Catalog

2 ARALIK 1991 * * * * HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/19 Renkleri Yasaklayabilmek... (Baştarafı 1. Sayfada) lefon alıyoruz "Yasağa uymazsanız, gaze- teyi kapatırız" diye. Işte o günlerde karıkatürcü arkadaşları- mızda bir 'mavi aşkı' uç vermıştı. Durmak- sızın mavi rengin erdemıni, güzelliğını çizi- yorlardı. 'Hayır' yasaklanmıştı, ama renge de ya- sak gelecek değildi ya... Ama yanıldılar. 21 Ekim 1982 tarihinde öğleden sonra te- • lefonum çaldı. Selimiye santralındaki astsu- bay her zamanki gibı adımı sorduktan son- ra "Komutanımı irtibatlıyorum" dedı. Ve kurmay başkanı, o bildik boğuk sesiy- le konuştu: "Özellikle Cumhuriyet'i uzun zamandır iz- liyoruz. Anayasa konusunda artık en küçük bir ima, telkin, telmih yoluyla dahı olsa en ufak bir şey istemiyoruz. Yoksa derhal ka- patacağız." Bir an durdu: "Bir de mavi konusu var" diye devam et- ti; "Sizde kimdi o, birileri var, hep mavi ma- vi diye çiziyor. Bundan sonra mavi de olma- yacak, anlaşıldı mı?.." Böylece 12 Eylül, yasakları arasına bir ren- gi de katabilmiş ender askerı yönetimlerden biri olarak tarihe adını yazdırmış oluyordu. Yıllar sonra, İsviçre'dekı uluslararası bir toplantıda bu olayı anlatttğım zaman yabancı meslektaşlarımın bana nasıl acıyarak ve san- ki uzaydan gelmiş biriymışim gibi baktıkla- rını hiç unutamadım... * 12 Eylül geçmışte kaldı, ama renkleri bile yasaklayan o totaliter zihniyet değişebildi mi ülkemızde? Yazık ki hayır. Bugün hâlâ kimi renkler yasak kapsamın- da. Dün gazetemizin dördüncü sayfasında yer alan bir haberde şunlar yazılıydı: "Sarı, kırmızı ve yeşıl renklerden oluşan formayı giydıkleri gerekçesıyle Hakkâri Be- lediyesporlu futbolcularla antrenörleri hak- kında soruşturma açıldı. Bu renkler Kürtle- rin simgesı sayılıyor. Sahada görevli guvenlik mensupları, futbolcuların 'yasak renkler'le maça çıktıklarını bir tutanakla saptadılar. Cumhuriyet savcılığı yetkılileri, 'Soruşturma- nın seyrine göre karar verilecek; dosya DGM'ye de gönderilebilir' dedıler." Maviden sonra... Sarı, kırmızı, yeşil... Hiç olacak şey mi? Bu kafayla nereye gidilebilir ki?.. Bu kafa, yalnız yasaları değiştirmekle de- ğişebilir mi? Sanmıyoruz. • Gelecek hafta 10 aralıkta, beş yıldır yap- tığımız gibi yeni bir İnsan Hakları Haftası'nı daha kutlayacağız. Bu vesileyle, İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Nevzat Helvacı, Ankara Büromuz- dan Turan Yılmaz'ın sorularını yanıtlarken şunları söylemiş: "Birleşmiş Milletler'in bu yıl ıçinde yaptı- ğı bir değerlendirmeye göre Türkiye, insan hakları yönünden 40 puan üstünden ancak 7 puan toplayabilmiş. Buna göre 88 ülke ara- sında ancak 66. sırada yer alabildi. Ulusla- rarası insan haklan örgütleri de Türkiye'yi in- san hakları açısından 'sicili bozuk' ülkeler