başlayıp camla çevrili kafeteryasında bitirdi. Bu geçişler sayesinde, gösteriyi ayakta izleyen seyircileri de hareketlendiren Ebru Anjt Ahunbay, Alfredo Caselia ve Semih Fırıncıoglu'nun müzikleri eşliginde dans etti. "Ajhılos" adE çalısma önümüzdeki günlerde de Boğaziçi Öhiversitesi'nde lekrarlanacak. (Fotograf: Ibrahün Günel) TİYATRO ^ 'KafestenKrKuş üçtu' • Kiiltür Servisi — Devlet Tiyatrolan'run 1990-1991 mevsimi oyunlan arasında yer alan Ankara Büyük Tiyatro'da sahnelenen 'Kafesten Bir Kuş Uçtu' adlı oyun; 19, 20, 21, 22, 23 ve 24 şubat tarihlerinde Taksün Sjinnesfnde Istaribullu sanatseverlere sunulacak. Ken Kessey'in romanmdan oyunlastırılan ve Bilge Koloğlu'nun Türkçeleştirdiği 'Kafesten Bir Kuş Uçtu'yu konuk rejisör Basfl Coleman yönetti. FOTOGRAF AESAD'da ayın fotografı • ANKARA (AA) — Ankara Fotograf Sanatçıları DerneğTnin (AFSAD) ocak ayı fotograf yanşmasında siyah-beyaz baskı dalında Derya Daglı, renkli baskı dalında da Can Cansu birindliği elde etti. Seçiciiiğini Ozan Sağdıç'ın yaptığı ocak ayı 'ayın fotoğrafı' yanşmasında, siyah-beyazda, Giil Ezen ikinciliği, Şükrii Koç da 3.'!üğü kazandı. Bu dalda, ayrıca Recep Faruk öztürk'ün ve Mete Oğuz'un fotoğraflan da 'basanlı kompozisyon' olarak belirlendi. Özel ödüiün Uğur Bilge ye verildiği renkii baskı dalında ıse Recep Faruk öztürk'ün fotoğrafı 2., Bahriye LebJebicioğlu'nun çauşması da 3.'lüğe değer bulundu. SI\EMA/AI1LLÂ DORSAY StephenKing'inyapıtındansinemayaaktarılan 'Misery'sinemalarda Cellatının elîne düşen yazarÖUfaa KJtah (Misery) / Yönetmen: Rob Reiner / Senaryo: William Goldman / Göriintü: Barray Sonnenfeld / Müzik: Marc Shaiman / Oyuncular: James Caan, Kathy Bates, Richard Fransworth, Frances Sternhagen, Lauren Bacall / Bir Nelson Entertainment (Columbia) yapınu (Emek, Reks). Stepben King'in sinemaya ak- tanlan kaçıncı kitabı bu? Say- mak kolay degıl. "Tbc Sfci- ning"den "Kujo"ya, "Tepld - The Firestarter"dan "Hayvan MezariığT'na, verimli ve üret- ken King'in sinemaya aktanl- mamış romanı veya öykusü kal- madı gibi.'.. Ayru biçimde gttnü- muz fantastik/korku sineması- nı King'siz düşünmek de ner- deyse olanaksız!.. "ÖJfim Kitabı - Misery", King'in okuyabildiğuniz veya perdede görebildiğimiz öyküle- ri içinde, en "gerçekçi", en "olabilir" olanı... Ünlü bir ya- zar (Paul Sheldon) son kitabını yayınevîne götürmek üzere karlı bir havada yola çıkar. Ve bir ka- za yapar. Yazar, kendisini üne kavuşturan ve Misery adlı bir kadının serüvenlerini anlatan di- ziyi, 8 kitaptan sonra bitirmeye karar vermiş ve son kitabında onu öldürmüstur. Bu arada, ka- zadan sonra onu kurtaran ve evine taşıyıp tedavisiyle uğrasan kadın, yazann tutkulu bir oku- ru ve özellikle de Misery kişiü- ğuıin hayranıdır. Ama onun son kitabında kahramanını öldür- mesi, bir akıl hastası olan kadın için kabul edilemez bir şeydir. Ve böylece tutkulu ve çılgın okurla, kırık bacaklanyla yata- BELALI BİR IŞ — Temelde iki kişi arasında geçen bir öykünün sinemalaşfınlması gerçekten de zor ve belalı bir iş. Reiner'in başlıca dezavantajı, romanın aslında sinemaya pek uygun olmayan yapısı. Film, fazla kan-revan içermese de son yıllarda fantastik- gerilim sinemasında gönilegelmiş en itici örneklerdea biri. ğa çakılmış olan yazar arasında, bir ûlüra-Jcalım oyunu başlar... Görüldügü gibi "Misery"de akkn ve manüğın sınırlannı zor- layan ve olabilirlik kapılannı kı- rıp geçen hiçbir şey yoktur. Stephen King, tıpkı kahramanı Paul Sheldon gibi ve onun Mi- sery'den bıkıp usanması gibi düşsei ve fantastik öykülerden usanmış gibidir. Paul Sheldon gibi sanki "ciddiye alınmak" ve bunun için de yaşayan, ayakla- nnı yere basan kahramanlany- la değişik bir roman yazmak is- temiştir ve de kuşkusuz başar- mıştır. Stephen King meraküia- n, giderek hastalan "Misery"yi kuşkusuz ilgiyle okuyacaklar ve yazarlarının bu yeni yönelişini, onaylasalar da onaylamasalar da ilgiyle izleyeceklerdir. Ancak film için ayru şeyleri söylemek zor. Eski Hoüywood'- un profesyonelleri gibi her türfl denemek ve hepsinde başan ka- zanmak isteği duymuş olabile- cek bir Rob Reiner, "Stand by Me" ve "Harry Sally'yle Tamşıoca" gibi duygusal giildü- rü türu filmlerden sonra el attı- ğı bu gerilim filminde, türün klasiklerine, klasikleri şöyle dursun iyi kotanlmış, akılda ka- lan örneklerine hiçbir katkıda bulunmuyor, hiçbir fark atamı- yor. Reiner'in oaşlıca dezavanta- jı, romanın aslında sinemaya pek uygun olmayan yapısı. Bir kez, tümüyle bir evde, giderek neredeyse bir odada ve temelde 2 kişi arasında geçen bir öykü- nün sinemalaştınlması gerçek- ten de zor ve belalı bir iş. Rei- ner'in henüz sahip olamadığı anlaşılan bir profesyonellik, bir beceri, giderek bir parça deha isteyen, daha da ötesi, belki ro- manda kabul edilebilir gibi du- ran temel durum. Yani ne denli kötii ve çılgın da olsa, aslında bir kadın, hem de hafif tombiş haüyle ve masum yüzüyle seve- cen bir kadın görünümündeki "ceBal"ın sinemada seyirci ta- rafından kabul edilebilmesinde- ki zorluk... Daha da ötesi, fii- min türn finai bölûmü, böyle bir kişiliğe karşı yöneltilmiş bir "yok etroe çabası", bu açıdan oldukça sevimsiz, giderek yürek kaldıncı görünüyor ve fîlmi, fazla kan revan içermese de son yıllarda fantastik - gerilim sine- masmda görülegeimiş en itici örneklerden biri haline getiri- yor. İyicene yaşlanmış bir Ja- roes Caan ve aldığı Altıo Küre'- yi hak etmiş gerçekten iyi bir oyuncu olsa da Kathy Bates (fîl- min tek olumlu yanı, belki de onu tanımak), bu olumsuz an- lamda sinir bozucu ve gereksiz filmi kurtarmaya yeterli olmu- yorlar. Korkufılmi