arasında sayıyorlar. İnsanlarımız buna layık değildir." Çok haklı Sayın Helvacı. Enerji ve Çevre bakanlanndan termik santral açıklaması: Gökova şimdilik donduruldu, durdurulmadıHaber Merkezi — Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ersin Faralyalı, Gökova Kemerköy Termik Santrah'nın yapımmın durdurulduğu ve başka bir ye- re taşınacağı yolunda Başbakan Süleyman Demirel'in açıklama- lannın yanlış anlaşıldığını belir- terek "Iş şu anda donduruldu, durdurulmadı" dedi. Çevre Ba- kanı Dogancan Akyürek de santralın şu anda incelemeye alındığını belirterek, "Santralı oradan kaldınp başka bir yere götürmek şu anın karan değil. Bunlar tetkik etmeden olmaz" diye konuştu. Ersin Faralyalı dün partisinin Izmir il merkezini ziyaret ederek sorun ve istekleri dinledi. AN- KA'nm haberine göre, Bakan Faralyalı burada, "Bakan oldu- ğumda bile bu kadar heyecanlanmadım" diye başla- dığı konuşmasında, hukumetle- rinin şimdiden dünyada ve Türkiye'de verdiği mesajlarla çok büyük prestij sağladığmı söyledi. tl başkanlığı odasında da ga- zetecilerin sorulanm yamtlayan Faralyalı, Gökova'daki Kemer- köy Termik Santrah'nın çalıştı- rıimayacağı ya da başka bir ye- re taşınacağı şeklinde Başbakan Süleyman DemirePe atfen çıkan haberlerin yanlış anlaşıldığını söyledi. Faralyalı.şöyle konuştu: da herhangi bir yatınma devarr. ladık. Benim bakanlığıma bu "Sayın Başbakan bana, Çev- etmek gibi bir dunım da olma- konuda duşen gorev tabii ora- re Bakammıza, bir görev verdi. sın. Yani, iş dursun, iş dondu- daki santralın inşasının hangi Dediki'Budurumuinceleyipve rulsun.'Tamamişbu andadon- safhada olduğunu tespit etmek- nihai bir karar alma^.g.E.da ora- durnldn. lyi bir noktada yaka- tir. Hemen bunu tespit ettim ve Fr-yıınıırı'H» k « r v o l l n n kanaHı ü o ğ u A n a d o l u böigesi, yoğun kar E ı r Z U r U l I l U a K a r y O U U l l K a j J U U l yagışnun etkisi altına girdi. Bölgede ön- ceki günden bu yana aralıksız devam eden kar yağışı nedeniyle ulaşım guçlukle sağlanıyor. Ankara bağlantılı dünku Erzurum-İstanbul uçak seferi de yapılamadı. Kar yağışı yüzünden Kars, Ağn, Muş ve Erzurum'a bağlı 78 köy yolunun ulaşıma kapandıgı bildirildi. Şehirierarası yollarda da ulaşım guçlukle yapılabiliyor. Meteoroloji yelkililerinin verdiği bilgiye gore. Erzurum kent merkezindeki kar kalınlığı 20, Kars ve Ağn'da 17, Muş'ta ise 15 cm'ye yukseldi. Palandoken kayak tesislerindeki kar kalınlığının da 60 santimetreye ulaşbğı bildirildi. (Fotoğraf: MUSTAFA GÜLTEKİN) SPOR G.Saray (Baştarafı Sporda) Bu tezahüratlar, doğal olarak maçı izlemek uzere Ali Sami Yen'e gelen Mehmet Ali Yılmaz'ı da keyiflendiriyordu. Yeni Ba- kan'ın stada girişinden hemen sonra Galatasaray'ın gol atma- sı "Bakan bize uğurlu geldi" şeklinde yommlanıyordu. Yıl- maz bundan memnun olurken, Trabzon'un yenılgi haberiyle üzüntüsunü belli ediyordu. Galatasaray için Boluspor maçının önemi buyuktu. Çünku ilk yarıda ki liderlik ve şampi- yonluk iddialarının devamı an- cak alınacak 3 puan ile sürebi- lirdi. Üstelik Fenerbahçe de bir gün önce oynadığı maçı kazan- mıştı. Ayduı'da bırakılan iki pu- an da hesaba katüınca, 3 puanı almak Galatasaraylı için şart olmuştu. Ancak sezon başından bu ya- na devam eden sakatlıklar Ga- latasaray 'ı rahat bırakmıyordu. Erdal ve Roti'nin sakatlıklan sü- rerken, Erhan da antrenmanda sakatlanmışu. Aydın maçmda belinden sakatlanan Hayrettin ise "Mutlaka oynamak istiyorum" diyerek bandaj yap- tırdı ve Boluspor karşısına çık- tı. Hayrettin önce BP tarafından venlen "Ayın Kalecisi" ödülunu aldı, sonra da Galatasaray'ın gu- venli elleri olarak kalesinde kı yerini... Şenol Güneş yönetimindekı Boluspor da her zaman olduğu gibi Galatasaray'dan puan alma duşüncesi ile sahaya çıktı. Fer- hat'ı ilk 16'ya almayan, Guneş, genç Levent'e guvendi. Levent de sahanın en iyilerinden Turgay- ın penaltısını kurtararak, Bolu- spor'un güvenli eldiveni olaca- ğjnı gösterdi. Güneş, ilk on birde lige fırtı- na gibi girip, goller atan Arife yer vermeyip oynattığı Faruk'a bağınrken sesi kısıldı. Hele Fa- nık'un sakatlığı sırasında arala- nnda geçen konuşmalar çok en- teresandı. Faruk, Bülent'in dar- besi ile tek ayağı üzerinde seke- rek, kulübenin önüne "Bileğim döndıi" diye feryat ederek gel- di. Hemen kontrol edildi. Bu arada Güneş kale arkasında ısı- nan AriPi azarlayarak çağırdı. Durumu fark eden Faruk "Oy- nanm Hocam" dedi. Ancak Gu- neş sesini kısan bu oyuncu hak- kında kararıru vermişti. "Gel" diye işaret etti. Faruk çaresiz ke- nara gelirken, "Hocam oynanm ya.." dedi ama nafile... Sonra da ağlayarak, soyunma odasımn yolunu tuttu. Maçın yıldızlanndan biri de hakem lahsin Kesiciler idi. ilk yanda kendisine itiraz eden Bu- lent'in ustune öylesine hırsla git- ti ki "Eyvah atacak" diyenler, kıpkırmızı kesildi. Çünku Kesi- ciler, Bülent'e sadece diklendi. Ancak attıkları da oldu. Bolu- spor'dan Erkal, san kartı var- ken, Kosecki'ye faul yapınca, Abdülkerim de itiraz edince so- yunma odasmın yolunu tuttular. Kesiciler, böyle kolayca oyundan futbolcu atınca Galatasaraylı ta- raftarlar her harekette hakeme, "At, at, at" diye bağırdılar. Ay- nca Kesiciler, Arif in duşürulu- şünde takdir hakkını ağır kûlla- nıp, penaltıyı gösterince, Gala- tasaraylı taraftarlann öfkesini aldı. Galatasaray'ın penaltısında ise bir tereddüt yaşandı. Uğur düşürülünce Kesiciler penaltıyı gösterdi. Herkes Kosecki'ye ba- karken, Polon>-alı oyuncu, kası- ğındakı bandajı gösterip, sakat Gmnastikçilerinüz 2 altın, 5 bronz madcâya kazandı Canbaş ve Çelen Balkaıı şampiyonuSpor Servisi — 11. Balkan Gençler Cimnastik