Arachnophobia' ile 'Rocky'nin beşincisibugün gösterimegiriyor 'Basmakalıp' Amerikan fîlmleri haftasıKiiltür Servisi — Amerikan sineması, köpek baJıkiarından, kuşlardan, 'uzaylı yaratık'Iar- dan canavarlar yarattı. Bugün gösterime giren korku filmi 'Arachnopbobia'nın canavarla- rı .ise örümcekler. Tıpkı 'Kuş- lar', 'Jaws' ya da 'Yaratık' filmlerinde olduğu gibi 'Arachnopkobia' da insanların çaresizliklerini, korkulanru be- yazperdeye getiriyor, izleyiciyi 'arpertmeyi' amaçlıyor. Olaylar California'nm bir ko- yünde geçiyor. Filmde, şehrin kalabalığmdan ve tehlikelerin- den çocuklannı korumak ama- cıyla sakin bir yerde yaşamayı seçen bir ailenin başından ge- çenler konu ediliyor. Amerikan korku filmlerirıe özgıı 'muöu ai- le tabiosu' sahneleri ile başlayan fiün, orümceklerin devTeye gir- mesiyle birlikte korkunç bir ge- rilime dönüşüyor. Vefilmeadı- nı veren korku başlıyor: 'Aracb- nopbobü'. Yapuncılı|ırn Katiüeen Ken- nedy ve Richard Vane'in üstlen- diği filmin yönetmenleri Frank Marshall ile Steven Spielberg. Marshall- Spielberg ikilisi daha önce de sinemalarımızda goste- rilen 'Dainıa', 'Kutsal Hazine Avcıian', 'Mor Yıllar', 'Poüergeist' filmlerinde birhk- te çalışmışlardı. Filmin başroüerini ,'Sevgi Sözcükleri', 'Kahire'nin Mor Gulu', Marie', Vahşi Birsey' gibi yapımlarda izlediğimiz Jeff Daniels ile 'Santa Barbara' di- zisinde rol aldıktan sonra 'Harry SaOy üe Tamsanca', 'Çıl- gın Aile' filmlerinde oynayan Hariey Jane Kozak paylaşıyor- lar. Ünlü 'Rocky'filmierininbe- şincisi de bugün sinemalarda başlıyor. fstanbul'da Osmanbey Gazi, Beyojlu Atlas, Baku-köy 74, Çemberlitaş Şafak, Beşiktas Yumurcak, Kadıköy Süreyya; Ankara'da Metropol; lzmir'de Deniz ve Sema; Adana'da An sinemalannda gösterime giren fiün Rocky'nin yine yoksulluk gflnlerine dönuşünü anlatıyor. Yönetmenliğini Jobn G. Arild- sen'in yaptığı filmin senaryosu- nu* filmin başrol oyuncusu Sylvesfer Stailone yazmış. Mü- ziğini Bill Conti'nin yaptığı 'Rocky 5' filminin diger önem- li rollerinde Talia Shire, Sage Stallone, Burgess Meredith ve Tommy Monison yer alıyor. Filmin yönetmeni John G. Avildsen, "Rocky" serisinin ilk bölümünü de yönetmişti. Televızyoıı siııeıııaprogmmları iivey evlat"TRT, renkli basındaki eleş- tiriJere asın bir duyarlılık göste- rip yeni dönemde 'TV'de Sinema' programlannı ona gö- re düzenledi. Bir TV yönetimi- nia basına böylesine duyarlı ve eJeştirilere bö>1esine dikkatli ol- ması aslında gıizel şey... Ne var ki bizim TV eleştirilerimiz de belki basınunızuı, giderek top- lumamazun riiıiü çeşitli kurum- larının genef düeeyinden hiç de yukanlarda olmadığı, giderek dalıa da asağılarda gezindiği için TRT'nin bu gözler v-asartan ça- bası hiç de beklenen sonucu ver- medi. O 'magazin eleştiri' zib- niyeti, aynı üslnpla ve aynı yay- garacılıkla aynen sürüyor. Hat- ta daha da agırlasan biçimde: Bu yayıo dönenti TRT yönetici- lerinin yayın planlama harikaia- nnı (!) berkese anlatmak için ideal bir örnek olacaktır. Çün- kü hiçbir dönemde böyle garip- likler yapılmamıstı" (Milhyet, 5 Şubat 1991) Olay şudur: Yukanda ve ben- zeri sütunlarda benzer bir üsiup- la yapılan eleştirüer, geçen dö- nemlerde özellikle bir şeye tak- mıştı: Sayısı beşe yükselen ka- nallarda filmler ve diziler çakı- şıyor ve her filmi ve de her dizi- yi izlemeyi kaçmılmaz bir görev sayan veya böyle düşündüğü varsayılan bir seyirci kitlesini temsil ettiklerini sanan bu ka- lemler de sürekli bunu eleştiri- yorlardı. TRT bu dönemde özel- ŞIMDI... SERÇE 90.000.- TOROS/SAHIN KARTAL/TOROS STW SAMURAI 140.000.- 175. DOGAN/F.TAUNUS R.BROADVVAY/S.JEEP 155.000.- Budgetnentacar OTOMOBIL KİRALAYINFıyaHar, gûnluk ve sınırstz km.dır, sigorta ve KDV dahıldir. Ustede veriten ftyatlara indirim uygulanmaz. Uzun dönem ve filo kıralarna/arda özel fıyat uygulanır. snszatst mmst AUNVİ T» S!j J14 İ2MI tuvmmmannmnim» MOHUI T« ,6141)3071 73(B MMMMİt T« «1^M144-15774-1SO (UUHWIU«MJ|IMI T Tel f31U13B*5 II3E29 *KTU.r»HAV»lJlU« T« 01)215375 «r Ttt 6361M9S6 14S6 CAMEL OTO KİRALAMA | StNOP ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esa5 No. 1990/146 Davacı Ahmet Özçelik vekJi Av. 1. Hakkı Golenç tarafından davaiı Fikriye özçdik aüeyhinc açılmıj bulunan ana w iddfili gtfımsızlik nedeniyle boşanma davaiının yapılan yargılaması sirasında; Davacı veldlı 9.7.1990 tarihlı dı)ekç«ı ile davaiı Fikriye özçdik aleyhıne zina ve şiddcüi geçimsizlık sebebiyfc tara/ların üşanmaJanna karar verı'irnesım talep ve dava «mış oJjnalcla, Şahin Kıa Sınop Dıbekli k6yünde oluran davajı Fiknye özçelik adına dunışma gününün ve dava düekçesüıin (ebiig iüemedıginden, aynca zatnta marifetıyle yapılan arajlıraıajara mğmen de tebligata yarar açık adresi tespil ediJemedigin- cn davaiı Fiknye Özçelik'm 19.3.199! ğünü saat 9.10"da yapılacak olan duruşmada bizzat haar bulunması vrya kendisini j.vekille ıcmsi) ettirmesi. dunışmaya gclmediji lakdirde gıyabında duruşmaya devam edılecejı ve gıyap karan lcbhğ litaeyeceg) HUMK'nun 509 ve 5)0. maddelerı uyannca meşruhath davetiye yenne kain oimak üzere ılanen tebliğ oiunur. Basıo: 453S9 LOKANTAH BAJt J A Z Z C L U B t C A F £ AYŞEGÜL YEŞİLNİL Vokal ÖNOER FOCAN Gılar NEZİH YEŞİLNİL Sas CANKUT ÖZGÜL Davul HAFTA SONU KONSERİ 8 Şubat Cuma 18 30 9 Şubat C tesı 18 00 KONVANSİYONEL TRİO ERCÜMENT ATEŞ Gılar İLKİN OENfZ Bas CEM AXEL Davul PAZARUOO JAMSESSİON AftNAVurKOY DEfiESI SOKAK NO 1 ARNAVUTKOr -ez 163 05 78 13O 21 «7 • 140 84 74 PARADISE DANCING BAR k Valikonağı Cad No: 73/1 Nifantaşı 0 Teleforv 146 69 81 LIVE MUSIC Her Perşembe - Cuma T ERKÎN KORAY Saat; 18.00 - 24.30 CAFE RESTAURANT