Şampiyo- nası dün yapılan bayanlar ve erkekler alet finalleriyle sona erdi. Cimnastikçilerimiz alet finallerinde erkeklerde 2 altın, 3 bronz, bayanlarda ise 2 bronz madalya kazandı. Abdi Ipekçi Spor Salo- nu'nda tüm Balkan ulkelerin- den 110 cimnastikçinin katılı- mıyla gerçekleştirilen şampiyo- nanın erkekler alet finallerin- de Suat Çelen paralel barda al- tın, Murat Canbaş ise atlama beygirınde alün ve paralel bar- Balkan Cimnastik Şampiyonası'nda sporculanmız son gun 2 altın kazandı. (Fotoğraf: LLVENT YÜCELMAN) Denizli: 3. gole (Baştarafı Sporda) giye gün geçtikçe yaklaşıyor. Onlann kazanma hırsı beni mem- nun ediyor. Bizim için önemli olan şu zor dönemdeki maçları- mızı kayıpsız olarak kapatmak. Şu anda iyi gidiyoruz. Ancak bu takımın desteğe ihtiyacı olduğunu söylemek istiyorum. Tek sıkınümız farklı kazanamamak, 1-0 ve 2-İ gibi galibiyellerde fut- bolculanm psikolojik olarak bir baskı altına giriyor. Bu neden- le de bir tiırlü 3. gole ulaşamıyoruz. Eğer Tugay'ın kaçırdığı pe- naltı gol olsaydı skor daha da farklı olurdu..." Dunkü maçta penaltıyı kaçıran genç futbolcu Tugay ise maç- tan sonra şu açıklamayı yaptı: "Gol olacağına kesin olarak ina- nıyordum. Ancak kaleci Levent çok iyi yer tuttu. Ben yine de bu olaydan yümayacağım, Bursaspor maçında olursa penaltıyı atmak isterim." Bu arada maçın 70. dakikasında bir gol pozisyonunda sakat- lanarak oyunu terk eden Taner, attığı gol için sevinemedi. Ta- ner, "Diz üstii bağlarımda yırtık varmış. Bu onemli değil, ben kaçırdığım gollere yanıyorum" dedi. Bir devre güzel futbol (Baştarafı Sporda) Galatasaray'ın ilk yarıda ortaya koyduğu futbol ile ikincı yarı- da rakıpleri dokuz kişi kalmasına karşın zaman zaman yandaş- lannca protesto edilecek denli kotu oynamaları, tempolu oyunu doksan dakıka sürduremeyeceklerinin bir kanıtı olsa gerek. Böy- lesine genç bir takımın becerı gerektıren yerlerde eksık olmaları normal karşılanabilir, ama koşmak soz konusu olduğunda eğer bir devreye yetecek enerjiye sahiplerse, o zaman 11 kişi ile muca- delesini surdurecek ekipler karşısında sıkıntılı dakikalar yaşaya- caklar demektir. Her şeye karşın Galatasaray'ın ilk yarıda oyna- dığı guzel futbolu desteklemesi ve bu oyunu daha ileri boyutlara taşıması için sabırlı olunmalıdır. Özellikle maçın sonunda fark beklentileri gercekleşmeyen yandaşlannca. Çunku tribunler genç oyuncuları kolay etkiler. Hem olumlu hem de olumsuz yonde CSaray, gençlerle (Baştarafı Sporda) kalınca Galatasaraylılar surekli atak şansı aradılar. Bu atakları organize eden de genellikle Şevket'ti. Şevket, dun kendine güvenli oyunuyla ilerısi için çok iyi sinyaller verdi. Biraz hareketlenip maç kabiliveti arttıkça Galatasaray'ın en eksık yeri olan orta alanın değışmez adamı olur. Galatasaray ilk 45 dakika boyunca çokça akın sırası almasına rağmen Boluspor defansını Taner'le ancak bir defa geçebildi. Arif in ofsayt pozisyonunda yakalayıp çok guzel ortaladığı topa çok iyi yukselen Taner, ilk yarının tek golune im- zasını atan adamdı. Ikinci yarının hemen başında Bolusporlu Erkan'ın oyun dışı kalışı, akabınde de ilk yarı boyunca sağda hiç gorunmeyen Ko- secki'nın golu, bu yarı boyunca bir şeyler yapmaya çalışan Bolu- spor'u âdeta çökertti. Uğur ve Kosecki'nin ıkinci yarıdaki istekli ve hareketlı oyunlan Galatasaray'ı hem oyuna hem de sonuca ta- şıyan en buyuk faktordu. Ah Mehmet, vah Mehmet! (Baştarafı Sporda) yı terk etmesı bir şanssızlıktı. Dahası, Hamdı'nın 23. dakika- da Beşıktaş kalesıne topu gonderememesi. ayrı bir talihsîzlik. Yine 24. dakikada Hami'nin sert şutunu Bako ve direklerin kur- tarması da bir şanssızlık. Bir takım böylesine şanssızlık içinde olursa, nasıl galip ge- lir? Gerçı Trabzonspor ikinci yarıda iki kez galip duruma geç- tı. Ama dedik ya, o Mehmetler Beşıktaşlısı takımını galip ge- tirmede etkin olarak görevinı yaparken Bordo-Mavilı formayı giyen Mehmet, hatalarıyla takımının yenilgisini hazırladı. Bu maç için başka bir yorum yapmak, bir başka değerlen- dırme yapmak gereksiz. Beşıktaş şanslı bir gunundeydi. Evsa- hibi takımın savunmasının yanlışhkları onun lider olarak Is- tanbul'a donmesini sağladı. da da bronz madalya kazandı. Aykut Cesur da paralel bar ve kulplu beygirde 2 bronz ma- dalya elde etti. Erkekler alet finallerinde Bulgar Ivanov, yer minderi ve halkada, Rumen Marius Urzi- ca kulplu beygirde, vatandaşı Vasile Coina da barfikste altın madalya aldılar. Bayanlar aletfinallerindeise denge aletinde Dilek özturk ile Cahide Yıldınm üçüncülü- ğu elde ederek bronz madalya- nın sahibi oldular. Bayanlarda alün madalyala- rı da atlama beygıri ve denge aletinde Rumen Hadıa Hata- gan, yer mınderinde vatanda- şı Andrea Caloevan, kız para- lelinde ise Bulgar Hristeveeva Snejana kazandılar. 4 alette yapılan ritmik cim- nastik bayanlar alet finallerin- de ise Yunan Maria Sansaridu ip, top, çember ve lobutta bi- rinci olarak 4 altın madalya kazanırken Deniz Türan ip ve çemberde 8., topta 7., Pmar Arkun da lobutta 7. olabildi- ler. loplu sonuçlar ELTOPU 1. Lig (Erkekler): Kara K.Gr ASKİ: 25-21, TMO-M.Vestel: 18-22, Halk Bankası-Tariş: 43-24. Bayanlar T. tskenderpaşa- THY: 24-33 (17-16), İ. Belediyespor-Halk Bankası: 19-35 (10-22), M. Vestel- Sümerbank: 34-15 (16-5), K. Sağhkspor-Pertevniyal: 22-22 (10-13). VOLEYBOL 2. Lig: Makospor: 0 - B. Emniyetspor: 3 (3-15, 7-15, 8-15), Altınyurt: 3 -1. Büyük- şehir Belediyesi: 2 (15-13, 6-15, 16-17, 15-7, 15-11), Bakırköy: 3 - Kurtuluş: 0 (15-11, 15-11, 15-8), SSK: 1 - A. Yapıspor: 3 (13-15, 15-7, 13-15, 12-15). 2. LİG F. Karagümrük - Ç, Rize- spor: 1-1, Kac ımpaşa - D. Doğ- sanspor: 1-2, Bafraspor - Ko- caelispor: 1-2, D.