Gümüssuyu-Taksim Her Cuma Akşamı ŞarkıJı FaaJ flez 144 47 87 Otopark 19 00-2400 arası Unıversıte Bahçesı KEDİ BAR CRirp Karakol karşısı ARNAVUTKÖY 163 32 CHTIRestaurant Cafe - Bar Zamanı,, 15.00 - 17.00 Paxartext-Çarfamba plyanist Lidya C.test Alaeddin Dal. Ork. Portrentrtdt çizıtireHHrsiniz. Istıklal Cad Peremecı Sok. 20/7 Beyoğlu 146 16 56-151 16 42 Fax 151 6S 31 En Güzel Bestelerin Usta Yorumcusu ALIKOCATEPEIÖZKAN TURGAY ve grup Seker 343 1 A 5 6 Kadıkoy Eskı Iskele karşısı JMODA HAl\ CiFE-IUK ÇukurpvaJılan^* bekliyoruz. -Yerlı içkı duWe I0.00a- TL" ModaCad No-239Tel-345 84 74 LOKANTAI 130 21 87 • 140 84 74 likle bu çakışmalan önlemeye çauştı, ama sonuç yine beğenil- medi. • Bir kez dünyanın hiçbir TV yönetiminde, filmleri ve de dizi- leri çakıştmnamak diye bir kay- gı yoktur, olamaz. Tam tersine (ve bir zamanlar TRT'nin yük- sek düzey yöneticilerince de ifa- de edildigi gibi) çakışmaJar do- ğaldır, gereklidir, yararlıdır. ÇUnkii amaç insanları seçmeye, seçici olmaya yöneltmektir. •TV'de Sinema", ilgi gören bir programdır. Onun içindir ki he- men her ülkede "prime lime" denen ve en geniş kesimin ekran karşısmda oldufu saatlerde ya- yımlamr. Ama ne olmuştur? "TV'de Si- nema"nın en yerleşmiş, en otur- muş saatleri ve uygulamaları hallaç pamuğu gibi atılmıştır. önıeğin salı gecelerinin artık ge- lenekselleşmiş "TVde Sinema'i sı, hem ikinci programa hem de nerdeyse 23.00 gibi çok geç bir saaie kaydırılarak sabote edil- miştir. Cumartesi gecelerinin yi- ne çok alışılageîmîş "TV'de Tiirk Sineması" saati öğleden sonraya alınmıştir. Türk sinema- sının daha eski, zaman zaman klasik filmlerine ayrılan çok dogru, çok yerinde ve Erman Şener'in sunuşuyla canlanan bir program ise yine saat 23.00'lerde başlatılarak gözden ırak tutul- muştur. . Ancak TRT'nin (renkli veya renksiz) başından gelen eleştiri- lere genelde kulak vermesi elbet- te ki yararlıdır. Nitekim cuma gecesinden cumartesiye ve daha bir saate akndığı için "seyirci îören" (vah vah... Çok uzül- lükf) ve seyirci soruşturmalann- la artık "ilk beşe giremeyen" (ne acı?) aniı-şanlı "Bir Başka Gece" programı, TRT tarihinde görülmemiş bir aceleciükJe yeni dönemin baslamasından sadece bir ay sonra yeniden cuma ak- samlarına dönmiiş bulunuyor. Bunda "büsuam sesi"nden çok, bu programı hazırla.van şirketin becerikliliğini kutlamak ve TRT ile ilişkilerine sapka çıkarmak gerekir. Bakalım aynı TRT, ay- nı düzeyde eleştiriien difer uy- gulamalan, yani Türk sineması- nj cumartesi gecelerine geri ^ö"- mesi ve 1. Kanal'da haftada >•'•, Batı sinemalanndan geıen yeni ve popüler bir filme ayırdığı tek program olan salı sinemasının yeniden bu kanala ve iyi bir sa- ate konması konulannda da ay- r! acefevij: v .t er?ı ?J "• • -af-- la bekJıyoru/. 