Ç. Karabuk- spor - K. Çekmece 2-1, E.B. Eyüp - Orduspor: 0-0, Ünye- spor - Zeyiinburnu: 1-1, Ü. Anadolu - Sakaryaspor: 2-0, Yalovaspor - G.O. Paşa: 4-1. 3. LİG 8. Grup: Lüleburgaz - Uzunköprü: 1-1, Çorluspor - Tekirdağspor: 0-4, T.R Edirne- spor - Babaeskispor: 1-1, Keşan-THY: 0-2, Istanbulspor - Kırklarelispor: 1-0. 9. Grup: E. Ereğlispor - Ni- şantası: 1-0, Yücespor - Kasta- monuspor: 2-1, Ümraniyespor - Adapazan: 7-1, Zonguldak- spor - Pendik: 2-1, Düzcespor - Kilimlispor: 5-L Akyaa - Kü- çükköy: 1-1, A. Hisarı - Bar- tın: 1-0. ışcıyı (Baftarafi 1. Sayfada) dürlüğünden yetkililer de söz konusu plakaların kendilerine ait olduğunu, ancak sözu edılen olayda kullanılmasının olanak- sız olduğunu öne surerek "Sah- tesi kuUanılnuştır" yorumunu yaptılar. Geçen eylül ayında "PKK'ya yardım ve yataklık etmek" sa- vıyla gözaltma alındığını ve da- ha sonra Diyarbakır DGM'de yapılan ilk duruşmada beraat et- tiğini belirten emekli işçi Koca- kaya'mn kardeşi Mehmet Koca- kaya, ağabeyini arabaya bindi- renlerden birinin kendisini em- niyette sorguladığını söyledi. Mehmet Kocakaya şunları an- lattı: "Eylül ayının başlannda ağa- beyimle birlikte gozaltına alın- nuştım. 15 gün Çevik Kuvet'te gözaltında kaldım. Bu süre bo- yunca hem bana hem de ağabe- yime 'PKK'ya silah yardımı yapıyorsunuz' diye suçlamada bulundular. tkimize de ayağımı- zı denk almamız konusunda uyanlar yaptılar. Bizi sürekli iz- leyeceklerini söylediler. Haka- retler yağdırdılar. Beni gozaltı- na alan polislerden birisi, ağa- beyimi dışardayken izleyen gru- bun içindeydi. Bundan eminim. Plakalannı da belirttiğimiz araçlarla ağabeyimin evinin onünden aynlmıyordu o kişi. Görsem hemen tamnm." öldürülen işçi 1. Hakkı Koca- kaya'nın oğlu Üzeyir Kocakaya ise babasını sürekli izleyen 3 ki- şi bulunduğunu ve bunlan gör- düğu an tanıyacak kadar aklın- da tuttuğunu, bir yerlere not et- tiğini söyledi. Üzeyir Kocakaya, babasını goturenlerın eşkâlinı şöyle aktardı: "Birisi 1.68 boylannda, es- mer, ince bıyıklı, deri montlu ve siyah pantolonluydu. Diğeri 1.70 boylannda, ince, zayıf, sacı düz- gttn, sarışın ve yeşil gözluydü. Uçiincüsü ise sacı önden dökük, sanşın, kırmızı deri mont giy- misti." Emekli işçi I. Hakkı Kocaka- ya'nm öldürülmesi, çeşitli sendi- ka ve siyasi partiler ile Diyarba- kır Barosu tarafından da kınan- dı. SHP, HEP, SP ile Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi, Belediye-lş, Tez Koop-tş temsil- ciliği, Petrol-tş, Eğit-Sen tarafın- dan dün duzenlenen ortak ba- sm toplantısında özetle şöyle de- nildi: "Hiikümetin kontrolü dışın- da bazı guç odaklannın bulun- duğu bilindiğine göre hiiküme- tin bu giiç odaklannın üzerine yürümeyişinin nedeni nedir? Bu, hakümetin insan haklan konusundaki