'Pir Sultan' yine yasak • Kiiltür Servisi — Ankara Birlik Tiyatrosu'nun oynadığı 'Pir Sultan AbdaJ' Denizli Valiliği taraftndan da yasakiandı. Daha önce Istanbul, Izmit ve lzmir'de yasaklanan oyun idare mahkemelerinden ahnan kararlarla bu illerde oynanabilmişti. Ankara Birlik Tiyatrosu, Erol Tby'un yazdıgı 'Pir Sultan Abdal'ı 13 subatta Denizli'de sahneleyecekti. ABT ve yazar Erol Toy, yürütmeyi durdurma istemi ile Deniili İdare Mahkemesi'ne basvuracakiar. Türkmüziği konseri • Küftiir Seryisi — Türk Kültürune Hizmet Vakfı ile tstanbul Belediye Konservatuvan Türk Müziği Mezun ve Mensuplan Demeji'nin birlikte düzenledikleri ve köiü hava şarüan nedeniyle ertelenen Caferağa konseri, 9 şubat cumartesi 17.3O"da Sultanahmet Caferaga Medresesi'nde gerçekleştirileck. Konserin soüstleri Erol Deran (kanun) ve Erol Bingöl sehnaz makanunda eseYler seslendirecekler. Danny Thomas öldü • LOS ANGELES (AP) — Televizyon dünyasının ünlü isimlerinden komedyen Danny Thomas öldü. Kalp kıizi sonucunda yaşamını yitiren Thomas, 79 yaşındaydı. Thomas, özellikle "Make Room Fbr Daddy" adlı komedi dizisiyle ünlenmişti. Eski ABD Baskanı Ronald Reagan, Thomas'm ardından söyle dedi: "Danny Thomas, ola|anüstü yetene|iyle milyonlarca insanı büyüledi." Juan Saizar öldü • MEXICO CITY (AP) — Meksika'nın ünlü besteci ve sarkıalanndan Juan Saizar öldü. Geçirdiği bir kalp krizi sonucu vasamını yitiren Saizar, 61 yaşındaydı. "Cruz de Olvido", "When I'm VVİthout You", "Red Sky" ve "Little Garbage" gibi sarkılanyla tanınan Saizar, çeşitli fîünlerde de rol almıştı. Hoyos'a darısödülü • MADRİD (AP) — Ünlü flamenko sanatçısı Christina Hoyos, bu yıhn îspanya Ulusal Dans Ödülü'nü kazandı. Ulusal MOzik ödülü'nü ise besteci Luis de Pablo ile piyanist Guillermo GonzaJez paylastılar. 1980'lerde Carlos Saura'nm ünlü "Kanlı Düğün" ve "Cannen" filmlerinde Antonio Gades ile dans eden sanatçı, bugün kendi dans topluluğunu yönetiyor. ^Kısacalar' • KıUtür Servisi — Güngör Gençay'ın "Kısacalar" adlı şiir kitabı, Gerçek Sanat Yayınlan arasında çıktı. "Kısacalar" şairin küçük dizelerle bütünlestirdiği şiirler toplamından oluşuyor. Gençay, daha önceki kitaplannda oJduğu gibi "Kısacalar"da da toplumsal konulara el atıyor. UGUN • Kısa film gâ«terf«i 12. Ulusal Kısa Film Yanşması'na gönderüen fiimlerden gösterime alınaniar saat 19.00'dan itibaren İFSAK'ta izlenebilir. mmmmmmmmmmmm bugün bilsak 8ŞÜBAT CUMA: 19.00 GünlerinGötürdüğü • ••NakJenSavaşYayını" Aydın UĞUR, Kûrşai BAŞAR ErkanOYAL 19.30 BilsakTiyatroAıölycsi: "îşıcBaş IşıeGövdcIştc Kanai- lar" Yazan: Sevim BURAK Görsd Sanat Atöljeleri Mchmcı GÜLERYÜZ yöncıimindc (Pcr. - Cum.) Cafe-Foyer-Bar(Giriş) 12.OO-OÖ.3O Rock Cafe-Bar(5.KaO I5 0«l-îf?0ı)HeavyMcwl : 8%-24.00 Rock Murat Pazar-Sonay bilsak, sırasclvilcr cad., soğancı sok. 7 cihangir 143 28 79-99