açıktamalan ile ce- lişmektedir. tnsanlanmızm dev- let güçleri karşısında canı, malı ve namusu tehlike içindedir. Kontrol dışı bırakılmış bu güç- lerin birer cinayet şebekesi hali- ne gddigi hükümelçe de bilin- mektedir. Suç işleyen bu güçler derhal kontrol altına alınmalı- dır. Yoksa halk kendi güvenligi- ni kendisi sağlamak zorunda ka- lacaktır." dosyayı Çevre Bakanı Sayın Akyürek'e verdim, orada benim cepbemden iy1 noktada yakala- dıgımız dediğim durum şndnr: Hava kiriüiğini önleyici filitre tesisi hayh' pahalı bir tesis, onun ihalesi heniiz yapılmamış. O safhada yakaladığımız için mut- luyum. Şu anda olay tamamen dondurulmuştur, durdurulmuş- tnr, incelenmektedir. Filitras- yon teknolojisi dünyada her gün iyiye gidiyor, doiayısıyla hangi teknoloji benimsenmiş, bunu bir taraftan inceiemek durn- mundayız. O tesisi başka bir ye- re nakJedebitirsek, o alternatif olarak düşünülmekte. Bütün bunlann araşünlması yapıhnak- ta. Yoksa henuz nihai bir karar alınmış değildir. Çok kısa bir zamanda Gökova Termik Sant- ralı'mn ne olacağı ile ilgili bir karar alacağız. Oraya belli bir yatınm yapılmış, o yatınmın orada atıl olarak kalması mı y oksa başka bir yere nakli mi bunun kararın. suratle vermek dunımundayız. Olaylara pratik ve hızlı çozümler getirmek du- rumundayız". Aliağa'nın Gencelli yöresinde yapılıp yapılmayacağı tartışma konusu olan ithal kömüre daya- lı termik santral konusunda da Bakan Faralyalı, "Bu konuda geçmiş iktidarla mutabık kalı- nılmış ama iş gerçekleşmeden biz geldik. Biz de çevre konusu- na demokrasi kadar önem ver- diğimize göre o işi de ele alaca- ğız. Sayın Başbakan söyledi, eğer biz bugünden yeni santral- lann projesini yapıp inşasına başlamazsak 1996'da Türkiye karanlıktadır. Bugüne kadar ya- pıldı yapddı. tşte ne yapddığı ortada. Elektrik satıyor muyuz? Hayır satnııyoruz. Satacak elektriğimiz yok" diye konuştu. Şu anda emniyet payı dahil TEK'in uretim kapasitesinin fazlası bulunmadığını belirten Bakan, bir başka soru üzerine ANAP'ın son dönem Enerji Ba- kanı Muzaffer Ancı tarafından bazı özel sektör firmalanna dev- ri yönünde mutabakata vanlan Ege elektriğinin dağıtım işletme ve satışı işinin de durdurulduğu- nu açıklayarak bu konuda ta- raflar arasındaki sözleşmenin nihai şekle gelmediği için geçer- liği bulunmadığını söyledi. Paris'te yapılacak OECD Ül- keleri Çevre ve Kalkınma Ba- kanlan Toplantısı'na gitmek üzere dün Ataturk Havalimam'- na gelen, ancak Paris'teki kötü hava koşullan nedeniyle uçuşu bugüne ertelenen Çevre Bakanı Dogancan Akyürek, havalima- nında gazetecilerin çeşitll soru- lannı yanıtladı. AA'mn haberi- ne göre, Gökova Termik Sant- ralı gibi bir yapımn bundan son- ra Türkiye'de kurulmayacağım, kurulmasına izin vermeyecekle- rini belirten Çevre Bakanı Ak- yürek şöyle konuştu: "Boyle bir santral başka bir yerde de kunılabilir. Ama sant- ral 6-7 senede bu hale gelmiş. Santralı kaldınp başka bir yere götünnek, şu anın karan değil, bunlar tetkik etmeden olmaz. Onun için Gökova Santralı bu- gün için incelemeye alınmıştır. Yapdacak iş budnr." tncelemenin ilk olarak Ener- ji ve Tabii Kaynaklar Bakanlı- ğı bünyesinde yürütüldüğünü ifade eden Akyürek, şöyle de- vam etti: "Yani bugüne kadar ne sarf edilmiş, bundan sonra ne sarf edilecek, başka bir yere nakil ekonomik olur mu olmaz mı yö- nünden bakiacak. Çevre yö- nünden bana sorarsanız, santral orada kalacaksa. mutlaka filt- re sistemiyle beraber olacak. Bu filtre konulmadan santral faa- liyete geçmez." CIA(Baftarafi 1. Sayfada) na'nın birlikten kopup kopma- ması bizim elimizde değil. Kop- ması durumunda bizim yapaca- ğımız, hızlı, ancak dikkatli bir biçimde bağımsızlık karannı tarumakür" ifadesini kullanmış, Sovyetler Birliği'nin yakında da- ğılacağını savunmuştu. Sovyetler Birliği Etevlet Baş- kanı Mihail S. Gorbaçov ise bu açıklamayı 'şaşkınlıkla' karşıla- dığını açıklamış VVashington'm 'Sovyetler Biriiği'nin içişkrine kanşmama' politikasına böyle- sine ters duşen bir uygulamaya girmesinden hoşnutluk duydu- ğunu belirtmişti. Nüfus cüzdammı kaybettim. Hnkümsüzdür. FAZÎLET ARSLAN Bakırköyspor: 2 Gaziantepspor: 2 HAKEMLER: Vahap Beyaz (4), tlhan Dinç (4), Mahir Ser- daroğlu (4). BAKIRKÖYSPOR: Kraft (4), Mehmet (4), Orhan (5), Müca- hit (4), Akif(4), B.Ahmet (3), Tevfık (6), Fuat (6), Novak (6), Zafer (6), Araskievvicz (4), (Ha- u- san ?). n- GAZİANTEPS] cak Levent nereye atacağını kes- Yavuz (4), (Aykut ?), thsan (4), tirince, top filelere gitmedi. Bu- Nejat (4), Kemal (5), Cem (5), na karşın maç sonunda sahanın ~~ " "" en başanlıları arasında yer alan Tügay tirübünlere çağnlıp, al- kışlandı. Maç sonunda Galatasaraylı olduğunu anlatmaya çalıştı. Bu- nun üzerine lugay topa gitti, an- GAZİANTEPSPOR: Yaşar (5), taraftarlar mutluydu. Ancak bu- na "Buruk mutluluk" demek daha doğru olur. Hamdi (6), Marcello (6), Bala- lao (5), (Murat 4), Osmair (5), Hasan (5). ĞÖLLER: Dk. 24 Zafer, Dk. 27 Tevfık, Dk. 37 Hasan, Dk. 90 Aykut (penaltı). HAKAN AKARSU TWA ile Amerikaya uçmanın iiç yolu var! TWA ile, Amerika'nın üç büyük merkezine, New York'a, VVashington'a, St. Louis'e, Frankfurt üzerinden direkt ulaşabilirsiniz... Haftanın üç günü. New York, VVashington ve St. Louis'den, Amerika'nın belli başlı 100'den fazla kentine de TWA ile ulaşabilir, TWA'in ekonomik fiyatlarını daha da yakından tanıyabilirsiniz. Kusursuz TWA konforunu da... ıırı ueııı LJCIŞII ı uu u AMERİKA'NIN EN İYİSL Rezena$\onlanmz ıçın 7TM Turhye GenelSatışAceMesı Mıltur Istanbul (1) 1345327134 5332 lzmır(5!)2l 858621S713 Ankara (4,12741 07(2hat) \a da kendı seyahat acentemzı arayınız